• Sonuç bulunamadı

Yakutların Menşei Üzerine Bir Destan Metni Dr. M. Fatih Kirişçioğlu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yakutların Menşei Üzerine Bir Destan Metni Dr. M. Fatih Kirişçioğlu"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Y A K U T L A R I N MENŞEİ Ü Z E R İN E BİR

D E S TA N M E TN İ

Dr. M. Fatih KİRİŞÇİOĞLU

G ünüm üzde T ürk b o y lan üzerine a ra ş tırm a la r artm a sın a rağm en, T ürk­ çe’nin b ir lehçesi olan Y akutça ü zeri­ ne m ü stak il çalışm alar y eterli seviye­ de değildir. Bilhassa ta rih î - folklorik m etin ler üzerine çalışm a azdır. B ura­ d a ele alacağım ız m etin, S aad et Ç ağa­ ta y ’ın «Türk Lehçeleri Ö rnekleri - II» adlı eseri (A nkara . 1972)’n in 241-243. sa y fa la n arasın d a y e r alan ve Semih Tezcan ta rafın d an transkripsiyonlu m etni v e sözlüğü hazırlanm ış olan «Omoğoy Baay, Elley Bootur» isim li ta ­ rih î m e tin d ir1. Tezcan, bazı kelim ele­ ri ve b irle şik fiilleri yerine koyam adı­ ğı için m etni tercüm e edem eden bı­ rak m ıştır2. Biz, b u ra d a b u m etn in te r­ cüm esini vereceğiz.

Yakutların Cedlerinin Lena’ya

Gelmeleri

Omoğoy Bay, Elîey Botur

G üneyde B uryat kabilesinin y u r­ dunda Omoğoy Bay denilen kişi y a şa r­ mış. B ir yerli şam an Omoğoy Bay’a ru h ç a ğ ıra rak üç y atak lı Lena n e h ri­ nin kuğu, yabani kuş b u lu n d u rara k aşağıya in en V ilyuy ırm ağının k ay n a­ ğına değdiğini, fal b a k a ra k söylem iş:

«Lena ırm ağının genişleyerek eriş­ tiği y erd e iki m ukaddes k a y a varm ış. G üneydeki m ukaddes k a y a atın, d a v a­ rın y ara tıc ısı (ceddi) olacak. Kuzey­ deki m ukaddes k a y a ineğin ehli h ay ­ vanın y aratıcısı o larak türetilm işler. G üneydeki m ukaddes k ayanın azıcık altın d a ü ç güzel çam ağacı yetişm iş­ tir. O rad a yaşlı erkekli k a d ın la r : «memleket ilahelerim iz, geleni yedi­ ren, giy d iren cöm ert olarak yaşarız» diye b ağ ırm ay a başlarlar. Böylece sen

benim gördüğüm yere u laşırsan b ah­ tın - talihin, ak lın gelecekte uzasın - genişlesin diye» söyleyerek.

Bunu kabul eden Omoğoy Bay k a ­ rılı, iki kızlı, on k a d a r aile oğullarlı olarak yerlerinden göçerek, seyahat ederler. N asılsa biri yanlışlıkla Vilyuy ırm ağının u cunu bularak, o uzu n lam a­ sın a b o tla aşağıya doğru yüzer. Vil- y u y ’u n k ay n ağ ın a gelip durduğund.a Omoğoy Bay kendisi tek b a şın a k ü tü ­ ğe binip Lena ırm ağ ın ın k a rşısın a ge­ çerek, doğuda d ağ eteğindeki yüksek kayam n üstüne çık arak ülkenin m an­ zarasını görm üştür. O b ak tığ ın d a : «Neden kuzeyden soğuk rü z g â rla r esi­ yor, insan - hayvan yetişm eyen, b ah­ tı k u ru durm uş ülke görünüm ünde­ dir. G üneyde y u k a n yönden sıcak sı­ cak rü z g â r vurur, en iyi y e r burası olacak» demiş. Öylece sallarını kalın b ir iple çekip, Lena ırm ağının y u k arı­ sın a k ay ık sü rerek şim diki Killem ova­ sın a gelirler.

işte gerçekten o B uryat şam anm ın dediği gibi, g ö rü n d ü ğ ü şekilde ilâhe- li, gerçek yaratıcılı yaşlı erkekli k ad ın ­ la r olarak üç çam ağacına b a ğ ıra du­ ru rlarm ış. Omoğoygil b u ra d a kayın kab u ğ u n d an ev in şa ederek yerleşir­ ler. E rtesi gün kuzeydeki m ukaddes kay ay a v a rırla r böğüren - k ızan dış görünüşlü, gebe üç yaşındaki doğur­ m am ış ineği b u lara k getirirler. Sonra ertesi g ü n güneydeki m ukaddes kaya­ y a ulaşıp, ü ç çam ağacını b u larak , d a­ h a sonra d ö rt yaşındaki koyu yeleli, k u y ru k lu gebe k ısrağ ı k ayanın sol ya­ n ın d a b u la ra k getirirler. B urada yer­ leşip, balık avlayarak, tilki avlayarak, o ehli h ay v an ların ı büyütürler, ağıl yap arak y aşarlar.

(2)

Üç yıl olduğunda, büyük şölen za­ m anı ansızın Om oğoy oğullarını iste­ terek : iki kısım lı yaym ı u zattığında n e h ir kıyısında, ö rd ek y abanî hayvan tüyü, ağaç çöpü yüzerek uzaklaşır. O nu görerek, d ışa rı çıkan Omoğoy'a h a b e r verirler. B unun üzerine Omoğoy em ir v e rir : «Gözetleyin.» diyerek. Nir- g iter ve D o rg u tar denilen iki oğul, m evcut bulu n an güneydeki m ukaddes k a y ay a u laşm ay a başlarlar. O ray a v a r­ d ık ların d a tam am en çıplak b ir kişi y a ­ şıyordun O nu g ö rü n c e o ğ lan lar gizli­ ce y aklaşırlar, o a n d a in san ları seze­ rek :

«Bu Omoğoy’u n oğullarısınız değil mi? Ben siz yerleştikten sonra yılın y a ­ n s ı o ld u ğ u n d a sizi takip ederek iki yarı yıl b o zk ırlard a seyahat edip bu­ ra y a gelip yerleşiyorum » diye âlim k i­ şi gibi, devam la «Ben Elley B otur de­ n ilen oluyorum» der. Konuşup, an la­ şa ra k hepsi O m ogoygil’e v a n p gelir­ ler. îşte o gelen Elley, Omoğoy’a üç yıi boyunca ailenin (hizmetçi) oğlu gibi yaşa m a y a başlar. Çok kuvvetli göste­ rişli, yakışıklı, işinde üç kişinin m ik­ ta rı iş y a p an (biri) olarak Om oğoy’u överek yaşar.

Omoğoy Bay’m iki ergin evlenm e­ miş k ızların d an büyüğüne Dekey Dep- se, k ü çüğüne N yıkı D ahhan denilir imiş. İkisi birden b u Elley’e zevce ol­ m ay a çok istekliym işler.

B ir sa b ah k a lk a n Omoğoy’u n yaşlı k a n s ı oym alı kım ız kadehini u z a tara k Elley’den «Bizim k ızla n m ız d an tayin edilm iş b ir güzelini zevce alarak , n e­ sil sah ib i olun. Biz sa n a o N yıkı D ah­ h a n ’ı ta y in ettik» diye istekte bulunur.

Y aşlı k adının verdiği kım ızı Elley, alıp içm eye b aşlay arak , h erh an g i bir şey söylem em ek için sadece dinler. Avlanır, h e m av h ay v a n ları çok, hem de evi güzeldir. îk i kız sürekli a rk a ta ­ ra fta n d ef’i h acet için çıkm ağa alış­ m ışlardır. Bunu Elley çalıştığı zam an gizlenerek gördü .• ik i kızdan sevilm e­

yen kız Dekey Depse’nin sidiği beyaz köpüklenerek k ap tak i gibi b irik îre ’.t d u ru p kaldı, fa k a t küçük sevilen kız N yıkı D ah h an ’m sidiği su gibi yere köpüsüz sinerek kalm ıştır. O na h ü k ­ m ederek «Bu sevilm eyen kız gelecek­ teki nesilli soydan olmalı, sevilen kızın soyu genişlem eyecek, o halde ebedî ol­ malı» diye düşünce yürütm üş.

Omoğoy Bay b irg ü n Elley’i aniden ç a ğ ıra rak so ra r •. «Ne şekilde, b u bizim çocuklarım ızdan hangisini zevce aia- ra k nesil - soy u zu n olacak?» diye. O na Elley : «O kötü, çelimsiz kız De­ key Depse’ni zevce alacağım» demi?. Buna Omoğoy Bay kö tü kızı zevce al­ m ak istediği için kızarak, razı olm a­ yıp, hisseleriyle m alların d an b ir kuy­ ruksuz, boynuzsuz sırık kızıl ineği ve­ rir, ve : «İşte, çabuk gidin, iki gözü­ m üze gözükm eyin, nerede (olmayı) d üşünürseniz de b aşk a y erlere giderek orm an m ağaçları gibi a y n olun» diye lân et etm eye b aşlay a rak kovar.

Elleygil sadece ikisi, o zam anki Kien İeye ovasına, şim diki S ah sarı’ya gelip yerleşerek, kulübe in şa edip, at ipi hazırlayarak, tezek hazırlay arak ağıl y ap m ay a başlar. Â t kabı h a zırla­ yarak, a tla n n ı tu tu p sağ arak kımız ya p arlar.

Z am anla zenginleşerek, çocuk sahibi olup nesillenm eye başlarlar. B - rikm iş k ım ızlan y la b ir yaz tay kımızı hazırlayıp, ak ra b a la rıy la Omoğoygili davet ederek kım ız serpm e âyini y a ­ p a rla r. D avete yaşlı karısıyla birlikte ailenin oğlanları gelm iştir. Omoğoy sevilen kızıyla gelm em iştir.

Elley kım ız âyininde kaplı, yeleli k ad eh i kaldırıp, diz çökmeğe başladı­ ğ ın d a d u a eder. O ta n n la rı, m em leket sahibi ru h la rı överek (isim leriyle çağı­ ra ra k ) k ad eh u z a ttırır (yedirir - ic:- rir). Bu sıra d a göğün doğu tarafın d an h a v a lan an b ir dem et a t kılı güneşin doğuşundan güneşi takip edip, döne­ rek u çup gitm iştir. O ikisi ara sın d a kı­

(3)

m ız b ay ram ın ın ortasında, O m oğoy’un hizm etçi kızı gelerek h a b e r v e rir : «Sevilen kız Nyıkı D ahhan tay in ba­ şını y u larıy la b ağ lay arak k ıs ra ğ a sü­ rükleyip g.diyor, çabuk varın.» diye­ rek. Bu sebebden b ü tü n a h a li varıp g ö rü r (ki), Nyıkı D ah h an k ısra ğ ın b a ­ şının y u larıy la sürüklenerek ölm üştür, böylece öldüğü zam an yetişirler.

Elley işte o an d a n itib are n y aşa­ y an S ah aların a tası o lduktan sonra b ü y ü r - genişler, zenginleşir. Bilinen S ahaların beş b ü yüğü : H analas, Mene, Boturuskay, Borogon, N am - Elley Bo- tu r ’un oğullarından o rta y a çıkm ıştır.

M ene - H analas bölgesi I. Nörük- teyi köyü, 40 yaşındaki kolhoz işçisi Niko’cy Savviş O koneşnikov a n la ta ra k S.î. Bolo yazm ıştır. Büyük yaz 1933 yılı,

Tem m uz ayı 15. gün.

S.î. Bolo’n u n özel arşivinden.

1 Bu metin, G.U. Ergis’in. İstoriçeski- ye predeniya i rasskazı Yakutov (Moskva - Leningrad, 1960) adlı eserinin I. cildinin 55-57. sayfalan arasından aktarılmıştır.

2 Tezcan’ın yerine koyamadığı keli­ melerden bir kısmı şunlardır:

Eppit «söylemiş» (et—'den), tohtoon. baran «durduğunda» (toh- too— bar—’dan), tiiydehhine «ula­ şırsan» (tiiy—’den), bilingngi «şim­ diki», sılcar «yürür, yaşar» (sın t—’ dan), erge tahsa ilik «evlenme­ miş» (erge tagıs—’dan), bara oh- sung! «defolup gidin!» (bar— ogus—’dan).

Referanslar

Benzer Belgeler

Resul eydür: Gel yenime gir hamâm Bunda geldin uş işin oldı tamam Çün gögercin girdi (Resul) yenine Sen bak imdi Tanrı’nın takdirine Bin doğan gelürse virmeyem seni

Bu çalı mada yeni anayasa hazırlama çalı malarının oldu u bugünlerde hazırlanacak olan anayasanın dili yanında anayasada kullanılacak yazım ve noktalam

Asırların bütün istilâlarına köprü olan Anadolu ve Trakya, Taş Dev­ linden Sümeriere, Fenikelilere, Asu- rilere, Etilere, Frikyalılara, Kapa- dukyalılara, daha

Yemek yerken bazı görgü kuralları vardır.. Bu kurallara tüm aile

Yerel halkın gözünde oldukça di- siplinli görülen Tarihî Sinop Cezaevi hakkında dışardan yapılan betimle- me, genel olarak çok zor koşullara sa- hip

Dıva ırı örnekleri va- tan şarkıları, çoban şarkıları, avcı şarkıla- rı, boy, oba, erkekliğe övgü şarkıları, neşe şarkıları, aşk şarkıları, düğün

Şekil-2 Modifiye yönteme göre gDNA izolasyonu sonucunda elde edilen gDNA’nın konsantrasyonunu gösterir agaroz jel fotoğrafı.. izolasyon

Dünya sa- vafl›na kadar sadece askeri amaçla kullan›lan bu sentetik yap›flt›r›c›lar, 1950’lerden itibaren h›zla yay›larak günümüzde uzay araçlar› da dahil ol-