• Sonuç bulunamadı

Ecnebi diller ve edipler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ecnebi diller ve edipler"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ecnebi diller ve

edipler

NAH İD SIRRI Bir aydanberi çıkacağım duy­ duğumuz (Herşey) mecmuasının ilksayısım bu sabah görüp aldım. (Ak Baba) yı uzun yıllardanberi öz evlâdları sayarak onu şaşmı- yan bir intizamla çıkaran iki dost ve hasım şair, Orhan Seyfi ile Yu sııf Ziya, böyle magazin tarzında çıkardıkları mecmualara ayni dik < kat ve alâkayı göstermiyerek bun dan evvel birkaçının kanına gir- | diler. Meselâ (Aydabir) in sadık bir okuyucusu olmuş ve ölümüne arınmıştım. Ona çok benzeyen, sade ondan biraz daha narin olan (Herşey), ismine sadık kalarak herşeyden bahis yazıları ve herşe- ye ait resimleri ihtiva ediyor. Yazılarından biri Kandemirin Be fik Halitle bir mülâkatı. Bu mü- i

lâkatta değerli edip çok defa dü­ şünmüş olduğum bir noktaya te­ mas ederek, menfada arapça öğ­ renip öğrenmediğini soran Kan- demire:

— Elimde i^i bir sermayem var dı. Güzel İstanbul türkçesi. Bunu muhafaza etmek için arapça (e- vet) demeyi bile öğrenmedim, di­ yor.

Hakikaten, müteaddit lisanları v ;bs*kkin öğrenmeğe kadir insan kafaları mevcut olsa bile bir lisa­ na bihakkin tasarruf ederek onu yazan adam başka bir dili ya hiç bilmiyor, yahut ta fevkalâde bil­ miyor, Son asırdaki edcbiyatçıla rımız arasında bir ecnebi diline

(2)

kudretle vâkıf olanların o dilin tesiri altında kalarak kendi dille­ rini biraz çetrefil bir lisanla yaz­ dıkları da bir hakikat değil mi­ dir? 10 Temmuz İnkılâbından bu güne kadarki Türk edebiyatının en kudretli romancısı olan Hali­ de Edibin lisanında da bu hal iş­ te bariz.

Yazımı bu münasebetle hatırı­ ma gelen bir fıkra ile bitireyim: !

Bir Fransız muharriri Schakes- i peare’in eserlerini fransızcaya ter- j cüme etmeğe karar vererek ilkön­ ce İngiltere gitmeyi ve İngilizce­ yi bir İngiliz derecesinde elde et­ tikten sonra bu işe başlamayı mü i

nasip bulur, Manş denizini kate- derek İngiltere toprağına yerle - şir. Fakat aradan yedi yıl geçer ve kendisinden ses şada çıkmaz. Yedi yıl sonra iş icabı İngiltere- ye geçip kendisine tesadüf eden bir dostu, hoş beşten sonra ona sorar:

— Canım, nerede bu Schakes- [ pere tercümesi? İngilizceyi hâlâ mı öğrenemedin?

— İngilizceyi öğrendim dostum. Fakat bu sefer de fransızcaya sa­ hip olmak için Fıansaya gidip se­ nelerce kalmam lâzım.

. . . Aman ne mızmız herifmiş değil mi? Fransızcada zaten mev­ cut Sclıakespearc tercümelerin­ den mütercimin ismini nefretle a- tarak kcnd adını koymak varken neler düşünmüş! Ne zahmetlere girmiş!

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

İlginçlik şurada: Kurguladığımız akıl deneylerinde, kuşun sonsuz kere gidip gelmesi, lambanın sonsuz kere yanıp sönmesi, kaplumbağanın sonsuz kere son bulun-

Bunlar› genel olarak, köpekbal›¤› sald›r›lar›, suyun alt›ndan büyük bir yarat›¤›n gelip bizi yutacakm›fl gibi ol- mas› hissi, sualt›nda birçok zehirli

Değişken kapı ve kontrol kapısı oksit tabakasıyla bağlandığında hücrenin değeri “bir” olarak algılanır..

1979-84 yıllarında Çevre M üsteşarlığında Daire Başkanı olarak çalışan Gürpınar, 1984’te Başbakanlık Çevre Genel Müdürlüğü’nde uzman olarak görev

inceleyen Laats ve Haldma (2012) sonuçları da, ileri yönetim muhasebesi uygulamaları olarak bilinen ekonomik katma değer, faaliyet tabanlı maliyetlemenin kullanımının artması

Evvelki yazılarda yeni göçleri doğuran, 1) Siyasi baskı, 2) İk­ tisadi cezp, 3) Milli tecanüs ih­ tiyacı âmillerinin rol oynadığını görmüştük. Bir

Gökalp’ın, Prens Sa- bahaddin’deıı farklı olarak, şöhre­ ti yalnız ilim ve siyaset sahala­ rında doğmamış; aynı zamanda Türk milliyetçiliğine sarih

Emekçi halkı en iyi tanıyanlardan (Çünkü onlarla birlikte yaşamıştı.) biridir Orhan Ke­ mal, Bereketli Topraklar Üzerinde (1954) adlı unutulmaz romanında bir