• Sonuç bulunamadı

Başlık: :\ \'ER~'IECTİ!,\'LERLE "'APILA:\ YE:\İ DE!'\EYLER VE ALINAN SONUÇLARYazar(lar):COŞKUN, Z. ŞevkiCilt: 30 Sayı: 4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000185 Yayın Tarihi: 1983 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: :\ \'ER~'IECTİ!,\'LERLE "'APILA:\ YE:\İ DE!'\EYLER VE ALINAN SONUÇLARYazar(lar):COŞKUN, Z. ŞevkiCilt: 30 Sayı: 4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000185 Yayın Tarihi: 1983 PDF"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A. U. Vet. Fak. Derg.

30 (4) : 562- 570, ı983

:\ \'ER~'IECTİ!,\'LERLE "'APILA:\ YE:\İ DE!'\EYLER VE ALINAN SONUÇLAR

New trials mad" widı avermeetins and theiı. results.

Şevki Z. Coşkun*

Yeni bir antiparaziter ilaç olan Avermcctinler 1978 yılında Tok-yo'da topraktan izole edilen ve Streptom)'Ces avermitilis adı verilen mik-roorgarıizmanın misel yum' ların ın fermentasyonuyla elde edilmiş bile-şiklcrdir .

. Avermectin'ler geniş spektrumlu antiparaziter ilaçlardır. Çok küçük dozlarda ve tek doz halinde verildiklerinde evcil hayvanların değişik nematod ve ektoparazitlerine karşı sistemik etkiye sahip ilk ve tek endectocide ilaç grubudurlar.

Antiparaziter etkisi üzerindeki denemeler Nematospiroides dubius'la

enfekte farelcI' üzerinde yapılmıştır. Bu ilk denemelerde dahi antel-mintik dozun 8 katı fazla ilaç kullanılmasına rağmen toksik bir etki gözlenmemiştir.

Kimyasal yapısı ve bileşikleri

Avermcctinler macro-cyclic lakton halkası taşıyan disakkaritler-dir. Sonradan yapılan saflaştırma çalışmaları ile Avermectinlerin Aıa, A2a, B1a, B2a adı verilen 4 adet büyük ve Aıb, A2b, B,b, B2b, adı verilen 4 adet küçük olmak üzere toplam 8 bilqiği içerdiği anlaşıl-mıştır.

Kimyasal yapıdaki küçük farklılıklara rağmen bu bileşiklerin antiparaziter etkileri oldukça farklıdır. Şeker bağlarından birisinin çıkarılması halinde ise antiparaziter etki oldukça azalır.

Avermectinlcr yapı olarak makrolid antibiotiklcrc büyük benzerlik lik göstermelerine rağmen antibakteriyel ya da antifungal etkiye sahip değildirler .

(2)

Avermectin içeren başlıca preparatlar ve bunların 'etkin bileşikleri

Yapılan araştırmalarda en iyi sistemik etkinin Ivermectin'den

alındığı görülmüştür. Canomid, Ivomec, Egualan, Limbix ve M.K

933 isimleriyle piyasaya sürülen Tvermectin en az

%

80 oranında 22-23 Dihydroavermectin Rıa bileşimini ve

%

20 den fazla olmayacak şekil-de şekil-de Bı b bileşimini içermektedir. M.K. 932 isimli preparat ise Bıa' yı

%

95, Bı h'yi ise

%

5 oranlarında taşımaktadır.

Etki mekanizmaları

Avermectin'ler nematod ve artropoda'ları felç ederek etkilerini göstermektediricr.

Bunlar, nematod'larda merkezi sinir sistemini teşkil eden ventral sinir kardanundan eksitatör motor nöyronlara inhibitör sinyalleri

ile-ten Cama Aminobutirik Asit'in (CABA) salgılanmasını artırarak

sinapıarı CABA nın etkisinde bırakırlar. Böylece postsinaptik uçtaki CL- kanalları açılır, negatif yüklü CL- iyonları membran içine girer-ken pozitif yüklü Na 1- iyonları membran dışına çıkar. Motor

nöy-ranlar lehinc oluşan bu negatif elektrik potansiyeli ve postsinaptik uçlardaki reseptörlerin bağlanmış olması nedcni ile inhihitör ve eksi-tatör internöyronlardan gelen sinyaller, alıcı hücre tarafından algılana-maz ve böylece paraziderin hareket etme yetenekıefi geri dönüşü ol-mayacak şekilde durur. Oluşan bu felç ,parazideri ölüme sürükler ya da organizrnadan atılmalarına neden olur. (7, 14).

Artropod'larda ise etki yeri iki sinir hücresi arası değilde sinir hücreleriyle kas hücrelerinin kaqı karşıya geldikleri birleşme nokta-larıdır. İıaç aynı mekanizma ile Artropoda'ları da paralize eder.

Bu değişik etki mekanizmaları nedeniyle Avermectin'lere karşı çapraz bir direnç gelişeceği tahmin edilmemektedir.

Trematod ve cestod'lar nöyrotransmitter madde olarak CABA

kullanmadıklarından ilaç bu parazidere karşı etkisizdir.

Avernıectin'lerin toksik etkileri

Sığırlara 8 mg. / kg. dozda uygulanan ivermectin'in 4 hayvan-dan 3'ünü öldürdüğü bildirilmektedir. Oysa 6 mg. / kg. dozda 30 kez kullanıldığında bile bir toksikozis veya klinik belirti görülmemiştir.

Köpeklerde ise Aıa bileşiminin toksik dozu 2.5 mg. / kg. Bıa bileşimininki ise 5 mg. / kg. olarak saptanmıştır.

(3)

Ş. Z. COŞKUN

Sığırlara iki kez 0.4 mg.( kg. dozda uygulanan ivermeetin 'in gelişmekte olan sığır embriyosuna veya fötus'una karşı hiç bir kötü etki göstermediği, fötusta hiç bir doğum anomalisi meydana gelmediği bildirilmektedir.

Ivermeetin subkutan olarak tedavi dozlarında (0.2-0.5 mg.( kg.) kullanıldığında bazı sığırlarda geçiei huzursuzluklar oluştuğu bildiril-mektedir. Ağız yoluyla kullanılan Ivermeetin ise bazı koyunlarda hafif bir öksürüğe sebeb olabilmektedir.

Tedavi dozlarında kullanılan iveımeetiıı'in konakçı kaslarındaki sinir iletimi üzerine etkisi yoktur. Fakat fare beyni üzerinde yapılan invitro deneylerde beyindeki synaptosomes'lerden GABA salınımını artırdığı bildirilmektedir. Avermeetin'lerin bu etkilerine karşı Tyo-semikarbazid ve diğer Hidrazid türevIeri antidot olarak kullanılması düşünülmekte isede bu ilaçlar spazmlara neden olduklarından tavsiye edilmemektedirler. Buna ek olarak tedavide kullanılan ilaçların ko-nakçı beynine ulaşması ihtimali de çok azdır. Bununla beraber Aver-meetin'ler geniş bir emniyet sınırına sahiptirler.

Su bku tan olarak ivermeetin verilen sığırların etlerinde 21 gün sonra yapılan muayenede az miktarda ilaç bulunmuştur. Bu nedenle-de insan tüketimi için kullanılacak sığırların kesimden önceki 28 gün içerisinde bu ilaçla tedavi edilmemeleri önerilmektedir.

Ağız yoluyla tedavi edilen koyunlarda ise bu süre i4 gündür. Bu ilaçla sağıtılan sığır ve koyunlardan elde edilen süt, insan tüketimi için kullanılacaksa Jaktasyon boyunca veya buzağılama ya da kuzu-lamadan önceki 28 gün içinde ilaç kullanılmaması gerektiği bildiril-mektedir.

Gevişen hayvanların parazideri üzerine etkisi

Deneysel olarak enfekte edilmiş sığırlarda subkutan olarak 0.05 -0.1-0.2 mg.( kg. verilen 1vermeetin'in Haemonchus placei'Jere, in-hibe veya gelişme halindeki 4. dönem ve olgun Ostertagia ostertagi'lere,

Trichostrongylus axei'ye (1.) 99, Cooperia oncophorave Cooperia punctata'ya

%

98, Oesophagostomum radiatum ve Dictyocaulus viviparus'a ise % 100 oranlarında etkili olduğu bildirilmektedir. Bu çalışmada Trichostrongy-luscolubrijormis'e karşı etki 0.2 mg.( kg. dozda dahi

%

90 düzeyinde olmuştur. Yine sığırların gastro-intestiııal ve pulmonar 'ncmatodlan-nın 4. gelişme dönemlerine karşı uygulanan ivermeetin'in 0.05 mg.

(4)

ya

%

88.6 oranlarında; 0.2 mg.j kg. dozda ise tüm bu parazitlerin 4. dönem larvalarına karşı

%

~5 in üzerinde etkili olduğu bildirilmek-tedir (,)).

Sığırlara 0.2 mg.j kg. dozda subkutan olarak uygulanan iver" mectin'in Cooperia peetinata, Cooperia memasteri, Nematodirus helv.etianus

ve Nematodirus spathiger'in 4. dönem larva ve olgunlarına karşı da

%

95 in üzerinde etkili olduğu bildirilmektedir. Bununla beraber araş-tırıeılar Nematodirus helvetimıus ve Cooperia punetata'ya karşı etkide bazı değişiklikler meyclana geldiğini belirtmektedirler (4, S, 14).

Aktif madde olarak Bıa'yı

%

95, B1b'yi

%

5 oranlarında içeren MK 932, sığırların gastro-intestinal nematadıarına karşı ağız ve sub-kutan denendiğinde, ağ"lZ yoluyla yapılan tedavide 0.05 mg.jkg.

dozda

%

73.5, O.1 mg.j kg. da

%

97.3 ve 0.2 mg.j kg. dozda

%

99.7 oranlarında; subkutan olarak yapılan sağıtımda ise sırasıyla

%

74.56, % 95. ~ ve

%

98.8 oranlarında etki elde edildiği bildirilmek-tedir.

ivermeetin 2 ayrı sulandırıcı içinde ağız yoluyla koyunlara de-nendiğinde; her iki şekilde de Ostertagia eireumeineta, Triehostrongylus

axei, T. v.itrinus, Nematodirus jilieollis ve Chabertia ov.ina'ya karşı

%

99 dan fazla, Haemonehus eontortus ve Trichuris ov.is'e karşı ise

%

94-98 oranlarında etkili olduğu saptanmıştır (2).

Yapılan başka bir denemede ise 0.2 mg.j kg. dozda ağız yoluyla kullanılan Ivermeetin'in koyunlardaki HaemoTtehus eontortus, Osterto-gaia eircumeinta, Triehostronglus axei, Nematodirus baltus ve diğer Nema-todirus türleri, T. eolubriformis, Cooperia türleri, Strong}loides papillo-sus, Oesophrıgostomum eolumbianum ve Clıabertia ov.ina'nın olgun ve

geliş-memi~ 4. dönem larvalarına karşı

%

96-99 oranınıarında etkili

ol-duğu anlaşılmıştır. .

Beıızimidazol'lere dirençli Haemonehus eontortus ve T. eolubriformisle deneyselolarak enfekte edilen koyunlara ağız yoluyla

0.025-0.05:-;-0.1 mg.j kg. dozlarında verilen Avermeetin Bı'a'nın her üç doida da Haemoehus eontortus'un inhibe 4. dönem larvalarına

%

96, olgunlarıiıa ise

%

96-99 oranlarında, T. eolubrifonnis'e ise 0.05-0. 1 mg.j kg. dozlarda

%

99 etkili olduğu bildirilmektedir (14).

Avermcetin bileşiklerinin antiparaziter etkileri farklıdır. Koyun-larüzerinde yapılan bir denemede en iyi etki Bı bileşiğinden elde edil-miştir. Aıve A2 bileşikleri Ostertagia eireumeineta'nın inhibe 4. dönem larvalarına T. axei'ye, T. eolubriformis'e, Oesophagostomum

(5)

columbi-566 Ş. Z. COŞKUN

anuma ve Cooperia oncophora'ya dü~ük düzeylerde etkili olmu~, Bz bi-leşiği ise Heamonchııs contortııs'u etkimemi~tir (I O).

Sarcoptes bovis'le enfekte sığırlar üzerinde O. i-0.2-0.4 mg.j kg.

dozlarda suhkutan olarak denenen ivermeetin'in 0.1 mg.j kg.

dozda tedaviden sonraki 7. günde parazit sayısında azalma meydana getirdiği, 0.2-0.4 mg.j kg. dozlarında ise 7. günden sonra parazit leri tamamen elimine ettiği bildirilmektedir (3).

Psonptes ovis'le enfekte sığırlara 0.2-0.4 mg.! kg. dozda deri altı

uygulanan Ivermeetin'in tedaviden sonraki 20. günden itiharen

parazitleri tamamen öldürdüğü; huzağılarda ise 0.05 mg. j kg.

lık dozun kas içi uygulanmasından aynı sonucun alındığı anla~ll-mı~tır (7).

ivermeetin'in 0.2 mg.j kg. lık dozunun subkutan olarak

kul-lanılmasıyla Hypoderma bovis'in 1'1, Lz, L3 ve Jl.ypoderma lineatum'un Lı dönemlerine karşı

%

100; fl.ypoderma lineatum'un Lz ve L3 dönem-lerine karşı ise 0,;) 92 oranında etki elde edilmi~tir. Ayrıca organik

fosforlu insektisitlerle sağıtılan Hypoderma enfeksiyonlu sığırlarda görülen anaflaktik tipte bir reaksiyonun olu~madığı da gözlenmi~tir. Sığırlara ve koyunlara 0.2 mg.j kg. dozda subkutan olarak kul-lanılan ivermeetin'in Piroplazma ve Babesia'ları nakleden Roophilus

ve bazı Dermacentor türleri gibi tek konu tlu keneleri, Haematophinus eurystemus, Linogııathus vituli, Solenopotes capillatus gibi sığırların kan emen

bitlerini çok yüksek oranlarda elimine ettiği bildirilmektedir (10). ivermeetin'in koyunlarda Destrus ovis'in tüm larval dönemle-rine karşı oldukça etkili olduğu da anla~ılmıştır (7).

Sığır uyuzuna kar~ı yapılan koruma deneyleri sonunda 0.2'

mg.j kg. dozda kas içi uygulanan Ivermeetin'in sığırları uyuza karşı 21 gün süreyle koruduğu görülmüştiir (2 I).

tlaeı invivo ve invitro olarak koyunlardaki Lueilia euprina lar-vaları üzerine deneyen araştırıcılar oldukça iyi etki elde ettiklerini

belirtmektedirler (I 5).

At parazideri üzerine etkisi:

Ivcrmeetin (0.5 mg.j mL. konsantrasyonunda) atlara 0.2 mg.jkg. dozda ağız yoluyla verildiğinde Gastrophilııs intestiııalis, G. ııasalis'iıı

2. ve 3. gömlek değiştirme safhalarına olgun ve gelişmemiş Oxyuris

(6)

Habronema türlerinin olgun ve larvalarına karşı

%

100 etkili olduğu bildirilmektedir. Küçük strongylusl<!.ra ise etki

%,

96-99 arasındadır.

Parascaris eguorum' a karşı ise 0.05 mg. / kg. dozda dahi

%

100 etkili olmuştur (20).

ivermeetin atlara 0.2-0.3 mg. / kg. dozda kas içi uygulandığın-da G. intestinalis, G. nasalis larvalarına, Strongylus vulgaris, S.

eden-tatus, S. equinus'un olgunlarına, Habronema muscae, Habronema microstoma,

4. dönem Habronema lan'aları, Drachia megastoma ve bunların deri formları olan ve yurdumuzda sık görülen yaz yaralarına karşı

%

100 etki elde edildiği bildirilmektedir. Triehostronylus axei'ye karşı etki

%

98-100, Parascaris equorum'a karşı ise

%

96-100 oranlarında

olmuştur (11,12,16,26).

Ox)'uris egui'nin olgunlarına kaqı kas içi ilfıç tatbikatında etki yüzdeleri çeşitli araştırıcıların çalışmalarında farklılıklar göstermekte-dir. Bir araştırmada

%

66.7-100 oranlarında, bir başka araştırmada ise

%

100 oranında etki bildirilmektedir. Bu nematod larvalarına karşı ise etki

%

95- i00 arasında değişmektedir (l I, 16, 26).

ivermeetin'in olgun Onchocerca cervicalis ve Onchocerca reticulata'

ya karşı etkisiz olduğu, fakat mikrofilerlerini ortadan kaldırdığı, bu filarisidal etkinin de mikrofilarial dermatitis sendromu gösteren atların

tedavisinde kullanılabileceği anlaşılmıştır (I 2).

Atlara 0.5 mg. / kg. dozda kullanılan ilacın karın boşluğunda yaşayan Seteria equina'ları

%

88 oranında etkidiği bildirilmektedir (i O).

Atlara kas içi olarak 0.2 mg.; kg. dozda verilen ivermeetin'in

Strongylus vulgaris'in arteria mesenteriea cranialis'deki 4. dönem larvalarına karşı

%

98.9 oranında etkili olduğu bildirilmektedir (24).

Bu sonuç, ilacın atların kızılkurt sancısının tedavisinde kullanıla-bilcceğini göstermektedir.

Domuz parazideri üzerine etkisi:

Ağız yoluyla O. 3mg. / kg. dozda kuııanılan ivermeetin Meta-strongylus apri, MetaMeta-strongylus salmi, Aletastrong)'lus pudendotectus, Meta-strongylus confusus, l1scaris suum, Trichuris suis ve Sarcoptes scabiei

enfeksi-yonlarını

%

100 etkimektedir (l9, 29).

Yine bu dozun kas içi uygulanmasıyla Haematopinus suis bit

türünü

%

99 oranında elimine ettiği bildirilmektedir (3).

Aynı dozun domuz kaslarındaki Trichinella spiralis larvalarına etkimediği, ancak kist etrafında sellüler bir infiltrasyon oluşturduğu,

(7)

568 Ş. Z. COŞKUN

oysa farelere deri aitı uygulanan 3 mg.J kg. lık dozun ankiste larva-ları

%

98.6 oranında etkidiği anlaşılmıştır (23).

Etcil hayvan parazirleri üzerine etkisi:

Köpeklerde O.i-0.2 mg.; kg. dozlarında ağız yoluyla kullanılan Ivermectin'in Toxocara canis, Toxascaris leonina ve Amylosloma caninum

enfeksiyonlarını yüksek oranlarda etkidiği bildirilmektedir (7).

Ancylostoma caııinum'a karşı 0.005 mg.; kg. dozdaki B1a bileşi-minin etkisinin

%

98 (Bu bileşik Ancylostoma braziliense'ye de etkimek-tedir). 0.003 mg.; kg. dozdaki Bıa bileşiğinin etkisinin ise

%

100 oranında olduğu saptanmıştır (6).

Subkutan olarak uygulanan ivermeetin'in An~ylostoma caninum'

un olgun ve intestinal larva dönemlerine karşı 0.05 mg. / kg. dozda

%

99, Trichuris vuıpise karşı O. 1 mg.J kg. dozda yine

%

99, 0.2

mg.; kg. dozda Toxocara canis'in larval dönemlerine karşı

%

97,

olgularına ise

%

91 oranlarında, Toxascaris leonina'ya karşı ise 0.4 mg.; kg. dozda dahi

%

53.8 oranında etkidiği bildirilmektedir (I).

Benzer dozların yine deri altı uygulamasında bu gastrointestinal parazitlerin prepatent dönemlerine karşı da yüksek oranlarda bir tesir elde edilmiştir (28).

Köpek yavrularını pre~atal Toxocara caııis ve memeyle geçen

Ancylostoma caninum enfeksiyonlarından korumak için zamanında kullanılacak Ivermectin, ümit verici bir nitelik taşımaktadır.

Drqfilaria immiıis'in olgunlarını hiç bir Avermeetin bileğişiği toksikdozlarda dahi etkimemiş, ancak subkutan dokudaki larvalarına karşı 0.2 mg.; kg. dozda 5 müteakip gün, yada img.; kg. lık toplam' doz tek defada ağıznan verildiğinde

%.

100.etkili. bul unm uştuı: (8).

Avermectin'ler Drofilaria immiıis'in mikrofilerlerine karşi da tam etkilidirler. O.i mg.; kg. dozda ağız yoluyla verilen Averı:nectin B1a, 6 hafta süre ile, i mg. / kg. dozda verilen B2a bileşimi ise, i 1 hafta

süreyle mikrofilaremi'yi tamamen ortadan kaldıl'mıştır (8).

Sonuç olarak 6 haftalık aralıklarla yapılacak tedavilerle köpek-lerin bu parazite karşı etkili bir şekilde korunabilecekleri görülmektedir.

Köpeklere 0.2 mg. / kg. dozda kas içi olarak uygulanan lver-mectin, Sarcoptes scabiei enfeksiyonlarını tedavinin 7. gününden itibaren, Olodectes cynoıis'i ise 14. gününden itibaren tamamen ortadan kaldırmıştır. 0.4 mg.; kg. olarak uygulanan doz ise her iki paraziti de 7. günde tamamen ortadan kaldırmaktadır.

(8)

Kümes hayvanlan parazideri üzerine etkisi:

Avermeetin B1a'lıın 0.05 mg./ kg. lık dozunun Capillaria obsignata'

yı, O. 1 mg.j kg. lık dozunun gelişmemiş ve olgun Ascaridia galli'lerİ

tamamen ortadan kaldırdığı fakat Heterakis gallinarum'a etkimediği bildirilmektedir (7).

Summary

The avermeetins are macroeyc1ic laetones produeed by fermen-tation of the soil microorganism Streptomyces avermitilis. ivermeetin

is a mixture of some avermectin components (eontains at least 80

%

22.23 dihydroavermectin Bıa and no more than 20

%

22.23

dihydroavermectin Bı b). They show aetivity against a broad range

of nematodes and arthropod parasites of domcstic animals. The

avermectins have show n no aetivity against trematodes or eestodes. Literatür

i- Anderson, L.D. and Roberson, E.L. (I 982): Activi!>, '!f ivermectiıı agaiııst caniııe iıı

tes-tinal helmııllhs. Am. J. Vet. Re.s., 43, 1681-1683.

2- Armour, J. and Bairden, K. (I 982): Aııthelıııintic effieieııey of iverıııeetiıı agaiııst ııatural(y

oecuring g(lslroiıılı:stinal nematodes of sizeep. Vel. Rt"S., i i 1,80-81.

3- Bartb, D. and Brokken, E.S. (1980): The activi!>,of22, 23-di/rydroavermectin B, agaiııst the pig low-e, Heaıııatopiııus sui.•..Vet. Rcc., 106, 388.

4- Benz, G.W. and Ernest, J.V. (1981): Anthelmiıııie e/fieaey of 22, 23-di/rydroa;;erıııeetin

B, agaiıı.•.' gaslroiıılestinalııemalodes ~fealve.•..Am ..1.Vet. Res., 42, 1409- i44 i i. 5- Benz, G. W. and Ernest, J.V. (1981): Aııılzelmilılic ~/fieaey'1iverıııeeliıı agahHI immature

gastroilltestiııal pulmoııary ııematodes of calves . Am ..1.Vct. Res. 42, 2097-2098.

6- Blair, L.S .. and Campbell, W.C. (ı 978): Effieaey of avermeetiııs agaiııst Ancylostoma caııiıııımitı dogs.J. HelmintrhaL. 52, 305-307.

7- Bowen, J.M. (1981): The Avermectin complex. A ııew horizoıı iıı antlzelmiııtie tlzerapy. Gen. Prae. Febrııary, 165--166.

8- Campbell, W.C. and Blair, L.S. (1978): Effieaey of Avamrctiııs agaiııst Dimfilaria

immilis iııdogs. J. HeirnİnthaL. 52, 308':-310.

9- Campbell, W.C., Blair, L.S. and Lotti, J.J. (I 979): Efficaq of avermeetins agaiııst Trichiııella spiralis iıı mice..J.Helmİnthol. 53, 254-256.

10- Campbell. W.C. (198 i): An introductioıı to tlZe avermeeıillJ. KZ. vet. .J. 29, 171- 1i8. 11- Craing, T.M. and Kunde, J.M. (19ll 1): Controlled evalurıtioıı of ivermeetin iıı sizeıland

ponies. Am. J. Vet. Res. 42, 1422 -1424.

12- DiPietro, J.A., Todd, K.S., Lock, T.F., Mc Pherron, T.A. (1982): .1,lthelmiııtie rffieary of iı','rmeetiıı git,eII iııtramuseular(y in horses. Am.J.Vet. Res. 43, 145- 148.

(9)

570 Ş. Z. COŞKUN

13- Hasslinger, M.A. und Barth, D(1982): Uıztersııehııngen zur ıVirksamkeit VOIZhemıectil/ gegen Endoparaziten des P.ferdes. Dtsch. (İcrarzll. Wschr. 89, 62-65.

14- Hotson, I. K.(1982): The AvmlZeetins: A IZewfamily of anti/Iflrasitie ageızls.] i. S. Arı'. Vct. Ass. 53, 87-90.

15- James, P.S., Picton, J. and Riek, R.F.(1980): lnsecıicidal aelivi(y of avermectiııs. Vet. Rec. 106, 59.

16- Klei, T.R. and Torbert, B.J.(I 980) : E.ffieaey ~f ivermectilZ (22, 23 dihydro(lVerınectilZ Bı)

againsl gaslroilZteslilZal parasites ilZpol/ies. Am ..J. Vct. Res. 41 ı747-1 750.

17- Klei, T.R, Torbert, B.J. and Ochoa, R.(1980): Efficacy of ivermeelilZ (22, 23 dill)'dro-avermecıin Bı) againsl adıılt Selaria e'lııiııa al/d mier~filariae of OlZclloeerca eervicalis ii/ /ıoızies.

]. Parasİıol. 66, 859--861.

LS- Leaning, W.H.D., Roneal1i, R.A., Hotson, I.K. and Sutherland, I.H. (1979):

Evaluaıion of avemıeetiıı Bı againsl ııematodes Vsheep alZd ea/lle. XXi. Wld. Vct. Congr.,

Moscow. Summ. pp. 14.

i9- Lee, R.P. Dooge, D.J.D. and Preston, J.M. (1980): E.fficacy of ivermeeıiıı agail/sl Sar-cvptes seabiei in pigs. V ct. Ree. 107, 503- 505.

20- Lyons, E.T. Drudge, J.H. and Tolliver, S.C.(1980): Anliparasilic aclivily ~f h'Brmec-lin iıı eriıical lests iıı e'luids. Am ..1.V ct. Res. 41, 2069-2072.

21-- Meleney, W.P., Fred, C.W. Frank, S.G.(1982): Residual protectiol/ againsl mttle

SCl/-bies afforded by ivermecliı •. Am. J.Vct. Res. 43, 1767-1769.

22- Ostlind, D.A., Cifelli, S. and Lang, R. (1979): lnseeıieidal aeıivity of ıhe antiparasiıie avcrmeclins. Vet. Rec. 105, 168.

23- Rapie, D., Dzakula, N. and Dubrauka Matic .Piantanida (1982): Aızıhelmintie aeıivity of lvermeelin against Trichinella spiralis larvae iıı rats alZd dynamics of elisa titers iıı tre-ated alZimals Veterİnarskl Arhiv 52 (4), 131-139.

24- Slocombe, J.O.D., McCraw, B. M., Pennock, P.W. and Vasey, J. (1982): Effee-tiveness of ivermeclilZ against later 4 th-slage Slrongylus vulgaris iııponies. Am.]. V ct. Res: 43,

1525-1529.

25- Wilkins, C.A., Conroy, J.A., O'shanny, W.J. and Malatesta, P.F.(I 980): Treat-menl of Psoroptie mange with avermeclilZs. Am. ]. Vet. Res. 4 I, 21 i2-2 i 13.

26- Yazwinski, T.A., Hamm, D., Williams, M., Greenway, T., and Tilley, W.

(I 982): Ef.fecıiverıess of ivenrıecıin in ıhe Irealment of equiııe Parascaris equonım and Oxyııris equi in.feclions. Am.]. Vet. Res. 43,1095.

27- Yazwinski, T.A., Williams, M., Greenway, T. and Tilley, W.(1981): AııthelılZill-tic activities of ivermeclin agailZst gastrointestinal nematodes Vca/lle. Am.]. Vet. Res. 42, 481.-482.

28- Yazwinksi, T.A., Tilley, Wand Greenway, T. (ı 982): Efficacy

~r

ivemıectin in the treatment of artificially iııduced mıziııe, mixed, gastrointestiııal helminthiasis. Pet. prac. Fcbruary, 225.

29- Zukovic, M., Dzakula, N. and Rapic, D. (191l2): Effieacy of lvermectiıı (MK 933) against ll.1ewstrongylus spp., Ascaris suum aııd Trichuris .luis in pigs. Vetcrinarskı Arhiv 52 (I), 31-35.

Referanslar

Benzer Belgeler

In the CAP treated group, SP immunoreaction was stronger than the other groups in the surface epithelium, Lieberkühn crypts, in the Brunner’s glands, smooth muscles layer, and

antimicrobial resistance patterns (10, 18, 32). aureus in beef, sheep and chicken meat obtained in Ankara; ii) to characterise the isolated strains based on their

Meanwhile, present study revealed that the nitrate/nitrite concentrations were found to be significantly different only for nitrate (higher in organic) and nitrite

In the 6th week hypothyroid group, red blood cell (RBC) counts, hemoglobin (Hb) concentration, hematocrit (Hct) value and percentage (%) of red cell

Most reports in human literatures revealed the association of ASA with congenital or acquired heart diseases such as atrial and ventricular septal defect, mitral

Sıçanlarda ACTH uygulamasının böbrek fonksiyon testleri, elektrolitler ve hematolojik parametreler üzerine etkileri.. Bahat COMBA 1 , Ali ÇINAR 2 , Arzu COMBA 3 , Yıldırım

This study presents a career profile of Arabian racehorses in Turkey and examines factors that affect length of racing career of these horses.. This study showed that

Önerilen yaklaşımda al- ternatif yerlerin CBS ile belirlenmesinden sonra kriter ağırlıkları AHP ile hesaplanmış ve bu ağırlıklar kullanı- larak alternatif yerler