• Sonuç bulunamadı

İstasyon tekniğinin 6. sınıf madde ve ısı ünitesindeki öğrenci başarısına etkisi ve öğrencilerin tekniğe ilişkin görüşleri (Diyarbakır ili örneği)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstasyon tekniğinin 6. sınıf madde ve ısı ünitesindeki öğrenci başarısına etkisi ve öğrencilerin tekniğe ilişkin görüşleri (Diyarbakır ili örneği)"

Copied!
131
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

M B

MLER ENST TÜSÜ

LKÖ RET M FEN VE MATEMAT K ALANLARI E

ANAB

MDALI

FEN B

MLER E

B

MDALI

STASYON TEKN

N 6. SINIF MADDE VE ISI ÜN TES NDEK

RENC BA ARISINA ETK

VE Ö RENC LER N TEKN

E

N GÖRÜ LER

YÜKSEK L SANS TEZ

Metin ÇAKMAK

YARBAKIR Ocak - 2018

(2)

M B

MLER ENST TÜSÜ

LKÖ RET M FEN VE MATEMAT K ALANLARI E

ANAB

MDALI

FEN B

MLER E

B

MDALI

STASYON TEKN

N 6. SINIF MADDE VE ISI ÜN TES NDEK

RENC BA ARISINA ETK

VE Ö RENC LER N TEKN

E

N GÖRÜ LER

(Diyarbak r li Örne i)

Haz rlayan Metin ÇAKMAK

Tez Dan man

Yrd. Doç. Dr. Cihat DEM R

YARBAKIR Ocak-2018

(3)

Bu çal ma jürimiz taraf ndan lkö retim Fen ve Matematik Alanlar E itimi Anabilim Dal nda YÜKSEK L SANS tezi olarak kabul edilmi tir. 03.01.2018

Ba kan: Doç. Dr. . Ümit YAPICI

Tez Dan man : Yrd. Doç. Dr. Cihat DEM R

Üye: Yrd. Doç. Dr. Faysal ÖZDA

Onay

Yukar da imzalar n ad geçen ö retim üyelerine ait oldu unu onaylar m.

(4)

Üniversitesi E itim Bilimleri Enstitüsünden ba ka bir bilim kurulu una akademik gaye ve unvan almak amac yla vermedi imi; tez içindeki bütün bilgilerin etik davran ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunuldu unu, ayr ca tez yaz m kurallar na uygun olarak haz rlanan bu ara rmada kullan lan her türlü kayna a eksiksiz at f yap ld , aksinin ortaya ç kmas durumunda her türlü yasal sonucu kabul etti imi beyan ediyorum.

( mza)

Ad Soyad

(5)

i ÖNSÖZ

Bu tezin haz rlanmas sürecinde yard mlar ndan dolay tez dan man m Say n Yrd. Doç. Dr. Cihat DEM R’e,

Ara rma sürecinde bana destek olup, fikirleriyle yol gösteren Ar . Görv. Dr. Re it ÇAKMAK’a, ve Ar . Görv. Mehmet DEM RKOL’a,

Manevi ve akademik deste ini esirgemeyen Yrd. Doç. Dr. Mür et ÇAKMAK’a, Büyük fedakârl klarla beni bu güne getiren sayg de er anne ve babama,

Her zaman yan mda olan de erli aileme, Ara rmamda yer alan bütün ö rencilerime,

Ara rman n ba ndan bitimine kadar deste ini esirgemeyen bütün arkada lar ma te ekkürlerimi sunar m.

(6)

ii NDEK LER Sayfa No ÖNSÖZ... NDEK LER... ÖZET... ABSTRACT... TABLOLAR L STES ... KISALTMALAR L STES ... 1. G ... 1.1. Problem Durumu……… 1.2. ARA TIRMANIN PROBLEM ... 1.2.1. Alt Problemler... 1. 3. ARA TIRMANIN AMACI... 1. 4. ARA TIRMANIN GEREKÇES ve ÖNEM ... 1. 5. ARA TIRMANIN SINIRLILIKLARI... 1. 6. ARA TIRMANIN VARSAYIMLARI... 1. 7. TANIMLAR...

2. KURAMSAL ÇERÇEVE...

2.1. FEN B MLER ... 2.1.1. Fen ve Teknoloji Dersi Ö retim Program n Felsefesi... 2.1.2. Fen ve Teknoloji Dersi Ö retim Program n Vizyonu... 2.1.3. Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program n Boyutlar ... 2.1.4. Fen Bilimleri Ö retim Program n Genel Amaçlar ... 2.1.5. Fen Bilimleri Dersinin Amac ... 2.1.6. Fen Bilimleri Dersinin Önemi... 2.1.7. Fen Bilimleri Ö retim Program nda Ölçme ve De erlendirme Yakla ... 2.1.8. Fen Bilimleri E itiminde Roller... 2.1.8.1. Fen Bilimleri E itiminde Ö retmenin Rolü... 2.1.8.2. Fen Bilimleri E itiminde Ö rencinin Rolü... 2.1.8.3. Fen Bilimleri E itiminde Ailelerin Rolü... 2.2. Ö RET M YÖNTEM ve TEKN KLER ... 2.2.1. GELENEKSEL Ö RET M YÖNTEM ... 2.2.1.1. Geleneksel Ö retimin S rl klar ... 2.2.1.2. Geleneksel Ö retimin Avantajlar ... 2.2.1.3. Geleneksel Ö retim Yönteminde Ö renci ve Ö retmenin Rolleri... 2.2.2. STASYON TEKN ... 2.2.2.1. Ö renme stasyonlar n Tarihsel Kökleri... 2.2.2.2. Ö renme stasyonlar n Haz rlanmas ... 2.2.2.3. stasyon Tekni inin Uygulanmas ... 2.2.2.4. Ö renme stasyonlar n Çe itleri... 2.2.2.4.1. Sabit stasyon... i ii v vii ix x 1 1 2 3 3 3 4 4 4 6 6 7 7 7 9 10 12 14 15 15 16 16 17 18 18 19 20 20 21 21 22 24 24

(7)

iii

2.2.2.4.2. D stasyon... 2.2.2.4.3. Paralel stasyonlar... 2.2.2.4.4. Lokomotif stasyon... 2.2.2.4.5. Kontrol ve Servis stasyonu... 2.2.2.4.6. De ken Ö renme stasyonlar ... 2.2 2.4.7. Seçme stasyon, Görev stasyonu, Çift çember... 2.2.2.4.8. Mant ksal-Sistematik Ö renme Çemberi……... 2.2.2.5. stasyon Tekni inin Avantajlar ve s rl klar ... 2.2.2.5.1. stasyon Tekni inin Avantajlar ... 2.2.2.5.2. stasyon Tekni inin S rl klar ... 2.2.2.6. stasyon Tekni i ve Çoklu Zeka Kuram Aras ndaki li ki... 2.3. LG ARA TIRMALAR... 2.3.1. Türkiye’de stasyon Tekni ine Yönelik Yap lan Ara rmalar... 2.3.2. Yurt D nda stasyon Tekni ine Yönelik Yap lan Ara rmalar...

3.YÖNTEM... 3.1. ARA TIRMA MODEL ... 3.2. ÇALI MA GRUBU... 3.3. VER TOPLAMA ARAÇLARI ve VER LER N TOPLANMASI………….……... 3.3.1. Veri Toplama Araçlar ... 3.3.1.1. Madde ve Is Ünitesi Ba ar Testi (MIÜBT)... 3.3.1.2. Görü me Formu... 3.3.1.3. Gözlem Formu………. 3.3.2. Verilerin Toplanma Süreci... 3.3.3. Verilerin Analizi... 3.3.3.1. Madde ve Is Ba ar Testinin Analizi... 3.3.3.2. Görü me Formu Verilerinin Analizi... 3.3.3.3. Gözlem Formu Verilerinin Analizi...

4. BULGULAR...7 4.1. Madde ve Is Ünitesi Ba ar Testi Bulgular ... 4.2. Görü me Formuna Yönelik Bulgular... 4.3. Gözlem Formuna Yönelik Bulgular... 5.SONUÇ, TARTI MA VE ÖNER LER... 5.1. SONUÇ VE TARTI MA... 5.1.1. Madde ve Is Ünitesi Ba ar Testine Yönelik Sonuç ve Tart ma………. 5.1.2. Görü me Formuna Yönelik Sonuç ve Tart ma... 5.1.3. Gözlem Formuna Yönelik Sonuç ve Tart ma ... 5.2. ÖNER LER... 5.2.1. Ara rma Sonuçlar na Dayal Öneriler... 5.2.2. lerde Yap labilecek Ara rmalara Yönelik Öneriler...

6. KAYNAKLAR... 7. EKLER... Ek 1. 6. S f Madde ve Is Ünitesi Ö renci Kazan mlar ve Konu Tablosu... Ek 2. Madde ve Is Ünitesi Ba ar Testi...

25 25 25 26 26 26 27 27 27 28 29 30 31 35 38 38 38 39 39 39 41 41 41 42 42 42 43 44 44 46 52 54 54 54 57 60 65 65 67 68 73 73 74

(8)

iv

Ek 3. Görü me Formu... Ek 4. Gözlem Formu... Ek 5. Ders Planlar ………... Ek 6. iir stasyonu Çal malar ... Ek 7. Öykü stasyonu Çal malar ………. Ek 8. Resim stasyonu Çal malar ………... Ek 9. ark stasyonu Çal malar ……….... Ek 10. Slogan stasyonu Çal malar ………... Ek 11. Çal ma Foto raflar ……… 8. ÖZGEÇM ... 84 85 86 107 108 109 110 111 112 117

(9)

v ÖZET

stasyon Tekni inin 6. S f Madde ve Is Ünitesindeki Ö renci Ba ar na Etkisi ve rencilerin Tekni e ili kin Görü leri

Bu çal man n amac geleneksel ö retim yönteminin ve istasyon tekni inin 6. s f Madde ve Is Ünitesindeki ö renci ba ar na etkilerinin kar la lmas ve tekni e yönelik ö renci görü lerinin belirlenmesidir.

Ara rman n verileri nicel ve nitel ölçümlerin yer ald karma yöntem kullan larak elde edilmi tir. Ara rman n nicel k sm nda ön test son test kontrol gruplu ara rma modeli deseni uygulanm r. Çal ma sonras nda deney ve kontrol gruplar n hem kendi içindeki hem de aralar ndaki ili kisine bak lm r.

Ara rman n çal ma grubu 2016-2017 e itim-ö retim y n II. döneminde Diyarbak r’ n Ç nar ilçesindeki Atatürk Ortaokulunda e itim-ö retim gören 6. s ftaki 54

rencidir.

Uygulama toplamda 16 ders saati olmak üzere Madde ve Is Ünitesini kapsayacak ekilde uygulanm r. Ara rman n deney grubunu olu turan 27 ö renci istasyon tekni i ile ders i lerken geriye kalan 27 ki ilik kontrol grubu ile de Milli E itim Bakanl ’n n öngördü ü kazan mlara ba kal narak geleneksel yöntem ile ders i lenmi tir. Uygulama sürecini Fen Bilimleri ö retmeni olan ara rmac yürütmü tür. iir, öykü, resim, ark ve slogan olmak üzere 5 adet istasyon olu turulmu tur. stasyonlarda çal ma yapraklar ndan ve ders kitab ndan faydalan lm r.

Deney ve kontrol grubu ö rencilerinin MIÜBT puan ortalamalar n kar la rmalar ba ms z gruplar için nonparametrik Mann Whitney-U Testi tekni inden, ba ml gruplar için ise; nonparametrik Wilcoxon aretli S ralar Testi tekni inden yararlan lm r. Ayr ca deney grubunun istasyon tekni i hakk ndaki görü lerini almak için 5 sorudan olu an yar yap land lm Görü me Formu 25 ö renciye uygulanm r. Ö rencilerin formda yer alan sorulara verdikleri cevaplar kategorilendirilerek yüzde ve frekanslar bulunmu tur. Bunlar n yan nda deney grubunun çal malar ara rmac taraf ndan Gözlem Formu ile gözlemlenmi tir. Gözlem Formunda, ö rencilerden elde edilen 10 gözlem yi, Orta ve

Yetersiz olacak ekilde kategorilendirilip yüzde ve frekanslar ç kar lm r.

Veri analizi sonuçlar na göre ba ta birbirine yak n ba ar ya sahip olan deney ve kontrol grubunun ba ar lar çal ma sonras nda artm r. Fakat bu art deney grubunun lehinedir.

(10)

vi

Ara rman n nitel k sm ndan elde edilen sonuçlara göre ö rencilerin istasyon tekni inden çok keyif ald klar , Fen Bilimleri dersinin di er konular nda ve di er derslerde de bu tekni in kullan lmas istedikleri tespit edilmi tir.

(11)

vii ABSTRACT

The Effect of Station-Based Teaching Method on the Success of 6th Grade Students in Matter and Heat Unit and Students' Opinions on the Method

This study aims to compare the effects of traditional and station-based teaching methods on the success of 6th grade students in Matter and Heat Unit and identify the students' opinions on the method.

Research data were obtained through combined method consisting of quantitative and qualitative measurements. In the quantitative part of the research model design with pretest posttest control group was adopted for the research. Inter- and intra-relationships of the experimental and control groups were also evaluated after the study.

The study group of the research consisted of 54 students of Atatürk Secondary School in Ç nar, Diyarbak r, who were attending 6th grade education during II. semester of the 2016-2017 academic year.

The 16-hour practice of the study was designed to cover Matter and Heat Unit. While 27 students forming the experimental group of the research were subject to station-based teaching method, traditional teaching method was adopted for the 27-student control group by sticking to the attainments prescribed by the Ministry of National Education. The practice process was undertaken by the researcher who is a science teacher. 5 different stations that are poem, short story, painting, song and motto were created Study sheets and course book were used at the stations.

For the comparison of MIÜBT point averages of the students in experimental and control groups; non-parametric Mann Whitney-U Test and Wilcoxon Signed Rank Test methods were used for independent and dependent groups respectively. Furthermore, 5-question semi-structured Interview Form was applied to 25 students to take opinions of the experimental group about the station-based teaching method. Percentages and frequencies were specified by categorizing answers of the students to the questions in the form. Besides studies of the experimental group was observed by the researcher through an Observation Form. 10 observations of the students were categorized as Good, Average

and Unsatisfying on the Observation Form, and their percentages and frequencies were

(12)

viii

According to data analysis results, the success levels of experimental and control groups which were similar at the beginning increased after this study. However, such increase went in favor of the experimental group.

In respect to the results obtained from the qualitative part of the research, it was found out that the students quite enjoyed the station-based teaching method and they wanted this method to be used during other subjects of the Science Course and other courses.

(13)

ix

TABLOLAR L STES

Tablo No Tablo Ad Sayfa No

1. Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program n Boyutlar ... 2. MIÜBT Sorular n Madde Güçlük ndeksleri, Madde Ay rt Edicilik

ndeksleri ve Yeni Bloom Taksonomisindeki Kar klar ………....……..……... 3. Deney ve Kontrol Grubu Ön Test Puanlar Mann Whitney-U

Testi Sonuçlar ……… 4. Kontrol Grubu Ön-Son Test Puanlar Wilcoxon aretli S ralar

Testi Sonuçlar ……… 5. Deney Grubu Ön-Son Test Puanlar Wilcoxon aretli S ralar

Testi Sonuçlar ………... 6. Deney ve Kontrol Grubu Son Test Puanlar Mann Whitney-U

Testi Sonuçlar ………. 7. Ö rencilerin stasyon Ö renme Tekni i le lgili Görü leri………... 8. Ö rencilerin Fen Bilimleri Dersinin Di er konular n da stasyon

Tekni i ile lenmesini steyip stemediklerine li kin Görü leri……...…... 9. Ö rencilerin Di er Derslerin de stasyon Tekni i ile lenmesine

Dair Görü leri……….. 10. Ö rencilerin stasyon Ö renme Tekni inde En Çok Be endikleri

Etkinlik-Kazan ma li kin Görü leri……….. 11. Ö rencilerin stasyon Ö renme Tekni inde En Az Be endikleri

Etkinlik-Kazan ma li kin Görü leri………... 12. Gözlem Formuna Yönelik Bulgular ………...

8 40 44 44 45 45 46 47 48 49 50 53

(14)

x KISALTMALAR L STES di . : di erleri dk. : dakika : Dicle Üniversitesi FTTÇ : Fen-Teknoloji-Toplum-Çevre GF : Görü me Formu

MEB : Milli E itim Bakanl

MIÜBT : Madde ve Is Ünitesi Ba ar Testi

N : Ö renci Say

Ort. : Ortalama vb. : ve benzeri

(15)

1. G

1.1. Problem Durumu

Toplumsal yap daki sürekli de meler ile bilim ve teknolojideki h zl geli meler itim sistemini etkilemektedir. E itim sistemi, bilim ve teknolojideki h zl geli meler ve toplumsal de imlerin etkisinde kalarak yeni aray lara yönelmek zorunda kalmaktad r (Yenice, Sümer, Oktaylar, Erbil, 2003). 20. yüzy n ba ndan bu yana e itimin hedef ve önceliklerinin büyük oranda de ti i gözlenmektedir. De en bu hedef ve öncelikler toplumdan topluma farkl k göstermektedir (Demirel, 2012). Nitelikli insan gücüne sahip olman n önünü açan temel unsur e itim oldu undan, ülkeler bu amaca ula mak için e itim politikalar düzenleme yoluna girmi lerdir. Bu düzenlemelerin en çok yo unla nokta, bireyi e itimin merkezine almaya yönelik olmu tur (Benek ve Kocakaya, 2012).

Bilgi toplumu olarak adland lan 21. yüzy lda; e itimli insan n tan ndan ba layarak, e itimin içeri ine, artan ve çe itlenen bilgi kaynaklar ndan yeni ö retme ve

renme biçimlerine kadar birçok konuda önemli geli meler olmaktad r. Bu geli melerden dolay de menin bilginin kendi do as ndan kaynaklanan bir olgu oldu u kabul edilmektedir. Böylece e itim bilgilendirmekten çok bireyin bir tez, ürün ya da performans ortaya koyabilece i bir içeri e dönü mektedir. Ayr ca ö retme- ö renme süreçlerinde odak noktas giderek ö renmeden yana olmaktad r (Yenice ve di .,2003).

Ça zda bireyin ba ar olarak kabul edilebilmesi için gerekli olan yeterlilikler farkl la r. Problem çözme, ak l yürütme, yarat k gibi üst düzey beceriler ki ilerin belli görevleri tamamlamalar için gerçek hayatta s kl kla kullanmak durumunda olduklar beceriler haline gelmi tir. Bireylerin, h zl bir de im ve geli im geçiren bilgiye adapte olmalar n yan nda, kendilerine hedefler belirleyerek ö renmeyi ö renme becerilerine de sahip olmalar gerekmektedir (Yaba ve Altun, 2009). Bireylerden beklenen; bilgiye ula ma, bilgiyi analiz etme, faydal bilgiyi seçme ve örgütleme, ö renme sürecini denetleme, problemleri çözebilme ve i birli i içinde çal malar r (Ta demir ve Demirba , 2010). Bireylerin davran de ikliklerini kal hale getirmek, ara , sorgulay , kendini gerçekle tirmi , ça n gereksinimlerine cevap verebilen ve ya anan geli imlere ayak uydurabilen bireyler yeti tirmek ancak e itimle mümkündür (An l, 2009).

(16)

E itimde gerçekle en de im ve yeni yönelimler, ö rencilerin ihtiyaçlar kar layamamaktad r. Bu durum geleneksel yakla mlar n, yerlerini ça da yakla mlara

rakmalar gerektirmi tir (Avc , 2015).

Yenilenen e itim anlay n amac bireylerin zihinsel yeteneklerinin, problem çözme becerilerinin, olaylar h zl kavrayabilme ve sonuçlar yorumlayabilme, çe itli zorluklar kar nda iyi çözüm yollar üretebilme ve olaylar aras nda neden-sonuç ili kisi kurabilme gibi özelliklerinin geli tirilmesidir. Bu yeteneklerin geli tirilebilmesi ö renciye bilgiyi aktarmaktan ziyade, ona bilgiye ula ma yollar n kazand lmas ile mümkündür. Yani; ö rencilere bal k vermekten ziyade, onlara bal k tutmas ö retmek, ö rencilerin belirtilen nitelikleri kazanmalar sa layacakt r (Benek ve Kocakaya, 2012).

Bilgi bireyin ihtiyac ne düzeyde kar larsa, ö renme de o düzeyde olur. Bundan dolay bireyler günlük ya amlar ile okuldaki konular ili kilendirebildikleri düzeyde

renmeye ilgili olurlar (Ta demir ve Demirba , 2010). Günümüz e itim anlay n esas rencinin bilgi seviyesinin de erlendirilmesinden çok bilginin birey için anlaml ve ya ant sal hale getirilmesidir. Bu durum, e itim sistemlerinin yeniden düzenlenmesini, kapsay ve sürdürülebilir müdahalelerle sürekli olarak yenilenmesini gerekli k lmaktad r. Bundan dolay e itimin niteli inin art lmas için ö retim programlar n ya amla ili kili olmas bir zorunluluk haline gelmi tir (Milli E itim Bakanl [MEB], 2017).

itimin en önemli görevi gelece in bireyleri olan ö rencilerin dü ünme kapasitelerini artt rmak, demokratik karar verme yeteneklerini geli tirmek ve i yapabilme becerisi kazand rarak onlar gelecek için haz rlamak olmal r. Günümüzde ise genellikle kritik ve sistemli dü ünmekten uzak, ö retmenin merkezde oldu u bir ö retim vard r. Bundan dolay sadece istenilen görevi yerine getiren, ezbere yönlendirilmi , ele tirel dü ünme yetene i fazla geli ememi ö renciler yeti tirilmektedir. Bu sistem ile e itilen rencilerin ba ar , toplumda etkili ve çözüm üretebilen bireyler olmas beklenmektedir. Yeti tirilen ö rencilerin her durumda dü ünebilen, ba ar çözüm üretebilen bireyler olmalar isteniyorsa onlar için gerekli ko ullar sa lanmal ve ihtiyaç duyduklar donan mlar temin edilmelidir (Ayd n ve Y lmaz, 2010).

1.2. ARA TIRMANIN PROBLEM

Bu ara rman n problem cümlesi: geleneksel ö retim yönteminin ortaokul 6. s f Fen Bilimleri dersi Madde ve Is Ünitesindeki ö renci ba ar na etkisi ile istasyon tekni inin ortaokul 6. s f Fen Bilimleri dersi Madde ve Is Ünitesindeki ö renci

(17)

ba ar na etkisi aras nda anlaml bir fark n olup olmad ve ö rencilerin tekni e ili kin görü leri ile ders ö retmeninin gözlemleri nelerdir? olarak belirlenmi tir.

1.2.1. Alt Problemler

1. Deney ve kontrol gruplar n ön test puanlar aras nda anlaml bir farkl k var r?

2. stasyon tekni inin uyguland deney grubunun ön test ve son test puanlar aras nda istatiksel olarak anlaml bir farkl k var m r?

3. Geleneksel ö retim yönteminin uyguland kontrol grubunun ön test ve son test puanlar aras nda istatistiksel olarak anlaml bir fark var m r?

4. stasyon tekni inin uyguland deney grubuyla, geleneksel yöntemin uyguland kontrol grubunun son test puanlar aras nda istatistiksel olarak anlaml bir fark var m r?

5. Ö rencilerin istasyon tekni i hakk ndaki görü leri nelerdir? 6. Ders ö retmenin istasyon tekni ine ili kin gözlemleri nelerdir?

1.3. ARA TIRMANIN AMACI

Nitelikli bilginin bir gereklilik oldu u ça zda, bireylere bilgileri etkili bir ekilde kazand rman n yollar ara lmaktad r. Ça da e itim anlay n benimsenmesiyle e itim alan nda yeni teknikler i e ko ulmaya ba lanm r. Ö rencilerin bilgileri kolay ve kal olacak ekilde ö renmelerine imkân tan yan ayr ca; geli imleri üzerinde etkili olan teknikler önem kazanm r. Ara rmam zda, bu tekniklerden biri olan istasyon tekni i çe itli aç lardan incelenip, tekni in ö renci ba ar üzerindeki etkisi de erlendirilecektir. Bu ara rman n amac istasyon tekni i ile ö renmenin 6. s f Fen Bilimleri dersi Madde ve Is ünitesindeki ö renci ba ar na etkisinin ara lmas , geleneksel ö retimin ve istasyon tekni inin 6. s f Fen Bilimleri dersi Madde ve Is Ünitesindeki ö renci ba ar üzerindeki etkilerinin kar la lmas , istasyon tekni ine yönelik ö renci görü lerinin ve ders ö retmeninin istasyon tekni i ile ilgili gözlemlerinin belirlenmesidir.

1.4. ARA TIRMANIN GEREKÇES ve ÖNEM

itimden genel olarak beklenen ö renci ba ar oldu undan ö renci ba ar artt rmak için e itimde son y llarda farkl teknikler i e ko ulmaya ba lanm r. Bu tekniklerden birisi de istasyon tekni idir. Her ö rencinin yetenek alan n ve ilgisinin

(18)

farkl oldu u dü ünüldü ünde istasyon tekni inin ö retimi bireyselle tirdi ini söylemek yanl bir ifade olmaz. Bu bilgi nda istasyon tekni i sayesinde her ö renci ne ekilde daha iyi ö reniyorsa o ekilde ö renme f rsat yakalar. stasyon tekni i ö rencilere yeteneklerinin ke fetme f rsat sunmaktad r. stasyon tekni inde e itim ortam ö renciye göre düzenlendi inden ö rencilerin ö renmeye aktif kat lmalar için oldukça önemlidir. Son y llarda dünyada ve ülkemizde fen ö retimi ve istasyon tekni i ile ilgili ara rmalar z kazanm r. Bu ara rman n da bundan sonraki ara rmalara katk sa layaca dü ünülmektedir.

1.5. ARA TIRMANIN SINIRLILIKLARI

1. Ara rma; 6.S f Fen Bilimleri dersinde Madde ve Is Ünitesi ile s rl r. 2. Ara rma; Diyarbak r li Ç nar lçesinde bulunan bir devlet okulundaki 6. s f rencileri ile s rl r.

3. Ara rma 2016-2017 e itim-ö retim y n II. dönemi ile s rl r.

4. Ara rma; Madde ve Is Ünitesi Ba ar Testi, Gözlem Formu ve Görü me Formunu ile s rl r.

1.6. ARA TIRMANIN VARSAYIMLARI

1. Madde ve Is Ünitesiyle ilgili haz rlanan ba ar testini ve ö rencilerin istasyon tekni i hakk ndaki görü lerini belirlemek amac yla haz rlanan ölçe i inceleyerek görü leri al nan n uzmanlar n yans z davrand klar varsay lm r.

2. Ö rencilerin istasyon tekni i ile ilgili gerçek görü lerini belirttikleri varsay lm r.

3. Ö rencilerin istasyonlarda çal rken ve bu çal malar istasyonlarda bulunan kâ tlara dökerken gerçek bilgilerini kulland klar varsay lm r.

4. Ö rencilerin ba ar testini yan tlarken gerçek bilgilerini kulland klar varsay lm r.

1.7. TANIMLAR

Ön test: Ortaokul 6. s f Fen Bilimleri dersi Madde ve Is Ünitesi kazan mlar ölçen ba ar testi. Çal madan önce uygulan r

Son test: Ortaokul 6. s f Fen Bilimleri dersi Madde ve Is Ünitesi kazan mlar ölçen ba ar testi. Çal man n sonunda uygulan r.

(19)

renme stasyonu: renme için gerekli materyallerin yer ald ve ö rencilerin retmenin yönlendirmeleriyle çal aland r.

Görü me Formu: rencilerden bilgi edebilmek için uygulanabilirli i kontrol edilmi sorulardan olu an formdur.

Gözlem Formu: Ö renciler ö renme istasyonlarda çal rken bir tak m özellikler aç ndan gözlemlenmelerine yarayan formdur.

(20)

2. KURAMSAL ÇERÇEVE

Ara rman n bu bölümünde genel olarak fen bilimleri, ö retim yöntem ve teknikleri ile ilgili bilgilere yer verilecektir. Ara rmam n en önemli noktalar ndan biri olan istasyon tekni ine geçmeden önce, ara rma alan olu turan fen bilimleri ile ilgili baz hususlara de inmek fayda sa layacakt r.

2.1. FEN B MLER

Bilim nedir sorusu, cevaplanmas son derece güç olan bir sorudur. Çünkü bilimin otoriteler taraf ndan ortak bir görü e dayan larak yap lm basit ve kesin bir tan bulunmamaktad r (Çepni, 2006). Bilimi, bir alandaki varl klar ve olaylar inceleme, aç klama, onlara ili kin genelleme ve ilkeler bulma, bu ilkeler sayesinde gelecekteki olaylar kestirebilme çabas olarak aç klayabiliriz (Kaptan ve Korkmaz, 1999). Bilimin gayesi, do al olgulara mant ksal ve sistematik aç klamalar geli tirerek teoriler olu turmakt r. Bilimsel süreçlerin ö renme ortamlar nda da kullan lmas yla, ö rencilerin dünyay anlamak için ara rma yapmalar ve sürece aktif bir ekilde kat larak bilimsel bilginin nas l geli ti ini anlamas amaçlanmaktad r (MEB, 2017). Fen bilimlerinde de do adaki varl klar ve olaylar ayn amaçla incelenir. Fen bilimlerini; do ay ve do al olaylar sistemli bir ekilde inceleme, henüz gözlenmemi olaylar kestirme çabalar olarak tan mlanabilir (Kaptan ve Korkmaz, 1999).

Fen bilimlerini, sadece evren ile ilgili gerçeklerin bir toplam olarak de erlendirmek do ru bir dü ünce de ildir. Fen bilimleri, ayn zamanda deneysel ölçütleri, mant ksal dü ünmeyi ve devaml sorgulamay temel alan bir ara rma ve dü ünme yoludur. Bilimsel metotlar; gözlem yapma, hipotez kurma, test etme, bilgi toplama, verileri yorumlama ve bulgular sunma süreçlerini bar nd r. Bilimsel çal malarda hayal gücü, yarat k, yeni dü üncelere ac k olma, zihinsel tarafs zl k ve sorgulama oldukça önemlidir. Bu yüzden, fen bilimleri ö retiminde, hedef bireylerin do rudan ke federek do ru bilgiye ula may

renmesi, ö rendikçe olaylara bak aç de tirip yeniden yap land rmas ve giderek renme hevesini geli tirmesi oldukça önemlidir. Ö renme–ö retme de erlendirme etkinlikleri belirlenirken bu özellik göz önünde bulundurulmu tur (MEB, 2006).

(21)

2.1.1. Fen ve Teknoloji Dersi Ö retim Program n Felsefesi

Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program ’nda; ö rencileri fen okuryazar bireyler olarak yeti tirmek hedeflenmi tir (MEB, 2006). Herkes için fen ve teknoloji ve herkes için fen ve teknoloji okuryazarl felsefesi benimsenmi tir (Çepni, 2006). 2017 y nda güncellenen programda program içerisinde örtük bir ekilde de erler e itimine yer verilmi ve böylece ö retmenin rolü ön plana ç kar lm r. Ayr ca kazan mlar n ya amla ili kili olmas na dikkat edilmi ve bütün ö rencilerin ilgilerini çekebilecek, onlarda merak duygusunu uyand rabilecek konular üzerinde daha çok durulmu tur. Böylece ö rencilerin fen bilimlerinden kaçmas na sebep olabilecek bilgi yüklemelerin önüne geçecek biçimde kazan mlar hafifletilmi tir. Bilimsel süreç ve ya am becerilerinin ile beraber giri imci ve yenilikçi (innovative) dü ünme becerileri ön plana ç kar lm r. Bunlarla beraber tart ma ve karar verme becerilerine de a rl k verilmi tir (MEB, 2017).

2.1.2. Fen ve Teknoloji Dersi Ö retim Program ’n n Vizyonu

Ya am eklimizi önemli ölçüde etkileyen geli meleri, ekonomik, sosyal, bilimsel ve teknolojik geli meler olarak s ralayabiliriz. Bu geli meler içerisinde s ralad z bilimsel ve teknolojik geli meler geçmi e oranla günümüzde ortadad r. Gelecekte de hayat etkilemeye devam edecek faktörler; küreselle me, uluslararas ekonomik rekabet, h zl bilimsel ve teknolojik geli melerdir. Bahsetti imiz nedenlerden dolay bütün ülkeler, fen okuryazar bireyler yeti tirmenin öneminin fark ndad r ve güçlü bir gelecek olu turabilmenin temelini fen bilimleri dersine ve program na verilen önemle paralel oldu unu görmektedir. Fen ve Teknoloji Dersi Ö retim Program ’n n vizyonu; bireysel farkl klar ne olursa olsun bütün ö rencilerin fen ve teknoloji okuryazar olarak yeti mesidir (MEB, 2006). Ö rencilerin fen ve teknoloji okuryazar olarak yeti ebilmeleri için bilgi, anlay ve beceri türünden kazan mlar tek ba lar na yetersiz kalmaktad rlar. Fen ve Teknoloji Dersi Ö retim Program ’n n vizyonunun gerçekle tirilebilmesi için,

rencilerde belirli bilimsel tutum ve de erler de geli tirilmelidir (Uygur, 2012).

2.1.3. Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program n Boyutlar

Fen bilimleri dersi ö retim program ; Bilgi, Beceri ve Duyu boyutlar yla, bu boyutlar n ili kilendirildi i Fen-Mühendislik-Teknoloji-Toplum-Çevre (FMTTÇ) ba lam ndan olu maktad r. Bu ba lamda dü ünüldü ünde fen bilimleri program , temel

(22)

kavram ve ilkelerden çok, gündelik ya amda kullan lan bilgiler haline gelsin diye bili sel ve duyu sal duyarl k göz önünde bulundurularak haz rlanm r (MEB, 2017).

Tablo 1. Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program n Boyutlar (MEB, 2017).

Bilgi

Beceri Duyu

Dünya ve Evren

Canl lar ve Hayat

Fiziksel Olaylar Madde ve De im Fen ve Mühendislik Uygulamalar Bilimsel Süreç Becerileri Ya am Becerileri - Analitik dü ünme - Karar verme - Yarat dü ünme - Giri imcilik -Yenilikçi Dü ünme novasyon) - leti im

- Tak m çal mas

Mühendislik ve Tasar m Becerileri Tutum Motivasyon De erler -Evrensel de erler -Milli ve kültürel de erler -Bilimsel etik Sorumluluk Fen-Mühendislik-Teknoloji-Toplum-Çevre (FMTTÇ) Sosyo-Bilimsel Konular Bilimin Do as

Fen, Mühendislik ve Teknoloji li kisi

Bilimin ve Teknolojinin Toplumla li kisi

Sürdürülebilir Kalk nma Bilinci

(23)

2.1.4. Fen Bilimleri Ö retim Program n Genel Amaçlar

Ülkemizde program geli tirme çal malar son y llarda yo un bir ekilde sürmektedir. Okullarda fen bilimleri derslerinin programlara konulma amaçlar genel olarak; ö rencilere fen bilimleri konular ile ilgili genel bilgi vermek, fen bilimleri dersleri sayesinde zihin ve el becerileri kazand rmak ve fen ve teknoloji ile ilgili meslek e itimine alt yap olu turmakt r (Çepni, 2006).

Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program 1739 say Milli E itim Temel Kanunu’nun 2. maddesinde ifade edilen Türk Milli E itiminin Genel Amaçlar ile Türk Milli E itiminin Temel lkeleri esas al narak haz rlanm r. Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program ’n n temel amaçlar unlard r (MEB, 2017).

1. Astronomi, Biyoloji, Fizik, Kimya, Yer ve Çevre Bilimleri ile Fen ve Mühendislik uygulamalar hakk nda temel bilgiler kazand rmak,

2. Do an n ke fedilmesi ve insan-çevre aras ndaki ili kinin anla lmas sürecinde, bilimsel süreç becerilerini ve bilimsel ara rma yakla benimseyip kar la lan sorunlara çözüm üretmek,

3. Birey, çevre ve toplum aras ndaki kar kl etkile imi fark etmek ve toplum, ekonomi, do al kaynaklara ili kin sürdürülebilir kalk nma bilincini geli tirmek,

4. Günlük ya am sorunlar na ili kin sorumluluk al nmas ve bu sorunlar çözmede fen bilimlerine ili kin bilgi, bilimsel süreç becerileri ve di er ya am becerilerinin kullan lmas sa lamak,

5. Fen bilimleri ile ilgili kariyer bilinci ve giri imcilik becerilerini geli tirmek,

6. Bilim insanlar n bilimsel bilgiyi nas l olu turdu unu, olu turulan bu bilginin geçti i süreçleri ve yeni ara rmalarda nas l kullan ld anlamaya yard mc olmak,

7. Do ada ve yak n çevresinde meydana gelen olaylara ili kin merak, tutum ve ilgi geli tirmek,

8. Bilimsel çal malarda güvenli in önemini fark ettirmek ve uygulamaya katk sa lamak,

9. Sosyo-bilimsel konular kullanar ak muhakeme, bilimsel dü ünme al kanl klar ve karar verme becerileri geli tirmek,

10. Evrensel ahlak, milli ve kültürel de erler ile bilimsel etik ilkelerinin benimsenmesini sa lamakt r.

itim ö eleri dü ünüldü ünde ö rencilerin bu ö eler aras nda çok önemli bir konuma sahip oldu u görülmektedir. Bir bütün olarak dü ünüldü ünde, e itimin nihai

(24)

hedefi ö rencilerin nitelikli becerilere sahip, ruhen sa kl , birçok alanda geli mi , insanl a ve ya ad topluma faydal bireyler yeti mesini sa lamakt r. itim girdileri genel olarak ö renciler içindir. K sacas okulun fiziksel yap ndan e itimin teknik ekipmanlar na, e itim programlar ndan e itimcilere kadar her ey ö rencilere yönelik olmal r. Çakmak ve Gürbüz’e (2012) göre; üphesiz ki ö renciler ö retim programlar n uygulanmas ndan etkilenirler. Bundan dolay ö retim programlar n haz rlanmas , uygulanmas ve de erlendirilmesi süreçlerinde ö rencilerin görü lerine ba vurulmas önem ta maktad r.

2.1.5. Fen Bilimleri Dersinin Amac

Fen bilgisi e itimi, varolu undan itibaren insan n merak etti i do ay çözmeye çal mas ile ortaya ç km olan fen bilimlerini bir sonraki nesillere son bilgilerle aktarmay amaçlayan bir aland r. Fen bilgisi e itiminin amac , ö renciye do ay do an n i leyi ini ve temel kanunlar kazand rmakt r (Meriç ve Tezcan, 2005). Fen ö retimi ile temel olarak, rencilerin ara rma, sorgulama, ele tirel dü ünme, problem çözme becerilerini geli tirmelerini, ya am boyu ö renen bireyler olmalar ve ya ad klar yak n ve uzak çevre hakk nda merak duygusunu sürdürmeleri amaçlanmaktad r (Aydo du, 2006).

Fen dersleri genel olarak okul programlar nda u amaçlar için bulunur: 1- Fen konular nda genel bilgi vermek (fen okuryazarl ).

2- Fen dersleri sayesinde zihin ve el becerileri kazand rmak. 3- Fen veya teknoloji ile ilgili meslek e itimine temel olu turmak.

Yukar daki genel aç klama Fen Bilimleri dersinin; dü ünen, irdeleyen, bilgiye ula abilen ve yarat bireyler yeti tirilmesindeki önemini ortaya koymaktad r (Kaptan ve Korkmaz, 1999).

Fen bilimleri dersi ö rencilere problem çözme becerisi kazand rd ndan günlük hayatta kar la klar zorluklar n üstesinden gelebilmelerini sa lar. Kar la problemlere yarat çözüm bulan bireylerin hayata daha pozitif bakabilece i ve mutluluk hazz duyaca beklenen bir durumdur.

Ça zda h zl bir geli im içeresinde olan bilim ve teknoloji, bireylerin hayat üzerinde etkiye sahiptir. Bu yüzden bireylerin bilimsel ve teknolojik geli meleri anlay p, yorumlayabilmesi, de en ko ullara ayak uydurabilmesi ve toplumun daha üst seviyelere gelebilmesi için fen ve teknoloji okuryazar olma gerekli bir duruma gelmi tir (Belhan, 2012). Birçok ülke vatanda lar bilimsel ve teknolojik aç dan okur-yazar yapmak

(25)

amac yla, bu konular ve bu konular n e itimini bar nd ran fen ve teknoloji ö retim programlar geli tirmi lerdir (Çepni, 2006). Di er ülkelerde oldu u gibi ülkemizde de yenilenen programda ö rencilerin fen ve teknoloji okuryazar olmas n önemi göz önünde bulundurulmu tur. Böylece ö renciler günlük ya ant lar nda kar la durumlarda etkili çözümler üretebilecek ve hayatlar kolayla rm olacakt r (Belhan, 2012).

Günümüze kadar kullan lagelmi geleneksel yöntemler bir bireyin fen okuryazar olarak yeti tirilebilmesi için yetersiz kalmaktad r. Bundan dolay ö rencilerin motivasyonlar artt yönde e itim verilmelidir. Ö retmen merkezli e itim yerini

renci merkezli e itime b rakmal r. Ö renciler kendilerine do rudan verilen bilgilerle yetinmeyip, ara rma ve kendini geli tirme yönünde yönlendirilmelidir (Bo ar, 2010). Ara rmac , var olan olaylar , olgular ve bilgileri sorgulayan, tüm konularla ilgili mant kl kar mlar yapan, yarat k yönü kuvvetli, ya ad sorunlar kendi iradesiyle çözebilen, özgüveni yüksek ve etraf ndaki insanlarla bir arada çal ma becerisine sahip fen okuryazar olan bireyler, ayn zamanda giri imci, sürdürülebilir kalk nma bilincinde olan ve hayat boyunca ö renmeye hevesli bireylerdir. Fen okuryazar , fen bilimlerine kar olumlu tutum geli tiren, ahlaki ve milli de erlere sahip, teknoloji, bilim, toplum ve çevre ile olumlu ili ki geli tiren ve bunlar psikomotor beceri olarak gündelik hayat na yans tabilen bireyler program n beklentisini yans tmaktad r. Ayr ca fen bilimleriyle di er disiplinleri bütünle tirerek, teorik bilgilerini ve becerilerini uygulamaya ve ürüne dönü türme sürecini yönetebilen bireylerin yeti mesi hedeflenmektedir (MEB, 2017).

Fen ve teknoloji okuryazarl için 7 boyut dü ünülebilir: 1. Fen bilimleri ve teknolojinin do as

2. Anahtar fen kavramlar

3. Bilimsel Süreç Becerileri (BSB)

4. Fen-Teknoloji-Toplum-Çevre (FTTC) ili kileri 5. Bilimsel ve teknik psikomotor beceriler

6. Bilimin özünü olu turan de erler

7. Fen bilimlerine ili kin tutum ve de erler (TD)

rencilerin fen ve teknoloji okuryazar olarak yeti tirilebilmeleri için yukar da belirtilen fen ve teknoloji okuryazarl n yedi boyutu dikkate al nmal r. Geleneksel yöntemdeki anlat m, ö rencilere not ald rma ve var olan bilgileri yaln zca do rulama üzerine yap lan deneyler fen okuryazarl için yeterli de ildir. Fen bilimlerine yönelik itim ve ö retim; ö rencilere fen bilimlerini sevdirecek, gündelik hayatla

(26)

ili kilendirmelerini kolayla racak, öz güven, motivasyon ve merak artt ekilde olmal r. Fen bilimlerinde süreç, ö rencilerin ara rmac , sorgulayabilen bireyler olmalar yönünde olmal r (MEB, 2006).

Fen bilimleri, yaln zca kitap sayfalar nda yazan yaz lar, formüller, kurallar ve nas l yap laca uzun uzun anlat lan deney yönergeleri de il, hayat n kendisidir. Fen bilimleri, evrende ya anm , ya anan ve ya anacak olan olgular n ta kendisidir.

2.1.6. Fen ve Teknoloji Dersinin Önemi

zla geli en bilim ve teknoloji, yeti kinlerin kazand klar bilgi ve deneyimlerin k sa sürede eskimesine ve yetersiz kalmas na sebep olmaktad r. Fen, toplumsal bir deneyimdir. Fen bilimleri, yeni nesilleri ara rma ruhuna sahip bireyler olarak yeti tirmek ve bir ülkenin kalk nmas nda önemli bir yere sahip olan, yeti mi teknik eleman ihtiyac kar layarak kalk nmay h zland rmada önemli görev yapmaktad r. Unutulmamal r ki; bilimsel bilgiler yeni dü üncelerin ortaya at p, denenmesi sonucu geli ebilir ve de ebilir. Fen bilimi bir do a bilimidir. nsanlar n ya ad klar çevreyi anlay p yorumlama, iç içe geçmi bu çevrede bir düzenlilik arama fikrini harekete geçiren bilgi ve becerilerin özüdür (Hançer, ensoy ve Y ld m, 2003). Fen bilimleri bireylere bili sel, psiko-motor ve duyu sal hedeflerin kazand lmas aç ndan oldukça önemli bir disiplindir (Temizyürek, 2003).

Bilgi ve teknoloji ça n ya and günümüze ayak uydurabilmek için yeti mi elemanlara ihtiyaç vard r. Dünyada birçok de im ve geli imler görülmektedir. Bu de im ve geli imlerin ba da, üphesiz ki; bilgi toplumlar n ortaya ç ile birlikte teknoloji çekmektedir. Teknoloji, do rulu u test edilerek elde edilen bilgilerin uygulanmas r (Hançer, vd., 2003). Bireyler Fen ve Teknoloji dersi sayesinde edindikleri bilgiler ile teknolojik geli melerden haberdar olur ve edindikleri bu bilgiler ile teknolojileri kullanma f rsat yakalar. Bu durum özellikle ö rencilerin ilerde teknolojiye katk sunmas aç ndan oldukça önemlidir. Etkili bir fen ve teknoloji ö retimi ile ö rencilerin bir bilim insan gibi dü ünmeleri ve üst düzey zihinsel beceriler kazanmalar sa lan r.

itim sistemimizin temel amac , ö rencilerimize mevcut bilgileri aktarmaktan çok bilgiye ula ma becerilerini kazand rmak olmal r. Bunu sa lamak ise, üst düzey zihinsel süreç becerileriyle olur. Di er bir deyi le ezberden çok kavrayarak ö renme, kar la lan yeni durumlarla ilgili problemlerin üstesinden gelebilme ve bilimsel yöntem süreç becerilerini gerektirir. Fen dersleri bu tür özelliklerin kazand ld derslerin ba nda gelir.

(27)

Fen bilimleri; do ay ve do al olaylar sistemli bir ekilde inceleme, henüz gözlenmemi olaylar kestirme çabas r. Bireyler fen bilgisi bilgileri sayesinde henüz ya anmam baz olay ve olgular ile ilgili tahminlerde bulunabilirler. Fen ile ilgili olaylar ö renen bireyler çevrelerinde ya anan olaylar do ru alg layarak, gerçekle ebilecek bir tak m olaylar önceden tahmin edebilir ve ya am daha kolay bir duruma getirebilirler. Günümüzde fen

itiminin amaçlar ndan birincisi çocuklara ve gençlere her zaman do aya ili kin sorduklar sorular etkili bir ekilde cevaplamakt r. kincisi, çocuklar n sürekli de en ve geli en çevreye uymalar sa lamakt r. Bundan dolay bilim ve teknoloji, hem bireysel olarak bizim, hem de toplumumuzun geli mesi için oldukça önemlidir (Kaptan ve Korkmaz, 1999; Temizyürek, 2003).

Bir ülkenin geli mesinde fen bilimlerinin önemli oldu u tart lmaz bir gerçektir. Bundan dolay fen bilimleri müfredatlar n geli tirilmesinde ve uygulanmas nda çok de ik yakla mlar denenmektedir (Ayas, 1995). Dünya, fen bilimleri ve geli en modern teknolojiyle h zla de mektedir. Bu de im nedeniyle, toplumlar n öncelikli amac ; bilgi ve teknolojiyi üretebilen, ara rmac ve bilimsel dü ünebilen bir bilgi toplumu meydana getirmek olmal r. Bir bilgi toplumunun olu turulmas ndaki en önemli etken, yeni nesillerin de me ve geli melere uyum sa layabilecek ekilde e itilmeleridir (Böyük, Demir ve Erol, 2010). Ezber yoluyla ö renmenin aksine, ö renciler deneyerek yapt fen dersleri sayesinde soru sormay , problemi belirlemeyi, gözlem yapmay , hipotez kurmay , veriler toplay p analiz yapmay ve sonuç elde edip genellemelere varmay ö renirler. Günümüzün teknolojik toplumunda, bireyler birçok bilimsel sorun hakk nda bilgi sahibi olma mecburiyetindeler (Kaptan ve Korkmaz, 1999).

Ülkeler teknolojinin sat n al nabilece inin ama bilimin sat n al namayaca n bilinciyle özellikle fen e itimi hususunda ilkö retim kademelerinden ba lamak üzere itim politikalar sürekli güncellemektedirler. Avrupa ve Amerika’da ö rencilerin fen bilimlerine kar olumlu tutum geli tirmeleri ve fen bilimleri ba ar lar n artmas amac yla birçok ara rma yap lmaktad r. Okul hayat n ilk y llar nda kazan lan bilgi ve becerilerin di er ö retim dönemlerinin temelini olu turmas nedeniyle özellikle müfredat programlar n iyile tirilmesi, iyile tirilen bu programlar n okullarda uygulanabilmesi için gerekli imkânlar n sa lanmas ve uygun yöntemlerin geli tirilmesi üzerine duruldu u görülmektedir (Bozdo an ve Altunçekiç, 2007).

(28)

2.1.7. Fen Bilimleri Ö retim Program nda Ölçme ve De erlendirme Yakla

Fen bilimleri ö retim programlar n revize edilmesiyle beraber ölçme-de erlendirme yakla m ve tekniklerinölçme-de ölçme-de ölçme-de im meydana gelmi tir. Bu de imler daha çok süreç odakl de erlendirmeyi ve alternatif ölçme-de erlendirme yakla mlar ndan önemli k lm r.

Fen bilimleri Dersi Ö retim Program na göre ölçme ve de erlendirme anlay , sonuç odakl de il, daha çok süreç odakl r. Süreç olarak bahsedilen ise, ö rencilerin e itim

retim dönemi içerisinde izlenmesi, yönlendirilmesi, ö renmede s nt çekilen durumlar n belirlenerek giderilmesidir. Temeldeki amac z olan anlaml ve kal

renmenin desteklenmesi için ise sürekli geri bildirimin sa lanmas , süreç odakl ölçme ve de erlendirme anlay için önemlidir. Ö rencilerin ald notlar n anlam kazanabilmesi, rencinin e itim ö retim hayat nda izlenmesi ve bu süreçte ö rencinin yönlendirilmesi, programda için önemlidir. Ölçme ve de erlendirme anlay za göre, yap lan uygulamalar n e güdümlü olmas gerekli ve önemlidir (MEB, 2017). Ö retim ve de erlendirme bir bütün olarak ele al nmal r. Etkili bir fen bilimleri ö retimi için belirli aral klarla izleme testleri uygulanmal ve eksik olan ö renmeler tamamlan p, yanl

renmeler do rular ile de tirilmelidir. Konular ilerledikçe e er varsa yanl veya eksik renmeler karma k ve içinden ç lmaz bir hal alacakt r. Bu durum göz önünde bulunduruldu unda e itimcilerin süreci iyi takip etmesi gerekmektedir.

renciler bili sel, duyu sal ve psiko-motor alanlar nda ö renmeler gerçekle tirirler. Baz konularda sadece bili sel düzeydeki bir hedefe ula ma yeterli kabul edilebilmektedir. Fakat fen bilimleri gibi derslerde duyu sal ve bili sel ö renmelerin yan nda psiko-motor renmelerin de olmas gerekir. Çünkü ö renciler fen bilimleri derslerinde elde ettikleri bili sel ö renmelerini laboratuvar araç-gereçlerini kullanacak ya da bu ö renmelerini hayata uygulayacaklard r (Hançer, 2006). Bundan dolay ö rencilerde gerçekle tirilmek istenen fen bilimleri ö renmelerinin ölçülmesi için çe itli ölçme ve de erlendirme araçlar kullan lmal r.

Her soru türünün ayn kazan m düzeyini ölçemeyece i bilinen bir gerçektir. Bundan dolay sorular haz rlan rken bu husus göz önünde bulundurulmal r. De erlendirme sürecinde farkl soru türlerinin testte yer almas ö rencilerin çok boyutlu dü ünüp bilgilerini sa kl bir ekilde ifade etmesi aç ndan önemlidir.

(29)

2.1.8. Fen Bilimleri E itiminde Roller

Fen bilimleri Dersinde ö retmen, ö renci ve ailenin rolleri bulunmaktad r. Bu roller da ba klar halinde aç klanm r.

2.1.8.1. Fen Bilimleri E itiminde Ö retmenin Rolü

Ö rencilerde bir derse kar olumlu tutum ve ilginin olu abilmesi için o dersin do as n, ö retmen taraf ndan ö rencilere iyi bir ekilde kazand lmas gerekmektedir. Bundan dolay bir Fen Bilimleri ö retmeninin ö rencilerinde Fen Bilimleri dersine yönelik olumlu tutum ve ilgiyi kazand rabilmesi için öncelikle kendisinin fen’in ve bilimsel bilginin do as anlamas gerekir (Çepni, 2006)

Fen bilimlerinde e itim ö retim ortamlar , ö rencilerin ak llar ndaki fikirleri özgürce söyleyebilecekleri ve tart abilecekleri yerler oldu u için, ö rencilerin kendi fikirlerini olu turabilmelerini, hayata ve olaylara dair ç kar m yapabilmelerini ve ileti imlerini kuvvetlendirmelerini sa lamaktad r. Böyle dü ünüldü ünde Fen Bilimleri

retmenine çok önemli sorumluluklar dü mektedir. Fen Bilimleri dersini sevdirmek, de erini ve önemini anlatabilmek, bilimden yana olumlu tutum geli tirebilmelerini sa lamak, bilimsel bilgiye ula abilmeleri için ö rencide heyecan ve sorumluluk duygusu olu turabilmek ve ö rencilerin ara rmac yönünü kuvvetlendirmek için rehber görevini üstlenen ö retmendir. Ayn zamanda ö rencilerde evrensel ahlak bilincini geli tirmede, milli kültür ve de erlere sahip ç kmada, etik de erlerini olu turmada en önemli yol gösterici ö retmendir. Fen bilimlerinin matematik, teknoloji ve mühendislikle bütünle tirilmesi sa lanarak, ö rencilerin problemlere disiplinler aras bak aç yla bakmas hedeflenir. Bu aç dan bak ld nda bizim için fen bilimleri, fen, bilim, teknoloji, matematik gibi disiplinlerin bütünle tirilmesi ve yarat dü ünme, ürün ortaya

karabilme, bulu yapabilme seviyesine ula man n temelidir (MEB, 2017).

Bir Fen Bilimleri ö retmeninden beklenen; ö rencilerine, bireysel özelliklerini dikkate al p, fen bilimlerine ait beceriler kazand rmakt r. Ö rencilerin bireysel özelliklerinin dikkate al nd önemli kuramlardan biri olan çoklu zekâ kuram na dayal etkinlikler, etkili bir fen e itimi için oldukça önemlidir. Bu kuram; fen e itimini daha verimli, bireysel özelliklere hitap eden, ara rmaya dayal bir ekilde yürütebilmek için avantajlar içermektedir. (Alt nsoy, 2011). Çoklu zekâ kuram na göre her ö rencinin zekâ alan birbirinden farkl r. Bundan dolay , ö rencilerin bireysel farkl klar n göz önünde bulundurulmas , farkl zekâ alanlar na yönelik ö retim stratejilerinin izlenmesi,

(30)

renmeleri için gerekli ko ullar n olu turulmas ve ö renilen bilgilerin günlük hayattaki önemine de inilmesi, ö rencilerin fen bilimlerine olan ilgilerinin artt lmas aç ndan önemlidir. K sacas ö rencinin Fen Bilimleri dersinin önemine varmas ve bu dersi ba arabilece inin fark na varmas sa lanmal r.

Ö retmenlerin ö rencilere okul ortam d nda da çal malar için ev ödevleri vermesi oldukça önemlidir. Ev ödevleri, derste i lenen konular n ö renciler taraf ndan evde tekrar gözden geçirme f rsat verir. Ayn zamanda ev ödevleri, velilerle ileti im kurmak için oldukça önemli bir yol olup velilerin çocuklar n ö renmesine etkin bir ekilde kat lma f rsat sa lar ve velilerin program anlamas na ve çocu unun bu dersteki geli imini takip etmesine yard mc olur (MEB, 2006).

2.1.8.2. Fen Bilimleri E itiminde Ö rencinin Rolü

Fen bilimleri program göz önüne al nd nda, ö renci kendi ö renmesinden sorumludur, yani; ö renci ö renme sürecinde aktiftir. E itim ö retim, ö renci merkezlidir.

renci, derste ya da ders ile ilgili uygulamalarda aktiftir, ara rmac , sorgulay , hem fen konular aras nda hem de disiplinler aras nda bilgi transferi yapma yetene ine sahiptir. Fen bilimleri program da ö rencinin bu özellikleri kazanabilmesi için bir strateji benimsemi tir. Fen bilimleri program nda ö renci, tart mac , üretken, üretti i bilgileri ürüne dönü türebilen, i birli ine aç k ve yarat birey rolündedir (MEB, 2017).

retmen rehberli inde kendi ö renme stratejisini olu turabilen ö renci, eski bilgileri ile yeni ö rendi i bilgileri kar la rarak, nas l ö renece ine dair yöntemler olu turabilir. Bu sebeple tüm ö rencilerin kendi ö renme stratejisini ke fetmesi desteklenmelidir.

Bireylerin ya ama rahatl kla uyum sa layabilmeleri ve ba ar elde edebilmeleri için fen ve teknoloji dünyas çok iyi bilmeleri ve ondan faydalanma yollar bilmeleri gerekir. Çünkü ak lc k bilim ve teknolojinin temelidir (Hançer, 2006).

2.1.8.3. Fen Bilimleri E itiminde Ailelerin Rolü

E itimin sadece okul ortam nda olmad tart lmaz bir gerçektir. Birey, gözlerini hayata açt nda yan nda annesini ve babas bulur. E itimin ba lad ilk yer olan aile ortam n, bireylerin ö renmeleri üzerinde ciddi bir etkisi vard r. Ebeveynler, çocuklar n renmelerini denetledi inde çocuklar kendilerinin sahiplenildi inin fark na varacak ve

(31)

daha dikkatli olmaya özen göstereceklerdir. Bu denetleme mekanizmas , ö renciyi ne çok kacak kadar kat ne de ö renciyi bo vermi li e sevk edebilecek kadar serbest olmal r.

Zaman zaman ö rencilerde, okulda ö renilen bilgilerin günlük hayatta hiçbir i lerine yaramayaca , sadece s navlar geçmek için ö renmelerinin gerekti i gibi yanl bir alg olu abilir. Bu yanl alg n aksine, özellikle Fen Bilimleri dersinde ö renilen bilgilerin hayat n her a amas nda kar za ç kabilece i bilinmektedir. Aileler, gündelik hayatta, ev ortam nda ya da d arda kar la klar fen bilimleri ile ilgili bir durumu çocuklar ndan yorumlamas isteyebilirler. Kar la durumu yorumlamaya çal an çocuk, fen bilimlerinin günlük hayatta i e yarad n fark na var p haz alacakt r.

Annenin ve baban n, ö rencinin ba ar ve ba ar zl kar nda tak naca tav r çok önemlidir. Anne ve babalar, çocu un ba ar zl na ak lc ve sab rl çözüm aramalar , renciye sevgilerini eksik etmemeleri, martmamalar , cesaretini k rmamalar , küçümsememeleri, hayal k kl meydana getirmemeleri gerekmektedir. Unutulmamal r ki; çocuklar n ruhunu anlamak oldukça güç bir durumdur. Bir çocukla kar kar ya kald z zaman, gizemli bir çevreye girdi imizi hemen hissederiz; as l olan bu çevreyi iyi tan makt r (Büyükkaragöz, 1990).

2.2. Ö RET M YÖNTEM ve TEKN KLER

retim yöntemini, ö retim etkinliklerinde hedefe ula mak için izlenen yol eklinde tan mlayabiliriz (Altun, 1998). Ö retim tekni i ise, ö renilecek bilgiye mevcut araç-gereçleri ve yöntemleri uygulamakt r (Temizyürek, 2003). Ba ka bir deyi le bir ö retme yöntemini uygulama ekli ya da ö renme ortam nda yap lan i lemlerin tümüdür (Demirel, 2012). Yöntem ö retme-ö renme sürecini tasarlamakt r (Temizyürek, 2003). Yöntem,

retmen ve ö rencinin hedefe ve hedef davran lara beraber yürüdükleri bir yoldur (Tosunta , 2013). Ö renciyi hedefe ve hedef davran lara ula ran birden çok yol olabilir. Bir yöntem, sonuca götürücü olmal , tam ö renmeye yol açmal ve az maliyetli olmal r. Bilgi edinmede zaman ve kalitenin önem kazanmas yla beraber, ö retimde kullan lan yöntemler de önemli hale gelmi tir (Altun, 1998).

rencilerin ya , cinsiyeti, yetenekleri ve ilgileri, ailelerinin sosyoekonomik ve kültürel özellikleri, içinde yeti tikleri çevre vs. hedefe götürücü bu yollar n seçimi üzerinde etkili olabilir. Kendini geli tirmi bir ö retmen, s ftaki ö rencilerin özelliklerine göre, gerekti inde de ik yollar sunabilmelidir. Ö rencilerin özellikleri dikkate al nmadan yap lan ders, havaya anlat lan bir ders ya da karanl a at lan bir ta gibidir (Varol, 2007).

(32)

Bunlar n yan nda ö retmenler zaman ve s f yönetimi konusunda iyi bir beceriye sahip olmal r.

retmenler, tamamlay e itimlerinde daha önce ö renemeyen ö renciler için uygulad klar stratejileri, teknikleri araç-gereçleri ayn ekilde kullanmamal rlar. Önceki sürecin ayn ö renciye ya atmak pek fayda sa layamayacakt r. Çünkü bir önceki

retme-ö renme sürecinde strateji, teknik, araç-gereçler ile ö renemeyen ö renciler, daha sonraki tamamlay ö retme ö renme sürecinde de ayn strateji, ayn teknik, ayn araç-gereçlerin ayn ekilde kullan lmas yla da ö renemeyebilirler. Bundan dolay ö retmenler farkl strateji, teknik ve araç-gereçleri kullanmaya dikkat etmelidirler ( ahin, 2014). Farkl renme stillerine sahip ö rencilere bir bilgiyi kazand rmak için ayn yöntem ve teknik kullan ld nda ö rencilerde b kk nl a ve dikkat eksikli ine yol açabilece inden, s f yönetimi güçle ir. Birbirinden farkl içeriklere sahip olan disiplinlerdeki kazan mlar için içerik yap na uygun olan yöntem ve tekni in seçilmesi oldukça önemlidir. Zira kimi disiplinler bir laboratuvar, do a gezisi ya da sergiyi gerektirebilir. e yarar bir tekni in seçilmesi ve uygulanmas için imkânlar zorlanmal r.

2.2.1. GELENEKSEL Ö RET M YÖNTEM

Karalar’a (2006) göre; geleneksel ö retim yöntemi teknolojik olanaklardan faydalan lmayan, ö retmenin merkezde oldu u, derslerin ço unlukla düz anlat m yoluyla

lendi i, ö retmenin anlatma, ödül-ceza ve not verme, ele tiri yapma durumu ile aktif, rencinin ise dinleyici konumuyla pasif oldu u bir ö retim yöntemidir.

Geleneksel ö retim yöntemi genel olarak incelendi inde bir tak m s rl klar ve avantajlar bar nd rmakt r.

2.2.1.1. Geleneksel Ö retimin S rl klar

Geleneksel ö retim, lider konumunda olan ö retmenin düz anlat m, soru-cevap ve tart ma gibi yöntemler kullanarak yapt bir uygulamad r. Fakat bu uygulamay yapanlar n bilinçli olarak hangi ö renme kuram dikkate ald , bu uygulaman n hangi esaslara dayand tam olarak ifade edilmemektedir. Geleneksel ö retim yönteminin merkezinde olan ö retmen, dersin ak na, ö rencilerin nas l yönlendirilece ine ve de erlendirmenin nas l yap laca na ö retmen karar verir. Geleneksel s flarda ö renci, bo bir levha olarak görüldü ünden dolay bilginin etkili biçimde aktar lmas önemli görülmektedir (Bekereci, 2013).

(33)

Geleneksel ö retim yakla mlar , istenilen do rultuda bireyler yeti tirme konusunda yetersiz kalmaktad r. Geleneksel yöntemlerde ö renci, bilgiyi haz r olarak almaya al , ald bilgileri ezberleme al kanl na sahip, farkl problemler üzerinde analiz yetene i yeterince geli memi tir. Bundan dolay geleneksel ö retim yakla mlar ile istenilen profilde bireyler yeti tirmek zordur (K ç, 2010). K sacas ; geleneksel ö retimde,

rencinin bilgi seviyesi ö retmenin verdikleri kadard r.

2.2.1.2. Geleneksel Ö retimin Avantajlar

Geleneksel yöntemde kullan lan anlat m tekni inden, bilginin kalabal k bir kitleyle payla lmas ya da bilginin h zl verilmesi gereken durumlarda etkili bir ekilde yararlan labilir. Bir konuyu h zl anlatmak ya da özetlemek isteyen bir ö retmen, bunu anlat m tekni iyle daha rahat yapabilir. (Varol, 2007). Özellikle i lenecek yeni konunun önceki konularla ba lant n olmad durumlarda etkili olur (Karamustafao lu ve Yaman, 2010). Bu yöntemle dersin ak daha kolay olur. Bilgiler, belli bir s raya göre planlanarak aktar r. Yine bu yöntem, zamandan tasarruf sa layarak, konunun özünden ve ciddiyetinden uzakla madan, ö rencilerin dersin ak bozmas na izin vermeden

retimin yap labilmesini sa lar. Ö retmen s f ve ders kontrolünü di er bütün yöntemlere göre daha kolay sa layabilir. Ayr ca, ö retmenin bu yöntemin etkilili ini artt rmas için jest ve mimiklerini kullanmas oldukça önemlidir (Varol, 2007). Anlat m yöntemi soyut kavramlar n kazand lmas için uygun bir yöntemdir (Karamustafao lu ve Yaman, 2010).

Bu yöntemde kullan labilen soru-cevap tekni i, etkili kullan ld nda ö rencilere an nda dönüt verebilme aç ndan oldukça önemlidir. yi haz rlanm sorular ö rencilerin retim konusuna güdülenmelerini sa lay p ö renci ile ö retim konusu aras nda güçlü bir ba kurulmas na yard mc olurlar (Karamustafao lu ve Yaman, 2010). Varol’a (2007) göre; her türlü ö renmenin ba soru sormakt r. Bir konu hakk nda kafas nda soru olu turan ki i, olay n fark na varm , kafas nda olu turmu oldu u bu soruya çözüm bulma aray na girmi demektir. Soru-cevap tekni i sayesinde ö renciler ba kalar dinler; bunlara kar kendi fikirlerini üretir ve bunu nazik, mant kl ve etkili bir ekilde söylerler. Bireylerin kendini ifade edebilme yeteneklerini geli tirir, dü üncelerini belli bir tertip ve düzene göre özgür bir biçimde ifade etmeyi ö renmesine yard mc olur. Bu yöntemde, soru-cevap tekni inin kullan labilmesi yöntem için olumlu bir durumdur.

(34)

Geleneksel ö retim yönteminde kullan labilen ve bir tak m avantajlar sa layan tart ma tekni i uygun bir ekilde uyguland nda oldukça verimli sonuçlar n elde edilmesi aç ndan önemlidir. Karamustafao lu ve Yaman’a (2010) göre; tart ma tekni i,

rencilere gerçekleri görme, de erlendirme, ele tirme ve yarat dü ünme becerisi kazand r. Ö rencilerin bir konuyu analiz etme kavrama ve yorumlama yeteneklerini geli tirir.

2.2.1.3. Geleneksel Ö retim Yönteminde Ö renci ve Ö retmenin Rolleri

Geleneksel ö retim yöntemleri ile i lenen ve ö retmenin merkezde yer ald e itim uygulamalar nda ö rencilerin görevi, kendisine aktar lan bilgileri ö renmek ve ö retmenin görevi ise, bu bilgileri do rudan ö rencilere kazand rmakt r (Orhan, 2004). Geleneksel

retimde ö rencinin, ö retmen taraf ndan aktar lan bilgiyi oldu u ekliyle kabul etmesi anlay vard r. K sacas ; ö retmen, gerekli bilgileri ö rencilerin seviyelerine uygun bir dil ile aktar r. Burada ö rencinin görevi ise, ona ne ö retilece ini beklemek ve ö retileni almakt r (Di ler, 2011).

Geleneksel ö retim yöntemi, ö rencinin neyi, ne kadar ö rendi inin tespit edilebilece i ö retim sürecini içermez (Di ler, 2011). Bu yöntemde de erlendirmenin merkezinde de güçlü bir biçimde ö retmen vard r (Orhan, 2004).

itim sisteminin geçirdi i h zl geli im ve de imler, ö retim sürecinde de yeni teknik ve yakla mlar ihtiyaç haline getirmi tir. Bu tekniklerden biri olan ve ö renciyi merkeze alan istasyon tekni i, etkili bir ekilde kullan ld nda ö rencilere birçok beceri kazand labilmektedir (Batd ve Semerci, 2012). A da bu teknik detayl bir ekilde aç klanacakt r.

2.2.2. STASYON TEKN

stasyon tekni i, ö rencilerin olu turulan özel alanlarda, önceden ö retmen veya retmen-ö renci taraf ndan olu turulmu belirli yönergeleri kullanarak, bir tak m renme etkinli ini gerçekle tirdikleri bir ders i leme eklidir (Benek ve Kocakaya, 2012).

renme istasyonlar , son y llarda s kça kullan lan modern yöntemlerden biridir. Bu yöntemde, birbirinden ba ms z bir ekilde çal abilen ö renciler, bol miktarda araç-gereç kullanabilme ans na sahip olur ve ders dinleme monotonlu undan kurtularak ö renme sürecine aktif bir ekilde kat rlar. Görselli i sayesinde ö renilen bilgilerin kal olmas sa lar (Demirörs, 2007).

(35)

Erda (2014), e itime yeni bir soluk getiren, yap land rmac yakla mla birlikte programa giren istasyon tekni ini, yap lan bir i i kald yerden daha ileriye götürmek olarak tan mlam r. stasyon tekni i, s f içinde veya d nda, bireysel ya da grup olarak, bir konuyu ilk kez ö renmek ya da tekrar etmeye yönelik, ö rencileri ke fetmeye yönlendirerek aktif ö renme ve zengin ya ant lar sunan bir tekniktir. Bu teknikte renmenin sorumlulu u ö rencide olup, ö renciler nas l ö renece ini ö renmektedir (Benek ve Kocakaya, 2012).

2.2.2.1. Ö renme stasyonlar n Tarihsel Kökleri

Demirörs’e (2007) göre, istasyon tekni inin tarihi kökenleri Helen Parkhurst’a dayanmaktad r. Helen Parkhurst; 1920’de olu turdu u bran odalar , kendi kendini yeti tirme malzemeleriyle ö rencileri, do rudan i talimatlar yla bran a özgü sorular n serbestçe i lenmesini özendiren ve geni çapl olarak çal ma sonuçlar n kendi kendine kontrolünü sa layacak bir nitelikteydi. Bugünkü ö renme istasyonlar , temelde bu çal ma biçimine dayan r. Çal man n ç noktas , ö retim program ndaki bir konu alan r.

1900’lü y llar n ba nda Montessori ile ba layan istasyonlarda ö renme, Dewey’in itim felsefesiyle ekil alarak, Piaget ve Vygotsky’nin yap land rmac k görü lerinden etkilenmi ve 60-70’lerde tan nan bir model olmu tur. Yap land rmac e itim kuram n nda, Gardner’in Çoklu Zekâ Kuram yla desteklenen bu teknik, günümüzde s flarda farkl la lm bir ö retim arac olarak kullan labilmektedir (Demir, 2008).

Benek’e (2012) göre; günümüzdeki istasyonlarda ö renme tekni i, C. W. Washburn’un, Chicago’da uygulad e itim sistemine dayand labilir. C. W. Washburn’un Winnetka Plan ad verdi i e itim sistemi, ö retimin, ö rencinin ki isel yap na ba olarak esnekle tirilmesi gerekti ini savunur. Bu sistem, tüm ö rencilerin tek amaç u runa topland kat s flar sistemine ba olan okul anlay na kar r. Winnetka Plan nda, her ö renci grup çal malar na kat larak çal malar devam ettirir.

renci, kendi yetene ine ve h na ba olarak istenilen görevleri yerine getirir. stenilen görevi zaman nda yerine getiren ö renci, bir sonraki görevi yerine getirmek için çal r. Günümüzde kullan lan ö renme istasyonlar Winnetka Plan ile benzer özelliklere sahiptir.

2.2.2.2. Ö renme stasyonlar n Haz rlanmas

Her konuya ve her büyüklükteki s fa rahatl kla uygulanabilen istasyon tekni ini uygulamak için, ö rencilerin çal abilece i alanlar n olu turulmas ve bu alanlarda

(36)

rencilerin hedeflere ula malar sa lay etkinliklerin bulunmas gereklidir; ancak bunlar tek ba na tekni in uygulanmas için yeterli de ildir (Güne , 2009).

stasyon tekni i uygulamak için ciddi bir haz rl k yap lmal r. Bu haz rl k süreci beceri, bilgi ve zaman gerektirir. Demirörs’e (2007) göre; ö renme istasyonlar n amaca hizmet edebilmesi için haz rl k a amas nda dikkate al nmas gereken pek çok konu vard r. da ö renme istasyonlar n sahip olmas gereken özellikler maddeler halinde ralanm r.

- Cezbedici ve estetik olmal r. - Kendi ba na kontrol edilebilmelidir.

- Anla r çal ma yönergesine sahip olmal r. - Farkl çal malara olanak sa lamal r. - Farkl görü lere hitap etmelidir.

- stasyonlarda ba ar ya ant lar olu turularak di erlerine geçilmelidir.

ste e ba istasyon seçimine engel olmak için, istasyon s ralar n kesin amaçlar n bildirilmesi gerekir. Materyallerin istasyonlarda kalaca , böylece di er

rencilerin de kullan na haz r olaca teminat alt na al nmal r. stasyon tekni inde renciler gruplar halinde çal rlar. Bu tekni e uygun olarak tasarlanan istasyon merkezlerinde çal acak gruplar belirlenirken, baz etkenler göz önünde bulundurulmal r. Bunlar; ö rencilerin ihtiyaçlar , ö renme h zlar , ö renme biçimleri, ilgileri, yetenekleri, birbiriyle olan ili kileri, ön ö renmeleri, say lar , dersin kazan mlar ve tasarlanan istasyon say r (Demirörs, 2007).

rencilerin istasyonlarda hangi kazan mlara yönelik çal acaklar çok önemlidir. er istasyon tekni i birden fazla kazan ma yönelik uygulanacaksa s rlar mutlaka belirtilmelidir. Aksi takdirde ö renciler bir konu alan n sadece bir kazan na odaklan p di er kazan mlar göz ard edebilece i gibi, hedeflenen kazan n d na ç kmas da muhtemeldir. Bu durum ö rencilerde eksik veya yanl ö renmelere sebep olabilece i gibi, istasyon de imden sonra di er gruplar n yap lan bu hatadan dolay çal maya katk sunamamas na yol açabilir.

2.2.2.3. stasyon Tekni inin Uygulanmas

stasyon tekni i, belirli kurallar olan belirli bir sisteme göre düzenlenmi bir tekniktir. Ö renciler, ö retmenin önceden olu turdu u ve s fa duyurdu u kurallara göre istasyonlara u rar. stasyon tekni i ilkokullarda yap lan küme çal malar ndaki gibi grup

(37)

çal mas na uygun olarak düzenlenir. Buradaki her küme, bir istasyondur. Olu turulan istasyonlara farkl isimler verilerek, her istasyona bu isimlere göre gerekli araç-gereçler yerle tirilir. Bir s ftaki istasyon say n 4 ya da 5 olmas uygundur (Erda 2014).

stasyon gruplar olu turulurken, i birlikli ö renme kuram ilkelerinin dikkate al nmas , rencilerin geli imleri aç ndan önemlidir. Çünkü bu gruplarda çal acak olan ö renciler, grup arkada lar ile birlikte çal nda ö rendiklerini payla arak sosyalle ir, sorumluluk sahibi olur ve fikir al -veri inde bulunur (Benek, 2012). birlikli ö renme kuram ilkeleri dikkate al nmadan yap lan istasyon tekni i çal mas n, tekni in beklenen i levini yerine getirememesi bir yana, s f kontrolünün kaybedilmesine ve zaman kayb na yol açmas beklenir.

stasyon uygulamalar nda ayn grupta çal acak ö rencilerin rastgele seçilmesi ve say lar n tek olmas önemli bir ayr nt r. Gruplardaki ö renci say n çift olmas ortak kararlar al nmas güçle tirebilir. Örne in 8 ki iden olu an bir istasyonda ö rencilerden 4’er ki iden olu an iki farkl fikir ortaya ç kabilir. Bu durum ortak karar al nmas zorla rd ndan ö renci say n tek olmas na dikkat edilmelidir. Aksi durumda grup içinde sürtü melerin ya anabilece i, baz ö rencilerin di erlerine bask kurup onlar

layabilece i ve s f düzeninin bozulabilece i unutulmamal r. Ayn zamanda grup say lar n tek olmas ö rencilerde demokrasi bilincinin geli mesi aç ndan da önem te kil etmektedir. Ayr ca; istasyon tekni ini uygulayacak olan e itimcilerin gruplara ö renci seçerken ayn gruba biri ba ar , biri orta düzeyde ba ar ve birinin de ba ar desteklenmesi gereken ö renci yerle tirme mant yla hareket etmesi istasyon tekni i ruhuyla örtü memektedir.

Güven’e (2014) göre istasyon tekni i uygulan rken a da verilen kurallara dikkat edilmelidir;

- S fta kaç çal ma yap lacaksa, o say da gruplar olu turulur. (öykü istasyonu, slogan istasyonu, afi istasyonu gibi kaç istasyon varsa o kadar grup olu turulur).

- Her istasyona bir istasyon efi seçilir.

- Ö rencilerin her bir istasyonda ne kadar süre çal aca belirlenir.

- Düdük sesi veya ba ka bir uyar ses ile her grup daha önceden belirlenen istasyona giderek verilen çal ma konusuyla ilgili çal ma yapar.

- Bir istasyon için belirlenen çal ma süresi bitti inde ö renciler, çal malar masalarda b rakarak hep beraber bir sonraki istasyona geçerek çal maya ba larlar.

(38)

- stasyon de tiren ö renciler, önceki grubun çal mas kald klar yerden devam ettirerek katk sa lamaya devam eder.

- Çal ma bitti inde her istasyonun efi, olu turulan ürünleri s fa sunar. Böylece bütün s f az ya da çok katk sa lam oldu u ürünleri inceler.

renci merkezli olan istasyon tekni inde ö renciler, ö retmenin rehberli inde çal rlar. stasyon tekni inin etkili uygulanabilmesi ve uygulama esnas nda düzenin bozulmamas için ö retmen ve ö renciler üzerlerine dü en görevleri yerine getirmelidir (Güne , 2009). Ö renciler, ne yapacaklar iyi bilmelidir. Bunu sa lamakla görevli olan retmen, uygulama esnas nda olas istenmeyen durumlar n olu mamas için her grupla iyi ilgilenmeli ve zaman dikkatli kullanmal r. stasyona ba lamadan önce ö retmen, s fta yapmas gereken resmi görevlerini yerine getirmelidir. Ö retmenin süreçte pasif durmas ya da dalg n olmas , ö rencilerin gruplarda süre olarak fazla ya da az kalmas na sebep olabilir. Ö retmen, rehberlik görevini yerine getirmeli ve ö rencileri cesaretlendirmelidir.

2.2.2.4. Ö renme stasyonlar n Çe itleri

renme istasyonlar konunun yap na, ö rencilerin say ve ihtiyaçlar na göre de ik ekillerde düzenlenebilir. Bir s fta ayn anda farkl istasyonlar kurulabilece i gibi bir ünitenin tamam için tek bir istasyon da kurulabilir. stasyon uygulamalar ö retmenin tecrübesine, konunun yap na ve elde olan imkânlara göre de ebilmektedir (Ocak, 2017). Morgil, Y lmaz ve Yörük’e (2002) göre; ö renciler, olu turulan baz ö renme istasyonlar nda gönüllü olarak çal abilirler. Bu tarz istasyonlar, seçimli istasyonlar olarak adland lmaktad r. Baz istasyonlarda ise bütün ö rencilerin çal malar zorunlu k nabilir. Bu tarz istasyonlar da zorunlu istasyonlar adland lmaktad r. stasyon çe itleri a daki gibi aç klanabilir.

2.2.2.4.1. Sabit stasyon (Çal ma Kö eleri)

Bu tür istasyonlar, ö rencilerin tamam n rahatl kla yerle ebilecekleri ve izdiham olu mayacak s flarda kurulurlar. Ö rencilerin mutlaka bu istasyonlarda çal malar gerekmez. Bunun aksine ö renciler, haz rlanan materyalleri al p çal mak için kendi yerlerine de götürebilirler. stasyonlar çok dar odalarda, ö retmen masas n yan veya pencere kenar na da kurulabilir. Baz istasyonlarda çal mak için yeterli alan olan belirli sabit bir yer gereklidir. Elektrik ve su ba lant lar na veya büyük deney düzeneklerine ihtiyaç oldu unda ise istasyondaki çal ma, özellikle çok fazla hareket alan

(39)

gerektirdi inde veya yüksek ses beklendi inde bu tür yerler daima gereklidir. Gerekti inde tahta veya duvar kartlar sabit istasyonlar olarak kullan labilir (Demirörs, 2007; Ocak, 2017).

2.2.2.4.2. D stasyon

De ik ekillerde kurulabilen d istasyonlar sayesinde ö renciler çok bilgi toplayabilirler. Ö rencilerin serbest (örne in görü meler) veya sessizce çal abilmeleri için istasyonlar kütüphaneye kurulabilir. Bu tür istasyonlar gerekti inde koridorlarda ya da okul bahçesinde kurulabilirler. D istasyonlar okul ve ya am birle tirme aç ndan fayda sa layabilirler. Ö rencilerin s fta ö rendikleri bilgileri okul d ya amlar nda uygulayabilmeleri aç ndan önemlidir.

Örne in: cisim veya ekillerin yüzey ve hacimlerinin okul bahçesinde ölçülmesi için bu tarz bir istasyon kurulabilir. Bir tak m sosyal derslerde de ö rencilerin arkada k ili kilerini geli tirmek için bu tarz arkada k istasyonlar kurulabilir (Demirörs, 2007; Ocak, 2017).

2.2.2.4.3. Paralel stasyonlar (Seçimlik stasyon)

A-, B-, C- v.b. istasyonlar haz rlamak, her defas nda ayn ö renme çemberinin bir sm üzerine farkl anlamlar veya farkl faaliyet çe itleri kazand rmak için çok yerindedir. Bu durumun her kat mc n özel ö renme ilgisine ve özel ö renme yetene ine çok iyi hitap etmesi beklenir (Demirörs, 2007; Ocak, 2017).

Paralel ö renme istasyonlar nda ana ö renme istasyonlar ve bu ana ö renme istasyonlar n içinde de alt ö renme istasyonlar vard r. Ö renciler her istasyona geldiklerinde seçimlik faaliyetlere kat labilecekleri gibi ana istasyona ikinci defa geldiklerinde faaliyetlerini de tirebilmektedirler (Ocak, 2017).

stasyondaki ö renme materyali de de tirilmeden tekrar tekrar verilmelidir, yoksa kat mc say n çok olmas ndan dolay istasyonlarda darbo azlar n ya anaca bilinmelidir (Demirörs, 2007; Ocak, 2017).

2.2.2.4.4. Lokomotif stasyon (Tampon stasyon)

Her ö rencinin çal ma h birbirinden farkl r. Bundan dolay , özellikle belli bir raya göre çal lan istasyonlarda aksamalar olu abilir. Bu tür aksakl klar ortadan kald rmak ad na Lokomotif stasyonlar kurulur. Bu istasyonlar n amac ö rencilerin bir

Şekil

Tablo No  Tablo Ad                                                                        Sayfa No
Tablo 1. Fen Bilimleri Dersi Ö retim Program n Boyutlar  (MEB, 2017).
Tablo 2. MIÜBT Sorular n Madde Güçlük  ndeksleri, Madde Ay rt edicilik  ndeksleri ve  Yeni Bloom Taksonomisindeki Kar klar
Tablo 3. Deney ve Kontrol Grubu Ön Test Puanlar  Mann Whitney-U Testi Sonuçlar
+6

Referanslar

Outline

Benzer Belgeler

Bu konuyla ilgili ağaçların kesilmemesi için bir oylama yapılmasını rica ediyorum” sözleri üzerine Turgutlu Belediye Ba şkanı Serhat Orhan, baskılar sonucu

TEB’in internet sitesinde Bölge Eczacı Odaları’na hitaben dün yayınlanan açıklamada, Sivas Eczacı Odası ile Telekom İl Müdürlüğü arasındaki şifahi görüşmede

Tiyatro sanatç ısı ve Merkez Partisi milletvekili Solveig Ternström 1980 yılında yapılan halk oylamasında İsveç halkının ezici bir çoğunlukla nükleer santrallere

Nükleer yakıtı endüstriyel düzeyde ürettiğini açıklayan İran'ın, daha fazla miktarda uranyum zenginleştirmek için 50 bin santrifüj kurmay ı planladığı bildirildi..

Manisa Belediyesi ve be ş belde belediyesinin Saruhanlı ilçesine bağlı Develi Köyü yakınlarına yapmak istediği katı atık bertaraf tesisi projesine karşı Develi

Washington’daki Carnegie Enstitüsü ve Belfast’taki Queen’s Üniversitesi’nden bir grup araflt›rmac›, bu y›ld›z›n komflu gökada, Büyük Magellan Bulutu’na

Reid ve arkadafllar›ysa, k›ta ölçüsündeki uzakl›klarda kurulu çok say›da radyo teleskoptan oluflan Çok Genifl Tabanl› Dizge’yle (VLBA) radyogiriflim

Bu geli şmeler üzerine harekete geçen, Allianoi’nin yok edilmesini önlemek için kurulan Allianoi Girişim Grubu üyeleri ba şta Kültür bakanlığı, İzmir Valiliği ve