' V I b U t- Q b P
B o ğ a z i ç i
y i t t i r d i ğ i m i z d ö ğ a
B e b e k s ı r t l a r ı n d a k i M A Y A i n ş a a t ı h.
Beşiktaş - Bebek 68-69 pafta, 632 ada 419-427 parsel, 561 ada 1 parsel ve 562 ada 2-5 parsel sayılı imar parsellerini kap- sıyan 1/1000 ölçekli ve 5.9.1973 tarihli mevziî imar plânında:
1} Bina yükseklikleri max. 9,50 mt (3 kat) ve «bloklar manzara yönündeki ön cephe ortalamasından irtifalandırıla- caktır.»
2) İnşaat emsali E.: 0.50 dir, 3) Şahıs başına 7 metre kare yeşil saha kamu yararına bedelsiz terk edile cektir,
4) 1/1000 ölçekli yerleşme plânı ha zırlanıp Belediye imar Plânlama Müdürlü ğü Şehircilik Bölümünce onaylanmadan uygulama yapılamaz, şartları mevcut ol duğu halde yukarıda yazılı imar parselle ri için tasdik ettirilen mimarî proje ve verilen ruhsatlarda işbu plân şartlarına aykırı olarak:
Binalara manzara yönündeki cephele rinden değil kara tarafındaki yoldan kot verildiği, böylece binaların üç kattan faz la, beş hatta altı kat yapıldığı, inşaat emsali hesabında kot alman noktanın al tındaki iskân katları ile kapalı çıkmaların hesaba dahil edilmediği, yeşil sahaların tefrikinde de yolsuzluk yapıldığı ileri sü rülerek Etiler ve çevre sakinleri tarafın dan müteaddit şikâyetlerde bulunulmuş da Belediye yetkili mercileri, İmar ve İs kân Bakanlığı M üfettişleri ve bizzat Ba kanlığın bu şikâyetler üzerine objektif olarak eğilmedikleri kanısı hâkim bulun maktadır.
Netekim Belediye Teftiş Heyetince, Prof. Y. Mimar Asım Mutlu, Prof. Y. Müh. Mimar Gündüz Özdeş, Prof. Y. Mimar Se dat Gürel ve Prof. Y. Mimar Muammer Onat'tan teşkil olunan bilirkişi heyeti projeler ilg ili evrak üzerinde ve mahal linde yaptıkları incelemeler sonunda tan zim ettikleri ve aşağıda ekleri ile birlik te aynen yayınlanan 2 Nisan 1976 tarihli raporlarında bütün kanunsuzluk ve yol suzlukları, ortaya serdikleri gibi çevre sakinleri tarafından Belediye aleyhine Da- nıştayda açılan İdarî dava üzerine de Da nıştay 6. Dairesi yine aşağıda aynen ya yınlanan 14.6.1977 tarihli ilâmında tasdik li projelerin mevziî imar plânına ve İs tanbul İmar Yönetmeliğine aykırı oldukla rı gerekçesi ile iptal kararı verm iştir.
Mevziî imar plânına Boğaziçinin tabiî güzelliklerini korumak maksadı île kon muş olduklarında şüphe bulunmıyan plân şartları yeteri derecede açıktır. Söz ko nusu parsellerin bulunduğu Bebek sırtla rındaki Boğaziçine doğru meyilli arazide manzara yönünün neresi olduğunda ob je k tif bir kimsenin tereddüt etmesi müm kün değildir. Esasen tasdikli projelerdeki oturma odalarının yerlerinin de projelerin m üellifinin manzara yönünü bildiğini gös terdiğine b ilirkişile r raporda ayrıca işaret etmişlerdir.
Diğer yönden: Mevziî imar plânında inşaat emsali tayin olunurken inşaat sa hası hesabında nerelerin nazara alınaca ğı ve nerelerin alınmıyacağı hususunda bir sarahat yoktur. Bu gibi mevziî imar plânında sarahat olmıyan hallerde ise İs tanbul İmar Yönetmeliği hükümleri uygu lanır (Mad. 1.03). Mezkûr Yönetmeliğin 2.01 maddesinin (d) bendine (değişik me tinde c bendine) göre ise iskânı kabil bütün katlar (çatı ve bodrum katları da hil) inşaat sahasına dahildir, binaenaleyh inşaat emsaline uyulup uyulmadığını tes- bitte bütün bu katlar hesaba idhal edil mek lâzımdır. Bedelsiz terk olunacak ye şil saha hesabında, bu sahanın mümkün mertebe az olmasını sağlamak için, mev ziî imar plânının (irtifa ve inşaat emsa line hakkındaki) şartlarına uyulmuş, an cak yeşil saha, bununla izlenen amaca aykırı olarak, parsel artığı parçalar şek linde bırakılmıştır. Bunun da aslında ye şil sahaya tecavüz eden bazı blokların inşasına imkân bırakılmak için yapıldığı dört uzman profesörün raporuna ekli kro kilerden açıkça anlaşılmaktadır.
Memleketimizin mimarlık ve şehirci lik alanlarında çeşitli bilimsel ve tatbikî hizmet ve eserleri olan dört uzman bilim adamının konuyu vukufla ve ayrıntılariy- le inceleme sonunda tanzim ettikleri an laşılan raporlarına, ve kanaatlarına katıl mamak objektif düşünen bir kimse için mümkün değildir.
B i l i r k i ş i r a p o r u
İstanbul Belediye’si Teftiş Heyeti'nin daveti üzerine 23/3/1976 tarihinde İstan bul Belediye Sarayında toplanıldı. Konu, bir çok şikâyetlere neden olmuş bulunan Beşiktaş Bebek Mahalle’sinde 68 pafta 632, 561. 562 adalarda Maya Firması ta rafından inşa edilmekte olan mahalledeki yapılan durumunun tetkiki idi.
23/3/1976, 25/3/1976, 29/3/1976, 31/3/1976, 1/4/1976 ve 2/4/1976 tarihle rinde toplanılarak projeler ve evrak üze rinde incelemeler yapılmış yerine gidile rek görülmüş ve durum fotoğrafi ve kro kilerle tesbit edilmiştir.
k o n u y l a i l g i l i m e V z î i i m a r p l a n ı n d a ö n g ö r ü l e n y e r l e ş m e a m a ç l a r ı n ı n y o r u m u v e i r d e l e n m e s i :
Bebek’in Çamlık sırtları eşsiz Boğaz iç i’nin en değerli yamaçlarındadır. Boğaz içi'ne kendine özgü karakterini veren bu sırtların ve uzun yüzyıllar oluşmuş çam ağaçlarının ve bitkisel örtünün tahrip edil memesi amacıyla bu yöre haklı olarak uzun bir süre iskan dışı bırakılmıştır.
Büyük İstanbul Nazım Plan Bürosu ve İmar ve İskân Bakanlığı uzman ve yet kilile ri uzun incelemeleri sonucunda çev renin doğal ve topografik değerlerini kay bettirmeyecek sınırlı koşullar içinde bu yöreye inşaat yapma izni verilebilm iştir.
Öne sürülen ve yerine getirilmesi gerekli bu koşulların tümünde temel amaç Boğaziçi’nin engebeli, panoromik ve zen gin doğal değerler taşıyan yamaçlarının tahrip edilmemesidir.
Yöreye ait ve İmar ve İskan Bakan lığınca onaylanan 5/8/1973 tarihli mevzi imar plânında değerli ağaçlıklı bölge be lirtilm iş ve yapıların işgal edeceği alan lar için inşaat yaklaşma sınırı saptanmış ve 1/1000 ölçekli plânın üzerine açık se çik bir biçimde işlenmiştir.
Ortaya çıkacak binaların doğal topoğ- rafya ile dengeli bir uyuşum içinde bu lunmalarını sağlamak üzere gerek arazi işgal alanı olarak gerekse yükseklik ola rak üçüncü boyutta, tasarlayım mimarı be lirli ölçüde sınırlayan, belirli ölçülerde arazi topografyasına Boğaz’ı görme açı sından bağlamakta özgürlük sağlıyan ku rallar saptanmıştır.
Çok değerli bir yöne doğru eğik ara zîlerde yüksekliğin (üçüncü boyut) bina ile arazi yüzeyinin oluşturacağı ara kesit çizgileri üzerinde hangi nokta esas olmak üzere saptanacağı büyük önem taşımak tadır. Zira arazinin dikliğine ve yapı blok larının derinliğine orantılı olarak bina kütlesi bir kaç kat yükselebilmekte veya alçalabilmektedir. Bu belirsiz durumu ön- liyebilmek amacıyla mevzi imar plânını hazırlayan teknisyenler kapalı şehir ada larında uygulanan yüksekliğin sokak ko tuna bağlı olarak saptanması genel ku ralını terkederek Boğaziçi’nin bu çok de ğerli ve Boğaza, karşı Anadolu sırtlarına yönelik, özel arazi biçimine bağlı olarak «Blokların manzara yönü» ve «Ön cephe» ortalamasından irtifalandırma gibi kav ramlar getirm işlerdir.
Böylece bina yüksekliklerinin sokak kotuna bağlı olarak saptanması
sonucun-da, gerçekte zemin üzerinde ve normal kat niteliğinde ikinci ve birinci bodrum adı taşıyan katların ortaya çıkması ön lenmekte ve blok yüksekliklerinin man zara yönüne göre ve adı geçen aşağıda ki özel topografya koşullarına bağlı ola rak en düşük katta bulunan cephe orta lamasından alınması zorunluluğu ön gö rülmektedir.
Boğaziçi'nin doğal değerleriyle kay naşmış böyle bir eğik arazide manzara yönünün Boğazı, karşı sırtları ve yerine göre yan sırtları gören yön olacağı hiç bir kuşku uyandırmıyacak açıklıktadır. Böylece saptanan kurala bağlı olarak ya pıların «Ön cephesi» sokağa bakan cep he olacak yerde «Manzaraya yönelik» cep he haline dönüştürülmüş ve böylece man zaraya açılan sırtta bina yüksekliğinin binanın zemine oturan ara kesit çizgisi üzerinde ön cephe ortalamasından hesap lanması gerekliliği ortaya konmuştur.
Bu durumda, bina tasarlayacılarına manzara gören sadece 3 ön cephe orga nize etme (h: 9,50, 3 kat) sınırı tanınmış olmaktadır. Böylece bina yüksekliklerinin ön manzara cephesinden alınacağına gö re arazi engebeleri üzerinde kalacak oian yapı hacminin ortaya koyduğu yapı ka buğu yüzeyi de daha sınırlı ölçüler için de kalacaktır.
Bu kadar değerli bir doğa parçası üzerinde yapılacak yerleşmelerde doğal değerlerin tahrip olmaması ve bu doğal verilerle yapay etkenlerin dengeli bir uyuşum içinde olabilmesi için yapı kabuk yüzeylerini sınırlamak, böylece kendileri nl göstermeyen ve doğal engebeyle bü tünleşen yapıların gerçekleştirilmesini sağlamak doğru ve bu yöredeki zengin doğal değerlere saygılı bir plânlama dav ranışıdır.
KONUNUN İNCELENMESİ:
İşin gerçekleştirilmesi dayanılması gerekli belge ve projeler sırası ile ve içerik ve nitelikleri ile aşağıda belirtilm iş tir:
Boğaziçi sırtlarında bulunan ve taşı dığı doğa değerleri açısından iskân dışı bir alan olan bu yerde inşaat yapılabilme si ancak burası için bir mevzii imar pla nı (1) yapılması ve onanması ile kabil ol muştur. Başarılı ve amaca uygun olarak düzenlenmiş bulunan plan, mevcut doğa değerlerini korumak ve yapılacak binalar la perdelenmesini önlemek üzere yapı yaklaşma sınırını saptamakta ve bina yüksekliklerinin manzara yönündeki cep he ortalamasından en çok 9.50 m. olma sı İnşaat emsalinin 0.50'den fazla olma ması, kamu yararına şahıs başına 7.00 m2’lik bir alan terkedilmesi koşullarını da emretmektedir.
Mahalle ve binaların biçimini belir leyen vaziyet planında ve mevziî imar plânında saptanmış bulunan yaklaşma sı nırı, bu sınırı aşan iki binanın durumunu maskelemek üzere genişletilerek yeri de ğ iştirilm iştir.
Ayrıca şehircilik ve kamu kullanım kurallarına göre gerçekten yararlanılabi lecek biçim ve büyüklükte olması gereken kamu yararına terkedilecek alan, bu plân da, parselasyon artığı arsa parçaları ha lindedir. B u p l â n y o l s u z l u k
l a r z i n c i r i n i n b i r i n c i
h a l k a s ı n ı o l u ş t u r m a k t a d ı r .
ifraz plânı niteliğindeki vaziyet plânı bina blokları ile beraber arsaların if raz şeklini göstermekte ve bir evvelki va ziyet plânındaki kamu yararına bırakılan alanların bir bölümünü, içine yoldan geçil mesi olanaksız parseller arası parçacık lar haline getirmektedir. Bu plânda her bina üç kat olarak hesaplanmak şartı ile İnşaat emsali tahkiki yapılmaktadır.
Örnek olarak alınan ve 632 ada ve 419 parseldeki bina için verilen imar du rumu (4) blokun yerleşme sınırlarını be lirlemekte ve mevziî imar plânındaki: Bina yüksekliğinin manzara yönü cephe ortalamasından 9,50 m. inşaat emsalinin 0.50 olacağını yazmakta ayrıca 27/2/74 ve 4/4/74 tarihli vaziyet plânlarına uyul masını da işaretlemektedir.
İnşaat kotlandırma durumu (5)'nda yukarıda yazılı bina cephelerinin köşe kotları ve yol kotu belirtilm iştir.
Örnek olarak alınan 632 ada ve 419 sayılı parseldeki binaya ait tatbikat pro jesi (6) kamuya ve dünyanın en güzel do ğa değerlerinden birini taşıyan Boğaziçi’ ne zarar verme bahasına, bunları koru mak üzere mevzi? imar plânına konulmuş ve imar durumunda gösterilmiş bulunan açık ve kesin şartları büyük bir cüretle bilinçli bir şekilde hiçe sayarak tanzim edilmiştir.
Plânlardaki oturma odalarının yeri müellifin manzara yönünü bildiğini gös termektedir.
Kotlanma durumu vesikasında man zara cephesi köşe kotları 106.10 ve 106.00 olarak belli edilmiş olduğundan bina yük sekliğinin başlangıç noktasının 106.05 ol duğu kesinlikle bellidir.
Buna rağmen m üellif bilinçli olarak kesitlerde bu kotları göstermemiş ve yüksekliği mevziî İmar plânı ve imar du rumuna tamamen aykırı olarak en yüksek noktada olan, hatta arsa dışındaki yoldan almıştır.
Zemin birinci ve ikinci katlara yani üç kata ilâve olarak ve projede 1. ve 22. bodrum olarak isimlendirilmiş katlarla is kân edilmiş kat adedi beşe çıkarılmış ve bu suretle 4/4/74 tarihle vaziyet plânın da 3 kat üzerine hesaplanmış bulunan inşaat emsali bilerek aşılmıştır.
Bu binanın imar durumu şartlarına göre alması lâzım gelen şekil ekli kesit şemasında gösterilm iştir. B u t ü r b i r p r o j e n i n h a z ı r l a n
m a s ı m e s l e ğ i k ö t ü y e
k u l l a n m a n ı n b i r s i m g e
s i , t a s d i k i i s e g a f l e t
v e y a y o l s u z l u ğ u n a ç ı k
bir örneğidir.
Mevziî imar plânında mevcut açık koşula göre manzara yönünde azami yük seklik 9.50 m. (3 kat) olması gerekli iken mahalledeki binaların çoğu 4.5 ve 6 kat. hatta bir kısmı sonradan açılması kabil olacak pencerelerle daha fazla katlı du
rumda ve bu açıdan gayri kanunî olarak inşa edilmişlerdir. (Ekli fotoğraflar)
Ayrıca mahallede öngörülen inşaat emsali büyük ölçüde aşılmış durumdadır.
H a d i s e d e o n a y m e r c i l e r i n i n v e ö z e l l i k l e b a z ı m ü f e t t i ş l e r i n i n ş a a t f i r m a s ı n ı n a n l a ş ı l m a m a s ı o l a n a k s ı z b u l u n a n y o l s u z t u t u m u n u m a z u r g ö r ü r h a t t a d e s t e k l e y i c i o l m a l a r ı , ü z e r i n d e ö n e m l e d u r u l m a s ı g e r e k e n ç o k a c ı b i r o l a y d ı r . B u y o l s u z l u k l a r ı v e b u n l a r ı h o ş g ö r ü y l e k a r ş ı l a y a n i d a r i v e p o l i t i k t u t u m ö n l e n e m e d i ğ i t a k d i r d e ç o k y a k ı n b i r g e l e c e k t e B o ğ a z i ç i v e A d a ’ l a r , B e y o ğ l u v e C i h a n g i r s e m t l e r i g i b i b i r e r t a ş y ı ğ ı n ı n a d ö n ü ş e c e k , ş e h i r v e k a s a b a l a r ı m ı z c i v a r ı n d a k i b ü t ü n d o ğ a g ü z e l l i k l e r i y o k o l a c a k t ı r . SONUÇ:
Yukarıda ayrıntıları ile açıklandığı gi bi söz konusu arazide bir kısmı bitmiş, bir kısmı inşa edilmekte bir kısmı da he nüz başlamamış olan binaların yükseklik leri tasdikli mevziî imar plânının çok açık hükümlerine tamamen aykırıdır.
B u n l a r a ş a ğ ı d a k i ş e k i l d e ö z e t l e n e b i l i r : 1 — Y ü k s e k l i k l e r a ş ı l m ı ş t ı r . 2 — İ n ş a a t s a h a s ı e m s a l i a ş ı l m ı ş t ı r . 3 — İ k i y e r d e y a k l a ş m a s ı n ı r ı n ı n d ı ş ı n a ç ı k ı l m ı ş t ı r , 4 — K a m u y a t e r k e d i l - m e s i ö n g ö r ü l e n y e ş i l a l a n l a r , k a m u n u n y a r a r l a n m a s ı o l a n a ğ ı k a l m a y a c a k ş e k i l d e p a r ç a l a n m ı ş v e b i r y e r d e d e y o l u o l m a y a n s a d e c e ö n ü n d e k i ü ç p a r s e l d e n g i r i l e b i l e c e k g i b i b i ç i m l e n d i r i l m i ş t i r .
İmar plânında önce «Binalar oturduk ları tabiî zemin ortalamasına göre irtifa alırlar» şeklinde bir kayıt varken tasdik sırasında bu cümle silinerek yerine «Bloklar manzara yönüne göre cephe or- talamasından irtifalandırılacaktır» şeklin de çok açık, çok kesin, yanlış anlaşılma sı olanaksız bir kayıt konmasına rağmen
tasdikli ruhsat projelerinde bu koşulu
hiç gözönünde tutmadan, arazinin en yük sek noktasına ya da yola göre yükseklik kabul edilmesi «Gaflet» kelimesi ile da hi açıklanması kabil olmayan bir yolsuz luk örneğidir.
Şehir plânlarının en mükemmel bir şekilde hazırlanması kadar hatta ondan da daha fazla önemli olan, bu plânların doğru olarak uygulanmasıdır.
«İlil
. i I '« Ef e
. V
W
' *
■ •• * ' ' * * ~ * w L Xf**4 Hayatlarının büyük bir kısmını bu
konular üzerinde akademik çalışmalarla geçiren biz bilirkişiler, şehircilik bilimi açısından bulunduğu araziye en uygun bir anlayışla hazırlanmış ve onaylanmış bulunan mevziî imar plânının sadece çı
kar amacı ile bugünkü durumda inşa edil miş olmasına ve şikâyetler üzerine açı
lan tahkikat sırasında düzenlenen bazı raporların, durumu kurtarmaya çalışmala rını mesleki bir görev olarak protesto ediyoruz.
İşbu rapor tam bir görüş ve fik ir birliği halinde tanzim edilm iştir.
Saygılarımızla, arzolunur. Bilirkişi heyeti : Prof. Y. Mimar Asım Mutlu Prof. Y. Mimar Sedat Gürel Prof. Y. Müh. Mimar Gündüz Özdeş Prof. Y. Mimar Muammer Onat
9,5 m kanunî gabariyi aşan blokları gös teren fotoğraflar
Maya İnşaat Hakkında Danıştay Kararı
T.C. D A N I Ş T A Y Altıncı Daire Esas No: 976/2984 Karar No: 977/3206Davacı: Tahir Çağa - Taksim Osman lI sok. No: 14-16 kat 4 İstanbul
Davalı: İstanbul Belediyesi Başkanlığı Vekili: Av. Altuğ Savaşer
Davanın özeti: Davacı, Beşiktaş-Be-
bek 68-69 pafta, 632 ada, 386 parsel sayı lı yerde bulunan binanın kat maliki ola rak, söz konusu binanın ön kısmında 68 pafta, 632 ada, 419 ilâ 427 parsel, 561 ada 1 parsel ve 562 ada 2-5 parsel sayılı top lam 14 imar parseli üzerinde Maya inşaat şirketi tarafından yapılan inşaatların ruh satlarının iptal edilmesi yolundaki isteği nin 3 aylık cevap verme süresi içerisin de cevaplandırılmamak suretiyle zımnen reddi yolunda tesis edilen idari işlemin, yukarıda sözü edilen inşaatın 5.9.1973 onay tarihli imar plânında öngörülen İn şaat sahası emsali ile bina yükseklikle rini aştığını, Anıtlar Yüksek Kurulunun bina yüksekliği ile ilg ili 14.12.1974 günlü kararına da uyulmadığını, yeşil saha mlk- darının da yetersiz olduğunu, bütün bu mevzuata aykırı işlemlerin İstanbul Bele diyesi Teftiş Heyetinin isteği üzerine dü zenlenen bilirkişi raporunda da açıklan dığını ileri sürerek iptali ile yargılama gi derlerinin davalı idareye yükletilmesi is temektedir.
S a v u n m a n ı n ö z e t i : Da
vaya konu inşaatların bulunduğu parselle rin 5.9.1973 onay tarihli mevziî imar plâ nında kaldığı, imar plânının inşaat emsa linin E = 0.50, bina yüksekliğinin H 9.50 m. (3 kat) olduğu ve binaların manzara cephesine göre ön cephe ortalamasından kot verilm esi gerektiğinin belirtildiği, pro je tasdiki safhasında binalara yol cephe sindeki bina ön cephe ortalamasından kot verildiği, inşaat emsali hesabına kot alınan noktanın altındaki İskân katları 'ile kapalı çıkmaların dahil edilmediği, İmar ve İskân Bakanlığının proje tasdiklerini hatalı bulmadığı, mezkûr parsellerin sit alanı içerisinde bulunduğu ancak, Anıtlar Yüksek Kurulunun 14.12.1974 gün ve 8172 sayılı kararının Belediye İmar Mü dürlüğüne 19.2.1975 tarihinde tebliğ edil diği, 632 ada 20 parsel dışındaki parsel ler üzerinde yapılan inşaatların bu karar dan önce tamamlandığı, davacının iptali ni İstediği işlemle ve ruhsatlı inşaatlar la bir ilişkisinin bulunmadığı savunularak davanın ehliyet ve esas yönünden reddi İsteğidir.
R a p o r t ö r A l i Ö z t ü r k ’
ü n d ü ş ü n c e s i : Davacının da
vaya konp olan inşaatların durumu itiba riyle menfaat ilişkisi bulunduğundan, da valı idarenin ehliyete ilişkin iddiaları ye rinde görülmemiştir. Esasa gelince, dava cının kat maliki bulunduğu binanın ön kısmına yapılan ruhsatlı binaların 5.9.1973 onay tarihli mevziî imar plânında kaldı ğı, bu plânda, inşaat sahası emsalinin E=0.50 olarak öngörülüğü, keza bina yük sekliğinin H=9.50 m (3 kat) saptandığı, yi ne bu imar plânında «bloklar manzara yö nüne göre ön cephe ortalamalarından irti- falandırılacaklardır» denildiği halde davaya konu olan inşaatların inşaat sahası em salini aştığı, bu inşaatlara kara tarafın daki yol cepheleri esas alınarak kot ve rildiği için plândaki bina yüksekliğinin de 3 kattan fazla yapıldığı, keza gerekli öl çüde yeşil alan da bırakılmadığı anlaşıl dığından, mevzuata aykırı şekilde verildi ği sonucuna varılan 68 pafta, 632 ada, 419 ilâ 427 parsel, 561 ada 1 parsel ve 562 ada 2-5 parsel sayılı yerlerde yapı lan inşaatlarla ilg ili olarak verilen inşaat ruhsatlarının iptali gerektiği düşünülmek tedir.
K a n u n s ö z c ü s ü O s m a n Y a y m a c ı ’ n ı n D ü ş ü n c e s i :
5.9.1973 tasdik tarihli ve 1/1000 ölçekli mevziî imar plânına tabi olan ve bu imar plânında 'inşaat emsali E=0.50, bina yük seklikleri H=9.50 m. (3 kat) kabul ve kat yönünden de «binalar manzara yönüne göre cephe ortalamasından irtifalandırıla- caktır» kaydına tabi kılınan Beşiktaş -Be bek 68 pafta, 632 ada, 419-427 parsel, 561 ada 1 parsel ve 562 ada 1 parsel sayılı gayrımenkullerin üzerine yapılan inşaatın alan itibariyle 0.50 kesafet kaydını tecavüz e ttiğ i ve kat şartına aykırı olarak man zara yönüne göre değil, blokların kara ta rafındaki yol cephelerine göre kot veril diği anlaşıldığından plâna aykırı olarak verilen ruhsatların iptali gerektiği düşü nülmüştür.
T ü r k m i l l e t i a d ı n a
Hüküm vererek Danıştay Altıncı Da iresince önceden belli edilen 7.6.1977 ta rihinde yapılan tebligat üzerine davacının geldiği, davalı idareyi temsilen kimsenin gelmediği anlaşıldığından, Kanunsözcüsü Osman Yaymacının iştiraki ile duruşma yapılarak işin gereği düşünüldü:
Davalı idarenin ehliyete ilişkin d e fi varit görülmiyerek işin esasına geçildi.
Davacı, Beşiktaş-Bebekte 68 pafta, 632 ada, 419 ilâ 427 parsel, 561 ada 1 par sel ve 562 ada 2-5 parsel sayılı toplam
14 imar parseli üzerinde Maya inşaat Şir keti tarafından yapılan inşaatlara ait ruh satların iptali isteğinin cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin iptalini istemektedir.
İncelenen dosyadan, davacının kat maliklerinden biri olduğu Beşiktaş-Bebek 68-69 pafta, 632 ada 386 parsel sayılı yer deki binanın ön tarafından 14 adet imar parseli üzerinde yapılan 'inşaatların, 5. 9.1973 onay tarihli 1/1000 ölçekli mevziî imar plânı dahilinde kaldığı, söz konusu imar plânında inşaat sahası emsalinin E=0.50 olarak saptandığı, bina yüksekliği nin H=9.50 m (3 kat) olarak öngörüldü ğü, bina kodunun tesbiti konusunda «blok lar manzara yönüne göre ön cephe orta lamalarından irtifalandırılacaktır» şeklin de kural getirildiği, davaya konu olan par sellerin aynı zamanda Anıtlar Yüksek Ku rulunun 14.12.1974 gün ve 8172 sayılı ka rarı ile SİT sahasında kaldığı, bu karar da da bina yüksekliğinin keza H=9.50 m (3 kat) olarak saptandığı anlaşılmaktadır.
Olayda ise, dava konusu edilen par seller üzerinde yapılan inşaatların plânda ve Anıtlar Yüksek Kurulu kararında öngö rülen H=9.50 m. bina yüksekliğini aştığı, bunun plândaki şarta uyulmıyarak kodun blokların kara tarafındaki yol cephesi esas alınarak verilmesinden ileri geldiği, böyleee 3 kattan fazla katlı binaların oluş tuğu, keza imar plânındaki bina inşaat emsali E=0.50 şartını da uyulmadığı, 20194 m2 toplam parsel sahasına rağmen, 18000 m2 civarında bina inşaat sahası meydana getirildiği, İstanbul İmar Yönet meliğinin 2.01 nci maddesinde: inşaat sa hasının, bodrum ve çatı katları dahil, İs kânı mümkün olan bütün katların, ışıklık- lar çıktıktan sonraki sahaları toplamı ol duğu, açık çıkmaların bu sahaya dahil ol madığı belirtildiği halde, Belediyece İn şaat emsali hesabına kod alınan nokta nın altındaki iskân katları ile kapalı çık maların dahil edilmediğinin anlaşıldığı, plânda öngörülen yeşil saha mikdarına uyulmadığı, İstanbul Belediye Başkanlığı Teftiş Heyetinin daveti üzerine Prof. Y. Mimar Asım Mutlu, Prof. Y. Müh. Mimar Gündüz Özdeş, Prof. Y. Mimar Sedat Gü rel ve Prol. Y. Mimar Muammer Onat’tan oluşan bilirkişi kurulunun 2.4.1976 günlü raporunda bütün bu hususların ayrıntılı bir şekilde incelendiği, bu raporda; imar plânında öngörülen kodla ilgili şartın, ger çekte zemin üzerinde ve normal kat ni teliğinde ikinci ve birinci bodrum adı ta şıyan katların ortaya çıkmasını önleme yi amaçladığının belirtildiği ve bu şekil de saptanan kurula bağlı olarak yapıla
rın «ön cephesi» sokağa bakan cephe olacak yerde «Manzaraya yönelik» cephe haline dönüştürüldüğü ve böylece manza raya açılan sırtta bina yüksekliğinin bi nanın zemine oturan ara kesit çizgisi üzerinde ön cephe ortalamasından hesap lanması gerekliliği ortaya konmuş bulun duğuna değinildiği, binaların yükseklikle rinin onaylı mevziî imar plânının çok açık hükümlerine tamamen aykırı olduğu, bi na yükseklikleri ile inşaat sahası emsali nin aşıldığı, iki yerde yaklaşma sınırının dışına çıkıldığı, kamuya terkedilmesi ön görülen yeşil alanların, kamunun yarar lanması olanağı kalmıyacak şekilde par çalandığının açıklandığı ve sözü edilen raporun son kısmında da aynen «imar plânında önce (binalar oturdukları tabiî zemin ortalamasına göre irtifa alırlar) şek
linde bir kayıt varken tasdik sırasında bu cümle silinerek yerine (Bloklar man zara yönüne göre cephe ortalamasından irtifalandırılacaktır) şeklinde çok açık, çok kesin, yanlış anlaşılması olanaksız bir kayıt konmasına rağmen tasdikli ruh sat projelerinde bu koşulu hiç gözönünde tutmadan, arazinin en yüksek noktasına ya da yola göre yükseklik kabul edilmesi (gaflet) kelimesi ile dahi açıklanması ka bil olmayan bir yolsuzluk örneği» olduğu yazılmıştır.
Yukarıda açıklanan rapordan ve dos yadaki diğer belgelerin incelenmesinden, 14 adet parsel üzerindeki yapılara verilen inşaat ruhsatının gerek imar plânına ge rekse imar yönetmeliğine ve Anıtlar Yük sek Kurulu kararına aykırı olduğu sonu cuna varıldığından, söz konusu ruhsatla
rın iptaline dair müracaata kanuni süre içerisinde cevap verilmemek suretiyle da valı belediyece tesis edilen red İşlemi nin iptaline, aşağıdaki dökümü yazılı 102. 50 lira yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine 14.6.1977 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan üye üye üye
Sâfi Teziç S. Sıtkı Arkan Orhan Tüzemen üye Kemalettin Ertun üye Füruzan İkincioğlu Aslı gibidir T.C. Danıştay Altıncı Daire Başkanlığı mührü İmza İstanbul, 2 N'isan 1976 B o ğ a z i ç i s i t p l a n ı n a g ö r e s a h i l l e r d e 3 k a t i ç k e s i m l e r d e d a h a y ü k s e k i n ş a a t y a p ı l a b i l e c e k .
İmar İskan Bakanlığı'nın aldığı karar la geçen yıl yapımına başlanan, «Boğaz içi Nazım Planı» ile ilg ili çalışmalar hızla ilerlerken, proje uygulamaları, «Boğaz’ı perişanlıktan» kurtaracak bir nitelik ka zanmıştır.
Nazım Plana .göre Boğaziçi'nin sahil şeridinde 3, iç kesimlerde ise 7 kattan yüksek inşaatların yapılmasına izin veril meyeceği esası getirilm iştir.
Öteki üç bölgede de gerekli düzenle meleri yapmak konusunda yeni kurallar esas alınmıştır.
Büronun çalışması «1/5 bin» ölçekli bir Nazım Plan esası üzerinde yürütülür ken, özellikle son yıllarda çeşitli Boğaz semtlerinde artan depolar ve fabrikalar konusunda da yasaklamalar getirmekte, mevcutların da tasfiyesini öngörmektedir.
«Planın getireceği birçok esas yanın da diğer bütün tarihi ve tabii değerlerin
korunması ve özellikle yeşil alanların ba kım ve çoğalması amaçlanmıştır»
Sahil Şeridi: «Boğaziçi'nin en önemli tarihi mirası yalılara sahiptir. Plan bu ya lılar dizisi ve yeni yapılacak inşaatlara ait hükümler getiriyor.»
Öngörüm Bölgesi: «Boğaziçi su sat hıyla birlikte her iki yakadan Boğaziçi' nin görülebilen 'iç mekân yamaçlarının, ön plandaki üst çizgileriyle sınırlandığı alandır. Tarihi köy yerleşmeleri, tabiî de ğerler çoğunlukla bu bölgededir.»
Gerigörünüm Bölgesi: «Boğaziçi iş mekanına derinlik veren ve arka planda ki üst çizgilerle sınırlanan bölgedir.»
Etkilenme Bölgesi: «Boğaziçi görü nüm alanı dışında kalan alanlardır. Bu et kilenme bölgeleri de şehir merkezine bağımlı ve kırsal alana bağımlı diye iki ye ayrılıyor.»
--- ORMAN SINIRI
|: : : :| ŞEHİRSEL E T K İLE N M E BÖL6ESİ r r r t l KIR SAL ETKİLE N M E BÖLGESİ (t | ÖN VE SERİ SÖRÜNÜM BÖLGESİ
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi