• Sonuç bulunamadı

DÖŞEMELİK KUMAŞLARDA İLERİ TERBİYE TEKNOLOJİLERİ İLE KAZANDIRILAN FONKSİYONEL ÖZELLİKLER HAKKINDA TÜKETİCİ TUTUMLARI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "DÖŞEMELİK KUMAŞLARDA İLERİ TERBİYE TEKNOLOJİLERİ İLE KAZANDIRILAN FONKSİYONEL ÖZELLİKLER HAKKINDA TÜKETİCİ TUTUMLARI"

Copied!
125
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

EL SANATLARI EĞİTİMİ

DOKUMA-ÖRGÜ BİLİM DALI

DÖŞEMELİK KUMAŞLARDA İLERİ TERBİYE TEKNOLOJİLERİ İLE

KAZANDIRILAN FONKSİYONEL ÖZELLİKLER HAKKINDA

TÜKETİCİ TUTUMLARI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Nihan MACUNLU

ANKARA Eylül, 2010

(2)

EL SANATLARI EĞİTİMİ

DOKUMA-ÖRGÜ BİLİM DALI

DÖŞEMELİK KUMAŞLARDA İLERİ TERBİYE TEKNOLOJİLERİ İLE

KAZANDIRILAN FONKSİYONEL ÖZELLİKLER HAKKINDA

TÜKETİCİ TUTUMLARI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Nihan MACUNLU

Danışman: Doç. Aysen SOYSALDI

ANKARA Eylül, 2010

(3)
(4)

i   

JÜRİ VE ENSTİTÜ ONAY SAYFASI

Nihan MACUNLU’nun “Döşemelik Kumaşlarda İleri Terbiye Teknolojileri İle Kazandırılan Fonksiyonel Özellikler Hakkında Tüketici Tutumları” başlıklı tezi

... /…. /2010 tarihinde jürimiz tarafından El Sanatları Eğitimi Dokuma-Örgü Bilim Dalı’nda Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Adı Soyadı İmza

Üye (Tez Danışmanı): Doç. Aysen SOYSALDI………….. ……… Üye: Doç.Dr. Feriha AKPINARLI…………... ……… Üye: Yrd.Doç.Dr. Fatma Nur BAŞARAN…..………… ………

Üye:……… ………

(5)

ii   

Bu araştırmada, döşemelik kumaş üretimi yapan bazı tekstil fabrikalarının uyguladığı ileri terbiye teknolojisinin kazandırdığı fonksiyonellik özellikleri hakkında tüketici tutumları konu olarak alınmıştır.

Bu çalışmanın amacı, döşemelik kumaşlarda ileri terbiye teknolojileri ile kazandırılan fonksiyonellik özellikleri hakkında tüketici tutumlarını tespit etmek ve konu ile ilgili bilgilendirici bir kaynak oluşturmaktır.

Bu araştırmada, Kayseri ilinde ileri terbiye teknolojileri uygulamaları ile fonksiyonellik kazandırılan döşemelik kumaş kullanımı tüketicilerin bilgi, beğeni ve beklentileri konu alınmıştır.

Araştırmanın her aşamasında fikirleri, önerileri ve bilgisi ile çalışmama önemli katkıları olan tez danışmanım Doç. Aysen SOYSALDI’ ya, yüksek lisans sürecinin ilk anından itibaren sonsuz sabrıyla her zaman yanımda olan ailem ve sevgili arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunarım

(6)

iii   

DÖŞEMELİK KUMAŞLARDA İLERİ TERBİYE TEKNOLOJİLERİ İLE KAZANDIRILAN FONKSİYONEL ÖZELLİKLER HAKKINDA TÜKETİCİ

TUTUMLARI

MACUNLU, Nihan

Yüksek Lisans, Dokuma Örgü Eğitimi Bilim Dalı Tez Danışmanı: Doç. Aysen SOYSALDI

Eylül-2010,111 sayfa

Bu araştırmanın amacı, döşemelik kumaşlarda ileri terbiye teknolojileri ile kazandırılan fonksiyonellik özellikleri hakkında tüketici tutumlarını tespit etmektir. Aynı zamanda bu özellikler hakkında tüketicilerin farkındalık düzeylerini belirlemek ve konu ile ilgili bilgilendirici bir kaynak oluşturmaktır.

Bu araştırma, tarama modelinde bir betimleme çalışmasıdır. Araştırma evreni 2009-2010 yıllarında Kayseri ilinde, ileri terbiye teknolojileriyle muamele görmüş döşemelik dokuma kumaş kullanımına ilişkin tüketicilerden oluşmaktadır. Araştırma anketi bu bilinçli tüketicilerden seçilen toplam 150 kişilik örneklem grubuna uygulanmıştır.

Anketlerin istatiksel analizler yapılarak çıkan sonuçlar tablolar halinde hazırlanıp yorumlanmıştır. Bulgulardan elde edilen sonuçlara göre; tüketicilerin döşemelik kumaşlardaki ileri terbiye teknolojileri uygulamaları hakkında kısmen bilgi sahibi olduklarını, özellikle kadın tüketicilerin bu konuya önem verdikleri ve en çok tercih ettikleri özelliği olarak kir iticiliği ifade ettikleri belirlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: İleri terbiye teknolojileri, döşemelik kumaş, tüketici tutumları.

(7)

iv   

ABSTRACT

CONSUMER’S BEHAVIOUR ON FUNCTIONALITY FEATURES OF UPHOLSTERING FABRIC MODIFIED BY ADVANCED TREATMENT

TECHNOLOGY

MACUNLU, Nihan

Msater’s Degree, Branch of Weaving and Knitting Education Thesis Advisor: Associate Prof. Aysen SOYSALDI

September-2010,111 Pages

The aim of this study is to determine the consumer’s behaviour on functionality features of upholstering fabric modified by advanced treatment technology, and also to gather a source on the subject and to set consumer’s level of awareness about these features.

The survey model is applied in the study. As the scope of the study, Kayseri that are trading upholstering fabrics that have functionality feature for their advanced treatment technology in 2009-2010 are determined. Surveys are applied on the sample group of 150, selected randomly from the customers of these firms.

The surveys are statistically analyzed and the results are prepared as tables with interpretations. Data shows that costumers are relatively informed about the advanced treatment technology applications on upholstering fabrics, especially the women are careful about this issue and they mention the mostly preferred feature as dirt-repellency.

Key Words: Advanced treatment technology, upholstering fabric, consumer’s behaviour.

(8)

v   

İÇİNDEKİLER Sayfa

JÜRİ ÜYELERİNİN İMZA SAYFASI i

ÖNSÖZ ii ÖZET iii ABSTRACT iv TABLOLAR LİSTESİ ix ŞEKİLLER LİSTESİ xi 1. GİRİŞ 1.1. Problem Durumu ………...1 1.2. Araştırmanın Amacı………3 1.3. Araştırmanın Önemi………...5 1.4. Varsayımlar……….6 1.5. Sınırlılıklar………..6 1.6. Tanımlar………..7 1.7. İlgili Araştırmalar……….10

2. DÖŞEMELİK KUMAŞLARDA İLERİ TERBİYE TEKNOLOJİLERİ İLE KAZANDIRILAN FONKSİYONEL ÖZELLİKLER HAKKINDA KURAMSAL TEMELLER………11

2.1.Döşemelik Kumaşlarda Tarihsel Gelişim1………12

2.2. Türklerde Döşemelik Kumaş Sanatı Ve Çeşitleri………13

2.2.1.Dokundukları Çevreye Göre Sınıflandırma………...15

2.2.2. Kumaşların Dokuma Özelliklerine Göre Adlandırılması…………...15

2.2.2.1.Dokunduğu Yere Göre Adlandırılan Kumaşlar………..16

2.2.2.2.Şahıs Adı Verilen Kumaşlar………16

2.2.2.3.Teknik Adlar Taşıyan Kumaşlar………..16

2.2.2.4. Dokuma Tekniği Açısından Kumaşlar………...16

2.2.3. Türk Kumaş Sanatındaki Döşemelik Dokuma Kumaşlar……….16

(9)

vi   

2.2.3.4. Damasko………...24

2.2.3.5. Kadife………25

2.2.3.6. Kemha………26

2.3. Bitim İşlemlerinin (Apre) Tarihsel Gelişimi………...29

2.4. Döşemelik Dokuma Kumaşlarda İzlenen Terbiye İşlemleri………..30

2.4.1. Pamuklu Döşemelik Kumaşlara Uygulanan Ön-Terbiye İşlemleri………...………...30 2.4.1.1. Haşıl Sökme………...31 2.4.1.2. Hav Yakma….………...31 2.4.1.3. Ağartma……...………...31 2.4.1.4. Optik Beyazlatma………...32 2.4.1.5. Merserizasyon……..………..32 2.4.1.6. Çivitleme………32

2.4.2. Yünlü Döşemelik Kumaşlara Uygulanan Ön-Terbiye İşlemleri………...33

2.4.2.1. Cımbız………33 2.4.2.2. Yıkama………….………..33 2.4.2.3. Karbonizasyon………33 2.4.2.4. Dinkleme………..………..34 2.4.2.5. Kraplama………34 2.4.2.6. Makaslama………...………...34 2.4.2.7. Fiksaj………..34

2.4.3. İpekli Döşemelik Kumaşlara Uygulanan Ön-Terbiye İşlemleri……...34

2.4.3.1. Serisin Uzaklaştırma………...35

2.5. Döşemelik Dokuma Kumaşlarda Renklendirme (Boya-Baskı) İşlemleri………36

2.6. İleri Terbiye Teknolojileri İle Fonksiyonellik Kazandırmak İçin Uygulanan Bitim İşlemleri………37

2.6.1. Mekanik Bitim İşlemleri………...38

2.6.2. Kimyasal Bitim İşlemleri………..39

2.6.2.1. Antimikrobiyal Bitim İşlemi………..40

(10)

vii   

2.6.4. Nanoteknoloji Uygulamaları İle Bitim İşlemleri………...47

2.6.4.1. Nanoteknoloji İle Kir İticilik Uygulamaları………...49

2.6.4.2. Nano Sphere Yöntemi………50

2.6.4.3. Nano-Pel Yöntemi………...50

2.6.4.4. Nano-Dry Yöntemi………50

2.7. Bitim İşlemlerinde (Apre) Kullanılan Makinalar………52

2.7.1. Mekanik Bitim İşlemlerinde Kullanılan Makinalar………...52

2.7.1.1. Traş……….52

2.7.1.2. Şardon………52

2.7.1.3. Kalandır……….52

2.7.1.4. Zımpara………...52

2.7.2. Kimyasal Bitim İşlemlerinde Kullanılan Makinalar……….52

2.7.2.1. Ramöz………53

2.7.2.2. Sanfor………55

2.8. Döşemelik Dokuma Kumaşlarda Standardizasyon Ve Kalite………58

2.8.1. Kalitenin Tanımları………...59

2.8.1.1. Kullanım Koşulları Açısından Kalitenin Tanımları………...59

2.8.1.2. Sınıfsal Olarak Kalitenin Tanımları………...60

2.8.2. Döşemelik Dokuma Kumaşlarda Uygulanan Standartlar……….61

2.8.2.1. Ekoteks Standartları………...62

2.8.2.2. Öko –Tex 100 Standartları……….69

3. YÖNTEM………...71 3.1. Araştırma Modeli………...71 3.2. Evren-Örneklem………..71 3.3. Verilerin Toplanması………71 3.4. Verilerin Analizi………...72 4. BULGULAR VE YORUM……….73

4.1. Katılımcıların Kişisel Niteliklerine İlişkin Bulgular ………...73

4.2. Tüketicilerin Fonksiyonellik Özelliği Kazandırılan Döşemelik Kumaşlar Hakkında Bilgi Düzeylerine İlişkin Bulgular……….77

(11)

viii   

Yönelik Tutumları………...79

4.4.Tüketicilerin, Fonksiyonellik Özelliği Kazandırılan Döşemelik Kumaşlarda Tercih Ettikleri Özelliklere İlişkin Bulgular………81

4.5.Tüketicilerin Fonksiyonellik Özelliği Kazandırılan Döşemelik Kumaşlardan Beklentilerine İlişkin Bulgular………90

5. SONUÇ VE ÖNERİLER………...91

5.1. Sonuç………...92

5.2. Öneriler………...95

KAYNAKÇA………96

EKLER……….103

(12)

ix   

Tablo 1: Tüketicilerin Cinsiyet Durumunu Gösteren Dağılım………73 Tablo 2: Tüketicilerin Yaş Aralığını Gösteren Dağılım………..74 Tablo 3: Tüketicilerin Dâhil Oldukları Meslek Gruplarına Gösteren Dağılım………..75 Tablo 4: Tüketicilerin Eğitim Durumlarını Gösteren Dağılım………..76 Tablo 5: Tüketicilerin Tekstil Alanına Karşı İlgilerini Gösteren Dağılım………77 Tablo 6- Tüketicilerin Tekstil Alanına Karşı İlgilerinin Başlangıç Kaynağını Gösteren Dağılım……….78 Tablo 7- Tüketicilerin Yaşadıkları Mekânların Dekorasyonuna Verdikler Önemi Gösteren Dağılım………..………..……….79 Tablo 8- Tüketicilerin İçin Dekorasyon Kavramının İfade Ettiği Özellikleri Gösteren Dağılım………..………..………80 Tablo 9- Tüketicilerin Dekorasyonun Özelliklerine İlişkin Düşüncelerini Gösteren Dağılım………..………..………..…………..81 Tablo 10- Tüketicilerin Koltuk/Oturma Grubu Seçiminde Göz Önünde Bulundurduğu Özellikleri Gösteren Dağılım………..………..………..82 Tablo 11- Tüketicilerin Döşemelik Kumaşta Kalite Kavramına İlişkin Düşüncelerini Gösteren Dağılım………..………..………..………..83 Tablo 12- Tüketicilerin Döşemelik Kumaşta Bulunması Gereken Özelliklere İlişkin Görüşlerini Gösteren Dağılım………..………..……….84 Tablo 13- Tüketicilerin Fonksiyonellik Özelliği Kazandırılmış Döşemelik Kumaş Kullanma Deneyimlerini Gösteren Dağılım………..……….85 Tablo 14- Tüketicilerin Kullanmış Oldukları Fonksiyonel Özellik Kazandırılmış Döşemelik Kumaşları Gösteren Dağılım………..………..86

(13)

x   

Kumaşlardan Memnuniyet Durumlarına İlişkin Dağılım………..…………87 Tablo 16- Fonksiyonellik Özelliği Kazandırılmış Döşemelik Kumaşlardan Memnun Olmadığı İfade Eden Kullanıcıların Düşüncelerine İlişkin Dağılım……….88 Tablo 17-Katılımcıların Fonksiyonellik Özelliği Kazandırılmış Döşemelik Kumaşlardan Memnun Olduklarını İfade Eden Kullanıcıların Düşüncelerine İlişkin Dağılım…..89 Tablo 18- Tüketicilerin Döşemelik Kumaşlar Üreticilerinden Beklentilerine İlişkin Dağılım………..………..………..………..………..90

(14)

xi   

ŞEKİLLER LİSTESİ Sayfa

Şekil-1:Beledi Dokuması………....18

Şekil-2:Çatma kadife divan örtüsü……….19

Şekil-3:Çatma kadife kumaş………...20

Şekil-4:Çatma kadife yastık yüzleri………....21

Şekil-5:Çatma yastık yüzü………..22

Şekil-6:Çatma padişah kaftan kumaşı……….23

Şekil-7:Çuha kumaş………25

Şekil-8:Sırma işlemeli kadife……….27

Şekil-9:Bursa kemhası………28

Şekil-10:Altın yaldızlı kemha kumaş………..29

Şekil-11:Su İticilikte Yüzey Gerilim Kuvvetlerinin Denge Durumu………….45

Şekil-11:Nilüfer Çiçeği Yaprağındaki Su Damlasının Durumu……….48

Şekil-12:Hidrofob ve Nano Yapıdaki Yüzeylerde Islanmama Prensibi……….49

Şekil-13:Nano-Dry Kumaş ve Normal Poliesterin Kuruma………...51

Özelliğinin Karşılaştırılması Şekil-14:Ramöz Makinası ve Elemanları………53

Şekil-15: Ramöz Makinası Teknik Resmi ve Makine Elemanları………..54

Şekil-16: Sanfor Makinası ve Elemanları………56

Şekil-17:Lastik Bantlı Sıkıştırmalı Çektirme Ünitesi………..56

Şekil-18: Lastik Bantlı Çektirme Ünitesi Çalışma Prensibi ve Elemanları…….57

(15)

1.GİRİŞ

Bu bölümde araştırmanın problem durumu, araştırmanın amacı, önemi, sayıltılar, sınırlılıklar ile araştırmada kullanılan tanımlar ve kısaltmalar açıklanmıştır.

1.1.Problem

En gelişmiş endüstri dallarından biri olan tekstil sektörü 100 yıl önce mekanik dokuma ile başlamış, insanların refah seviyesinin yükselmesi ve moda akımlarının da etkisi ile giyinmek örtünmek amacının yanı sıra daha dayanıklı sağlam ve bazı özelliklere sahip ürünlere yönelmiştir (Öktem, Severtekin, 2000:136).

Tekstil, Latince bir kavram olan “texere” den türetilmiştir ve örme ya da dokuma anlamına gelmekledir. Tekstil kavramı tekstil liflerini, tekstil ürünlerini ve yan mamullerini ve bunları kullanarak elde edilen malları kapsamaktadır. Bu yüzeyler kullanılarak üretilen giysiler insanın, kendisini hava şartlama karşı koruma ihtiyacından doğmuştur (Yağan, 1978: 5).

Sanayi devrimiyle birlikte bazı ülkeler yeniden yapılanmaya giderek tekstil sektöründe gelişme kaydederken bu gelişmeye ayak uyduramayan ülkelerse sektörü terk etmek zorunda kalmışlardır. Bu dönemde ülkemiz tekstil sektörünün gelişme kaydetmesinin en önemli nedenlerinden biri pamuk üretimi ve hayvancılığın yaygın olarak yapılmasıdır.

İnsanlar ilk önceleri bu amaçla ağaç kabuklan, yapraklar, hayvan postları, keçeler, eğirme tekniğinin geliştirilmesinden sonra elde edilen ipliklerin yardımı ile de örgüler ve dokumalar kullanılmıştır. Öte yandan giysi, zamanla insanları süsleme (moda), vücudu koruma işlevi yanında sosyal bir markalaşma öğesi haline dönüşmüştür. İnsanlar, değişik giysiler kullanarak sosyal statülerini de belli etmişlerdir. Aynı zamanda, daha iyi yaşama şartları (perdeler, yatak takımları, masa örtüleri vs.) sağlamak amacıyla da tekstil ürünleri

(16)

kullanmaya başlamışlardır.

Zamanla insanların ihtiyaçlar artmış ve yön değiştirmiştir. Korunma, ısınma ve statünün yanında çok çeşitli özelliklerin de tekstil ürünlerine var olması istenmeye başlamıştır. Artık, teknoloji ve bilim, tekstilin hizmetine girecektir.

Önümüzdeki yıllarda, şuan da etkisini göstermeye başlayan ve günümüzde daha çok “akıllı tekstiller” adı ile bilinen ürünlerin önem ve yaygınlığının artış göstermesi beklenmektedir (Balcı,2006:47).

Bunların yanında, tekstil elyaf ve materyallerinin çeşitli polimer türevi malzemeler ile karıştırarak, bir araya getirerek oluşturulan ve teknik-akıllı tekstil üretiminde kullanılan kompozit adı verilen teknik malzemelerin öneminin de büyük ölçüde artacağı tahmin edilmektedir (Gökalp, 2005:37).

Taşımak, filtre etmek, sıvıyı absorbe etmek, kurşun geçirmemek gibi çok farklı ve spesifik amaçlı teknik tekstiller bir tarafa bırakılırsa klasik giysi tekstillerinin amacı, vücudumuzu örtmek ve süslemektir. Çok işlevli tekstil ürünleri doğal dış etkenlerden korumanın yanında, başta sağlık, güvenlik ve bilişim alanlarında olmak üzere her türlü alanda en az bir ek işlevi yerine getiren tekstil ürünleridir (Balcı,2006:49).

Normal tekstil ürünlerinin doğal atmosfer şartlarından koruma ve süsleme özelliklerine ek olarak, akıllı tekstiller herhangi bir etkiyi veya değişikliği algılama ve buna tepki verme özelliğine sahiptirler. Tekstil ürünü etkiyi ya da etki değişikliğini algılayıp buna tepki veriyorsa buna “akıllı tekstil ürünü” denilmektedir (Balcı,2006:51).

Belirtildiği üzere, önümüzde ki yıllarda giyenlere, kullananlara örtme ve süslemenin yanında, başta sağlık, güvenlik ve bilgi alışverişi sağlamak gibi alanlar başta olmak üzere, daha pek çok hizmet sunabilme yeteneğine sahip çok fonksiyonlu akıllı (interaktif) tekstil ürünlerinin üretimi ve kullanımı artacaktır (Tarakçıoğlu, 2003:16).

Tekstil ürünleri üretiminde meydana gelen ve gelebilecek olan önemli değişiklikler açısından, hazır giyim dâhil tüm tekstil ürün yelpazesindeki mevcut durum ve olası gelişmeler, ana hatları ile aşağıdaki gibidir (Tarakçıoğlu, 2003:19).

(17)

Moda-marka ürünlerinin pazar payı %5’i geçmese de, sağladıkları katma değerin yüksekliği nedeniyle şu anda bütün tekstilcilerin rüyası olmaya devam etmektedir.

Modaya yönelik, parti üretimi yapılan ve sağladığı katma değer sıradan ürünlere nazaran daha yüksek olan ürünlerin pazar payı %20 dolaylarındadır.

Bu alanda, ileri terbiye teknolojileri devreye girmektedir. İleri terbiye teknolojileri, uygulandığı tekstil materyaline, alışılagelmiş terbiye işlemlerinin yanı sıra, çeşitli gelişmiş ve fonksiyonel özellikler kazandıran terbiye işlemleridir.

Ucuz, sıradan, seri üretilen tekstil ürünleri, halen hacim olarak pazarın yaklaşık %55-60 kadarını oluşmaktadırlar. Tekstil sektöründe mevcut kapasite fazlasının hemen hemen tamamı bu gruba aittir. Bir diğer deyişle, bu türden ürünlerin üretimini artırmaya imkân sağlayacak atıl kapasite, dünyanın çeşitli yerlerinde mevcuttur. (Tarakçıoğlu, 2003:20)

Bu sayede özel ileri terbiye yöntemleri ile muamele edilen döşemelik kumaşlara fonksiyonellik getirilmiştir.

Gelecekte, giyenlere ve kullananlara örtünme ve süslemenin ötesinde, başta sağlık, güvenlik ve enformasyon alanlarında olmak üzere, başka hizmetler de sunabilen çok işlevli akıllı tekstil ürünlerinin üretimi ve kullanımı artacak ve gelişecektir. Uzun dönemde çok işlevli akıllı tekstil ürünlerinin ciddi boyutlu pazar payı alacağı beklenmektedir. Ar-ge çalışmaları sonucu geliştirilecek bu ürünlerin üretimi, uzun yıllar güçlü ar-ge imkânlarına sahip bilgi toplumu ülkelerin tekelinde kalacak ve dolayısıyla buradan sağladıkları katma değer de yüksek olacaktır (Balcı, 2006:27).

Döşemelik kumaşlara kullanım özelliklerini geliştirmek, tüketicinin optimum verimi alabilmesini sağlamak amacıyla, çeşitli tutum verici bitim işlemler (apre) uygulanmaktadır. Bu bitim işlemleri, kumaşın imal edildiği iplik türüne göre farklılık göstermektir.

(18)

Döşemelik kumaşlara uygulanan bitim işlemlerini genel anlamda incelediğimizde; kumaşların dayanıklılığını artırmak, sürtünmeye karşı dirençlerini artırmak, aynı zamanda yumuşak tutum vermenin yanı sıra; güç tutuşurluk, kir tutmazlık-kolay temizlenebilirlik, anti-mikrobiyallik gibi özellikler kazandırmak için uygulanmaktadır.

Bu araştırmada, döşemelik kumaş üretimi yapan bazı tekstil fabrikalarının uyguladığı ileri terbiye teknolojisinin kazandırdığı fonksiyonellik özellikleri hakkında tüketici tutumları konu olarak alınmıştır.

1.2. Araştırmanın Amacı

Araştırma kapsamında yapılan literatür taramasında, döşemelik kumaşlara fonksiyonellik kazandırmak üzere uygulanan çeşitli ileri terbiye yöntemlerine dair bilgileri içeren birtakım kaynaklara ulaşılmıştır, ancak yeni gelişmekte olan bir alan olduğu için kaynak sıkıntısı gözlenmektedir.

Bu çalışmanın genel amacı; döşemelik kumaşlarda ileri terbiye teknolojileri ile kazandırılan fonksiyonellik özellikleri hakkında tüketici tutumlarını tespit etmek ve konu ile ilgili bilgilendirici bir kaynak oluşturmaktır.

Bu genel amaç doğrultusunda aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır:

• Tüketicilerin bireysel özellikleri nelerdir?

• Tüketicilerin fonksiyonellik özelliği kazandırılan döşemelik kumaşlar hakkında bilgi düzeyleri nasıldır?

• Tüketicilerin, fonksiyonellik özelliği kazandırılan döşemelik kumaşlara yönelik tutumları nasıldır?

• Tüketicilerin, fonksiyonellik özelliği kazandırılan döşemelik kumaşlarda tercih ettikleri özellikler nelerdir?

• Tüketicilerin fonksiyonellik özelliği kazandırılan döşemelik kumaşlardan beklentileri nelerdir?

(19)

1.3. Araştırmanın Önemi

• Fonksiyonel özellik kazandırılmış döşemelik kumaşları kullanan tüketicilerin, bu kumaşlara ve kullanım özelliklerine yönelik tutumlarını, bilgilerini ve beklentilerini ortaya koymak açısından,

• Konuyla ilgili kişilere yardımcı kaynak oluşturmak ve daha sonra yapılacak olan çalışmalara yol göstermek açısından,

• Günümüzde artan rekabet ortamında ilerleme çabası içinde olan üretici firmaların, yenilikler ve farklı kullanım özellikleri ile öne çıkan ileri terbiye teknolojileri uygulamalarında tespit edilebilecek yeni materyal ve yöntemlerden haberdar olmalarını sağlamak açısından önemlidir.

1.4. Varsayımlar

• Araştırma kapsamında bilgi alınan kişilerin verdikleri bilgilerin güvenilir ve doğru olduğu,

• Araştırmada kullanılacak olan basılı ve sanal kaynakların hedeflenen amaçlara ulaşmak için yeterli ve doğru olduğu,

• Araştırma kapsamında yer alan tüketici grubunun (örneklem), araştırma evrenini temsil ettiği,

• Araştırma için belirlenen yöntem ve tekniklerin araştırmacıyı amacına ulaştırır nitelikte olduğu varsayılmıştır.

(20)

1.5. Sınırlılıklar

• Araştırma, Kayseri ilinde ikamet eden tüketici topluluğu ile

• Araştırma, ileri terbiye yöntemleriyle muamele edilen döşemelik kumaşları kullanan bilinçli tüketiciler ile

• Araştırma, master tez dönemi süresi ile

• Araştırma, araştırmacının olanakları, teknik bilgi ve becerileri ile sınırlandırılmıştır.

1.6. Tanımlar

Akıllı Tekstil Ürünü: Tekstil ürününün, ısı, ışık, atmosfer şartlarından kaynaklanan etkiyi ya da etki değişikliğini algılayıp buna tepki verebilen tekstil ürünlerine denilir.

Apre: Tekstil mamullerinin değerim yükselten, yüzeyini ve görünüşünü değiştiren, elyaf, iplik, dokuma ve örme kumaşı satışa hazırlayan, kalitesini değiştirmek amacıyla yapılan mekanik ve kimyasal tüm işlemlere denir.(Akpınarlı,2006:1)

Atkı: Bazı bölgelerde “argaç” kelimesi kullanılır. Dokumacılıkta çözgüler arasından enine geçirilen ipliğe denir.

Elyaf: Gerilmeye ve kopmaya dayanıklı, eğrilme özelliği olan, birbiri üzerine yapışma yeteneği olan, uzun ve ince İplik veya liflere denir (Dölen,1992:12).

İleri Terbiye Teknolojisi: Tekstilde, çağın gereklilikleri ve insanoğlunun ihtiyaçları doğrultusunda günümüz teknolojisinden yararlanılarak, ileri düzey kullanım özelliklerinin kazandırılması amacıyla, kumaşlara uygulanan terbiye işlemlerinin tamamına verilen addır.

Kumaş: Tekstil makinelerinde oluşturulan yüzeylerdir. Tekstil, giysi, ev eşyaları, ve teknik kumaşlar olarak üç grupta toplanır (Köksal,2001:2).

Nano: Nano kelime anlamı olarak, Yunancada “cüce” anlamına gelmektedir. Birim olarak nano, metrenin milyarda birini ifade etmektedir. Daha doğru bir anlatımla nano, “bir fiziki büyüklüğün milyarda biri” olarak ifade edilebilmektedir (Unam,2008:17).

(21)

Nanotekstil: Tekstilde nanoteknoloji uygulamaları, nanotekstiller olarak adlandırılabilir. Nano-tekstil tanımı nanoteknoloji uygulamaları sonucu elde edilen tüm tekstil yüzeylerini ifade etmektedir. Doğal ve sentetik bütün tekstil ürünlerinin yapıtaşları moleküllerdir. Bu moleküller lif oluşturacak şekilde dizilirler, lifler de iplik eldesi için kullanılır. Bir kumaşın kullanım performansını geliştirmenin kalıcı yoludur (Teknik&Tekstil,2007:34).

Tekstil Terbiyesi: Lif, iplik ve örme, dokuma kumaşların girdi - çıktı arasındaki işlem süreçlerinde gördüğü tüm işlemlere denir (Akpınarlı,2000:l6).

1.7. İlgili Araştırmalar

“Döşemelik Dokuma Kumaşlarda İleri Terbiye Teknolojileri İle Kazandırılan Fonksiyonel Özellikler Hakkında Tüketici Tutumları” adlı çalışmamızda, bulunabilen araştırmalar ve yayınların tarih sırasına göre özetlenmiştir.

(Özgönenç,1990), “Tekstil Bazında Kalite Ve Kalite Kontrol Sistemleri İşletmelerde, Organizasyon Uygulamaları Ve Kalite Kontrol Yöntemleri” adlı çalışmasında, tekstilde kalite kontrol uygulamalarının tüm yönleriyle tanıtılması gerekliliğini vurgulamış. Türk Tekstil Sanayinin kendi gereksinmelerine cevap verebilecek en uygun sistemi yine kendisinin gerçekleştirmesinin gerekliliği üzerinde durmuş. Türk ürünlerinin gerçek rekabet gücünü kazanabilmesi için kalite geliştirme yöntem ve çalışmalarının geç kalınmadan yaygınlaştırılması gereğini ortaya koyarak çalışmasını sonlandırmıştır.

(Çalıkoğlu,2000), “Tekstil (Terbiye-Boya-Apre) Fabrikasına ISO 41001 Çevre Yönetimi Sisteminin Uygulanması” adlı yüksek lisans tezi çalışmasında Marmara Bölgesi'nde örnek alman fabrikanın mevcut durumunu kanuni yükümlülükle karşılaştırarak çevre politikası oluşturulmuştur. Daha sonra politikanın gerçekleştirilmesi için amaç ve hedefler belirlenip çevre eylem planı geliştirilerek çevre yönetim sistemlerinin uygulanıp uygulanmadığının belirlenmesi amacıyla denetim ekibi oluşturulmuş ve denetim yapılmıştır. Çalışma kapsamında fabrikanın çevresel ilk gözden geçirme işlemini, çevresel etkilerinin belirlenmesi, faaliyetin çevresel boyutu ISO 14001 ön hazırlık çalışması adı altında inceleyerek

(22)

fabrikanın kalite anlayışı çerçevesinde çabalarının olmasının yanında bu anlayışın çevre kalitesi açısından eksiklerinin olduğunu tespit edilmiştir.

(Balcı,2006), “Akıllı Fonksiyonel Tekstiller, Seçilmiş Kumaşlarda Apre Ve Performans Özellikleri” adlı yüksel lisans tezi çalışmasında, ülkemizde çok yeni bir konu olan ve üzerinde çok fazla çalışmaya rastlanmayan akıllı (fonksiyonel) tekstiller hakkında geniş bilgi verilmiş, daha sonra antimikrobiyal apre üzerinde durulmuştur. Antimikrobiyal aprenin farklı hammaddedeki kumaşların performans özelliklerine olan etkisi araştırılmıştır. Çalışmanın deneysel kısmında kullanılmak üzere % 100 Pamuk, PES/VİS ve PES/VİS/EA karışımı dokuma kumaşlar temin edilmiştir. Bu kumaşlara tez konusu çerçevesinde antibakteriyel apre çalışmaları laboratuar şartlarında uygulanmış. Apresi yapılan kumaş numunelerindeki işlem etkisinin testlerle ortaya konulabilmesi için laboratuarda kumaşların antimikrobiyal, fiziksel ve haslık özellikleri incelenmiş. Çalışma sonunda, 3 farklı kumaş tipinde, antibakteriyel özellik kazandırmada kullanılan hangi apre maddesi, apre yöntemi ve apre derişiminin kumaşın hangi özelliğine ne şekilde etki gösterdiği belirlenmeye çalışılmış, belirli bir özellikteki kumaş üretimi için hangi proses parametrelerinin ve apre maddesinin daha uygun olabileceği istatistiksel yöntemler (varyans analizi) kullanılarak araştırılmış. Antibakteriyel proses parametrelerinin tüm kumaş tiplerinde negatif etkilediği özellikler arasında su ve ter haslıkları ortak olarak görülmüş. Sonuç olarak, antibakteriyel proses parametrelerinin en az etkilediği özelliklerin pillinglenme (boncuklanma) ve yıkama haslığı olduğu belirlenmiştir.

(Uçar,2006), “Teknik-Akıllı Tekstiller Ve Tasarımda Kullanımları” adlı yüksek lisans tezinde, teknik/akıllı tekstil kavramları açıklanmış, daha sonra tekstiller, verdikleri tepkilere ve kazandıkları özelliklere göre adlandırılarak sınıflandırmıştır. Nanoteknoloji ile üretilen tekstil örnekleri, mikrop kapsüllü uygulamalar ve kimyasal ilaç salan ürünler, sıcaklık değişimlerine göre sekil değiştirerek ortama adapte olan giysiler, ısıya duyarlı malzemeler, doğadaki canlı ve mekanizmalardan esinlenilerek oluşturulan yapılar (biyotaklitler) ve elektronik tekstiller, örnekleriyle birlikte incelemiştir. Günümüzdeki teknik/akıllı tekstil ürünleri çok yönlü bir şekilde irdeleyerek, gelecekteki uygulamaların ne yönde olacağı vurgulamıştır. Ayrıca, bu tür malzemelerin tekstil-moda ve sanatı birbirine yaklaştırdığı, moda ve giyim sektörlerinde büyük değişimlerin yaşanacağı, ileri teknoloji

(23)

tekstil ürün ve malzemelerin disiplinler arası çalışmalarla üretildiği sonucu ortaya konulmuştur.

(Çimen,2007), “Mikrokapsülleme İşlemiyle Dokuma Kumaşlara Yeni Özellikler Katma Olanakları” adlı yüksek lisans tezinde, kullanım amaçlarından ısı yönetiminde kullanılan faz değiştiren malzemelerin tanımı yapılarak ısı yönetimi açısından önemi ve tekstil sektöründe kullanılabilecek faz değiştiren malzemelerin ısıl özellikleri tablolar halinde verilerek bu malzemelerin özelikleri açıklamıştır. Faz değiştiren malzeme içeren farklı üretim yöntemleriyle oluşturulan mikrokapsüllerin tekstil ürünlerindeki kullanımları ile ilgili daha önce yapılan çalışmalar hakkında bilgi vermiştir. Koku ve faydalı yağ içeren mikrokapsülerin tekstil uygulamaları ile ilgili ilk olarak aromaterapinin tanımı ve önemi belirtmiş; mikrokapsüllerin diğer tekstil uygulamaları hakkında genel bilgi vermiştir. Kumaş uygulamalarının termal özellikleri, mikrokapsül ile kaplanmamış kumaşların ki ile teker teker kıyaslanarak kumaşların termal özelliklerindeki değişimleri tespit etmiştir. Mikrokapsüllerin optik görüntüleri ile faz değiştiren malzeme içeren mikrokapsüller ile bos mikrokapsüller kıyaslanmıştır. Çalışmada üretilen mikrokapsüller ve mikrokapsüller ile kaplanmış kumaşların termal performansları değerlendirerek ve daha önceki çalışmalar ile kıyaslanarak çalışma sonlandırılmıştır.

(Tamtürk,2007), “Pamuklu Dokuma Kumaşlara Uygulanan Seçilmiş Ön Terbiye İşlemlerinin Kumaş Performansına Etkisi” adlı yüksek lisans tezinde; seçilen 3 farklı konstrüksiyondaki dokuma kumaşı için belirlenen 8 farklı ön terbiye prosesine uygun olarak, normal işletme şartlarında işlem uygulanmıştır. Proses sonu ve ara işlemler sonunda tüm numune kumaşlara, çekmezlik, kopma (çözgü-atkı), yırtılma (çözgü-atkı), Martindale pilling, gramaj (gr/m2) testleri uygulamıştır. Tüm kumaş numunelerinin her aşamada en ölçümleri yapılmıştır. Tüm numunelere, proseslerin son işlem adımından sonra (sanforlama işlemi sonu), sürtme, deterjanlı yıkama ve su haslık testleri uygulanmıştır. Sanforlama sonu yapılan testlerde tüm mamul numunelerin, mamul haldeki standart numuneyle karşılaştırılmasını yaparak analizleri bunları grafik ve tablo halinde vermiştir. Çalışmasında ön terbiye işlemleri ile mamul kumaş terbiye işlemleri ilişkilendirilmeye çalışmıştır. Kumaşın bazı fiziksel özelliklerinde ön terbiye işlemlerinin çok önemli olduğu; bazılarında

(24)

ise ön terbiye kadar diğer makine şartlarının da önemli olduğu sonucuna varıldığına değinilmiştir.

(Zengin,2008), “Tekstil Firmalarının Mali Başarı Durumları Açısından Tüketicilerin Pazarlama Faaliyetlerine İlişkin Algıları” adlı yüksek lisans tezinde, mali açıdan başarılı ve başarısızlık içinde bulunan çok sayıdaki tekstil firmasının, mali açıdan sıkıntı yaşamalarına neden olan etkenler farklı yöntemler yardımıyla analiz edilmiştir. Araştırma kapsamında yapılan analizler sonucunda, tüketicilerin beklentilerine dönük faaliyetler geliştirmenin önemin ortaya çıkmıştır.

(25)

2. DÖŞEMELİK KUMAŞLARDA İLERİ TERBİYE TEKNOLOJİLERİ İLE KAZANDIRILAN FONKSİYONELLİK ÖZELLİKLERİ HAKKINDA KURAMSAL

TEMELLER 2.1. Döşemelik Kumaşların Tarihsel Gelişimi

İnsanların korunma ve örtünme ihtiyacı ile doğan dokuma sanatı Anadolu'nun coğrafi konumu itibari ile çok çeşitli etnik gruplara ev sahipliği etmiş ve tarih içerisinde bu gruplar dokuma vb, kültürlerini bu topraklarda yaşayarak hayatlarını sürdürmüşlerdir, kırsal alanda yaşayanların aile ekonomisine katkı sağlayabilmek ve ihtiyacını karşılayabilmek için ortaya çıkardıkları dokuma sanatında halı, kilim, dokumalarının yanında kumaş el dokumacılığı da bir halk el sanatıdır (Sarıoğlu,1994:l, Aytaç,2000 :89).

Tarihte ilk olarak dokumacılığın nerede ve ne zaman başladığı konusunda kesin bir bilgi yoktur. Dokumacılığın en eski medeniyeti olarak bilinen Mısır Medeniyeti yerini, Çatalhöyük’te yapılan kazılarda M.Ö 6000’lere ait dokuma parçalarının bulunmasıyla Anadolu’ya bırakmıştır. İster Mısır, ister Anadolu olsun dokumacılık sanatı insanlık tarihi kadar eskidir (Yağan, 1978: 9).

Türk dokuma sanatı ise M.Ö 3. ve 5. yüzyıla dayanır. 1947 yılında Sibirya’da, Altay Dağı eteklerinde ve Pazırık Kurganlarından çıkartılan “Pazırık halısı” en eski örnektir. Günümüze kadar sağlam bir halde gelmiştir.

Türklerin dokuma sanatı Orta Asya’dan başlayıp Anadolu’ya oradan da Avrupa’ya yayılmıştır. Ne yazık ki bir zamanlar yaşamımızın vazgeçilmezi olan bu sanat dalı yok olmaya yüz tutmuştur. Geçmişten günümüze çok az örnek kalmıştır. Anadolu Selçuklularından sadece 22 halı örneği bulunmuştur. Yünün dayanıklı olmaması da bu duruma etkendir. Var olan örneklerin durumu hakkında da yeterli belgeleme yapılmamıştır (Deniz, 2000: 24).

(26)

Dokuma çözgü ve atkıların belli kaidelere göre dik açı yaparak kesişmesinden meydana gelen dokulu yüzeydir. Dokumaları, kullanılan tezgâhlar ve yöntemlerine göre 2 sınıfa ayırabiliriz. Bunlar kirkitli dokumalar, mekikli dokumalar.

Kirkitli Dokumalar; atkı iplerinin çözgü iplerinin arasından geçirildikten sonra, desen iplerini veya düğümleri sıkıştırmak amacıyla kemikten, demirden veya tahtadan yapılmış kirkit adı verilen aletin kullanılmasıyla oluşturulan dokumalardır (Akpınarlı, 1998:19).

Mekikli Dokumalar; tezgaha gerilmiş çözgü ipliklerinin adı verilen çerçeveler ile yukarıya kaldırılıp indirilmesiyle açılan farklı ağızlıklardan atkı ipliğinin mekik aracılığı ile geçirilmesi sonucu oluşturulan yüzeylere mekikli dokumalar denir (Akpınarlı, 1996:21).

Atkı ve çözgü ipliklerinin değişik bağlantıları ile çeşitli örgüler oluşturulur. Dokuma örgüler bezayağı, dimi ve saten olmak üzere üç ana grupta toplanır. Diğer dokuma örgüleri bu üç ana dokuma örgüsünden türetilmiştir.

Her dokuma örgüsü belli sayıda atkı ve çözgü ipliğinden sonra tekrar eder. Tekrar sayısı olarak en küçük ve dokuma örgülerinin en eskisi, en çok kullanılanı, bağlantısı nedeniyle en basiti, sağlamı bezayağıdır. Bezayağı örgü birimi 2 çözgü, 2 atkı ipliğinden oluşmaktadır.

Halk arasında, halı ve düz dokumalar, dokumanın tekniği ne olursa olsun, dokuma adıyla bilinir. Halı ve düz dokuma yaygılardan biri ifade edilirken, özellikle, yabancı yayınlarda kullanıldığı gibi, düğümlü dokuma vb. bir isimle adlandırılmaz. Dokumanın tekniğine bakılmadan, genel bir isimlendirmeyle dokuma diye tabir edilir (Deniz,2000:58).

Halı, Orta Asya’da hasır, keçe ve kilim gibi bir yaygı idi. Bu sebeple belki de başlangıçta, aynı ad ile anılan yaygılar ayrıntılara uğramıştır. Türkler Orta Asya’da halı ve kilimi aynı isimlerle adlandırıyor, halı ve kilim gibi yere serilen şeyler kiviz, kiwiz adını veriyorlardı (Deniz,2000:8).

(27)

Anadolu'da Selçuklular döneminden ipekli kumaş örneklerinin kalması yanında Osmanlı döneminden en güzel örneklere 16. yüzyılda rastlamak mümkündür. Bu dönemde dünya tekstil teknolojisinin ilerlemesi ile birlikte bu sektöre olan talebin giyinme, örtünme ihtiyaçlarının yanında farklı taleplere de hitap eden bir sektör haline gelmesi ile Osmanlılarda da 18. yüzyıldan itibaren makineleşme kendini göstermeye başlamıştır. Bu gelişmelere paralel olarak kullanılan ham maddeden kumaşın satış aşamasına kadar dokuma sektörü çeşitlilik kazanmıştır (Yılmaz, 2000: 8).

Sonraki yüzyılda ise dokuma tezgâhı tasarımı gündeme gelmiştir. Dokuma tezgâhının tasarımında 18.yüzyıla kadar önemli bir gelişme görülmemekte 1733 yılında İngiliz John Kay’ın mekik ile ilgili icat ettiği gelişmeler ile ilk mekanizmalar kullanılmaya başlanmıştır. 1750'li yıllarda eğirme makinelerinde de geliştirici yenilik yapılarak 1769'da İngiliz Richard Arkwright Vargel Tezgâhını geliştirmiştir. İlk mekanik dokuma tezgâhını ise İngiliz Dr. Edmund Cartwright 1785'de geliştirmiş ve Jacquard kendi ismiyle anılan Jakar makinesini icat etmiştir ( http://www.dokuma.org/dkmclk_trh.htm).

1.Dünya Savaşı sonrasında tekstil sektörü köklü bir değişime uğrayarak kullanılan ham maddeden (Bitkisel elyaf: Pamuk, Keten, Kendir vb.; Hayvansal elyaf : Yün , İpek , Tiftik vb. ; Kimyasal elyaf: Poliamid, Poliester vb. ve madensel elyaf: asbest ) üretilen dokumanın yanı sıra örgü ve son zamanlarda kullanımı oldukça yaygınlaşan nonwoven ( dokusuz , dokumasız yüzey) kumaş çeşitleri üretilmeye başlanmış hazır giyim sektörü 1970 li yıllarda başlayarak Özellikle 1980'Ii yıllardan sonra teknolojik gelişmelere paralel olarak dokuma makinelerinde ilerlemeler devam etmiştir ( Cevahiroğlu, 1995:328; Gürcan,2001:2;Özdoğan, 1995:549 ).

2.2.Türklerde Döşemelik Kumaş Sanatı Ve Çeşitleri

Türk kumaş sanatında pek çok kumaş ismine rastlanmaktadır. Kumaş çeşitlerini sınıflandırırken değişik açılardan ele almak koşuluyla çok çeşitli gruplara ayırmak mümkündür. Kumaşları, üretildikleri ortam açısından değerlendirildiğinde, dokunduktan çevreye göre bir sınıflandırma yapmak mümkün olabilmektedir.

Özel adlar taşıyan kumaşları dokuma özelliklerine göre, yapıları (dokuma teknikleri) açısından ele aldığında da teknik açıdan bir sınıflandırma yapılabilmektedir.

(28)

2.2.1.Dokundukları Çevreye Göre Sınıflandırma

Dokunduğu çevreye göre kumaşlar; “ev dokumaları, çarşı dokumaları, saray dokumaları ve taklit dokumalar “ olmak üzere dört gruba ayrılır.

2.2.1.1.Ev Dokumaları

İlk zamanlar dokumacılık ev sanatı olarak, kadınlar tarafından yapılmaktaydı. Erkek ustaların sanata katılımı ise zaman içerisinde olmuştur. Bu iş daha çok, ev halkının kumaş ihtiyacını karşılamak üzere gerçekleşmiştir. Genellikle yerel özellik gösteren ev dokumalarında, teknik imkânların kısıtlı olmasından dolayı fazla desene rastlanmamaktadır. Çoğunluğu düz çizgili (çubuklu) kumaşlar olup, genellikle birkaç renkle sınırlı kalmıştır. Malzemeler ise halkın yaşadığı çevreden temin edilmiştir.

Evde beslenen evcil hayvanların yapağıları, halkın yaşadığı yöredeki pamuk ve keten, bu dokumaların malzemesini oluşturmuştur. Kullanılan hammadde, ailenin yaşadığı çevreye göre değişkenlik göstermektedir. Hayvancılıkla meşgul olunan yerlerde yün, pamuğun ve ketenin yetiştiği bölgelerde pamuklu ve keten dokumalar, ipeğin üretildiği yerlerde ipekli dokumalar yapılmıştır.

Ev dokumalarından bir kısmı hizmet ettikleri amaca göre üretilirdi. Yağlık, peşkir, uçkur ve çevreler. Bürümcük ve kıvratma, iç giyim bezleri çeşitli bakımdan bir sınıf oluşturacak kadar çoktur. Etamin gibi bazı dokumaların üzerine işleme desenler yapıldığı için çözgü ve atkılar hesaplanarak kumaş dokunmuştur. Pek çok işleme örneği bu şekildeki ev dokumalarından günümüze kalmıştır. Yorgan yüzü ve yatak çarşafı olarak kullanılan alaca, erkeklerin dış giyiminde kullanılan aba ev dokumalarına birer örnek olarak verilebilmektedir (Salman,1998:11).

2.2.1.2.Ticari Dokumalar

Eskiden ev dokumaları halkın ve devletin kumaş ihtiyacını karşılamaya yetmiyordu. Bu açığı kapatmak için dokumacılığı meslek edinmiş kimseler, kendi dükkânları ve

(29)

atölyelerinde üretim yapmaktaydılar. Bu kumaşların dokunup tezgâhtan çıkışına kadar ipliklerin hazırlanıp boyanması yan endüstriyi de geliştirmiş, yeni meslekler ortaya çıkarmıştır. Büküm işleri, boyacılık, perdah ve aprecilik bu mesleklerden bazılarıdır. Diğer taraftan, ilerleyen zamanlarda, kumaşlara albeni kazandırmak amacıyla saray desenleri de uygulanmıştır.

Gerek bu sanat dallarında çalışanlar gerek dokumacılar, yapacakları işlerde serbest değillerdir. Yaptıkları işlerde, bağlı oldukları kendi loncaları (bugün ki meslek odaları) ve devlet tarafından konulan kurallarla üretimlerini gerçekleştirmişlerdir. Kumaşların kaliteleri de bu birimler tarafından belirlenmiştir. Üretim bu kurallar doğrultusunda yapılmasının ardından, kumaşlar mühürlenip ve daha sonra satışa sunulmuştur.

2.2.1.3.Saray Dokumaları

Saray halkının ve sultanların giyimi, halkın giyiminden tamamen ayrılmıştır. Her sınıfa mensup insanların giyim şekilleri Osmanlı yasalarıyla belirlenmiştir. Daha gösterişli ve şatafatlı bir hayat süren saray mensupları için, saray atölyelerinde veya saraya bağlı başka atölyelerde özel kumaşlar dokunmuştur. Bu kumaşlar kıymetli malzemelerle dokunduğu için son derece pahalı olmuştur ve sınırlı olarak imal edilmişlerdir. Bu özel dokumalar saray mensuplarını donatmanın yanı sıra, zaman zaman da yabancı devlet adamlarına ve elçilere hediye olarak sunulmuştur (Salman,1998:14).

En son olarak 1845'te özel bir teşebbüsle kurulan Hereke fabrikası 1875 yılına kadar saray için döşemelik kumaş üretilmiştir. Yalnızca saray ihtiyaçlarını karşılamak için çalışan fabrikanın kumaşları, Osmanlı kumaşlarına ait son örnekleri teşkil eder.

2.2.1.4.Taklit Dokumalar

Türk kumaşları örnek alınarak Doğulu (genelde İran ve Hindistan) ve Batılı dokumacılar tarafından taklit edilerek dokunmuşlardır. Avrupa pazarlarında büyük ilgi gören geleneksel kumaşlarımız, böyle bir yöntemle yabancılar tarafından üretilerek kendi uluslarının beğenisine sunulmuştur. Bu kumaşlar Osmanlı saray atölyelerinde dokunmuş

(30)

gibi satılırdı. O dönemlerde çatma ve kadifelerimizi İtalyanlar, kutnu ve atlaslar Fransızlar, üsküfe ve sevaileri Ruslar tarafından büyük bir ustalıkla taklit ediliyordu.

2.2.2. Kumaşların Dokuma Özelliklerine Göre Adlandırılması 2.2.2.1.Dokunduğu Yere Göre Adlandırılan Kumaşlar

Kumaşlar dokundukları yere göre, Halep kumaşı, Bursa kumaşı, Şam kumaşı, Musul kumaşı gibi isimler alırken, bazı kumaşlar hem kendi adını, hem de dokunduğu yerin adını almışlardır. Bunlara örnek olarak Bursa kadifesi, Üsküdar çatması, Ankara sofu, Bilecik çatması, Selanik çuhası gibi kumaşlar sayılabilir. Bazı kumaşlar da dokunduğu yerin değil, kullanıldığı bölgenin adını taşımışlarıdır. Bunlara; Trablus kuşağı, Konya sevaisi, Antalya abanisi örnek olarak verilebilmektedir.

2.2.2.2.Şahıs Adı Verilen Kumaşlar

Bu tür kumaşların bazılarına neden şahıs adı verildiği bilinmese de bazılarına dokuyan ustanın adı, bazılarına da dönemin sultanlarının adı verilmiştir. Hasan Bey keyfiyesi, Selimiye, Mecidiye, Ahmediye gibi kumaşlar bu guruba girmektedir.

2.2.2.3.Teknik Adlar Taşıyan Kumaşlar

Dokuma tekniğine göre adlandırılan tafta, atlas, kadife, kutnu gibi kumaşlarla birlikte kullanılan malzemeye göre adlandırılan kutnu telli, taraklı atlas, telli hatayı gibi örnekler üçüncü grup kumaşları teşkil eder. Bu gruba renk sayısına göre adlandırılan serenk. heftrenk, şeştai gibi kumaşlarla, desenlerine göre adlandırılan benekli, devetabanı, hatayi, çınarlı hatayi gibi kumaşlar da dâhil edilebilir (Apak,1997:34).

(31)

2.2.2.4.Dokuma Tekniği Açısından Kumaşlar

Kumaşlar iki başlıkta, pek çok grup altında incelenebilir. Ancak bütün kumaşlar dokuma şekli itibarıyla üç temel teknikte veya bunların türevleriyle dokunmaktadır. Bu nedenle dokumalar teknik açıdan “damasko, brokar ve kadife” olarak üç ana gurupta toplanmaktadır.

a.Damasko: Tek çözgü grubu ve tek atkı grubuyla kumaş desenlerin dokunması tekniğine dayanan kumaş çeşitleri “damasko” adıyla bilinir. “Damask” olarak da adlandırılmaktadır. Düz dokumanın yanı sıra desenli dokunan armürlü ve jakarlı mamüller bu tarzda dokunabilmektedir.

b.Brokar: Normal olarak atkı ve çözgü iplikleri gruplarından başka, ilave çözgü veya atkıyla ya da her ikisiyle de desen oluşturulması yöntemine dayanan kumaş türleridir. İlave çözgülü kumaşlara Lampas da denir. Yoğun ve karmaşık desenli kumaşların çoğu bu yöntemle dokunmuştur.

c.Kadife: Atkı ve çözgü ipliklerinin arasında hav oluşturan ilave çözgülü kumaş türleridir. Yumuşak, tüylü veya kabartma yüzeyli bir görüntü oluştururlar (Apak,1997:41).

2.2.3. Türk Kumaş Sanatındaki Döşemelik Dokuma Kumaşların Sınıflandırma 2.2.3.1. Beledi

Bezayağı örgüsüyle dokunmuş, çift katlı bir tür pamuklu kumaştır. Beledi dokumaların ipek ve pamuk karışımı olanları varsa da genellikle her iki katın atkı ve çözgüsü pamuk ipliğindendir. Bu kumaş beledi tezgâhı denen özel tezgahlarda dokunurdu.

Eski Osmanlı kumaşları arasında beledi adına XV. yy. kaynaklarında rastlanır. Tire, Urla, İzmir, Manisa, Konya, Bursa ve İstanbul gibi çeşitli yerlerde dokunan beledilerin

(32)

Konya'da dokunanlarına veledi ya da velidi denilmekteydi. Osmanlı kumaşları arasında bu teknikle dokunmuş başka kumaşlara rastlanmaz.

Beledi kumaşlar çift katlı dokumalar grubuna girmekte olup, genellikle geometrik formlardaki desenlerle dokunmaktaydı. Kumaş üzerindeki motifler iki katın kesişmesiyle oluşturulmuştur. Bu kesişmeler aynı zamanda iki katı birbirine bağlar. Katların biri genellikle beyaz ya da krem rengi, diğeri koyu mavi, yeşil, kırmızı ya da sarıdır.

Bir yüzde bir tarafta zemin beyaz, motifler renkli; diğer tarafta zemin renkli, motifler beyazdır. Kumaşın her iki yüzü de kullanılabilir.

Şekil-1:Beledi dokuması

(http://www.antikalar.com/v2/konu/konu0311.asp)

Beledi kumaşlar günlük yaşamda perde, sedir örtüsü, yorgan, minder, yastık yüzü yapımında kullanılır. Üzerindeki desenlere göre bunların bademli, kutulu, yıldızlı, aynalı gibi adlar almış olan çeşitleri vardır. Eski zamanlarda yaklaşık 40 çerçeveyle bu dokumalar yapıldığı düşünülmektedir. Günümüzde dokunan beledi kumaşlar 24 çerçeveyi aşmamaktadır. Bursa'da dokunanların çözgü ipliği sayısı, 1502 tarihinden önce 1600 adet iken, bu tarihten sonra 1300'e düşer. III. Ahmet'in beledi tekniğinde dokunan ipekli kaftanı, Topkapı Sarayı Müzesi'nde sergilenmektedir.

(33)

2.2.3.2. Çatma

Osmanlı ipekli dokumaları arasında en gösterişli ve tok kumaşlardan ve kadifenin bir türü olan 'çatma', saray ve halk tarafından oldukça beğenilen, kaftan yapımında ve döşemede çok sık kullanılan kumaşlardır (Bilgi,2007:31)

Düz zemin üzerine kadife tekniğiyle kabartma motifler oluşturularak dokunan eski bir desenli kumaş türüdür. Çatma, kadifelerde desenlendirme genellikle düz bir zemin üzerine renkli hav çözgüleriyle yapıldığından, motifler zemine göre daha kabarıktır. Bazı çatma türlerinde ise zemin alanlarının havlı, motiflerin düz olduğu görülür.

Şekil-2:Çatma kadife divan örtüsü

(34)

Şekil-3:Çatma kadife kumaş

(http://www.antikalar.com/v2/konu/konu0311.asp)

Aynı kumaş üzerinde her iki tekniğin uygulandığı örnekler de vardır. t 5. yy.ın sonlarında dokunmuş olan Bursa çatması, Washington Textile Museum'da sergilenmekte olan örneklerden birini teşkil eder. XV. yy. çatma dokumalarının zemin çözgülerinde önceleri ipek iplik kullanılırken, daha sonra bunun yerini keten veya pamuk ipliği almıştır. Son dönem çatma dokumalarda pamuk iplik daha çok kullanılmıştır. Hav çözgüleri ise hemen hemen her dönemde pişmiş ipek iplikten dokunmuştur. Pek çoğunda zemin kırmızı ya da güvez renktedir.

Çatmanın siyah ve yeşil renkli olanlarına da rastlanmaktadır. Motiflerin konturlarında ise gök mavi, yeşil ve san renkler en çok kullanılan renklerdir. Havsız olan kısımlarda genellikle kalın pamuk ipliğinin kullanıldığı, zemin atkısı dışında yüzeyi örtrnek amacıyla takviye atkısı olarak ipek, kılaptan, sim vb. değerli ipliklerin kullanıldığı da görülür. Çatma dokumalara sıkça yastık yüzü olarak da rastlanmadır (Tezcan,1989:35).

(35)

Şekil-4:Çatma kadife yastık yüzleri

(http://www.antikalar.com/v2/konu/konu0311.asp)

Havsız olanları değerlendirmek amacıyla kullanılan bu takviye atkılarının cinsine göre çatmalara çeşitli adlar verilmiştir. Takviye atkısı olarak sarı, saman rengi gibi açık renk ipek iplikler kullanılmışsa “münakkaş çatma kadife”, takviye iplik olarak ipek yerine sim kullanılmış “alıntı çatma kadife” adı verilmiştir.

Çatmalar motiflerine göre de bazı adlar almaktadır. Motifleri yol yol ve dönüşümlü olarak havlı olan çatma kadifelere, “çubuklu çatma kadife” denilmektedir. Çubuklu çatmalarda yollardan biri havlı, diğeri havsız olarak dokunuyor, havlı yol içindeki motifler havsız, havsız yol içindeki motifler havlı yapılarak farklı bir görünüm elde ediliyordu.

Bursa, Bilecik, Üsküdar, Karaman, Göynük (Bolu), Eski Aydos (Bulgaristan) yörelerinde dokunan çatma kadifeler arasında en beğenilenleri Üsküdar çatması ve Bilecik çatması olmuştur (Salman,1998:24).

Ahmediye adı verilen İstanbul ve Bursa'da dokunan kumaşlar (çatmalar) daha çok döşemelik olarak kullanılmaktadır. Çatma kadifeden yastık, kaftan ve döşek yüzü yapılırken, perdelik ve döşemelik olarak da kullanılmaktadır. Çatma kumaşların

(36)

boyutlarının, Bursa Nizamnamesi'ne göre 14 zira enleri 1-1/4 endaze olduğu; yastıklık çatmaların uzunluğu 2, enleri ise 1-1/4 endaze olduğu tespit edilmiştir.

Şekil-5:Çatma yastık yüzü

(http://www.antikalar.com/v2/konu/konu0311.asp)

Fransızlar bu tür kumaşlara Valours Double Hauteur adını verdikleri, eski kayıtlarda da ala, evsad, edna cinsleri ve kadife-i çatma isimleriyle geçtiği belirlenmiştir. 1481-1486 yıllarında sancağa çıkan şehzadelere verilen eşyalar arasında arşiv kayıtlarına göre "Mirahuri kaftan Bursa'nın çatma kadifesindendir ki altunludur" şeklindeki ifade önem taşımaktadır. Bu zamana kadar gerek hazine defterlerinde, gerekse diğer kayıtlarda mirahuri kaftanların çoğu İran ve Avrupa kemha ve kadifelerinden yapılırdı.

(37)

Şekil-6:Çatma padişah kaftan kumaşı

(http://www.antikalar.com/v2/konu/konu0311.asp)

Çatma kumaşlar hem iç pazarda hem de dış pazarda çok ilgi görmüştür. Avrupa'ya giden elçiler, yabancı devlet başkanlarına götürdükleri hediyeler arasında çatma kumaşlar da bulunmaktadır (Tezcan,1989:58).

2.2.3.3. Çuha

Çözgü ve atkısı tek kat yün ipliğinden, genellikle dimi ya da bezayağı örgüyle oldukça sık dokunmuş kalın bir kumaş türüdür. Çuhaya, dokunduktan sonra terbiyelemek amacıyla; dinkleme, fırçalama, makaslama işlemleri uygulanır ve mengeneden geçirilerek perdahlanmaktaydı. Çuhanın çözgüsü atkıya oranla daha sıktır.

Osmanlılar döneminde askerlerin kışlık giysileri çuhadan yapılmaktaydı. Selanik, Edirne, İstanbul, Bursa ve Şam'da dokunan yerli çuhalar gereksinimi karşılayamadığından önceleri İran, Mısır ve Türkistan'dan, sonraları Avrupa ülkelerinden ithal edilmeye başlandı. XV. yy. sonlarında Osmanlılara sığınan İspanyol ve Portekiz Yahudilerinin yerleştiği Ege yöresinde ve özellikle Selanik'te dokunan çuhalar ürünü olmuştur. Devlet ileri gelenleri daha çok ithal malı çuha kullanıyorlardı. Askerlerin ve halkın giyebileceği

(38)

çuhaların cinsi ve miktarı, devlet tarafından belirleniyordu. Tüketimin fazla olması nedeniyle bir süre sonra yalnız zabitlerin çuha giymesi, neferlerin ise aba ve şayaktan yapılmış giysiler kullanmaları karara bağlanmıştır. XV. yy.da İngilizler, londrin adı verilen çuhalarıyla Osmanlı pazarına girmişlerdir. Bunun yanı sıra Fransızlar, Hollandalılar ve İtalyanlar da bu pazardan pay almak istemekteydiler. Bu çuhalar halk arasında Fransız çuhası ya da Felemenk çuhası, saye çuhası, Londra çuhası gibi adlarla anılıyordu. Cins ve desenlerine göre çuhaların; mor, miski, poturlu vb. adlar taşıyanları da bulunmaktaydı. Ayrıca 7 endazelik çuhaya yağmurluk, 6 endazeliğine miriahürl ya da mirahori, 4 endazeliğine çakşır denilmekteydi. Bunların Edna (adı), evsat (orta) ve âlâ (iyi) olmak üzere başlıca üç kalitesi bulunmaktaydı. Askeri giyimin yanında halk arasında ferace, dolama, yelek, çakşır, eyer teğeltisi yapımında ve döşemelik olarak da kullanılan çuhalar mevcuttur. Ayrıca, Müslüman olmayanlar yalnızca çakşır türü kara çuhaları kullanabilme hakkına sahip oldukları tespit edilmiştir.

1832'de çuha dokumak amacıyla gerekli tezgâh ve ustalar Fransa'dan getirilerek, İstanbul Beykoz'da bir çuha fabrikası açılmıştır. Yapağı gereksinimi Aydın, Kütahya ve Bergama'dan sağlanmıştır. 1835'te de İslimye'de (Bulgaristan) bir çuha fabrikası kurulmuş ve 1836'da yerli yapağıyla deneme üretimine başlanmıştır. 1848'de tam anlamıyla üretime geçen fabrikada dokunan çuhalar, askeri giyim üretiminde kullanılıyordu.

Törenlerde verilen armağanlar içinde de yerli olan çuha, giyim kuşamdaki değişimlere paralel olarak daha az tüketilmeye başlandı ve üretimi giderek düşmüştür. Çuhaları işleyen en büyük tezgâhlar Selanik'te bulunmaktaydı.

Yeniçerilerin giyimleri için kendilerine, yılda bir defa olmak üzere çivit renkli Selanik çuhası dağıtılmıştır. Yayabaşılara ise yeşil Selanik çuhası verilmiştir. Selanik çuhasını Yahudiler dokumuş ve bu hizmetlerine karşılık, tekalifi örfiye ve avarızı divaniye vergilerinden muaf tutulmuşlardır (Salman,1998:28).

(39)

Şekil-7:Çuha kumaş

(http://www.antikalar.com/v2/konu/konu0311.asp)

Günümüzde Çuha kumaşlar, bezayağı örgüde, merinos yününden yapılmış ştrayhgarn ipliklerden dokunup, ağır bir dinklemeyle enden yaklaşık %33, boydan%25 oranında çektirilerek keçeleştirilmiş olan ve bu şekilde yüzeyinde bir hay tabakası oluşturulan yumuşak bir kumaştır. Genellikle 12/1 Nm ştrayhgarn iplikten, cm karede de 12-13 çözgü, 15-16 atkı sıklığında dokunmakta olan bir kumaş türüdür. (http://tekstilmuhendisleri.blogspot.com/2010/01/tekstil-sektorunde-kullanlan-kumas.html)

2.2.3.4. Damasko

Aynı armürün atkı yüzü ve çözgü yüzü ile oluşturulan bir zemin ya da desen etkisi verilmiş, tek renkli, ipekli ya da bazen ipek, yün, pamuk karışımı döşemelik kumaş türüdür. Damasko dokuma, yalnız atkı ve çözgü etkili armürlerin zıtlığından yararlanılarak desenler verilmiş örgüde, zemin armürü olarak genelde dimi veya saten örgünün birlikte kullanımıyla dokunmaktadır.

Bir damaskoda ışık, armürlerin atkı ve çözgü atlamaları üstünde değişik etkiler yaparak desenlerin daha iyi görünmelerini sağlar. Düz damasko dokumalar, atkı ve çözgüye paralel olarak raporlu desenlerle dama etkisi yapmaktadır. Buna karşın eğri çizgili damasko dokumalarda tüm süsleme motiflerinden yararlanılır. Bu dokumalar, çözgü etkili bir zemin armürü ve motifler içinde atkı etkili bir armür uygulanarak elde edilir. Bu tür kumaşlarda

(40)

jakar makineleriyle çok büyük desenler oluşturulabilir. Geleneksel kumaş çeşidi olarak Osmanlı'da ipek ve keten karışımıyla dokunmuş ve adına Şam kumaşı da denilmektedir. Damaskolar Ortaçağ'da Şam tezgâhlarında dokunarak İslam ülkelerine ve Avrupa'ya da gönderilmiştir. Daha sonraları Venedik ve Genova şehirlerinde damaskoların taklitleri yapılmaya başlanmış olup çoğu zaman döşemelik, sofra örtüsü vb alanlarda kullanıcılara hizmet etmiştir (Önder,1995:47).

2.2.3.5. Kadife

Özellikle Osmanlı döneminde kemha ile beraber en çok kullanılan kumaştır. Çözgüsü ipek, atkısı ipek (bazen de pamuktan) olan, havlı bir kumaş çeşididir. Atkısında kılaptan bulunana “telli kadife” adı verilmektedir. Kadife tekniği oldukça eskilere dayanan karmaşık bir dokuma tekniğidir. Kadifenin havı, çözgülerin arasına atılan fazla çözgü iplerinin ön yüze çıkarılıp, aynı seviyede kesilmesiyle yapılmaktadır.

Osmanlı kaynaklarında kadife adı XV. yy.dan evvel hiç anılmazken. Selçuklularda “çatma-ı kadife-ı pelengi” adıyla bilinmektedir. Kadife ile ilgili ilk arşiv kaydı, 1481-1486 yıllarında sancağa çıkan şehzadelere verilen hediyeler arasında kemha ile beraber zikredilmiştir (Gürsu,1988:25).

Arşiv kayıtlarında yek renk. kadife, monakkaş kadife (desenli), kadife-i müzehhep (gümüş ve altın telli), kadife-i benek gibi çeşitlerine rastlanmaktadır. Çeşitli kayıtlara göre Bursa'dan sonra Bilecik, Aydos, Karaman gibi merkezler, kadife dokunan yerler olarak anılır. Daha geç devirlerde ise Üsküdar'da çatma kadifeler dokunmuştur (Gürsu,1988:25).

Kadifelerden kaftan, cepken, şalvar, entari dikildiği döşemelik olarak kullanıldığı, bohça, kese, yastık, kitap kılıfı, terlik, başlık gibi eşyalar yapıldığı bilinir. Daha eski tarihlere bakıldığında, Tabiat bilgini Roma'lı Plinius'un kanaatine göre Doğulu ve Afrikalı kavimlerin icadı olan kadife türündeki havlı kumaşlar, ilk çağlarda da kullanılmış oldukları görülmektedir. Ortaçağ başlarında bu kumaşların Doğu'da yapımı devam etmiş, daha sonra Batı'ya sokularak giyimde ve döşemelik eşyalarda kullanılmıştır. XII. yy.dan itibaren Venedik ve Cenova şehirlerindeki birçok dokumacı, gümüş ve altın işlemeli kadifeler imal etmişlerdir. Kadifenin Türk giyim ve kuşamında da önemli bir yeri vardır.

(41)

Şekil-8:Sırma işlemeli kadife

(http://www.antikalar.com/v2/konu/konu0311.asp)

XIV. ve XV. yy.larda Bursa'da dokunan ipekli kadifeler, Avrupa'da çok aranan kumaşlar arasına girmiştir. Bugün büyük bir sanat değeri taşıyan bu dokumalar, çeşitli müzelerin nadide eserleri arasında sergilenmektedir. Avrupa'da dokumacılık, sanayi haline gelince Türk kadife dokumacılığında gerileme görülmüştür. Bunun sonucunda Avrupa fabrikalarında dokunan kadifeler Türk pazarlarını da kaplamıştır (Önder,1995:91).

2.2.3.6. Kemha

Çatma ve kadifeyle beraber en fazla kullanılan kumaştır. Kemhanın çözgüsü ve atkısı ipek, deseni oluşturan takviye atkılar ise gümüş ve altın alaşımlı tellerden dokunurdu. Çoğu zaman çözgü sateni zemin üzerine istenen desenler dokunurdu. Kalın ve sık dokulu bir kumaş olduğu için genelde üst kaftan yapımında kullanılmaktadır. XV. yy. sonlarına kadar sarayda, Yezd (iran) ve Frenk (Avrupa) kemhaları kullanımı devam etmiştir.

Bursa'da dokunan kemhalara dair ilk kayıt 1481-1486 tarihlerinde şehzadelere sancak törenlerinde verilen kumaşlar olarak “Kemha-yı Güvezi Bursa, Kemhayı Kırmızı Amasya” isimleriyle rastlanır. XV. yy.da İstanbul’da kemha atölyeleri kurularak üretimin

(42)

çoğu buraya taşınmıştır. En son olarak 1843'te Hereke fabrikasına ilave edilen kemha dairesi kayıtlarda yer alır. Kemhalar yüzyıllarda Avrupa'da da rağbet görmüş kendine has desen özelliğini korumuştur (Arseven,1986:25).

Şekil-9: Bursa kemhası

(http://muze.sabanciuniv.edu/ssm/userfiles/Image/SSM/sergiler/2007/medici/buyuk/me dici_026.jpg)

En eski kemha Fatih Sultan Mehmet'e ait bir kaftandır. XV-XV' yy.larda, sekiz çeşit kemha dokunmuştur. Yekrenk, peşuri, müzehhep, dolabi, tabl, güvez Bursa, kırmızı Amasya, gülistanlı kemha gibi türleri vardır (Altay,1979:14).

(43)

Şekil-10:Altın yaldızlı kemha kumaş

(http://muze.sabanciuniv.edu/ssm/userfiles/Image/SSM/sergiler/2007/medici/buyuk/me dici_027.jpg)

Kemhanın bir endeki toplam tel adedi 6000 ile 7000 arasında değişmektedir. XVI. yy. örneklerinden olan koyu zeminli gülistani kemha, bu kumaş türü için en güzel örneklerden biridir (Atasoy,2001:163).

(44)

2.3. Bitim İşlemlerinin ( Apre ) Tarihi Gelişimi

20.yy’a kadar doğal elyafta yapılan kumaşlar bilinirken, daha sonra 1900’lü yıllarda rejenere selüloz elyaflarının piyasaya çıkması ile birlikte elyaflar üzerine denemeler yapılmaya başlanmış 1920- 1930 yıllan arasında kumaş üzerine buruşmazlık bitim işlemin denenmiştir. 1925 yılında çekmezlik apre uygulamasının ardından, 1950 yılında sonra ise yıka giy-apre özelliği kazandırılan kumaşlar piyasaya çıkmıştır. 1950'Ii yıllarda yeni elyaf ve apre tekniklerinin ortaya çıkması ile tekstil sektöründe apre yapan bazı işletmeler sadece üretime yönlendikleri için 2/3 'si kapanma durumunda kalmışlardır. 1964 yılında hazır giyim ürünlerine baskı (ütü) kıvrımları verilmiştir. 1970'lerin sonlarında dünya devletlerinde tekstil sektöründe gerileme baş göstermiştir. Bunun sonucunda ise 1981 - 1982 yıllarında üretimin hızlı bir düşüş yaşayarak azalma göstermiştir. Bu azalmanın en öncelikli nedeni ise petrol fiyatlarının hızla artarak apre sektöründe kullanılan kimyasalların fiyat artışı ile maliyetin neredeyse iki katma çıkmasıdır (Özgirgin, İzgür, 1970: 4, 5, 6). Apre teknolojisi kumaşlara çeşitli özellikler kazandırmasından dolayı tekstilde çok önemli bir yere sahiptir Toplumun ihtiyaçlarının zamana göre değişiklik göstermesine paralel olarak tekstil sektörü de kendini yenileyerek gelişmek durumundadır (Türkmen, 1984:12).

İleri terbiye teknolojilerine yönelik uygulamalar ise, tekstil dünyasına 2000’li yıllar itibarıyla giriş yapmış, oldukça yeni ve gelişmekte olan bir konudur.

Kumaşlara, özellikle de döşemelik kumaşlara kattığı üstün kullanım özellikleri açısından tekstil bitim işlemleri arasında çok büyük bir yer tutmaya başlamıştır.

2.4. Döşemelik Dokuma Kumaşlarda İzlenen Terbiye İşlemleri

Dokuma kumaşlar tezgâhtan tam mamul olarak çıkmasından, tüketiciye sunulmasına kadar birçok işlemden geçmektedir. Bu işlemler kısaca " terbiye işlemleri" denilmektedir.

(45)

Tekstil terbiyesi ön terbiye, renklendirme (boyama- basma) ve bitim işlemleri (apre) olarak sınıflandırılır. Ön terbiye pamuklu (temizleme (fırça) , yakma, haşıl sökme, bazik işlemleri, ağartma, merserizasyon, optik beyazlatma), yünlü (yıkama, karbonizasyon, yakma ve makaslama, krablama, ağartma, dinklerne, optik beyazlatma) , ipek (serisin uzaklaştırma, Ağartma) vb kumaş türlerine uygulanmaktadır. Ön terbiye sonrasında yapılan renklendirme, bölgesel renklendirme olan basma ve çeşitli (doğal ve sentetik) boyarmaddelerle yapılan boyama işlemleri ile yapılmaktadır.

Boya - baskı ünitesinden çıkan dokuma kumaş, tutum ve görünümü geliştirilmek üzere Son Bitim İşlemleri (Apre) ünitelerine gönderilir. Burada uygulanan kimyasal bitim İşlemleri ( tutum apresi, su iticilik, su geçirmezlik, buruşmazlık, kir iticilik, yağ iticilik, güç tutuşurluk, küflenmezlik, dinklerne (yün), keçeleşmezlik (yün), kraplama (yün) , dekatür (yün) ve mekanik bitim işlemleri (çekmezlik apresi, kalandırlama, mangıllama, presleme, şardonlama, makaslama) ile kumaşa özellik kazandırılır (Aniş,1998:1,Yakartepe, 1995:388,Acargil, Oğulata,2003:41).

Ön terbiye işlemleri olarak ta bilinen hazırlık işlemleri tekstil mamullerinin daha sonra göreceği boyama işlemi ve apreleme işlemlerine hazırlık aşamasıdır. Bu işlemlerde çok çeşitli kimyasal maddeler kullanılarak mamule özellik kazandırılmaktadır (Aksan, Gündoğan, Sarıışık, 1999:34, Seber, Toprakkaya, 1998 : 337)

2.4.1. Pamuklu Döşemelik Kumaşlara Uygulanan Ön-Terbiye İşlemleri  

Özellikle selülozik esaslı elyaflar doğal ortamdan geldikleri için içerisinde birtakım yabancı madde bulundurmaktadırlar. Bu kumaşlara ön terbiye yapılmasında amaç pamuk elyafının içinde bulunan yabancı maddeleri uzaklaştırmaktır (Duran, Emekçi, 1998:256).

(46)

2.4.1.1. Haşıl Sökme

Kesikli liften elde edilen iplikler için yapılan haşıllamada kesim yerlerde meydana gelebilecek olan yapışmaları engellemek, ipliğin yapısında tüylülüğün sabit olması için haşıllama işlemi yapılmaktadır. Haşılın yok edilmesi amacıyla ise, nişasta veya kimyevi maddelerden elde edilerek çözgü ipliklerine uygulanan uygulanır. (Güneşen,1992:ll; Oft,1996:101).

Haşıllama işlemi sona eren kumaş yıkanarak soğutulmaktadır. Bu esnada üzerinde kalan yağlar kumaşa su iticilik özelliği kazandırmakta ve suyun kumaş içerisine nüfuz etmesini engellemektedir. Bunun için (haşıl sökme işlemi) uygun kimyasallar kullanılarak suyun kumaş içerisine nüfuz etmesi sağlanmaktadır. Suda çözünebilen haşıl maddelerinin kullanılması kumaşın daha sonra göreceği terbiye işlemlerinde kumaşa avantaj sağlamaktadır. Bu yüzden haşıl sökme işlemi son derece önemli ve gerekli bir işlemdir (Duran, Öneş, 1995:11)

2.4.1.2. Hav Yakma

Bazı haşıl maddelerinin hav yakma sırasında pişmesinden dolayı, bu işlemin haşıllamadan sonra yapılması daha uygundur Hav yakma işlemindeki amaç ise kumaşın yüzeyinde bulunan istenmeyen hav tüycüklerini uzaklaştırmak ve yüzeyin daha düzgün bir görünüm almasını sağlamaktır.

Hav yakma işlemi, pamuklu, yün, viskon, rayon kumaşlarda uygulandığı gibi poliester, poliamid, poliakrilnitril kumaşlarda ise bazen uygulanmaktadır (Yakartepe,1995:388, Aniş,1998:6).

2.4.1.3. Ağartma

Işık dokuma mamule olumsuz yönde etki edebilmektedir. Ağartma işlemi pamuklu, yünlü, iplik, akrilik kumaşlara uygulanırken, poliester, poliamid, viskon, rayon gibi kumaşlara ise nadiren uygulanan bir ön terbiye işlemidir.

(47)

Bu işlemin yapılış amacı dokunmuş olan kumaşın ham renginin beyazlatılması işlemindir. Işığın selüloz lifler üzerine yaptığı etki dokuma kumaşlarda kullanılan elyafın cinsine göre de değişiklik göstermektedir. Koyu renk boyanacak kumaşlar üzerinde ağartma işleminin yapılmasına gerek duyulmamaktadır (Aniş,1998:24; Duran,1993:50; Yakartepe,1995:400)

2.4.1.4. Optik Beyazlatma

Optik beyazlatma işlemi pamuklu, yünlü, poliester, poliamid, poliakrilnitril, viskon, rayon kumaşlara uygulanabilen bir ön terbiye işlemidir. Bu işlemi görmüş mamullerden açık renk elde etmenin yanı sıra baskıda da verimliliği arttırmak mümkündür Optik beyazlatma işlemi görmüş mamulde görmemiş mamule göre renkler daha canlı olmaktadır (Duran, Emekçi, 1995:446).

2.4.1.5. Merserizasyon

Merserizasyon işlemi pamuklu dokuma mamule çözelti verilerek bunun ardından da gerilime tabi tutularak yapılan bir ön terbiye işlemidir, Bu işlemin yapılmasındaki amaç ise kumaşa parlaklık kazandırmanın yanında sağlamlık, kolay boyama özelliği, boyutsal düzgünlük gibi özellikler kazandırmaktır. Merserizasyon işlemi sonucunda kumaş yüzeyindeki düzgünsüzlükler azalır ve kumaş daha parlak bir görünüme sahip olur. Merserizasyon işlemi yapılırken kumaş beyaz olarak kullanılacaksa bu ağartma işleminden önce yapılmalıdır. Aksi halde kumaşta sararmalar olabilmektedir (Aniş,1998:24, Duran,1993:50;Yakartepe, 1995:400).

2.4.1.6. Çivitleme

Pamuklu mamullere uygulanan çivitleme işlemi sarımtırak görünümde olan kumaşa işlem uygulanarak göz yanılması ile beyaz kumaşın daha beyaz görünmesi sağlanır (Yakartepe, 1995:1471).

(48)

2.4.2. Yünlü Döşemelik Kumaşlara Uygulanan Ön-Terbiye İşlemleri 2.4.2.1. Cımbız

Yünlü kumaşlara uygulanan cımbız işlemi ön terbiye işlemleri öncesinde ilk yapılan ham kontrol işlemidir. Cımbız işlemi ; yün lifi mamul haline gelmeden önce iplik eğirme aşamasında üzerindeki çöp , düğüm vb, olumsuzlukların giderilememesi halinde bu aşamada ortadan kaldırmak, doku hatalarım saptamak, dokuma esnasında mamule bulaşmış olan yağ lekelerini çözeltiler yardımıyla mamul üzerinden uzaklaştırmak gibi amaçlara hizmet etmektedir (Yakartepe, 1995: 392).

2.4.2.2. Yıkama

Yünlü kumaşlara uygulana yıkama işlemi kırışma ihtimali yüksek kumaşlara önceden dekatür, kaplama işlemi yapılmaktadır. Bu kumaşlara halat halinde ya da açık en olarak yıkama işlemi uygulanmaktadır. Havuzlarda sabun ya da soda ile yapılan yıkama İşlemi bittikten sonra mamul çalkalanarak elyaf üzerine yapışmış çöp, saman vb. karbonizasyon işlemi ile ayrıştırılmaktadır (Sanayi ve Ticaret Bakanlığı,1991:112, Yakartepe, 1995:2188).

2.4.2.3. Karbonizasyon

Karbonizasyon işlem sadece yünlü mamullerde uygulanan bir ön terbiye işlemidir Uygulanmasındaki amaç ise yün elyafı üzerine yapışmış diken, ot, yem vb artıkların uzaklaştırılması için yapılan kimyasal bir işlemdir.

Karbonizasyon işlemi 5 adımdan oluşmaktadır:

1. Asit Emdirme 2. Ön Kurutma

3. Kurutma ve Kömürleştirme 4. Ufalama ve Toz Dökme

Şekil

Tablo 2: Tüketicilerin Yaş Aralığını Gösteren Dağılım
Tablo 4: Tüketicilerin Eğitim Durumlarını Gösteren Dağılım
Tablo 5: Tüketicilerin Tekstil Alanına Karşı İlgilerini Gösteren Dağılım
Tablo 6- Tüketicilerin Tekstil Alanına Karşı İlgilerinin Başlangıç Kaynağını Gösteren  Dağılım
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

İlgililik Tespitler ve ihtiyaçlarda herhangi bir değişim bulunmadığından performans göstergesinde bir değişiklik ihtiyacı bulunmamaktır.. Etkililik Gösterge

Bu tabloda, Mesleki ve Teknik Eğitim Bölgeleri (METEB) içinde alfabetik sırada olmak üzere her üniversitenin adından sonra bu üniversitede yerleştirme yapılacak

Taksitli olarak yapılacak ödemelerde, anlaşmalı bankanın tahsilat sistemi kullanılarak 10, kredi kartlarına 9 taksite kadar ödeme imkanı sağlanmaktadır. Öğrenim ücretleri

Edebiyat Tablosu(3. Tablo) sadece 800 edebiyatlarda kullanılır ve tablonun içeri temel edebiyat konularında

Bu oyuncak arabaların dizili olduğu KL uzunluğu 10 metreden kısa ve cm cinsinden alabileceği en büyük tam sayı değerini aldığına göre sarı renkli oyuncak arabanın

Mühendislik Fakültesi veya Fen Fakültesi Lisans programlarından birinde lisans diplomasına sahip olmak mezun olmak. - ALES sayısal puan türünde en az 55 standart puan veya YÖK

Tüketicilerin COVID-19 Salgını Sürecinde Yiyecek-İçecek İşletmelerinden Bekledikleri Hizmetin Niteliğine İlişkin Bir Araştırma (A Study on the Quality of the

Tablo B.25 Termodinamik Özelikler, Kızgın Buhar Azot Tablo B.26 Termodinamik Özelikler, Doymuş Metan Tablo B.27 Termodinamik Özelikler, Kızgın Buhar Metan Şekil B.1