• Sonuç bulunamadı

Kat Mülkiyeti Kanununun Genel Giderlere İlişkin Hükümlerinde 2814 Sayılı Kanun İle Yapılan Değişiklikler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kat Mülkiyeti Kanununun Genel Giderlere İlişkin Hükümlerinde 2814 Sayılı Kanun İle Yapılan Değişiklikler"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KAT MÜLKİYETİ KANUNUNUN GENEL GİDERLERE İLİŞK:N HÜKÜMLERİNDE 2814 SAYILI KANUN İLE

YAPILAN DEÖİŞİKLl~KL.ER

Ar. Gör.: Mehmet SOMER I - GİRiŞ

-En basit tanımıyla, Hukuk, toplumsal ilişkileri düzenleyen ve devlet yaptmmı (=müeyyidesi) ile kuvvetlendirilmiş kural-lar bütünüdür. O ha1lde, hu:kuk kuralları heTşeyden

önce, nitelik

iıtiıbariyle davranış kurallarıdır. Diğer da vramş kurallarında (örf

ve adetler, ahlak, moda \ne görgü kuraJlıarı gıi'bi) olduğu giıbi, hu-.

ku(k kurallarında da sıikı bir toplum-kural etkileşimi söz konu-sudur. Bu etıkileşim iiki yönlüdür. Bir yandan toplumsal ihtiyaç-· lar hukuk kurallarını doğururlar öte yandan, söz konusu

kural-lar doğduktıan sonra, toplumu biçimlendirmeye- başlaTlar. Bu noktada hukuk kurallarının diğer davranış kurallarından farklı bir yanı .ortaya &ılkmaktadır. Şöyle ki. hu!kuik kuralları, «adaleti

ge:rçeikleştirme:» o~arak ifade eıdıilıen iddialı bir amaca hizmet et-mektedirler. Bu nedenle. (diğer davranış kurallarından fa~klı ola-rak) söz konum amaca hizmet edeme~ecek nd.telikteki hukuk ku-ralları top~umıdaki adalet anlayışını ztdeleyeceik, sonuçta, huku-ka· ve doğa·l olaraik · adalete karşı inançsızlık başgösterecekıtir. Böyle bir durumun doğuracağı sakıncalar ise çok açıktır.

Huku'k kurallarını · diğ·er davranış kurallarından ayırdeden

bir diğer özellik de, bu kuralla!m maddi bir yaptırım ile donatıl­ mış olmamdır. Hukuk kuralına aykırı harelket edilmesi hal'inde, bu yaptırım devreye girmekte ve kişi kurala uymaya zorlanmak-tadır. Ancak yıaptınmın rolü fruzla abartılmamalıdır. Bir kura~ın maddi bir yaptırımla dona trlmaısı, tek baŞına, bu kurala «h ukuık kuralı» vasfının tanınabilmesi için yeterli değildir. Yukarıda

sö-zünü ettiğimiz, -«adal·eti gerçeıkleştirme» amacına hizmet _ etme-yen kurallar, her ne şekilde b'ir yaptırımla donatılmış olurlarsa olısunlıar, «gerçek anlamda Hukuk Kura'l.ı» değildirl1er.

(2)

O halde, hukuk. kuralları ancak :

1) Toplumsal ilişkilerin ve bunun doğurduğu ihtiyaçların isabetle de:ğerlendirilmesi sonunda, bu ihtıiyaçlara gerçekten ce-vap vereibilecek bir içeriğe sahip kılınmakla,

2) Uygulanacak hukuk klırahna bağlanan yaptırımın, önce-lilkle kuralın ihlalind engelleyici, ihlal halinde ise, doğacak hu-kuka aykırı sonuçların en adil .ve en etkili (çabulk) ş~kilde ber-taraf edici bir nitelik taş1ması sağlanmakla, toıplumsaı Ilişıki1eri rasyonel bir tarzda düzeınleyeıbil'irler.

Ya·zımıza konu teşlkil eden 23.6.1965 tarih ve 634 sayılı Kat Mülkiyeıt1 Kanununda, 2814 sayılı kanun1 ile yapılan değişiklikler,

yukarıda açıklamaya çalıştığımıız hususlar g:özönüınde tutularak incelenmeye çalışılmıştır.

Gerçelkten, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu~ kentleşmenin bu denli büyülk bir hı:za erişmediği' yıllarda yürürlüğ.e girmiş ve uzun yıllar uyuşmazhkları çözümlemeye çahşmıştır. Ancalk gü-nümüzde, kenıt'leşme hı~ı süratle doruğa tırmanmış ve buna bir de sağhksı·z kentleşme eklenince· kanun, doğal olarak, ak~amaya başlamışıtır.

öte

yandan, Kart Mülkiyeti Kanununun uygulamada ortaya çıkardığı bir takım problemler de mahlkemel:e:r ve bilim adamJıan tarafından saptanmıştır. İ.şte· bütün bu hususları göz önünde tutan kanunıkoyrucu, 2814 sayılı kanun ile önemli deği­ şiklikler getirmiştir.

Yapı'lan değişilkli'kler geniş kapsamlı olduğundan, inceleme-mizde .sade:ce «Genel Giderler» hususundaki yenilikleri ele alma-ya . çalıştık. Kat Mülkiyeıt.i Kanununun uygulanmasında daima güncelliğini muhafaza etmesi, l?izi, bu konuyu incelemeye sevke· -den en etkili ne-den oldu.

İncelememizin ilk bölümünıde «Genel Gitler Kavramı»nı sap-tamaya çalıştık ve bir tanım verme denemesine giriştik. «Genel Giderler.e Katılma Yükümlülüğüıı başlığını taşıyan Jk:incıi bölümde ise, bu yükümlülüğün ne zaman başladığım, kat map:klerinin yüikümlülüklerinin nasıl saptandığını ve kimlıe~in yükümlü ol-duklarını ortaya koymaya çalıştık. Yazımızın son bölümünü ise

(1} Bkz. RG. 16 N'iıs·an 1983, Sa·yı: 118018. 194 '

(3)

«Genel Giderlere K·atılma Yllkümlüıüğünü Yerine

Getirilmeme~ sb>ne ayırdık. Kanaatimizce, bu bölümde, 2814

sayılı kan.unµn ge-tirdiği en önemli değişiklikler

yeT almaktadır. Zira bu deği'Şiik­ lillderde ·yazımızı:r;ı başında belirtmeye çalıştığımız,

hukuk kural-larının sahip olması gereken ni telalkler, açılk bfr şekilde görüle-bilmekıteıdir. Örneğin, genıe:I gider payının zamanında ödenme-mesi durumunda bir «gecikme tazminatvmın da bu meblağa ila-ve .olunacağı yolundaki düzenleme, sadece genel gider

payının

ödenmemesinin bir yaptırımı değil, aynı

zamanda, caydırıcı ı bir .

eıtki de taşımaktadır. Ke1za, işletme

projelerinin ve kat malikleri kurulu kararlarının İcra ve 'ifla:s Kanununun

68/I nci

maddesin-deki belgelerden sayılışı, hakkın

süratle yerine getirilmesi ama-cına hizmet eden. bir düzenlemedir.

Sonuç olarak, Kat Mülkiyeıti Kanununda, toplumsal ilişkiler­

deki gıeHşimin ortaya çılkardığı

yeni ihtiya1çlar göız

önünde tutu-larak 2814 sayılı kanun ile yapılan değişilklikler,

kanaatimizce. amaca uygun değişikli'klerdir.

i l - GENEL GİDER KAVRAMI

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (bu kanun yazının

bun-dan sonraki bölümlerinde KMK ol;arak anılacaktır) «Ana gayri-menkulün Genel Giderlerine Katılma>> başlığını taşıyan,

2814 sa-· yılı kanun ile değişik 20 nci maddesinde

geı:ııe:l gider kavramının

blı' tanımı yapılmamış, sadece bazı gide·

r türleri sayılarak, k1aıt

maliklerindn bu giderlere ne oranda katılacakları belirtilmiştir. Söz konusu .20 nci maddede sayılan giderler şunlardır :

1 -- Kapıcı, lmloriferci, bahçıvan ve bıe!k:çi giderleri, 2 - Yöneıt'ici aylığı,

3 - Anagayrimenkulün sigorta primleri, ~ - Ortak yerlerin bakım, koruma ve

onarım giderleri2 , {2) iAn;a gayrimenkulün hanıg-i kısıml

rarınm or~a·k yerlerden sayı~acağı KMK.'nun 4 ncü maddeısinde örnerk kabil.inden sıayılmıştır.

Bu maddeye göre ortak yer-ler·in konusu sözleşme ile de belirl·enebil-ece·ktir.

Yargıta-y'ın bu husustaıki bir

kararına göre, «Arsa payı verilerek

bağımsız bölüm nitel.iği t1anınmayön

ve eklenti oııamk tapuya teıscil edilmeyen yerler ortak yerlerdendir» (Y.

5. HD 20.2.19811, E. 640 - K. 1594 İK:İD Eylül 1981, Sayı:

249 Sh: 5•6t.1 ) .

(4)

5 - Ortak tesislerin işletme giderleri3 , 6 - Giderler i·çin toplanaca:k avanslar.

Bu .sıralamaıyı göz önünde tutarıak, geneıl gidıe:r kavramını şu

şelkilde tanımlayabilirilZ: Genel giderle:r, bütün kat maliklerini ilgilenıdirecek genel hizmetler için yapılan giderlerdir.

III - GENEL GİDERLERE KATILMA YÜKÜMLÜLÜGÜ A - Yü!kümlülüğün Ba:şlangıcı

Bağımstz bölüm (kat) maliklerinin gene:l giderlere katılma yüfkümlülüğü, o bağımsı·z bölümden ya:rarılanma haikkının doğu-· muıyla başlar. Dikkat edilecek olurısa. genel gide\I'lere katılma

yü-kümlülüğünün doğumu için bağımsız bölümden fiilen yararlanma

.(ibağımsl!z bölümde oturma) şart .olmayıp, bu haikkın doğumu ye'.'" terlidir. Nibekim KMK.'nun 20 /I nci madde3inde ifıade eıdHen bu husus, 2814 sayılı kanunla 20 nci maddede yapılan değişikli!kten

sonra da· aynen yer almıştır (KMK. md. 20 / c) .

Evvelce: KMK.'nun uygulamasında güçlüıkler arz,eden bir hu-sus, fiilen tamamlanmış (kart irtifakı kurulu) fıaikat, iskan (otur .. ma izni) alınmamış ve böylece hıenüz kat mülkiyeti tesis edilme-mi§ bdna.Iarda oturmakta olan bağımsız bölüm maliklerinin ge:-nel giderlere katılma!kla yükümlü olup olm_:ıdığı idi. KMK.'nun-da bu hususa ilişkin bir hülk:üm bulunmamaktaydı. Uygulamada bu soruya verilen eevap ise birbirine bağlı iki şartın gerç·ekleşip gerçeRleşmemeısine göre farlklı olmaiktaydı. Gerçekt!en Yargıtay'ıa

(3) Ortak teısisler kalor-ite·r, k1analizaısy:on, s·u, ha~aıgazı, elektrik vb. te1siıslerdir. ıAncaik bu teısiıslerde meydanıa gelen anzalıann ort:a'k giderlerden sayı·l·abilmeıs·i · :iç.in, söz konusu anzalmın, bu teısi1sle·rin ortak ısımlarındıa ortaya cıkmaısı

veya kendi bağımsız bölümünde arıza ortavıa çıkan kat malikinin kusurlu

ol-mamaısı gere-kme'ktedir. Yıargıtay'ın bir kararına göre, «... Davalıya ait

bu-ı·unan dairenin banyoısundıan gecen sıcak su, soğuk su boruları ile· kalorifer

ıborulıarının genleşme,si hareke1tine beton ve kargir döşemenin uyum

göster-memesinden doğan açılmadan zemin suyu ile su buharının borularda oluş­

turduğu su dlamlalmının, davacıy,a aH katın tavan döşemesi ile tecrit

taba-ık·ası araısınıa sızma;sından ·banyo ve· çocuk odaısımn tavanının ıslanması proje ve uygulama hatasından kaynıakJ.anma'l«i'adır ve davahnın kusuru ile dava1cı­

ya ait bağımsız· bölüme bir zarnr verHdiğinden söz edilemez (Y. 5. HiD. 20.2.1981 E. 7:3e - K. :11597 İK1İD Eylül 1981, sıayı: 2U'.191

, Sıh: 563).

(5)

göre,

oturma

izni alınmamış

ve maliki tarafından içine girilerek oturulmamış bir bağımsız

bölümün giderlerine katılmak

zorunlu

-luğu yolktu; buna karşılık

oturma -izni alınmamış olma

ısına rağ­ men_ i&ine ~irip yerleşenler

ise genel gidıexlerden paylarına . düşe­

ni ödemekle yükümlüydüler. KMK.'nun 17 nci maıddesine

2814 sayılı kanunla eklenen III ncü fıkra bu sorunu kesin bir biçimde

çözmüştür; Kaıt irtifakı kurulmuş gayrimenkull:erde

yapı fiilen tamamlanmış ise, isikan

f~ alınmamış (dolayısıyla kat mülkiyetine

geçilmemiş) olsa da-hi, eğ.er bağımsız

bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya baş­

lanmış ise ana gayrimenkulün yönetiminde

kat mülkiyeti hüküm-leri uygulanaıcaktır. Söz

koniısu hüıkmün uygulanmasını

öngör-düğü kaıt mülkiyeti hükümlerinden.

genel gidıexlere ilişkin · olanı 20 nci maddedir. Daha· öncede beılirttiğimiz gibi 20 nci maddenin

C bendi ise genel giderlere

katılma hususunda fiilen yararlanma

. -yı bir şart olarak dikkaıte almamıştır.

-Sonuç olarak, iskan izni

alınmamış bir binaldıa, bağımsı

'z bölümlerin üçte ikisi fiilen ku1-lamlıyorsa,

bölümlerini fiilen kullanmayan

malikler de genel gii-derleTe katılmaıkla yükümlü

olacaklardır.

B - Genel Gider

Payının Tesıbiti

KMK.'nun, 2814 sayılı kanunla yapüan

değişiıklikten önceki 20

/I

nci maddesine göre, kat malikLeri

genel giderlere· «arsa payı»

oranında · katı1makla

yükümlüydfüer.

Kanunun bu ifadesinden,

ilk ba!kışta, kat ·maıliklerinrin

ortak gide-rlere ve avanslara, zorunlu olarak, arsa payı oranında katılacaJkları,

aksine sözleşme

yapıla-·

mayacağı gilbi bir anlam

. çıkmaktaydıysa da,

netice i·tiibariyle gayrimenkulün. yönetimine ilişkin

olan. bu hüküm emredici

nite-likte değildıi. Yönetim planında

aksine bir çözüm kabul

edilebi-llnmekteydi 5

KMK. md. 20/I'de, 2814 sayılı kanunla yapılan, değişiklikten

sonra ise katılma payının

teslbiti bakımındlan genel giderler iki

gruba ayrılmıştır :

(4) Y. 15. HD 2.3.1981, E. 127!5 - K. 1912

. (ıİKİD Ekim 1981, Sayı:

2·50, Sh: 625). (5) .R!EİSOG'LU, Sofa: Uygulomoda

Kıat Mülkiyeti, 4. Ba!SI, Ankara

1979, Sh. 81. F.: 32

(6)

1' --- Kapıcı, kalorifıexci, bahçıvan ve bekçi gider.leı-i ile

bun-lar için toplanacak avanslar: Kat maUkleri. bu giderlere

arsa pa~laruna bakılmaiksı'zın, eşit olarak ka tılacakJ.1aır­ dır _<md. 20/a).

2 ___. Ana gayrimenkulün sigorta primleri, bütün orta!k yer-·1erin balkım, koruma ve .onarım giderleri, · yönetici

ay-lığı, ortak tesislerin i:şleıtme giderleri ve bunlar için top-·

lanaoak avanslar: Kat ma~ikleri bu giderlere ise kendi arsa payları oranında ktatılacalklardır (md. 20 /b) . Arsa paylarının saptanmasında bağımsız bölümlerin değerle­ rinin göz önünde tuıtulması ve arsa paylarının bu değerler ile or:antılı olma.sı gerektiğine göre (bkz. KMK .. md. 3 /II), değişik­ lik ile getirilen dÜzenlemıe yerindedir. Daha fa·zla arsa payına

· (dolayısıyia daha yüksek bir ·değere) sahip bağıriısl'z bölümde

oturan · kıat maliklerinin, genel giderlere de daha büyük oranda:

katılması adalete uygundur. Oysa genıe.ı giderle:rden sayılan

ka-picı, kaloriferci v!b. iGin yapılan giderle~n arsa payı He bir iliş-, kisi olmıaJdığı gö!Z önün(le tutularak, bu giderlere eşit olarak ka-tılına ilkesi getiTilmiştir. Ancak bu düz.enleme içıinde anlaşılması güç olan, değişilk 20 nci maddend.n yönetici aylığına da kat ma-liıklerinıin arsa payları oranında kartl'lmalıannı öngörmesidir.

Ge-nel giderlere kartı1lma payı baıkımından, i!ki , ayrı grup öngören düzenlemendn, yukarıda. sözünü ettiğimiz mantılk sHsileai içinde ele alınması durumunda k1ailorife:rci, kapıcı vıb.'lerinin gidıerlerine

katı1mada «eşitlik», buna karşılıik yönetici aylığına katılmada

. «arsa payı» il~eısinin eısas alınma.ısını aruamalk güçrtür.

Değişik 20 nci madde ile getirilen bu düzenleme emredici

nitelikte değildir, niteikim, söz konusu maddenin ilik cümlesinde, maddede ö~örülen düzenlemenin «kat malilkleri a~mda başka türlü bir anlaşma olmaması» halinde uygulanacağı açıkça

belir-tHmektedir. Böylelilkle, yönetim planında farklı bir. düzenleme öngörulebi1inooeıkıtir. Yönetim planı, ana gayrimenkulün yönetim tarzını, yönetici ve denetçilerin alacakları ücreti ve yönetime

ilıi§lkin diğer hususları düzenler (Kl\J.IK. md~ 28 /I) . Kaıt mülkiyeti

kuruturken, ma:liklerce imzalanmış bir yönetim plıanımn · da,. ta-puya verilecıelk dilekçeye eklenmesi şarttır (KMK. md. 12/e). İş­ te, eğeır bu yönetim planında genel giderlere katılına payının tes" biti hususunda. özel bir düzenleme (örneğin, yalkıt giderlerine ka-·

(7)

tılma payının teslbitinıdıe kalorifer dilimlerinin

esas alınması)

ön-görülmüşıse·, buna

uyulmıak gerekir.

Şayet, yönetim planında

özel bir düzenleme öngörülmemiş

ise, KMK. md. 28 /II delaletilye,

de-ğişik 20 nci madde

uygulanacaktır.

Genel giderlere katılma payı­ nın tesbitinin ne tarzda

.olacağı yönetim planında

öngörülmekle beraber, söz konusu payların saptanmaısımn

değişik esaslara bağ­ lanmak istenmesi halinde ise yönetim

planında değişiklik yapıl­ malk gerıelkeceiktir. 28 nci maddenin

. değişiklikten

önceiki III ncü

fıkrasına göre, yönetim

plaınındıa değişiklik

yapabilme!k için ise, tüm kaıt mıa:Liklerinin rızası (oyımrliği)

aranmaıktaydı. Böylelikle

(ıişin içine kişiısel

bir tak.ım çekişmelerin de gıirmesiyle)

bir tek kat maldkinin dahi olumsuz oy vermesi halinde

dreğişikliik ·yapıla­ mamakta ve anlaşmazlık

ancak mahkemede çözümlenelbilme!ktey-di. 2814 sayılı kanunla III ncü

fı'krıalda yapılan-değişiklik He,

yö-netim ·planının değiştirilebilmesi

tçin tüm kat maliklerinin beşte dördünün oyu yebexli

sayılmıştır.

Böylelikle. kat maliklerine

ta-nımnış olan oy haıkkmın

kötüye kutlanılmasının

önüne geçilmek ·

istenmiştir. Yeni düzenlemede,

yapıian değişikliği uygun

görme-· yen. kat mali!kler1iınin mahkemeye

başvurmaı haikkı da saklı tutul-muştur. C - Genel Gidedere Katılmakla Yükümlü Olanlar Genel giderlere katılmakla

yükfunilü olanlar, öncelikle,

ba-ğımsız bölüm (kat) malikleridir.

Şayet, bağımsız bölüm iınrtıhla

·nafkkı saiübinin

yararlanması

altında bulunmakta i'se,

gıenel giderlerden bu kimwnin

sorumlu

tutulması gerek~r6

KMK.'nun, 2814 sayılı kanunla değişik,

22/I nci maddesine göre, kat maliklerinin payına düşecek

genel gider ve avams!lardan ve buntaırın ödenmemesi

. nedeniyle doğacak

geci!kme tazminatın­ dan, bağımsız

bölümlerim birinde kira akdine, oturma ( sükna)

('6) Y. 5. HD 30. n .1981 E. 1'1'.106 - K. l'lı836

(Yasa Dergi1si, Hlazira-n 1982

Sayı: 6,

, Sh: 809). Buna benzer bir uygul

1

ama, emlôk vergiısi bakımındlan

da söz

ko-. nusudur. Eğer

bina (kotu üzerinde intiro h1a'kk1 tanınmışsa,

bu verg·inin

mü-kellefi kat malt.ki değil, intifa ha'kikı soıhibid'ir

(lbkz. Emlôlk Verg·iısi Kıanunu

(8)

hakkına veya ba·şka

bir sebebe

dayanaTak devamlı

bir

şekilde

. faydalananııaır da müşıtereken ve müteselsilen sorumlu

olacaklar-dır.

iV - GENEL G1DERLERE KATILMA YÜKÜMLÜLÜGÜNÜN

YERİNE GETİRİLMEMESİ

Daha öncede belirttiğimiz giıbi, kat maliklerinin (veya genel giderlere katılmakla yükümlü olan diğer kişilerıin) bağımsız

bö-l ümLeırinden yarar !anmadıklarını (örneğin, içinde oıturmald.ıkları­

nı) veya ortak tesisleri kullanmadıklarını (örneğin,

kaloriferleri-ni iptal ederek, soba yaktıklarını) ya da kapıcı, bahçııvıan vb.'nin hizmetlerinden· i:sıtifade etmediklerini yahut söz konusu · hlzmeıt

ve tesiıslerin iyi işlızmediğ'ini ileri sürnrelk giderlere katılmaktan

kaçınmaları ınümtkün değildir (KMK. md. 20 /c) .

Kat malikinin genel gider payını ödemekten k'aıçınması · ha~ Mnde, değ'işilklikten ooıeeıki 22/I nci madde, kat malikine noterden

bir ihtar gönlderilmesi vıe ancruk bu ihtardan sonra, kat malikinin borcunun kiracıdan (ıki:ra alacağınaı mahısıu!ben) taıhsıil edileıbile­

ceğin'i belirtmeMeydi ı:_ B9yle1ikle, kiracıya başıvurulaıbilmesi, ö~­

celd'kle kat maliikine müracaat şartına bağlanmış, diğer bir

deyiş­

le, kiracı için ikinci derecıede bir ·sorumluluk öngörülmüştü.

22/I nci maddede, 2814 sayılı kanunla, yapılan değişiklilkte:n

sonra ise, kiracı da kat maliki ile birlikte «müşıtereken ve müte-se1:::ilen» sorumlu tutulmuştur. Bu d!üzeınılemeye göııe, genel gider

payı için ilik olarak kat malikine başvurulabfüneceği gibi doğ­

rudan kiracıya müracaat edilmesi de mümkün olaca!ktır. K!aıt malilki ve kiracısının, genel gider payından dolayı, gerek

diğer kat malikleri karşısındaki sorun_ıluluğu. g.eııeik birbirlerine

ka:rşı

olan sorumlulukilaırı balkımınıdan Borçılar Kanununun, Müteselsil

Borçluluğa ilişkin 141 vd.'(ki maddeleri uygulama alanı

bulacak-tır. Ancak miiktar bakımından kiracının sorumluluğuna bir

sınır

getirıilmiştir. Kiracının sorumluluğu, ödemekle yükümlü

olduğu kira milktarı He sınırlıdır. Kiracı yıaıptıği ödemeyi, kira borcundan

(7) Nite:kini, Ya·rgıta.y'da, i'htar'ı bir dava Ş

1artı olarak mütalıa1a etmelkteydi. Bkz.

500

Y. 5. HD. 1.12.19'80 'E. 8069 - K. 8508; Y. 5. HiD 7.7.19

80 E. 5112 - K, 56411 (İKıİD. Ekim 1981, Sayı·: 2'50, Sh: 631--632).

(9)

düşebilecektir. Taıbiatiyle genel giderleri ödıemeikle yükÜmlü olan

kiracı ·ise, yapılan ödemenin kira borcundan düşülmesi

söz

konu-su olmayacaktır.

2814 sayıılı kanunun getirdiği bir diğer yenilik de, «gecikme

ta·zminatrndır. Genel· gider payının ödıenmeyerek, diğer

kat maı­

liklerinin zor durumda bırakılmaısma enıgel olma.ık amacıyla

KMK.'nun 20/II nd maddesine eklenen bir cümle ile, gider ve

avans payının tamamını ödemeyen kat malikinin, ödemede

gıe:­

c~kt1iği günler için, alylık yüı~de on hesabıyla, gecikme tazminatı ödemekle yü!kümlü olduğu beli:rti'.lmiştir. Böyleılikl~, örneğin onbin TL olan genel gider payın~ ödıenmesdnde üç ay gecikilmesi du-rumunda, ayrıca üçibin TL. gecikme ta,zmiİıatı ödenece1ktir.

Gider ve avanıs payının ödenmeme1si halinde, diğer

kat

malik-lerinden her biri veya· yönetici ta:raf ından yönetim planına, bu

kaınuna vıeı genel hiM:üımlere göre dava ar:;ılabilece!k ya da doğru­

dan (ilamsı.z. icra yolu i'le) icra takibi yapılaıbilinecekitir

(2814

sa-yılı kanunla değişilk KMK. md. 20/II).

2814 sayılı kanun ile g:etir'ilen önemli yeniliklerden biri

de,

kesinleşen iışletme proJesinin veya kart malilkleTi kurulunun işlet­

me giderlıeri ile ilgili karrarlarınm İcra ve İflas Kanununun (ibu

kanun ya;zmm bundan sonraki bölümlerinde İİK olarak

amla-cakıtır) 6.S nci maddesinin I ·ne[ f

:ukrasmda belirtilen belgelerden

sayılma'Sıdır (fbkz. KMK.'nl:ln, değişik,

37 /III ncü madde1.Ji).

İşl•e:tme prıojesi, kaıt maliıkleri kurulunca veya bu kurul

tara-fından hazırtlanmamış .olması. hrulinıde yöneıtici tarafından hazır­

lanması gereken vıe;

a)

b)

Ana gayrimenkulün bir yıllıık yönetiminde tahmini gelir

ve gıiıdet tutarlarını,

Tüm gider~erden her kat malikine düşecek tahmini

mik-tarı, ~

c) Tahmini giderleri karşılamak üzere hex ka;t maH:kiniiı ödemesi gereken avans miktarım gös,teren bir projedir (bkz. KMK.'nun değişik 37/I nci maddesi). Ancak, _uygulamada, çoğu

apar:tıman~aırda bir lşletme projesi yapılmamakta

ve hatta .~şletme

prıojıesinin varlığı dahi bilinmemeıktedir. Bu fiili durumu göz

önünde· tutan kanunkoyucu, işletme projesinin bulunmaması ha-linde kaıt malikleri kurulu kararlarım. da yeterli saymıştır.

(10)

KMK.'nun, 2814 sayılı !kanun He yapılan deği1şik'likten

önce-ki düzenleme şekline görede genıel gider payını ödemeyen bir kat

maH!ki aleyhinde da va· açılması veya bunun yerine doğrudan icra

takibine başvurulması mümkündür (ınd. 20 /II). Ancak, bu

tarz-daki bir takip «il'amsıtZ icra yolu ile» yapılan bir takiptir.

Bilin-diği üzere ilamsız icra yolu ile takipde, ödeme emrinin borç!uya

tebli.ği iıle işlemeye başlayan 7 günlülk süre· içinde, borçlunun

(borca veya imzaya) itira:z etmesi taıkiibi kendiliğinden

durdur-maJktadır· (İiK. md. 66/I). Durmuş olan talkfüe aJacaklının

de-vam edebilmesi için ise önünde fild yol mevcuttur. Alacaklı. eğeT

İİK. md. 68 /!'de belirtilen belg:elerıden8 birine sahipse, dilerse ,

genel hükümlere göre mahkemede «İtirazın İptali» qavasını

aça-bilmelkte, diilerne icra Tetkik Merciinden ccİıt~razın Kaldırılması»

nı t'aiep edeibilmekte ve böylece ilamsız icra prosedürü içinde

yo-luna devam edelbilmektedir. Doğal olarak, böyle bir durumda

daha çalbuk sonuç almak isteyen alacaklı (Hukuk U~ulü

Muha-kemeleri Kanununa naızıamn daha basirt uısul hfü{ümlerinin

uygu-landığı ve böylece daha süratli bir muhakemenin cereyan ettdği) fürazın· kalldınlması yolunu terıcih etmeık isteyecektir. Şayet,

ala-caklı, fiK. md. 68 /!'delki belgıe1'erden hiçbirine sahip değilse, baş­

vurafbıjleıceği yeıgane yol genel hükümlere göre9 mahkemeden «İti- ·

razın İptali»ni isteyebilmektir (fiK. md. 67) . Bu durumda, artık

llamsı1z icra prosedüründen çıkılmakta ve sanki icra yoluna hiç

başvurulmamış g'ifbi, bir alacak (

=

eda) da V'aiSı açılmaktadır.

İ'zah et~eye çahştığımız bu hususların ışığı altında bakacak

olursak, eski 20 nCi maddenin arzettiği manr.lara şu olmaktadır :

ilamsı~z icra yolu ile takip edilen borçlu (ka1t maliki), ödeme

em-rine itiraz eıtıtiği taıkdiirde:, tıa!kipde bulunan zorunlu olarak

itira-zın iptalini isteyeibilecıek, yani genel mahkemelerde bir eda da- ·

vaısı açacakıtır. Zira, normal şartlar altında, elinde İİK. md. 68 /I

deki belgelerden hiçbiri olmayacaktır. Neıticıe~ itibariyle, kaıt

mül-kiyetinden doğan ihtilafların süra.tle çözümlenmesi ihtiyacı ve

amacı, özellilkle köıtü niyetli kart malikle,ri tarafından~ 'rahatlıkla

engeUeneıbilecıelktir. İşte 2814 sayılı kanun, 37 nci maddede

yap-(8) Bu belgeler : «limzaısı boırclu tmaf ınıdıan i:krar edilmiş adi se'net»; «N'oterHkce

,imzaısı tasdik edilmiş seneh, «:Resmi dairel:erin veya yeföli makamların yet-kHeri dahil·inde ve usulüne göre verıd~kleri bir makbuz ve:ya bel'ge» dir. (9.) Genel hükümlerden kasıt Huku'k Usulü Ma:hkeme·leri Kanununun öngördüğü

hüküml·erdi,r.

(11)

tığı deği,şiıklik ile bu önemli aJkS3)klığı da

gidernıekitedir. Değişik

37 nci maddenin III nıcü fıkra:sına göre, «Kesd.nleşen işletme pro-je1e'ri veya kat malikleri kurulunun işletme

giderleri ile ilgili

kararlan. İİK.'nun 68 nci maddesinin I nci fıkrasında belirtilen

belgelerden sayl'lır.» Böylelikle, bundan sonra, borçlu

kaıt mali ..

kindn yaptığı itiraz, işletme

projesinin veya kat mali!kleri

kuru-lunun kararının İcra Tetkik Merciine iıbrnz

edilmesi i1e: (kesin

olarak) kaldırıla~bilecek ve duran ta!kibe kalldığı

yerden

devam

edileibilinece!ktir.

Referanslar

Benzer Belgeler

a) Gayrimenkul üzerinde bu haklara konu olan yapı bölümleri mevcutsa, hak sahipleri, aralarında yapacakları bir sözleşme ile, o gayrimenkulün arsasında, bölümlerinin

Madde 5- 634 sayılı Kanunun 12 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.. “Madde 12- Kat mülkiyetinin kurulması için, anagayrimenkulün kat mülkiyetine

Herhangi bir arsa üzerinde yapılacak veya yapılmakta olan bir veya birden çok yapının bağımsız bölümleri üzerinde yapı tamamlandıktan sonra o arsanın maliki veya

Kat yükümleme haklarından ya da bağımsız bölümlerden biri yersel (ayni) bir hakla ya da kütüğe yazılmış kişisel bir hakla kısıtlanmış bulunuyorsa, hak sahibinin olur

634 sayılı Yasa yapılırken, “kat mülkiyetinin ve kat irtifakının salt bir arsa (tek parsel) üzerinde kurulması” ilkesi benimsenmiş; bağımsız bölümler

Madde 48 - Anagayrimenkulün veya anayapının tümünün veya bir kısmının harabolması halinde durum yönetici tarafından o gayrimenkulün bulunduğu yerin tapu idaresine ve bütün

camalar 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre kirletenden tahsil edilir. Ancak kirletenler, kirlenmenin 'önlenmesi ve sınırlanması

(i) 7392 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun İle Kat Mülkiyeti Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun getirilen değişikliklerle, tüketici kredisi