• Sonuç bulunamadı

Yeni Symposium Dergisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yeni Symposium Dergisi"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

G‹R‹fi

Her kültürün kendi va-rolufl dokusu içerisinde bir iletiflim biçimi olarak kul-land›¤› müzik, ayn› zaman-da evrenseldir. Dilin evri-minde fonogenetiksel anah-tar rolü oynayan müzik, et-kileflim, grup koordinasyo-nu ve ba¤l›l›k davran›flla-r›nda önemli ifllevlere sa-hip olmakla birlikte insan hayat›nda en temel ve en eski sosyobiliflsel temellere dayanan alanlardan da biri-dir (Zatorre ve Peretz 2001). Bir müzik eserini sadece insan oluflturabildi¤i göz önünde bulunduruldu¤un-da, müzikal alet çalmay› ö¤-renebilen ve grupta uyum-lu flekilde çalabilen kiflinin bu faâliyet s›ras›nda alg›la-ma, eyleme geçme, ö¤ren-me, bellek, duygu gibi

bilifl-sel süreçlere ihtiyaç duydu¤u bilinmektedir (Tre-hub 2003).

Müzi¤in biliflsel ve duygusal tepkilerimizi etki-lemesi “Müzikal deneyimin alt›nda yatan gerçek s›rr›n ne oldu¤u” konusunu gündeme getirmifltir. Bu sorunun yan›t› ancak müzik ve beyin aras›nda-ki iliflaras›nda-kinin a盤a kavuflturulmas›yla verilebilir (Steward ve Walsh 2001). Müzikteki biliflsel sü-reçler üzerine yap›lan araflt›rmalar›n büyük bir bölümünde dinleyicilerin alg›lama süreçleri üze-rine odaklan›ld›¤› görülmektedir (Sloboda 2000). Bu flafl›rt›c› bir durum de¤ildir. Çünkü din-leyicinin müzikal deneyimi, tüm müzik aktivitele-rinin can damar› niteli¤indedir. ‹flitmenin iflin içinde olmad›¤› müzikal bir deneyimde alg›lama performans›n› de¤erlendirmek söz konusu de¤il-dir. Öyle ki, günümüzdeki sanayileflmifl toplum-larda nüfusun büyük ço¤unlu¤u icrâc› olmaktan çok dinleyici konumundad›r. ‹crâc›lar› da

dinle-yiciler gibi hesaba katt›¤›m›zda, müzikteki bilifl-sel süreçleri çal›flmada baz› sorunlarla karfl› karfl›-ya kal›nd›¤› görülmektedir. Bu sorunlar›n bafl›n-da müzi¤i fark etme, alg›lama, saklama, dönüfltür-me, hat›rlama, geri ça¤›rma ve müzikal materyal-ler üretme yetene¤inin alt›nda yatan biliflsel sü-reçlerin neler oldu¤unun belirlenmesi gelmekte-dir (Sloboda 2000). Bu yaz› çerçevesinde ilk ola-rak müzikle iliflkili anatomik yap›lar k›saca göz-den geçirilecek, temporal lobda meydana gelen hasarlara ba¤l› olarak ortaya ç›kan müzik alg›s›n-daki bozulmalar tan›mlanacak ve müzikal perfor-mansta görülen bireysel farkl›l›klar tart›fl›lacakt›r.

Beynin Organizasyonunda Müzi¤in Yeri ‹flitsel bilginin kodlan›fl› hakk›ndaki bilgileri-miz, görsel bilginin kodlan›fl› ile karfl›laflt›r›ld›¤›n-da oldukça yetersizdir (Anderson 1995). ‹flitme ile müzik aras›ndaki s›k› ba¤› bir köfleye

b›rak›r-T

T

A. fiebnem Soysal*, K›zbes Yalç›n**, Sirel Karakafl***

MUSIC: THE VOICE OF TEMPORAL LOBE ABSTRACT

Neuropsychology has been researched the relation of universal and culture specific mu-sic with the cognitive processes. In this article brain anatomical structures that are acti-vated during the musical activities like singing or listening a song, playing instruments and giving an emotional response to the melody will be discussed by the help of neuro-imaging studies. Music relation with ability, “technical” and “meaning” components of mu-sic will be discussed. The researchers focusing with brain injury, experienced mumu-sicians and students will be mentioned with a goal of understanding the cognitive organization of music, which requires several complex processes

Keywords: music, musical performance, temporal lobe

* Uzm. Psk., Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi Hastanesi Çocuk Sa¤l›¤› ve Hastal›klar› Anabilim Dal›. ** Psk., Baflkent Üniversitesi T›p Fakültesi Hastanesi Çocuk Sa¤l›¤› ve Hastal›klar› Anabilim Dal›.

*** Prof. Dr., TÜB‹TAK Beyin Dinami¤i Multidisipliner Çal›flma Grubu, Hacettepe Üniversitesi Deneysel Psikoloji Uzmanl›k Alan›. Tel: +90 312 417 86 98 / e-mail: assoysal@gazi.edu.tr

E

EM

MP

PO

OR

RA

AL

L L

LO

OB

BU

UN

N S

SE

ES

S‹‹:: M

ÜZ

Z‹‹K

K

ÖZET

Hem evrensel hem de kültüre özgü olan müzi¤in biliflsel süreçlerle iliflkisini nöropsikoloji, müzik ve beyin aras›ndaki iliflkiyi çeflitli de¤iflkenleri de¤iflimleyerek araflt›rmaya çal›flm›fl ve çal›flmaktad›r. Bu yaz› çerçevesinde müzik ile ilgili faaliyetlerde bulunurken flark› söyle-me, müzik dinlesöyle-me, enstrüman çalma ve melodiye iliflkin duygusal tepki vermeyi içeren si-nirsel a¤lar› aç›klamaya çal›flan görüntüleme çal›flmalar›ndan yararlan›larak, müzik perfor-mans› s›ras›nda aktive olan beynin anatomik yap›lar›ndan bahsedilecektir. Müzi¤in herkes-çe kabûl edilen yetenek gerektiren do¤as›n›n yan›nda, birbirleriyle iliflkili ve birbirlerinden ayr› iki performans unsurundan meydana gelen “teknik” ve “anlam” ö¤eleri tart›fl›lacakt›r. Oldukça karmafl›k ve birbirinden farkl› yetileri içeren ve müzikal biliflsel organizasyonu an-lamam›z› sa¤layan müzikal alg›n›n sa¤l›kl› ve beyin hasarl› dinleyiciler ve deneyimli müzis-yen ve ö¤rencilerdeki durumu üzerine odaklan›lan araflt›rmalardan söz edilecektir. Anahtar Kelimeler: müzik, müzik performans›, temporal lob

(2)

sak, ilk elde edece¤imiz bilgi müzik alg›s› ve per-formans›n›n temporal bir süreç oldu¤udur (Pan-tev ve ark. 2001b, Zatorre ve Halpern 1993). Son otuz y›l içerisinde temporal lobun özellikle de sa¤ temporal lobun fonksiyonlar› ayr›nt›l› olarak arafl-t›r›lm›flt›r. (Kolb ve Whishaw 1996). Bu çaba mü-zik alg›s›n›n nöral temellerini bulma konusunda önemli ad›mlar›n at›lmas›n› sa¤lam›flt›r. Müzikal alg› oldukça karmafl›k ve birbirinden farkl› yetile-ri içermektedir. Son çal›flmalarda müzi¤in alg›lan-mas›nda sa¤ temporal bölgenin etkili oldu¤u gös-terilmifltir (Zatorre ve Halpern 1993, dePascalis ve ark. 1987).

Müzik alg›s› ile temporal lob iliflkisini daha iyi anlayabilmek için baz› iflitsel terimleri tan›mla-mak gerekmektedir. Çünkü müzikal sesler yük-seklik, nitelik ve perde aç›s›ndan farkl›l›k göster-mektedirler (Kolb ve Whishaw 1996). Sesin yük-sekli¤i bir bireyin yarg›lad›¤› bir duyumun bü-yüklü¤üdür. Perde, dinleyicilerin yarg›lad›klar› bir sesin müzikal ›skala üzerindeki pozisyonu ola-rak tan›mlanabilir. Perde iflitsel uyar›c›n›n titre-flim s›kl›¤› ve ilgili sesin pesli¤iyle iliflkilidir Sesin niteli¤i ise bir sesi ayn› perdedeki ve yükseklikte-ki di¤er seslerden ay›ran genel özelliklerin tümü-dür. (Kolb ve Whishaw 1996, Atkinson ve ark. 1996). Literatür incelendi¤inde yap›lan çal›flma-lar›n müzi¤in sözünü etti¤imiz birimlerinin ana-tomik yerlerini belirlemeye yönelik oldu¤u gö-rülmektedir.

Platel ve arkadafllar› (1997) çal›flmalar›nda, ritm duygusunun sol inferior frontal girus ve insu-la ile iliflkili oldu¤unu bulmuflinsu-lard›r. Ayn› çal›flma-da, perde özelli¤ini ay›rt etme ile sol kuneus ve prekuneusun ile iliflkili oldu¤u görülmüfltür. Bu-na karfl›n t›n›n›n ay›rt edilmesinin sa¤ frontal ve temporal bölgeler taraf›ndan gerçekleflti¤i sap-tanm›flt›r. Bir baflka deyiflle sa¤ yar›m küre ezgi ve vurgular› tan›mlarken, dil ve çözümleme yetisini denetleyen sol yar›m küre, ritm ve nota gibi daha çok müzi¤in çözümsel yönleriyle ilgilenmektedir.

Müzi¤in sa¤ temporal lobda özel ifllemden ge-çirilen özeliklerine iliflkin araflt›rmalar›n a¤›rl›kl› olarak hasta örneklemi üzerinde yap›ld›¤› görül-mektedir (Joseph 1993). Yap›lan bir araflt›rmada birincil iflitsel korteksi içeren sa¤ temporal lobek-tomili hastalar›n perde ay›r›m›nda güçlükler ya-flad›klar› gösterilmifltir (Zatrorre 1984). Bu bulgu sa¤ temporal lobun sesin konuflma veya müzik olup olmad›¤›na bakmaks›z›n perdeyi sesten ay›rt edebildi¤ini göstermektedir. Bu önemli bir bulgudur. Çünkü konuflmada perde ses tonuna katk›da bulunmaktad›r. Bu durum prozodi olarak

bilinmektedir (Zatrorre 1984). Benzer flekilde sa¤ temporal lob lezyonlar›nda t›n› alg›s›n›n bo-zuldu¤u da gösterilmifltir (Milner 1968). Tempo-ral lobun iflitsel bellek üzerindeki rolünü test et-mek için yap›lan bir araflt›rmada (Samson ve Za-torre 1992) sol ve sa¤ temporal lobektomisi olan hastalara 24 Hz’lik melodiler dinletilmifl, müzi¤i ve sözlerini hat›rlamalar› istenmifltir. Çal›flman›n sonucunda bilateral temporal lobektomisi olan hastalar›n iflitsel örüntüler içerisinde melodileri ö¤renebildikleri görülmüfltür. Sa¤ temporal lo-bektomili hastalar›n uzun süreli bellek kapasite-leri de¤erlendirildi¤inde denekkapasite-lerin parçalar›n sözlerinin yerlerini de¤ifltirdikleri, flark› sözlerini eksik hat›rlad›klar› ancak melodileri tamamen an›msad›klar› görülmüfltür. Dennis ve Hopyan (2001), dirençli epilepsi tan›s›yla izlenen ve tem-poral lobektomi yap›lan yirmi iki çocuk ve ergen-de ritm ve melodi alg›s› üzerinergen-de yapt›klar› çal›fl-man›n sonucunda sa¤ lobektomisi olan hastalar›n melodileri ay›rt etmekte, sol lobektomisi olanlara göre daha düflük bir performans sergilediklerini göstermifltir. Sa¤ lobektomili hastalarda, yafl iler-ledikçe melodileri ay›rt etmeye iliflkin ald›klar› puanlar›n da artt›¤› saptanm›flt›r.

Müzik performans› s›ras›nda yap›lan görüntü-leme çal›flmalar› müzik okuma, çalma, dingörüntü-leme ve müzi¤e duygusal tepki vermeyi içeren sinirsel a¤-lar› aç›klamaya çal›flmaktad›r (Pantev ve ark. 2001a). Sergent’›n çal›flmas› (Palmer 1997), mü-zi¤in çoklu etkileflim gerektiren bir model oldu¤u-nu ortaya koymufltur. Bu çal›flmada farkl› kaynak-lardan al›nan bilgilerin kombinasyonunun yap›la-bilmesi için öncelikle yeni materyal için görsel-motor haritalama yap›lmas› gerekti¤i vurgulan-m›flt›r. Bu haritalaman›n yap›ld›¤› yer “haz›rl›ks›z çalma” merkezidir. Araflt›rmac›lar beynin haz›r-l›ks›z çalma elemanlar›n›n aktive edilip edilmedi-¤ini göstermeyi baflarm›fllard›r. Di¤er bir deyiflle, “haz›rl›ks›z çalma alan›” sâdece bir bilginin girifli ve bir di¤erinin ç›k›fl› koordine oldu¤unda aktif hâle gelmektedir. Bu ve di¤er görüntüleme çal›fl-malar›n›n sonuçlar›n› da kapsayarak, Cappelletti ve arkadafllar› (2000) taraf›ndan gösterilen bo-zukluklar hastalar›n sorunlar›n›n sol posterior temporal lezyonundan çok, sa¤ oksipito-temporal lezyonuna ba¤l› oldu¤u flekilde görünmektedir. Parsons ve arkadafllar› (2005), Bach’›n bir kon-çertosunu bir piyaniste gözü kapal› olarak çald›r-m›fllar ve bu s›rada Pozitron Emisyon Tomografi-si (PET) çekmifllerdir. Bu araflt›rman›n sonucun-da superior ve orta temporal korteks, planum po-lare, talamus, bazal ganglia, posterior serebellum,

(3)

dorsolateral premotor korteks, sa¤ insula, sa¤ suplementar motor alan, lingual girus, posterior singulat›n aktive oldu¤u belirlenmifltir.

Müzikteki biliflsel süreçlerle ilgili olarak yap›-lan çal›flmalarda, bir dil olarak müzi¤in kavranma-s›, melodilerin zihinde saklanmakavranma-s›, farkl› ritimler içerisinden ç›kar›mlar yap›lmas› üzerinde durul-du¤unu belirtmifltik. Son y›llarda ise araflt›rmala-r›n karmafl›k ve çok boyutlu bir uyar›c› ak›fl›ndan, soyut yap›sal simgelerin nas›l anlaml› bir diziye çevrildi¤i ve bu yönlendirme yetene¤inin alt›nda hangi süreçlerin yatt›¤›n› bulmaya yönelik olarak tasarland›¤› görülmektedir. Bu yetenek geliflim ve e¤itime ba¤l› olarak yaflam boyunca ilerlemek-tedir. Ancak, son zamanlarda yap›lan araflt›rmala-r›n sonuçlaaraflt›rmala-r›ndan e¤itilmemifl genç dinleyiciler-de bile bu süreçlerin oldukça karmafl›k oldu¤unu ç›kar›labilir (Sloboda 2000). Müzik alg›s›n›n ifl-levsel nöroanatomisini belirlemek için iflifl-levsel manyetik rezonans görüntüleme (fMRG) ile mü-zikal e¤itimin geliflimsel e¤risini görmek amac› ile yap›lan araflt›rmada, üç ayr› grup ile çal›fl›lm›fl-t›r. Müzik e¤itiminde de¤iflik aflamalarda olan 10 yafl grubundaki çocuklar, müzisyen yetiflkinler ve müzisyen olmayan yetiflkinler kendilerine sunu-lan müzikteki notalar›n düzenli mi düzensiz mi oldu¤una karar vermifllerdir. Sonuçta, yetiflkin müzisyen olan, olmayan ve çocuk gruplar› aras›n-da düzenli ve düzensiz olan notalar› belirleme aç›s›ndan farkl›l›k ortaya ç›kmam›flt›r Eriflkinler-de, düzensiz notalar inferior frontal girus, orbital frontolateral korteks, insulan›n ön k›sm›, ventro-lateral premotor korteks, ön ve üst temporal gi-rus’un arka k›s›mlar›n›, üst temporal sulkus ve supramarginal girusu aktive etmifltir. Sa¤ hemis-ferde meydana gelen aktivasyon örüntüsü çocuk-larda yetiflkinlere benzer olmufltur. Sol hemisfer-de eriflkinler prefrontal korteks, supramarginal girus ve temporal bölgelerde daha genifl aktivas-yon göstermifllerdir. Hem eriflkin hem de çocuk-larda müzikal e¤itim superior temporal girusun ön k›sm› ve frontal operkulumda güçlü aktivas-yonlarla iliflki içine girmifltir. Erken geliflim dö-nemlerinde müzikal materyallere s›kça maruz kalm›fl, melodilerle sürekli bir etkileflim içinde olan bir kifli, içinde yaflad›¤› kültürün müzikal materyallerini etkin bir flekilde kullanmaktad›r. Sonuçlar insanlar›n karmafl›k müzik bilgiyi kazan-ma, ifllemleme ve müzikal düzenlili¤e karar ver-me yetene¤inin günlük hayatta müzik dinlerken örtük olarak kazan›ld›¤›n› da düflündürmektedir. Bu durum sinirsel a¤ modellemesini

destekle-mektedir. Çünkü sinirsel a¤ modellemesi yap›sal faktörlerin dinleyicinin tepkisini etkiledi¤ini, al-g›sal görevlerin bu nedenle baflar›yla yap›ld›¤›n› ortaya koymaktad›r (Sloboda 2000).

Müzikte Teknik ve Anlam Bileflenleri Müzi¤in alg›lanmas› literatürde üzerinde çok durulan bir konu olmakla birlikte son y›llarda bi-reyler aras›ndaki farkl›l›klar›n nas›l meydana gel-di¤i konusunun da araflt›rmac›lar›n ilgisini çekti-¤i görülmektedir (Palmer ve Van de Sande 1995). Müzik performans›n›n son derecede karmafl›k al-g›sal motor becerileri gerektirdi¤i görüflü yayg›n-d›r. Bu performans›n sergilenmesinde motor programlama ve kontrol oldukça önemlidir (Slo-boda 1994). Konuflma konusunda yap›lan çal›fl-malar dili nas›l kulland›¤›m›z› anlamam›za önem-li ölçüde ›fl›k tuttuysa, müzikal alg› üzerinde yap›-lan araflt›rmalar da müzikal biliflsel organizasyo-nu anlamam›z› sa¤layacakt›r. Bu nedenle müzikal alg›n›n mikro yap›s›n› ölçmek (örne¤in, zamanla-ma, ölçübilim, hatalar) hem psikolinguistik hem de müzik psikolojisi için önemlidir.

Bu bak›fl aç›s›na göre müzik performans› çal›fl-malar›nda iki ana fenomen üzerine odaklan›labi-lir. Bunlardan ilki motor koordinasyondur. Sana-yileflmifl toplumlarda yüksek seviyelerde müzik performans› becerilerine nadir olarak rastlan-maktad›r. Bu durumun nedeni üst düzey alg›sal motor becerilerin, motor kontrol ve koordinas-yonun nüfusun büyük ço¤unlu¤unda temel per-formans düzeyinde olmas›d›r. ‹kinci fenomen, ayn› müzik parças› iki farkl› icrâc› taraf›ndan ayn› teknik ve artistik yeterlikte çal›nd›¤›nda bile, din-leyiciler üzerinde farkl› estetik ve duygusal tepki-ler yaratmaktad›r. Bu ola¤an fenomentepki-lerden bi-reylerin performans yeteneklerinin seviyelerin-deki farkl›l›klar›n alt›nda yatan mekanizmalar›n neler oldu¤u sorusu ç›kart›labilir. Bu soru “yete-nek” ve “ilham” gibi kavramlar›n alt›nda yatan sü-reçleri analiz etme ve anlama için at›lan bir ad›m olabilir (Repp 1992).

Müzi¤in herkesçe kabûl edilen beceri gerekti-ren bir do¤as› vard›r. Buna göre müzik performan-s› “teknik” ve “anlam” olmak üzere iki unsurdan meydana gelmektedir. Teknik unsur, ak›c› düzen-lenmifl ç›kt›lar üretmenin mekani¤ine ba¤l›d›r. Örne¤in, teknik olarak yeterli bir piyano perfor-mans› dakikada 20 kadar nota çal›nmas›n› içere-bilir. Burada her bir notan›n süresi ve ses yüksek-li¤i çok s›n›rl› bir tolerans içinde kontrol edilir. Farkl› eller ve parmaklarla çal›nan notalar aras›n-da tam bir senkronizasyon olmas› gerekmektedir. Bu gereklilikler müzik performans›nda mevcut

(4)

olan s›n›rlamalar›n, konuflma üretiminde veya motor davran›fl literatüründe al›fl›ld›¤› flekilde ça-l›fl›lan türde görevlerden farkl› oldu¤unu göster-mektedir (Palmer 1997). Müzik notalar›n›n okun-mas› ve piyano çal›nokun-mas› y›llarca prati¤e ihtiyaç duyulan çok karmafl›k bir motor görevdir. Perde, ritm, müzikal yap› gibi motor becerilerin h›zl› ve etkin bir flekilde görsel-motor sisteme dönüfltü-rülmesi gerekmektedir. Meister ve arkadafllar› (2004) 12 müzik akademi ö¤rencisini bir müzi-kal parçay› sa¤ elleri ile çalarken fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme ile incelemifller. Sonuçta, müzik performans› s›ras›nda, kontrala-teral primer motor korteks ve posterior pariyatel korteks bilateral olarak aktif hâle geldi¤i görül-müfltür.

Müzi¤in etkileyici unsuru, icrâc› taraf›ndan dinleyicilerin biliflsel ve estetik beklentilerini et-kilemek için seçilen, performans parametrelerin-deki kas›tl› olarak oluflturulmufl olan bir çeflitlilik-tir. ‹crâc›lar için anlaml› temel parametreler za-manlama, ses yüksekli¤i, perde ve t›n›d›r. Kesin parametreler enstrümandan enstrümana de¤iflir. Örne¤in bir piyanistin t›n›y› etkileyebilecek s›n›r-l› olana¤› vard›r. Ancak, perdeyi etkileyebilecek hiçbir olana¤› yoktur. Anlaml›l›k ayn› zamanda müzik türlerinin bilinmesi ile de ilgilidir. Örne-¤in, Chopin için uygun olan bir anlamland›rma, Mozart için tamamen uyarlanamaz olabilmektedir (Palmer 1997).

Teknik ve anlam becerisi, etkileflim içinde ve birbirlerine ba¤l› olmalar›na ra¤men iki ayr› un-surdur. Teknik beceri, en az›ndan teoride, müzi-¤in müzikal veya artistik içeri¤i ile ba¤lant›l› de-¤ildir. Bir müzik parças›n› tam bir teknik ustal›k ile icra etmek mümkün iken hiçbir anlam beceri-si gerekmez. Bu tür performanslar, bir bilgisayar›, bir kompozisyonun notalar›n› tam eflit yükseklik-te, zamanda ve t›n›sal karakteristikte getirmeye programlanm›fl flekilde üretecek gibi “anlams›z” ifâdeye yaklafl›rlar. Anlams›z ifâdeler mekanik ve ölü gibidir ve çok az estetik de¤erleri vard›r. An-lam becerisi bir parçan›n ya da türün alt›nda ya-tan yap›sal bir bilgiyi gerektirir. Bununla beraber, etkili anlaml› performans s›kl›kla, performans pa-rametrelerinde çok iyi ve uygun çeflitlilikler ge-rektirdi¤inden anlam amaçlar› s›k olarak, icrâc› taraf›ndan yüksek derecede bir teknik ustal›k ol-madan etkin flekilde iletilemez.

Müzikal Süreçlere Nöropsikolojik Yaklafl›m Teknik ve anlam becerisindeki bireysel farkl›-l›klar›n ortaya ç›kmas›nda ö¤renme sürecinin ni-teli¤i ve yap›lan tekrar›n önemli oldu¤una dâir

güçlü kan›tlar vard›r. Ancak tekrar say›s› ile bafla-r› seviyesi aras›ndaki etkileflim, tek bafl›na tekrar say›s›n›n baflar›ya neden oldu¤unu kan›tlayamaz. ‹lk kez enstrüman e¤itimi alacak ve pratik yapa-cak olan 7-9 yafl grubundaki 21 çocu¤un müzikal ve biliflsel yeteneklerinin ölçüldü¤ü bir araflt›r-mada kat›l›mc›lar›n genel motivasyon düzeyi be-lirlenmifltir. Ö¤rencilere Wiscons›n Kart Eflleme Testi (WCST) uygulanm›fl, böylece kavram olufl-turma, soyut irdeleme, çal›flma belle¤i, dikkat ve perseveratif e¤ilim gibi yetiler belirlenmeye çal›-fl›lm›flt›r. Motor ifllevlerin yan› s›ra, yönetici ifllev-lerin beyin alan› olarak kabûl edilen frontal lob karar verme, plânlama, yarat›c›l›k, organizasyon, karmafl›k zihinsel süreçlerin yönetici kontrolü gi-bi üst düzey gi-biliflsel ifllevler ile iliflkilidir (Karakafl ve Karakafl 2000, Lezak 1995, Mesulam 1990, Spreen ve Strauss 1991, Stuss ve Benson 1984, Weintraub ve Mesulam 1985). Frontal lob, üç ifl-levsel bölgeye ayr›larak ele al›nmaktad›r; bunlar-dan bireylerin gelifliminde en son gelifleni pref-rontal kortekstir. Kronolojik yafl ile birlikte geli-flen prefrontal korteksin ifllevleri aras›nda plânla-ma veya program yapabilme, bu program ve plan-lar› iflleme koyuncaya kadar canl› ve ifller tutabil-me ve iliflkisiz davran›fllar› ketleyebiltutabil-mek bulun-maktad›r (Fuster 1989, Goldman-Rakic 1987, Lu-ria 1966). WCST ilk olarak 1948 y›l›nda Berg tara-f›ndan gelifltirilmifl, 1981 y›l›nda Heaton taraf›n-dan yeniden düzenlenmifl bir yönetici ifllev testi-dir (Baddeley 1990, Baddeley ve ark 1986, He-aton 1981, Lezak 1995, Karakafl ve ark. 1999). WCST dorsolateral prefrontal kortekse (DLPFC) duyarl› bir testtir. Karakafl ve arkadafllar› taraf›n-dan yürütülen çal›flmada (1999) ilgili literatür al-t›nda WCST’nin dorsolateral prefrontal korteks ile ilgili olabilece¤i tart›fl›lm›flt›r. Testin ard›ndan ö¤rencilerin kendilerine verilen bir müzik parça-s›n› ö¤renebilmeleri için ne kadar pratik yapt›kla-r› kay›t edilmifltir. WCST’de ilgili de¤iflkeni anla-y›p yeni kategoriyi bulma ile ö¤rencilerin ne ka-dar pratik yaparak kendilerine verilen parçay› ö¤-renebildikleri aras›nda istatistiksel olarak anlaml› bir iliflki bulunmufltur (Sloboda 2000). Persevera-tif e¤ilim göstermeyen, yeni bir parçay› ö¤renir-ken hep ayn› hatalar› yapmayan ö¤rencilerin pra-tik yapmak için daha çok zaman kazand›klar› gö-rülmüfltür.

Yap›lan çal›flmalarda müzi¤in, dile benzerli¤i göz önünde bulundurulmufltur (Steward ve Walsh 2001). Bu durumun nedeni, her iki fonksi-yonun da anlaml› olan sesler üzerinde haritalan-d›r›labilen keyfî görsel simgelerden oluflmas›d›r.

(5)

Müzik de dil gibi efl zamanl› ard›fl›k seslerin anali-zinden olufltu¤u için temporal bir süreçtir (Sam-son ve ark. 2001). Brown ve arkadafllar› (2004) yapt›klar› çal›flmalar›nda, amatör müzisyenlerin al›fl›lmam›fl melodileri tekrarlama, al›fl›lmam›fl melodilerle uyumlu flekilde flark› söyleme, tekdü-ze halde vokal yapma s›ras›nda pozitron emisyon tomogrofi (PET) ile dinleme ve tepki verme per-formans›n› de¤erlendirmifllerdir. Genel olarak, yo-¤un kan ak›fl› birincil ve ikincil iflitsel korteksler-de, birincil motor kortekste, Broca alan›nda, sup-lementer motor alanda, insulada, arka beyincikte ve bazal gangliada görülmüfltür. Bütün görevler, ikincil iflitsel korteksleri harekete geçirmiflken (Arka Brodmann alan› 22), sâdece melodi tekrar-lama ve al›fl›lmam›fl melodilerle uyumlu flekilde flark› söyleme planum polareyi (BA 38) harekete geçirmifltir. Bu sonuç müzik ifllenmesi, sürecinde BA 38’in BA 22’ye göre daha yüksek düzeyde gö-rev ald›¤› anlam›na gelmektedir. Bu üç dinleme ve tepki verme görevinin Broca alan›n› harekete geçirdi¤i görülmektedir.

Müzik ve dil aras›ndaki benzerli¤in yan›nda pek çok farkl›l›k da s›ralanabilir. (Steward ve Walsh 2001). Çünkü beynin, müzik ve dil aç›s›n-dan farkl› ifllem gerçeklefltirilebilecek bir yap›ya sahip oldu¤u görülmektedir. Müzi¤in belirli özel-likleri ve dilin belirli girdileri muhtemelen iki ya-r› kürede seçici bir flekilde analiz edilmektedir (Kolb ve Whishaw 1996). Beyin hasar› olan hasta-lardan elde edilen bilgiler sözel veya müzikal ifl-lev kay›plar›n›n ayr›labilece¤ini göstermektedir. Vak’a çal›flmalar›nda, müzi¤in bir dizi biliflsel ifl-lem gerektiren, yap›sal olarak farkl› süreçler flek-linde olabilece¤i üzerinde durulmaktad›r (Ste-ward ve Walsh 2001). Bu vakalardan birisi dört y›ld›r Alzheimer tan›s›yla izlenen, 84 yafl›ndaki kad›n hasta EN’dir. Vak’an›n belirgin bellek ve dil kay›plar› oldu¤u yap›lan nöropsikolojik de¤er-lendirme ile belirlenmifltir. Yap›lan de¤erlendir-me s›ras›nda EN’den âflina oldu¤u de¤erlendir-melodileri âfli-na olmad›¤› melodilerden ay›rt etmesi âfliâfli-na lodideki yanl›fl notalar› belirlemesi ve do¤ru me-lodileri seçmesi istenmifltir. EN sunulan melodi-lerden âflina olmad›klar›na tepki vermezken, âfli-na oldu¤u ancak bildi¤i flekilde çal›nmayan “bo-zulmufl” melodileri tan›d›¤›n› ancak çal›nan par-çan›n ne oldu¤unu bilmedi¤ini belirtmifltir. EN’nin ortaya koydu¤u performans sa¤l›kl› ak-ranlar›yla benzer düzeyde olmufltur (Cuddy ve Duffin 2005).

Literatürde “amusia”’n›n, yâni sözelli¤in olma-d›¤› iflitsel agnozi vak’alar›n›n s›kl›kla bildirildi¤i

görülmektedir. ‹lk olarak Wertheim taraf›ndan tan›mlanan amusia sa¤ hemisfer hasar› nedeniyle meydana gelmektedir. Müzikal kapasitenin bo-zulmas›yla kendini gösteren bu organik bozuk-lukta ritm, melodi ve t›n› gibi ö¤eler mevcutken, flark›lar tan›nmamaktad›r (Brust 1980, McFar-land, Fortin 1998). Dikhotik dinleme testleri sa¤ hemisferin sol hemisfere göre müzik ve sözellefl-tirmenin olmad›¤› seslerde daha etkin bir rol oy-nad›¤›n› ortaya koymaktad›r (Bauer ve Zawacki 1997). Sol hemisfer ard›fl›k iflleme süreçleri (Mav-lov 1980), müzi¤in ritmik ve zamansal boyutu-nun alg›lanmas›n aç›s›ndan oldukça önemlidir (Kimura 1961, Bora ve Alper 2005). Sa¤ hemisfe-rin ise perde, melodi ve armoni gibi boyutlar›n al-g›lanmas›nda etkin bir rol oynad›¤› gösterilmifltir (Kimura 1961, Bora ve Alper 2005).

Melodi hat›rlama sürecinin bafllamas›nda ritm, ton ve ard›fl›kl›k gibi faktörlerin önemli oldu¤u belirtilmifltir. Bu nedenle amusiada kavrama, per-formans ortaya koyma, okuma veya yazmadaki ay›rt edici bozukluklar›n neler oldu¤u önemlidir. ‹lgili literatür incelendi¤inde, meydana gelen bir beyin hasar›ndan sonra ay›rt edici bozukluklar nâdir olarak görülmektedir. Çünkü hastan›n ön-ceden yüksek derecede bir müzik becerisi göster-mifl olmas› gerekmektedir. Sunulan bir vak’ada sol posterior temporal kortekste ve sa¤ oksipito-temporal kortekste meydana gelen hasardan do-lay› profesyonel bir müzisyenin, müzik okuma veya yazma yeteneklerinin ayr› ayr› bozukluk gös-terebilece¤i belirtilmifltir (Cappelletti ve ark. 2000). Araflt›rmac›lar, müzik okumay› hastan›n bozuklu¤unu aç›klamak için bir çerçeve olarak kullan›labilece¤ini ileri sürmüfllerdir. Bu model-de müzik ve dil bafllang›çta ayr› yollar olarak gö-zükmektedir. Görsel/iflitsel fark›ndal›k seviyesin-de, müzikal elementler soyut daha üst model bir sistemde flifrelenirken, müzikal olmayan ele-mentler de onlara paralel olarak ifllenmektedir-ler. Bu soyut simgelemeler hakk›ndaki bilgi, mü-zikal parametreler için perde, süre gibi s›rayla be-lirli motor yolaklara iletilmektedirler. Örne¤in bu soyut simgeler flark› söylemek için vokal kas yap›s›n› veya bir enstrüman çalmak için el kasla-r›n› canland›rmaktad›rlar. Bu nedenle melodile-rin hat›rlay›p çal›nabilmesi için soyut müzikal simgelemelerin ve bunlar›n yolak ak›fllar›n›n bo-zulmam›fl olmas› gerekmektedir.

Erken çocukluk döneminde çocuklarla ileti-flim kurulurken çocuklar konuflmaya anlam katan ritim ve tonlamaya a¤›rl›k vermektedirler. Bu aç›-dan yaklafl›ld›¤›nda çocukla etkileflime girilirken

(6)

çocu¤a söylenen ninni, flark› gibi müzikal eserler çocu¤un biliflsel, duygusal, toplumsal geliflimi aç›s›ndan da çok önemli etkiye sâhiptir (Trehub 2003). Bilhartz ve arkadafllar› (1999) yapt›klar› çal›flmalar›nda erken dönemde verilen müzik e¤i-timinin biliflsel geliflim üzerindeki etkisini gör-mek amac›yla 71 çocu¤u cinsiyet, ›rk, anne baba e¤itimi, ekonomik düzey aç›s›ndan efllefltirip de-ney ve kontrol grubu olmak üzere ikiye ay›rm›fl-t›r. 4 ve 6 yafllar›nda iken Stanford Binet çocuklar için zekâ testi ve çocuklar için müzik yetenekleri ölçe¤i ile de¤erlendirmifllerdir. Ön ve son de¤er-lendirmeler aras›nda anne babalar›n›n da kat›ld›-¤› müzik e¤itimi deney grubuna verilmifltir. Ritm, ritmik örüntüleri ve vokal perdeleri hat›rlamak ve ayn›n› ortaya koymak gibi görevleri yapabilme becerilerini ve görsel imgeleme, görsel bellek, s›-ralama, strateji oluflturma, dikkat, esneklik, el be-cerilerini ölçen alt testlerin sonuçlar›na bak›ld›-¤›nda müzikal e¤itim alanlar›n ilk de¤erlendirme-ye göre puanlar›nda belirgin anlamda art›fl oldu-¤u görülmüfltür. Müzik e¤itimi Stanfod Binet ze-kâ testinde bulunan di¤er alt test puanlar›nda da olumlu anlamda art›fl sa¤lam›flt›r, Bu çal›flma, er-ken dönemde verilen müzik e¤itiminin uzaysal ve zamansal muhakeme yetene¤ini olumlu anlamda art›rd›¤› görüflündedir.

Müzi¤in iflitsel özellikleri ve müzikal olmayan fenomenler aras›nda birlefltirici bir ba¤ vard›r. Bir dizi çal›flmadan elde edilen bulgular derlendi-¤inde h›z, t›n›, perde serisi ve mutluluk, üzüntü, ciddiyet gibi duygusal tepkiler ile müzikal mater-yaller aras›nda sistematik iliflkiler oldu¤u görül-mektedir. Bu çal›flmalar, benzer iliflkilerin seman-tik boyutlara geniflletilebilece¤ini gösteren arafl-t›rmalara yol açm›flt›r. Sözel ve görsel-uzaysal mal-zemeler kullan›larak yap›lan görüntüleme çal›fl-malar›nda episodik ve semantik bellek görevle-rinde farkl› sinirsel a¤lar›n kullan›ld›¤› görülmüfl-tür. Âflina olunan ve olunmayan melodik bestele-rin episodik ve semantik bileflenlebestele-rini oluflturan sinirsel a¤lar›n› belirlemek amac›yla yap›lan çal›fl-mada PET ile serebral kan ak›fl› ölçülmüfltür. Epi-sodik bellek görevlerinde orta superior frontal girusun bilateral aktivasyonlar› prekuneusta (sa¤ tarafta daha belirgin) gözlenmiflken; semantik bellek görevlerinde mediyal ve orbital frontal korteks bilateral olarak, sol angular girus, middle temporal girusun sol anterior k›sm› aktive olmufl-tur (Platel ve ark. 2003).

Sonuç olarak yap›lan araflt›rmalar müzi¤in bi-liflsel ve nöroanatomik yap›s›n›n ayd›nlat›lmas›na ve müzikal becerinin gizinin kald›r›lmaya çal›fl›l-mas›na katk›da bulunmufltur. Bununla beraber,

müzik performans›n› tam olarak anlayabilmek için uzun bir yol vard›r. Duyu ile duygu zenginli-¤inin gizeminin çözülmesi belki de iflitsel sistem hakk›ndaki bilgilerin artmas›yla sa¤lanacakt›r. ‹n-giliz orkestra flefi Thomas Beeham “Aç›k gerçek fludur ki müzik kendili¤inden hiçbir fley demek-tir” (Steward ve Walsh 2001) düflüncesinde ›srar etmesinin alt›nda belki bu aray›fl ve çabalar› destek-lemesi yatmaktad›r.

KAYNAKLAR

Anderson RH (1995) Cognitive Psychology and Its Impli-cations, 4th Edition. New York: WH Freedman and Company, 76-78.

Atkinson RL, Atkinson RC, Smith EE, Bem DJ, Nolen-Hoek-sema S (1996) Hilgard’s Introduction to Psychology, 12th Edition. (çev: Alogan Y). Ankara: Arkadafl Yay›n-lar›, 138-145.

Baddeley AD, Logie RH, Bressi S, Della-Sala S, Spinner H (1986) Senile dementia and working memory. Quart J Exp Psychol; 14: 585-589.

Baddeley A (1990) Human memory: Theory and Practice. London: Erlbaum Ass.

Bauer RM, Zawacki T (1997) Auditory agnosia and amu-sia. Behavioral Neurology and Neuropsychology. Fe-ninberg TE, Farah MJ, editors. New York: McGrav Hill, 272-273.

Bilhartz TD, Bruhn RA, Olso JE (1999) The effect of early music training on child cognitive development. J App-lied Dev Psychol; 20: 615-636.

Bora E, Alper Y (2005) Sanatsal yarat›c›l›k ve beyin. Yeni Symposium; 43: 3-8.

Brown S, Martinez MJ, Hodges DA, Fox PT Parsons LM (2004) The song system of the human brain. Cogniti-ve Brain Res; 20: 363-375.

Brust JC (1980) Music and language: musical alexia and agraphia by distinct neural networks. Brain; 103: 367-392.

Cappelletti M, Walley-Cohen H, Butterworth B, Kopelman MA (2000) Selective loss of the ability to read and wri-te music. Nerocase; 5: 937-941.

Cuddy LL, Duffin, J (2005) Music, memory, and Alzhe-imer’s disease: is music recognition spared in demen-tia, and how can it be assessed? Med Hypotheses; 64: 229-235.

Dennis, M, Hopyan, T (2001) Rhythm and melody in children and adolescents after left or right temporal lobectomy. Brain Cognition; 47: 461-469.

DePascalis V, Marucci FS, Penna MP, Labbrozzi D (1987) Event related potentials in musically sophisticated and unsophisticated subjects: a study on hemisferic specialization. Neuropsychology; 25: 947-955. Fuster JM (1989) The Prefrontal Cortex: Anatomy,

Physi-ology and NeuropsychPhysi-ology of the Frontal lobe. 2nd Press. New York: Raven.

Goldman-Rakic PS (1987) Circuitry of primate prefrontal cortex and regulation of behavior by representational memory. Handbook of Physiology. The Nervous System: Higher Functions of the Brain. Blum F, editor. American Physiology Association.

Heaton RK (1981) Wisconsin Card Sorting Test Manual. Odessa (FL): Psychological Assessment Resources.

(7)

Joseph R (1993) The right brain and unconscious discove-ring the stranger within. 2. Press. New York: Plenum Press, 34.

Kimura D (1961) Left-right differences in the perception of melodies. QJ Exp Psychol; 15: 156-165.

Karakafl S, Irak M, Kurt M, Erzengin ÖU (1999) Wisconsin Kart Eflleme Testi ve Stroop Testi TBAG Formu: ölçü-len özellikler aç›s›ndan karfl›laflt›rmal› analiz. Psikiyat-ri Psikoloji Psikofarmakoloji Dergisi; 7: 179-192. Karakafl S, Karakafl HM (2000) Yönetici ifllevlerin

ayr›flt›-r›lmas›nda multidisipliner yaklafl›m: Biliflsel psikoloji-den nöroradyolojiye. Klinik Psikiyatri Dergisi; 3; 215-227.

Kolb B, Whishaw IQ (1996) Temporal lobe. Fundamen-tals of Neuropsychology, 4th Edition. New York: WH Freeman & Company, 286-303.

Lezak MD (1995) Neuropsychological Assessment, 3rd edition. New York: Oxford Univ. Press.

Luria A (1966) Higher Cortical Functions in Man. New York: Basic Books.

Mavlov L (1980) Amusia due to rhythm agnosia in musici-an with left hemisphere damage: musici-an auditory supra-modal defect. Cortex; 16: 331-338.

McFarland HR, Fortin D (1982) Amusia due to right tem-poroparietal infarct. Arc Neurol 39: 725-727. Meister IG, Krings T, Foltys H, Boroojerdi B, Müler M,

Töp-per R ve Thron A (2004) Playing piano in the mind -an fMRI study on music imagery and performance in pi-anists. Cogn Brain Res; 19: 219-228.

Mesulam M (1990) “Large-scale neurocognitive networks and distributed processing for attention language and memory”. Ann Neurol, 28: 597-613.

Milner B (1968) Visual recognition and recall after right temporal lobe excision in man. Neuropsychologia; 6: 191-209.

Palmer C, van de Sande C (1995) Range of planning in skilled music performance. J Exp Osychol Learn Mem Cognit; 18: 457-470.

Palmer C (1997) Music performance. Annu Rev Psychol; 48: 115-138.

Pantev C, Engelien A, Candia V, Elbert T (2001a) Repre-sentational cortex in musicians’ plastic alterations in response to musical practice. Ann New York Acad Sci-ences; 930: 300-314.

Pantev C, Roberts LE, Schulz M, Engelien A, Ross B (2001b) Timbre-specific enhancement of auditory cortical representations in musicians. Cogni Neurosci Neuropsychol 12: 169-174.

Parsons LM, Sergent J, Hodges DA, Fox PT (2005) The bra-in basis of piano performance. Neuropsychologia; 43: 199-215.

Platel H, Price C, Baron JC, Wise R, Lambert J, Frackowiak RS, Leehevalier B, Eustache F (1997) The structural components of music perception. Brain; 127: 229-243.

Platel J, Baron C, Desgranges B, Bernard F, Eustache F (2003) Semantic and episodic memory of music are subserved. Neuroimage; 20: 244-256.

Repp BH (1992) Probing the cognitive representation of musical time, structural constraint on the perception of timing perturbations. Cognition; 44: 241-281. Samson S, Ehrle N, Baulac M (2001) Cerebral substrates

for musical temporal processes. Ann New York Acad Sci; 930; 166-178.

Samson S, Zatorre RJ (1992) Learning and reattention of melodic and verbal information after unilateral tem-poral lobectomy. Neuropsychologia; 30: 815-826. Sloboda JA (2000) Individual differences in music

perfor-mance. Trends Cogn Sci; 4: 397-403.

Sloboda JB (1994) Is everyone music. The Psychologist; 7: 349-354.

Spreen O, Strauss E (1991) A Compendium of Neuropsyc-hological Tests: Administration, Norms and Commen-tary. New York: Oxford Univ. Press.

Steward L, Walsh V (2001) Neuropsychology: music of the hemispheres. Current Biol; 11: R125-R127. Stuss DT, Benson DF (1984) “Neuropsychological studies

of the frontal lobes”. Psycholog Bull; 95: 3-28. Trehub SE (2003) The developmental origins of

musica-lity. Nature Neuroscience; 6: 669-673.

Weintraub S, Mesulam MM (1985) Principles of Behavi-oral Neurology. Philadelphia: FA Davis Company. Zatorre RJ, Halpern AR (1993) Effect of unilateral

tempo-ral lobe excision on perception and imagery of songs. Neuropsychology; 31: 221-232.

Zatorre RJ (1984) Musical perception and cerebral functi-on: a critical review. Music Perception; 2: 196-221.

Referanslar

Benzer Belgeler

Ancak makalemizin sınırlılıkları göz önünde bulundurularak yukarıda sunduğumuz örneklerle yetinip müzik ile kültürel bellek ilişkisi açısından en az kültürel

Buna göre deney ve kontrol gruplar› aras›nda fonolojik bellekte yap›lan hata puanlar› aç›s›ndan farkl›laflma bulunmaktad›r Okuma güçlü¤ü olan çocuklar›n

Bu çözümlerden bulut bilişim tabanlı yazılımlar kültürel bellek kurumlarının koleksiyonlarını tanımlama, dönüştürme, düzenleme ve erişime açma gibi olanaklar

Dış çevreden gelen uyarıcılar, bilgi depolarında bilgi formuna dönüştürülür, anlamlı yapılar halinde işlenir ve daha sonra kullanılmak üzere örgütlü bir

Eidetic (foto¤rafs›) bellek üzerine yap›lan arafl- t›rmalar›n ço¤u çocuklar üzerine odaklanm›fl olsa da, üstün bir yetiye sahip “Elizabeth” isimli bir ye- tiflkin

Bu zorluklar kısa vadeli bellek kusuru- na bağlıdır (kafa travması, beyin damar tıkanması, kanaması, beyin tümörü vb.) Soyut ve somut sözcüklerin beyin- de temsil

Değişken kapı ve kontrol kapısı oksit tabakasıyla bağlandığında hücrenin değeri “bir” olarak algılanır..

Literatürde depresyon ve otobiyografik bellek arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırma- ların sık sık rapor ettiği bir başka bulgu da klinik depresyon ya da hafif depresyon