• Sonuç bulunamadı

Sivas’ta Gebelikte Sigara Kullanımı = Smoking in Pregnancy in Sivas

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sivas’ta Gebelikte Sigara Kullanımı = Smoking in Pregnancy in Sivas"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Sivas’ta Gebelikte Sigara Kullanımı

Smoking in Pregnancy in Sivas

Kamile MARAKOĞLU * , R. Erol SEZER **

ÖZET

Bu çalışmada Sivas Doğumevi Hastanesi’nde doğum yapan kadınların sigara içme durumlarını ve bu konudaki davranışlarını ve tutumlarını betimlemeyi, verilen hizmeti tanımlamayıp hizmet gereksinimini saptamayı amaçladık. Bu çalışma, 2002 yılı 19 Nisan ve 17 Haziran tarihleri arasında yapıldı. Bu dönemde bu hastanede toplam 780 doğum gerçekleşti. Bu kişilerin tamamının çalışma kapsamına alınması hedeflenmesine rağmen değişik nedenlerle ancak 539 (%69) kadın çalışmaya dahil edilebildi.

Çalışmaya alınanların ve eşlerinin, doğum sonrası ilk günkü ve gebelik dönemindeki sigara içme durumları, annenin sigara kullanımı ile ilgili bilgi ve tutumları, gebelikte sigara kullanımı konusunda alınan hizmet doğum sonrası birinci günde yüz yüze görüşme tekniği ile bir anket formu kullanılarak sorgulandı. Görüşme öncesinde kişiler araştırma konusunda bilgilendirildi ve izinleri alındı. Toplanan bilginin gizliliğinin korunacağı kendilerine söylendi. Veriler, SPSS 10.0 yazılım programıyla bilgisayara girildi. Önemlilik testi olarak ki-kare ve Kruskal Wallis testi kullanıldı.

Gebeliğin herhangi bir döneminde sigara içmiş olanların oranı %17, gebeliğin başından sonuna kadar aralıksız içmiş olanların oranı %9, doğumu izleyen birinci gündeki sigara kullanımı nokta prevalansı %9 olarak bulundu. Kadınların eşlerinde sigara içme oranı %68 olarak saptandı. Gebeliğin birinci ayında sigara içmekte olan kişilerden 43’ü (%46’sı), çoğu ikinci ayda olmak üzere sigarayı bırakmıştı. Eğitimi ve sosyoekonomik düzeyi yüksek olan kadınlarda sigara içme oranı anlamlı derecede yüksek bulundu. Gebeliğin herhangi bir döneminde sigara içmiş olma oranı, eşleri sigara içenlerde %20 eşleri sigara içmeyenlerde %10 olarak bulundu (p=0.002). Eşi sigara içen kadınların %87.5’i eşlerinin gebelik döneminde evde sigara içtiğini belirtti. Düşük doğum ağırlıklı bebek doğurma oranı gebelikte sigara içenlerde, gebelikte sigara içmemiş olanlardan anlamlı düzeyde yüksek olarak bulundu (%12’ye karşı %4). Gebeliklerinde sigara içen kadınların sigara bırakma konusunda bir hekim veya hemşireden yeterli bırakma tavsiyesi ve desteği almadıkları görüldü.

Sigara ve çevresel sigara dumanının zararlı etkilerinden anne ve bebeği koruyabilecek çalışmaların güçlendirilmesine gereksinim vardır.

Anahtar kelimeler: Sigara kullanımı, gebelik, bebek,

tütün, düşük doğum ağırlığı.

SUMMARY

The objectives of the study were to describe smoking status during pregnancy, to identify attitudes toward smoking and pregnancy, and to describe the health care porvided to pregnant women on smoking cessation.

This study was carried out on women who delivered in Sivas Maternity Hospital between April 19, 2002 and June 17, 2002. During this period 780 infants were delivered. Initial decision was to include all of these women in the study,

however, because of several reasonswe were able to include

only 539 (69%) of them.

Information regarding practices, knowledge, beliefs,, and attitudes on smoking and demographic variables was obtained by face to face interview conducted on the first day after birth through a questionnaire. Before interview informed consent was received. Confidentiality was assured through direct communication. The SPSS 10.0 software was used in data entry to computer, and in statistical analysis. The chi-square test, and Kruskal Wallis test were used for statistical significance.

The percentage of women who had smoked at any time during pregnancy was 17%. The percentage of women who smoked throughout pregnancy period was 9%. The point prevalence of current smoking among them on the first day after birth was also 9%. The percentage of current smokers among the husbands of the respondents was 68%. Of the women who had been smoking in the first month of their pregnancies, 43 (46%) quitted smoking in the second month. Smoking prevalence was found significantly higher in women with high educational and high socioeconomic status. The percentage of women who smoked at any time during pregnancy were 20% in those whose husbands were smoker and, were 10% in those whose husbands were not smoker (p=0.002). 87.5% of the pregnant women whose husbands were smoker reported that their husbands had smoked at home during the pregnancy. The prevalence of low birth weight among the newborns of the smoker mothers were significantly higher than those of non-smoker mothers (12% versus 4%). The study subjects appeared not to have adequate advice or support from health care providers regarding giving up smoking or protecting themselves from environmental tobacco smoke.

There appears to be a need to enhance the health care provided for pregnant women on both tobacco smoking and environmental tobacco smoke.

Key Words: Smoking, pregnancy, infant, tobacco, low

birth weight.

C. Ü. Tıp Fakültesi Dergisi 25 (4):157 – 164, 2003

* Arş. Gör. Dr., Cumhurıyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı. Sivas ** Prof. Dr., Cumhurıyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı. Sivas

(2)

GİRİŞ

Sigara içimi dünyadaki en önemli sağlık sorunlarından birini oluşturmaktadır. Düzenli bir şekilde sigara içmeye başlayıp, içmeyi sürdürenlerin yarısı sigara nedeniyle yaşamlarını kaybetmektedir (1). Sigara nedeniyle 35-69 yaş arasında ölenlerin sigara nedeniyle kaybettikleri süre 20-25 yıl olarak hesaplanmıştır (1). Sigaranın yaygın içildiği toplumlarda 65 yaş öncesi görülen koroner kalp hastalığı ve serobrovasküler hastalık ölümlerinin yaklaşık yarısı, akciğer kanseri ölümlerinin %85-90’ı, kronik obstrüktif akciğer hastalığı ölümlerinin yaklaşık %80’i sigara yüzündendir (2). Yirmi beş kadar hastalık için hastalığa yakalanma riskini yükselten sigara içimi annenin sigara içmesi yoluyla bebek üzerinde (3), çevresel sigara dumanının solunması yoluyla da içmeyenler üzerinde (4) önemli zarara yol açmaktadır. Var olan tüketim eğilimlerinin sürmesi halinde 2025 yılında Dünyada sigara nedeniyle yaklaşık 10 milyon kişinin öleceği ve bunun %70’inin gelişmekte olan ülkelerde görüleceği öngörülmektedir (5).

Gebelikte sigara içimi, gebelik ile ilişkili mortalite ve morbidite için önlenebilir önemli bir risk faktörüdür. Gebelikte sigara içilmesi veya ortamdaki sigara dumanının solunması, fertiliteyi, fetüsün gelişmesini, gebeliğin her safhasını, doğumu, bebek sağlığını ve gelişimini etkileyebilmektedir (6). 1957’de Simpson’un yayınlanan klasik makalesinden (7) beri sigara içiminin anne, fetüs ve yeni doğanın sağlığı üzerine etkilerine dair bir çok çalışma yapılmıştır. Sigara içmenin üreme işlevi ve fetüs üzerindeki etkileri günümüzde de yaygın olarak araştırılmaktadır. Gebelikte sigara içilmesi gebelikte fetal kayıplara, erken membran rüptürüne, prematur doğum ağrıları ve doğuma, plasental abrupsiyona, plasenta previaya, hipertansiyona, pre-eklemsiye, fetal toksisiteye, büyümede geçikmeye, nörotoksisiteye, deformitelere, Down sendromu gelişimine, ani bebek ölüm sendromuna, düşük doğum ağırlığına, yeni doğanda hiperviskositeye, bebeklik ve çocukluk esnasında kan basıncının yükselmesine, çocuklarda davranışsal psikiyatrik ve bilişsel yan etkilere, mental retardasyona, çocukluk kanserlerine, respiratuar hastalıklar nedeniyle ölümlere ,astma, pnomoni ve diğer respiratuar hastalıklara, otitis media, yanıklar ve yangına bağlı ölümlere yol açabilmektedir (3). Çevresel sigara dumanının fetal büyümeyi olumsuz etkilediği, düşük doğum ağırlıklı bebek ve ani bebek ölüm riskini yükselttiği gösterilmiştir (4).

Son 20 yılda ABD gibi bazı gelişmiş toplumlarda sigara tüketimi hızlı bir azalma yaşarken Türkiye’de 1985-2000 döneminde sigara tüketimi %89 oranında artmıştır (8). Bir toplumda sigara tüketiminin artması sigaradan kaynaklanan gebelikle ilgili risklerin de artmasına neden olabilir. Son 20 yılda Türkiye’de sigara salgının büyümesi bu açıdan da önemlidir. Sigaranın gebelik dönemindeki olumsuz etkisi gebenin içtiği sigaradan kaynaklandığı gibi ortamdaki sigara dumanından da kaynaklanabilmektedir (4). Ulusal ölçekli örnekler üzerinde biri 1988 ve diğeri 1993 yılında yapılan iki çalışmaya göre, ülkemizde sigara içme oranları erkeklerde %59-63, kadınlarda %13-24 olarak bildirilmiştir (9, 10). Ülkemizde gebe kadınlarda sigara içme durumlarını yansıtan yeterli sayıda çalışma yoktur. Erzurum, Bursa, İstanbul ve Samsun’da yapılmış dört çalışmada sigara içme oranları sırasıyla %3, %16, %32, %37 olarak bildirilmiştir (11-14). Gebelikte sigara içilmesi gerek sağlıklı nesillerin yetişmesini engellemesi, gerekse anne ve bebek açısından gelişebilecek olumsuzluklara yol açabilmesi nedeniyle bir takım önlemlerin alınmasını gerektiren önemli bir sağlık sorunudur.

Bu çalışmada Sivas Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesi’nde doğum yapan kadınların sigara içme davranışlarını ve tutumlarını betimlemeyi, bunlarla ilişkili etmenleri ve sonuçları belirlemeyi ve bu konuda verilen hizmeti tanımlamayıp hizmet gereksinimini saptamayı amaçladık.

GEREÇ ve YÖNTEM

Bu çalışma, 2002 yılı 19 Nisan ve 17 Haziran günleri arasında Sivas Doğumevi Hastanesi Doğum Servisinde doğum yapan kadınlar üzerinde gerçekleştirildi. Bu dönemde bu hastanede toplam 780 doğum gerçekleşmiştir. Bu kişilerin tamamının çalışma kapsamına alınması hedeflenmiştir, fakat 539’una (%69) ulaşılıp çalışmaya dahil edilebilmiştir.

İlgili kurumun ve doğum yapan kadınların izni alındıktan sonra gebelik ve sigara konusunda önceden hazırlanmış olan anket formu araştırmacı tarafından yüz yüze görüşme tekniği ile uygulandı. Anket formu toplam 65 sorudan oluşturuldu. Anket formunda, sigara içme durumunun tasnifi ile ilgili ABD’de sigara içme durumunun belirlenmesi için kullanılan soruların Türkçe sürümü kullanılmıştır (15, 16).

(3)

Sosyoekonomik durum düşük, orta ve yüksek olarak üç düzeyde ele alınmıştır. Bu kategorilerin belirlenmesinde kadının ve eşinin eğitim düzeyleri ile ailenin kişi başına kira hariç gelir düzeyi dikkate alınmıştır. İlkokulu bitirmeyenlere 1, ilkokulu bitirenlere 2, ortaokulu bitirenlere 3, liseyi bitirenlere 4 ve üniversiteyi bitirenlere 5 puan verilmiştir. Kadın ve eşi ayrı ayrı puanlandırılmış sonra bunların puanları toplanmıştır. Toplam puan <6 ise ailenin eğitim düzeyine 1 puan, 6-8 ise 2 puan, 9-10 ise 3 puan takdir edilmiştir. Ailenin gelir düzeyine, ailenin kira hariç kişi başı aylık geliri <90 milyon ise 1 puan, 90-180 milyon arası ise 2 puan, 180 milyondan fazla ise 3 puan takdir edilmiştir. Sonra ailenin eğitim düzeyi puanı ile gelir düzeyi puanı toplanmıştır. Toplam puanı 2-3 olan düşük sosyoekonomik düzeye, 4 olan orta sosyoekonomik düzeye, 5-6 olan yüksek sosyoekonomik düzeye atanmıştır.

Gebeliklerinin her trimesterleri ve ayları için sigara içme durumları, içilen sigara miktarları soruldu. Annenin sigara içmesinin hem anneye, hem bebeğe, hem de anne sütüne vereceği zararlar açık uçlu sorularla sorulup yanıtları ankete kaydedildi. Bebekler doğumdan sonra çıplak olarak standart tartı ile tartıldı. Veriler SPSS 10.0 yazılım programıyla bilgisayara girildi. Tasnif ve istatistiksel analizler de bu programla yapıldı. Önemlilik testi olarak ki-kare ve kruskal wallis testi kullanıldı.

BULGULAR

Çalışma kapsamına alınmış bulunan 539 kadının yaş ortalaması 26.0±5.7, en küçük yaş 16, en büyük yaş 47’dir. Kadınların %8’i ilkokulu bitirmemiş, %64’ü ilkokul , %8’i ortaokul , %14’ü lise, %6’sı üniversite mezunudur. Eşlerin %1’i okul bitirmemiş, %41’i ilkokul, %15’i ortaokul, %30’u lise, %13’ü üniversite mezunudur. Eşin eğitim durumu yükseldikçe, kadının eğitim düzeyinin de yükseldiği tespit edilmiştir (ilkokulu bitirmemiş ve ilkokul mezunu kategorileri birleştirildikten sonra X2=199, sd:9, p=0.000). Kadınların %93’ü ev kadınıdır.

Gebeliğin herhangi bir döneminde sigara içmiş olanların oranı (süre pevalansı) %17 (n=94), gebeliğin başından sonuna kadar aralıksız içmiş olanların oranı ise %9 (n=48) olarak bulunmuştur. Gebeliğin aylarına göre sigara içme oranları Şekil 1’de gösterilmiştir. Anket sırasında (doğum sonrası 1. günde) annelerin %9’u (n=51) sigara içmekte, %74’ü (n=401) hiç sigara

içmemiş, %16’sı (n=87) ise sigarayı bırakmıştır (Tablo 1). Sigarayı bıraktığını belirtmiş olan 87 kişinin 43’ü (%49.4) sigarayı gebelik döneminde bırakmıştır. Doğum sonrası birinci günü itibariyle “Bırakma oranı: %63’tür.” Sigara içmekteyken gebeliği başlamış olan 93 kişinin 43’ü gebelik döneminde sigarayı bırakmıştır. Gebelik döneminde sigarayı bırakmış olan 43 kişinin 28’i 1. ayda, 5’i 2. ayda 10’u 3. ayda sigarayı bırakmışlardır. Gebeliğin herhangi bir döneminde sigara içmiş olanların %76’sı günde 5 veya daha az sayıda sigara içtiğini ifade etmiştir. Gebelik boyunca aralıksız sigara içtiğini belirtenlerin %80’i benzer şekilde günde 5 veya daha az sayıda sigara içtiğini söylemiştir. Gebelikte sigara içme durumu yaş gruplarına göre incelendiğinde istatistiksel açıdan anlamlı bir fark bulunmamıştır.

Tablo 1- Annelerin ve eşlerinin doğum sonrası birinci günde

sigara içme durumları Halen

içenler Bırakmış İçmemiş

Cinsiyet

Sayı % Sayı % Sayı % Toplam Kadın Erkek 51 366 9 68 87 50 16 9 401 122 74 23 539 538 (Bir kişinin eşiyle ilgili bilgi alınamamıştır.)

Şekil 1- Gebelik aylarına göre annelerin sigara içme oranları 0 5 10 15 20

1.ay 2.ay 3.ay 4.ay 5.ay 6.ay 7.ay 8.ay 9.ay

Sigar a kullanm a or an ı (% )

Gebelikte sigara içme oranları sosyoekonomik düzeyi yüksek olan kadınlarda anlamlı düzeyde yüksektir ( p‹0.05) (Tablo 2). Paralel bir şekilde lise ve üzerinde eğitim alanların gebelikte sigara içme oranları eğitim düzeyi daha düşük olanlardan anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (Tablo 3).

(4)

Tablo 2-Gebelikte sigara içme durumunun sosyoekonomik

düzeye göre dağılımı

Gebelikte sigara içme durumu

İçmiş İçmemiş Sosyoekonomik düzey Sayı % Sayı % Toplam Düşük Orta Yüksek 59 18 16 14 27 28 355 49 41 86 73 72 414 67 57 Toplam 93 17 445 83 538 X2=11.603, sd:2, p=0.003.

Tablo 3- Gebelikte sigara içme durumunun eğitim düzeyine

göre dağılımı

Gebelikte sigara içme durumu

İçmiş İçmemiş Toplam Eğitim durumu Sayı % Sayı % Okul bitirmemiş İlkokul Ortaokul Lise - Üniversite 3 55 6 20 9 7 16 14 26 29 39 291 37 57 22 93 84 86 74 71 42 346 43 77 33 Toplam 93 17 446 83 539 X2=10.896, sd:4, p=0.02

Sigaraya başlama yaşı olarak tanımladığımız ilk 100 sigaranın içildiği yaş ortalaması:19.2±4.3, ortanca değeri 18, en düşük sigaraya başlama yaşı 11, en yüksek sigaraya başlama yaşı 32 olarak bulunmuştur. Doğum sonrası birinci gün itibariyle halen içen veya bırakanlardan ilk yüz sigaranın çoğunu içtiği yaşı belirtmiş olan 127 kişiden 2’si (%2) 11-12, 9’u (%7) 13-14, 67’si (%53) 15-19, 33’ü (%26) 20-24, 12’si (%9) 25-28, 4’ü (%3) 30-32 yaş gruplarında sigaraya başlamışlardır. Eşlerin %68’i sigara içmekte, %9’u sigarayı bırakmış, %23’ü ise hiç sigara içmemiştir (Tablo 1). Gebeliğin herhangi bir döneminde sigara içmiş olma oranı, eşleri sigara içenlerde %20 eşleri sigara içmeyenlerde %10 olarak bulunmuştur (Düzeltilmiş X2=9,693, sd:1, p=0.002). Çalışmada tüm gebelere, eşlerinin gebelik döneminde evde sigara içme durumu sorulduğunda %58’i evet içti, %3’ü ara sıra içti, %38’i içmedi cevabını vermişlerdir. Eşi sigara içen kadınların %87.5’i eşlerinin gebelik döneminde evde sigara içtiğini belirtmişlerdir. Çalışmamızda herhangi bir işte çalışan ve sigara içmeyen gebelerin işyerinde sigara maruziyetleri %68 olarak bulunmuştur.

Gebeliklerinde sigara içenlerin, sigara bırakma konusunda bir hekim veya hemşireden bırakma tavsiyesi ve desteği alıp almadıklarını sorguladığımızda, aldıkları tavsiye ve destek oranlarının düşük olduğunu gördük (Tablo 4).

Tablo 4- Gebeliklerinde sigara içen kadınların sigara bırakma konusunda aldıkları yardımların dağılımları

Var Yok Sayı % Sayı %

Toplam Hekimden bırakma tavsiyesi

Hekimden bırakma desteği veya kılavuzluğu Hemşireden bırakma tavsiyesi

31 14 27 33 15 29 62 79 66 67 85 71 93 93 93

Hemşireden bırakma desteği veya kılavuzluğu 17 18 76 82 93

Kadınların ‘Gebe annenin sigara içmesi bebeğin sağlığını nasıl etkiler?’ sorusuna verdikleri cevapların dağılımlarında %95’inin bebeğe çok zararı olacağını belirttikleri görülmüştür. Gebelik esnasında sigarayı bırakan 48 kişinin ifade ettikleri bırakma nedenleri şöyledir; bebeklerine zarar vermesi (%51), bulantı ve kusma yapması (%16), her iki nedenin de yer alması (%33). Sigarayı içip gebelikte bırakan kadınlara doğum sonrasında sigara içip içmeyecekleri sorulduğunda

kadınların %97.7’si içmeyi düşünmediklerini, %2.3’ü de sigara içmeyi düşündüklerini belirtmişlerdir.

Çalışmada 539 doğum arasında ölü doğum oranı %0.4, erken doğum %4, düşük doğum ağırlıklı bebek %5, plasenta previa %2, plasenta dekolmanı %1, erken membran rüptürü %8, anomali %0.2 olarak bulunmuştur. Ölü doğum, erken doğum, plasenta previa, plasenta dekolmanı ve anomali vaka sayıları çok az olduğundan sigara içen ve içmeyen kadınlarda bu

(5)

açılardan istatistiksel değerlendirme yapılmadı. Erken membran rüptürü açısından ise sigara içen ve içmeyen kadınlarda istatistiksel bir fark bulunmadı.

Gebeliklerinde sigara içen annelerin bebeklerinde düşük doğum ağırlığı %12, hiç içmemiş veya gebelik öncesi bırakanlarda %4 olarak, gebelik esnasında bırakanlarda %9, gebeliğin başından sonuna kadar her gün içenlerde %12.5 olarak bulunmuştur (p=0.043) (Tablo 5). Gebelik esnasında sigara içmeyi sürdürenlerin

bebeklerinin hiç içmemiş veya gebelik öncesi bırakmış olanların bebeklerine göre ortalama112 gr daha düşük ağırlıkta doğdukları görülmüştür. Gebelik esnasında sigarayı bırakanların bebekleri, gebelikte sigarayı sürdürenlerin bebeklerinden ortalama 83 gr fazla, hiç içmemiş ve gebelik öncesi bırakanların bebeklerinden de ortalama 30 gr düşük ağırlıkta doğdukları tespit edilmiştir. Fakat kruskal wallis testi ile gruplar arası fark istatistiksel açıdan önemli çıkmamıştır (p= 0.414)

Tablo 5-Gebelikte sigara içme durumu ile bebeklerin doğum ağırlıklarının dağılımı

Gebelikte sigara içme durumu

İçmiş Sayı %Gebelikte bırakmış İçmemiş Toplam

Sayı % Sayı % Sayı %

2499gr ve altı 6 12 4 9 17 4 27 5 2500-3999 39 78 34 79 396 89 469 87 4000gr üstü 5 10 5 12 33 7 43 8 Toplam 50 100 43 100 446 100 539 100 X2=9.839, sd=4, p=0.043 TARTIŞMA VE SONUÇ

Ülkemizde gebelerde sigara içimi konusunda yapılmış çalışma çok azdır. 1986 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın-Doğum Kliniği’nde doğum yapan 500 kadında sigara içme oranı %32 olarak tespit edilmiştir (12). 1988-1989 yılları arasında Samsun’da yapılan bir araştırmada gebelerde sigara içme oranı %37 olarak bulunmuştur (13). Erzurum’da 1991-1992 yılında doğum yapan 2000 gebe kadın arasında sigara içme oranı %3 olarak bildirilmiştir (10). 1999 yılında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum polikliniğinde izlenen gebeler arasında sigara içme oranı %16 olarak bulunmuştur (11). Bu çalışmada bulduğumuz %17’lik değer, daha önce yapılan çalışmalarla benzerlik göstermektedir. Gözlenen farklar, bölgesel ve sosyokültürel farklılıktan kaynaklanabileceği gibi, sigara içme bilgisinin ölçülüş tarzından da kaynaklanabilir. Yukarıda değerleri verilen araştırmaların hiçbirinde sigara içme durumunun hangi sorularla ve nasıl saptandığı belirtilmemiştir. Erzurum kültürel yapısı itibariyle nispeten Sivas’a benzerdir. Sivas için bulunan %17’lik değer, Erzurum’dan bildirilen %3 değerinin çok üzerindedir. Bu farklılıkta zamanın da bir payı olabilir. Erzurum’da da geçen zaman içerisinde bu

%3’lük değerin artmış olması ihtimali vardır. Bu çalışmada bulunan %17’lik sigara içme oranı, Türkiye’deki kadın populasyonunun 1988 ve 1993 yıllarına ait ve %13-24 olarak bildirilen sigara içme oranlarıyla uyumludur (8, 9).

Orta ve yüksek sosyoekonomik düzeye sahip olanlarda, düşük sosyoekonomik düzeye sahip olanlara göre sigara içme oranları anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (Tablo 2). Bu durum yani kadınlarda sigara içme oranının gelir düzeyi ile artması Türkiye’de bu konuda yapılan diğer çalışmalarda da bildirilmiştir (17, 18). Bunun nedeni şu olabilir: Kadınlar ve kızlar sigara içmez şeklindeki geleneksel bir norm, gelir düzeyi artmış kadınlar ve sosyal yapı için önemini kaybetmiş olabilir. Eğitim durumu orta ve altında olanlarda sigara içme oranları lise ve üniversitedekilerden anlamlı derecede düşük bulunmuştur (Tablo 3). Bu düşüklük de gelir düzeyi ile ilgili verdiğimiz yorumla açıklanabilir.

Anket sırasında (doğum sonrası 1. günde) annelerin %9’u sigara içmekte, %74’ü hiç sigara içmemiş, %16’sı ise sigarayı bırakmıştır (Tablo 1). Buna göre kadınlarda %63 bulunan sigarayı bırakma oranı oldukça yüksek bir orandır. Örneğin 2000 yılında Cumhuriyet Üniversitesinde farklı gruplarda yapılan iki

(6)

çalışmada bayanlarda bırakma oranı %29-%21 olarak bildirilmiştir. (16-19). Bu çalışmada doğum sonu birinci gün bırakmış gözüken bayanların 43’ü sigarayı gebeliklerinde bırakmışlardır. Onların henüz sigarayı bırakmamış olduğu birinci ayda bırakma oranı hesaplanırsa %31.9 olarak bulunur. Bu da yukarda belirtilen oranlarla benzerdir. Bu çalışmada gebelik başında sigara içmekte olan 93 kişiden 43’ünün (%46) gebeliğin ilk üç ayında (çoğu birinci ayda) sigarayı bırakmış olması toplumda bu konuda bir duyarlılığın olduğunu düşündürmektedir.

Sigaraya başlama yaş ortalaması:19.2±4.3 olarak bulunmuştur. Bu çalışmaya göre Sivas’ta kadınlarda sigaraya başlamada en önemli dönem 15-24 yaş dönemidir. Sigara içmiş veya içmekte olanların %80’i bu dönemde başlamıştır. 11-14 yaş grubunda başlayanların da %9 gibi bir oran olması ilköğretim 5. sınıftan itibaren başlama riskinin dikkate alınması gerektiğini düşündürmektedir. Sivas’ta çimento fabrikasında yapılan çalışmada sigaraya başlama yaş ortalaması kadın ve erkekler dahil olmak üzere 18±4.8, en düşük sigaraya başlama yaşı 7, en yüksek sigaraya başlama yaşı 43 olarak değerlendirilmiştir. Fakat çimento fabrikasında incelenen kişilerin çoğu (%95) erkektir (20).

Çalışma kapsamındaki kadınların eşlerinin sigara içme oranı %68 olarak bulunmuştur (Tablo 3). Türkiye’de erişkin erkeklerde 1998 yılında PİAR çalışmasında sigara içme oranı %63, 1993 yılında BİGTAŞ araştırmasında ise %59 olarak bulunmuştur (8, 9). Elazığ’da 1993 yılında Baskil ilçesinde 35 yaş üstü nüfusta yapılan bir araştırmada bu oran, %59 olarak saptanmıştır (21). 1995 yılında Elazığ il merkezinde 18 yaş üzeri nüfusu temsil edecek şekilde yapılan bir çalışmada sigara içme oranı erkeklerde %53 olarak bulunmuştur (22). 2000 yılında Cumhuriyet Üniversitesi Tıp ve Diş Hekimliği Fakültelerinde yapılan bir çalışmada erkek öğretim elemanlarındaki sigara içme oranı %47 olarak tespit edilmiştir (16). 2001 yılında Sivas’ta çimento fabrikasında yapılan bir çalışmada erkeklerde sigara içme oranı %68 olarak bulunmuştur (20). Bizim çalışmamızda doğum yapmış kadınların ifadelerine göre eşlerinin sigara içme oranı (%68), yukarıda adı geçen PİAR, BİGTAŞ ve Elazığ çalışmalarında saptanan erkek erişkin nüfustaki sigara içme oranlarından biraz yüksektir. Sivas’ta çimento fabrikası çalışanlarındaki sigara içme oranı da bizim çalışmamızla aynıdır. Cumhuriyet Üniversitesi’nde yapılan çalışmada elde edilen sigara içme oranı bizim erkekler için bulduğumuz

orandan biraz daha düşüktür. Bu da üniversite ortamında erkek öğretim görevlilerindeki eğitim düzeyinin yüksek olmasıyla ilişkili olabilir.

Eşleri sigara içen kadınların gebelikte sigara içme oranı eşi sigara içmeyenlerden anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Eşinin sigara içmesi kadının sigaraya başlamasını kolaylaştırabileceği gibi sigara içen bir kadının bırakmasını zorlaştıracağı gösterilmiştir (23-31). Eşi sigara içen kadınların %87.5’i eşlerinin gebelik döneminde evde sigara içtiğini belirtmişlerdir. ABD’de evlerin %75’inde sigarayla ilgili kısıtlayıcı kurallar uygulanmakta ve kısıtlayıcı kural uygulanan evlerin yaklaşık yarıdan fazlasında hiç sigara içilmemektedir (32). Ülkemizde evlerin çoğunda sigara içilmesi normal olarak değerlendirilip kısıtlayıcı bir kural uygulanmadığından çalışmamızda görüldüğü gibi evde sigara içimi ve maruziyeti yüksek olarak bulunmuştur. Bu durum çevresel sigara dumanı ve gebelikteki zararlar konusunda önemli bir eğitim ihtiyacının varlığını göstermektedir. Çalışmamızda herhangi bir işte çalışan ve sigara içmeyen gebelerin işyerinde sigara maruziyetleri %68 olarak bulunmuştur. Bu durum, 4207 sayılı kanunun uygulanmasında sorunlar olduğunu düşündürmektedir.

Çalışmada gebeliklerinde sigara içenlerin, sigara bırakma konusunda bir hekim veya hemşireden bırakma tavsiyesi ve desteği alıp almadıklarını sorgulandığında, aldıkları tavsiye ve destek oranlarının düşük olduğu saptanmıştır. Bu da bize gebelerin düzenli sağlık hizmeti almadığını ve alanların da yeterli bırakma desteği alamadıklarını düşündürmektedir. Kadınlara sorduğumuz ‘Gebe annenin sigara içmesi bebeğin sağlığını nasıl etkiler’ sorusuna, kadınların %95’i ‘bebeğe çok zararlıdır’ demiş olmaları bu konuda da olumsuz görüşün yaygın olduğunu göstermektedir. Kadınlarda günde içilen sigara miktarının genel olarak düşük olması bazı kadınların biraz zararlı veya çok zararlı olmasını düşünmesine karşın bırakma için harekete geçmelerini önleyebilir. Gebeliğin başında sigara içenlerin ancak yarıya yakınının bırakmış olması bu şekilde açıklanabilir. Bebeğe çok zararlıdır diyenlerde, biraz zararlıdır diyenlere göre bırakmış olanların oranı daha yüksek ise de fark istatistiksel olarak anlamlı düzeyde değildir.

Sigarayı bırakanların yaklaşık %84’ünün bebeğe verilecek zararı düşünmüş olması, bu zararın bırakma motivasyonundaki önemini yansıtmaktadır. Sigarayı içip gebelikte bırakan kadınlara doğum sonrasında sigara içip içmeyecekleri sorulduğunda kadınların %97.7’si

(7)

içmeyi düşünmediklerini belirtmişlerdir. Bu oran oldukça yüksek görünmektedir. Bu yükseklik, içinde bulundukları dönemin ve araştırmacıyla sigara kullanımına ve zararlarına odaklanan bir iletişim içinde olmalarının psikolojik sonucu olabilir. Doğumun ilk günü belirtilen bu düşüncelere rağmen, sağlık personeli ve yakın çevresi tarafından gerekli destek sağlanmazsa bu kişiler içinde yeniden başlayacakların oranı yüksek olabilir. Bu nedenle gebeliğinde sigarayı bırakmış olanlara, hatta bırakamamış olanlara gebelik sonrası dönemde bırakma oranlarını yükseltici sağlık hizmeti sunulmalıdır.

Düşük doğum ağırlıklı bebek oranı, gebeliklerinin herhangi bir dönemlerinde sigara içen annelerde %12, gebelik esnasında bırakanlarda %9, gebelikte hiç içmemiş olanlarda %4 olarak bulunmuştur (Tablo 5). Farklar istatistiksel olarak anlamlıdır ve literatürle uyumludur (3,33-35). Çalışmamızda gebelik esnasında sigara içmeyi sürdürenlerin bebeklerinin hiç içmemiş ve gebelik öncesi bırakanların bebeklerine göre ortalama 112 gr daha düşük ağırlıkta doğdukları görülmüştür. Gebelik esnasında sigarayı bırakanların bebekleri, gebelikte sigarayı sürdürenlerin bebeklerinden ortalama 83 gr fazla, hiç içmemiş ve gebelik öncesi bırakanların bebeklerinden de ortalama 30 gr düşük ağırlıkta doğdukları da tespit edilmiştir. Gruplar arasında beklenen doğrultuda istatistiksel açıdan anlamlı fark gözlenmemiştir. Bu durum sigara içen gebe kadınlardaki örnek büyüklüğüyle ilgili olabilir. Bu konuyla ilgili yapılan çalışmaların sonuçları da birbirleriyle uyumlu gözükmektedir (35-36).

Sonuç olarak gebelikte sigara içme oranının %17, eşlerde de sigara içme oranının %68 olması, toplum genelindeki oranlarla uyumlu görünüp sigara salgınının sürdüğünü göstermektedir. Gebeliklerinde sigara içenlerin, sigara bırakma konusunda bir hekim veya hemşireden gerekli bırakma tavsiyesi ve desteğini yeterli düzeyde almadıkları tespit edilmiştir. Gebeler için çevresel sigara dumanı yaygın olumsuz bir etmen olarak ortaya çıkmıştır. Gebelikte sigarayı bırakmanın bir ölçüde yaygın bir durum olduğu gözlenmiştir. Fakat verilecek hizmetlerle gebelikte sigarayı bırakma oranı daha da yükseltilmelidir. Gebe iken sigarayı bırakanların izleyen dönemde yeniden başlamamaları için de birinci basamak sağlık personeli etkin bir şekilde devreye girmelidir. Gebe kadınların işyerlerinde çevresel sigara dumanından korunması için 4207 sayılı kanunun uygulanması yönelik gerekli özen gösterilmelidir.

KAYNAKLAR

1. Peto R, Lopez AD, Jillian B, Michael Thun, and Heath C

Jr. Mortality from smoking in developed countries. Oxford Medical Publications. 1994; 1950-2000.

2. U.S. Department of Health and Human Services.

Smoking and health in the Americas. Atlanta, Georgia: U.S. Department of Health and Human Services, Public Health Service, Centers for Disease Control, National Center for Chronic Disease Prevention and Health Promotion, Office on Smoking and Health, DHSS publication no (CDC). 1992; (19): 84-92.

3. Demsey DA, Benowitz NL. Risks and benefits of nicotine

to aid smoking cessation in pregnancy. Drug Safety. 2001; 24(4): 277-322.

4. National Cancer Institute. Health effects of exposure to

environmental tobacco smoke: The report of the California Environmental Protection Agency. Smoking and tobacco control monograph no. 10. Bethesda, MD U.S. Department of Health and Human Services, National lnstitutes of Health, National Cancer Institute, NIH Pub. No. 1999; 99-4645.

5. World Health Organization. World Health Report. 1999.

6. Smoking During Pregnancy.

http://www.med.umich.edu./1libr/womens/pg16.html.

7. Simpson WA. Preliminary report of cigarette smoking and

the incidence of prematurity. Am J Obstet Gynecol. 1957; 73:808-15.

8. Sezer RE. Dünyada ve Türkiye’de sigara tüketiminin

eğilimleri. Hipokrat Dergisi. 2002; 11 (3): 56-63.

9. PİAR. Sigara alışkanlıkları ve sigarayla mücadele

kampanyası kamuoyu araştırması. Ocak 1998.

10. Sezer RE. Dünyada ve Türkiye’de sigara tüketiminin eğilimleri. Hipokrat Dergisi. 2002; 11(3):56-63.

11. Alp H, Selimoğlu MA, Yaman S, Energin M, Altınkaynak S, Orbak Z. Gebelikte sigara kullanımının fetüsa etkileri. İst Çocuk Klin Derg 1995; 30:80-3.

12. Uncu YA. Gebelikte asemptomatik bakteriüri sıklığı ve gebelik komplikasyonları ile ilişkisi. Uzmanlık tezi. Uludağ Universitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği ABD. Bursa, 1999.

13. Özsoy S. Gebelikte sigara içme alışkanlığı ve evde sigara içilmesinin doğum şekli ve bebeğin doğum tartısı üzerine etkisi. Hemşirelik Bülteni 1992; 6:25-6.

14. Üstün C, Malatyalıoğlu E. Gebelikte sigara kullanımının fetüs ve plasenta üzerine etkileri. Ondokuz Mayıs Üni. Tıp Fak. Derg 1990; 7(1):43-8.

(8)

15. US Department of Health and Human Services. The health benefits of smoking cessation. A report of the Surgeon General, 1990. Rockville, Maryland: Public Health Service, Centers for Disease Control, Office on Smoking and Health, 1990.

16. Sezer RE, Marakoğlu K, Sezer H, Marakoğlu İ. Cumhuriyet Üniversitesi Tıp ve Dişhekimliği Fakülteleri öğretim elemanlarının sigara kullanım durumu ve sigara ile bağlantılı görüşleri. C.Ü.Tıp Fakültesi Dergisi. 2001; 23(1):25-36.

17. Horasan E, Sezer RE. Ortaokul Son Sınıf Öğrencilerinde Sigara Kullanımı Prevalansı-Elazığ, 1993. Sağlık İçin Sigara Alarmı 1995; 2(1):27-9.

18. Sezer RE. Ankara’nın Ortaokul Lise Ve Dengi Okullarında Sigara İçme Durumu ve Sigaraya Başlama Nedenleri (1993). Doğa Bilim Dergisi 1984; 8(3):375-84.

19. Boz A. Cumhuriyet Üniversitesi 35 Yaş Üstü Akademik Personelinde Kronik Obsruktif Akciğer Hastalığı (KOAH) Prevalansı ve Sigara–KOAH İlişkisi Kesitsel Araştırması. Uzmanlık Tezi. Sivas, 2003.

20. Demirel Y, Güler N, Sezer H, Sezer RE. Sivas çimento fabrikasında çalışanların sigara içme durumu. C.Ü.Tıp Fakültesi Dergisi 2001; 23(1):37-42.

21. Sezer RE, Açık Y. Smoking and smoking cessation in Baskil Township of Elazığ, Turkey 1993. J. Smoking-Related Dis 1994; 5(Suppl.1):277-80.

22. Ergüter T. Elazığ ili merkezinde 18 yaş ve üzeri nüfusta sigara bağımlılığı prevalans araştırması. Doktora tezi, Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Elazığ, 1998.

23. Collins RL, Emont SL, Zywiak WH. Social influence processes in smoking cessation: postquitting predictors of long-termout come J Subst Abuse 1990;2(4):389-403. 24. Freund KM, D'Agostino RB, Belanger AJ, Kannel WB,

Stokes J 3rd. Predictors of smoking cessation:the Framingham Study.Am J Epidemiol 1992 May 1;135(9):957-64.

25. Hymowitz N, Sexton M, Ockene J, Grandits G. Baseline factors associated with smoking cessation and relapse. MRFIT Research Group. Prev Med 1991 Sep;20(5):590-601.

26. Nides MA, Rakos RF, Gonzales D, Murray RP, Tashkin DP, Bjornson-Benson WM, Lindgren P, Connett JE. Predictors of initial smoking cessation and relapse through the first 2 years of the Lung Health Study. J Consult Clin Psychol 1995 Feb;63(1):60-9.

27. Richmond RL, Austin A, Webster IW. Predicting abstainers in a smoking cessation programme administered by general practitioners. J International Epidemiology 1988 17, 530-534.

28. Hebert JR, Kristeller J, Ockene JK, Landon J, Luippold R, Goldberg RJ, Kalan K. Patient characteristics and the effect of three physician-delivered smoking interventions. Prev Med 1992 Sep;21(5):557-73.

29. Pederson LL. Compliance with physician advice to quit smoking: a review of the literature. Prev Med. 1982 Jan;11(1):71-84.

30. Secker-Walker RH, Flynn BS, Solomon LJ, Vacek PM, Bronson DL. Predictors of smoking behavior change 6 and 18 months after individual counseling during periodic health examinations. Prev Med 1990 Nov;19(6):675-85.

31. Sanders D, Peveler R, Mant D, Fowler G. Predictors of successful smoking cessation following advice from nurses in general practice. Addiction 1993 Dec;88(12):1699-705.

32. Venters MH, Kottke TE, Solberg LI, Brekke ML, Rooney B. Dependency, social factors, and the smoking cessation process: the doctors helping smokers study. Am J Prev Med 1990 Jul-Aug;6(4):185-93.

33. Frazier TM, Davis GH, Goldsyein H, Goldberg ID. Cigarette smoking and prematurity: a prospective study. Am J Obstet Gynecol 1961; 81:988-96.

34. Slotkin TA. Fetal nicotine or cocaine exposure: which one is worse? J Pharmacol Exp Ther 1998; 285: 931-45. 35. Chan A, Keane RJ, Robinson JS. The contribution of

maternal smoking to preterm birth, small for gestational age and low birth weight among Aboriginal and non-Aboriginal births in South Australia. Med J Aust 2001 Apr 16;174(8):389-93.

36. MacGregor SN. Tobacco Smoking In Pregnancy. Medical Therapy In Pregnancy 1998; 1425-7.

Yazışma Adresi :

Arş. Gör. Dr. Kamile MARAKOĞLU

Referanslar

Benzer Belgeler

Elazığ’da (7) 1988-1989 yılında yapılan çalışmada sigara içen erkek öğrencilerin oranı birinci sınıfında %27.8 iken, her yıl yaklaşık %10’luk artışlarla

Wisborg ve arkadaşla- rının yaptıkları 250 gebeyi içeren çalışmada, plasebo grubu ile 15 mg/16 saat’lik nikotin bandı kullanan grup arasında bırakma oranları açısından

Bu işlemden sonra oynar ağızlı cep bıçakları için gerekli olan ağzın, sapa takıldıktan sonra bıçağın açılıp kapanırken, arkasının sapın içinde herhangi bir

15— Yeni doğan bir çocuk ilk defa bir eve götürüldüğünde, geri dönüleceği zaman ev sahibi çocuğun koynuna ekmek kor.. Bundaki gaye çocuğun nasipli kısmetli

Türbede kendisinin haricinde Akbaş Baba’nın yakınlarına ait olduğu tahmin edilen dört mezar daha vardır. Kerametleri : Türbenin yanındaki çeşmeden abdest alıp

yaptıkları çalışmada plasenta previa oranının günde içilen sigara sayısı ile orantılı olarak arttığını (günde 0,1-9, 10-19 ve ≥ 20 sigara içen kadınlarda sırasıyla

Üç-döıt yaşlarında anaokuluna başlayan Arf, çocukken kendi kendine oy­ namaya çalıştığım ve kağıttan oyuncaklar yaptığını anımsıyor ve sürdürüyor

Dündar, Arena ekibiyle birlikte yaptığı araştırmada, paha biçilemeyen değerdeki tarihi eserlerin küflü mahzenlerde, tavan aralarında çürümeye terk edildiğini, bazı