• Sonuç bulunamadı

İstanbul sur kapıları:Dideban Kapısı Xyloporta:Haliç surlarının kapıları 1

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstanbul sur kapıları:Dideban Kapısı Xyloporta:Haliç surlarının kapıları 1"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

~ T i *

-İSTANBUL SUR KAPILARI

Yazan Sanat Tarihçisi inci GÜLSEVİL

DİDEBAN KAPISI . XYLOPORTA

Ayvansaray'dan batıya doğru, Haliç

sahilinde, Blakerna Sarayı'na en ya­ kın kapıdır. Aynı zamanda Herak- lios surlarının 2 numaralı burcu ile sahil arasındaki duvar üzerinde idi. Diğer bir ismi de «Eyub-Ensarî»dir. Bu adı, Eyüp'e giden yol üzerinde oluşundan almıştır.

Janin, uzun seneler Xylokerkos ve Kerkoporta ile bu kapının karıştırıl­ dığını söyler.

Gyllius ise; bu kapının Blakerna ka­ pısı ile aynı olduğunu ve kendi dev­ rinde (XVI y.y.) Xyloporta olarak kabul edildiğini yazar.

Bugün mevcut olmıyan bu kapıdan en son olarak, kendi zamanında E- yüp'e giden yol üzerinde ve Ayvan- saray kapısının yanında şeklinde. Evliya Çelebi bahseder.

KİLİOMENE KAPISI:

Ayvansaray Kapısı

Xyloporta ile Balat kapısı arasında­ dır.

Bu kapıya aynı zamanda Ayvansa­ ray kapısı (Küçük) veya Döner Ka­ pı adı da verilmektedir. (1254-1838) tarihinde yapılmış mühendishane ha­ ritasında burası Büyüksaray Kapısı olarak isimlendirilir.

Eskiden bu civarda, sahilde zengin­ ler, iç tarafta da Yahudiler oturur­ lardı. Kapı, Fetih'den sonra Türk devrinde yapılmıştır. Inciciyan «Ay­ vansaray» isminin kapının önünde bulunan Ay Mamas kilisesinin adı­ nın bozuk bir şekli olan «Ay Ma­ mas Saray»dan çıkmış olmasını muhtemel görmektedir. S. Eyice ka­ pının isminin «Hayvansarayı» olarak bilindiğini söylemektedir.

Bu isim hakikaten ilgi çekicidir. Zi­ ra Tekfur Sarayı harabe haline gel­ dikten sonra, avlusunda fil ve zürefa gibi hayvanların barındırıldığı

düşü-birbirinden çok uzaktadır. Halbuki Ayvansaray kapısı ile Leon suru bir­ birine çok yakındı. Muhakkak ki bu­ radaki bir kapıdan saraya giriliyor­ du.

KYNEGOİ KAPISI:

Balat Kapısı

Küçük Ayvansaray Kapısı ile Fener Kapısı arasında kalan bu kapı arka­ sında bulunan Avcılar (Kynegon) mahallesinden ismini almıştır. Balat Kapısı'nın batı tarafında üç ke­ merli bir geçit vardı. Bunlar birbi­ rinden birer burç ile ayrılıyordu. En Batıdakinin iki yanında iki kabartma vardı. Bunlardan birisi kaybolmuş diğeri ise bugün İstanbul Arkeoloji Müzesindedir. Bu kanatlı bir kadın figürüdür. Dalgalı bir elbise giyer. Sol elinde palmiye yaprağı tutar. Bu bir Nike'dir.

Bu üç kemerli kapının gerisinde bir sun’i liman mevcuttu. Paleologoslar devrinde Blakerna sarayına giden veya dönenler buradan sandallara binerlerdi.

Balat Kapısı, bugün mevcut olmıyan bu kapı ile Kynegon kapısının aynı

yerde oldukları düşünülmektedir. Cibali kapısının Haliç'e bakan cephesi..

HALİÇ SURLARININ KAPILARI "1”

Salaville, bu civarda iki açıklıktan bahseder. Birisi için «Ayazma Kapı­ sı» diğeri için de İmparatorların ka­ raya çıktıkları iskele başında bulu­ nan «Basilike Kapısı» ki, bu da Ba­ lat Kapısı olmalıdır, der.

Pargoire Preger için «bunları tekleş­ tirir» derken bu açıklıkların üç tane

v w y y y y y y

't/

4

I

^

_____ 2ZÛ_______

Cibali kapısının plânı...

nülünce Haliç Surlarına ait bir kapı­ nın da «Hayvansarayı» olarak adlan­ dırılmış olması muhtemel görülmek­ tedir.

Bu kapının ön tarafında Haliç Krallık Rıhtımı bulunuyordu. Blakerna sara­ yına gitmek için imparatorlar bu ka­ pıdan geçerlerdi. Bazıları ise impa­ ratorların girişlerini Balat kapısın­ dan yaptıklarını ileri sürerler, bu tezi çürütecek delil ise; 1203 yılında Leon suru lâtinlerin hücumuna uğ­ ramıştı, Leon suru ile Balat Kapısı

de olabileceğini söyler. Batıdakini, ki bu Balat Kapısı'dır, şüpheli kar­ şılarken doğuda muhakkak bir Ba­ silike kapısı vardı, der. Bu Basili­ ke kapısı Balat kapısı ile Topkapı a- rasında büyük bir ihtimâl ile Zindan Kapı civarında idi.

Bu husustaki çatışmalara oradaki surların tamamen ortadan kalkmış olması sebep olmaktadır.

PORTA PHARİ:

Fener Kapısı

Balat Kapısı ile Petri kapısı arasın­ dadır.

Bu kapı ve arkasındaki mahalle is­ mini Haliç'in bu bölgesine yerleş­ tirilm iş olan Fener'den almıştır. Bu kapıdan 1351 tarihli bir vesikada söz edildiğinden, Fetih'den önce de mev­ cut olduğunu anlıyoruz.

Bugün, kapı mevcut değildir.

PETRİON KAPISh

Petri Kapısı, Porta Sidera.

Fener ile Aya Kapısı arasındadır. Bu kapıya Porta Sidera ismi de ve­ rilir. Bu kısımda müdafaa çift sur ile yapılıyordu. Kapının adı Fetih'­ den sonra değiştirilmeden kullanıl­ mıştır. Sur dışında, deniz kenarında Rum evleri vardı.

Bizans imparatorluğu devrinde bu­ rada Petrion manastırı bulunuyordu, iki katlı olan surlar arasında kalan saha, lustinianos zamanında saray nazırı bulunan Petrus'a izafeten «Petrion Meydanı» olarak bilinirdi. İki surun birleştiği köşede Diplop- hanaion adını taşıyan küçük bir ka­ pı vardı.

Petrion kapısı ve civarı 4. Haçlı se­ feri ordusunun İstanbul'u kuşatması sırasında şiddetli muharebelere sah­ ne olmuştur. 1203 de, Dandalo'nun kumandasında Venedik donanması buraya yaptığı hücum ile şehri zap­ tetmiş; bir sene sonra, 1204’de de Haçlılar İstanbul'u bu noktadan zaptederek Lâtin İmparatorluğunu kurmuşlardır.

Fetih esnasında, II. Mehmet'in Ha- liç’e indirttiği donanma da surun bu kısmına hücum etti, fakat BizanslIlar şiddetli bir müdafaa göstererek, şe­ hir karadan zapt edilene kadar vazi­ yete hâkim kaldılar.

AYA KAPI:

Aziz Theodosia Kapısı.

Petrion Kapısı ile Cibali Kapısı ara­ sındadır.

Kapı ismini, İmparator Isauria'lı Le- on'un hâkimiyeti zamanında ikonok- lazma hareketinin ilk şehidi sayılan Theodosia'ya izafeten yapılmış olan kiliseden almıştır. Bugünkü adı «Gül Cami»dir.

Kapı, ayrıca, Porta Dexiokrates ola­ rak da biliniyordu. Şehrin bu kısmın­ daki mahalleden dolayı bu ismi al­ mıştır.

Bugün bu kapı mevcut değildir.

YENİ AYA KAPI:

Cibali Kapısı.

isminden de anlaşılacağı üzere Fe­ tih'den sonra açılmış bir kapıdır. İlk defa Evliya Çelebi'de Cebe Ali Ka­ pısı adı ile geçen bu kapı hakkında Bizans ve Lâtin eserlerinin hiç birin­ de bilgi yoktur.

Millingen kapının sağ tarafında bü­ yük bir Bizans kalıntısından söz et­ mekte ise de bu kısım şimdi kara­ kol olarak kullanılan bir bina ile ka­ panmıştır.

Türkler tarafından yaptırılan kapının dış yüzünde, lento üzerinde bir tuğ­ la ve sağ yan tarafta Türkçe kitâbe- si görülür.

Kapının iç yüzünde üst kemerin altı taş ve tuğla ile örülerek doldurulup alçak ikinci bir kemer ile kapı kü­ çültülmüştür.

Kapının tahta kanatlarından birisi kapı kenarında diğeri ise sur bede­ nine dayalı durmaktadır.

Kapının dış tarafından solda, iç ta­ raftan sağ yanındaki, kulenin içi mo­ loz ile doldurulmuş, üst tarafına bir gecekondu yapılmıştır. Kapının iç cephesinde kuleye dışardan çıkan merdivenin izleri hâlâ mevcuttur.

33

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

BAKTERİYEL BOYA VE BAKIM GEREKTİRMEZ DAYANIKLI SUYA ANTİ. BAKTERİYEL BOYA

Personelin nicelik ve nitelik olarak yetersiz olması, personel özlük haklarının bölge şartlarına göre düzenlenmemiş olması, bazı gümrük işlemlerinin az sayıda olan

San- ki burada, kendi küçük dünyasına aldırmayacak kadar yaşama uzaktan bakan bir gök cismi gibi hissetmişti kendini ve ilk kez o zaman anlamış- tı asıl özgürlüğün,

Spending his life in Üsküdar, that 'home of painters, ’ Hoca Ali Rıza Bey captured numerous historical subjects, from a room in Hüseyin Zekâi Pasha’s stately home to

Çeviri Yazıları: Hemşirelikle ilgili bilimsel dergilerde yeni çıkan ve hemşirelik uygulaması açısından önemli çalışmaların kısaltılmış çevirilerini

Tablo 3’de verilen değerlere göre, kişilerin bankada çalıştıkları birimlere göre ifadele- rin ortalama değerleri arasında a= 0,05 düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı

tarafından Külebi, opera yönetmeni Yekta Kara ile halk müziği ozam ve araştırmacısı Arif Sağ’a

Ayrıca, Discodermia calyx türü süngerden elde edilen proteinfosfataz enziminin etkisini azaltan “polyketide calyculin A” adlı bileşiği ve Luff eriella variabilis