S O N J
O s m a n iı
V e z ir
i /- iİm p a ra to rlu ğ u n d a
Ea I İP
Midhat Cemal KUNT AY
O
smaniı İmpa ratorluğun u n 19 uncu asrını ya pan 5 vezirden İkin cisi A li Paşadır.A li Paşanın aktif farikalarından bir tanesi vardır ki çok mehurdur: Adam ye tiştirmemesi... Ve pa sif farikalarından bir tanesi de vardır kİ az meşhur değildir: Daima düşman ka zanması...
Koca Reşit Paşa adam yarattı, A li Paşa dalkavuk ya rattı. Hocası Reşit Paşadan bu kadar kalın bir çizgile ay
rılan A li Paşa çir kindi».
 li Paşa kadar düşmanı çok olan devlet adamı azdır. Ve bu düşmanların çok değerli olması  li Paşanın ikinci bir talihsizliğidir: Memleketin neresin den bakılırsa görü len beş tane dağ - a dam ona düşmandı: Reşit Paşa, Cev det Paşa, Ziya, Şi- nasi, Kemal.
Ancak düşmanla - rmı kaderinden zi yade, kendi tedarik etti.
Bu düşmanlıklardan bir tanesi edebi yatımıza bir heykel - eser kazandırdı: Zafem am e... Bu kitapta iftira bile gü zeldir.
Bu düşmanlıklardan bir tanesi de korkunç kinin en kuvvetli örneğidir. Cevdet Paşanın düşmanlığı... A li P a şayı sadaret sandalyesinden musalla ta şma kadar kovalayan düşmanlık... Cevdet Paşanın hiciv mi, tarih mi belli olmıyan bir yazısına göre  li Paşa sad razamken Mısır Valisi Saitten on bir bin kese almıştı. V e musallada tabutu yattığı zaman, Tezkiyecinin:
i,— Merhumu nasıl bilirsiniz?
Diye üç kere sorduğu suale kimse, cenazelerin âdabı muaşeretinden olan «iy i biliriz» cevabını vermemişti.
Adam yetiştirmemek ve düşman teda rik etmek gibi bir devlet adamı için iki büyük talihsizlik olan bu iki farikasın dan başka  li Paşanın yüzünde kuvvet le göze çarpan çizgiler şunlardır:
A li Paşada çok memur vardır, dev let adamı olmak için manalı" manalı su san memur!.. Nam ık Kem al bir mek tubunda, damadı Menemenli zade R ifat Beye «Y oksa sen de ketumluğu A li Pa- «şalık derecesine mi getird in ?» Diye yazarken çok memur olan bu A li Paşa yı yakalar.
Osmaniı împartorluğunda memur, Kemalin yukarlardakl cümlelerde sü kûtlarından bir tanesini yazdığı ve biı kaç türlü susan adamdı. Bu sukûtu Os
manlI imparatorluğunda en çok stan dardize eden A li Paşadır: «A z ve kesik
mur tarafı arttı. € kadar ki, eski Sadra zam A li Paşa, sada ret koltuğuna, Fuat Paşanın, göğsünde yaver kordonile otur masından rahatsız o- luyordu: «F u a t Paşa hazretleri makamı sa daretin haysiyetini ih lâl ediyorlar» dı. F a kat,  li Paşa bilmek istemiyordu ki yaver kordonunun haysiye tini azalttığı bu şada ret makamı, Fransız elçilerinin Reşid Pa-> şayi kaldırtıp  li ve Fuat Paşaları oturt
tukları hazin bir is kemleydi.
 lı Pasa Mercanda, sokaksız denecek ka dar bir köşede duran bir evde doğdu.
Mercan camiinin av lusuna bakan bu evin kapısından hayata ka pıcı ve aktar oğlu o- larak giren çocuğun, günün birinde M er canda konağı, Bebek te yalısı, Çamheaoa köşkü vardı. M azi deki sokaksız evin karşısında bu üç bü yük bina üç kocaman kabahatti. Bu çocu ğun 5 defa sadrazam ve 7 kerre H ariciye N a zırı olması da 12
S vezirden 2 neisi  lî Paşa
«söyler, söz söylerken sıkılır ve ellerini ¡cinayetti, insanlar bu 12 suçu ufak e- «oğuşturur, esnayı mükâlemede daima ! vin ve fak ir babanın çocuğuna bir türlü «önüne barak 1 ).»
işte Kemali sürgüne göndermek iste yen  li Paşa,, bu «ellerini oğuşturan, daima önüne bakan»  li Paşaydı.
«Daim a önüne bakan», yani: Gözleri nin yakalanmasından korkan... Ve bu  li Paşa rubasmdan kemiğime kadar memurdur.
Fakat onun bu çok memur tarafı, bazan, Osmaniı imparatorluğunun hay siyetini arttırıyordu: Mısır Hidivliğinin hacmini büyültmek için, H idiv Ismailin, cebinde çek defterile Im adiye sarayın - dan Babıâliye gönderdiği Ermeni Nu- bar, bu çok memur, çok sadrazam  !i Paşanın yanma iki ay giremedi 2). ö- teki rical de çekli ermeniyie görüşmek ten korktular. Böyle olaylarda  li P a şanın memur tarafı mukaddestir. F a kat bir taraftan da o kadar mütemadi yen memurdur ki, bu yüzden, kilişe - a- damdır.
A li Paşa memurluktan âdeta şehvet tadı duyuyordu. Küçük memurken de çok memurdu. Fakat büyüdükçe me
(1) Ali Fuat, «Ricali mühimıtıei si yasiye» S. 58
(2) Mısırda, Hidiv Ismailin zamanın da kabine reisi olan Nubar Paşa,
bu-affetm ediler. Bu, insanların kötülüğü dür. F akat mazisini insanlara zorla ha fırlatm akta  li Paşanın da kusuru yok değildi. Vaktile Boğaziçinden Babıâliye gelmek için Pazar kayığına verecek pa ra bulamıyarak yaya yürüyen  li Paşa nm, sadrazam olunca, şımarık hüküm darlar gibi pahalı dalkavuklan ve k ı y metli mazlûmları vardı. O, insanlara, dalkavuk oldukları miktarda tahammül edebiliyor, ve sadrazamlığı düşmanla- rinı ezmek için bir vasıta manasına alı yordu.
Sadarete lâyık olacak tarzda bir adam yetişm iye başlayınca kendisi sadrazamlıktan azledilecek kadar ra ■> hatsız oluyordu. Bu  li Paşa hem ken dine hem başkalanna bir ıztıraptı.
Fakat bir taraftan da üç A li Paşa vardır ki bu A li Paşaların isminin kar şısında insan önünü hürmetle iliklemek İster.
1 numaralı Â li Paşa kapitülâsyonla - nn kaldırılmasını İlk isteyen hem m il let adamı, hem devlet adamı Â li P a şa -1 2 dır.
Bu  li Paşa çok istedi ki Kırım har binden Paris kongresinde alacağımız bir neticede kapitülâsyonların kaldırıl ması olsun. Bu, onun memleket adam lığının mübarek bir hamlesidir: Muhak kak ki 6, bu vatanı çok severdi Ancak,
nn, Osmaniı imparatorluğunun Mısır
fevkalâde komiserliği başkâtibi Mehmet i azlıklara ve yabancı elçilere çok şahsî Beye bizzat kendi anlatmıştı — Mısır
fevalâde komiserliği bakûtibi Mehmet
Arif, «Başımıza gelenler», 8. 515.
bir mantıkla bağlanması şu zannı ve rir ki, vatanım çok seven  li Paşa, va-
( Devam ı 6 net tayfad a )
Taha Toros Arşivi