• Sonuç bulunamadı

Beylerbeyi Sarayında cereyan eden bir hadise:Ahmet Vefik Paşanın, Grandük Nikola'ya verdiği unutulmaz cevap

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Beylerbeyi Sarayında cereyan eden bir hadise:Ahmet Vefik Paşanın, Grandük Nikola'ya verdiği unutulmaz cevap"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Salıife: 11

Ahmet Vefik

Paşanın, Grandük

Nikoia’ya verdiği

unutulmaz cevap

Grandük Nikola

Beylerbeyi

Sarayında

cereyan eden

bir hâdise

Vefik Paşa

Rastladığı hicri yıl dolayısiy- le 93 savaşı diye anılan 1877 -

1878 savaşma, Osmanlı İmpa­

ratorluğu istcmiyerek sürük­ lenmişti. Çarlık Rusyası, devle, tin şeref ve haysiyetini ve hü­ kümranlık haklarını hiçe sayan teklifler ileri sürmüş ve bunla­ rın reddedilmesi savaşı do­ ğurmuştu.

Bu savaşta Türk ordusu, ken. dişine düşen vazifeyi yapmış, yenilmez Mehmetçik, her cep­ hede muharebeleri kazanmış, lâkin saraydan ve çok kötü şe­ kilde idare edilen harb, kaybe­ dilmişti. Halbuki, Osmanlı Dev­ leti savaşı kazanmak şansına sahipti. Harb ilân edildiği za­ man, Rusya seferberliğini tamamlamamış bulunuyordu. Çarlık, malî sıkıntılar içindey­ di. Ordu yığmağını yapama­ mıştı. Erzak ve cephane nok­ sandı.

O sırada Gazi Osman Paşa, Vıdin civarında hazır bir ordu ile bekliyordu. Derhal Tuna su­ yunu geçerek savaşı daha baş­ langıçta düşman toprağına inti­ kal ettirmek ve haıb hazırlı­ ğını henüz tamamlamamış bu­ lunan düşmanı, ilk anda gafil avhyarak zaferi sağlamak iste­ diyse öe buna Sarayca mü­ saade olunmadı. Bu büyük gaf­ letten istifade eden düşnan, durumunu düzelttikten sonra Tuna suyunu aştı ve stratejik üstünlüğü ele geçirdi. Osman Paşa’ya neden sonra Vidin’den çıkma izni verildi. O da süratle düşman tarafından işgal' edil­ miş olan Plevne üzerine yürü­ dü. Burasım geri aldı. Tah­ kim edip yerleşti. Plevne pek mühim bir yerdi. Düşman bu- 1 rasını ele geçirmeden, güne­ ye doğru ilerleyip Balkanla­ rı aşamazdı. Bunun için bütün kuvvetiyle hücum etti. Lâk'n, Osman Paşa’nia karşısında üst üste ağır mağlûbiyetlere uğra­ dı. Büyük Türk Kumandanı, ye. nik düşmanı takip ederek, ta­ mamen perişan edip, bir daha savaş edemiyecek hale getir­ mek istediyse de Saray buna da engel oldu. Böylece, üst üste yapılan hatalar sonunda niha­ yet mağlûbiyet gelip çattı. Düş­ man ordusu, Balkanları aşıp, evvelâ Edirne'yi aldı, sonra İs­ tanbul kapılarına dayan-b. Ye- şiköy’e kadar geldi. Bu sırada mütareke görüşmeleri başla­ mıştı. İleri sürülen şartlar, çok

ağırdı. Mütareke heyeti bunları hafifletmeye çalışıyor, lâkin Çarlık Orduları Başkumandanı Grandük Nikola, tu ra asla ya- uaşmıyo 'du.

Sonunda mütareke ve barış imzalandı. Bu barışın şartları, Avrupa devletlerinin çıkarlarını ihlâl edecek kadar ağırdı. Bu yüzden, sonradan bu devletle­ rin Berlin’de topladıkları kon­ grede, şartlar bir hayli hafif­ letildi.

Rus Genel Karargâhı, Yeşil­ köy’de bulunduğu sırada, Gran­ dük Nikola ile Osmanlı Padişahı İkinci Abdülhamid arasında bir buluşma ve görüşme yapılması­ na karar verildi. Düşman Baş­ kumandanı, Yeşilköy’den bir muşa binerek, Beylerbeyi Sara., yına geldi. Muş, Beylerbeyi Sa­ rayının rıhtımına yanaştı. Grandük, karaya çıkarak Sara­ yın merdivenlerine doğru iler­ ledi. Bütün devlet ricâli, pro­ tokol sırasına göre yerlerini almışlardı. Osmanlı Hükümdarı ise, Sarayın büyük salonunda bekliyordu. Devrin Başvekil unvanlı Sadrazamı Ahmet Ve­ fik Paşa, bu büyük vatansever adam, kapının önündeydi, İşte tam bu sırada muştan bir Çar­ lık deniz subayı rıhtıma atlıya, rak, elindeki Rus bandırasını oraya dikti. Bu hal, büyük bir hayret ve teessür uyandırmış­ tı. Herkes taş kesilmiş ve ne yapacağını bilmez halde şaşı­ rıp kalmıştı. O zaman Ahmet Vefik Paşa yerinden ayrılarak, Grandük’ü selâmlamaya lüzum görmeden, rıhtıma doğru iler­ ledi. Sonra', düşman bandırası­ nı huşunetle yerinden söküp, denize attı. Aynı şekilde geri dönüp, hiçbir şey olmamış gibi eski yerini aldı.

Düşman Başkumandanı bir an duraladı. Devletinin bandı­ rası ağır bir hakarete uğramış­ tı. Lâkin, buna kendisi sebep olmuştu. Bu mesele üzerinde durursa, celâdetine hayran kal­ dığı bu mağlûp devletin Başve­ kilinden daha ağır bir haka­ rete mâruz kalabileceğini his­ setti. Bunun üzerine, hiçbir şey olmamış gibi ilerlemeye devam etti ve Beylerbeyi Sa­ rayının merdivenlerini başı önde tırmandı.

Türk şeref ve haysiyeti ile oynanamıyacağını bir daha öğ­ renmiş bulunuyordu.

Münir SİRER

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

hidatik kistli hastalar; en s›k nefes darl›¤›, öksü- rük ve gö¤üs a¤r›s› ile ve radyolojik olarak tek, düzgün s›n›rl›, intakt kist ile baflvurmaktad›r.. En

İzmit Uluslararası Sokak Tiyatrosu Festivali ‘Ballı Ekmek Üzerindeki Sinekler 2’ Kişisel resim sergisi - video film gösterimi (01.08.01).. - 2001

Sahin, A novel approximation method to obtain initial basic feasible solution of transportation problem, Journal.. Note on transportation problem with new method for resolution

B303097052 黃盈慈 藥學科技(二) 演講時間: 99/12/09(四) 演講者:吳建德 心得:

臺北醫學大學臺北癌症中心為臺灣第一個結合國內外腫瘤研究與 臨床治療專家的「Comprehensive Cancer

2011 kazı sezonunda daha önceki çalışmalarda kuzey giriş kapısının doğusunda yer alan Erken Bizans kilisesinden güneye doğru uzanan portikin devamının görülmesi

Ekmek üretiminde ekĢi hamur metodunu kullanan fırınlardan alınan hamur örneklerinden izole edilen Lactobacillus suĢlarının ticari biyokimyasal identifikasyon paneli

Bana vaktile Pariste ve Sacha Guitry’nin yazmış olup babası Büyük Guitry’nin de için­ de rol almış bulunduğu bir piyes­ te bir kere görmüş olduğum