• Sonuç bulunamadı

MÜZİK ÖGRETMENİ ADAYLARININ PİYANODA DESİFRE ÇALABiLME DÜZEYLERİ ÜZERİNE BİR ÇALISMA

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "MÜZİK ÖGRETMENİ ADAYLARININ PİYANODA DESİFRE ÇALABiLME DÜZEYLERİ ÜZERİNE BİR ÇALISMA"

Copied!
72
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

MÜZİK ÖĞRETMENLİĞİ BİLİM DALI

MÜZİK ÖĞRETMENİ ADAYLARININ PİYANODA DEŞİFRE

ÇALABİLME DÜZEYLERİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Nezaket TÜRKMEN

(2)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

GÜZEL SANATLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

MÜZİK ÖĞRETMENLİĞİ BİLİM DALI

MÜZİK ÖĞRETMENİ ADAYLARININ PİYANODA DEŞİFRE

ÇALABİLME DÜZEYLERİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Nezaket TÜRKMEN

Tez Danışmanı Prof. Selmin TUFAN

(3)

ÖNSÖZ

Müzik sözcüğünün birçok tanımı vardır. Bu tanımlar, bulunduğu çağa, tanımı yapan kişinin niteliğine, anlayışına göre farklılıklar göstermektedir. Fakat, kişinin yaşadığı çağı, niteliği veya anlayışı ne olursa olsun müziğin temelde bir dil olduğu, ortak paydasında buluşulmuştur.

Müzik, kişi tarafından ilgilenildiği, emek verildiği, yorumlandığı sürece anlam kazanır. Bu nedenle müzik eğitimi, kişinin yaşamında büyük önem taşır. Müzik eğitiminin bir boyutu olan çalgı eğitimi de kişinin yaşamında, müziği anlamlandırmada, müzikten doyum sağlamada önemli rollere sahiptir. Tabi ki müzik eğitiminin bu rollerini yerine getirmede çalgı eğitiminin niteliği önemlidir. Güçlü bir deşifre becerisi, iyi bir müzik eğitimi ile müziği anlamlandırma ve ondan doyum alarak yararlanabilme de önemli bir etken olduğu düşünülmektedir.

Bu nedenle, bu araştırmada, öğrencilerin piyanoda deşifre çalma becerileri ve düzeylerine yönelik bir çalışma yapılmıştır.

Araştırmamın her aşamasında desteğini ve bilgilerini esirgemeyen değerli danışmanım Prof. Selmin Tufan’ a ve değerli öğretmenim Doç. Enver Tufan’ a, yardımlarını esirgemeyen arkadaşım Hakan Tüzer’ e, manevi desteğini yanımda hissettiğim ailem ve değerli arkadaşım Tayfun Sarı’ ya, tez yazım aşamasında yardımlarını ve zamanlarını esirgemeyen manevi desteklerim, sevgili dönem arkadaşlarım Beyzagül Kapçak’ a ve Şeydagül Kapçak’ a sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

(4)

MÜZİK ÖĞRETMENİ ADAYLARININ PİYANODA DEŞİFRE ÇALABİLME DÜZEYLERİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA

TÜRKMEN, Nezaket

Yüksek Lisans, Müzik Öğretmenliği Bilim Dalı Tez Danışmanı: Prof. Selmin TUFAN

Ekim- 2008

ÖZET

Bu araştırma, müzik öğretmeni adaylarının piyanoda deşifre çalabilme düzeylerini saptamak amacı ile yapılmıştır. Bu amaçla “ABRSM Grade 4” deşifre kitabı kullanılmıştır.

Araştırmanın evrenini; Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı öğrencileri, örneklemini ise; Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı’ndaki 16 öğrenci oluşturmaktadır.

Araştırmada nitel veriler, kaynak tarama yöntemi ile, nicel veriler ise betimsel çalışma, anket, uzman görüşleri ile elde edilmiş ve yorumlanmıştır. Örneklem grubu için hazırlanan anket formu ile elde edilen bilgiler, yüzde kullanılarak tablolaştırılmıştır.

Araştırmanın sonucunda, öğrencilerin piyanoda deşifre yapabilme düzeyleri belirlenmiş, lisans piyano öğretim programında ve piyano derslerinde deşifre çalışmalarının ne düzeyde yer aldığı saptanmıştır. Araştırmada, varılan sonuçlara dayalı olarak öneriler sunulmuştur.

Anahtar Kelimeler: Deşifre, Piyano, Müzik Eğitimi Sayfa Adedi: 60

(5)

A STUDY BASED ON THE LEVELS OF SIGHTREADING IN PIANO OF MUSIC TEACHER CANDIDATES

TÜRKMEN, Nezaket

Master of Science, Department of Music Teaching Adviser: Prof. Selmin TUFAN

October - 2008

ABSTRACT

This study is carried out to determine the levels of sightreading in piano education. For this purpose, sightreading book of “ABRSM Grade 4” is used.

The population of the investigation is composed of the students of Gazi University, Gazi Education Faculty, Department of Fine Arts Teaching, and the sample of the investigation consisted of 16 undergraduate students of Gazi University, Gazi Education Faculty, Department of Fine Arts Teaching.

In the study, the qualitative and quantitative data are obtained and evaluated by literature search and descriptive, questionare, expert opinion respectively. The data obtained by questionare prepared for the sample individuals are tabulated by calculating the percentages.

As a result, the levels of sightreading skills of the students, and both in undergraduate piano program and in piano lectures the levels of sightreading applications are determined. Finally, suggestions based on the results are presented.

Keywords: Sightreading, Piano, Music Education Pages: 60

(6)

İÇİNDEKİLER Sayfa no: ÖNSÖZ ...i ÖZET ... ii ABSTRACT ... iii İÇİNDEKİLER...iv KISALTMALAR CETVELİ...vi

TABLOLAR LİSTESİ ...vii

ŞEKİLLER LİSTESİ ... viii

BÖLÜM I GİRİŞ ...1 1.1. Problem ...14 1.2. Araştırmanın Amacı...15 1.3. Araştırmanın Önemi ...15 1.4. Sınırlılıklar ...15 1.5. Sayıtlılar (Varsayımlar) ...16 1.6. Tanımlar ...16 BÖLÜM II İLGİLİ ARAŞTIRMALAR ...21 BÖLÜM III YÖNTEM...23 3.1. Araştırmanın Modeli...23 3.2. Evren ve Örneklem ...23

3.3. Veri Toplama Tekniği...24

(7)

BÖLÜM IV

BULGULAR VE YORUMLAR...26

4.1. Birinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ...26

4.1.1. 1997-1998 Eğitim-Öğretim Yılı İtibariyle Dönemlere Göre Piyano Derslerindeki Deşifre Çalışmalarının Uygulanması ...26

4.1.2. 2005-2006 Eğitim-Öğretim Yılı İtibariyle Dönemlere Göre Piyano Derslerindeki Deşifre Çalışmalarının Uygulanması ...27

4.2. İkinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ...28

4.2.1. Öğrencilerin Sınıflara Göre Dağılımları...28

4.2.2. Piyano Derslerinde Deşifre Çalışmalarına Yer Verme Durumu ...29

4.2.3.Piyano Derslerinde Deşifre Çalışmalarına Ayrılan Sürenin Durumu ...30

4.2.4. Öğrencilerin Piyanoda Deşifre Çalma Yönünden Kendilerini Yeterli Bulma Durumu ...31

4.2.5. Piyano Öğretmenlerinin Derslerde Öğrenciler ile Çalışılan Eserin Form ve Armonisine Yönelik Bilgilere Yer Verme Durumu ...32

4.2.6. Öğrencilerin Ders Dışında Deşifresini Geliştirecek Çalışmalara Yer Verme Durumu ...33

4.2.7. Öğrencilerin, Piyano Derslerinde, Deşifre Çalışmalarına Başlamadan Önce Dikkat Edilmesi Gereken Aşamalar Konusunda Bilgi Sahibi Olma Durumu. ...34

4.2.8. Deşifre Çalışmalarında Kaynaklardan Yaralanma Durumu...36

4.3. Üçüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ...37

4.4. Dördüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ...37

4.4.1. Öğrencilerin Tüm Parçalardan Aldığı Puan Durumu...38

BÖLÜM V SONUÇ VE ÖNERİLER...40 5.1. Sonuçlar ...40 5.2. Öneriler ...44 KAYNAKÇA ...46 EKLER ...50

(8)

KISALTMALAR CETVELİ

G.Ü.G.E.F : Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi

(9)

TABLO LİSTESİ

Tablo 4.1. 1997-1998 Eğitim-Öğretim yılı itibari ile dönemlere göre piyano

derslerindeki deşifre çalışmalarının uygulanması ...23

Tablo 4.2. 2005 - 2006 Eğitim-Öğretim yılı itibari ile dönemlere göre piyano derslerindeki deşifre çalışmalarının uygulanması ...24

Tablo 4.3. Öğrencilerin sınıflara göre dağılımları ...25

Tablo 4.4. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına yer verme durumu ...26

Tablo 4.5. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına ayrılan sürenin durumu ...24

Tablo 4.6. Öğrencilerin piyanoda deşifre çalma yönünden kendilerini yeterli bulma durumu………28

Tablo 4.7. Piyano Öğretmenlerinin Derslerde Öğrenciler ile Çalışılan Eserin Form ve Armonisine Yönelik Bilgilere Yer Verme Durumu...29

Tablo 4.8. Öğrencilerin ders dışında deşifresini geliştirecek çalışmalara yer verme Durumu ...30

Tablo 4.9. Öğrencilerin, piyano derslerinde, deşifre çalışmalarına başlamadan önce dikkat edilmesi gereken aşamalar konusunda bilgi sahibi olma durumu...31

Tablo 4.10. Deşifre çalışmalarında kaynaklardan yararlanma durumu ...32

(10)

ŞEKİL LİSTESİ

Şekil.4.1. Öğrencilerin sınıflara göre dağılımları...25 Şekil.4.2. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına yer verme durumu ...26 Şekil.4.3. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına ayrılan sürenin durumu ...27 Şekil.4.4. Öğrencilerin piyanoda deşifre çalma yönünden kendilerini yeterli bulma durumu ...28 Şekil.4.5. Öğrencilerin piyano derslerinde, deşifre çalışmalarına katkıda bulunacak armoni ve form bilgisi çalışmalarına yer verme durumu ...29 Şekil.4.6. Öğrencilerin ders dışında deşifresini geliştirecek çalışmalara yer verme Durumu ...30 Şekil.4.7. Öğrencilerin, piyano derslerinde, deşifre çalışmalarına başlamadan önce dikkat edilmesi gereken aşamalar konusunda bilgi sahibi olma durumu...31 Şekil.4.8. Deşifre çalışmalarında kaynaklardan yararlanma durumu...32 Şekil.4.9. Öğrencilerin tüm parçalardan aldığı puan durumu ...33

(11)

Bireyleri ve toplumları biçimlendirme, yönlendirme, değiştirme, geliştirme ve yetkinleştirmede en etkili süreçlerin başında eğitim gelir. Çağdaş eğitim, bilim, sanat ve teknik olarak adlandırılan üç genel konu alanını belli bir felsefi bütünlük içinde düzenleyip gerçekleştirmeye çalışır.

Sanat eğitimi, “bireye, kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak belirli sanatsal davranışlar kazandırma” ya da “bireyin sanatsal davranışında kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak belirli değişiklikler oluşturma sürecidir (Uçan, 1996:125).

Sanat eğitimi, plastik sanat, ritmik sanat ve fonetik sanat olmak üzere üçe ayrılır. Fonetik sanat, müzik ve türleri ile edebiyatını kapsar. Müzik eğitimi ise daha çok sessel, ritimsel ve işitsel nitelikli bir sanat eğitimidir ve güzel sanatlar eğitiminin en önemli dallarından biridir.

“Müzik eğitimi, temelde bir müziksel davranış kazandırma, bir müziksel davranış değiştirme veya bir müziksel davranış değişikliği oluşturma, bir müziksel davranış geliştirme sürecidir. Bu süreçte daha çok, eğitim gören bireyin kendi müziksel yaşantısı temel alınır, bu temelden yola çıkılarak belirli amaçlar doğrultusunda planlı, düzenli ve yöntemli bir yol izlenir ve bu yolla belirli hedeflere erişilir” (Uçan, 2005:14) .

Görüldüğü üzere Uçan, müzik eğitimi gören bireyin, varolan müzik anlayışını ve dağarcığını ancak müzik eğitimi sürecinde geliştirebileceğini, bunu da sistemli ve doğru bir çalışma yöntemi ile gerçekleşebileceğini dile getirmektedir.

“Müzik eğitiminin en temel dört öğesi, öğrenci, öğretmen, müzik ve programdır. Bunlara müzik eğitimini en temel dört ana bileşeni de denir. Bu eğitiminde bu dört ana öğe ya da bileşen birbirleriyle sürekli etkileşir. Bu

(12)

süreçte en çok etkiyi öğretmen sağlar. Bu bakımdan müzik eğitiminde öğretmen öğesi ayrı bir önem taşır. Bu önem müzik öğretmeni yetiştirmeyi gerekli ve zorunlu kılar” (Uçan, 2005, www.musiki dergisi.net).

Bu açıklamalar sonucunda; öğretmenin ve programın, öğrencinin başarısındaki önemi açıktır. Bu nedenle öğretmenin, mesleğinde donanımlı olması gerekmektedir.

Müzik eğitimi, temelde, genel, özengen (amatör), mesleki (profesyonel) olmak üzere, üç ana amaca yönelik olarak düzenlenmiştir (Uçan, 2005: 30).

Genel müzik eğitimi, özengen müzik eğitimi ve mesleki müzik eğitimi, birbirleriyle ilişkilidir. Genel müzik eğitimi, özengen ve mesleki müzik eğitimine hazırlayıcı konumdadır. Bu süreç doğrultusunda genel müzik eğitiminin rolü büyüktür.

Genel müzik eğitimi; herkese yöneliktir, yaşamımızda gerekli olan ortak genel müzik kültürünü kazandırmayı amaçlar. Genellikle ilk ve orta öğretim kurumlarında genel müfredata uygun bir biçimde verilmektedir.

“Genel müzik eğitiminin herkes için zorunlu hale getirilmesi müzik eğitimcilerinin ortak bir görüşüdür. Çünkü müzik eğitimi, sanat eğitiminin başlıca kollarından biridir ve “Ortak Genel Kültür” ün vazgeçilmez bir parçasıdır. Aynı zamanda genel müzik eğitimi; müzik eğitiminin diğer iki basamağı olan özengen müzik eğitimi ve mesleki müzik eğitimine temel hazırlayan, bilgi birikiminin oluşmasını sağlayan, bu basamaklara yönlendiren, diğer bir deyişle müzik eğitiminin temelini oluşturan ilk basamaktır” (Coşkun, 2007:2).

Özengen müzik eğitimi; isteğe bağlı olarak özengen eğitim veren kurumlar ya da kişiler tarafından verilen eğitimdir. Hiç kimse bu eğitimi almaya zorunlu değildir, özengen eğitimde bireyin yetenekli olması değil, istekli olması önemlidir.

(13)

Özengen müzik eğitiminde özengenler; maddi çıkar ve menfaatlerini düşünmeden sadece müziksel zevk ve doyum sağlamak, kendilerini geliştirmek ve yönlendirmek için bu eğitimi alırlar. Alınan müziksel zevk bazı özengenler için mesleki müzik eğitimine atılan ilk adım olabilir. Bu nedenle, özengen müzik eğitimi, mesleki müzik eğitimi için alt basamak olarak da düşünülebilir.

Mesleki müzik eğitimi, genel ve özengen müzik eğitimini basamak olarak kullanıp, müziği meslek olarak seçmek isteyen kişilere yönelik bir eğitimdir. Mesleki müzik eğitimi, özel yetenek ve ilgi gerektirir.

Mesleki müzik eğitimi, ülkemizde, Anadolu Güzel Sanatlar Liselerinin Müzik Bölümlerinde, Eğitim Fakültelerinin Müzik Eğitimi Bölümlerinde, Güzel Sanatlar Fakültelerinin Müzik Bilimleri Bölümünde, Konservatuarlarda, bu işin uzmanı olan kişilerce yürütülmektedir.

Müzik öğretmeni yetiştiren kurumlar, mesleki müzik eğitiminin en önemli kurumlarındandır. Bu kurumlar, geleceğin müzik eğitimcilerini yetiştiren kurumlardır. Bu nedenle sanata ve sanatçıya büyük değer veren Mustafa Kemal ATATÜRK, mesleki müzik eğitimi veren kurumlar içerisinde müzik öğretmeni yetiştiren kurumlara öncelik vermiştir.

“Ülkemizde mesleki müzik eğitiminin tarihine baktığımızda; müzik öğretmeni yetiştiren kurum olarak, Cumhuriyet’ in kuruluşunu takip eden yıllarda pek çok okul açılmamışken “Ulu Önder ATATÜRK” ün direktifleriyle 1924 yılında Ankara’da önceleri Musiki Darülmuallimin adıyla kurulan, kısa bir süre sonra Musiki Muallim Mektebi (Müzik Öğretmen Okulu) olarak adlandırılan ve bugünkü GÜGEF (Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi) Müzik Eğitimi Anabilim Dalının da temelini oluşturan okulun olduğu görülmektedir. Musiki Muallim Mektebi’ nin kurulmasıyla Türk Müzik Eğitimi sistemi, tarihinde ilk kez amacı yalnızca müzik

(14)

öğretmeni yetiştirmek olan bir eğitim kurumuna kavuşmuş

olmaktadır”(Coşkun, 2007:2).

Müzik öğretmeni yetiştiren kurumların; bugünkü adı ile, “Eğitim Fakülteleri Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı Müzik Eğitimi Bilim Dalları’nın amacı; eğitim kurumlarında müzik derslerini okutacak, nitelikli, mesleğinde yeterli birer müzik öğretmeni yetiştirmektir. Musiki Muallim Mektebi’ nin kurulmasından bu yana, müzik öğretmeni yetiştiren bu kurumların birçok aşamadan geçmiş olmasına rağmen temel amaçları hiçbir zaman değişmemiş, sadece kapsamı genişletilmiştir.

Programlar, zamanla değişmiş olsa da müzik öğretmenliği bölümlerinin hedefleri hep aynı olmuştur.

Müzik öğretmenliği bölümlerinin hedefleri;

1. Orta dereceli okullara ve meslek okullarında, müzik derslerini okutacak,

müzik eğitimi çalışmalarını yönetecek ve çevrelerine bu alanda rehber olabilecek nitelikte öğretmen yetiştirmek.

2. Öğretmen adaylarının, milli müzik geleneklerimizin temelleri üzerinde,

çağdaş çoksesli sanat müziği yaşayışının yerleşip gelişmesine yarayacak yeni metotlar kazanmasına ve bu iş için gerekli bilgi ve maharetleri edinmesine hizmet etmek.

3. Öğretmen adaylarının gerçek sanat müziği eserleri ile içten bir bağ

kurmalarını sağlamak, çoksesli sanat müziğini onlar için bir yaşayış haline getirmek.

4. Dünya okul müziği ve gençlik müziği hareketlerini tanıtacak yayın, temas

ve çeşitli faaliyetlerin düzenlenmesini sağlamak.

5. Seçkin okul ve gençlik müziği örneklerini ve yeni müzik eğitimi

(15)

6. Mezun ettiği öğretmenlerin çalışmaları ile yakından ilgilenmek, eksiklerini

tamamlayacak ve güçlüklerini çözecek tedbirlerin alınmasına yardımcı olmak.

7. Memleketin müzik eğitimi meselelerine eğilmek, bunların çözüm yollarını

aramak ve göstermektir (Altunya, 2006: 642).

Ders programlarının, bu hedefler ışığında hazırlanması ve standartlaştırılması daha olumlu sonuçlar sağlayabilir. Günümüze kadar müzik öğretmenliği bölümlerinde yer alan ders programlarının standartlaştırılması için çabalar gösterilmiş, kitaplar, bildiriler, makaleler yazılmış ve yeniden yapılan programlarla bölümler arasında birlik beraberlik sağlanmaya çalışılmıştır.

Müzik öğretmenliği bölümlerinin programlarında bulunan en temel derslerden biri “piyano eğitimi” dir. Çünkü müzik öğretmenliği bölümlerinde öğrenim gören bireylerin gerek öğrencilik yıllarında, gerekse mesleki yaşamlarında piyano eğitiminin büyük yeri vardır. Öğretmen adayları, mesleki yaşamlarında piyanoyu derslerde çoksesliliği duyurabilen bir araç olarak kullanarak dersi daha zevkli bir hale dönüştürebilirler. Ayrıca piyano, parçalara eşlik, nota öğretimi ve şarkı öğretimi için de yardımcı bir araçtır.

Piyano eğitimi, 2005-2006 yılı eğitim-öğretim programıyla beraber Eğitim Fakültelerinin Müzik Öğretmenliği Bölümlerinde dört yıla çıkarılmıştır. Piyano eğitimi, uzman kişiler tarafından, öğrencilerle birebir yapılan bir eğitimdir. Piyano, eğitim süreci içerisinde işlevsel bir niteliğe sahiptir, genel müzik eğitiminde de vazgeçilmez bir ders aracıdır.

Piyano eğitimi, piyano başındaki oturuş, duruş, el ve kol konumlarının doğru olarak kullanılmasını sağlayan, hız ve gürlük ifade eden terimlerinin kavranmasını ve değişik tekniklerin, farklı dönemlere ait etüt ve eserlerin çalınmasını gerektiren ve aynı zamanda deşifre becerilerinin gelişmesini amaçlayan bir eğitim sürecidir. Bu eğitim süreci içerisinde deşifre çalışmalarına özen gösterilmesi, eserlerin

(16)

çalıştırılması ve çalınması aşamasında öğrenciye büyük kolaylık sağlar. Ayrıca farklı eserler deşifre etmek değişik bestecileri ve müzik dönemlerini daha iyi tanımayı sağlar. Böylelikle piyano edebiyatı daha yakından incelenmiş olur, teknik ve yorum geliştirme açısından da büyük imkanlar sunar.

“Deşifre çalma, piyano eğitiminin başlangıcından itibaren öğrenciye kazandırılması gereken en önemli becerilerden biridir. Deşifre becerisi, öğrenciye piyano eğitiminde büyük kolaylık ve yarar sağlamanın yanı sıra, ilerideki meslek hayatı için de temel bir kaynak oluşturur. Deşifre, büyük ölçüde öğrencinin zekasına, yeteneğine ve müzisyenliğine dayanır. Bununla birlikte, öğretmen rehberliğinde, iyi hazırlanmış bir öğretim programı ve sistemli bir çalışma ile her öğrenci deşifre becerisini geliştirebilir. Bu çalışmada, deşifre konusunda çeşitli araştırına bulgularına ve öğretim yaklaşımlarına yer verilmekte ve öneriler sunulmaktadır” (Çimen, 2001).

“Bir çocuğun ilkokuldaki ödevi, okumayı öğrenmektir. Bir çocuk ancak okumasını öğrendikten sonra diğer konulara ve daha ayrıntılı çalışmalara geçebilir. Aynı şekilde, piyano eğitiminde de müziği kolaylıkla ve güçlük çekmeden çalabilme yeteneği birinci önceliktedir. Deşifre, sadece iyi bir müzisyen olabilmenin temel bir faktörü değil, ayrıca yaşam boyu sürecek müziksel doyumun potansiyel kaynağıdır” (Agay, 1981:197).

Agay, deşifrenin piyano eğitiminde temel nokta olduğunu belirtmekte ve deşifre becerisini geliştiremeyen bir öğrencinin, piyanoda diğer konulara ve aşamalara atlayamayacağını dile getirmektedir.

Etimolojik olarak deşifre sözcüğü, Fransızca kökenlidir. “Gizli haberleşmeye yarayan işaretlerin tümü” anlamına gelen “chiffre” (işaret) sözcüğünün başına “de-“ takısı getirilerek türetilmiştir (Özgür, 1995) .

(17)

Deşifre sözcüğünü, İngilizcede “sightreading”, Almancada “dechiffiert” veya “von Blatt gespielt”, İtalyancada ise “a prima vista” sözcükleri karşılamaktadır.

Deşifre sözcüğü genellikle;

1. Zor ve anlaşılması güç bir şeyin anlamını bulmak, çözmek (Özgür, 1995) . 2. Günlük yaşantımızda bilinmeyen bir olayın ortaya çıkması ya da

çıkarılması (Tufan, 2000) anlamında kullanılır. Bir müzik terimi olarak da deşifre sözcüğü ise:

1. Bilinmeyen bir müzik yapıtını çözümleyebilmek (Özgür, 1995) .

2. Bir müzik yapıtının notalarını ilk görüşte okuyuvermek ya da icra

edebilmek (Sözer, 1998:216) anlamında kullanılır.

Ünlü piyanist, besteci ve eğitimci; Fenmen ise deşifreyi “çalışma deşifresi” ve “çalma deşifresi” olarak ikiye ayırmıştır. Çalışma deşifresini; repertuara alınacak bir eseri incelemek, dikkatli ve yavaşça okumak olarak, çalma deşifresini ise, herhangi bir eseri karakterine uygun, temiz ve temposuna yakın bir hızda okumak olarak tanımlamıştır.

Piyanoda deşifre çalabilme, diğer çalgılara nazaran çok yönlü bir algılamayı gerektirir. Çünkü piyano, iki farklı anahtar (sol anahtarı ve fa anahtarı) ile çalınan bir çalgıdır. Notalar her iki anahtarda da tempoyu bozmadan, eşit hızda okunmalıdır. Değiştirici işaretler ve nota yazımındaki kompleks yapı da düşünüldüğünde daha karmaşık bir yapıyla karşılaşılır.

“Piyanoda deşifre çalışmaları için özel olarak yazılmış çok sayıda kaynak bulunmaktadır. Çalışmalar, bu kaynaklardan öğrencinin düzeyine uygun olanlarının çaldırılması şeklinde yapılabildiği gibi yeni verilen ödevlerin bir bölümünün okutulması şeklinde de olabilir” (Tufan, 2000:102).

(18)

Piyano derslerinde uygulanan deşifre çalışmalarında amaç, öğrencinin bir eseri hızlı, akıcı ve doğru bir şekilde okumasını geliştirmektir. Ayrıca, doğru ve düzenli deşifre alışkanlığının edinilmesi, bir eserin çalınmasındaki süreyi en aza indirger.

“Çağdaş piyano eğitiminde amaç, sadece teknik ve müzikalite açısından gelişmiş öğrenciler yetiştirmek olmayıp, piyanoyu gerek müzik öğrenimleri, gerekse ilerideki meslek yaşamları boyunca işlevsel olarak kullanabilecek öğrenciler yetiştirmektir. Bu amaçtan hareketle, günümüzde mesleki müzik eğitimi kapsamında yer alan piyano eğitimi programlarında deşifre öğretimine ayrıcalıklı bir yer verilmektedir” (Çimen,2001:95).

“Deşifre eğitimi üzerine birçok araştırma yapılmıştır ve bu araştırmalarda deşifrenin ayrı bir müzikal yetenek olduğu ve kişiden kişiye farklılık gösterebileceği saptamıştır. Yine aynı araştırmalarda, deşifrenin günlük, sistemli ve sabırlı bir çalışmayla her öğrencide gelişebilecek bir beceri olduğu da belirtmektedir. Sonuç olarak, deşifre eğitiminin sürekli ve sistemli bir yapıya sahip olmasıyla deşifre eğitiminde belirlenen amaçlar gerçekleşir” (Coşkun, 2001).

“Deşifre eğitiminde, öğretmene büyük görev düşmektedir. Deşifre çalışmasına başlamadan önce öğrencilerin dikkat etmesi gereken her aşama öğretmen tarafından anlatılmalı ve öğrencinin bu uyarıları ne ölçüde dikkate aldığı gözlenip değerlendirilmelidir.

Deşifre çalışmalarına başlangıç aşamasında öğrenci;

1. Parçanın ölçü değerini ve temposunu gözden geçirmeli, 2. Parmak numaralarının ve başlangıç pozisyonlarının doğru yerleştirilmesine özen göstermeli,

3. Parçanın donanımına dikkat etmeli,

4. Deşifre sırasında ellerine bakmadan çalmaya çalışması konusunda

(19)

“Deşifre çalışmalarının ilerlediği aşamalarda ise öğrenciden sahip olduğu birikimi deşifrelerine yansıtması düşünülmelidir. Bu nedenle teknik, armonik, melodik ve form (biçim) gibi pek çok müzik alanının önemsenerek titiz ve sabırlı bir şekilde çalışması gerekmektedir.

Bu amaçla:

1. Teknik çalışmalar içerisinde yer alan diziler ( majör, minör,

makamsal, ters, paralel, üçlü, artık, kromatik vb. ) , arpejler, kadanslar ve değişik egzersizler farklı çalma teknikleri ile ( legato, staccato, portato) sürekli çalışılmalıdır.

2. Gürlük işaret ve terimlerinin müzikalite içerisindeki önemi

araştırılarak, üretilen seslerin farklı renklerde elde edilmesi amaçlanmalıdır.

3. Parça içerisinde karşılaşılabilecek tonlar ve alterasyonlara önceden

hazır olabilmek için iyi düzeyde armoni bilgisine sahip olunmalıdır.

4. Eserlerinin karakterini ve hızlarını ifade eden terimlerin

öğrenilmesine çaba harcanmalıdır.

5. Her iki pedalın rahat ve etkili bir biçimde kullanılması

sağlanmalıdır” (Tufan, 2000:103) .

Başlangıç düzeyindeki bir eserde veya ileri düzeydeki bir eserde, deşifrenin doğru bir şekilde yapılmasını sağlayacak en önemli unsurlardan biri, müziksel yapı bilgisidir.

“Bir müzik yapıtının melodik ritmik ve çokseslilik özellikleri ile yapısal öğelerini (form) oluşturan nitelikler ilişkiler bütününe müziksel yapı denir. Kolaydan zora/basitten karmaşığa doğru her ölçekteki yapıtın deşifresinde müziksel yapı bilgisinin bireye sağladığı önemli kolaylıklar söz konusudur” (Özgür, 2001).

Öğrencinin, çalacağı deşifre parçasının formunu tespit edebilmesi, eser içinde olabilecek değişmeleri, gelişmeleri önceden kestirebilmesine, ellerinin uygulayacağı davranışları zihninde canlandırmasına yardımcı olacaktır. Bu da deşifre becerisini iyi yönde etkileyebilir.

(20)

Yine aynı şekilde çeşitleme (varyasyon) formunun özelliklerinin bilinmesi bu türde bir eserin deşifresi esnasında önemli ipuçları verir.

“Çeşitlemenin baş ilkesi, aynı temayı melodik, ritmik, armonik ve polifonik bakımdan değişik görünüşler altında birçok kez işittirmektir” (Hodeir, 1994:33).

Çeşitlemede ana temaya sadık kalarak:

• Melodiyi oluşturan notaların tümü ya da bir bölümü yerine, aynı süreyi kapsayacak şekilde, daha küçük değerdeki notalardan oluşan kümelerin

oluşabileceği,

• Hız ya da ölçünün değişebileceği,

• Makam ya da dizinin değişebileceği,

• Bu değişimlerin birden fazlasının aynı anda uygulanabileceğinin bilinmesi deşifreyi kolaylaştıracak ayrıntıları içermektedir.

Deşifre eğitimine ilişkin bazı öneriler:

• “Deşifre çalışmalarında kullanılacak eserler seçilirken, sürekli olarak

göz önünde tutulması gereken başka bir konu da, öğrencinin kulağının ve gözünün hep aynı türde müziğe alıştırılmamasıdır. Bunun için, farklı stil ve dönemlere ait eserlerden oluşan zengin bir dağarcıktan yararlanılmalıdır. Bu dağarcığın tam olarak işlevsel olabilmesi için de, özellikle Bartok, Prokofief vb. gibi çağdaş bestecilerin eserlerine yer verilmelidir” (Slenczynska, 1976:40).

(21)

alışık olmadığı tarzda bir nota yazısı ve kullanışsız parmak numaraları içermemelidir” (Spillman, 1990).

• “Esere başlama hızı, eser içerisindeki en zor bölümün çalınabilme hızı dikkate alınarak belirlenmelidir” (Tufan, 2000).

• “Eserdeki zor ritim kalıpları, çalmaya başlamadan önce öğrenciye elle vurdurulmalıdır” (Byrant, 1997:42).

• Deşifrede amaç, parçayı ilk çalışta nota ve ritim hatası yapmadan çalmaktır. Hata yapılsa bile, hataların üzerinde durmadan parça sonuna kadar devam ettirilmelidir.

Deşifre eğitiminde hedeflenen temel davranışların kazanılabilmesinde işlevsel bir niteliğe sahip olduğu düşünülen bazı yöntemler şunlardır:

1. “Gölge çalış” adı verilen bir yöntemle, eser içinde oluşabilecek ritim hataları

engellenebilir. Bu yöntem, sağ el sağ diz üstüne, sol el sol diz üstüne konularak, her iki elin kendi çalacağı partisindeki ritim kalıplarını vurmasını içerir ( Johnson, 1964).

2. Öğrencinin ellere bakmaması ve gözlerini notadan ayırmaması için

piyanodaki ikili ve üçlü gruplar halinde bulunan siyah tuşlar birer rehber olarak kullanılabilir. Öğrenci tüm siyah tuşların yerini iyi bilerek ve onların diğer tuşlarla olan ilişkilerini kullanarak, parmaklarını gitmeleri gereken yere ellerine bakmadan götürebilir (Byrant, 1997) .

Buraya kadar açıklanan bilgiler ışığında, piyanoda öğrencinin teknik ve müzikal becerilerinin yanı sıra, hızlı ve doğru nota okuma becerisinin de gelişmesi gerekmektedir. Güçlü bir deşifre becerisi ile öğrenci çalgıda hızlı ilerleyebilir, çalışma zevki kazanabilir.

(22)

“Oysa ki deşifre, piyano eğitiminde çoğunlukla göz ardı edilen ya da öğrenci tarafından önemsenmeyen bir boyut olarak yer almaktadır. Genellikle öğrenciler teknik anlamda üst düzeylere gelerek daha zor ve seçkin eserleri çalma isteği duymakta ve bu düşünce doğrultusunda zamanlarının büyük bir bölümünü teknik çalışmalara ayırmaktadır. Bu nedenle çalıcılıkta ileri basamaklara gelmiş ancak deşifre becerisini yeterince geliştirememiş öğrencilere çok sık rastlanmaktadır” (Coşkun, 2001) .

Bunun yanı sıra, dünyada uygulanan piyano eğitim sistemlerinde deşifrenin önemine değer verilmekte ve öğrencilerin deşifre becerileri belirli yüzdelerle ölçülmektedir. Bu sistemlerden bir tanesi de bütün dünyada kendi eğitim sistemini değerlendirmek üzere sınavlar yapan, ABRSM’ dir. Bu okul, akredite olmuş ve standartları dünyaca kabul edilmiş bir sistem üzerine kurulmuştur.

Royal Academy of Music (İngiliz Kraliyet Müzik Okulları)

“Royal Academy of Music’ nın amacı; okullara, özel müzik dersi veren öğretmenlere ve genel olarak müziğe ilgi duyan herkese, güvenilirliği yüksek bir otorite tarafından yapılan müzik sınama sistemini sağlamak olarak ifade edilmektedir. 1889 yılında kurulan birleşik kurul, bu yöndeki etkinliklerini, kurumlaştığı dört ayrı okulda sürdürmektedir.

Londra, Royal Academy of Music

Royal College of Music

Manchester, Royal Northern College of Music

Glasgow, Royal Scottis Academy of Music and Drama

Sözkonusu Birleşik Kurul, dünyanın 81 ülkesinde (1992 yılı itibariyle) yılda yaklaşık yarım milyondan fazla (1989 yılında 568.000) sayıdaki adayın sınanma isteklerini gerçekleştirebilmiş uluslararası ve çok organize bir sınayıcı kurum olarak

(23)

gözükmektedir. Bu kurul bünyesinde çalışan görevli sınayıcı sayısı 600’ ün üzerindedir.

Değişik çalışma disiplinleri sergileyen Kurul’ un kuruluşundan bu yana belirlediği hedefler iki ana başlık altında ifade edilmektedir. Bunlardan birincisi, öğretim kalitesini arttırmak diğeri ise başarı yoluyla müzikten alınan zevki geliştirmektir. Bu amaçla 35 çalgı, şan, teori ve uygulamalı müzisyenlik dallarında sınavlar yapılmaktadır. Bu sınavlara, yaş sınırlaması olmadığı için amatör veya profesyonel her yaştan müzisyen katılabilmektedir.

Yukarıda sıralanan alanlarda gerçekleştirilen sınavlar üç ayrı grupta yapılmaktadır. Birinci grup, birbirini izleyen ve giderek zorlaşan 8 aşamadan oluşmaktadır. İkinci grup, ileri sertifika ve üçüncü grup ise lisans diploması düzeyindedir.

Piyano sınavlarında, adayların, bilişsel, devinişsel ve duyuşsal alanlardaki birikimlerini ölçmek ve sonuçlarını bir ölçme-değerlendirme sistemi içerisinde puanlayarak düzeylerini saptamak amacıyla oluşturulan Sınav Not Formu (Examination Mark Form), dört ayrı alanı ölçmek üzere hazırlanmıştır. 1-Parçalar (Pieces) 2-Gamların gerektirdikleri (Scale requirements) bu grubun içerisindeki düzeylere göre arpejler (diminüe 7’liler ve dominant 7’liler) ve kromatik diziler ile sekizli, üçlü, altılı ve onlu gamlar yer almaktadır. 3-Deşifre (Sight Reading) 4- İşitme Testi (Aural Test)

Deşifre bölümünde sınayıcı adayın deşifredeki performansı ile ilgili düşüncelerini belirtmekte ve uygun gördüğü notu ilgili haneye yazmaktadır. Sınav içerisindeki ağırlığı 21 puan olan deşifre parçaları, oldukça titiz bir çalışma sonrasında hazırlanmış sınama araçları olarak gözükmektedir.

Sonuç olarak, Birleşik Kurul’ un organize ederek gerçekleştirdiği bu sınavların; adaylar üzerinde objektif bir değerlendirme ortamı sağlaması, piyano çalan öğrencilere seslendirme aşamasında tempo, müzikalite, teknik ayrımlar ve eseri genel

(24)

anlamda ifade edebilmede ayrıntıyı önemsetmesi, çalgı çalmanın müziğin genel boyutlarından sadece bir tanesi olduğunu ve bu nedenle diğer boyutlara da hakim olunması gerektiği fikrini vurgulaması, sınav not formu üzerindeki sınayıcı yorumunun, öğretmenin eğitim yöntemini kendi içinde tartışmasını sağlaması ve adaylara başarıları düzeyinde sertifika vererek onları sonraki aşamalara motive etmesi açısından oldukça önemli olduğu kanısındayım” (Tufan, 1994).

Alan Ridout ve Terence Greaves (1998) tarafından yazılan “ABRSM Grade 4” deşifre kitabı, “ABRSM” de öğrencilere uygulanmaktadır. Bu kitap, “ABRSM Grade 4” eser kitabı ile bağlantılı olarak yazılmıştır. Grade 4 düzeyindeki eser ve deşifre parçaları incelendiğinde eserlerdeki bir takım ezgisel ve ritimsel özelliklerin deşifre parçalarında yer aldığı gözlemlenmiştir. Kitapta otuzbeş parça bulunmaktadır. Deşifre kitabındaki parçalarda, geçkiler (modülasyonlar), 2/4 lük, 2/2 lik, 3/4 lük, 3/8 lik, 4/4 lük, 6/8 lik gibi ölçüler yer almaktadır. Kitapta çeşitli müzikal dinamikler de yer almaktadır.

Deşifre eğitiminin, piyano eğitiminin amaçlarına ulaşabilmesinde vazgeçilmez bir boyut olarak görüldüğü yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bir müzik öğretmeninin, deşifre beceri düzeyinin yeterli olmaması, piyano çalmadaki hakimiyetini, sınıftaki motivasyonunu ve özgüvenini olumsuz yönde etkileyebilir. Bu bağlamda, müzik öğretmenlerimizin, bu beceriyi en üst düzeyde kazanarak yetişmeleri düşünülmelidir. Bütün bu saptamadan yola çıkarak, mevcut durumu ortaya koymak amacıyla aşağıdaki problem cümlesi oluşturulmuştur.

1.1. Problem

Müzik öğretmeni adaylarının, piyanoda deşifre yapabilme durumları nedir? Alt Problemler;

1. Lisans piyano öğretim programlarında, deşifre çalışmaları ne düzeyde yer

(25)

3. Piyano sınavlarında, deşifre boyutuna ne derecede yer verilmektedir? 4. Müzik öğretmeni adaylarının, ABRSM Grade 4’ deki deşifre parçalarını

çalabilme düzeyleri nedir?

1.2. Araştırmanın Amacı

Bu araştırmanın amacı, müzik öğretmeni adaylarının deşifre becerilerini, standartı olan akredite edilmiş bir sistemin deşifre basamağı aracılığı ile ölçmektir.

1.3. Araştırmanın Önemi

Araştırma; müzik öğretmeni adaylarının piyanoda deşifre çalabilme düzeylerinin saptanmasına, deşifre amaçlı yazılmış olan “ABRSM Grade 4” kitabının öğrenciler ve öğretmenler tarafından tanınmasına, piyano eğitimi ve müzik öğretmenliği uygulamaları aşamasında parçaların daha kısa süre içerisinde deşifre edilebilmelerine katkı sağlaması açısından önemlidir.

Bu araştırma ile deşifre çalma becerisinin geliştirilmesinin gerekliliği ve önemi vurgulanacaktır.

1.4. Sınırlılıklar

Bu araştırma;

a. Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı ile,

b. Alan uzman görüşleri ile,

c. Literatür taraması sonucu ulaşılan kaynaklar (İngiliz Kraliyet Müzik Okulları tarihçesi, eser ve deşifre kitapları) ile,

d. Örneklem grubu olarak seçilen, 2007-2008 Eğitim-Öğretim Yılında okuyan 16 öğrenci üzerinde yapılan betimsel çalışma ve görüşme tekniği ile,

(26)

1.5. Sayıtlılar (Varsayımlar)

Araştırmada kullanılan ölçme değerlendirme testlerinin, betimsel çalışmada kullanılan deşifre parçalarının doğru ve güvenilir sonuçlar vereceği ve ulaşılan kaynakların yeterli olduğu varsayılmaktadır.

1.6. Tanımlar

Akreditasyon: Bir ürünün ya da hizmetin, piyasanın talep ettiği şartlara,

standartlara, yönetmeliklere uygunluğunu göstermek üzere o ürün veya hizmet için yapılan deney, analiz, muayene ve belgelendirme işlemlerini yapan kuruluşların (Uygunluk Değerlendirme Kuruluşları) resmi bir otorite tarafından uluslararası kriterlere göre denetlenerek teknik ve idari yeterliliklerinin onaylanması ve belli aralıklarla denetlenmesi işlemidir.

(http://www.standartkalite.com/iso17025_akreditasyonu.htm).

Alterasyon: “Tonalite içindeki herhangi bir sesin değişime uğraması,

genellikle o tonaliteden uzaklaşıp başka bir tonaliteye geçişi hazırlar ve giderek yapılacak bir kadansla yeni bir tonaliteye geçilir. Fakat bunun yanında, bir ya da birkaç sesin kromatik değişimi, bazen tonalite değişikliği ile sonuçlanmayabilir ve böylece tonalite içinde kalınarak, değişik etkiler ve renkler elde edilebilir.

Örneğin, Do majör tonalitesinin dördüncü basamağı olan “Fa” sesi normal olarak çoğu kez inici bir hareketle tonik üçlüsü olan “Mi” sesine karar verir. Oysa aynı ses kromatik değişimle “Fa diyez” şeklinde kullanılırsa, tonalite içindeki ilişki ve işlevi değişecek ve bu kez yapay bir yeden etkisiyle beşinci basamağa, yani “Sol” sesine karar verecektir” (Cangal, 2002:209).

(27)

Armoni: Yunanca kökenli “harmonia” sözcüğü, “ahenk”, “uyum” anlamına

gelir. Özetle armoni, iki ya da daha fazla sayıda sesin kaynaşması demektir.

Aynı anda duyulan farklı seslerin uyum oluşturduğu bileşimin ilk uygulamaları, 9. Yüzyıla rastlar. Oysa ortaçağın çokseslilik anlayışı, başlangıçta paralel dörtlü ve beşli aralıklarla sınırlıydı. Asıl keşif, öteki aralıklarında kullanılmaya başlamasıdır. Bu armoni kavrayışı 16.Yüzyıldan itibaren zenginleşmiştir.

Müziğin üç öğesinden biri olan armoni, bir öğrenim alanıdır: seslerin ilerleyiş ilkelerini inceleyen uyum bilimi ve sanatına armoni denir (Say, 2001:96).

Arpej: (Fr.) Akor seslerinin, ard arda sıralanarak veya farklı şekillerde

parçalanarak çalınmasıdır.

Çalgı Eğitimi: “Mesleki amaçlı müzik eğitimi yapılan örgün eğitim

kurumlarından eğitim fakülteleri müzik öğretmenliği anabilim dallarında verilen çalgı eğitimi temelde; çalgı çalmayı öğrenebilme, çalgıyı etkin kullanabilme ve çalgı çalmayı öğretebilme basamaklarından oluşmaktadır. Bu kurumlarda öğrenim gören öğrenciler, tuşlu, yaylı, nefesli, mızraplı veya vurmalı çalgılardan birini seçerek, o çalgının eğitimini almaktadırlar” (Gök, 2006:2).

Eğitim: “Bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak

istendik değişme meydana getirme sürecidir” (Ertürk, 1972:12).

Etimoloji (Köken Bilimi): Bir dildeki kelimelerin şekil yapıları ile anlamları

arasında bağlantı kuran, o kelimelerin yapı ve anlamlarını kökenlerine doğru izleyerek ilk defa hangi köklere dayandıklarını hangi kavramları yansıttıklarını ve zaman içinde hangi evrelerden geçerek ne gibi gelişmeler gösterdiklerini inceleyen ve köken bilgisi ile ilgili diğer konuları araştıran dil bilimi dalı.

(28)

Dizi (Gam): Ton içerisindeki sekiz sıralı sesin oluşturduğu şekildir.

“Yükseklik derecelerine (frekanslarına) göre sıralanmış ses (perde) gruplarına dizi (İt. gamma, scala; İsp. gama; İng. Scale; Alm. Tonleiter) denir” (Cangal, 2002:18).

Kromatik Dizi: Seslerin yarım ton aralıklarla ilerlemesi.

“Aynı oktav içinde iç içe girmiş olan pentatonik dizi ile diyatonik dizinin birleşmesinden, yani 7 ana sesle 5 ara sesin toplamından oluşan 12 (ilk sesin oktavıyla birlikte 13) seslik diziye KROMATİK dizi denir” (Cangal, 2002:19).

Kadans: Fransızca yazılışıyla “Cadence”, Almancası “Kadenz”, İtalyancası

“Cadenza” dır (Say, 2001:253).

Akorların bağlanışları, bir müzik cümlesinin sona erişini belirtmek için önem taşır. Müzikte cümlenin sona erişine kadans ya da kalış denir (Say, 2001: 112).

Kadans’ ın sıkça kullanılan ikinci anlamı, şarkı ya da çalgı sanatçısının ustalığını göstermek amacıyla “solo” olarak yorumladığı gösterişli geçitleri niteler. Klasik dönemin bestecileri, örneğin Mozart, bestelediği konçertolarda kadansları notada belirtmez, kendisi doğaçtan çalardı (Say, 2001:253).

Müzikte duruş yerlerini belirtmek için kullanılan akor bağlanışlarına “kadans” denir (Sun, 1997).

Legato: (İt.). “Bağlı” Notaların birbirine bağlanarak seslendirilmesi. Fransızca lie, Almanca gebunden, İspanyolca ligado. Terimin karşıt anlamı staccato terimiyle belirtilir (Say, 2002:321).

(29)

Modülasyon: “Müzikte modülasyon ton değiştirme anlamında kullanılır, yani

bir tonu terk edip başka bir tona geçmek demektir. Geçilen tondan da ilgili bir başka tona geçilebilir veya ilk tona dönülebilir” (Yavuzoğlu, 1996:36).

Piyano: “XVIII. yüzyılın ikinci yarısından, günümüze kalıcılığını ve

evrenselliğini kanıtlayan klavyeli çalgı. Almanca “klavier” denir, öteki batı dillerinde Türkçedeki gibi, ancak o dillerin kendi imlasıyla kullanılır.

Piyano, tonal sistemde ve çağdaş atonal karmaşık sistemlerde işlevini yerine getirmektedir. Yeni teknolojilerle elektronik çalgıların yapılmasının yanı sıra, bazı müzik çeşitlerinde elektro-piyano’ nun gündeme gelerek başarıyla uygulanması, bu çalgının evrenselliğini bir kez daha kanıtlamıştır” (Say, 1992: Cilt 4, 1035).

Psikomotor: Bireyin anne karnında başlayan ve yaşam boyu devam eden,

özünde hareket bulunan becerilerin kazanılmasını içeren bir süreçtir.

Portato: (İt). Notaları belirgin bir şekilde seslendirme.

Staccato: “Notaları taneleyerek seslendirme: birbirinden ayrı seslendirme.

Seslerin kesintili biçimde dökülüşü. Bu seslendirme biçimini müzik yazısında belirtmek üzere notaların üstüne küçük noktalar konur. Terim, İtalyanca staccare: “ayırmak” sözcüğünden kaynaklanmıştır. Kısaltılmış yazımı stacc. Karşıt anlamı

legat: bağlı” (Say, 2002: 491).

Özengen: Herhangi bir sanat dalında, salt eğilim ve isteği için çalışan kişi.

(30)

Çeşitleme (Varyasyon): “Besteciler eserlerindeki bir müzik düşüncesini

zamanla çeşitli biçimde yinelemeye başladılar. Çeşitleme, asıl tema üstüne uygulanan teknik bir besteleme biçimi olmaktan çıktı ve başlı başına bir beste biçimi oldu. Bu tür bir bestede tema, çeşitleme yöntemleriyle art arda gelen bir kaç biçimde ortaya çıkar. Tonal armonin uygulandığı dönemlerde çeşitleme yolları şunlardır: Eksiltme, ritm değişikliği, armonileme, kanon, füg v.b. En eski çeşitleme yöntemi eksiltme’ dir. On beşinci yüzyılda İtalyanların çoksesli koro eserlerinde en tiz ses, en pes sesin çeşitlemesini yapardı. On beş ve on altıncı yüzyıllarda org ve lavta notalarında eksiltme örnekleri görülür. Çalgı çeşitlemesi on altıncı yüzyılda İspanya’ da Diego Ortiz’ in çalışmalarıyla başlamıştır denilebilir. Temadan (Clausula) çeşitleme (glosa) dizileri türetildi. Bu çeşitlemelerde eksiltme yöntemi egemendir. Eşlik eden çembalo’ nun görevi, her glosa için aynı olan armoniyi vermektir. İtalyan, Fransız, İngiliz ve Alman çalgıcıları, halk danslarına, şarkılara, ayin melodilerine ve İtalyan motiflerine eksiltme yöntemini uyguladılar. Bu yolla süslü çeşitleme için temalar elde edildi” (Say, 1992: Cilt 2, 411).

(31)

Bu bölümde konuyla ilgili yapılan makaleler ve yayımlar incelenmiş ve bunlarla ilgili bilgiler verilmiştir.

Tufan(1994) tarafından yazılmış olan “İngiliz Kraliyet Müzik Okulları Birleşik Kurulu” adlı makalede; ABRSM’ nin amaçları, sınavları, sınav içerikleri, sınav puanlama sistemi üzerine açıklamaları kapsamaktadır. Makalede, ele alınan bu konular için ayrıntılı bilgilere ve açıklamalara yer verilmiştir.

Tufan (2000) tarafından yazılan, Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi’ nde yayınlanan “Piyano Eğitiminde Deşifre Çalışmaları” adlı çalışmada; piyano eğitiminde deşifre çalışmalarının gerekliliği ve yararı üzerinde durulmuş, deşifre aşamasında sonucu olumlu yönde etkileyeceği düşünülen önerilerde bulunulmuştur. Çalışmada; piyanoda iyi deşifre yapabilmenin yararları da ele alınmıştır.

Coşkun (2001) tarafından yazılan “Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Programı anabilim Dalında Uygulanmakta Olan Piyano Eğitiminde Deşifrenin Yeri ve Önemi” adlı yüksek lisans çalışmasında; Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Programı Anabilim Dalında uygulanmakta olan piyano eğitiminde deşifre konusuna verilen yeri ve önem belirtilmiş, müziği eksiksiz bir biçimde öğrenebilmenin, gerçek anlamda yaşama geçirilebilmenin ve ondan bir ömür boyu doyum olarak yararlanabilmenin güçlü bir deşifre becerisi ile olanaklı hale gelebileceği anlaşıldığı ifade edilmiştir. Araştırmada kurumda görev alan piyano öğretim elemanlarının deşifre konusuna yönelik görüş, yaklaşım ve bakış açılarının saptanması amacı ile anket yöntemi uygun görülmüştür. Araştırmanın sonucunda, uygulanan programda deşifrenin tamamen gözardı edilen, üzerinde hiç durulmayan bir konu olmadığı anlaşılmış, buna karşın eğitim süreci içerisinde planlı olarak yürütülmeyen ve takip edilmeyen bir boyut olarak yer aldığı gözlenmiştir.

(32)

Uçan (2005) tarafından yazılan “Müzik Eğitimi Temel Kavramlar-İlkeler-Yaklaşımlar ve Türkiye’ deki Durum” kitabı “Müzik Eğitimi” konusunda son ondört yıl (1983-1996) içinde birbirlerinden az-çok bağımsız olarak yapılıp yayınlanmış çalışmalarımın bir bölümünü içine alan bir “çalışmalar demeti” dir. Kitapta yer alan onüç çalışma, yayınlandıkları, çoğu akademik amaçlı çeşitli kitap ve dergilerden derlenmiştir. Kitaptaki her çalışmada, ele alınan konu, ilgili temel kavram, ilke ve yaklaşımlara dayandırılarak işlenmiştir. Bu nedenle çalışmalar arasında özellikle temel kavram, ilke ve yaklaşımlar bakımından belirli bir binişme, kesişme ve örtüşme vardır.

(33)

Bu bölümde, araştırma modeli, evren ve örneklem, veri toplama tekniği ve verilerin analizi yer almaktadır.

3.1. Araştırmanın Modeli

Bu araştırmada, “ABRSM Grade 4” düzeyindeki eserlere eşdeğer düzeyde eserler çalan öğrencilerle betimsel bir çalışma yapılmıştır.

Araştırmaya konu olan olay, birey ya da nesne kendi koşulları içinde ve olduğu gibi tanımlamaya çalışır (Karasar, 1999:77).

Yine bu öğrencilere konu ile ilgili anket uygulanmıştır. “Anket, kalem kağıt yoluyla bireyin ya da grubun kendisi hakkında istenilen sorulara cevap vermesidir” (Kaptan, 1998:138). Ayrıca, araştırmamın alt problemlerine dayalı olarak uzman görüşlerine yer verilmiştir

3.2. Evren ve Örneklem

Araştırmanın evrenini; Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı öğrencileri,

Örneklemini ise; Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı’ndaki onaltı öğrenci oluşturmaktadır.

Araştırmanın örneklemini oluşturan onaltı öğrenci, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı’ nda görev yapmakta olan ilgili öğretim elemanları tarafından önerilen,

(34)

“ABRSM Grade 4” düzeyinde çalınan eserlere eş düzeyde eser çalan öğrencilerdir. Bu öğrenciler, sınıf ayrımı gözetmeksizin seçilmiştir.

3.3. Veri Toplama Tekniği

Araştırmada nitel veriler, kaynak tarama yöntemi ile, nicel veriler ise betimsel çalışma, anket ve uzman görüşleri ile elde edilmiştir.

Tarama türü araştırmalar, ilgilenilen örneklem grubundan doğrudan bilgi toplamayı içermektedir. Bu tür bilgiler, kişilerin ya da kurumların bilgi düzeylerini, kişilik özelliklerini ve öncelikli tercihlerini vb. içerir. Anketler bu tür bilgileri toplamada oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. Uygun bir şekilde tasarlanan anketler, çok sayıdaki insandan aynı yolla aynı tür bilgilerin elde edilmesine ve elde edilen verilerin sistematik bir şekilde nicel olarak analiz edilmesine olanak sağlar (Leung, 2001:187).

Araştırma için kullanılan veri toplama aracı, araştırmacı tarafından geliştirilmiştir. Veri toplama aracının içerik geçerliliği ve anket maddelerinin amaca uygunluğu, uzman görüşlerine göre belirlenmiştir. Bazı anket maddeleri anketten çıkartılarak ankete son şekli verilmiştir.

Örneklem grubuna uygulanan üç parçanın seçiminde “ABRSM Grade 4” deşifre kitabı kullanılmıştır. Parçaların seçimi; örneklem grubunun dışındaki yine bu düzeydeki 5 öğrencinin, “ABRSM Grade 4” deşifre kitabındaki tüm parçaları çalarak yaptığı bir çalışma sonucunda gerçekleşmiştir. Parçalar, uzman grup tarafından seçilen, ezgisel, değişik teknik özelliklere sahip ve düzeye uygunluğu onaylanan parçalardır.

Uzman grup tarafından seçilen bu üç parça, örneklem grubundaki 16 öğrenciye çaldırılmış, bu uygulama sürecinde kayıt yapılmış ve kayıtlar, yine alanın uzmanlarınca değerlendirilmiştir.

(35)

3.4. Verilerin Analizi

Araştırmanın genel amacı ve ana problemi çerçevesinde, cevapları aranan alt problemlere yönelik olarak program inceleme, anket ve uzman görüşleri uygulanarak sonuçlara varılmıştır.

1997-1998 Öğretim Yılı ve 2005-2006 Öğretim Yılı Eğitim-Öğretim Programında bulunan piyano derslerindeki deşifre çalışmaları incelenmiş, sonuçlar arasındaki farklılık tespit edilmiş, tablolar ile gösterilmiştir.

Alanın uzmanları ile yapılan görüşmelerde, piyano sınavlarındaki deşifre uygulamaları hakkında bilgiler alınmış ve yorumlanmıştır.

Örneklem grubundaki 16 öğrenciye uygulanan ankette toplanan veriler, SPSS (Statistical Packet for the Social Science) istatistik programı kullanılarak analiz edilmiş, yüzde (%) değerleri hesaplamıştır.

Öğrencilere çaldırılan “ABRSM Grade 4” deşifre kitabındaki 3 parçanın değerlendirilmesi ise yine SPSS (Statistical Packet for the Social Science) istatistik programı ile yapılmıştır. Alanın uzmanlarından alınan sonuçların, yüzde (%) değerleri hesaplamıştır.

(36)

Araştırmanın bu bölümünde; araştırma için toplanmış verilerin yöntem bölümünde belirtilen tekniklerle çözümlenerek elde edilen sonuçlar, araştırmanın amacına ve alt problemlerine göre ele alınmış, tablolar ve şekiller kullanılarak açıklanmıştır.

4.1. Birinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum

Araştırmanın birinci alt problemi şu şekildedir: “Lisans piyano öğretim programlarında deşifre çalışmaları ne düzeyde yer almaktadır?”

Bu alt probleme ilişkin olarak, Lisans Piyano Öğretim Programları incelenmiş ve piyano eğitimindeki deşifre çalışmalarına ne düzeyde yer verildiği belirlenmeye çalışılmıştır.

4.1.1. 1997-1998 Eğitim-Öğretim Yılı İtibariyle Dönemlere Göre Piyano Derslerindeki Deşifre Çalışmalarının Uygulanması

Tablo 4.1.1. 1997-1998 Eğitim-Öğretim Yılı itibariyle dönemlere göre piyano derslerindeki deşifre çalışmalarının uygulanması

Dönemler Piyano Derslerindeki Deşifre Çalışmalarının Varlığı

1.yarıyıl + 2.yarıyıl + 3.yarıyıl + 4.yarıyıl + 5.yarıyıl + 6.yarıyıl + 7.yarıyıl + 8.yarıyıl -

+: lisans programında deşifre çalışmasına yer verilmektedir.

(37)

Tablo 4.1.1.’ de görüldüğü gibi müzik öğretmeni adaylarının eğitimleri süresince 1., 2., 3., 4., 5., 6. ve 7. yarıyıldaki piyano derslerinde, deşifre çalışmalarına yer verilmiştir.

4.1.2. 2005-2006 Eğitim-Öğretim Yılı İtibariyle Dönemlere Göre Piyano Derslerindeki Deşifre Çalışmalarının Uygulanması

Tablo 4.1.2. 2005-2006 Eğitim-Öğretim Yılı itibariyle dönemlere göre piyano derslerindeki deşifre çalışmalarının uygulanması

Dönemler Piyano Derslerindeki Deşifre Çalışmalarının Varlığı

1.yarıyıl + 2.yarıyıl + 3.yarıyıl - 4.yarıyıl - 5.yarıyıl - 6.yarıyıl - 7.yarıyıl - 8.yarıyıl -

+: lisans programında deşifre çalışmasına yer verilmektedir. -: lisans programında deşifre çalışmasına yer verilmemektedir.

Tablo 4.1.2.’ de görüldüğü gibi müzik öğretmeni adaylarının eğitimleri süresince sadece 1. ve 2. yarıyıldaki piyano derslerinde, deşifre çalışmalarına yer verilmektedir.

Bu tablolara göre; piyano derslerindeki deşifre çalışmalarının, 2005-2006 Eğitim-Öğretim Yılı Müzik Öğretmenliği programı ve ders içeriklerine nazaran, 1997-1998 Eğitim-Öğretim Yılı Müzik Öğretmenliği Programı ve ders içeriklerinde daha fazla yer aldığı gözlenmiştir.

(38)

4.2. İkinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum

Araştırmanın ikinci alt problemi şu şekildedir: “Piyano derslerinde deşifre çalmaya ne derece yer verilmektedir?”

Bu alt problemde, araştırma kapsamında yer alan ve anket formunu yanıtlayan Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı’ ndaki 16 öğrencinin, anket sorularına verdiği cevaplar incelenerek piyano derslerinde deşifre çalmaya ne ölçüde yer verildiği konusunda bilgi edinilmeye çalışılmıştır.

4.2.1. Öğrencilerin Sınıflara Göre Dağılımları Tablo 4.2.1. Öğrencilerin sınıflara göre dağılımları

Sınıflar Sayı % 1. Sınıf 6 37,50 2. Sınıf 5 31,25 3. Sınıf 5 31,25 0 5 10 15 20 25 30 35 40 % 1. Sınıf 2. Sınıf 3. Sınıf

Öğrencilerin Sınıflardaki Dağılımları

(39)

0 5 10 15 20 25 30 35 40 45 50 %

Tamamen Büyük ölçüde Kısmen Çok az Hiç

Tablo 4.2.1. ve Şekil 4.1’ de anlaşıldığı gibi, öğrencilerin %37,50’ si 1. sınıf, %31,25’ i 2. sınıf, %31,25’ i 3. sınıftır.

Örneklem grubunun oluşumunda, sınıf ayrımı gözetilmemektedir. Tabloda görüldüğü üzere, öğrencilerin sınıflara göre dağılımlarında anlamlı bir fark yoktur.

4.2.2. Piyano Derslerinde Deşifre Çalışmalarına Yer Verme Durumu Tablo 4.2.2. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına yer verme durumu

Cevaplar % Tamamen - Büyük ölçüde 43,8 Kısmen 50,0 Çok az 6,2 Hiç -

Şekil 4.2. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına yer verme durumu Tablo 4.2.2. ve Şekil 4.2.’ deki verilere göre, piyano derslerinde deşifre çalışmalarına öğrencilerin % 43’ ünün büyük ölçüde, %50’ sinin kısmen, %6,2’ sinin

(40)

ise çok az yer verdiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, deşifre çalışmaları için zaman verilmediğini belirten öğrencilerin olmadığı da görülmektedir.

4.2.3. Piyano Derslerinde Deşifre Çalışmalarına Ayrılan Sürenin Durumu Tablo 4.2.3. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına ayrılan sürenin durumu 0 5 10 15 20 25 30 35 40 %

15 dakikadan fazla 10-15 dakika arası 5-10 dakika arası 5-10 dakikadan az Hiç zaman ayrılmıyor

Şekil 4.3. Piyano derslerinde deşifre çalışmalarına ayrılan sürenin durumu Tablo 4.2.3. ve Şekil 4.3.’ e göre, öğrencilerin deşifre çalışmalarına %12,5’ i 15 dakikadan fazla, %31,2’ ü 10-15 dakika arası, %37,5’i 10 dakika arası, %18,8’ i 5-10 dakikadan az yer verdiği görülmektedir.

Cevaplar %

15 dakikadan fazla 12,5

10-15 dakika arası 31,2

5-10 dakika arası 37,5

5-10 dakikadan az 18,8

(41)

0 10 20 30 40 50 60 70 %

Tamamen Büyük ölçüde Kısmen Çok az Hiç

Bununla birlikte, öğrencileri genel olarak söz konusu çalışmalara 5 ile 15 dakika gibi deşifre eğitimi açısından uygun sayılabilecek bir zaman dilimini ayırdıkları gözlenmektedir.

4.2.4. Öğrencilerin Piyanoda Deşifre Çalma Yönünden Kendilerini Yeterli Bulma Durumu

Tablo 4.2.4. Öğrencilerin piyanoda deşifre çalma yönünden kendilerini yeterli bulma durumu

Cevaplar % Tamamen - Büyük ölçüde 62,5 Kısmen 25,0 Çok az 12,5 Hiç -

Şekil 4.4. Öğrencilerin piyanoda deşifre çalma yönünden kendilerini

(42)

0 10 20 30 40 50 60 %

Tamamen Büyük ölçüde Kısmen Çok az Hiç

Tablo 4.2.4. ve Şekil 4.4.’ de, öğrencilerin, piyanoda deşifre çalma yönünden kendilerini, %62,5’ i büyük ölçüde, %25’ i kısmen, %12,5’ i çok az, yeterli buldukları görülmektedir.

Bu tablodan çıkan sonuç ile dördüncü alt probleme dayalı olarak çıkan sonuç (öğrencilerin tüm parçalardan aldığı puan durumu) arasında doğru bir orantı vardır.

4.2.5. Piyano Öğretmenlerinin, Derslerde Öğrencilerle Çalışılan Eserin Form ve Armonisine Yönelik Bilgilere Yer Verme Durumu

Tablo 4.2.5. Piyano öğretmenlerinin, derslerde öğrencilerle çalışılan eserin form ve armonisine yönelik bilgilere yer verme durumu

Cevaplar % Tamamen - Büyük ölçüde 6,3 Kısmen 56,2 Çok az 25,0 Hiç 12,5

Şekil 4.5. Piyano öğretmenlerinin, derslerde öğrencilerle çalışılan eserin form ve

(43)

Piyano öğretmenlerinin, derslerde öğrencilere çalışılan eserin form ve armonisine yönelik bilgilere yer verme durumunu gösteren tablo 4.2.5. ve Şekil 4.5’ te, öğrencilerin %6,3’ ü büyük ölçüde, %56,2’ ü kısmen, %25’ i çok az ve %12,5’ i hiç seçeneklerini tercih ettikleri görülmektedir.

Öğrencilerin cevaplarından çıkan sonuçlara göre, piyano öğretmenlerinin büyük bir kısmı form ve armoni konusuna önem vermektedir. Öğretmenin bu yaklaşımı ile, öğrencinin deşifre becerisi iyi yönde etkilenebilir. Çünkü, öğrencinin çalacağı deşifre parçasının form ve armonisini tespit edebilmesi, öğrencinin ellerinin uygulayacağı davranışları zihninde canlandırmasına yardımcı olur. Böylece daha doğru ve hızlı bir deşifre becerisine sahip olur.

4.2.6. Öğrencilerin Ders Dışında Deşifresini Geliştirecek Çalışmalara Yer Verme Durumu

Tablo 4.2.6. Öğrencilerin ders dışında deşifresini geliştirecek çalışmalara yer verme durumu

Cevaplar % Tamamen - Büyük ölçüde 31,2 Kısmen 43,8 Çok az 25,0 Hiç -

(44)

0 5 10 15 20 25 30 35 40 45 %

Tamamen Büyük ölçüde Kısmen Çok az Hiç

Şekil 4.6. Öğrencilerin Ders Dışında Deşifresini Geliştirecek Çalışmalara Yer

Verme Durumu

Tablo 4.2.6. ve Şekil 4.6.’ da, öğrencilerin %31,2’ ü büyük ölçüde, %43,8’ i kısmen ve %25’ i çok az, ders dışında deşifresini geliştirecek çalışmalara yer verdiği belirtilmektedir.

Bu tabloda öğrencilerin büyük bir kısmının, ders dışında da deşifre çalışmalarını sürdürdüğü görülmektedir. Fakat öğrenciler bu çalışmalarını yaparken, sadece kullanılmakta olan albüm, metot gibi kaynaklardan yararlanıyor. Bu da, anketin son sorusuna verilen cevapta görülmektedir.

4.2.7. Öğrencilerin, Piyano Derslerinde, Deşifre Çalışmalarına Başlamadan Önce Dikkat Edilmesi Gereken Aşamalar Konusunda Bilgi Sahibi Olma Durumu

(45)

0 10 20 30 40 50 60 %

Tamamen Büyük ölçüde Kısmen Çok az Hiç

Tablo 4.2.7. Öğrencilerin, piyano derslerinde, deşifre çalışmalarına başlamadan önce dikkat edilmesi gereken aşamalar konusunda bilgi sahibi olma durumu Cevaplar % Tamamen 12,5 Büyük ölçüde 18,8 Kısmen 56,2 Çok az - Hiç 12,5

Şekil 4.7. Öğrencilerin, piyano derslerinde, deşifre çalışmalarına

başlamadan önce dikkat edilmesi gereken aşamalar konusunda bilgi sahibi olma durumu

Tablo 4.2.7. ve Şekil 4.7’ ya göre, öğrencilerin %12,5’ i tamamen, %18,8’ i büyük ölçüde, %56,2’ si kısmen, %12,5’ i hiç seçeneklerini tercih ettikleri görülmektedir.

Ayrıca, öğrencilerin “ABRSM Grade 4” teki deşifre parçalarına başlamadan önce gösterdikleri davranışlar, bu tabloda çıkan sonucu desteklemektedir.

(46)

0 10 20 30 40 50 60 70 80 90 100 %

Deşifre çalışmaları için hazırlanmış özel

kaynaklardan

Kullanılmakta olan metot, albüm gibi kaynaklardan

Okul şarkılarının piyano eşliklerinden

Başka kaynaklardan Hiçbiri

4.2.8. Deşifre Çalışmalarında Kaynaklardan Yararlanma Durumu Tablo 4.2.8. Deşifre çalışmalarında kaynaklardan yararlanma durumu

Cevaplar %

Deşifre çalışmaları için hazırlanmış özel kaynaklardan -

Kullanılmakta olan metot, albüm gibi kaynaklardan 100

Okul şarkılarının piyano eşliklerinden -

Başka kaynaklardan -

Hiçbiri -

Şekil 4.8. Deşifre çalışmalarında kaynaklardan yararlanma durumu Tablo 4.2.8. ve Şekil 4.8’ ye göre, öğrencilerin %100’ ü piyano derslerinde deşifre çalışmaları yaparken, derste kullanılmakta olan metot, albüm gibi kaynaklardan yararlanmaktadır.

(47)

Öğrencilerin deşifre çalışmalarında sadece kullanılmakta olan albüm ve metot gibi kaynaklardan yararlanması, onların dağarcıklarının gelişmesine de olumsuz yönde etkileyebilir. Ayrıca bu tabloya göre, bölümde piyano ile ilgili deşifre kitaplarının da kısıtlı olduğu görülebilir.

4.3. Üçüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum

Araştırmanın üçüncü alt problemi şu şekildedir: “Piyano sınavlarında deşifre boyutuna ne derecede yer verilmektedir?”

Bu alt probleme ilişkin olarak alanın uzmanları ile görüşülmüş ve şu sonuca varılmıştır.

G.Ü.G.E.F. Müzik Öğretmenliği Bölümündeki piyano sınavlarında, deşifre boyutunun sınanması, daha önce piyano eğitimi almamış öğrencilerde 1. yıl 1.yarıyıl final sınavlarında uygulanmaktaydı. Son yıllarda anabilim dalını kazanan öğrencilerin hepsinin Güzel Sanatlar Lisesi mezunu olması ve öğrencilerin değişik düzeylerde gelmesi nedeniyle deşifre çalmanın sınama boyutu, geçmişte olduğu gibi uygulanamamaktadır.

4.4. Dördüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum

Araştırmanın dördüncü alt problemi şu şekildedir: “Müzik öğretmeni adaylarının ABRSM Grade 4’ deki deşifre parçalarını çalabilme düzeyleri nedir?

(48)

4.4.1. Öğrencilerin Tüm Parçalardan Aldığı Puan Durumu Tablo 4.4.1. Öğrencilerin tüm parçalardan aldığı puan durumu

DEĞİŞKENLER % PARÇA 1. PARÇA 2. PARÇA TOPLAM 3.

Ritim % 87,2 84,7 85,9 85,9 Doğru Nota % 76,9 81,6 77,8 78,8 Parça Bütünlüğü % 79,7 81,3 80,3 80,4 Değiştirici İşaretler % 76,9 81,3 78,8 79,0 Tempo % 80,6 73,8 76,3 76,9 Müzikalite % 74,4 73,1 75,6 74,4 Parmak Numaraları % 99,4 98,8 96,9 98,3

Tablo 4.4.1.’ de örneklem grubundaki 16 öğrencinin tüm parçalardan aldığı puanların yüzdeleri verilmiştir.

Bu tabloya göre, öğrenciler,

Ritimde; 1. parçadan % 87.2, 2. parçadan % 84.7, 3. parçadan % 85.9,

toplamda ise; 85.9,

Doğru notada; 1. parçadan % 76.9, 2. parçadan % 81.6, 3. parçadan % 77.8,

toplamda ise; % 78.8,

Parça bütünlüğünde; 1. parçadan % 79.7, 2. parçadan % 81.3, 3. parçadan %

80.3, toplamda ise; % 80.4,

Değiştirici işaretlerde; birinci parçadan % 76.9, 2. parçadan % 81.3, 3.

parçadan % 78.8, toplamda ise % 79,

Tempoda; 1. parçadan % 80.6, 2. parçadan % 73.8, 3. parçadan % 76.3,

(49)

Müzikalitede; 1. parçadan % 74.4, 2. parçadan % 73.1, 3. parçadan 75.6,

toplamda ise; % 74.4,

Parmak numaralarında; 1. parçadan % 99.4, 2. parçadan % 98.8, 3. paçadan

Şekil

Tablo  4.1.1.  1997-1998  Eğitim-Öğretim  Yılı  itibariyle  dönemlere  göre  piyano  derslerindeki deşifre çalışmalarının uygulanması
Tablo  4.1.1.’  de  görüldüğü  gibi  müzik  öğretmeni  adaylarının  eğitimleri  süresince 1., 2., 3., 4., 5., 6
Tablo  4.2.1.  ve  Şekil  4.1’  de  anlaşıldığı  gibi,  öğrencilerin  %37,50’  si  1.  sınıf,  %31,25’ i 2
Tablo  4.2.4.  Öğrencilerin  piyanoda  deşifre  çalma  yönünden  kendilerini  yeterli bulma durumu
+6

Referanslar

Benzer Belgeler

E~er yazar, bibliyografyas~~ aras~nda yer verdi~i ve bir notta (not 4.50) zikretti~i Tar~k Zafer T~maya'n~n Türkiye'de Siyasi Partiler (Istanbul 1952) adl~~ 800 sayfal~k büyük

provocative conclusion of a study of the death records of more than 8, 000 people living in four major US cities. The ill effects of being poor or living in economically

Dolayısıyla zikri geçen altı ayette kastedilenin kimliği ile ilgili ihtilaf olsa da ‘insan’ keli- mesi ile ‘kâfir insanın’ kastedildiği hususunda görüş birliği

îstanbula gelen yabancı mü­ tehassıslar, sanatkârlar ordunun talim ve terbiyesinde, şehrin mi­ marisinde ve türlü sahalarda ye­ ni bir anlayışın, yeni bir

社會間取得平衡發展習習相關,如何將研究成果因地制宜、融入國家或地方政

Laparoskopik sleeve gastrektomi (LSG) son yıllarda primer bariatrik cerrahi yöntem olarak artan sıklıkla kullanılmaktadır. Literatürde, LSG’nin kısa dönem sonuçları

Ayrıca, hidrofilleştirme işleminin ananas lifli kumaşlar üzerine etkisinin değerlendirilebilmesi için direk ham kumaş üzerine optimum ozonlu ağartma şartlarında

17 Yenal Göksun, Suriye İlk ve Ortaöğretim Ders Kitaplarında Türkler ve Türk İmajı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi, İstanbul, 2011; Mehmet