f
Yazan : Cem aleddin Bildik
■’i\Belediye memurunun şayanı dikkat sözleri — İhmalkârlığın
bir şaheseri — Arabalı sucuların kazancı
— Yıllardanken !'
bir mühür makinesi alınamıyor — Ihîamıırluiarm yolu hâlâ *
kapalı — Yeni yapılan çeşme bir türlü açıl;
.mıyor ı
Hamidiye suyuna terkos suyu
I katılması hilesine belediyenin
koııtTbl içini ehemmiyetle ele almamasının meydan verdiğini; bu mevzuu küçümseyerek lakayt kalışının da bazı zayii iradeli sucuların ahlâkını bozmak gibi kötü bir durum ir.Uıç ettiğini;
Ihlamurda Haıuidiye çeşmesi
başında yaptığım tetkikat so nunda tesbit etmiş bulunmak tayım. (*)
Çeşme başına varır varmaz
ilk işim, doldurulmak üzere
getirilen damacanaların ağızla rını kontrolden geçirmek oldu. Hayretle gördüm ki bütün da macanaların ağızlarındaki ince teller oldukları gibi duruyor I Şu halde arabacılar, çeşme ba- I şında bulunan belediye kontrol
i memurunun takıp sıkı sıkıya
mühürlediği kurşunları bu tel lerden sıyırıp alabiliyorlar...
Belediye memurunu çağıra
rak vaziyeti gösteriyor ve soru- ı yorum:
j — Ne dersiniz? Bu mühürlü i kurşunlar telden pekala çıkarı labiliyor değil mi? Halbuki kur- . şunun mühür makinesinde iyice I sıkılması, teller koparılmadıkça | da çıkarılmaması lâzım gelmez
mi?
Belediye memuru da
dert yanıyor
Belediye memuru itiraz etmi yor:
«— Haklısınız! diyor! Ne ça- reki elimizdeki mühür makinesi
bozuk. Dudaklarından birisi
iyi basmıyor ve bu yüzden kur şunlar, telden kolaylıkla sıyrı lıp alınabiliyor.«
— Mühür makinesinin bozuk olduğunu belediyeye bildirerek
tamir edilmesini veya sağlam
bir mühür makinesi gönderil
mesini İstemediniz mi?
«— Bir kaç defa söyledik, al dıran olmadı.»
— Fakat bu lâkayıtlık, bu
umursamazlık, söylenene bu
omuz sllkilmesi, şüphesiz ki
içlerinde doğru adamlar çok
tur, fakat doğru olmayanları
hileye sevketmez mi?
e— Evet! diyor. Yerden göğe kadar haklısınız. Fakat makine
bozuk ne yapayım... Halbuki
bu makine sağlam olsa, kurşun lar deliklerinden tele geçirildik ten sonra adamakıllı sıkılsa çıkarılamaz ve sucular da hile yoluna sapamaz»
Belediye memurunun bu sö zünden de anlaşılıyor ki maki
nenin bozukluğu dolayısile
kontrole lâkayıt kalmış, bazı su cuların hile yoluna sapmalarını kolaylaştırıyor.
Her şeyden evvel, değeri on lirayı aşmayan bu kurşun sıkan
mühür makinesinin sağlamını
alıp oradaki memurun eline
yermek lâzım. Kurşunlar tel üs tünden sıyrılıp alınmasına mey
dan verilmiyecck şekilde kuv
vetle sıkıştırılırsa teller kopa
rılmadıkça çıkarılamaz, bu
(*) Bu m evzua d a i r birinci yazı d ü n k ü «AKŞAM» da çık
mıştır.
Hamaliye suyu doldurulan kurşunlanıp takdirde de o kurşunlar tekrar kullanılamıyacağı için damaca naları başka su ile doldurmak
imkânı elde edilemez. Tedbir
çok basit ama bu güne kadar neden gevşek bırakılmış, anlaşı lamıyor...
Sakalara tahsis edilen
Hamidiye
çeşmeleri
Ihlamurdaki çeşmeye, dama canalar ağzını mühürlemek üze
re gönderilmiş olan belediye
memurunun söylediğine göre
şehirde Hamidiye suyu veren 12 çeşme vardır ve bunlar Beşik taş ile Beyoğlu diye 'iki mınta-
kaya ayrılmaktadır. Beşiktaş
mıııtakasmda: 1 — İhlamur,
2 — Maçkada Valde, 3 — Orta köy. 4 — Beşiktaşta Abbasağa olmak üzere dört çeşme; Bey oğlu mmtakasmda da: i — K a sımpaşa, 2 —Taksim, 3 — Kule dibi, 4 — Firuzağa, 5 — Galata saray, 6 — Nişantaşı, 1 — Etfal, 8 — Fındıklı olarak sekiz çeşme
ki hepsi 12 ediyor. Bunlardan
yalnız Ihlamurdaki çeşmeden
arabalı ve damacanalı suculara su verilmekte, diğerlerinden de sadece sakalar su almaktadır lar. Ihlamur çeşmesinden başka sakalara tahsis edilen diğer çeş
melerde de mühürleme işini
bugünkü gevşeklikten kurtar
mağa şiddetle ihtiyaç vardır.
2 kuruşiuk su
70 kuruşa!
Çeşme başına gitmişken bir de suyun maliyetini öğreneyim dedim. Arabalı sucuların Ihla mur çeşmesinden doldurdukları ve damacanasını Beyoglun sem tinde 50-60, İstanbul semtinde de 60-70 kuruşa verdikleri suyu
damacanaların ağızları gûya
m üh ü rle n iy o r
çeşmeden kaça aldıklarım bili- yormusunuz? Yalnız 2 kuruşa...
Arabasını çeşmeye ya .aştırıp
musluğa takılan kalın lâstik
borularla damacanaların.' dol duranlar, belediye memurunun
önüne gelerek, arabasındaki
damacana adedi kadar kurşun
alıyor, damacana ağzındaki
tellerden geçiriyor, ınülıüı sık ma makinesini de alarak ken disi sıkıyor. Bu isi hazan da memnr görüyor. Sonra arabacı kaç kurşun aldı ise beheri için memura 2 kuruş ödüyor. En işte
mühür makinesini arabacının
eline vererek kurşunları sıktır mak da hatalıdır. Belediyenin nazarı dikkatini celbc-üerim.
Belediye memurundan öğren mek istedim:
— Günde kaç damacana dol duruluyor?
«— 2100 - 2300 damacana!
diyor.»
Yani ikişer kuruştan beledi
yenin günde verdiği 42Ü0-46Ö0
kuruşluk su şehirde beheri 50 7ı) kuruştan 1053-1610 liraya satı lıyor!»
Arabacıların kazancı
Suyun ne kadar fahiş fiatle satıldığı yukarıdaki hesapla da aşikârdır. Fakat üeıı biı araba cının günlük kazancını da ma
hallinde tetkik etmekten geri
kalamadım.
Bir arabaya 25-40 arasında
damacana yükienebiiıyornıuş.
Arabacılardan birine:
— Gel! dedim. 25 damaeana- lık bir arabanın hesabını ya palım.
Masrafı azamisinden tutarak bana not el lirdi:
*— 25 damacana su 50 şer kuruştan 12 buçuk Uradır. Bir araba günde iki sefer yapabil diğine göre bu 25 lira eder, fki atlı bir araba için atların güiı- lük yiyeceği 5 Uradır. 3 Ura da araba amortismanı etti mİ 8, bir de adam tutulur 5 Ura yev miye verilir. Oldu mu 13 Ura... Sucuya kalan da 12 liradır.»
— Olma'dı! dedim. Yirmibe- şerden iki seferde 50 damacana için de belediyeye ikişer kuruş tan 1 lira veriliyor. Sucuya 11 lira kalıyor. Masrafa bir Ura
daha Uâve edişim, arabacının
hoşuna gitti. Her ne ise... Fakat bu, 25 damacana alan araba için çıkarılan ve azamisi ele alınarak yapılan masraftır. Bir de 40 damacana alan ara baları ve 1 damacana suyun 70 kuruştan satıldığını da düşüne lim... Hamidiye suyu çok paha lıdır.
Bir ihmal daha!
Bugünkü Hamidiye çeşmesi
İhlamurun yol üstünde imiş.
O civarda oturanlar, arabaların yolu tıkadığından bahisle şikâ yetlerde bulunmuş. Nihayet su lar idaresi daha deride üç mus luklu bir çeşme yaptırarak Ilı-
lamurlulara tebşiratta bulun
muş: «Arabalar sularını bu yeni
çeşmeye yanaşarak alacaklar,
diğer çeşme kullanılmaz hale getirilerek yolunuz açılacak!# derniş. Demiş ama aylardır o yeni çeşme açılamıyormuş.
Gidip yeni çeşmeyi de gör
düm. Öyle hesapsız yapılmış ki
otuz kırk arabanın bu çeşme
civarında toplanmasına imkân
yok. Belki de masraf edilerek
yapılan bu çeşme yıkılacak, d a ha münasip bir yere alınacak
tır. Fakat böyle işlerde ne
den hesaplı ve ölçülü hareket
edilmiyor? Hesaplı ve ölçülü
hareket edilmiş, çeşme en mü nasip bir yere yapümış ise, her şeyi tamamlanmış olduğu hal de, aylardanberi neden açılmı yor da Ihlamurlularm yolu hâlâ arabalarla kapalı tutuluyor?
Bir dokun bin ah dinle kâsei
fağfurdan! Üzerine düşülüp
tetkik edilse bu şehirde daha ne sakat işler var, neler...
Cemaleddin BİLDİK
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi