s ./fg S
Abidln Dlno,
‘Yalınlar’ı anlatıyor
A
B I D İ N D in o 'n u n “ Yahnlar" dizisi Ankara Ga leri N ev’de sergileniyor. 16 M a y ıs 'a kadar sü recek sergide D in o 'n u n 1986 öncesi yıllarda gerçek leştirdiği 5 yağlıboya tualinin yanısıra 57 x 75 cm. öl çülerinde 16 suluboya eseri yer alıyor. Bir bölümü1986 M ayıs’ında Paris’te Espace Pont Neuf Galerisi’- nde sergilenen “ Yahutar". John Berjer gibi ünlü sa
nat eleştirmenlerince övgüyle anılmıştı. Bu sıralarda kendisiyle yapılan röportajlarda, sanatçı, “ Yalınlar’a şöyle değiniyordu:
“ Bu serp dünyayı övgü.. Fakat belki kadınlı 8-gili bir övgü. Bir çeşit çıplaklar. Fakat alışılagelmiş çıplaklardan değil. Zannediyorum Türkiye'deki ya salar bile benim çıplaklara bir şey demez. Görünüşten ziyade düşünülmüş çıplaklar...
Şimdiye kadar bu resimler çok büyük boy sulu boyalardı. Fakat belki asıl daha zor olan, aynı ko
nu etrafında, bir dizi yağlıboya yapmaktı. A yn ı ko nu etrafında, aynı hava içinde, aynı içerikli... Su
luboya ile yağlıboyayı bir araya getirmek de. aynı iç ışığı tutturmak da. ayrıca zor bir iş.
Bu sergimin konusu kadın... İnsan ömrü ka dınsız olur mu? Tersi de doğru. İnsan vücudu bü tün Anadolu felsefesinde, Anadolu felsefesi derken yalnız antik felsefeyi kastetmiyorum, Anadolu der vişlerinin dünya görüşünde, insan vücudu kutsal sa- yılagelmiştir. Bunun dizeleri o kadar bol ki kitapla ra sığmaz. Bütün dünya görüşü, insan vücudunun etrafında dolaşıyor. İnsan vücudu evrenin merkezi. Felsefemizde insan vücudu evrenin merkezi olun ca, benim de doğal olarak insan vücudunu övmem 1 sanırım anlaşılır bir şe y." i
