• Sonuç bulunamadı

Veznecilerdeki Fen Fakültesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Veznecilerdeki Fen Fakültesi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

12 İkinciteşrin

TT- 5 $ l ) ¿ 0

Veznecilerdeki

Fen Fakültesi

Aropgirli meşhur Yusuf Kâm il Paşa leb demeden leble­ biyi çakanlardan... G öze gi.ip az zamanda mirliva ol­ duktan son. a Mısırdan Islat bula geliyor. Som a bu­ rada ö urw mSyarak tekrar jhjsıra dönünce M eh­ met A h Paşanın kızı Z eyn eb Ha imla evleniyor.

Y a za n : Serm ed Muhtar A L U S

C\ezne) para alınıp verilen yerden]

başka tartı ve terazi mânasına geli­ yor; vezneci de terazi yapan kişi.

Caddeye Vezneciler denilmesinin sebebi; vaktile orada bunların çarşı­ sı bulunduğundan... Halbuki otuz sekiz, kırk sene evveline kadar fer­ menecilerin, yâni harçla işlenmiş es­ naf elbisesi dikenlerin küçücük dük-, kânları bu güzergâha sıralanmıştı.

Asıl Vezneciler, Koskadaki eski 11 asan paşa karakolunun önünden sa­ pıp Direkleıarasına kadar varan yol boyudur.

Beyazıttan gelip sola kıvrılırken, Bozdoğan kemerine giden sokağın sağındaki (Merdivenli Hamam) m birkaç asırlık olduğunu da unutma­ yalım.

Şimdiki Fen Fakültesinin bulun­ duğu bina Zeyneb Hanım konağı idi ki. hatun elyevnı Mısır Kral hane­ danını kuran, Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşanın sevgili kızı, kocası da Arabgırli meşhur Yusuf Kâmil Paşadır.

Aıabgirli. amcasının nezdinde, htırusî hocalardan Arapça, Acemce, Fransızca tahsil etmiş. İstanbulda kısa bir zaman memuriyette bulun­ duktan sonra Mısıra giderek Vali Paşanın divan kâtipliğine kayrılmış.

Leb demeden leblebiyi çakanlar­ dan. Göze girip, askerî mesleği de tutup az zamanda miriliva ' (yâni

tümgenerallik rütbesi) aldıktan son­ ra yine İstanbula geliyor. Kendisine mirimiran, yâni mülkiye Paşalığı veriliyor. Memleketimizde duranuya- ralc yine Mısıra dönünce Mehmet Ali Paşanın kızı Zeyneb Hanımla evle­ niyor.

O sıralar Mısırda bulunan meş­ hur Sami Paşanın oğlu Abdüllâtif Suphi Bey (* ) Kavalalının maiyet kâtibi. Çok münevver, yakışıklı bir genç. Rivayete göre Mehmet Ali Paşa, bu delikanlıya kızını vermek çok istemiş; Çerkeş odalığı bulun­ duğunu duyunca vazgeçmiş.

Yusuf Kâmil Paşa karısile bera­ ber tekrar İstanbula geliyor; yerle­ şiyor; rütbesi ilerliyerek Meclis âza- lıklarında, Nazırlıklarda, hattâ Sad­ razamlıkta bulunuyor.

Eflâke ser çeken, sarayla omuz öpüşen konaklarına, devrin azametli ve Kafdağı burunlu Hünkârı Abdü- lâziz de lütfen ve inayeten bir Ra­ mazan akşamı iftara buyurmuş.

Paşa 1876 yılında vefat etmiştir. Kendisi ve zevcesi Üsküdardaki hay­ ratları, Zenyenbkâmil hastanesinin bahçesine defnedilmişlerdir.

Yusuf Kâmil Paşa edib, münşi, şair, Fenelen’ in, Telemak’ım dilimi­ ze gayet muğlâk ve eski tarz bir dille çevirmişlerdendir.

Karı ve koca Karun misali zen­ ginlerden. Sarayla omuz öpüşen kâ­ şaneleri tıklım tıklım... Selâmlıkla­ rında ulemalar, zurefaiar; kahve o- cağında yoksullar. Yüksek zevata il­ tifat, fıkaıaya in’am ve ihsan he­ sapsız...

Harem bölüğünde de bir hayli ka­ dın. Bağlanan üç, beş, on Mısır li­ rası aylıklarım kaydihayat şartile alan yanaşmalar.

Konak, sahiplerinin âhırete g ö ç­ mesi üzerine devlete kalmış. Yıllar­ ca içinde ervahiler dolaştı. 1903 se - nesinde Sultan Hamidin karihadan doğma bir iradesi üzerine (Darül- hayr-ii Âli) ismile yetimhane oldu.

O zamanlar gazetelerde çıkan res­ mî tebliğler tşurada, burada işsiz, güçsüz dolaşan, süfli halde buiunan çocukları baundıracak, onlara de­ mircilik, marangozluk, kunduracılık terzilik vesaire öğretecek bir mües­ sesedir* diye sahifeler doldurmuş­ lardır.

[

1908 meşrutiyetinin ilânı akabın- da bu konağa Mektebi Hukuk ve o zamanki Darülfünunun Edebiyat ve îlâhiyat şubeleri nakledildi.

Cümhuriyet devrimizde de Üniver­ sitenin Fen Fakültesi burada karar kıldı.

Sermed Muhtar ALUS (*) Edib Sezai Beyin ağabeyisi ~>uphi Paşa.

... ...

3

&

i S d 3

4

t

4

■% -s? Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği

Referanslar

Benzer Belgeler

bulunmaları, Osmanlı i‘râbü’l-Kur’ân türü çalışmalarında onun temel kaynak olarak kullanılmasının bir göstergesi olarak kabul edilebilir. Hâdimî ve Sabbân

Bu çal›flmada 2008 y›l›ndan itibaren Web of Science taraf›n- dan indekslenmeye bafllanan Türkdermin internet üzerin- den ulafl›labilinen 1999-2007 y›llar›

Ancak sualtı arkeoloji- si, arkeolojik bilginin yanı sıra denizcilik, sualtı tek- nikleri, derin dalış teknolojisi, sualtı mühendisliği, elektronik, yazılım gibi çok

«Ben de hayatın akışına realiteye uygun olmıyan bir dalga geçtiğim için şahsen ne kadar zarar görürsem buna lâyığım demek­ tir»

Her ne kadar söz konusu terimler bu adlandırmalarda eş anlamlı kelimelermiş gibi birbirlerinin yerine kullanılıyor olsalar da Taşkörüzâde başta olmak üzere konu ile ilgili

Burada ilginç olan nokta şudur: Spinoza’nın tanrının varlığı ve tabiatını ortaya koyarken bir cevher teorisi oluşturması, yazarın haklı olarak Spinoza’nın varlık

Üç Yüz Candida albicans Suflunun Amfoterisin B, Flusitozin, Flukonazol ve Mikonazole Duyarl›klar›n›n Araflt›r›lmas›.. Nuri Kiraz1, Zayre Erturan2, Meltem Uzun2, Gül

Meyhane geleneğinden daha çok hoşla­ nan ama git gide faturaların kabarıp, davranış­ ların kabalaşmasından dolayı meyhaneleri öz­ lemesine rağmen, barları ziyaret