-
l
O U N V A
IZ J .
¿r:
VA
BİRİNCİ CİHAN HARBİ SONLARINDA
►►
Bir vatan
hasretinin
hikâyesi
■
“ Prens Sabahaddin” namiyle tanınmış fikir adamı Sabahad- din “ Bey” in son günlerde cenazesinin memleketimize getirilmiş ve
anavatan topraklarına gömülmüş olduğu malûmdur. Kendisinin
Birinci Cihan Harbinden sonra memleket dışındayken vatan sev
gisi ile görmüş olduğu hizmetleri ve dolayısiyle bakiye tarihin
diplomatik bir safhasını aydınlatan dikkate değer bir yazıyı aşa- ğıda okuyacaksınız.
1918 senesi 31 Ekimde Bi
rinci Cihan Harbi mütareke
si imza edilmişti. Bu harbe gir memize sebep olan ittihat ve Terakki rüesası bir Alman tor- pitosu ile Rusya üzerinden Ber- line kaçmışlardı.
Bu vaziyet üzerine Vahidet - tin sabık Hariciye Nazırı Tev- fik Paşayı Sadrazam tâyin et mişti; Çok namuslu ve tecrübe li bir vezir olan Tevfik Paşa işe başladıktan bir müddet son ra Satvet Lûtfj. delâletiyle İs- viçrede bulunan Sabahaddin Be ye bir mektup ve bir de şifre göndermiş; vatanın maruz bu . lunduğu tehlikeden korunması için imparatorluk namına itilâf devletleri diplomatlariyle tema sı temin etmesini ve lehimize ce reyanlar ihdasına çalışmasını istemişti.
Esasen kongre akdi ve neşri yat icrası suretiyle faaliyetten hali kalmıyan Sabahaddin Bey izhar edilen bu itimattan müte hassis olarak mesaisine daha zi yade önem vermiş ve çalışma sını arttırmıştır.
Fakat Sadrazam Tevfik Pa şanın sadaret makamından ay rılması bu semereli gayreti sek teye uğratmıştı. Çünkü sadarete tayin edilen damat Ferit Paşa, indî görüşleriyle memleket ihti yaçlarını bizzat tedvir ve intaç etmek amacına kapılmıştı. Hat tâ seyahate çıkmış, Paris ve Is- viçreyi ziyaret eylemiştir.
Lâkin her uğradığı muhitte Sabahaddin Beyden bahsedilme si bu mağrur Sadrazamın ruhun da kendi şöhretini gölgede bıra kacağı korkusu uyandırdığından iblisane bir yol takibine başvur muş ve memleket işlerinde sar- fedilen emekleri yalnız baltala makla kalmamış, senelerden be ri vatan hasreti çeken Sabahad din Beyin İstanbula girmesine muhalefete kalkmıştır.
Maamafih bu yersiz mümana ate rağmen itilâf devletlerinin tavassutiyle Sabahaddin Beyin istanbula dönmesi takarrür
et-^Miıııııımm Yazan: mıııııım»»/,
! Ahmet Bedevi Kuran İ
'//Jiilıılluımmifıııınn,
mı|I|||,|)|mıUV<-Sabahattin Bey Son günlerinde i'enı İstanbul’ dan
Sfroça Sabahattin Beyi hususî surette Hariciye Vekâletine da vet etmişti.
Kont Sforça ile Sabahaddin Bey arasında cereyan eden ko nuşmalar o günler için en mü him vaka telâkki edilen Anado lu ahvali ve îzmirin Yunanlılar •tarafından işgali etrafında idi. Görüşme samimî bir hava içinde sona ermiş ve Sabahaddin Beyin ileri sürdüğü düşünceler Kont Sforça üzerinde hüsnü tesir ha sıl ettiğinden bu zeki diplomat Türkiye hakkında dostane bir noktai nazar takip etmeyi ve im kân hasıl olursa Anadoluya si lâh yardımında bulunmayı ka bul eylemiş bulunuyordu.
Zira Sabahaddin Bey, îzmirin Yunanlılar tarafından işgalinin doğru olmadığını ve hilâfetin Ingiliz veya Fransız nüfuz-ü si yasîsi altına girmesinin makul
bulunmadığı tezini muhatabı
mfştir Avdet hazırlığı yapıldığı sırada Sabahaddin Beye İtalya
hükümeti tarafından binbaşı
rütbesini haiz bir murahhas gön derilmiş ve seyahatte kendisine mihmandarlık edeceği tebliğ e- dilmişti.
Bu münasebetle Sabahaddin
Beyle Isviçreden ayrıldığımız
zaman yanımızda bir de mih -
mandar bulunuyordu. Trenle
doğruca Milânoya gelmiş ve bir gün sonra da Romaya varmış tık.
Romaya muvasalatımızın er tesi günü Hariciye Nazırı Kont
na telkin edebilmişti. Buna
mebni şarkta İtalya lehine hiç bir tebeddül vukubulmıyacak ol duktan sonra, imkân dahilinde,
eski durumun muhafazasını
Kont Sforça, kendileri için, a- vantajlı bulmuştu. Daha doğru su bu zat Yunanistanın vaktiyle Romalılara rekabet eden Bizans lılar şeklinde genişlemesine ve Ingiliz nüfuzunun yakın şarkta tehlikeli bir hal almasiyle mey dan vermemeyi ve bu yönden
Türkiyeye yardımı muvafık
görmüştü.
Bana kalırsa bu anlayışa ö- tedenberi benimsemek istedik -
leri Arnavutluk topraklarının
Yunanlılar eline geçmesi korku sunu da ilâve etmek mümkün - dür.
Bu mesele ise Kont Sforça- nm vâdi, Ferit Paşa hükümet - lerinin takındığı tavır ve Saba haddin Beye karşı güttüğü zihni yet yüzünden yerine getirileme mişti. Doğrudan doğruya Ana doluya yardım keyfiyetine de müttefiklerden çekinen îtalyan- lar cesaret edememiş veya mü sait bir kolaylık bulamamışlar dır.
Bununla beraber Birinci Ci han Harbi mütarekesinde müs tevli devletler tarafından İs - tanbulda tesis edilen inzibat ha reketlerinde îtalyanlar Türkle - rin izzeti nefislerini kırıcı hiç bir tazyike tevessül etmemiş - ler, tahakküm izhar etmekten ve baskı yapmaktan daima ka - çınmışlardır.
Anlaşılıyordu ki, Kont Sfor- ca, Sabahaddin Beye yaptığı dostluk vâdini yerine getirmiş ve elden geldiği kadar Türklüğü rencide edici hareketlerden içti nap edilmesi hususunda Istan - buldaki mümessillerine icabeden talimatı vermekte ihmal göster memiştir.
Onun için Kont Sforçanm da ölümiyle Türklük bir dost kay betmiş bulunuyor, kanaatinde - yim.
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi