• Sonuç bulunamadı

Korku Sinemasının İç Mekan Tercihlerine Bir Bakış

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Korku Sinemasının İç Mekan Tercihlerine Bir Bakış"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

_____________________________________________________________________________________ Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 5, Sayı: 54, Ekim 2017, s. 428-432

Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date Yayınlanma Tarihi / The Publication Date 30.07.2017 13.10.2017

Arş. Gör. Onur KILIÇ

Çukurova Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, İç Mimarlik Bölümü onured2@hotmail.com

KORKU SİNEMASININ İÇ MEKAN TERCİHLERİNE BİR BAKIŞ1

Öz

Hollywood yapımı korku sinema örnekleri ele alındığında zihinlerde kalıcı şekilde yer etmiş olan bazı unsurlar öne çıkmaktadır. Bu unsurları, filmlerin senaryoları ve kurgularının benzerliğini yanısıra iç mekan özellikleri açısından da sınıflandırmak mümkündür.Senaryoları, bir yapı veya mekan içesinde geçecek şekilde kurgulanan korku filmi örneklerinin çok büyük bir kısmında iç mekanın genel atmosferi ve kullanılan öğeler açısından benzerliklerin olması dikkat çekmektedir. Yeteri kadar aydınlatılmış, iç mekan tasarımı açısından modern çizgilere sahip, donatı ve mobil-yaların düzenli şekilde konumlandırıldığı ve temiz görünümlü bir mekanda korku filmlerinin neredeyse hiç kurgulanmadığı görülmektedir. Bunun aksine her zaman loş, az aydınlatılmış mekanlar, duvar ve tavanlardaki eskimiş boya, yıpranmış du-var kağıtları ve oluşmuş çatlaklar, eskimiş mobilyalar, gıcırdayan zemin döşemesi ve merdiven basamakları ilk akla gelebilecek korku filmi klişelerinden bazılarıdır. Bu çalışmada, filmlerde korku atmosferinin yaratılabilmesi için film senaristleri ta-rafından tercih edilen iç mekan unsurlarının kullanım biçimleri incelenerek iç me-kan tasarımı açısından değerlendirilmiştir. Bu inceleme ve değerlendirme korku si-nemasında ses getiren ve en fazla izleyici kitlesine ulaşan korku filmleri üzerinden yapılmıştır.

Anahtar kelimeler: Korku, sinema, iç mekan

1 Alanya Alaatin Keykubad Üniversitesi evsahipliğinde düzenlenen II. Uluslararası Sosyal Bilimler Sempozyumu'nda sunulmuştur.

(2)

Korku Sinemasının İç Mekan Tercihlerine Bir Bakış

The Journal of Academic Social Science Yıl: 5, Sayı: 54, Ekim 2017, s. 428-432

429 A LOOK AT IN INDOOR PREFERENCES OF THE HORROR CINEMA

Abstract

When the horror film samples produced in Hollywood are taken into consideration, some elements, that were printed in the people’s mind, become prominent. It is possible to classify these elements as the similarities of the scenarios and fiction of the films, as well as indoor features.It is noteworthy that many of the horror film samples whose scenarios were fictionalized to take place in a construction or a space, have similarities in terms of their general indoor ambiance and the items used. Horror films seem to have never been fictionalized in a space that is suffi-ciently illuminated, having modern indoor design, clean-looking and whose fix-tures and furnishings are orderly placed. On the other hand, dimly lit spaces, obso-lete paintings on walls and ceilings, worn wallpapers and cracks, worn furniture, and squeaking flooring and stairs are some of the horror movie stereotypes that may come to mind first.In this study, the films were assessed in terms of their in-door design by examining the usage of inin-door elements preferred by film scenarists in order to create a horror ambiance. This examination and assessment was made based on horror films that created a tremendous impression and were watched by the largest audience group.

Keywords: Horror, cinema, indoor Giriş

Sinema sektöründe mimarinin ve onun özelliklerinin bilinçli kullanımı açısından güçlü bir bağ vardır. Ayrım gözetmeksizin bütün film türlerinde senaryonun izleyiciye aktarılmasında ve his-settirilmesinde “mekan” olgusu, oyuncuların büründükleri karakterlerin gerçekçiliği açısından da tamamlayıcı bir unsurdur.

Diğer film türlerinden farklı olarak korku sinemasında “mekan” kavramı daha da önemli bir rol oynamaktadır. Güçlü bir duygu olan korkunun, seyircide oluşturulmasında iç mekan atmosferi-nin korku temasına uygunluğu en temel unsur olarak öne çıkmaktadır. Mekanı temel alan bir yaklaşım seyircilerin film ile kurdukları bağı güçlendirerek yapımı etkili bir görsel anlatıya dö-nüşebilmektedir.

Korku Sineması

Günümüzde insanlardaki başlıca korkuların simgeleşmesinde, somutlaştırılmasında masallar, korku öyküleri ve romanların yanında, korku filmleri de etkilidir. Buralarda insanlar korku yara-tan simgeleri gelişigüzel, gereksiz biçimde seçip kullanmamışlardır. Bunlar ilk ve ilkel insanın yarattığı simgelerin çağdaş insanın düşüncesine, imgelemesine, tasarımına, göre değiştirilmesi, yeniden biçim ve renk kazanmasıdır. Başka bir deyişle çağımız insanının simge yaratma yete-neği, ilk ve ilkel insanın kullandığı simgelerden korku öykülerinin, romanlarının, filmlerinin, kahramanlarını, konularını, olaylarını çıkarmıştır [1].

Korku-gerilim filmleri; yazınsal fikrin farklı bakış açıları ile görselleştirildiği, mekânsalın tehdit unsurları ile bezendiği, film karakterlerinin bilinçaltı durumlarının sorgulandığı yapısalı aynı kare içinde bir araya getirir. Etkileşim içinde olduğu tüm disiplinler, ‘sinemasal anlatı’ çarkının dişlilerinden biri halini alır [2].

(3)

Korku Sinemasının İç Mekan Tercihlerine Bir Bakış

The Journal of Academic Social Science Yıl: 5, Sayı: 54, Ekim 2017, s. 428-432

430 Korku unsurunun ortaya çıktığı mekânlar genelde mezarlık ve şatolar gibi, sıra dışı, tenha,

ka-ranlık, sisli veya yabancı ortamlar özellikle denizin ve ormanın ortası ve uzayın derinlikleri gibi yerler olsa da, kalabalık şehirler, sıradan ev ortamı ve her gün içinde rahatlıkla gezindiğimiz kamu alanları da korkuyu kendinde barındıran ortamların arasında yer alabilir. Gece ve karanlık hayal gücümüzü tetikleyerek korkularımızın sağlasa da modern insanın, güneşin pırıl pırıl par-ladığı kalabalıkların ortasında da korkabileceği faktörlerin olduğunu göstermektedir [3].

Sinema sektörünün etkileşim içinde bulunduğu en önemli disiplinlerden biri amacı mekan ya-ratmak olan mimarlıktır. Korku sinemasında bu etkileşimin yansıması mekânın niteliği ve onun kullanım biçimleri olarak ortaya çıkmaktadır. Bu ilişki, korku sinemasında ortaya konulan ya-pımın kalitesi açısından önemlidir. Mekanı oluşturan bileşenlerin, özellikle de mobilya ve di-ğer tamamlayıcı unsurların bir bütün oluşturacak şekilde kullanımı korku atmosferinin oluşu-munda belirleyici rol oynamaktadır.

Korku Sineması ve İç Mekan İlişkisi

Korku anlatısında mekân; bireyde fobik haller ortaya çıkartmayı sağlayacak şekilde tasarlanır. Sıkışıp kalma, içeriden çıkamama, kişide melankolik ruh durumu ortaya çıkarabilme hali, dış mekânın tekin olmayışı, keskin-sivri hat ve formlar, çok soğuk ya da sıcak renkler, çoğunlukla senaryoda korku inşasını kuran parametrelerdir [2].

Şekil 1: Korku Seansı (Conjuring) Filmindeki Şekil 2: Korku Seansı (Conjuring) Filmi Evin Dış Görünüşü [4] Ev İç Mekanı [4]

Korku fimlerinde iç mekandaki bütün bileşenler tek bir amaca yönelik olarak düzenlenmektedir. İzleyiciye merakla karışık korku ve gerilim atmosferini aşılayarak onu etkileme amacı esas he-def olarak öne çıkmaktadır.

Şekil 3: Korku Seansı (Conjuring) Filminde Bir Şekil 4: Korku Seansı (Conjuring) Filminde Karanlık Mekanda Kullanılan Sallanan Sandalye [4] Bodrum Katındaki Piyano [4]

(4)

Korku Sinemasının İç Mekan Tercihlerine Bir Bakış

The Journal of Academic Social Science Yıl: 5, Sayı: 54, Ekim 2017, s. 428-432

431 Korku fimlerinde iç mekan bileşeni olarak mobilya kullanımı özellikle yaratılmak istenen

ambi-yansın sağlanabilmesi için gereklidir. Bu bakımdan, kullanımı neredeyse klişe haline gelmiş müzik aleti olarak piyano veya sallanan sandalyenin “Korku Seansı” filminde kullanıldığı gö-rülmektedir. Bu mobilyaların kullanımı izleyicilerin bilinçaltını etkileyerek korku hissiyatını tetikleyebilmektedir. Bununla birlikte duvarlardaki kir ve eskimiş dokular karanlık atmosferle birleşince mekandaki tekinsizlik algısını güçlendirerek izleyicilerin bir bütün halinde filmdeki mekan kurgusunu algılayabilmelerini sağlamaktadır.

Şe-kil 5: Sinister (Lanet) Filminde Karanlık Bir ŞeŞe-kil 6: Sinister (Lanet) Filminde Ailenin Yemek Koridor[5] Masası ve Karanlık Atmosfer [5]

Genel olarak korku filmleri incelendiğinde yeteri kadar aydınlatılmış bir iç mekan görmek nere-deyse mümkün değildir. İç mekanda ışığın kullanımı, günlük gereksinimler açısından ele alındı-ğında korku filmlerinde hayatın normal akışına ters bir yaklaşımın olduğu görülmektedir. Oysa-ki genel psikolojik eğilim, kullanıcıların yaşadıkları iç mekanın yeteri kadar aydınlatılması ile yaşam alanlarının tamamen güvende olduğunu hissetme ihtiyacını ortaya çıkarmaktadır.

Şekil 7: Sinister (Lanet) Filminde Çalışma Odası [5] Şekil 8: Sinister (Lanet) Filminde Merdiven [5] Bir diğer yaklaşım olarak yüksek tavanlı gotik tarzda pencerelere ve iç mekanda mobilyalara sahip yapıların kullanılmasının insan ölçeğini de psikolojik açıdan farklı algılatma amacı taşı-dığı şeklinde değerlendirilebilir. Korku filmlerindeki görsel unsurların yanısıra ses etkeninin kullanımı da istenilen atmosferin oluşturulması için gereklidir. Filmlerde kullanılan müziklerin ve gerilim seslerinin yanısıra iç mekan unsuru olarak masif ahşaptan üretilmiş, eskimiş gıcırda-yan merdivenleri filmlerdeki karakterlerin karanlık bir ortamda kullanmaları, ambigıcırda-yansı ve algı-yı etkileyen unsurlardan bazıları olarak sıralanabilir.

(5)

Korku Sinemasının İç Mekan Tercihlerine Bir Bakış

The Journal of Academic Social Science Yıl: 5, Sayı: 54, Ekim 2017, s. 428-432

432 Sonuç

Sinema filmlerinde mekan temel unsurdur. Mekan, film türü farketmeksizin anlatılmak istenen hikayenin, kurgunun veya genel konseptin ifadelendirilmesinde ve izleyiciye bazı hislerin akta-rılmasında önemli rol oynamaktadır. Film türü aksiyon, komedi, gerilim, korku vb. ne olursa olsun iç mekanın ve buna bağlı olarak kullanılan mekan bileşenlerinin uyarlanması söz konusu-dur. Bu bağlamda sinema sektörünü iç mekan tasarımı açısından yorumlamak, iç mekanın psi-kolojik algısının ve filmlere olan etkisinin anlaşılabilmesi açısından da önemli veriler sağlama potansiyeline sahiptir.

KAYNAKLAR

Köknel, Ö.,(1998). Korkular Takıntılar Saplantılar, Altın Kitaplar Yayınevi, İstanbul.

Bilen, M., (2013). Korku-Gerilim Sinemasında Aydınlatma Kullanımı ile Atmosfer -Duygu Yaratımı Siyah Kuğu Film Örneği, Yüksek Lisans Tezi,Maltepe Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul. Amırı, F.,(2012). Korku Sinemasında Doğa Korkusu ve İdeolojik Temelleri,Doktora Tezi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul.

İnternet Kaynakları

[4] https://gomovies.to/film/the-conjuring

Şekil

Şekil 3: Korku Seansı (Conjuring) Filminde Bir       Şekil 4: Korku Seansı (Conjuring)  Filminde Karanlık       Mekanda Kullanılan Sallanan Sandalye [4]                                    Bodrum Katındaki  Piyano [4]
Şekil 7: Sinister (Lanet) Filminde Çalışma Odası [5]      Şekil 8: Sinister (Lanet) Filminde Merdiven [5]  Bir  diğer  yaklaşım  olarak  yüksek  tavanlı  gotik  tarzda  pencerelere  ve  iç  mekanda  mobilyalara  sahip  yapıların kullanılmasının insan ölçeğ

Referanslar

Benzer Belgeler

İÇ M EK AN B İT Kİ LE Rİ N İN İŞ LE VL ER İ İç mekan bitkilerinin bulundukları konuma göre, yaya trafiğini yönlendirmek veya kontrol etmek, alanı bölerek farklı bir

Bitkilerin çiçek rengi yanında yaprak, meyve, kabuk gibi kısımlarının rengi de oldukça etkili olabilmektedir... Renk özelliğine göre dikkate alınması gereken temel konular :

Bitki kökleri saksı içinde çok fazla gelişip uzamış ve bir kök balyası oluşturmuş durumda ise bitkinin gelişiminin yavaşladığı, ayrıca daha sık sulanmaya ihtiyaç

Radon aktivite konsantrasyonu ölçümleri için kullanılan AlphaGUARD PQ2000 PRO radon ve radonun bozunum ürünlerinin radyasyon konsantrasyonları ve gama doz oranı ölçmek

Aşağıdaki satır sonuna sığmayan sözcük- lerden hangisi yanlış bölünmüştür.. Aşağıdaki sözcüklerin hangisinde ‘‘ma’’

1919 da basın hayatına atılan Sedat Simavi, «Resihli Dersaa- det» adında günlük, gayri siya sî bir gazete çıkarmış, Cumhu ı riyet ve halk hâkimiyeti

Bu hem adresin kentle olan ilişkisi için önem taşıyor hem de adresin kendisi için." Göksel, 15 yıl süreyle mimarlık ofisinin yeraldığı -ve ayrıldıktan sonra da uzunca

Tasarım kavramının kapalı altyapısını ve kendisini var eden karmaşık sistemleri, algoritma, döngüler ve yapay zeka ile ilişkilendirip, bu ilişkilendirme sonucu