• Sonuç bulunamadı

Ortaköy'ün sokakları hep İstanbul'dur

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ortaköy'ün sokakları hep İstanbul'dur"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Beş bin liradan bir buçuk milyona kadar, mutlaka alınacak bir şey bulmak mümkün Ortaköy’de. El işi takılar bayanların bü­ yük ilgisini çekiyor. (Fotoğraf: KADİR CAN)

I l - o - J ¿ a

İstanbul’dur

REFİK DURBAŞ_______

“ Ve şehrin sokaklan hep İs­ tanbul’dur.”

Ne zaman Ortaköy’den geç­ sem aklımın ucuna Ülkü Ta­

mer’in bu dizesi düşüyor. İstan­

bul’da “ hep” İstanbul kalan kaç “ kent” kaldı böyle?

önce sokaklarından başlaya­ lım Ortaköy’ün.

Canfener, Yelkovan, Cami, Hazine, Mecidiye Köprüsü adı­ nı taşıyan sokaklar... Ve bütün bunlar avuç içi kadar bir yerde. Yine avuç içi kadar bir yerde bir cami, bir kilise ve bir sinagog...

Onların da kaydını düşelim buraya: Asıl adı Büyük Mecidi­ ye olan, halkın tabiriyle Orta- köy Camisi, Hagios Phokas manastırı, ETZ Anayim Muse­ vi Sinagogu...

Bir kayıt daha düşelim gün­ lerden pazar, Ortaköy’de “ pa­

zar ola” adına, ki kalemi nurlu

Evliya Çelebi’nin ışığı aydınlat­ sın yazımızı.

Asıl adı “ Eski Vapur İskele­

si Sokak” . Bir ucunda vapur is­

kelesi, ötekinde Ortaköy Cami­ si. Sokağın yalnızca adı kalmış kimliği okunmaz bir tabelada. Daha dün “ park” olan yanı şimdi yeniden düzenleniyor. So­ kağın öbür yanı ise denizin etek­ lerine kadar silme çay bahçesi. Çay ocakları uzatmışlar sandal­ yelerini, masalarını, ayakları değdi değecek Boğaz’ın gümüş sularına...

Gözüme “ T ” si ayakları dibi­ ne düşmüş “ Muhabbet” çaye- vini kestiriyorum. “ Yaz” ı andı­ ran bir kış günü. Karşı kıyılar sis içinde. Güneş, bütün ışığım bu sisin eleğinden geçirip Boğaz’ın sularına dökmüş. Bütün sokak çay kokuyor. Çay ocağının

önünde dört tekerlekli bir ara­ bada “ Nefiz Gözleme” yapılı­ yor. Gözleme sacda pişedursun, çayımı yudumluyorum.

İki tekne kıyıya bağlanmış. İçinde beş balıkçı ağlarını ona­ rıyor. Kediler balıkların, çocuk­ lar güneşin kokusunda...

Birden ardı ardına gemiler yanaşacak iskeleye ve bir insan mahşerine dönecek Ortaköy.

Sis içinde gemi suretleri. Ya Ortaköy sokaklarının su­ retleri? ..

Sokakların sureti “ uğurlu”

Afgan, Hindistan taşlarında, cami önündeki mısırcının koku­ sunda, renk cümbüşü kuklalar­ da, kilim desenli sürahilerde, iç­ ki kadehlerinde, tedavülden kalkmış “ eski” paralarda, kib­ rit çöpünden yapılm a “ İstanbul” m anzaralarında, çok çok eski fotografilerde, ev işi tatlılarda, çöreklerde, keçe­ den dokunmuş yeleklerde...

Sokakların sureti, el emeği göz nurunun sureti...

Eski harflerle bir kitap: “ İs­

tanbul’un Arşen Liipen’i.”

Bir şair: Yalnızca kendi yazıp kendi bastığı kitapları satıyor.

Bir resim: Amerika’da kon­ serler verecek bir müzik toplu­ luğunu gösteriyor. Topluluğun ortasında ay-yıldızıyla Türk bayrağı. Bayrağın sağında so­ lunda davullar. Davulların üze­ rinde eski harflerle yazılar...

Satıcı konuşuyor:

Alıcı, sanki o topluluğun bi­ reylerinden biri:

— Bak, diyor, bu mehteran takımı değil, çünkü kıyafetleri çok modern. İkincisi, davulla­ rın üzerinde “ Jordan” diye ya­ zıyor. Yani Ürdün. Ne ilgisi var bunların Türk olmakla...

Ama Türk bayrağı, onu na­ sıl açıklamalı...

Bugün havanın güzelliğinden olsa, alıcıdan çok satıcılar dol­ durmuş sokakları.

Ve inanılmaz bir şey: İstan­ bul’u “hep” İstanbul yapan on- ca el işi arasında kentin dört bir yanını saran “ Rus” malları... El oyası bir tütün kesesi yanın­ da pilli bir Rus yapımı tank. Tığ işlemeli bir perde yanında yine pilli bir Rus kamyonu... Teda­ vülden kalkmış Türk paraları yanında geçerliliğini yitirmemiş Rus ve Polonya paraları ile Matruşkalar...

Bir pazar ki “ Rus” malı olur da aynı soydan alıcıları olmaz mı?

Ve Ruslar da keşfetmişler Or­ taköy’ü...

Anlaşılıyor ki Ortaköy “ken­

din yap kendin şatçı ” lann Or-

taköy’ü değil artık. Çoğu ama­ tör, yerini profesyonel satıcıya bırakmış.

Dünya değişiyor elbette... Ortaköy de değişecek... Ama ne olursa olsun beş bin liradan bir buçuk milyona ka­ dar, mutlaka alınacak bir şey bulmak mümkün hâlâ, ister ço­ cuğuna beş bin liralık bir pol­ yester su kaplumbağası al, ister evinin duvarma asmak için bir- buçuk milyona bir tablo...

Gün akşama dönerken Var-

tan’a uğruyorum. “ Foto Sizin”

dükkânının 70 yıllık maliki Var- tan’a. 70 yıllık makinesiyle an­ cak Vartan çıkarabilir Orta­ köy’ün suretini...

Vartan, dükkânın önünde es­ ki İstanbul’un resimlerini asıyor duvara. Eski İstanbul’la birlik­ te, yine bir fotoğrafçı olan ba­ basının resimlerini; kendi genç­ liğinin, anılarının resimlerini... Dükkânın tozlu karanlığın­ dan ayaklı makinesini çıkarıp güneşin yüzüne tutuyor. Var- tan ’a “ Ortaköy kaç yaşında” diye soruyorum.

işaret parmağı, babasının gençlik resmi üzerinde duruyor:

— Bunun yaşında olmalı herhalde...

Sonra alıp “ Ortaköy” ün res­ mini babasımn resmi yanma ası­ yor. Belki bu yüzden “ Ve şeh­

rin sokaklan hep İstanbul”

kalıyor.

Çünkü Ortaköy’ün sureti, V artan’m dükkânı...

Yaşı, kaç yaşındaysa anılar...

Ortaköy ‘kendin yap kendin sat’çıların

Ortaköy’ü değil artık. Çoğu amatör,

yerini profesyonel satıcıya bırakmış.

Dünya değişiyor elbette... Ortaköy de

değişecek.

Gün akşama dönerken Vartan’a

uğruyorum. “ Foto Sizin” dükkânının 70

yıllık maliki Vartan’a. 70 yıllık

makinesiyle ancak Vartan çıkarabilir

Ortaköy’ün suretini.

- 3 1

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Eğitmen, orkestra şefi, ku­ ramcı, yazar ve en önemlisi bes­ teci Ahmed Adnan Saygun, ön­ celikle 55 yılda ürettiği senfoni­ leri, konçertoları, operaları ile

konular~~ üzerinde durmu~, bu sempozyumun yeni Milli Kütüphane binas ~ndaki ilk büyük bilim toplant~s~~ oldu~unu belirtmi~, Ibn Sina Haftalar~n~n /bn Sina'!. ve eserleri

[r]

Büyük göçler sonunda Akdeniz medeniyeti vasıflarını alan Garp Türk dünyası ağırlık merkezi Or­ ta Asyada olan Şark Türk dünya­ sına kavmj, ırkı ye

kişisel sergisini açan ressam Ali Candaş, ülkemizdeki yetersiz sa­ nat eğitiminin sanat ala­ nında kargaşalık yarattığı kanısında.. • Tanju İZBEK—İZMİR

On vous conduira d'abord à Eyüp, un quartier qui se trouve tout au fond de la Corne d'O r pour visiter la Mosquée d'Eyüp dediée au nom du porte étendard du

Another was an academic text, Feeling of Fear (OSYM, 2012), prepared for the language proficiency exams. It was found to be textual as expected since it is a plain academic