• Sonuç bulunamadı

Cerasus avium L.(kiraz) ve Cerasus vulgaris Miller (vişne) polenlerinin çimlenmesi ve tüp büyümesi üzerine asitliğin etkileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Cerasus avium L.(kiraz) ve Cerasus vulgaris Miller (vişne) polenlerinin çimlenmesi ve tüp büyümesi üzerine asitliğin etkileri"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BIBAD

Biyoloji Bilimleri Araştırma Dergisi 5 (2): 13- 16. 2012 ISSN: 1308-3961. E-JSSN: B0H-U26I, www.nobel.gen.tr

Cerasus avium L. (Kiraz)

ve

Cerasus

vulgaris

Miller

(Vişne)

Polenlerinin Çimlenmesi

ve

Tüp Büyümesi Üzerine Asitliğin Etkileri

Aykut TOPDEMİR1 Nazmi GÜR2 Gülsah TOPDEMİR1

1 Fırat Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Elazığ 2 Fırat Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bolümü, Elazığ 3 Fırat Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Elazığ

*Corresponding author: E-mail: atopdemir@firat.edu.tr

Özet

Bu çalışmadaki amacımız, asilliğin kiraz (Cerasus avlum L.) ve vişne (Cerasus vulgaris Miller) bitkisi polenlerinin m vıtro çimlenmesi

ve tüp uzunluğu üzerine e t k i l e r i n i araştırmaktır Vişne ve kiraz çiçeklerinin polenler pH 6.0-2 8 arasında değişen farklı konsantrasyonlarda asıl yağmuru etkisine maruz bırakılmıştır Deneylerde kullanılan polenlerin çimlendirilmesi için Bravvbaker Kvvack besıyerı kullanılmıştır.

Elde edilen sonuçlara göre, her iki b i t k i için çimlenme oranının ve polen tüp uzunluğunun en az etkilendiği pH derecesinin kontrol

grubuna en yakın olan pl I 6 0 olduğu görülmüştür A s ı t l ı k arttıkça polenlerin çimlenme ve tüp uzunluğunda büyük oranda düşüş meydan gelmiştir Kiraz polenlerinin çimlenmesi pH 2. 8'd c % 97 98, tüp uzunluğu %99,1 I; vişne polenlerinin çimlenmesi % 98.77, tüp uzunluğu % 96.31 oranında düşmüştür

Anahtar kelimeler: A s ı t l ı k . Cerasııs avium L., Cerasus vulgaris. Polen çimlenmesi. Polen tüpü gelişimi

GİRİŞ

Asit yağmurlarının bitkiler üzerinde bir çok olumsuz etkisi bulunmaktadır. Asil yağmurlarının bitkilerin vejetatif kısımları

üzerinde e t k i l e r i n i n incelendiği çalışmalarda, bu e t k i l e r i n biyokimyasal (enzimler arası ilişkiler, proteinler, aminoasitler,

respirasyon. transpirasyon). mikroskobik (stoma yıkımı,

epidermis ve mezofil tabakasındaki değişiklikler) ve makroskobik (nekrosiz, klorosiz, büyümenin yavaşlaması) olduğu b e l i r t i l m i ş t i r ( I ).

Commelina benghalensîs l . i n ı ı in iki popülasyonundan biri

k i r l i ortamdan diğeri temi/ ortamdan toplanmış ve k i r l i l i ğ i n yaprak epidermisi i l e tüm morfolojik özellikleri üzerine etkisi

incelenmiştir. Araştırma sonucunda k i r l i l i ğ i n gövde

u z u n l u ğ u n d a . y a p r a k y ü z e y i n d e . ç i ç e k v e m e y v e büyüklüğünde gözle görü lür bir azalma meyd ana getird iği

tespit e d i l m i ş t i r . Ayrıca stonıalann s ı k l ı ğ ı n d a ve Stoma

porlannın boyutlarında da azalma okluğu gözlenmiştir.( 2 )

Asil yağmurları yalnızca bitkilerin vejetatif kısımlarını değil

generalil kısımlarını da etkilemektedir. Çiçekli b i t k i l e r i n erkek

gamelolıtı olan polenler bu kısımların başında gelir ( 3 ) . Çoğu araştırıcı tarafından çevre kirliliğinin bioindikatörü olarak

gösterilen polenler olumsuz çevresel faktörlerden çok fazla etkilenmektedirler (1,4). Asit yağmurları polen

çimlenmesini \e tüp gelişimini olumsuz yönde etkileyen faktörlerden b i r i d i r (S).

Camellia japonica (Kamelya) bitkisi üzerine yapılan bir çalışmada hidroklorik asil (HCI), sülfürik asit (H2SO4) ve n i t r i k asid in (IINO-J polen tüpü oluşumu ve polen çimlenmesi üzerine etkisi incelenmiştir. Hidroklorik asidin

(HCI) 0.6 mmol/lt ( p i l < 3.2) üzerindeki değerinin polen

tüpü oluşumunu ve polenlerin çimlenmesini inhibe ettiği lespit edilmiştir.Ayın çalışmada sülfürik asidin (112SO4) 0.3 mmol/lt ( p i l < 3.2) de polen tüpü oluşumunu ve çimlenmesini inhibe ettiği bulunmuştur. Nitrik asidin (IINOİ) ise polen tüpü gelişimi ve çimlenmesini hidroklorik asit ve sülfürik asitten daha fazla etkilediği anlaşılmıştır (6).

Çevresel faktörler polenlerin morfolojisini değiştirerek (çökmeler meydana getirerek) ve ek sin in iyonik kompozisyonunu değiştirerek (sülfür ve klor konsantrasyonunu artırarak) etki göstermektedirler. Bunun yanında meyve oluşumunu da engelleyen a sı l önemli etki

polen çimlenmesinin ve polen tüpü uzamasının bu

faktörlerce engellenmesidir (-1).

Bu çalışmadaki amacımız çiçekli bitkilerin erkek gametoliti olan polenlerin, yüksek ve düşük asillikten nasıl etkilendiğini belirleyebilmek ve bu sayede asit yağmurlarının ülkemiz i ç i n ekonomik değeri oldukça

büyük olan vişne ve kiraz bitkilerinin polen gelişimi

üzerindeki olumsuz etkilerini ortaya çıkarabilmektedir.

A.Topdemir ve ark. BİBAD, 5(2)13-16, 2012 14

MATERYAL VE YÖNTEM

Araştırma bölgesi ve araştırmada kullanılacak bitkiler için

Elazığ il merkezi ve Elazığ i l i n e bağlı olan çevre ilçeler

seçilmiştir. Araştırına materyali olarak Elazığ i l i ve ilçelerinde

bulunan kira/ ( Cerasus avium L. ) ve vişne ( Cerasus vulgaris Miller ) bitkilerinin polenleri kullanılmıştır.

Polenlerin çinılendirilnıesi için. besiyeri ortamı olarak

Brevvbaker Kwauk kültür ortamı kullanılmıştır. Kültür

Farklı Asitlik Derecelerinin Kira/. Bitkisinde Polen Çimlenmesi Üzerine Etkisi

(2)

ortamının hazırlanmasında; %10 luk sukroz, lOOmg/lt Borik asit. 300 mg/lt Kalsiyum nitrat. 200 mg/lt Magnezyum sülfat

lOOmg/lt Potasyum nitrat kullanılmıştır ( 7 ) . Bu şekilde

hazırlanan besiyeri çözeltisi içerisindeki sukrozdan dolayı

mikroorganizma üremesine elverişli olduğundan daha uzun

süre bozulmadan dayanabilmesi için ağzı bir pamukla kapatılarak otoklavda (Eryigit, ERS2000D model) 121 °C de 1 a t m o s f e r b a s ı n ç a l t ı n d a 1 5 d a k i k a s ü r e i l e s t e r i l edilmiştir.Araziden toplanan ve polielilen poşetler içinde etiketlenerek laboratuvara getirilen çiçekler stereo mikroskop altında incelendi. Çiçeklerin olgunlaşmış anterlerinden iğne yardımıyla b i r lanı üzerine a l ı n a n polenlerin üzerlerine 5üul besiyeri l O - l U O u l M i k mikropipet (Eppendorf, Research model) ile damlatıldı.

Çalışılan her bir bitki için. alınan polenlerden üç ayrı lama

ekini y a p ı l d ı . Bu şekilde hazırlanan lamlar. ı s l a k bir filtre kağıdı i l e döşenerek nemi sağlanmış petri kapları içerisindeki

canı çubuklar üzerine yerleştirilmiştir. Petri kutularının kapağı

kapatıldıktan sonra inkübatöre (lleraus. B 1 2 model) konarak

çimlenmeleri sağlanmıştır. Çimlenme konsantrasyonu olarak her iki bitkide ile p i l 6.5. p i l 6.2. p i l 6.0. p i l 5.8. p i l 5.6. pH 5,4, p i l 5.2. p i l 5.0. p i l 4,8. p i l 1,6, p i l 4,4, p i l '1.2. p i l 4,0, p H 3 . 8 . p i l 3 . 6 . p i l 3 , 4 , p i l 3 . 2 . p i l 3 . 0 . p i l 2 . 8 kullanılmıştır. Konlrol için 22±l°CMİk sıcaklık kullanılmıştır. 3 saat çimlenme süresi sonunda inkübatörden çıkarılan lamlar üzerindeki her bir kültür ortamına %10'luk etanol damlatılarak likse edilmiştir ( 7 ) . Fıksasyon işleminin ardından, lamel kapatılarak preparatlar ı ş ı k mikroskobu (Olympus.BX5 1 TF model) a l l ı n d a incelenmiştir. l t ) x büyütmeli b i r okülere takılı olan oküler mikrometre i l e yapılan ölçümlerde, çimlenme d u r u m u n u n t e s p i t i i ç i n 1 0 b ü y ü t m e l i o b j e k t i f , t ü p uzunluğunun ölçümü için ise 10. 20 \e -10 büyütmeli objektif kullanılmıştır. Shivanna ve Rangesvvamy" da anlatılan metoda g ö re ç im le n me y ü z d e le ri b e li rle n miş v e tü p u z u n lu k la rı ölçülerek kaydedilmiştir ( 7 ) .

BULGULAR VE TARTIŞMA

B i tk i l e ri n ç i m le n m e s in i v e p o le n t ü p ü u z u n l u ğ u n u

engelleyen en önemli faktörlerden b i r i olan a s i t l i ğ i n kiraz

{ Ce ra su s a v i um I . . ) ve v i şne ( C e ra su s v ul g a ri s M i l l e r

b i t k i l e r i n i n p o l e n ç i m l e n m e s i v e p o l e n t ü p b ü y ü m e s i üzerine etkilerinin araştırıldığı bu çalışmamızda; çimlenme oran ın ın v e p olen tüp u zu nluğ un un e n a z e tk ilen d iğ i pH derecesinin konlrol grubuna (pil 6.5) en yakın değer olan p i l 6.2 olduğu gözlenmiştir. Bundan sonraki p i l değerlerinde (pH 6.0 . pl 1 5.8 . pl I 5.6 . pl I 5.1 . pl 1 5.2 . pl I 5.0 . pl 1 4,8 . pl I ■1.6 . p i l 4,4 . p i l 4.2 . p i l 1.0 . p i l 3.S . p i l 3.6 . p i l 3,1 . p i l 3.2 . Ph 3.0 . p i l 2 . 8 ) ise çimlenme oranı ve tüp uzunluğunun asitlik arttıkça azaldığı gözlenmiştir.Yaptığımız çalışmalar sonucunda her i k i bitki i ç i n bulunan polen çimlenme yüzdesi

ve tüp uzunluğu aşağıda grafiklerle gösterilmiştir (Şekil 1.

Şekil 2. Şekil 3. Şekil I ) .

Şekil 1. Farklı Asillik Derecelerinin Kiraz Bitkisinde Polen Çimlenmesi U/.ürinc Etkisi.

Farklı A s i l l i k Derecelerinin Kiraz Bitkisinde Polen Tüp Uzunluğu Üzerine Etkisi

Şekil 2. farklı A s i l l i k Derecelerinin Kiraz Bitkisinde Polen f ı ı p

Uzunluğu Üzerine Etkisi

Farklı Asitli k Derecelerinin Vişne Bitkisinde Polen Çimlenmesi Üzerine Etkisi

Şekil 3. farklı Asillik Derecelerinin Vişne Bitkisinde Polen

Çimlenmesi Üzerine Etkisi.

Farklı Asillik Derecelerinin Vişne Bitkisinde Polen Tüp Uzunluğu Üzerine Etkisi

Şekil -1. farklı Asillik Derecelerinin Vişne Bitkisinde Polen fııp

Uzunluğu Üzerine Etkisi

Kiraz b i t k i s i polenlerinin çimlenme oranı kontrol grubunda ( p i l 6.5) %99,l olarak bulunmuştur. Kontrol grubuna en yakın olan p i l derece sinde ( p i l 6,2) ise çimlenme oranı %88,0y olarak ölçülmüştür ve çimlenme oran ııula önemli b i r azalman ın olmadığ ı gözlen miştir, fakat a s i t l i k derecesi arttıkça çimlenme oranında düzenli bir azalışın olduğu belirlenmiştir.1 ler ne kadar azalma ,1. Topdemir ve ark. BİBAD, 5(21:13-16. 2012 15

düzenli olarak seyretse de p i l 4.8'e bakıldığında önceki

konsantrasyonlara oranla yükselme meydana gelmiştir.Sonrasında ise çimlenme oranındaki azalma devam

etmiştir. pH 5.2 'de %71.43 olan oran pH 5,0'da %53,65' e

düşerek ölçümler arasındaki ilk önemli farkı göstermiştir. Ölçümlerimizde hazırlamış olduğumuz en yüksek asillik

derecesi olan pl I 2,8'de ise çimlenme oranının önemsenmeyecek

kadar düşük olduğu (% 2,01) gözlenmiştir.Kontrol grubu ile en yüksek ve en düşük asitlik dereceleri karşılaştırıldığında: p i l

2,8'de %97,98'lik, pH 6,2'de ise uul l . l ' l i k bir düşüş meydana gelmiştir.

Kiraz bitkisinde tüp uzunluğuna bakıldığında ise: kontrol grubunda 611,6 (im olarak ölçülen tüp uzunluğunun, kontrol grubuna en yakın değerler olan p i l 6.2 . p i l 6,0 gibi derecelerde farkın önemsiz olduğu fakat yine a s il l ik derecesi arllıkça tüp uzunluğunda önemli bir azalmanın olduğu görülmüştür.Bu değerler p i l 3.2'de 37.2 um iken p i l 3.0'de 12,4

mu ve pl 1 2,8'de 5.1 fim olarak ölçülmüştür.Polen tüp u z u n l u ğ u b a k ı m ı n d a n k o n t r o l g r u b u i l e p l I 2 , 8 ' d e k i t ü p u z u n l u ğ u k a r ş ı l a ş t ı r ı l d ı ğ ı n d a % 9 9 , l l " l i k , p i l 6 . 2 i l e karşılaştırıldığında ise %6.83"lük bir düşüşün olduğu

belirlenmiştir.

Kiraz bitkisinin polenleri hem çimlenmedi: hem de tüp uzunluğunda yüksek asillikten olumsuz yönde etkilenmiştir.En iyi çimlenmeyi ve tüp uzamasını ise kontrol

grubuna en yakın değer olan pl 1 6,2'de göstermiştir. Vişne bitkisinin polenlerinin çimlenme oranına baktığımızda: kontrol grubunda ( p i l d.5) %87,60 oranında bir çimlenmenin olduğu gözlenmiştir. Asitliğin artışına bağlı olarak çimlenme oranında azalmanın olduğu belirlenmiştir, l a k a l kiraz polenlerinin çimlenmesinde olduğu gibi bu azalma bazı asil konsantrasyonlarında ( p i l 5.2 \e pl-l 4.6) yerini yükselişe bırakmıştır. Kontrol grubuna en yakın değerler olan p i l 6.2"de bu oran %84.24"e. p i l 6,0'da %78.<I5.

(3)

p i l 5,8"de ise %77.65'e düşmüştür. Bu oranlar kontrol grubu i l e karşılaştırıldığında çimlenme oranındaki farkın çok önemli olmadığı fakat daha yüksek a s il l ik derecelerinde bu farkın giderek

arttığı belirlenmiştir. Örneğin: pl I 3,0'da çimlenme oranı %4,56 iken kontrol grubu ile karşılaştırıldığında çimlenme

oranında %94.79"luk bir azalmanın ve p i l 2.8'de "o 1,07 olarak ölçülen çimlenme oranının kontrol grubu ile karşılaştırıldığında ise

%98,77"lik bir azalmanın olduğu gözlenmiştir.

Vişne bitkisi tüp uzunluğu bakımından incelendiğinde kontrol grubunda ( p i l 6.5) 597 um olarak ölçülen tüp uzunluğu, kontrol grubuna en yakın ve en düşük asillik derecesi olan pl I 6,2'de 5 10.6 um. kontrol grubuna en uzak ve en yüksek a sillik derecesi olan p i l 2,8'de ise 22 um olarak

belirlenmiştir.Tüp uzunluğu kontrol grubu i l e karşılaştırıldığında p i l 6,2'de %14,47'lik, p i l 2,8'de ise

%96,31"lik bir düşüş gözlenmiştir. Bu ölçümlerden de

anlaşılacağı gibi asillik derecesinin artışı vişne bitkisinin polen

tüp uzunluğunu büyük oranda inhibe etmiştir.

Yaptığımız çalışmada: çalışılan iki bitki poleninin yüksek asillikten olumsuz olarak etkilendiği gözlenmiştir. Bu iki bitki

arasında çimlenme oranının yüksek asillikten etkilenmesi bakımından bir kıyaslama yapılırsa vişne bitkisinde p i l 2.8'de % 98,77. kiraz bitkisinde ise %97,98'lik bir düşüşün okluğu bulunmuş ve vişne bitkisinin daha fazla etkilendiği gözlenmiştir.

Bu kıyaslama polen tüp uzunluğu bakımından

yapıldığında: vişne bitkisinde %96,31'lik. kiraz bitkisinde ise %99.11"lik azalmayla kiraz bitkisinin yüksek asillikten daha

fazla etkilendiği gözlenmiştir.

SONUÇ VE ÖNERİLER

Yüksek asit zararlı etkisini bitkilerin vejatalif ve

generatif organlarında göstermekledir. Fan ve Wang, beş

farklı türün (Cirmamomum camphora L, Ligustnım lucidum Ait., Castanopsis fıssa Rehd. el iYi Is., Melia azedarach L, ve Koelreuleria bipinnata Franch.) tohum ve fidelerine pil 2.0. 3.5. 5.0 ve 6.0 olan asil dereceleri uygulamıştır, Tohum çimlenmesi p i l 2.0 de ('. camphora, C. fıssa, and K. bipinnata türlerinde tamamen inhibe olmuştur, p i l 3.5 ve 5.0 de fule büyümesi uyarılmışken, p i l 2.0 de tüm Kirlerin fideleri için yapraklarda önemli hasarlar, klorofil içeriğinde azalma ve büyüme geriliği görülmüştür. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında C. camphora. C. fİssa, and K. bipinnata

türlerinin fide b ü y ü m e s i n d e s ı r a s ı y l a % 5 1 . 0 9 . % 7 6 . 6 1 v e %

5 6 . 3 2 l ı k azalma gözlenmiştir ( 8 ) .

Yüksek a s i l l i ğ i n fide ve fide şapraklarına verdiği

zararı Anna Sanlos ve arkadaşlarının üç farklı tropikal

türle yapmış olduğu çalışmada da görmekteyiz. Bu

çalışmada Spondias dulcis Forst. /•'.. Mimosa arlemisiana Heringer and l'aııla and Gailesin integrifolia bitkileriyle çalışılmışın".Bu bitkiler 10 gün boyunca günde 20 dakika p i l 3.0 lük asilliğe manız bırakılmıştır. Kontrol bitkilerine ise yalnızca p i l 6.0 olan dislile su uygulanmıştır. Yüksek asillik olan p i l 3.0'e maruz kalan tüm bitkilerin yaprak ayası üzerinde nekrolik lekeler ve epidernüste yaralanmalar meydana gelmiştir. 5*. dulcis bitkisinde

epikutikular erozyon ve epidermisinde y ı r t ıl m a meydana

gelmiştir. M. artemisiana "nın dış yüzeyi ise bir mantar hili

ve stomaların dış rüptürünü oluşturan bir kille tarafından lokalize edilmiştir. (;'. integrifolia ' n ı n bazı epidermal

hücrelerinde ise plazmoliz benzeri görüntüler oluşmuştur. Ayrıca bitk iler in nekrolik bölgelerinde fenolik b i l e ş i k l e r

birikmiştir. Daha sonra, yaprakların

mezofılinde

yaralanmalar oluşmuş ve tamamen çökmüştür. S.

dulcis 'in yaralanan hücrelerinin çevresinde

nişasta taneleri birikmiştir. M. Artemisiana

asitliğe en fazla bel irti gösteren tür olmuştur. S.

dulcis'te meydana gelen görsel semptomlar G.

integrifolia i l e benzerlik göstermesine rağmen

anatomik değişiklikler daha şiddetli olmuştur

(9).

Evans ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada

ise asitliğin yaprak yüzeyinde ve yapraktaki

stomalarda meydana getirdiği lezyonlar

incelenmiştir. Btı çalışmada Phaseolus vulgaris

ve Helianthus annuus bitkileriyle çalışılmıştır.

Bu iki b i t k i n i n yaprak yüzeyi b i r süre sülfata maruz bırakılmış, sülfatın trikomlara yakın bölgelerde ve

stomalarda lezyonlar oluşturduğu gözlenmiştir. Oluşan

lezyonlar taramalı elektron mikroskobunda incelenmiştir.

Sülfat uygulanmadan önce stomalarda ya da stomalara yakın yerlerde oluşan lezyonlar % 20 iken. sülfat

uygulamasından sonra % 75*e çıkmıştır, Lez_\ onların çok az bir miktarı ise yaklaşık % 5 ' i bu yapılarla i l i ş k i s i z

yerlerde başlamıştır. Bu sonuçlar bize asitliğin bitkilerin farklı

bölgelerinde aynı etkileri meydana getirebileceğini göstermektedir ( 1 0 ) .

A. Topdemir ve ark. BlBAD, 5(2):1 3 - 1 6 . 2012

16

Nakada Masanı ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada Camellia japoniccı polen taneleri, içerisinde asit yağmuru bulunan. SO42". N03". Cf", İ T . Pir'1. MG:>1 ve Mır""' gibi inorganik bileşenler içeren plakalar halindeki kültürlerde

yetiştirilmiştir. Hazırlanan bu kütürlere sülfürik asit. n i t r i k asit

ve biroklorik asitin ç e ş i t l i derecelerdeki asit çözeltileri

uygulanmış ve polen tüp uzaması gözlenmiştir. Sülfürik asitin 0-0.2 mmol/lt olarak uygulandığı kültürde polen tüp uzaması devam etmiş fakat 0.3 mmol/lt ( p i l < 3.2) nin üstündeki

kültürlerde polen tüp uzaması tamamen inhibe olmuştur. Bu

çalışmada benzer şekilde n i t r i k asil ve hidroklorik asil ile yapılan çalışmalarda da p i l 3.2 nin altındaki asitlik

derecelerinde polen tüpü uzaması tamamen durmuştur ( 1 1 ) .

Bizim vişne ve kiraz polenleri ile yaptığımız çalışmalarda ise pH 3.2 de polen tüp uzaması ve çimlenmesi tamamen inhibe olmasa da bu değerlerlerde önemli ölçüde azalma olduğu gözlenmiştir. Ancak çalışmamızda p i l 2.8 de vişne ve kiraz polenlerinin tüp uzamasının tamamen durduğu

(4)

gözlenmiştir. Bu da bize farklı b i tk i polenlerinin benzer asillik

derecelerine verdikleri tepkinin farklı olabileceğini göstermekledir.

Bellani ve arkadaşlarının elma polenleri üzerine yaptığı

çalışmada elma polenleri p i l 5.6 ,4.0 ve 3.0 olan a s i t l i k derecelerine maruz bırakılmıştır. Polenlerin cani ılık . çimlenme ve tüp uzunluğu incelenmiştir.Yaptığımız çalışmaya paralel olarak asitlik derecesi arttıkça polen canlılığının ve tüp uzunluğunun önemli ölçüde azaldığı görülmüştür.Ayrıca b i z i m çalışmamızdan farklı olarak bu a s i l l i k derecelerine maruz b ı r a k ı l a n polen hücrelerinin içindeki mitokondrı. plaslitler

ve endoplazmik retikulum organellcrinin modifikasyona

uğradıkları gözlenmiştir (12).

VVertheim ve Craker bizim yaptığımız çalışmadan farklı olarak m ı s ı r polenleri i l e yaptıkları çalışmada, mısır polenlerini önce yüksek a s i l l i ğ e ( p i l 2 . 6 ) maruz bırakmışlardır. Polen yüzeyinin bozulmasına neden olan bu asillik derecesinden sonra polenler daha düşük asillik olan p i l 5.6 ya a l ı n m ı ş ı n , fakat p i l .'.6 da polen yüzeyindeki fiziksel ve kimyasal değişiklikler nedeniyle polenler pl 1 5.6 ya alınmış olsa bile polen çimlenmesinde herhangi bir a r t ı ş gözlenmemiştir. Bu çalışmada mısır polenlerinin çimlenmesini!! p i l 2.6 da inhibe olduğunu görülmüştür. Bu da bize gösteri) or ki yüksek asillikten etkilenen mısır polenlerinin bulunduğu ortamın asit lik derecesi düşürülse dahi tekrar çimlenmenin gözlenmesi mümkün değildir (7|. Bizini

v işn e ve kira / üz erin e ya ptığ ımız ça lışma da p i l 2. S d e çimlenmesi inhibe olan vişne ve kiraz polenlerini tekrar düşük a s il ç ö z e l t ı le r i y le mu a me l e e t m e d iğ i m i z i ç i n p o le n

çimlenmesinin tekrar oluşup oluşmadığı hakkında herhangi b i r yargıya varamamaktayız

Çalışmamızdan da anlaşıldığı gibi hava k i r l i l i ğ i n i n günümüzde büyük ekonomik önemi olan vişne ve kiraz b i t k i l e r i üzerinde olumsuz etkileri olduğu bununla b ir lik le birçok bitki türünde \e bu bitkilerin ayrı ayrı birçok bölgesinde de

olumsuz etkiler yarattığı görülmekledir. Hızlı gelişen sanayi, insanların b ilinç sizce tükettiği kimyasal ürünler ve gün geçtikçe

arlan motorlu t a ş ı t l a r sonucu kirlenen hava t ü m bu b i t k i l e r i n zarar görmesine ö ze ll ik le de generatif organların etkilenerek verim düşüşüne sebep olmaktadır. Dünyamızın bu şekilde çevre kirleticilere maruz kaldığı takdirde gelecekte birçok lürün yok olmasıyla karşı karşıya kalması kaçınılmazdır.

KAYNAKLAR

|1| Vv'olters. J.H.B., Marlens. M.J.M., 1987. Effects ofair

pollutants on pollen. The Botanical Revicw. 53(3).

372-114.

|2] Mishra. L.C.. 2003. Effect of environmental pollution on the morphology and leaf epidermisof Commelina bengalensis linn. Department of Botany. D.A.V.

College, Kanpur 208001, India.

[3] Murdy, 1979; Varshney and Varshney.1981; DuBay and

Murdy. 1983: l.inkens el al.. 1985.

[4] Larrival, C, Bocquel, C, Jarreau. M.C.C. ve Verhille.

A.M.. 1996. Polen: bio-indicator of pollution. Journal of Aerosol Science. 27. 227-228.

|5| Munzuroğlu. Ö.. Öbek. E., Geçkil. I I . .2003. Effects of simulated acid rain on the pollen germination and pollen tube grovvth of apple (Mahıs sylvestris Miller ev. Golden). Açta Biologia I lungarica . 5'l (1). 95-103.

[6] Masanı. N.. katsuhisa. F., Sankichi. T.. Yutaka, W.. 26

June 2003. Ulfects ol inorganic components in acid rain on tube elongation of camellia polen. Department of Spccial Materials. Kanagaua Prefeetural Environmental

Center, Futamatagawa, Asahi-ku. Yokohama, .lapan.

[7| Shivanna. K.R.. Rangaswamy, N.S.. 1992. Polen

biology laboratory manual. Springer Verlag. Berlin.

|8| ban. H.B., Wang, Y.H., 1999. Effects of simulated aeid r a i n on germination. foliar damagc.chlorophyll contents and seedling growth of five hardwood species grovving in China.

|9| Sanl'Aıına-Sanlos. B.F.. Campos da Silva. 1...

Azevedo, A.A.. \e ark. 2005. Effects of simulated acidrain

on the foliar micromorphology and anatomy of İrce İropical

species.

110 | Evans. N.F., and Kelseh. J.J.. 2003. Perturbations of

upper leaf surface struetures by simulated aeid rain. | 1 1 | Süzer. S.. 2010. Mısır tarımının önemi.

http://hayrabolutb.lobb.org.tr/mediit/ziraat/ Misir-Tarimi.pdf.

112| Bellani. L.M., Rinallo, C. Mueeilbra. S., and Gori F., 1996. Effects of simulated aeid rain on polen physıology and ııltrastrueUıre in the apple.Istıluto policaltedra di biologia generale, universitadi Siena. Via I.Pendola 62. 53100. Siena. Italy.

Referanslar

Benzer Belgeler

In this study, for the particular example of a Leavitt path algebra (which is nonunital if the number of vertices of the graph on which it is constructed is infinite), we discuss

fonksiyonunun genişliğini gösteren σ parametresi tamamen sayısal olarak elde edilip sistemin taban durumu dalga fonksiyonu belirlenmiştir. Böylece Bessel fonksiyonu ile

Tablo 72: Dindarlık Düzeyi ve Zorunlu Din Dersine Yaklaşım 97 Tablo 73: Örneklemin Dini Derslerin Seçmeli Ders Olarak.. Okutulmasındaki Görüşlerine

insanların birbirlerinin kisilik özelliklerini tahmin etme yeteneği olarak tanımlanıyordu. Bu nedenle de o dönemde empatinin ölçülmesi demek, kisilerin birbirlerini

Çalışmamızda entübasyon zorluğu değerlendirme kriterlerine baktığımızda ASA, operasyon öyküsü, vücut kitle indeksi, yaş, üst dudak ısırma, tiromental

Öğretmen, eğitim sistemi içindeki en önemli unsurdur. Bir öğretmenin hem öğreten bir bilim insanı, hem de eğiten bir sanatçı olması gerekmektedir. Bu anlamda müzik

Ankete katılan öğrencilerin yurtta barınma sürelerine göre, yurtlarda sunulan hizmetlerin kalitesinin alt boyutları olan yönetim ve güvenirlik, sosyal ve kültürel, özel

Bütünleşik enflasyon hedeflemesi, merkez banka- sının yetkisinin finansal istikrar amacını da içere- cek şekilde açık bir biçimde genişletildiği, politika faizinin