• Sonuç bulunamadı

Atölye'den: Kaynak Dikişlerindeki Sıcak Çatlakların Nedenleri ve Önlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Atölye'den: Kaynak Dikişlerindeki Sıcak Çatlakların Nedenleri ve Önlenmesi"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GİRİŞ

SICAK ÇATLAKLAR

Ç

Sıcak Çatlak Türleri

Katılaşma Çatlakları atlaklar, genellikle iki boyutlu yani

düzlemsel uzanan sınırlı malzeme ayrılmalarıdır. Büyüklüklerine göre makro ve mikro çatlaklar, konumlarına göre boylamasına, enlemesine ve uç krater çatlakları, şekillerine göre, dallı, yıldız şeklinde çatlaklar, tane doğrultu-larına göre taneleriçi veya tanelerarası, oluşum şartlarına göre sıcak çatlaklar, soğuk çatlaklar ve katılaşma çatlağı, erime çatlağı, büzülme çatlağı, sertleşme çatlağı, hidrojen çatlağı ve lameler çatlak gibi türleri mevcuttur. Ek olarak imalat çatlakları ve servis çatlakları olarak da gruplandırılmaktadırlar. Servis çatlakları da, aşırı zorlama çatlakları ve kaynak süreksizliklerinden doğan çatlaklar olarak alt gruplara ayrılmaktadır.

Sıcak çatlaklar, solidüs (katılaşma) sıcaklığı bölgesinde veya dar katılaşma aralığında oluşurlar. Nedeni, tane segregasyonu yani katı taneler arasında düşük sıcaklıkta eriyen maddelerin toplanması ve bunların çekme gerilmelerine dayanamayıp ayrılma-sıdır. Sıcak çatlaklar daha çok tane sınırları boyunca uzanır; bu nedenle tanelararası bir yapıdadır (Şekil 1). Şekli ve doğrultusuna göre, hem esas malzemede hem de kaynak metalinde bulunabilen sıcak çatlaklar, kaynak bağlantısında aşağıdaki şekillerde ortaya çıkabilmektedir (Şekil 2). a) Boylamasına çatlaklar b) Enlemesine çatlaklar

c) Kaynak metalinden esas metale uzayan çatlaklar

e) Uç krater çatlakları f) Kök veya çentik çatlakları

Oluşum mekanizmalarına göre, katılaş-ma ve yeniden erime çatlakları olarak gruplandırılırlar.

Katılaşma çatlakları, kaynak metali katılaşırken oluşurlar. Kristalleşme cephesinin önündeki kalan eriyik, mikro segregasyon nedeniyle, katı tanelere göre daha düşük bir katılaşma sıcaklığına sahiptir; bu nedenle, oluşan büzülmelere direnç gösteremez. Katılaşmanın sonun-da, akacak yeterli eriyik kalmadığında bir katılaşma çatlağı oluşur.

Çeliklerde, düşük sıcaklıkta eriyen yabancı madde oluşumuna yolaçan

elemanlar, öncelikle kükürt, fosfor ve bazen silikat bileşikleridir. Bu elemanlar, enlemesine çatlakların başlıca neden-leridir. Boylamasına çatlaklara ise, uç krater çatlaklarına göre daha sık rastlanır. Oluşum şartları, enlemesine büzülmenin büyüklüğüne ve kaynak banyosunun geometrisine bağlıdır (Şekil 3). Şekil 4, bir tozaltı kaynak dikişindeki boylama-sına çatlağı göstermektedir. Dikişin üst kısmında birbiri üzerinde uzanarak büyü-yen primer kristaller, dikiş ortasında, düşük sıcaklıkta eriyen yabancı madde-lerce zengin bir tane sınırları bölgesi oluşturur. Uygun bir dikiş genişliği / dikiş yüksekliği oranıyla (Şekil faktörü > 1,2) bu tür katılaşma çatlaklarından kaçınıla-bilir. Bunun için, düşük akım şiddetinde, geniş bir kaynak ağız açısında ve düşük kaynak hızında kaynak yapılmalıdır.

Kaynak Dikişlerindeki Sıcak Çatlakların

Nedenleri ve Önlenmesi

Selahaddin ANIK

Murat VURAL

Prof.Dr., Gedik Eğitim Vakfı Doç.Dr., İTÜ Makina Fakültesi

Erimiş banyo

Enlemesine çatlaklar

Kaynak metali hassas Kaynak metali hassas değil Esas metal hassas

Boylamasına çatlaklar

Kaynak metali hassas Kaynak metali hassas değil Esas metal hassas değil

Şekil 1. Katılaşma Çatlaklarının Oluşum Doğrultusu

Şekil 2. Sıcak Çatlakların Şekilleri

MühendisveMakina • Cilt : 48 Sayı: 573

52

(2)

Uç krater çatlakları, genel olarak sıcak çatlamaya hassas malzemelerde görülür ve bundan kaçınmak için, uzatma levhaları (kaynak dikiş sonuna eklenen ve kaynağın üzerinde devam ettiği levhalar) kullanılması gibi uygun önlem-lerin alınması gerekir. Kök çatlakları ise, uygun olmayan dikiş ağız hazırlığı, uygun olmayan dikiş formu ve/veya kaynak dikişlerinin elle uygun olmayan şekilde yapılması durumlarında ortaya çıkmaktadır, (Şekil 5).

Katılaşma çatlağına en hassas malze-meler, ostenitik katılaşmış kimyasallara dayanıklı çelikler ve nikel esaslı

alaşım-lardır. Bu durumda kaynak ilave mal-zemesinin uygun seçimiyle, ferritik bir katılaşmış kaynak

metali elde edilebilir; bu şekilde sıcak çatlama tehlikesi azaltılmış olur. Zira segregasyona yolaçan elemanlar ferrit içinde çözünebilir ve ostenite göre ısıl genleşme katsayısı daha düşüktür. Ancak bu çözüm, sadece, örneğin korozyon koşulu nedeniyle, kalan ferrit kısmının yapı elemanının kullanıla-bilirliğinin sınırlanmadığı durumlarda geçerlidir.

Katılaşan kaynak metalinin hiç veya çok az şekil değiştirebildiği bölge, gevrek-leşme sıcaklık aralığı (T ) olarak tanımlanır. Şekil 6, bu bölgeyi, sıcaklığa bağlı uzama olasılığı grafiği olarak

göstermektedir. Bir malzemenin sıcak çatlama eğiliminin karakterizasyonu için: a) Sıcak çatlamanın oluşabildiği sıcaklık

aralığının büyüklüğü,

b) kaynak metalinin kritik sıcaklık

bölgesinde dayanabildiği minimum uzama, ve

c) aşıldığında çatlamanın görüldüğü kritik uzama hızı kullanılabilir. Bu kriterler üzerinde de kaynak metalinin kimyasal bileşimi ve kaynak şartları etkilidir.

Tekrar erime çatlakları, tane sınırlarında düşük sıcaklıkta eriyen kalıntılar olan bir malzemenin, çok yüksek sıcaklığa çıkarılarak tane sınırlarının tekrar eritildiği ve soğurken büzülme gerilme-lerinin mevcut olduğu durumlarda oluşur.

is

Tekrar Erime Çatlakları

Şekil 3. Kaynak Metalinde Katılaşma Çatlaklarının Oluşumu

Büzülme gerilmesi

Sıvı haldeki tane sınırı Katılaşma yönü

Şekil 4. Dikiş Ortası Çatlağı

Şekil 5. 15NiCrMo106 Çeliğinin Kök Pasosunda Uç Krater Çatlağı

Şekil 6. Sıcak Çatlama Tehlikesi Olan Bölgeler

TLikidüs

TSolidüs A

TSolidüs F

C-Mn Çeliği (F) Şekil değiştirme olasılığı Ostenit (A)

Sıcak çatlak oluşumunun sıcaklık aralığı

Büzülmenin yolaçtığı toplam uzama Emniyetli toplam uzama

S

ıc

akl

ık

Şekil değiştirme ε ve şekil değiştirme olasılığı

ekritF

ekritA

Dl1

Dls

MühendisveMakina • Cilt : 48 Sayı: 573

53

(3)

Bu bölgelerde, erime sıcaklığı çevre-sindeki matrise göre daha düşük olan tane sınırı fazları veya segregasyon bölgeleri, yerel olarak erir ve soğuma sırasında oluşan büzülmeler nedeniyle sıcak çatlak oluşturur.

Yapılan çalışmalar, yüksek dayanımlı çeliklerin ITAB'ındaki sülfür kalıntıla-rının çatlama davranışı oluşturduğunu göstermiştir. Bu çalışmalarda, tane sınırlarındaki çekme gerilmeleri altındaki sülfür kalıntılarının film şeklinde genişlediğini göstermiştir. Bu şekilde, sıcak çatlama için kritik koşullar ortaya çıkmaktadır. Şekil 7, küresel şekildeki kalıntıların tane sınırlarında genişlediğini göstermektedir.

Bu tip çatlaklar, hem ısının tesiri altındaki bölgede (ITAB'da) ve hem de çok pasolu kaynaklarda sonraki pasoların ısı etkisiyle ITAB'ın oluştuğu, eriyen bölgede (kay-nak metalinde) ortaya çıkabilir. Genellikle, tahribatsız muaye-nelerle çok güç tespit edilebilen m i k r o ç a t l a k l a r h a l i n d e oluşurlar.

Sıcak çatlaklardan kaçınma, mikro segre-gasyonun sınırlanmasıyla mümkündür: a) Küçük solidüs-likidüs sıcaklık aralığı

(Alaşım türü, esas veya ilave malzemenin saflık derecesi), b) Uygun ilave malzeme kullanılarak,

sıcak çatlamaya yolaçan bileşenlerin bağlanması (Örneğin çelikte mangan ile kükürtün bağlanarak MnS oluşturulması),

c) Toplam primer tane sınırları yüzeyinin büyültülerek ve sıcak çatlama oluşturan tane sınırları filminin küçültülerek kaynak banyo-sunda ince taneli bir kristalleşme oluşturulması. Mümkün olduğu kadar küçük pasolar halinde kaynak yaparak, ısı girdisi ve kaynak metalinin kendini çekmesi ve esas metalde oluşan ITAB'ın küçültülmesi gerekir (Şekil 8),

d) Kaynak banyosunun düşük segre-gasyonlu katılaşmasının sağlanması (Örneğin dikiş ortasında kristalitlerin yönlenmediği toplam büyümeye sahip küçük kaynak banyosu), e) Kaynak sırasının uygun seçilmesiyle

ve katı yapışmalardan veya iç geril-melerden kaçınılarak, mümkün olan en düşük büzülme gerilmelerinin oluşturulması,

f) Sıcak çatlamaya hassas malze-melerde, uç krater çatlaklarından, uzatma levhaları kullanımıyla kaçınılabilir. Bu mümkün değilse, uç kraterinin taşlanması gerekir. Şekil 9, değişik elemanların sıcak çatlama oluşturma eğilimlerine etkisini göstermektedir.

“Schweisseignung metallischer Werkstoffe”, DVS-Verlag, Band 122, 1995, Düsseldorf.

“1000 Soruda Kaynak Tek-nolojisi”, Birsen Yayınevi, 2000.

“ A n g e w a n d t e Schweissmetallurgie-Anleitung für die Praxis”, DVS-Verlag, Band 113, 1996, Düsseldorf.

“Kompendium der isstechnik-Band 2: Schwe-issmetallurgie”, DVS-Verlag, Band 128/2, 1997, Düsseldorf. Sıcak Çatlaklardan Kaçınma

KAYNAKÇA

1. A n i k , S . u n d D o r n , L . ,

2. Anık, S., Anık, E.S. ve Vural, M.,

3. K i l l i n g , R . ,

4. Probst, R. und Herold, H.,

Şekil 7. Bir Tane Sınırlarında Genişlemiş Sülfür Kalıntıları (x2800) Oksijen K ri ti k şe ki lde ği şt ir m e hı zı Titanyum Karbon Fosfor Kükürt i = 41 m/skrit Silisyumm

Karbon, Silisyum, Titanyum, Oksijen, 10xFosfor, 10xKükürt

Şekil 9. Önemli Elemanların Sıcak Çatlama Eğilimine Etkileri Malzeme Analizi: % 0,14 C, % 0,40 Si, % 1,5 Mn, % 0,011 P, % 0,015 S, % 0,017 O ; Kritik Şekil Değiştirme Hızı: 41 m/s2 μ

Şekil 8. Farklı Dikiş Formlarında Katılaşma

a) b)

MühendisveMakina • Cilt : 48 Sayı: 573

54

Referanslar

Benzer Belgeler

Grafiklerden görüleceği gibi her bir tavlama sıcaklığı için belirli bir birim şekil değiştirme değerinde yüzey tanelerinin toplam kesitte kapladıkları alan

Reel efektif döviz kuru endeksinde kullanılacak olan baz yılında reel döviz kurunun iç ve dış denge değerleri sağlanmış olmalıdır (Kıpıcı ve Kesriyeli, 1997: 6).

zamanlarda taşıyıcı ile boya tabakasının temasının kesilmesi sonucu boya dökülmelerine sebep olabilir... BOYA TABAKASINDA GÖRÜLEN

BOYA VE VERNİK TABAKASINDAKİ BOZULMALAR / RENK DEĞİŞİMLERİ... BOYA VE VERNİK TABAKASINDAKİ BOZULMALAR

Toplum temelli ruh sağlığı hizmetleri çalışanlarında eşduyum yorgunluğu, tüken- mişlik ve eşduyum doyumunun birlikte incelendiği bir çalışmada psikolojik

yarım ilâ iki metre genişlik gösteren çatlaklar teşekkül etmiştir. Kalker sert olduğundan kendi kendine durabilmiş, bu geniş ve derin çatlakların rusubat ile dolması

Soğuk ve yoğun hava altta kalırken, sıcak ve nemli hava yükselir. Hem yükselme hem de soğuk bir hava ile temas etmenin sonucunda

Bu nedenlerle, reaktör binasının ve radyasyon güvenliğiyle ilgili tüm sistemlerin yapımında yeterli sayıda deneyimli mühendis bulunması ve kalite kontrollarının da