• Sonuç bulunamadı

Atatürk'ün askeri giysilerinin fotoğraflarda incelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Atatürk'ün askeri giysilerinin fotoğraflarda incelenmesi"

Copied!
175
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ

GĠYĠM ENDÜSTRĠSĠ VE GĠYĠM SANATLARI EĞĠTĠMĠ

ANA BĠLĠM DALI

GĠYĠM SANATLARI EĞĠTĠMĠ BĠLĠM DALI

ATATÜRK’ÜN ASKERĠ GĠYSĠLERĠNĠN

FOTOĞRAFLARDA ĠNCELENMESĠ

Zeynep KAYA

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

DanıĢman

Yrd. Doç. Miyase ÇAĞDAġ

(2)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

(3)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

(4)

ÖNSÖZ

Atatürk ileri görüĢlü, kararlı, realist, çok yetenekli bir asker ve devlet adamı olarak adını dünyaya duyurmuĢtur. Yalnız Türk kamuoyunda değil dünya kamuoyunda da adından söz ettirmiĢ, yaptığı ve söyledikleriyle birçok devlet adamı tarafından örnek alınmıĢtır.

Mesleğini ve askeri üniformasını çok seven Atatürk daha çocukken asker olmayı istemiĢtir. BaĢarılı bir askeri yaĢamın ardından birçok siyasi baĢarıya da imza atan Atatürk‟ün, askeri ve siyasi yönü hakkında birçok kitap yazılmıĢ araĢtırma ve inceleme yapılmıĢtır. Atatürk‟ün askeri giysileri hakkında görsel yayınlar olmasına rağmen giyim sanatları açısından yapılmıĢ bir araĢtırmaya rastlanmamıĢ olması konu seçiminde önemli bir etken olmuĢtur. Bu bağlamda Atatürk‟ün askeri giysilerinin incelenmesinin sanata, bilime ve gelecekteki araĢtırmalara katkı sağlayacağı düĢünülmektedir.

Bu araĢtırmada önemli özellikler sergileyen Atatürk‟ün askeri giysilerinin özelliklerinin giyim sanat dalı açısından incelenmesi, günümüz nesline ve gelecek nesillere tanıtılması amaçlanmıĢtır.

AraĢtırmanın birinci bölümünde yapılan çalıĢma ile ilgili alt baĢlıklar oluĢturulmuĢ ve gerekli bilgiler verilmiĢtir. Ġkinci bölümde; fotoğraf kavramı ve Atatürk‟ün askeri yaĢamı hakkında bilgi verilmiĢtir. Üçüncü bölüm; Atatürk albümlerinden, kaynak kitaplardan, özel koleksiyonlardan ve müzelerden elde edilen Atatürk‟ün askeri giysi kataloguna ve fotoğraflardaki giysilerin özellikleri dikkate alınarak hazırlanan gözlem fiĢlerinden oluĢmaktadır. Dördüncü bölümde araĢtırmanın yöntemine yer verilmiĢ, beĢinci bölümde; gözlem fiĢlerinden yararlanılarak giysilerin incelenen özellikleri bulgular ve tablolar halinde sunulmuĢtur. Altıncı bölümde ise; sonuç ve önerilere yer verilmiĢtir.

AraĢtırmanın yürütülmesinde bana katkı sağlayan, sabrını ve bilgisini esirgemeyen, çok değerli danıĢman hocam Yrd. Doç Miyase ÇağdaĢ‟a, her zaman yanımda olan maddi, manevi ve sonsuz destek sağlayan kıymetli aileme çok teĢekkür

(5)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Öğr

enc

ini

n

Adı Soyadı Zeynep KAYA Numarası 094240011006

Ana Bilim / Bilim Dalı Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi/Giyim Sanatları Eğitimi

DanıĢmanı Yrd. Doç. Miyase ÇAĞDAġ

Tezin Adı Atatürk‟ün Askeri Giysilerinin Fotoğraflarda

Ġncelenmesi

ÖZET

Atatürk baĢarılı bir askeri yaĢamın ardından birçok siyasi baĢarıya da imza atmıĢ Türk KurtuluĢ SavaĢının kazanılmasında, vatan topraklarının savunulmasında ve Türkiye Cumhuriyeti‟nin kurulmasında öncülük etmiĢ eĢsiz bir liderdir. Bu yüzden bu toprakların her kösesinde Atatürk‟ün bir fotoğrafı ile karĢılaĢılmaktadır. Bu fotoğraflar Atatürk‟ün baĢarılı askerliği, siyasi yaĢamı, güçlü kiĢiliği yanında farklı bir özelliği olan Ģık giyimi hakkında bilgi vermektedir.

Atatürk‟ün askeri giysilerinin giyim sanat dalı açısından fotoğraflarda incelenmesi ve özelliklerinin belirlenmesi ile giysilerin günümüz nesline ve gelecek nesillere tanıtılması amaçlanmıĢtır.

Atatürk‟ün askeri giysilerini tanıtması ve detayları hakkında bilgi vermesi açısından araĢtırma büyük önem taĢımaktadır.

AraĢtırmada; 17 askeri giysi, 23 madalya, 6 aksesuarı incelenmiĢtir. Giysilerin, madalyaların, aksesuarların özelliklerine göre geliĢtirilen gözlem fiĢleri aracılığıyla, giysiler; temin edildiği yerler, giysi cinsleri, giysilerde kullanılan malzemeler, model

(6)

ve kesim teknikleri, giysi ile kullanılan aksesuarlar, giysi ile kullanılan rütbe sembolleri, giysilerde kullanılan renkler, madalyaların ve aksesuarların; form, kullanılan malzemeler, kullanılan renkler, gibi özellikleri açısından ele alınmıĢtır.

Gözlem fiĢlerinden elde edilen veriler giysilerin özelliklerine uygun tablolar oluĢturulmuĢ, gözlem fiĢinden elde edilen veriler tablolara aktarılmıĢ ve her tablo ayrı ayrı yorumlanmıĢtır.

Sonuç bölümünde; tablolardan elde edilen veriler doğrultusunda sonuca ulaĢılmaya çalıĢılmıĢ, konu ile ilgili bazı önerilerde bulunulmuĢtur.

(7)

T.C.

SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü

Öğr

enc

ini

n

Adı Soyadı Zeynep KAYA Numarası 094240011006

Ana Bilim / Bilim Dalı Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi/Giyim Sanatları Eğitimi

DanıĢmanı Yrd. Doç. Miyase ÇAĞDAġ

Tezin Ġngilizce Adı Examining Military Uniforms of Ataturk‟s by

Photographs

SUMMARY

Ataturk is a unique leader and he has pioneered the establishment of the Republic of Turkey. After a successful military life Ataturk put his signature on several political successes.

Due to this reason, we come across Ataturk's photos every corner of the Turkish soil. These photos shed light Ataturk's stylish manner of dressing along with his successful military and political life and his strong personality.

The aim of this thesis is to examine Ataturk‟s military uniforms in terms of apparel art in photos and to identify their features. In doing so, this thesis seeks to introduce these uniforms to the current and the coming generations.

Moreover, this work is considered to be a pioneer study for future research projects.

(8)

Introduce and provide information about the details of Ataturk's military clothes, art and science and research is of great importance in contributing to future research.

For this purpose, subject to examination of photographs selected as Ataturk's military clothing military clothing 17, 23 medals, 6 accessories examined. Clothes, medals and accessories, through monitoring sheets developed according to the characteristics, clothing, supplied destinations, types of clothes, clothing materials, models and cutting techniques, used with clothing, accessories, clothing and regalia used, the colors used in clothing, medals and accessories; forms , the materials used, the colors used, as is discussed in terms of features.

Observations of garments in accordance with specifications in the light of the findings are presented in tables registries. Tables and each table is transferred to the data obtained from the observation plug interpreted separately.

In the conclusion; the findings obtained from the tables, according to the assessment of each property has been analyzed and studied, and some suggestions were made to reach the conclusion in accordance with these assessments.

(9)

ĠÇĠNDEKĠLER

Sayfa

BĠLĠMSEL ETĠK SAYFASI ... i

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ KABUL FORMU ... ii

ÖNSÖZ ... iii

ÖZET ... iv

SUMMARY ... vi

ĠÇĠNDEKĠLER ... viii

FOTOĞRAFLAR LĠSTESĠ ... xii

TABLOLAR LĠSTESĠ ...xv 1. BÖLÜM GĠRĠġ Konunun Tanımı ... 1 AraĢtırmanın Amacı ... 2 AraĢtırmanın Önemi ... 3 Sayıltılar ... 3 Sınırlılıklar ... 4 Tanımlar ... 4

Ġlgili Yayın ve AraĢtırmalar ... 5

2. BÖLÜM FOTOĞRAF HAKKINDA GENEL BĠLGĠ, MUSTAFA KEMAL’ĠN ASKERLĠK YAġAMI, ASKERĠ GĠYĠMĠ, MADALYA VE NĠġANLARI 2.1. Fotoğraf Hakkında Genel Bilgi ... 7

2.1.1. Fotoğrafın Tanımı ... 7

(10)

2.2. Atatürk‟ün Askerlik YaĢamı ... 9

2.2.1. Askeri Öğrencilik Dönemi ... 10

2.2.2. Subaylık Dönemi ... 11

2.2.3. Üst Komutanlık Dönemi ... 13

2.2.4. Atatürk‟ün Askeri Eserleri ... 16

2.2.5. Atatürk‟ün Madalya ve NiĢanları ... 17

2.3. Atatürk‟ün Giyimi ... 18

2.3.1. Atatürk‟ün Askeri Giyimi Hakkında Genel Bilgi ... 20

2.3.2. Atatürk‟ün Askeri Giyimi ile Ġlgili Anıları ... 21

3. BÖLÜM KATALOG 3.1. Yayınlardan, Özel Koleksiyonlardan Elde Edilen Atatürk‟ün Askeri Giysi Fotoğrafları ... 24

3.2. Müzelerden Çekilen Atatürk‟ün Askeri Giysi Fotoğrafları ... 62

3.3. Müzelerden Çekilen Atatürk‟ün Madalya Fotoğrafları ... 74

4. BÖLÜM YÖNTEM 4.1. AraĢtırmanın Modeli ... 108 4.2. Evren ve Örneklem ... 108 4.3. Verilerin Toplanması ... 108 4.4. Verilerin Analizi ... 110 5. BÖLÜM BULGULAR VE TABLOLAR 5.1. Fotoğrafların Temin Edildiği Yerler ... 111

5.1.1. Fotoğrafların Temin Edildiği Yerler Tablosu ... 112

(11)

5.2.1. Atatürk‟ün Kullandığı Giysi Cinsleri Tablosu. ... 114

5.3. Kullanılan Malzemeler ... 115

5.3.1 Kullanılan Malzemeler Tablosu. ... 116

5.4. Kullanılan Renkler ... 117

5.4.1. Kullanılan Renkler Tablosu ... 118

5.5. Beden Model ve Kesim Teknikleri ... 119

5.5.1 Beden Model ve Kesim Teknikleri Tablosu ... 121

5.6. Kapanma Model ve Kesim Teknikleri ... 122

5.6.1. Kapanma Model ve Kesim Teknikleri Tablosu ... 123

5.7. Kol Model ve Kesim Teknikleri ... 124

5.7.1. Kol Model ve Kesim Teknikleri ... 125

5.8. Yaka Model ve Kesim Teknikleri ... 126

5.8.1. Yaka Model ve Kesim Teknikleri Tablosu ... 127

5.9. Giysilerde Kullanılan Aksesuarlar ... 128

5.9.1. Giysilerde Kullanılan Aksesuarlar Tablosu ... 129

5.10. Giysilerde Kullanılan Rütbe Sembolleri ... 130

5.10.1. Giyside Kullanılan Rütbe Sembolleri Tablosu ... 131

5. 11. Madalya Ġsimleri ... 132

5.11.1. Madalya Ġsimleri Tablosu ... 133

5.12. Madalyaların Formları ... 134

5.12.1 Madalyaların Formları Tablosu ... 135

5.13. Ġncelenen Aksesuarlar ... 136

5.13.1 Ġncelenen Aksesuarlar Tablosu ... 136

6. BÖLÜM SONUÇ VE ÖNERĠLER KAYNAKLAR...141

(12)

EKLER ...150

Ek-1: Yayınlardan, özel koleksiyonlardan elde edilen Atatürk‟ün askeri giysi

fotoğraflarının incelendiği gözlem fiĢi; ... 151 Ek-2. Müzelerden çekilen Atatürk‟ün askeri giysi fotoğraflarının incelendiği gözlem

fiĢi; ... 152 Ek-3: Müzelerden çekilen Atatürk‟ün madalya fotoğraflarının incelendiği gözlem

fiĢi; ... 154 Ek-4. Müzelerden çekilen Atatürk‟ün aksesuar fotoğraflarının incelendiği gözlem

fiĢi; ... 155 Ek-5: Kaynak KiĢi Künyesi ... 156

(13)

FOTOĞRAFLAR LĠSTESĠ

Fotoğraf No: Sayfa No

1. Harp Okulu Öğrenci Üniformasıyla Atatürk (1901). ... 25

2. Harp Okulu Öğrenci Üniformasıyla Atatürk (1901). ... 28

3. Harp Akademisi Mezunu Kur. Yzb. Üniformasıyla Atatürk

(1905). ... 31

4. ġam‟da ArkadaĢları Halil Bey (Sağında) ve Müfit Bey Ġle

Birlikte Askeri Üniformasıyla Atatürk (1906). ... 34

5. Hareket Ordusu Kurmay Heyeti Ġle Birlikte Askeri

Üniformasıyla Kd. Kur. Yzb. Atatürk(1909). ... 37

6. Trablusgarp‟ta Emirlerini Yazdırırken Askeri Üniformasıyla

Atatürk (1912). ... 40

7. Derne‟de Silah ArkadaĢlarıyla Birlikte Askeri Üniformasıyla

Atatürk (1912). ... 43

8. Balkan SavaĢı Günlerinde Yakın ArkadaĢı Rauf Orbay Ġle

Birlikte Askeri Üniformasıyla Atatürk (1912). ... 45

9. Balkan SavaĢları Günlerinde Askeri Üniformasıyla Kur. Bnb.

Atatürk (1912). ... 47

10. Türk Subayları Ġle Birlikte Askeri Üniformasıyla Atatürk (1915). .. 49

11. Askeri Üniformasıyla Anafartalar Kahramanı Kurmay Alb.

Atatürk (1915). ... 52

12. Ġzmit‟te Alb Halil Bey ve Subaylarla Birlikte Askeri

Üniformasıyla Atatürk (1922). ... 55

13. Ilgın Manevralarında Askeri Üniformasıyla Atatürk ( 1922 ). ... 58

14. Halide Edip Adıvar, Ġle Birlikte Askeri Üniformasıyla Atatürk (1923). ... 60

(14)

15.1. Ceketin Önden Genel GörünüĢü ... 65

15.2. Ceketin Yaka Detayı. ... 65

15.3. Pantolon Genel GörünüĢü ... 66

15.4. Pantolonun Bel ve Cep Detayı. ... 66

16. Atatürk‟ün Pelerini. ... 67

16.1. Pelerin Yaka ve Pat Detayı. ... 69

17. Atatürk‟ün MüĢir Üniforması. ... 70

17.1. Giysinin Yaka Detayı. ... 72

17.2. Pantolon Bel ve Cep Detayı. ... 73

18. Ġstiklal Madalyası. ... 75

19. Altın Ġmtiyaz Madalyası. ... 76

20. GümüĢ Ġmtiyaz Madalyası. ... 77

21. Altın Liyakat Madalyası. ... 78

22. GümüĢ Liyakat Madalyası. ... 79

23. Alüyülala NiĢanı. ... 80

24. Muharebe Liyakat Madalyası. ... 81

25. Demir Salip NiĢanı. ... 82

26. Mecidi NiĢanı. ... 83

27. Kılıçlı Mecidi NiĢanı. ... 84

28. Osmani NiĢanı. ... 85

29. Mecidi NiĢanı. ... 86

30. Harp Madalyası. ... 88

31. Sivas Garı AçılıĢı Hatıra Madalyası. ... 89

32. Avusturya Macaristan Madalyası. ... 90

33. Legion D‟Honneur NiĢanı. ... 91

(15)

35. Türkiye Himaye-Ġ Eftal Cemiyeti Madalyası. ... 93

36. Maarif Mektebi Madalyonu. ... 94

37. Sivas Ġstasyonunun ĠĢletme AçılıĢı Hatıra Madalyası. ... 95

38. Ġkinci Balkan Konferansı Hatıra Madalyonu. ... 96

39. Lehistan Hatıra Madalyonu. ... 97

40. Madalya. ... 99 41. Atatürk‟ün Kasketi. ... 102 42. Atatürk‟ün ġapkası. ... 103 43. Atatürk‟ün ġapkası ... 104 44. Atatürk‟ün Kalpağı. ... 105 45. Atatürk‟ün Çizmesi. ... 106 46. Atatürk‟ün Tozluğu. ... 107

(16)

TABLOLAR LĠSTESĠ

Tablo No: Sayfa No

1. Fotoğrafların Temin Edildiği Yerler Tablosu ... 107

2. Atatürk‟ün Kullandığı Giysi Cinsleri Tablosu... 109

3. Kullanılan Malzemeler Tablosu ... 111

4. Kullanılan Renkler Tablosu ... 113

5. Beden Model Ve Kesim Teknikleri Tablosu ... 116

6. Kapanma Model Ve Kesim Teknikleri Tablosu ... 118

7. Kol Model Ve Kesim Teknikleri Tablosu ... 120

8. Yaka Model Ve Kesim Teknikleri Tablosu ... 122

9. Giysi Ġle Kullanılan Aksesuarlar Tablosu ... 124

10. Giysi Ġle Kullanılan Rütbe Sembolleri Tablosu ... 126

11. Madalyaların Ġsimleri Tablosu ... 128

12. Madalya Formları Tablosu ... 130

(17)

1. BÖLÜM GĠRĠġ Konunun Tanımı

Giyim ilk çağlarda insanların vücutlarını tabiatın etkisinde korumak amacıyla ortaya çıkmıĢtır. Zamanla toplu halde yaĢama ve aile kavramının oluĢmaya baĢlamasıyla örtünmek, süslenmek duygusuyla giyime önem verilmiĢtir (Güdül ve Karakülah, 1986: 11).

Giysi; giyinme amacı olarak bir ülkenin, bir dönemin, bir kiĢinin özelliğini belirten sunumdur ve her zaman uygarlığın değiĢimini yansıtır. Kısaca giyim; her milletin ekonomik, toplumsal, kültürel ve siyasal Ģartlarından etkilenerek biçimlenmektedir (Kazazi, 2002: 93).

Ġnsanların kültür ve sosyal yapıları geliĢtikçe, üyesi bulundukları toplum hareketlerinde istenen giyimle, asalet ve zenginlik göstergesi olan kılık kıyafet farkları da baĢlamıĢtır (Tizer, 1974: 7166).

Ekonomik ve teknolojik geliĢmelere paralel olarak, giyime yansıyan değiĢim ve geliĢim gözden kaçmamaktadır. Bu geliĢim, giyimde kullanılan malzemelerle giyim üretim biçimini de büyük ölçüde etkilemektedir (ÇağdaĢ, 2002:1).

Toplum içinde yaĢayan insanlar, toplumun koyduğu kurallara uygun olarak yerine ve zamanına göre giyinmek zorundadır. Çünkü içinde bulunduğu çevreye ters düĢecek biçimde giyinmek kiĢinin tepki almasına yol açabilir (Bayraktar, 1995: 11). Giysi; giyinenin yaĢını, cinsiyetini, sosyal kimliğini, ideolojik duruĢunu yansıtan, kiĢinin yaĢam tarzı hakkında bilgi veren bir iletiĢim aracı olarak görülmektedir. Kısa tanımıyla iletiĢim “ortamlar ve konular ile ilgili kiĢiler arasında bağlantı kuran bir mekanizma”dır (Oğuz vd. 2004: 316). Giysi seçimini iklim, yaĢ, vücut yapısı, ekonomik yapı ve moda gibi unsurlar etkilemektedir. Ayrıca giysiler; giysi cinsi, model özelliği ve kullanıldığı yere göre de değiĢiklik gösterir (Ak, 2009: 12).

(18)

Özel amaçlı giyim; bir amaca yönelik olarak resmi, fantezi, spor veya koruyucu özelliği olan ve bir amaç doğrultusunda giyilmesi gereken giysilerdir. Bir aktiviteyi gerçekleĢtirirken olması gereken geleneksel, koruyucu veya resmi kılık kıyafet kuralları doğrultusunda seçilen giysiler özel amaçlı giyimin konusu içine girer. Örneğin; düğünde gelinin gelinlik giymesi, sünnet olan çocuğun sünnet kostümü giymesi, jokeyin binici pantolonunu giymesi, tatbikattaki bir askerin kamuflaj üniforması giymesi veya bir subayın askeri üniforma giymesi olarak açıklanabilir (Kurt, 2007: 38).

Bu araĢtırmada askeri üniformasını çok seven, askeri ve siyasi baĢarıları hakkında çok fazla kaynak olmasına rağmen askeri giysileri konusunda yapılmıĢ bir araĢtırmaya rastlanmamıĢ olması, araĢtırmanın bu yönde geliĢmesini sağlamıĢtır.

AraĢtırmanın Amacı

Bu çalıĢmada amaç Atatürk‟ün askeri giysilerini giyim sanat dalı açısından fotoğraflarda incelemektir.

Bu genel amaca bağlı olarak aĢağıdaki alt amaçlar belirlenmiĢtir.

Tarihimizin kültürümüzün ve birikimlerimizin gelecek nesillere objektif bir

Ģekilde aktarılmasına katkıda bulunmak.

Atatürk‟ün askeri giysilerini günümüz nesline ve gelecek nesillere tanıtmak.

Gözlem fiĢleri oluĢturmak, gözlem fiĢleri aracılığıyla, giysileri; temin edildiği

yerler, giysi cinsleri, giysilerde kullanılan malzemeler, model ve kesim teknikleri, giysi ile kullanılan aksesuarlar, giysi ile kullanılan rütbe sembolleri, giysilerde kullanılan renkler, madalyaları ve aksesuarları; form, kullanılan malzemeler, kullanılan renkler, gibi özellikleri açısından fotoğraflarda incelemek.

Bundan sonra yapılacak çalıĢmalara yararlanılabilecek bir kaynak

(19)

AraĢtırmanın Önemi

Atatürk Türk KurtuluĢ SavaĢının kazanılmasında ve Türkiye Cumhuriyeti‟nin kurulmasında öncülük etmiĢ eĢsiz bir liderdir. Yalnız Türk kamuoyunda değil dünya kamuoyunda da adından söz ettirmiĢ, birçok yabancı devlet adamı tarafından örnek alınmıĢ, yaptığı yeniliklerle insanlığa birçok katkıda bulunmuĢtur. Bu katkıları birçok ulusun kültürünün Ģekillenmesinde çok büyük paya sahiptir. Bu bağlamda Atatürk hakkında çok fazla kitap yazılmıĢ, araĢtırma yapılmıĢ ve incelemelerde bulunulmuĢtur.

Atatürk „ün askerlik yaĢamını, askeri görüĢlerini, askeri baĢarılarını, siyasi görüĢ ve siyasi baĢarılarını anlatan pek çok kaynak olmasına rağmen askeri giysilerini anlatan pek fazla kaynak olmadığı görülmektedir. Var olan kaynakların

büyük çoğunluğu, görsel ve kısa bilgi veren kaynaklardır. Bu nedenle Atatürk‟ün

askeri giysileri; temin edildiği yerler, giysi cinsleri, giysilerde kullanılan malzemeler, model ve kesim teknikleri, giysi ile kullanılan aksesuarlar, giysi ile kullanılan rütbe sembolleri, giysilerde kullanılan renkler, madalyaları ve aksesuarları; form, kullanılan malzemeler, kullanılan renkler, gibi özellikleri açısından incelemeli, günümüz nesli ve gelecek nesillere kaynak oluĢturulmalıdır.

Fotoğraf, insanların yaĢadığı ana tanık olurken yaĢantıları bir karede dondurup onların geleceğe aktarılmasını sağlamıĢtır. Bunun yanı sıra çekildiği döneme ait izleri de beraberinde günümüze kadar ulaĢtıran fotoğraflarla yapılan bu araĢtırmanın günümüz nesline ve gelecek nesillere bilgi vereceği, kaynak oluĢturacağı, sanata ve bilime katkı sağlayacağı düĢünülmektedir.

Sayıltılar

1. Atatürk‟ün askeri giysilerinin incelenmesinin kültürün tanıtılmasına,

sanata, bilime katkı sağlayacağı ve bundan sonraki araĢtırmalara kaynak oluĢturarak faydalı olacağı kabul edilmiĢtir.

2. AraĢtırmada yararlanılan, literatürden elde edilen bilgilerin doğru olduğu varsayılmıĢtır.

(20)

3. AraĢtırmada yararlanılan fotoğrafların tarihlerinin doğru olduğu varsayılmıĢtır.

4. AraĢtırmaya dahil edilen örneklem grubunun evreni temsil ettiği kabul edilmiĢtir.

5. Atatürk‟ün askeri giysilerinin özelliklerine göre geliĢtirilen ve askeri giysilerin incelenmesinde kullanılan gözlem fiĢinin, askeri giysiler için uygun olduğu varsayılmıĢtır.

Sınırlılıklar

1. AraĢtırmanın konusu Atatürk‟ün askeri giysileri ile sınırlıdır.

2. Giysilerin; giysi cinsleri, giysilerde kullanılan malzemeler, beden model ve

kesim teknikleri, kapanma model kesim teknikleri, kol model kesim teknikleri, yaka model kesim teknikleri, giysi ile kullanılan aksesuarlar, giysi ile kullanılan rütbe sembolleri, giysilerde kullanılan renkler ve madalyalar ile sınırlıdır.

3. AraĢtırmanın bulguları Atatürk albümlerinden, yayınlardan, özel

koleksiyonlardan temin edilen 14 adet fotoğraf ve müzelerden çekilen 3 adet giysi, 23 adet madalya, 6 adet aksesuar fotoğrafı sınırlıdır.

4. Bu araĢtırma Mayıs 2011- Nisan 2013 tarihleri ile sınırlıdır.

5. AraĢtırma kapsamına alınan fotoğraflar 1901-1923 tarihleri ile sınırlıdır.

6. Anıtkabir Müzesi, Askerî Müze ve Kültür Sitesi Komutanlığı, ġiĢli Atatürk

Evi, Samsun Gazi Müzesi‟nden çekilen fotoğraflar ile sınırlıdır.

Tanımlar

Özel amaçlı giyim: bir amaca yönelik olarak resmi, fantezi, spor veya

koruyucu özelliği olan ve bir amaç doğrultusunda giyilmesi gereken giysilerdir (Kurt, 2007: 38).

(21)

Dolak: Bacağa, baldıra tozluk yerine dolanan çuha kenarı, ensiz uzun kumaĢ

parçası (Koçu, 1969: 92).

Getr: Eskiden erkeklerin potinin üzerini kapatmak için kullandıkları tozluk

(Demiray, 1988: 313).

Jaketatay: Ceketi uzun etekli alafranga bir erkek kostümünün adıdır.

Memleketimizde, II. Abdulhamit zamanında istanbulin yerine giyilmeye baĢlanmıĢ ve cumhuriyetin ilk yıllarından sonra modası geçmiĢ giyilmemiĢtir (Koçu, 1969: 196).

Kabalak: I. Dünya savaĢında generaller, subaylar ve erat giymiĢtir. 1914-1918

kurtuluĢ savaĢında da mahrumiyet nedeni ile bazı askerler giymiĢlerdir ( Kumbaracılar, t.y: 28).

Pelerin: omuzlardan aĢağıya doğru inen, geniĢ kolları olmayan, kapüĢonluda

olabilen bir tür üstlük (Püsküllüoğlu, 1995: 1236).

Ispala: Ceket ve yelekte omuz geniĢliği (http://www.buyukturkcesozluk.net).

Ġlgili Yayın ve AraĢtırmalar

AraĢtırmayla ilgili kaynaklar bu bölümde alfabetik sıraya göre verilmiĢtir. Askeri Müze Komutanlığı (1986), Osmanlı Askeri TeĢkilatı ve Kıyafetleri, Ġstanbul. Osmanlı askeri tarihi, giysileri, kültürü ve değiĢimi ortaya konmuĢtur.

Atabey, Figen (2005), GeçmiĢten Günümüze Bahriye Kıyafetleri (1390-2005), Ankara. Deniz kuvvetlerimizin kılık kıyafet açısından tarihi süreç içerisinde geçirdiği değiĢim incelenmiĢtir.

Ergin, Meral (2003) Mustafa Kemal Atatürk‟ün Sivil Giysilerinin Ġncelenmesi, YayınlanmamıĢ Yüksek Lisans Tezi. DanıĢman ġerife Küçükosmanoğlu. Konya. Mustafa Kemal Atatürk‟ün sivil giysileri incelenmiĢtir.

(22)

Özçelik, Necmettin ve Örses, Tunca (2007), I. Dünya SavaĢı‟nda Türk Askeri Kıyafetleri, Ġstanbul. Cephelerdeki Türk askerinin kıyafetleri, teçhizatları ve bulundukları bölgelerin Ģartları hakkında bilgi vermiĢtir.

Sevin, Nurettin (1990), Onüç Asırlık Türk Kıyafet Tarihine Bir BakıĢ Ankara. Türk giyiminin tarihi süreç içindeki değiĢimi hakkında bilgi vermiĢtir.

(23)

2. BÖLÜM

FOTOĞRAF HAKKINDA GENEL BĠLGĠ, MUSTAFA KEMAL’ĠN ASKERLĠK YAġAMI, ASKERĠ GĠYĠMĠ, MADALYA VE NĠġANLARI 2.1. Fotoğraf Hakkında Genel Bilgi

Fotoğraf ıĢık ile yapılan resim anlamına gelir. Fotoğraf her yönü ile güncel bir uğraĢtır. Anıları kaydeder, fikirlerimizi ve düĢüncelerimizi karĢı tarafa iletir. Zamanın belli bir anını sonsuza değin dondurmak gibi mükemmel bir yetiye sahiptir (Hedgecoe, 1995: 1).

2.1.1. Fotoğrafın Tanımı

Fotoğraf kelimesi foton (ıĢık) + graf (çizim) kelimelerinin birleĢmesinden oluĢur. IĢık ile çizmek olarak tanımlanmaktadır ( Kılavuz: 2010: 2).

Derman‟a göre fotoğraf; en basit anlamda karanlık bir kutu yardımı ile ıĢığa karĢı duyarlı malzemelerin üzerine görüntülerin kayıt edildiği mekanik bir süreçtir (1989, 3).

Henry Cartier Bresson fotoğrafı; „‟Kalbi, beyni ve gözü aynı niĢan çizgisine getirmektir.‟‟ diye tarif eder (“Sanal”, 2011).

Kılıç‟a göre fotoğraf; Bilimde kullanılan teknik açısından fizik ve kimya bilgileri ile ilgili olarak bir yüzey üzerinde optik yardımı ile görüntünün oluĢturulması, fizik bilimi ile de bu görüntünün çeĢitli kimyasal maddeleri kullanarak bir yüzeye kayıt edilmesi de kimya bilimi ile ilgili olan gerçekliği yüzeye aktarma ve kayıt etme tekniğidir (2002: 13).

2.1.2. Fotoğrafın Tarihçesi

Ünlü ressam Leonardo da Winci nesillere ulaĢacak tablolarını yaparken karanlık bir odanın duvarındaki küçük delikten tam karĢısındaki duvara bakınca bir hayalin yansıdığını görüp Ģöyle düĢünmüĢtür. “Bu deliğin karĢısında bulunan eĢyanın

(24)

hayalidir. Fakat aslından farklı olarak baĢ aĢağı ve sağı solunda görünüyor.” Leonardo Da Winci‟nin bu düĢüncesi dört yüz elli yıl önce farkında olmadan ve hiçbir ticari endiĢeye dayanmadan fotoğraf makinesinin temeli olarak karanlık odayı ortaya koymuĢtur (Modern Türkiye, 1956: 26).

Rönesans‟taki sanatçılar geometri ve perspektife önem verince bu bilgi hatırlanmıĢtır ve 16.y.y baĢlarında karanlık oda taĢınabilir kutulara dönüĢmüĢtür ( Bayhan, 1995: 137).TaĢınabilir kutulardaki iğne deliğinden giren ıĢık, net ve keskin bir görüntü oluĢturmamıĢtır (Ersoy: 2009). Rönesans döneminin genç Ġtalyan bilim adamlarından Giovanni Pattista Della Porta iğne deliği yerine mercek kullanarak daha net ve keskin bir görüntüye ulaĢmanın yolu olduğundan söz etmiĢtir. 18.y.y. gelindiğinde karanlık kutunun ve doğru görüntünün netliği ve keskinliği artmıĢ, bu aygıt kullanılarak kolaylıkla nesnelerin görüntüsünün yüzey üzerine yansıtılmasına baĢlanmıĢtır. Tom Wedywood ilk kez ıĢığı kullanarak yani pozlama yöntemi ile bir nesnenin görüntüsünün yüzey üzerine kaydını baĢarmıĢtır (Kılıç, 2002: 17).

1827: Niepce, bir mercekli kamera obscura‟yla 8 saat boyunca ıĢığa maruz bıraktığı ilk kalıcı görüntüyü çekmiĢtir. 1833: Ġngiltere‟de William Henry Fox Talbot sodyum klorit ve gümüĢ nitrat kullanarak bir negatif görüntü yaratmıĢ, 1837: ilk Daguerrotip dünyayla paylaĢılmıĢtır. Bu buluĢ, fotoğraf makinesinin içine yerleĢtirilebilen, ıĢığa duyarlı hale getirilmiĢ metal tabakalardan oluĢmaktaydı. Bu tabakalar sayesinde fotoğraf çekim süresi 8 saatten 3 dakikaya düĢürülmüĢtür. 1840-49:Fotoğrafa hizmet edecek ilk objektif tasarlanmıĢtır (Yıldız ve Gürdilek, 2008: 2).

1850-59: Frederick Scott Archer, çözünürlüğü daha yüksek cam plaka negatifleri ortaya çıkaran yeni bir iĢleyiĢ bulmuĢtur. “Kartvizit” teknik yani üçüncü nesil kolodyon fotoğraflar, aile fotoğraf albümlerinin doğmasına öncülük etmiĢ, hemen hemen her sosyal sınıftan insan kendisinin daguerrotip portresini çektirebilecek maddi gücü bulabilmiĢtir (Yıldız ve Gürdilek, 2008: 2).

1868: Amerika'daki en eski aile stüdyosu Mathew Brady'nin 24 yaĢındaki David Bachrach tarafından Baltimore'de açılmıĢtır (Ġnan, 2010).

(25)

yüzünden önce imparatorluğun Hristiyan nüfusu arasında benimsenmiĢtir. Ġlk yerli stüdyoyu 1850‟de Rum asıllı Basil Kargopoulu, Grand Rue de Pera Ġstanbul‟da açmıĢ, ardından E.Foskolo ile ortak olarak ikinci stüdyoyu ordunun askeri merkezi olan Edirne‟de açmıĢtır ( Özendes, 1990: 12).

1873 yılında Avusturya Macaristan imparatorluğunun baĢkenti Viyana‟da düzenlenen uluslar arası bir fuar nedeniyle bir kıyafet albümü hazırlanmıĢ, Osmanlı devletinin bütün illerinde yaĢayan halkın giydiği kıyafetler objektiflere alınmıĢ ve düzenlenmiĢtir (aktaran Üyepazarcı, 1999).

Cumhuriyet döneminde, Osmanlı Devletinden arta kalan birçok fotoğrafhane yeni isimlerle çalıĢmalarına devam etmiĢtir. Ġstanbul‟dan baĢlayarak, Anadolu‟nun çeĢitli kentlerinde açılmaya baĢlayan fotoğraf stüdyoları kısa sürede ülke geneline yayılmıĢtır. Cumhuriyetin ilanı ile gelen nüfus kağıdı, pasaport ve resmi evraklara fotoğraf konması zorunluluğu “resim çektirmek” istemeyen bir kısım halkın da, bu stüdyolarla sürekli bir bağlantı kurmasını gerektirmiĢtir (Gümrükçü, 2010 ).

Cumhuriyet döneminde Genç Türkiye Cumhuriyeti‟nin CumhurbaĢkanı Mustafa Kemal Atatürk ve devlet eliyle yapılan tüm sanayi yatırımları, kılık kıyafet inkılapları fotoğraflarla belgelenmiĢtir. Bu belgelemeyi yapanlardan bazıları Etem Tem, Cemal IĢıkel, Esat Nedim Tengizman ve Ferit Ġbrahim‟di (Özendes, 1990: 23-24).

Günümüz Türk fotoğrafında; bir fotoğraf sezonunda açılan sergiler arasında artistik kaygılarla çekilmiĢ fotoğrafların yanı sıra deneysel fotoğraf kavramının boyutlarını aĢan, fotoğraf üzerinde; deri, metal, ahĢap ve alçı malzeme yardımıyla üçüncü boyuta yönelen “nesneleĢmiĢ görüntüler”, lirik doğa çeĢitlemeleri, günlük yaĢamdan çekilerek sembolleĢtirilmiĢ yansımalar, erkek ya da kadın nü çalıĢmalarına rastlanmaktadır.

2.2. Atatürk’ün Askerlik YaĢamı

Atatürk muharebe alanlarının yenilmez komutanı olarak kendini askeri tarihte kanıtlamıĢtır. ÇeĢitli bölgelerdeki muharebelerde görev almıĢ, zaferler kazanmıĢ ve

(26)

bunları Türk tarihine armağan etmiĢtir. Türk milletinin milli varlığının korumasında ve saygın milletler arasında yer almasında büyük emek harcamıĢtır ( Baycan, 1985: 1).

2.2.1. Askeri Öğrencilik Dönemi

Asker olmayı çok isteyen Mustafa Kemal bunun ilk adımı olan Askeri RüĢtiye‟ye girmek istemiĢ, ancak askerlikten korkan annesi bunu istememiĢtir (Bayur, 1997: 8). Mustafa Kemal ailesinden habersiz Askeri RüĢtiye‟nin kabul sınavlarına girmiĢ ve kazanmıĢtır. Sağladığı büyük baĢarıyı göz önünde tutarak öğrenim süresi dört yıl olan RüĢtiye‟nin üçüncü sınıfına alınmıĢtır. Zübeyde Hanım bu emrivakiyi kabul etmek zorunda kalmıĢtır (Cebesoy, 1966: 15).

RüĢtiye de en çok matematik dersleriyle ilgilenmiĢ, çok sevdiği bu dersin öğretmeni onun yetenek, yaratıcılık ve olgunluğunu fark ederek ona Kemal adını vermiĢtir (Güler, 1999: 98).

Askeri Ortaokulu bitirdikten sonra Manastır Askeri Lisesi‟ne girmiĢ, bu okulda Ömer Naci adlı bir öğrenci ile arkadaĢ olmuĢtur. ArkadaĢlıkları ilerledikçe Ömer Naci, arkadaĢı Mustafa Kemal‟e yazdığı Ģiirlerini okumuĢ ve onu da teĢvik etmek için birçok kitap vermiĢtir. Ancak Alay Emini (Alay Hesap ĠĢleri Subayı) ve Hitabet (akıcı konuĢma) öğretmeni Mehmet Asım Efendi Ģiir ve edebiyatın asker olan kiĢilerin uğraĢacağı ilimlerden olmadığını söylemiĢtir (Bayrak, 2005: 34).

1899‟da Harp Okuluna piyade olarak giren Mustafa Kemal, 1902 yılında teğmen rütbesiyle okulu bitirmiĢtir. Harp Okulu öğrencisi Mustafa Kemal arkadaĢları ile beraber, hürriyet fikrini aĢılamak için okulda el yazısı bir dergi çıkarmıĢtır (Eroğlu, 1986: 11).

Mustafa kemal 1902‟de 459 öğrencili sınıfın sekizincisi olarak Harp Okulu‟nu bitirmiĢtir. Piyade-1474 sicil numarası ile ve Teğmen rütbesiyle Türk Ordusu‟nun bir subayı olmuĢtur. Harp okulundan üstün derece ile mezun olanlar, o zaman uygulanan rejime göre yine aynı çatı altında bulunan ve Harp Akademisi yerine geçen Erkan-ı Harbiye sınıflarına devam etmiĢtir. Harp Akademisi‟nin öğrenim süresi üç yıl olup,

(27)

bu üç yıllık eğitimi baĢarıyla tamamlayanlar kurmay, diğerleri özel (mümtaz) yüzbaĢı olarak orduya katılmıĢtır (Cebesoy, 1966: 51).

2.2.2. Subaylık Dönemi

Mustafa Kemal 1904‟de üç yıllık notlarının toplamına göre sınıfın dördüncüsü olarak kurmay subay olmuĢtur (11Ocak 1905). Harp okulunu bitirip kurmay sınıflarına baĢladığı sırada (1902) o zamanın usulüne göre teğmen, kurmay sınıflarının ikincisine geçince de üsteğmen olmuĢtur. O devirde kurmaylık derslerine devam etmek için daha önce orduda hizmet etmek gerekmemiĢ, alınan notlara göre ya kıtaya ya da kurmay sınıflarına gidilmiĢtir. Bu sınıfları bitirenler ise her üç kıtada piyade, süvari ve topçu iki yıl staj yapmıĢtır ( Bayur, 1997: 12-13).

Mustafa Kemal mezun olunca, Ġstanbul‟da Bayezıd semtinde bir ev kiralamıĢtır. Birkaç arkadaĢı ile birlikte bu eve bitiĢik olan bir Ermeni‟nin evinden de bir oda tutmuĢlardı. Burada yasak kitaplar okudukları ve harp akademisinde öğrenciyken de yönetime karĢı Ģüphe uyandırdıkları için sarayda sorguya çekilmiĢlerdir (Aygün, 1963: 8). Okul komutanları bu gençlerin affedilmesinde, suçlarının pek büyük olmadığında ısrar edince Ġstanbul‟dan uzak bir yere sürgün edilmeleri Ģartıyla affedilmiĢlerdir (Bayrak, 2005: 37).

Edirne ve Selanik‟teki Ġkinci ve Üçüncü Ordulara atanmaları kararlaĢtırılmıĢtır. Kendi aralarında bir karara varamazlarsa, hangisinin nereye gideceği için kura çekilecektir. Mustafa Kemal‟in bir iĢareti üzerine, hepsi buna razı olduklarını bildirmiĢlerdir. Bu kadar çabuk karar vermeleri önceden hazırlanmıĢ bir komplo Ģüphesi yaratmıĢ. Böylece subayların birçoğu kolay dönemeyecekleri yerlere sürülmüĢtür. Mustafa Kemal‟le Ali Fuat ġam‟daki BeĢinci orduya atanmıĢlardır (Kınross, 1994: 37).

Mustafa Kemal stajı sırasında Dürzüler‟e karĢı yapılan harekattan sonra ġam‟da Vatan ve Hürriyet adında gizli bir cemiyet kurmuĢtur. Mustafa Kemal bir yıllık süvari stajını ġam, Beyrut, Hayfa ve Kudüs‟teki türlü birliklerde ve 14 Kasım 1906‟dan sonra da topçu stajını ġam‟da yapmıĢtır ve bulunduğu yerlerde bu cemiyetin temellerini atmıĢtır (Bayur, 1997: 15-16). ġam‟da topçu stajını

(28)

tamamlayan Mustafa Kemal, 20 Haziran 1907‟de önyüzbaĢı (kolağası) olmuĢtur. ÖnyüzbaĢılık, yüzbaĢılık ile binbaĢılık arasında bir rütbedir. Mustafa Kemal 16 Eylül 1907‟de III. Ordu‟ya atanmıĢtır. Ancak Selanik‟e varmadan Komutanlık (MüĢirlik) Dairesi onu Manastır‟a atamıĢtır. Mustafa Kemal Selanik‟e gelince Kurmay Kurulunda görevlendirilmiĢtir (Cebesoy, 1966: 133).

Mustafa Kemal Selanik‟e geldiğinde Vatan ve Hürriyet cemiyetinin Terakki ve Ġttihat adını aldığını görmüĢtür. Bir yandan ordu müĢirliği kurmay heyetinde bulunurken öbür yandan Ġttihat ve Terakki Cemiyeti‟nde çalıĢmaya baĢlamıĢtır. Kendisine ordu kurmay heyetindeki görevinden baĢka Selanik - Üsküp Demiryolları MüfettiĢliği de verilmiĢtir. 31 Mart 1909‟da Ġstanbul‟da yeni rejime karĢı bir ayaklanma olmuĢtur. Ayaklanmayı bastırmak üzere kurmay baĢkanlığını Mustafa Kemal‟in üstlendiği Hareket Ordusu kurulmuĢ ve ayaklanma bastırılmıĢtır (Ġğdemir, 1980: 15-16).

6 Haziran 1910‟da Selanik‟te açılan III. Ordu Subay Talimgahı Komutanlığına atanmıĢ, bir süre sonra oradan istifa etmiĢtir. 1 Kasım 1910‟da aynı ordunun kurmaylarından olmuĢtur. 15 Ocak 1911‟de V. Kolordu kurmaylığına atanmıĢtır. 13 Eylül 1911‟de Ġstanbul‟a getirtilip Genel Kurmaylık Dairesine atanmıĢtır (Bayur, 1997: 47-48).

Ġtalyanların Trablusgarp‟ı saldırısı kolağası Mustafa Kemal‟i gönüllü olarak hizmete itmiĢtir. Bingazi, Derne ve Tobruk bölgelerindeki baĢarısı ve Ġtalyan‟ların büyük kuvvetle tuttuğu Nadora tepesini geri alarak düĢman birliğini yok etmesi Mustafa Kemal‟in askerlikte Ģansını açmıĢ, 27 Kasım 1911‟de binbaĢı olmuĢtur. Balkan SavaĢı baĢlayınca Mustafa Kemal Ġstanbul‟a dönüp yeni savaĢta görev almak istemiĢtir (Eroğlu, 1986: 15).

25 Kasım 1912‟de Bolayır‟da kurulan Akdeniz Boğazı Kuvayı Mürettebesi komutanlığı harekat Ģubesi müdürlüğüne atanmıĢtır. Bu kuvvetin adı daha sonra Bolayır kolordusu olunca Mustafa Kemal bu kolordunun kurmay baĢkanlığına getirilmiĢtir. Kolordunun komutanı olmadığı için komutanlık görevini de yapmıĢtır. (Ġğdemir, 1980: 26).

(29)

Mustafa Kemal 27 Ekim 1913‟te Sofya Elçiliği Askeri AtaĢeliği‟ne atanmıĢ 11 ocak 1914‟te BükreĢ, Belgrat, çetine Elçilikleri Askeri AtaĢeliği de ek görev olarak kendisine verilmiĢtir (Baycan, 1986: 3).

1 Mart 1914‟te Yarbay olan Mustafa Kemal Harbiye Nezareti‟ne baĢvurarak cephedeki bir birliğe atanmasını istemiĢtir. 20 Ocak 1915‟te 19. Tümen Komutanlığı‟na atanmıĢtır (Baycan, 1985: 8-9).

2.2.3. Üst Komutanlık Dönemi

I.Dünya SavaĢında Mustafa Kemal bir kahramanlık destanı yazıp “Çanakkale geçilmez!” dedirtmiĢtir. 18 Mart 1915‟te Çanakkale Boğazı‟nı geçmeye kalkan Ġngiliz ve Fransız donanması ağır kayıplar verince Gelibolu Yarımadasına asker çıkarmaya karar vermiĢtir. 25 Nisan 1915‟te Arıburnu‟na çıkan kuvvetleri Mustafa Kemal‟in komuta ettiği 19. Tümen Conkbayırı‟nda durdurmuĢtur (Özel, t.y: 30). Mustafa Kemal Arıburnu cephesindeki baĢarılardan dolayı bir çok ödüle layık görülmüĢtür. Muharebeyi sevk ve idare ettiği yere “Kemal Yeri”, tümenin düĢmandan almıĢ olduğu yere “Cesaret Tepesi” ismi verilmiĢtir. GümüĢ Muharebe Ġmtiyaz, Altın Liyakat Muharebe Madalyası ile ödüllendirilmiĢtir (Borak, 1988: 32).

Mustafa Kemal 1 Haziran 1915‟te Albay (Miralay) rütbesine yükselmiĢtir. 8-9 Ağustos Ordu komutanlığından ġimal Grubu komutanlığı aracılığı ile Atatürk‟e Anafartalar Grubu Komutanlığını üzerine alması ve Çamlıtekke‟ye hareket edip düĢmana saldırması emri gelmiĢtir ( Ġğdemir, 1980: 45-59 ).

Ġngilizler 6-7 Ağustos 1915‟te Arıburnu‟nda yeniden taarruza geçmiĢtir. Anafartalar Grubu Komutanı Mustafa Kemal 9-10 Ağustos‟ta Anafartalar zaferini kazanmıĢ, bu zaferi 17 Ağustos‟ta Kireçtepe, 21 Ağustos‟ta II.Anafartalar zaferleri takip etmiĢtir (Özel, t.y: 30). Bu muharebeler esnasında Ġngiliz mermilerinde saçılan misketlerden biri, Ģiddetli ateĢ altında ilerleyen erleri seyrederken Mustafa Kemal‟in sağ göğsüne isabet etmiĢ, saatini parçalamıĢtır. Mustafa Kemal olayı çevresindekilere duyurmadan harekatı devam ettirmiĢtir (Ünaydın, 1981: 41).

(30)

Mustafa Kemal 29 Ağustos 1915‟te Anafartalar Grubu Komutanlığı üzerinde iken 16. Kolordu Komutanlığı‟na atanmıĢtır. Enver PaĢa‟nın diğer grupları ziyaret ettiği halde Mustafa Kemal‟in komuta ettiği Anafartalar Grubu‟na uğramaması üzerine istifasını vermiĢtir (ÇalıĢlar, 1983: 58). Mustafa Kemal 14 Ocak 1916‟da Karaağaç‟a gelerek 16. Kolordu‟nun komutanlığını eline almıĢtır. Bir süre sonra 16. Kolordu‟ya Kafkas Cephesi‟ne gitme emri verilmiĢtir. 27 ġubat 1916‟da Mustafa Kemal Edirne‟den ayrılarak hareket etmiĢtir. 1 Nisan 1916‟da generalliğe (mirlivalığa) yükseldiği bildirilmiĢtir (Ġğdemir, 1980: 77).

Mustafa Kemal Bey Çanakkale‟deki görevini Ģanlı ve Ģerefli bir Ģekilde yerine getirdikten sonra önce kolordu daha sonrada ordu kumandanı olarak doğuya Doğu‟ya gönderilmiĢtir (Bozok, 2006: 57). Mustafa Kemal PaĢa 19 Nisan‟da Bitlis Boğazı'na gelmiĢtir. 5.Fırka bölgesindeyken Rus karĢı taarruzu durdurulmuĢtur. 7 Ağustos‟ta MuĢ geri alınmıĢ, Rusların MuĢ ve Bitlis üzerinden daha güneye inmesini engelleyen bu zaferle Anafartalar Kahramanı‟nın prestiji daha da artmıĢtır (Özkaya vd., 2003: 98).

1916 yılı sonlarında II. Ordu Komutanı Ahmet Ġzzet PaĢa izin alarak Ġstanbul‟a gittiğinden yerine 16. Kolordu Komutanı Mustafa Kemal vekil olarak atanmıĢ, Bitlis ile MuĢ‟un geri alınmasında gösterdiği baĢarıdan dolayı da Kılıçlı Ġmtiyaz Madalyası ile ödüllendirilmiĢtir. Bir müddet sonra kendisinden daha iyi yaralanmak için 4. Kolordu Komutanlığı‟na getirilmiĢtir (Ġğdemir, 1980: 87).

Mustafa Kemal 7 Mart 1917‟de II. Kolordu Komutanlığı‟na atanmıĢ, 11 Mart‟ta Mardin‟e 12 Mart‟ta Diyarbakır‟a gitmiĢtir. 5 Temmuz‟da Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığı‟na bağlı olarak Halep‟te oluĢturulması karalaĢtırılan VII. Ordu Komutanlığı‟na atanmıĢtır (Özkaya vd., 2003: 101-103).

Mustafa Kemal Yıldırım Orduları Grup Komutanı Falkenhayn ile çalıĢamayacağına inanmıĢ ve VII. Ordu Komutanlığı‟ndan kendi deyimi ile kendisini affederek çekilmiĢ, Ekim 1917 baĢlarında Ġstanbul‟a hareket etmiĢtir (Atay, 1965: 22).

(31)

Mustafa Kemal VII. Ordu‟dan tekrar II. Ordu Kumandanlığı‟na nakledilerek Ġstanbul‟da bulunduğu sırada Veliaht olan Vahdettin ile Almanya‟ya gitmiĢtir. Bu sebeple padiĢah olur olmaz Mustafa Kemal PaĢayı kendisinin yaveri yapmıĢ ve VII. Ordu Kumandanlığı‟na tayin etmiĢtir (Bozok, 2006: ).

Mustafa Kemal 31 Ekim‟de Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığı‟nı Lima von Sanders‟ten devralmıĢtır. Bütün olumsuzluklara rağmen emri altındaki kuvvetleri hakiki kuvvet altına getirmeyi, düzenlemeyi ve takviye etmeyi amaçlamıĢtır (Görgülü, 1998: 136).

Mutafa Kemal yurdun nasıl bir geleceğe doğru sürüklendiğini gördüğü için neler yapılması gerektiği konusunda düĢünmüĢ birtakım kararlara varmıĢtır. Mondros Mütarekesi‟ni inceleyen Atatürk, mütarekede gördüğü sakatlıkları ve bunun memleket için doğuracağı sonuçları hükümet baĢkanı Sadrazam Ahmet Ġzzet PaĢa‟ya bildirmiĢtir. Ġzzet PaĢa tarafından Ġstanbul‟a çağrılmıĢtır. (Ġğdemir, 1980: 135-136).

Mustafa Kemal 13 Kasım 1919 sabahı Ġstanbul‟a varmıĢtır. Kendisini karĢılayan arkadaĢı Doktor Rasim Ferit‟le birlikte HaydarpaĢa‟dan Kartal istimbotu ile karĢıya geçerken Ġstanbul‟a gelmekte olan düĢman gemilerini görüp çok üzülmüĢ, arkadaĢına “Ġstanbul‟a gelmekte hata ettim. Ne yapıp edip Anadolu‟ya dönmenin çaresine bakmalı!”demiĢtir (Bayur, 1997: 189). O gün denizin ortasında demirlenmiĢ düĢman gemilerini gören Atatürk yaveri Cevat Abbas‟a Ģu sözü söylemiĢtir; “Geldikleri gibi giderler!” (Gürer, 1939: 165).

Mustafa Kemal PaĢa 30 nisan 1919‟da IX. Ordu MüfettiĢliği‟ne atanmıĢ, 19 Mayıs 1919‟da Samsun‟a çıkmıĢtır. 25 Mayıs 1919‟da Havza‟ya gitmiĢtir. 21-22 Haziran 1919‟da Amasya Tamimi‟ni yayınlamıĢtır. 8-9 Temmuz resmi vazifesiyle birlikte askerlik mesleğinden istifa etmiĢtir ( Süslü ve Balcı, 1999: 6).

23 Temmuz-7 Ağustos tarihleri arasında Erzurum, 4-11 Eylül tarihleri arasında da Sivas Kongresi‟ni toplayarak vatanın kurtuluĢu için izlenecek yolu belirlenmesini sağlamıĢtır. 23 Nisan 1920‟de Türkiye Büyük Millet Meclisi‟nin açılmasıyla Türkiye Cumhuriyeti‟nin kurulmasında önemli bir adım atılmıĢtır. Mustafa Kemal meclis ve hükümet baĢkanlığına seçilmiĢtir (Özel, t.y: 47).

(32)

6- 10 Ocak‟ta Ġnönü mevzilerinde Yunan kuvvetleri Türk karĢı taarruzu sonucu 11 Ocak‟ta geri çekilmiĢlerdir. 23 Mart‟ta gerçekleĢen Yunan taarruzu sonucu Yunan ordusu yine geri çekilmek zorunda kalmıĢtır. 10 Temmuzda baĢlayan harekat sonucu Türk ordusu Sakarya‟nın doğusuna çekilmiĢtir. Bu olumsuz durum karĢısında askeri gerekçeleri anlatan Mustafa Kemal Meclisin kararıyla BaĢkomutanlığı ve çok büyük yetkileri eline almıĢtır (Baycan, 1985: 17).

5 Ağustos 1921 günü aldığı baĢkomutanlığı ve yetkilerinden güç alan Mustafa kemal 23 Ağustos 1921‟de komutasındaki orduyla Yunanlıların Afyon Karahisar‟da almıĢ olduğu kaleyi ele geçirmiĢ 22 gün 22 gece süren savaĢtan sonra Sakarya savaĢını kazanmıĢtır. Bu zaferin ardından Büyük Millet Meclisi 12 Eylül 1921‟de ona MareĢal (MüĢ‟ir) rütbesini ve gazilik ünvanını vermiĢtir (Sperco, 2001: 81).

26 Ağustos 1922 sabahı topçu birliklerini baĢarılı atıĢları ve piyadelerin taarruzu ile baĢlayan yolculuk 30 Ağustos 1922‟nin gurur verici zaferi ile Türk ordusuna “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz‟dir.”diyerek kesin emri 1 eylül 1922‟de vermiĢtir. Türk Ordusu 9 Eylül 1922‟de Ġzmir‟i 11 Eylül‟de Bursa‟yı düĢman iĢgalinden kurtarmıĢ Akdeniz Türk ordusunun zafer nağmeleriyle dalgalanmıĢtır. BaĢkomutanlık Meydan Muharebesi yurt içinde ve dıĢında geniĢ tepkiler yaratmıĢtır. (Eroğlu, 1986: 52-55).

Bu baĢarıdan sonra Mustafa Kemal siyasi zaferler kazanmıĢ ve inkılaplar gerçekleĢtirmiĢtir.

2.2.4. Atatürk’ün Askeri Eserleri

Atatürk subayların meslek bilgilerini arttırmak için meslek yayınlarının yapılmasını gerekli görmüĢ, o sırada değiĢmiĢ olan piyade talimatnamesinin uygulanmasını kolaylaĢtırmak için Berlin Askeri Üniversitesi eski müdürlerinden General Litzmann‟ın “Seferler Mevcudunda Takım, Bölük ve Tabur‟un Muharebe Talimleri” adlı kitabından Takımın Muharebe Talimi ve Bölüğün Muharebe Talimleri baĢlıklarını taĢıyan bölümleri Türkçeye çevirmiĢtir. Bu iki çeviriden baĢka biri 40 sayfalık, Cumalı ordugahı, Süvari Bölük, Alay, Liva, Talim ve manevraları (1909), diğeri 41 sayfalık Tabiye Tatbikatı (1911), adlı iki broĢürü de bulunmaktadır (Türkiye

(33)

ĠĢ bankası, 1959).

Bu eserlerin dıĢında arkadaĢı Nuri Conker‟in Zabit ve Kumandan adlı eserine karĢılık Mustafa Kemal Zabit ve Kumandan ile Hasbihal adlı eseri yazmıĢtır. Mustafa Kemal Zabit ve Kumandan ile Hasbihal eserinde profesyonel askerlerin en çok ilgilendikleri anahtar konuları ele almıĢ ve bazı görüĢlerini örneklerle desteklerken Libya‟daki tecrübelerinden yararlanmıĢtır. Hasbihal‟de Mustafa Kemal liderliğin önemini vurgulamıĢ, ancak cesaretin sağlam düĢünme ve ileri görüĢlülüğün yerini alamayacağını da belirtmiĢtir (W. Gawrych, 2007: 11).

2.2.5. Atatürk’ün Madalya ve NiĢanları

Madalya: Ġtalyanca Madeglia‟dan dilimize geçmiĢtir. Madeglia italya‟da ilk kez 15. yy.da tedavülden kaldırılan, günlük kullanım değeri olmayan para anlamında kullanılmıĢtır (Özbilen, 1994: 28).

Madalyalar para biçiminde olmakla birlikte bazı olayları veya kiĢileri anmak amacıyla çıkarılmıĢtır. Bu amaçla çıkarılan ve geçerli olmayan para biçiminde asılan ve satılan madalyalar Avrupa‟da sonra görülmeye baĢlamıĢtır (Özbilen, 1994: 28).

NiĢan: Farsça niĢanden sözcüğünden gelir. Anlamı belirti alamettir. NiĢa devlet tarafından, ünlü bir kimsenin Ģerefine, unutulmayacak bir olayın anısına bastırılan ve üstün baĢarı karĢılığı çeĢitli dereceleri verilen, göğüs veya boyuna asılan madalyadır (Baycan, 1986: 37). NiĢan madalyadan çok sonra icad olunmuĢtur. Gerek Mülki ve gerek Askeri hizmete karĢılık verilen niĢanların geçmiĢi ortaçağa dayanmaktadır (Artuk, 1967: 9).

Atatürk asker ve komutan olarak üstün yeteneklerini her zaman her yerde yakın çevresiyle üstlerine kanıtlamıĢ ve muharebe alanlarının aranılan komutanı haline gelmiĢtir. Askerlik sanatının inceliklerini iyi bilen ve en iyi uygulayan yetkin bir komutandır. Buda Atatürk‟e askerlik yaĢamı boyunca birçok baĢarı, ödül, niĢan ve madalya kazandırmıĢtır. Atatürk‟e verilen niĢan ve madalyalar aĢağıda sıralanmıĢtır.

Osmanlı Devleti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Tarafından Verilen NiĢan ve madalyalar;

(34)

1. BeĢinc i Rütbedeb Mecidi NiĢanı. 2. Ġkinci Rütbeden Mecidi NiĢanı.

3. Birinci Rütbedeb Kılıçlı Mecidi NiĢanı. 4. Dördüncü Rütbeden Osmani NiĢanı. 5. Üçüncü Rütbeden Osmani NiĢanı. 6. Ġkinci Rütbeden Osmani NiĢanı. 7. Ġmtiyaz Madalyası (Altın) 8. Ġmtiyaz Madalyası (GümüĢ). 9. Harp Madalyası.

10. Liyakat Madalyası (Altın). 11. Liyakat Madalyası (GümüĢ).

12. Ġstiklal Madalyası (Baycan, 1986: 45).

Yabancı devletlerden Verilen NiĢan ve madalyalar;

13. ġövalye Rütbesinden Legion d‟honneur NiĢanı

14. Sen AleksandrNiĢanı‟nın Komandör Rütbesi.

15. Birinci ve Ġkinci Rütbelerden Demir Salip NiĢanı.

16. Ġkinci Rütbeden Harp Alametli Liyakat

17. Üçüncü Rütbeden Muharebeli Liyakat Madalyaları.

18. Birinci Rütbeden Kılıçlı Krondö Prus NiĢanı.

19. Aliyülala NiĢanı.

20. Sadakat GümüĢ Hizmet Salibi (Baycan, 1986: 117).

2.3. Atatürk’ün Giyimi

Sivil hayatta çok ince giyim zevkine sahip olan ve dünyanın en Ģık liderlerinden biri olarak gösterilen Atatürk, askeri üniformasını çok sevmiĢ, uzun yıllar askerlik yapmıĢ ve üniforma giymiĢtir.

Gazeteci Berat Günçıkan, “Protokol yarı devlettir” diyen ve resmi kıyafetlerine büyük önem veren Atatürk‟ün giyim zevkini Ģöyle özetlemektedir.

(35)

1. Günlük kıyafetlerinin bir kısmı Paris‟ten Deporant mağazasından anlıyordu. Söylenenlere göre, Fransa‟daki terzisinde Atatürk‟ün bedeninde bir model bulunuyor, istenilen kıyafet bu modele göre dikiliyordu.

2. Gömlekte genellikle açık renk, beyaz, krem ya da bej tercih ediyordu. Savarona yatı alındıktan sonra kısa kollu, ipek ya da keten gömlek giyiyordu.

3. DeğiĢik yaka çeĢitleri kullanıyor, kimi zaman yaka takıyordu.

4. Gömleklerinde önce Arap harfleriyle daha sonra Latin harfleriyle ismini baĢ harfi yazan arma kullanılıyordu. Arma gömleğin koluna ya da göğüs kısmına iĢleniyordu.

5. Yazlık giysilerinin altında çorap kullanmıyor, sandaletlerini çıplak ayaklarına geçiriyordu.

6. ÇamaĢırında daha çok ipek kullanıyor, üzerine de mavi lacivert çizgili, kirli beyaz renkte, Ģal yakalı bir robdöĢambr alıyordu.

7. Hemen hemen hepsi siyah olan takım elbiseleri üç parçadan oluĢuyordu; ceket pantolon ve yelek.

8. Yeleğinde köstekli saati, ceketinin küçük cebinde ise mendili hiç eksik olmuyordu.

9. Daima ütüsünün düzgün olmasına, kıyafetin yürürken sarkma yapmamasına, kıvrılmamasına dikkat ediyordu.

10. Seyahatlerinde daha çok tüvit takımını, güderi ceketini redingotlarını ve jokey pantolonlarını giyiyordu.

11. Aksesuar olarak bastonunu yanı sıra kol düğmeleri, ve çok sık olmasa da yaka iğnesi kullanıyordu.

12. Askerliğin ilk döneminde fes, savaĢ yıllarında kalpak kullandıktan sonra batılı tarzda Ģapkalar taktı. Panama, silindir, melon, kasket Ģapkalarında da bütün

(36)

giysilerinde olduğu gibi isminin baĢ harflerinden oluĢan bir marka iĢleniyordu; GMK.

13. Kimi zamanlar kaĢkol takıyordu. Kimisi „Sulka and Company‟ marka krem rengi kar tanesi desenli ipek kumaĢtan yapılmıĢ kaĢkollar gardırobunu süslüyordu.

14. Frak ve smokinlerinde daha çok yün krep ve kumaĢ kullanıyordu. Yeleklerinde ise satene ağırlık veriyordu.

15. Smokin ve frakta beyaz papyon takmayı yeğliyordu.

16. pelerin ilk kez onun omuzlarında görüldü. Hem savaĢta hem cumhurbaĢkanlığı döneminde bazen siyah bazen mavi pelerin atıyordu omuzlarına. Zor giyinilen ve taĢınabilen pelerini değme aktörlere taĢ çıkartacak kadar etkileyici kullanıyordu.

17. Kruvaze ceketten pek hoĢlanmıyor ve bu modelden uzak duruyordu. Boyunu uzun göstermesi için ceketlerinin omuz ıspalasını arkaya doğru diktiriyordu.

18. 42 numara daha çok bağıcıklı rugan ayakkabı giyiyordu. Ya Ġngiltere‟den getirtilen ya da Sirkeci‟deki Altın Çizme‟ye ve Nuri‟ye sipariĢ verilen ayakkabılarında duruma göre tozluk da kullanıyordu.

19. Rugan ayakkabılarının astarını kırmızı kaplatıyordu.

20. Çizgili çorapları yeğliyordu. Ġçi kuzu, bilekliği kurt kürkünden eldivenleri çok seviyordu (“Sanal”, 2010).

2.3.1. Atatürk’ün Askeri Giyimi Hakkında Genel Bilgi

XIX. yüzyılın ikinci çeyreğinde II. Mahmut‟un yeni kurduğu askeri birliğe ve memurlara, yeni bir kıyafet ve baĢlık giydirmesi ile büyük bir değiĢikliğe uğramıĢtır (Turan, 1995; 182-183). 1826‟da kaldırılan Yeniçeri Ocağının yerine Avrupaî tarzda kurulan “Asâkir-i Mansûre-i Muhammediye” isimli ordunun kıyafeti, Batı tarzında ceket, pantolon, fes ve potin olarak düzenlenmiĢtir. Dönem içerisinde kavuk taĢıma zorunluluğunun kaldırılması, tamamen vücuda oturan bir ceket, topuklara kadar inen

(37)

geniĢ bir pantolon ve potin giyilmesi ve baĢlık olarak fesin kabul edilmesi, baĢta ġeyhülislam ve ulema tarafından hoĢ karĢılanmamıĢtır (Olcaytu, 1998; 66).

1909 yılında yayınlanarak yürürlüğe giren “Elbise-i Askeriye

Nizamnamesi”nde subay ve erlerin kıyafetlerinde değiĢikliklere gidilmiĢtir. Bu nizamnamede, subaylar için haki renkte Ģayak kumaĢtan sınıf renginde devrik yakalı ceket ve pantolondan oluĢan üniformalar, erler için ise aynı renkte aba kumaĢtan düz yakalı ceket ve pantolondan oluĢan üniformaların giyilmesi öngörülmektedir. Ayrıca haki renkte olmak üzere bütün sınıflar için resmi baĢlık olarak “kalpak” kabul edilmiĢtir. Askeri kılık ve kıyafette yapılan bu düzenlemeler zamanla sivillere de uygulanmıĢ ve çeĢitli memur sınıflarının kıyafetlerini belirleyen yeni nizamnameler yayınlanmıĢtır (Sevin, 1990; 137-138).

Mustafa Kemal daha çocukken Askeri RüĢtiye‟ye giden komĢusunun giyimini ve genel olarak subayların giyimini beğenmiĢtir (Bayur, 1997: 8). Bu durumu Ģöyle anlatmıĢtır; “KomĢumuzda BinbaĢı Kadri Bey adında biri oturuyordu. Oğlu Ahmet Bey Askeri RüĢtiye‟ye gidiyor ve okul elbisesi giyiyordu. Onu gördükçe bende böyle giymeye hevesleniyordum.” (Ġğdemir, 1980: 4). “Ne zaman ki Askeri RüĢtiye Mektebine girip de mektebin resmi üniformasını giydim, iĢte o zaman adeta benliğime hakim olmuĢum gibi bana bir his, kendime bir kuvvet geldi. Bu elbiseyi giydiğim zaman 15-16 yaĢlarındaydım.” (Palazoğlu, 2004: 5).

2.3.2. Atatürk’ün Askeri Giyimi ile Ġlgili Anıları

Mezun olduktan sonra ilk üniformasını Ali Fuat Cebesoy ile birlikte Mercan YokuĢunda o zamanın en iyi askeri terzisi olan Altın Makas‟ta diktirmiĢtir. Ġki defa prova yaptırmıĢ ancak tutuklandığı için üniformasını almaya gidememiĢtir (Cebesoy, 1966: 89).

Genç subaylığından ölümüne kadar Atatürk‟e yüzlerce çift çizme, potin, iskarpin, terlik dikmiĢ olan kunduracı Onufri Karkilidis (Altınçizme) Atatürk‟e ait anılarını Ģöyle anlatıyor; “Daha pek genç bir subay iken, müĢterimdi. Askere gideceğim sırada, beni yanına alıp, ġam‟a götürdü. O‟na tam dört sene emir erliği yaptım. Cumhuriyetin ilanından sonra da beni bırakmadı. Ayakkabılarını daima bana

(38)

yaptırırdı. Ġsviçre‟den Ġtalya‟dan pabuç getirme tekliflerini daima reddetmiĢti. Ġstediği pabuçların rengini söyler, cinsini ve Ģeklini bana bırakırdı. Ayrıca para konusunda da itiraz etmez, ne istersem onu verirdi. Tam 40 sene ona hizmet ettim.” (Altıner, 1981: 412).

Halide Edip Erzurum Kongresinde gaf yapmıĢ, Atatürk‟ün kongre baĢkanlığını üstünde üniforması olduğu halde yürüttüğünü söylemiĢ, rütbe ve niĢanların kudretine inandığı için böyle davrandığını ima etmiĢtir (Lütem, 2002: 154). O tarihte bütün ömrü askerlikle geçen Atatürk‟ün sivil Elbisesi yoktur. Bu durumu Müfit Kansu Ģöyle anlatmıĢtır: “PaĢanın sivil elbisesi yoktu, hemen yeni bir elbise temini mümkün olmamıĢtı. Sabahleyin “Elbiseyi ne yapacağız Mazhar?” der demez, “Kolay PaĢam.” dedim. Hemen aklıma geldi hemen valiye gittim. “PaĢa için elbiselerinizden bir tane istiyorum.” dedim. Vali Bey: “PaĢa‟ya yakıĢır elbisem yok ancak bir veya iki defa giydiğim Jaket atayım var. PaĢa hazretlerine onu takdim edeyim.” Hemen jaketatayı aldım bende de temiz bir fes vardı. Gömlek, yaka, kravatta uydurmuĢtum. PaĢanın ilk sivil kıyafetini bu suretle temin etmiĢtik.” (Kansu, 1997: 41).

Petit Parisien gazetesi muhabiri 1922 Kasım ayında Bursa‟dan ayrılmadan Atatürk‟le görüĢmüĢtür. Muhabir gazeteye yolladığı yazısında; “Mustafa Kemal haki üniformasını giymiĢti. Bu elbisede demokratik bir sadelik vardı. Ne sırmalı Ģerit, ne apolet. Yalnız ortasında bir altın yıldız bulunan ve etrafı kırmızı defne dallarıyla iĢlenmiĢ yakalık.” (Lütem, 2002: 155).

Ünlü modacı Vural Gökçaylı, Atatürk‟ün Coco Chanel‟le yaptığı çalıĢmayı Ģöyle anlatmaktadır, “Atatürk, ordunun ilk giysilerini Coco Chanel‟e çizdirmiĢtir. Ordu, yirmi yıl öncesine kadar bu üniformaları giyiyordu. Atatürk, subayların kısa kollu kıyafetleri için de çalıĢmalar yapmıĢtı. Paris‟te „Biblioteque Nationel‟de Chanel‟e verdiği sipariĢlerin belgelerini gördüm. Atatürk, dünyayı, dünya modasını, dünya sanatını yakından takip ediyordu, dönemin tüm yeniliklerinden haberi vardı, en önemlisi vizyonu vardı. Chanel‟deki yetenek de onun dikkatini çekmiĢti” diyor (Özgentürk, 2010: 45).

(39)

3. BÖLÜM KATALOG

3.1. Yayınlardan, özel koleksiyonlardan elde edilen Atatürk‟ün askeri giysi fotoğrafları

3.2. Müzelerden çekilen Atatürk‟ün askeri giysi fotoğrafları 3.3. Müzelerden çekilen Atatürk‟ün madalya fotoğrafları 3.4.Müzelerden çekilen Atatürk‟ün aksesuar fotoğrafları

(40)

3.1. YAYINLARDAN, ÖZEL KOLEKSĠYONLARDAN ELDE EDĠLEN ATATÜRK’ÜN ASKERĠ GĠYSĠ FOTOĞRAFLARI

(41)

Giysi No:1.

Fotoğraf No: 1 Harp Okulu Öğrenci Üniformasıyla Atatürk (1901).

Fotoğrafın Tarihi: 1901.

Fotoğrafın Yer Aldığı Kaynak: Kemal Atatürk, 2002: 7. Fotoğrafın Kaynaktaki Boyutları: 5,5 cm x 7,5 cm.

(42)

Giysiye Ait Özellikler

Giyside Kullanılan Malzemeler:

a) KumaĢlar: Yünlü kumaĢ kullanılmıĢtır.

b) Yardımcı Malzemeler: Düğme kullanılmıĢtır.

Giysinin Modeli ve Kesimi Ġle Ġlgili Teknik Bilgiler

a) Beden Özelliği: Setre düz kesimde tasarlanmıĢ, dar olarak düĢünülmüĢtür.

Setre boyu diz, kalça arasında, etek ucu açılımsız olarak tasarlanmıĢtır. Pantolon: Klasik kesim olarak normal geniĢlikte düĢünülmüĢ, boyu bilekte, paça

geniĢliği normal geniĢlikte tasarlanmıĢtır.

b) Yaka Özelliği: Boynu saran hakim yaka uygulanmıĢtır.

c) Kol Özelliği: Düz takma kol uygulanmıĢtır. Uzun kol olarak tasarlanan

giysinin kol boyu bilekte düĢünülmüĢ, kol ağzı normal geniĢlikte tasarlanmıĢtır.

d) Kapanma Özelliği: Kruvaze kapanma uygulanmıĢtır. Kapanma yaka

hizasından etek ucuna doğru daralacak Ģekilde düĢünülmüĢ, yakadan bel hizasına kadar olan kısımda ilik düğme tasarlanmıĢtır.

e) Cep Özelliği:

Giysiyi Tamamlayan Aksesuarlar

a) Fes.

b) Ayakkabı.

c) Kılıç.

Giyside Kullanılan Rütbe Sembolleri

(43)

Notlar:

1900‟de kol ağızlarındaki rütbe sembolleri değiĢmiĢ ancak 1909‟a kadar devam etmiĢtir. 1900‟de armudi Ģekildeki rütbe sembolleri yerine aynı renkte ve sırada yukardan aĢağıya doğru kolun dıĢ dikiĢine dikilmiĢ ince Ģeritler geçmiĢtir (Sevin, 1990: 135).

(44)

Giysi No:2.

Fotoğraf No:2 Harp Okulu Öğrenci Üniformasıyla Atatürk (1901).

Fotoğrafın Tarihi: 1901.

Fotoğrafın Yer Aldığı Kaynak: Hasan Ali Erdoğan özel koleksiyonu. Fotoğrafın Kaynaktaki Boyutları: 16 cm x12 cm.

(45)

Giysiye Ait Özellikler

Giyside Kullanılan Malzemeler:

a) KumaĢlar: Yünlü kumaĢ kullanılmıĢtır. b) Yardımcı Malzemeler: Düğme kullanılmıĢtır. Giysinin Modeli Ve Kesimi Ġle Ġlgili Teknik Bilgiler

a) Beden Özelliği: Palto düz kesimde tasarlanmıĢ, geniĢ olarak

düĢünülmüĢtür. Palto boyu diz, ayak bileği arasında, etek ucu açılımlı olarak tasarlanmıĢtır.

Pantolon: Klasik kesim olarak normal geniĢlikte düĢünülmüĢ, boyu bilekte, paça geniĢliği normal geniĢlikte tasarlanmıĢtır.

b) Yaka Özelliği: Ayaklı Ģömiziye yaka uygulanmıĢtır.

c) Kol Özelliği: Düz takma kol uygulanmıĢtır. Uzun kol olarak tasarlanan

giysinin kol boyu bilekte düĢünülmüĢ, kol ağzı geniĢ olarak tasarlanmıĢtır.

d) Kapanma Özelliği: Kruvaze kapanma uygulanmıĢ, kapanma yakadan bele

kadar olan kısımda ilik düğme ile sağlanmıĢtır.

e) Cep Özelliği:

Giysiyi Tamamlayan Aksesuarlar a) Fes.

b) Eldiven.

(46)

Giyside Kullanılan Rütbe Sembolleri

Omuzlarda rütbe sembolü apoletler kullanılmıĢtır.

Kaynak KiĢi Künyesi

Adı Soyadı: Hasan Ali Erdoğan. Doğum Yeri: BeyĢehir.

Doğum Tarihi: 10.04.1973. Öğrenim Durumu: Doktora. Mesleği: Ġngilizce Öğretmeni.

Açık Adresi: Mimar Muzaffer Caddesi Kadril Dil Eğitim Merkezi No: 44 Meram/

(47)

Giysi No:3.

Fotoğraf No: 3. Harp Akademisi Mezunu Kur. Yzb. Üniformasıyla Atatürk (1905).

Fotoğrafın Tarihi: 1905.

Fotoğrafın Yer Aldığı Kaynak: Kemal Atatürk, 2005: 11. Fotoğrafın Kaynaktaki Boyutları: 10.5 cm x 15 cm.

(48)

Giysiye Ait Özellikler

Giyside Kullanılan Malzemeler

a) KumaĢlar: Yünlü kumaĢ kullanılmıĢtır.

b) Yardımcı Malzemeler: Düğme kullanılmıĢtır.

Giysinin Modeli ve Kesimi Ġle Ġlgili Teknik Bilgiler

a) Beden Özelliği: Setre düz kesimde tasarlanmıĢ, dar olarak

düĢünülmüĢtür. Setre boyu diz, kalça arasında, etek ucu hafif açılımlı olarak tasarlanmıĢtır.

b) Yaka Özelliği: Boynu saran hakim yaka uygulanmıĢtır.

c) Kol Özelliği: Düz takma kol uygulanmıĢtır. Uzun kol olarak tasarlanan

giysinin kol boyu bilekte düĢünülmüĢ, kol ağzı normal geniĢlikte tasarlanmıĢtır.

d) Kapanma Özelliği: Kruvaze kapama uygulanmıĢ, kapanma yakadan bel

hizasına kadar olan kısımda ilik düğme ile sağlanmıĢtır.

e) Cep Özelliği:

Giysiyi Tamamlayan Aksesuarlar

a) Fes.

b) Kılıç.

Giyside Kullanılan Rütbe Sembolleri

Kol ağzında: Sırma Ģeritler, Yakada: Osmanlı Arması,

(49)

Notlar:

1900‟de kol ağızlarındaki rütbe sembolleri değiĢmiĢ ancak 1909‟a kadar devam etmiĢtir. 1900‟de armudi Ģekildeki rütbe sembolleri yerine aynı renkte ve sırada yukardan aĢağıya doğru kolun dıĢ dikiĢine dikilmiĢ ince Ģeritler geçmiĢtir (Sevin, 1990: 135).

Kurmayların yakalarının ön kısmında yakanın yüksekliğince ve 8 cm eninde Osmanlı arması bulunmaktadır (Sevin, 1990: 135).

Kurmay sınıfının apoletleri tamamen saçaktı. Bunlar tek sıra düğmeli büyük üniformalarda mutlaka bulunurdu. Çift sıra düğmeli setrelerde törene katılınca takılır, setreler tören dıĢında giyildiği zaman apolet köprüleri durur fakat apolet takılmazdı. Bu köprülerde sırma iĢlemeli olurdu (Sevin, 1990: 136).

(50)

Giysi No:4.

Fotoğraf No: 4. ġam‟da ArkadaĢları Halil Bey (Sağında) Ve Müfit Bey Ġle Birlikte Askeri

Üniformasıyla Atatürk (1906).

Fotoğrafın Tarihi: 1906.

Fotoğrafın Yer Aldığı Kaynak: Fotoğraflarla Atatürk, 1939: 1. Fotoğrafın Kaynaktaki Boyutları: 21 cm x 26 cm.

(51)

Giysiye Ait Özellikler

Giyside Kullanılan Malzemeler:

a) KumaĢlar: Yünlü kumaĢ kullanılmıĢtır.

b) Yardımcı Malzemeler: Düğme kullanılmıĢtır.

Giysinin Modeli ve Kesimi Ġle Ġlgili Teknik Bilgiler

a) Beden Özelliği: Ceket düz kesimde tasarlanmıĢ, normal geniĢlikte

düĢünülmüĢtür. Ceket boyu kalça hizasında, etek ucu hafif açılımlı olarak tasarlanmıĢtır.

Pantolon: Klasik kesim olarak normal geniĢlikte düĢünülmüĢ, boyu bilekte, paça geniĢliği normal geniĢlikte tasarlanmıĢtır.

b) Yaka Özelliği: Boynu saran hakim yaka uygulanmıĢtır.

c) Kol Özelliği: Düz takma kol uygulanmıĢtır. Uzun kol olarak tasarlanan

giysinin kol boyu bilekte düĢünülmüĢ, kol ağzı normal geniĢlikte tasarlanmıĢtır.

d) Kapanma Özelliği: Düz kapanma uygulanmıĢ, kapanma yakadan etek

ucuna kadar olan kısımda ilik düğme ile sağlanmıĢtır.

e) Cep Özelliği:

Giysiyi Tamamlayan Aksesuarlar

a) Fes.

b) Ayakkabı.

Giyside Kullanılan Rütbe Sembolleri

(52)

Omuzlarda: rütbe sembolü apoletler kullanılmıĢtır.

Notlar:

Kurmayların yakalarının ön kısmında yakanın yüksekliğince ve 8 cm eninde Osmanlı arması bulunmaktadır ( Sevin, 1990: 135 ).

(53)

Giysi No:5.

Fotoğraf No: 5 Hareket Ordusu Kurmay Heyeti Ġle Birlikte Askeri Üniformasıyla Kd. Kur.

Yzb. Atatürk(1909).

Fotoğrafın Tarihi: 1909.

Fotoğrafın Yer Aldığı Kaynak: Kurmay YüzbaĢı Mustafa Kemal, 2008: 147. Fotoğrafın Kaynaktaki Boyutları: 15 cm x 12 cm.

Giysi Grubu ve Cinsi: Üst giyim ( Ceket ), DıĢ giyim (Pantolon). Giysiye Ait Özellikler

Giyside Kullanılan Malzemeler

a) KumaĢlar: Yünlü kumaĢ kullanılmıĢtır.

Şekil

Tablo No:1  Fotoğrafların Temin Edildiği Yerler
Tablo No: 2  Atatürk’ün Kullandığı Giysi Cinsleri
Tablo No: 3  Kullanılan Malzemeler
Tablo No: 4  Kullanılan Renkler
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Tokalar; pantolon, bel kısmı, kol ağızları, elbise kemerleri gibi yerlerde giysi parçasının genişliğini ayarlamada kullanılır... Kullanım yerlerine göre toka

• Makinede Yapılan Nervür: Makineye takılan aparatla hızlı ve düzgün bir şekilde her türlü kumaşa nervür

Sol veya sağ taraftaki iki ip sıra ile sabit tutularak diğer ip ile onun üzerine düğüm atılır. Görüntü olarak su

 Şerit örgüler üç, dört, beş, yedi, dokuz adet şeritlerle veya daha çok sayıda şerit kullanılarak örülebilir.. Şeritler kısa geldiğinde eklemeler yapılarak örgüye

HAZIR GEREÇLERLE YAPILAN SÜSLEMELER HARÇ, ŞERİT, DANTEL VE KORDONLAR... HAZIR GEREÇLERLE

İğne birinci pulun ortasından batırılarak soldan bir pul boyu mesafeden kumaşın yüzüne çıkartılır..  İşlem tekrarlanarak yan yana

• Üretime geçilmesi düşünülüyorsa, tasarımın hazırlanmasında, tasarımın sunulacağı imalatçı kuruluşun satış politikası, üretim kapasitesi, fiyat politikası,

Öğrenciler tasarladıkları ve modelin kalıplarını çıkarttıkları giysi parçaları üzerinde belirledikleri yaka, kol ve etek ağızları, omuz, sırt, cep ağızları