• Sonuç bulunamadı

YEME BOZUKLUKLARI VE OBEZİTE EPİDEMİYOLOJİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "YEME BOZUKLUKLARI VE OBEZİTE EPİDEMİYOLOJİSİ"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

YEME BOZUKLUKLARI VE

OBEZİTE EPİDEMİYOLOJİSİ

ÖZET: “Yeme bozuklukları, besin alımının çok fazla ve sağlıksız boyutlarda azalma veya gerekenden aşırı şeklin-de belirti veren yeme davranışı bozukluklarını içerir. Aynı zamanda fazla kaygı, endişe, stres duygularını, beden yapısı ya da vücut ağırlığı ile ilgili hassasiyeti barındıran genel bir durumdur.”

ANAHTAR KELİMLER: Yeme Bozukluğu, besin, hassasiyet, vücut ağırlığı.

ABSTRACT: “Eating disorders include eating beha-vior disorders that show too much nutrient intake and dec-rease in unhealthy dimensions, or excessive nutrition. At the same time, it is a general condition that carries excess anxiety, anxiety, stress feelings, body structure or sensitivity to body weight. “

KEYWORDS: Eating Disorder, food, tenderness, body weight.

(2)

GİRİŞ:

Yeme davranışları kişinin dü-şünce, inanç, duygu ve tutumunun, besinlerle olan ilişkisidir. Bu faktörler-le oluşan davranışları anlayabilmek bireylerim besin seçimini öğrenebil-memize ve beslenme alanında

yapa-cağımız danışmanlık için hedef-leri belirlemek de çok önemlidir. Yeme davranışındaki bozukluk-lar zamanla direkt yemek bozuk-luğuna neden olabilmektedir. Yeme bozuklukları, besin alı-mının çok fazla ve sağlıksız bo-yutlarda azalma veya gereken-den aşırı şeklinde belirti veren yeme davranışı bozukluklarını içerir. Aynı zamanda fazla kaygı, endişe, stres duygularını, beden yapısı ya da vücut ağırlığı ile il-gili hassasiyeti barındıran genel bir durumdur. En sık görülen yeme bozuklukları Anoreksiya Nervoza , Bulumia Nervoza, Tıkı-nırcasına Yeme Bozukluğu ve di-ğer adlandırılamayan beslenme veya yemek bozuklukları gibidir.

Yeme Bozukluklarının önemi nedir?

Anoreksiya, çok az miktarda beslenmeye geçiş, yemeyi kabul etmeme ve aşırı vücut ağırlığın-da sağlıksız kayıp ile karakterize olurken; Bulumia ise yemeyi azaltma girişimleri sonucu oluşan kontrolsüz yeme atakları sonrası telafi etmeye yönelik kusma eylemiyle karakterize-dir. Yeme bozuklukları tıbbi, psikolojik ve sosyal sorunlara yol açmakla

birlik-te, yaşam kalitesini ve standartlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Yeme bozukluklarının da kronik diğer has-talıklar gibi topluma ve sağlık bakım sistemine yükü epeyce fazladır.

Aslında Yeme Bozukluklarıyla ilgili veriler ve çalışmalar oldukça sı-nırlıdır. En çok veriler Amerikan top-lumuna aittir. Raporlara göre Amerika toplumunda yaklaşık 25 milyon kişide yeme bozukluğu tanımlanmış ve bun-ların ¼ ünü erkekler oluşturmuştur.

(Alliance for Eating Disorders Aware-ness,2014-2015)

1998 yılında Almanya’da yapı-lan bir çalışmada Anoreksiya Nervo-zada üretkenlik kaybının 130,5 milyon Euro, sadece yataklı tedavi maliyetinin de 62,9 milyon Euro bulunmuştur.

Anoreksiya Nervoza (AN) : DSM - 5 ölçütlerine göre bireyin enerji alımı-nın yaşa, cinsiyete, gelişim ve fiziksel sağlık yaklaşımına göre belirlenen ge-reksinimin, aşırı derecede vücut ağırlık kaybına sebebiyet verecek kadar aza indirilip sınırlandırılmasıdır. Ayrıca da kişinin istenilen vücut ağırlığının al-tında olmasına karşın, kilosunun art-masından veya şişmanlamaktan çok korkması da komplikasyonlar arasın-da görülür. Bu bireyler aynı zaman da vücut ağırlığının tehlikeli düzeyde

(3)

düşük olması gerçeğini de inkâr eder-ler. Yeme Bozukluğu sonucu vücut algısında da bozukluklar baş gösterir. Kendini aynada genellikle çok kilolu görme eğiliminde olurlar. Aneroksiya Nervoza gelişimsel açıdan incelenir-se; vücut yağ ağırlığı arttığı, vücutla ilgili duyguların ve üretkenliğin başla-dığı ve bu değişimle ilgili mental dü-zenlemelerin yapılması gereken bir dönemde oraya çıkmaktadır. Ergenlik döneminde diyet yapma davranışları-nın başlaması ve devam ettirilmesinin farklı faktörlere bağlı olduğu düşü-nülmektedir. Diyet yapma girişimine genelde aile üyeleri, arkadaşlar veya medyanın yönlendirmesi etkili olmak-tadır. Bu da bilinçsizce yeme alımını aşırı ve tehlikeli azaltma olarak yansı-yınca AN görülmesi muhtemeldir.

Bulumia Nervoza (BN): DSM - 5 Ölçütlerine göre Bulumia Nervo-za; Yenileyen aralıklarla tıkınırcasına yeme atakları ile karakterize olan be-raberinde hem aşırı miktarda besin alma ile yeme dürtüsü denetimi ek-sikliğinin yeme nöbetlerine eşlik etti-ği durumdur. Teşhis olan BN bireyler vücut ağırlığı kazanımını önlemek için bilinçli besini dışarı atma (kusmak, laksatif, diüretik,l avman ya da diğer ilaçları kötüye kullanmak , sağlıksız

diyet, aşırı egzersiz gibi) gibi sağlıksız ve olumsuz davranışta bulunmaktadır. Tıkınırcasına yeme ve uygunsuz den-geleme çabaları ile beraber, ortalama 2 - 3 ay, haftada en az 1 kez görülür. Kendinin değerlendirirken vücut öl-çüleri ile ağırlığından çok etkilenirler. Değerlendirmede ki bozukluklar sa-dece anoreksiya nervoza ataklarının süresince sınırlı değildir. Bu belirtilerin birlikte olması ile bulumia nervoza ta-nısı konur.

(Alliance for Eating Disorders Aware-ness, 2014-2015; APA,2013;Öyekçin ve Şahin,2011)

Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu (TYB; Bince Eating): Tıkınırcasına yeme bozukluğu tanı açısından bakıldığında bulumia nervoza ile benzer özellikle-ri taşımaktadır. Ama farkı obezite ile bağlantılı yönüyle dikkat çeker. Tıkı-nırcasına Yeme kavramı DSM - 5 ölçüt-lerine göre, kısa süre içinde benzeyen koşullarda ve benzer sürece, çoğu ki-şiden çok daha fazla yemek yiyebilme özelliğiyle karakterizedir. Tıkınırcasına Yeme Bozukluğunun bir diğer özelli-ği de yemek sırasında bireyin yedik-lerinin miktarını kontrol edememesi ve yemeyi duraklatamaması şeklinde kontrol kaybı hissi oluşmasıdır. Bulu-mia nervoza’dan ayıran ikisinde de

tı-kınırcasına yeme özelliğinin yanında dengeleyici gibi algılanan davranışları sergilememesidir. Ama düzenli şekilde ataklar halinde kısa sürece aşırı şekilde yemek tüketebilme özelliği bu bozuk-luğa ismini veren en belirgin özelliği-dir.

Ankara’da Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerinde olası Yeme Bozukluğu davranışlarının saptanma-sı için yapılan bir çalışmada sonuçlar aşağıdaki gibidir. 935 öğrenciye Yeme Tutum Testi (EAT-40) uygulanmış ve test sonucun da %13,7 (yaklaşık 130 kişi) oranında yeme bozukluğu fark edilmiştir. Olası yeme bozukluğu sap-tamasında %20.5 Erkeklerde, %11.9 kızlarda bulunmuştur. Masum gibi gö-rünen bu davranışların ilerdeki ciddi yeme bozukluklarına davetiye çıkara-cağı bu nedenle de hastalık boyutu-na ulaşmadan fark edilmesi ve önlem alınması şeklinde öneri getirilmiştir. (İlhan ve ark. 2006–Çelikel ve ark. 2008)

4. ULUSAL SAĞLIKLI YAŞAM SEMPOZ-YUMU

Anoreksiyadan obeziteye yeme bo-zuklukları 12-15 Şubat 2015

Yeme bozuklukları ve obezite epide-miylojisi: Dün- Bügun-Yarın

Prof.Dr.A Gülden Pekcan

Referanslar

Benzer Belgeler

Araştırmada her ne kadar bazı hizmet kalemlerinde memnuniyetsizlikler ortaya çıksa da; istatiksel olarak genel ortalamaya bakıldığında, vatandaşın belediye

28 Mart 2004 Yerel Seçimleri öncesinde gerek Büyükşehir Belediye Başkanlığı gerekse de İl Genel Meclisi seçimlerinin tahminine yönelik yapılan kamuoyu

Bu nedenle obezite tedavisi kapsamında uygulanan cerrahi müdahaleye ek olarak bu kişilerin ömür boyu iç hastalık- ları uzmanı/endokrinolog ile çalışması ve belli zaman

Kadın öğrencilerin TFEQ-R21’de bulunan bilişsel kısıtlama, duygusal yeme, alt faktörlerinden ayrı- ca EMAQ-NE ve EMAQ-NS alt faktörlerinden al- dıkları puanlar ile

Dediği gibi bu (bir yazlık gezinin bir yıllık yazısı) nı (Tunadan Batıya) adı altında topladı ve çok isabet etti.. Bu iki yüz sayfalık kitabı, hemen her

Kişinin kendini değerlendirişinde kilo ya da vücut seklinin olağandan çok daha fazla yer alması veya o anki kilosunun düşük olmasının öneminin farkına varmama/kilo kaybının

Fiziksel olarak açlık olmamasına rağmen aşırı yemek yeme eğilimi, aşırı yemek yeme nöbeti sonrasında kendinden hoşnut olmama ve depresif davranışlar ile karakterize bir

Bir diğer kohort çalışmasında düşük anne eğitim düzeyinin yeme bozukluğu belirtileri (emosyonel yeme, kilo ile ilgili endişeler ve beden şekli ile ilgili endişeler)