• Sonuç bulunamadı

Anterior Diestemalarda Alternatif Sabit Protetik Tedavi Metodu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Anterior Diestemalarda Alternatif Sabit Protetik Tedavi Metodu"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cumhuriyet Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Dergisi Cilt 1, Sayı 1, 1998

ANTERİOR DİESTEMALARDA ALTERNATİF

SABİT PROTETİK TEDAVİ METODU

Doç.Dr.A.Kemal ÖZDEMİR* Dt. Mehmet TURGUT**

ÖZET

Anterior diestemalar, protetik tedavide genellikte estetik problemlere sebep olur. Bu gibi vakaların restorasyonunda hareketli bölümlü protezler, implant üstü protezlerin yanısıra ortodontik tedaviler de uygulanmaktadır. Bu makalemizde; anterior diestemalı iki hastamıza uyguladığımız, implant veya hareketli protezlere alternatif olabilecek, spring köprü şeklinde modifıye edilmiş adheziv köprü uygulaması rapor edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Adheziv köprü, Spring köprü, anterior dies- temanın protetik restorasyonu.

SUMMARY

Anterior diestematas usually causes esthetical problems in prosthetic treatment. In such restorations partially re- moval prosthesies as well as on implant supported prost- hesies are applied with orlhodontic treatment.

In this article it is reported that there is adhesive bridge applications which is structured as spring bridge and can be accepted as alternative to removal prosthesies or im- lant.

Key Words: Adhesive bridge, Spring bridge, prosthetic treatment of anterior diestamata.

GİRİŞ

Adheziv materyallerin gelişmesiyle dişhe-kimliği restoratif çalışmalarında yeni bir dönem açılmıştır. Son 25 yıldır çeşitli adhezivler ve asit etch tekniği ile yapılan restoratif çalışmalardan birisi de metal destekli adheziv köprülerdir6,7.

Bu tip köprüler; ön ve arka grup diş eksiklik-lerinde diş ve dişeti ile uyumlu ilişkileri devam ettirerek estetik bir restorasyonu daimi olarak konservatif anlayışla gerçekleştirdiği gibi aynı zamanda, periodontal splint amacıyla destek diş-lerin sabitleştirilmesinde de, kesin protetik tedavi için geçiş protezi olarakta kullanılmaktadır 2,3,6,7.

Kantorowicz, tarafından 1957 yılında bildiri-len spring köprüler sabit parsiyel protezlerde göv-de ile göv-destek arasındaki bağlayıcıların modifiye edildiği protetik tedavi şeklidir.

Gövdenin her iki yanında veya tek tarafında diestemanın olduğu diestemalı ön dişlerin resto-rasyonunda spring köprü tek çözüm olarak bildi-rilmektedir 4,5.

Bu şekilde yapılan köprülerin; kısa süreli kli-nik uygulama ile mükemmel estetik sonuçlar sağ-ladığı, hasta tarafından kabul ve tercih edilebildi-ği ve başarısızlık oranının düşük olduğu bildiril-mektedir.1-5

Bu makalemizde üst çenenin Ön bölgesinde diş eksikliği olan ve bu geniş dişsiz bölgenin bili-nen köprü yapımı teknikleriyle yapılması halinde, estetik olarak kabul edilmesi zor olacak, iki has-tamıza uyguladığımız Adheziv köprünün, spring köprü modifikasyon şeklinde planlanan iki köprü

*C.Ü.Dişhekimliği Fak. Protetik Diş Tedavisi ABD. Öğretim Üyesi **C.Ü.Dişhekimliği Fak. Protetik Diş Tedavisi A.B.D. Arş. Görevlisi

protezini anlatacağız.

OLGU 1: Hastamız 28 yaşında Erkek 21-22

numaralı dişlerine kaybetmiş. Alveol kretinde önemli ölçüde rezorbsiyon mevcut. Buna bağlı olarak 11 ve 23 numaralı dişlerin klinik kuronları normalden daha uzundur (Resim 1). Hastamız ta-bii dişlerinde ön median diestama olduğunu be-lirtmiştir. Bu amaçla bu hastamız için özel bir me-tal alt yapı planlanması yapıldı. 23 numaralı dişin alt çene ile kapanış halinde mesafesi yeterli olma-dığı için mine kalınlığını aşmayacak şekilde tır-nak yuvası şeklinde aşındırma yapıldıktan sonra ölçü alınıp model üzerinde uygun planlama yapı-larak döküm alt yapılar hazırlandı.

RESİM 1

Ön median diestama için 11. ve 12. dişlerin üzerinde hazırlanan adheziv köprünün kanatlan, gövde ile spring köprünün barı şeklinde birleşti-rildi. 23 numaralı diş için ise normal adheziv köp-rünün kanadı şeklinde palatinalde cingulum üze-rinde hazırlanan yuvaya uygun yapıldı(Resim 2).

(2)

CİLT:1, SAYI : 1

RESİM 2

Metal alt yapının üzerine ışıkla sertleşen este-tik materyalden (Art glass*) gövde işlendi(Resim 3). Alveol kretindeki aşırı rezorbsiyonu kompanse edebilmek için yine aynı estetik materyalin dişeti rengine uygun renkteki malzemesinden simetrik dişlerin formuna uyacak şekilde dişeti modelajı iş-lenerek polimerize edildi(Resim 4).

RESİM 3 RKSIM 4

Bitirilen protez bilinen usullerle adheziv kom-pozit materyali ile destek dişlere simante edildi(Re-sim 5).

RESİM8

Alınan ölçüler üzerinde; 11,12 numaralı dişler ile gövde arasında incisiv-papili açıkla bırakacak şekilde bir bar ile bağlantı sağlanırken 22 ve 23 numaralı dişlere gelecek kanatlar gövde ile direk bağlantı yapacak şekilde yapıldı(Resim 8). Metal alt yapının gövdesi ışıkla sertleşen estetik materyal ile simetriğine uygun şekilde hazırlandıktan sonra (Resim 9) ağızda destek dişlere adheziv materyal ile sabitlendi(Resim 10).

OLGU 2: Hastamız 52 yaşında bayan alt ve üst

çene ön bölgesinde diş eksikliği mevcut (Resim 6). Alt çenede 42,41,31,32,33 numaralı dişler 44,43,34 numaralı dişlerden desteklenen sabit protez planla-narak yapıldı ve simante edildi.

Üst çenede kaybedilmiş olan 21 numaralı dişin boşluğu, normal bir köprü yapılması halinde estetik mahzurları olacak kadar büyük olduğu için, spring köprü ve adheziv köprü modifikasyonu şeklinde düşünülen köprü ile restore edilecek şekilde plan-landı(Resim 7).

33

RESİM 9

*Art Glass-Kulzer Gmb H-Germany

RESİM 7

RESİM 5

(3)

C.Ü. DIŞHEKIMLIGİ FAKÜLTESİ DERGİSİ 1998

RESİM 10

TARTIŞMA:

Ön diş diestemalarının protetik restorasyonu çeşitli zorluklar göstermekte ve problemler çıkar-maktadır. Bu gibi vakalarda genellikle üç farklı davi seçeneği tavsiye edilmektedir. Ortodontik te-davi, protetik tedavi ve implantaysyon4.

Ortodontik tedavide hastanın yaşı, motivasyo-nu, tedavinin uzun süreli ve pahalı oluşu dezavantaj olmaktadır. Ayrıca diestemanın korunması isteni-yorsa Ortodontik tedavi uygulanamayacaktır.

Protetik tedavide sıklıkla tercih edilen hareketli parsiyel protezler az sayıda diş eksikliğinde mah-zurlu olmakta, hasta tarafından kabulü zor olmakta-dır.

Bu tip vakalarda tavsiye edilen implant üstü protezler: mevcut şartlarını uygun olduğu durum-larda düşünülebilir. Ancak pahalı olması ve cerrahi endikasyonun her zaman mevcut olmaması duru-munda yapılamamaktadır.

Eğer sabit parsiyel protez kullanılırsa; gövde ve tutucu ara bağlayıcının modifiye edildiği spring köprü kullanılabilir. Bu metod ilk defa Kantorowicz tarafından rapor edilmiştir14.

Biz iki vakamızda Adheziv köprüyü spring köprü ile modifiye ederek protetik tedavi uygula-dık. Bu şekilde her iki protetik köprü türünün avan-tajlarına birlikte sahip olan protetik restorasyon söz konusudur.

Bu avantajları şöyle sayabiliriz; 1,3,4,7,8

1. Maliyet diğer tedavi türlerine göre çok ucuz-dur.

2. Diş dokularına zarar verilmez.

3. Hastanın diş kesiminden ve anesteziden do- ğacak anksiyetesi görülmez.

4. Klinik olarak reversibl bir çalışmadır.

5. Kısa zamanda yapılabilir uygulanması basit tir.

6. Özellikle pulpa odaları geniş genç hastalarda dikkatlice planlama yapılırsa başarılı olmaktadır.

7. Ortodontik tedavi sonrası diş eksikliklerinin

giderilmesinde kullanılabilir.

8. Proksimalinde restorasyon olan dişlerde, in- ley içi inley şeklinde planlama yapmak mümkün olabilir.

9. Protezin yapılacağı bölgede kemik defekti olması önemsizdir (İmplant için kemik defekti önem kazanır).

10. Doğala uygun estetik sonuç elde edilebilir. 11. Komşu dişlerin destek özelliğine sahip ola- madığı durumlarda daha uzaktaki sağlam dişler destek alınabileceği gibi, yanyana birkaç diş destek alınarak periodontal splint vazifesi de görebilir.

Ayrıca spring köprü de olduğu gibi uzun bar kullanılmaması barın deformasyonunu ve kırılması-nı güçleştirir.

Adheziv köprülerde kanatın delikli hazırlan-ması tavsiye edilmektedir6 K. I. hastamızda

uygula-dığımız deliksiz kanatların yaratacağı tutuculuk problemi minimal diş kesimi ile dengelenmeye ça-lışlmış bu şekilde tutuculuk ta bir problem yaşan-mamış 3 yıllık hasta raporu literatürde belirtilmiş-tir. Protezi hastamız 12 aydır kullanmaktadır.

Adheziv köprülerde kompozit estetik materyal-lerinin yanısıra porselen de kullanılabilir'. Biz eko-nomik sebeplerle ışıkla sertleşen kompozit mater-yali kullandık.

Köprü yapımında özellik taşıyan bölüm göre ile destek dişleri bağlayan bardır. Spring köprüye nazaran daha kısa hazırlanan bu barın yapımında dikkate alınması gereken özellikler şunlardır1"^.

Bar ile diş arasında gıda toplanmasına mani ol-mak için gingival kenardan mümkün olduğu kadar uzak hazırlanmalı, barın yaptığı açı kırılmaları ön-lemek için çok dar olmamalı, bar rugaların arasın-dan geçmeli.

Barın ideal kesiti D harfi şeklinde olmalıdır. Bu sayede hasta tarafından tolere edebilir ve temizliği kolay yapılabilir. Barın kalınlığı çiğneme kuvveti-nin şiddetine, kullanılan materyalin özelliğine ve barın uzunluğuna göre değişir1.

Barın spring köprüye nazaran daha kısa olması esnemesini ve dokuya gömülmesini engelleyecek-tir. Daha ince yapılmasını mümkün kılacaktır. Pro-tez mukoza destekli olmadığından bar mukoza üze-rine tam oturmamalı, dişetine kuvvet uygulanama-yacak şekilde çok ince bir temas olmalıdır.

Adheziv köprülerin özellikleri olan döküm protez plağının subgingival lokalizasyonu ve gingi-val embraşürlerin açık olarak muhafazası köprü protezini kullanan hastaya bu bölgeleri rahatlıkla temizleme imkanı verecektir. Diş hekimine düşen görev, hastaya ağız sağlığı konusunda yeterli motivasyonu ve köprü protezinin bakım için gerek- 34

(4)

CİLT: 1, SAYI . 1

li bilgiyi vermektir8.

Sonuç olarak; ucuz, pratik, oral dokuları koruyucu, estetik sonuçlar veren bu tip spring köp-rü şeklinde modifiye edilmiş adheziv köpköp-rüler, uzun müddet değerlendirmelerinin eksikliğine rağ-men, diş kaybı sonucu oluşan veya doğal diestamalı hastalar için tatminkar ve reversıble bir tedavi yak-laşım olduğu, bir alternatif teşkil ettiği gözönünde bulundurulmalıdır.

KAYNAKLAR:

1. Burgaz, Y., Yavuzyılmaz, H.: Spring Köprü (Vaka Raporu). G.L". Dişhek Fak. Der., IV,1,143-154,1987.

2. Demirköprülü, H., Yavuzyılmaz, H., Nalbant, D., Burgaz. Y.. Rem Bağlantılı Köprülerin üç yıl süreli klinik değerlendirilmesi. A.Ü. Dişhek. Fak. Derg.,21,2,177-184,1994.

3. Dijkman, AG., Arends, J... TD Quintessenz 5,394-401,1986. 4. Kanter, RJAM,. Creugers NHJ.. Snoek, PA; restorative alternatives in the replacement of maxillary anterior teeth with diestemala, Qintessence International, 17,1,(35-38),I986.

5. Kantorowicz, GF. The Spring bridge, Dent Pract. 7,5,120-125,1957

6. Livaditis, G.J.; Casl Metal Renin-Bonded Retaıners for posterior teeth,JADA; 101,926-929,1980.

7. Nayır, E.H.. Pamuk, ES., Beyli, MS.. Değişik Maryland uygulamaları,İ.Ü.Dişhek. Fak. Der., 23,1,5-9,1989.

8. Yavuzyılmaz., H.. Yurdukoıu. B.. Arıkan, A.; Maryland Köprülerin uygulama teknikleri ve periodontal sağlık yönünden değerlendirilmesi. M.Û. Diş hek. Fak. Der., 1,6,7-11,1985.

YAZIŞMA ADRESİ:

Doç. Dr. A. Kemal ÖZDEMİR

C.Ü.Dişhekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Kampüs/Sivas Tel: 0346 2261527

Referanslar

Benzer Belgeler

Ece İrem Oğuz Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi ABD Öğretim Görevlisi... Sabit protezlerde renk seçimi sırasında

Diş ipi ile restorasyon kontaklarının temizlenmesi sırasında restorasyonun üzerine bastırılarak hareketinin önlenmesi (rezin simanlar için önemli).. Simanın sertleşmesi

• Fabrikasyon kaşıklarla (tam protez ölçüsü için dişsiz kaşık kullanılır), genelde aljinat ölçü maddesi kullanılarak alınır.. • İkinci ölçünün alındığı

• Dişli prova sırasında yardımcı personelin görevi laboratuvardan gelen protezin dezenfeksiyonunu yapmak, artikülasyon kağıdı, bek ve spatülü çalışma

• İlk ölçü dişli kaşıklarla veya Kennedy sınıf 1 vakalarda ön dişli arka dişsiz fabrikasyon kaşıklarla alınabilir.. İlk ölçü genelde aljinat ölçü maddesi

• Yardımcı personel hekime implant üstü protezlerin uygulaması sırasında yardımcı olmak için kullanılan parçaları ve aletleri bilmelidir.. • Ayrıca

Protetik diş tedavilerinin çok çeşitli olması ve tedaviye yönelik farklı malzeme ve ekipman. kullanılmasından dolayı yardımcı personelin bu konular hakkında kapsamlı

B u y a z ıd a S S K A n ka ra E ğ itim H astanesi P la stik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği ’nde 1980-2001 yüları arasında üst ve alt çenede kitle tanısı