• Sonuç bulunamadı

Yeni iletişim teknolojilerinin sosyal hayata etkileri: internet evlilik siteleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yeni iletişim teknolojilerinin sosyal hayata etkileri: internet evlilik siteleri"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

17

YENİ İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİNİN SOSYAL HAYATA ETKİLERİ: İNTERNET EVLİLİK SİTELERİ

Tarkan Kılıç1 ve Gülhan Gündoğdu2

Özet

Sosyal Medya, sosyal ağlar daha geniş ifade edersek internet, sosyal yaşamımızın artık vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Artık bir uzvumuz gibi olan mobil telefonlar, taşına-bilir bilgisayarlar, vb. sosyal ilişkilerimizi, iletişim şeklimizi, konuşmamızı, yazmamızı, kültürümüzü değiştirmekte ve başkalaştırmaktadır. İnternetin hayatımıza girdiği günden bugüne kadar ulaştığı boyutları düşünürsek yarattığı, yaratmaya devam ettiği değişimin hızını ve şüphesiz kültürümüze olan etkileri de akademinin ilgi alanının dışında kalma-mıştır. Sosyal medya ile yaşadığımız bu değişim kapsamında internet siteleri aracılığı ile evlilik yolunu seçen bireylerin yaklaşımını ve bu bağlamda toplumun bu yeni duruma karşı aldığı pozisyonu bu makalede incelemeye çalışacağız. İnternet siteleri aracılığı ile yapılan evlilikler yaşadığımız toplumun kurallarına göre “meşru” evlilikler midir? Daha geniş sorarsak internet siteleri kullanılarak tanışma ve evlilikler, toplumsal ilişkilerimizin bir değişiminin sonucu mu yoksa bu ve benzeri iletişim araçları mı toplumsal ilişkimizi değiştirmektedir?

Her yenilik gibi iletişim teknolojisindeki gelişmelerde pazarlama yöntemleri, tüketim alışkanlıkları gibi pek çok alanda günümüz değişim ve dönüşümünün itici gücü rolünü üstlenmektedir. Bu bağlamda bu sitelerin ekonomik yansımaları da bir alt başlık olarak tartışılacaktır.

Anahtar kelimeler: Evlilik siteleri, Sosyal medya, Aile

THE EFFECTS OF NEW COMMUNICATION EFFECTS OF NEW COMMUNICATION TECHNOLOGIES TO THE SOCIAL LIFE:

INTERNET MARRIAGE SITES Abstract

Social media, social networks are becoming more and more broad, the internet is now an indispensable part of our social life. Mobile phones, portable computers, etc. change and transform our social relations, our communication style, our writing and our cul-ture. When consider about the dimensions that the internet has reached today, since emerged. The speed with which the internet continues to create, and the cultural influ-ences, not anymore outside the interest of the academy. Within this change we live with social media, we will try to examine the approach of individuals who choose marriage by way of internet sites and the position society has taken against this new situation in this context. The popular marriage sites “e-cift.com”, “pembepanjur.com” and “gonuldensev-enler.com” (the Islamic marriage site), the thematic marriage site, will be the marriage sites to be examined in this paper. In this research, It is tried to examine the effects of marriage and family concepts such as culture and / or culture codes on marriage and family. Marriages made through internet sites are “legitimate” marriages according to the rules of society we live in? If we ask a wider question, is it a result of dating and marriages using an internet site, a change of our social relations, or are these and other means of communication changing our social relations?

1. Doktorant, İstanbul Ticaret Üniversitesi, Medya ve İletişim Çalışmaları, gulhan.gundogdu@istanbulticaret.edu.tr

(2)

18

Every innovation, such as marketing methods and consumption habits in the develop-ment of communication technology, is the driving force of change and transformation. In this context, the economic implications of these sites will also be discussed as a sub-title. Briefly, we examine the situation of families and marriages in Turkey and try to understand these marriages by meeting with internet.

Key words: Internet marriage sites, social media, family 1. Giriş

Breines’in dediği gibi aile kavramı, hangi sosyal kurum değişmekte ve tehlikede ise sos-yal bilimcilerin dikkatini üzerinde daha fazla toplamaktadır (Poster, 1989, s. 7). Sossos-yal ortamın değişmesiyle biçiminde, şeklinde ve kimi zaman da özünde yaşanan bu hareket-lilik Aile’nin durağan değil dinamik bir kavram olduğunu göstermektedir. Aile olmanın “ön koşulu” olan evlilik süreçleri de bu dinamik yapıdan etkilenmektedir. Bu makalemi-zin konusu, internet dünyasında hızla yaygınlaşan ve büyüyen evlilik siteleri.

Sosyal medya, sosyal ağlar daha geniş ifade edersek internet, sosyal yaşamımızın artık vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Artık bir uzvumuz gibi olan mobil telefonlar, taşınabilir bilgisayarlar vb. sosyal ilişkilerimizi, iletişim şeklimizi, konuşmamızı, yazmamızı, kültü-rümüzü değiştirmekte ve başkalaştırmaktadır. Buhar Makinesinin sadece sanayide de-ğil, sosyo-ekonomik yaşamda da dönüşüme neden olması gibi her buluş sadece kendi ortamında değil, uyarlandığı her alanda bir devinime neden olur (Peltekoğlu, 2012, s. 3). Hayatımıza giren “yeni” her şeyin yaptığı değişim, salt kullanım alanları ile sınırlı de-ğildir. Değişim, domino etkisi şeklinde kendini gösterir. Bu değişimin çapı, etkisi buluşu hayatımıza sokan kişiler tarafından bile öngörülemez.

Sosyal medya, çok yönlü iletişim ortamı olması ve kullanıcıların iletişim sürecine doğ-rudan katılımına ve birden fazla kullanıcıya anında mesaj gönderilmesini mümkün kıla-rak anında örgütlenmeye imkân vermesi dolayısıyla çoğunlukla bir özgürleşme imkânı olarak değerlendirilir. (Özgül, 2015, s. 86) Sosyal medya ile iletişimdeki bu genişleme ve çok yönlülüğün insan davranışlarında, kişiler arasındaki iletişimde de başka bir boyuta taşındığı görülmektedir. Artık hem mesafeler yakınlaşıyor hem de yakınlıklar mesafele-niyor (Dellaloğlu, 2015, s. 23). Ulaşmak, haberleşmek, bilgi edinmek sosyal medyada sadece biçim olarak değil içerik olarak da değişime uğruyor.

TÜİK 2014 verilerine göre akıllı telefon kullanma oranı %96,1’dir. Yine TUİK’in 2014 yı-lında yaptığı araştırmaya göre, bilgisayar ve internet kullanım oranları erkeklerde %62,7 ve %63,5 iken, kadınlarda %44,3 ve %44,1’dir. 2014 yılı Nisan ayında Türkiye genelinde internet erişim imkânına sahip hanelerin oranı ise %60,2’dir. Kullanım amaçları dikkate alındığında, 2014 yılının ilk üç ayında internet kullanan bireylerin %78,8’i sosyal payla-şım sitelerine katıldığı gözlemlenmiştir (TÜİK, 2014).

Bu veriler ışığında dünyada ve Türkiye’de hızla yaygınlaşan internet ve araçları sadece hayatımızı kolaylaştıran, bizi bizlere daha hızlı kavuşturan bir gelişme olarak düşünmek indirgemeci bir yaklaşım olacaktır. Artık yaşamak için tüketen değil, tüketmek için yaşa-yan insanların olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Post-modern dünyamızın bir göstergesi olan tüketim kültürü sarmalında verileni hemen alıp tüketiyor ve eski olanı kenara atarak tüketmeye devam ediyoruz. Sosyal Medyayı karnavala, kullanıcıları ise yamyama benze-ten Özlem Oğuzhan, “kullanıcıların yam yamlığı bu iletilerin kitleselliği içinde kendisine bir anlığına bireyselleşme imkânı arayan kişilerin hem kendilerini hem de diğerlerini bu aşırılıkta tüketmelerine denk düşer”, (Oğuzhan, 2015, s. 14) diye belirtir. İnternetin ha-yatımıza girdiği günden bugüne kadar ulaştığı boyutları düşünürsek yarattığı, yaratmaya devam ettiği değişimin hızını ve şüphesiz kültürümüze olan etkileri de araştırma

(3)

konu-19

larıdır. Tam da bu nedenlerden dolayı sosyal medyanın tek bir disiplinin kapsamında çalışılması ve değerlendirilmesi neredeyse mümkün değildir. İletişim bilimlerini eksen tutarak, başta siyaset bilimi, sosyoloji, psikoloji gibi disiplinlerin hep birlikte düşüne-bileceği disiplinler arası bir alanı gerektirmektedir (Oğuzhan, 2015, s. 14). Mc Luhan’ın “insan elektrikli bir ortamda yaşadığı zaman doğası dönüşür ve özel kimliği ortak bütün-le karışıp, birbütün-leşir. Artık o kitbütün-le insanıdır (Akt. Peltekoğlu, 2012, s. 4). Sosyal medya ibütün-le oluşan yeni insan tipine dair bu yaklaşım ile birlikte düşünürsek herkesin ulaştığı fakat temasın ise boyut değiştirdiği yeni bir sosyal insan profiliyle karşı karşıyayız. Sanal ortamda sürdürülen ilişkiler, sanal ortam paylaşımları ve sahip olunan özgürlükler, ger-çekliğin yeni bir boyut kazandırmasına neden oluyor. “Miş” ve “muş” gibiler gerçek(miş) gibi algılanıyor (Peltekoğlu, 2012, s. 7). Tiyatroda sahneye çıkan oyuncu “miş” gibi yapar ve izleyenlere bu gerçeklik olarak geçmesi hedeflenir. “Miş” gibi yapılan oyun/oyunculuk izleyenlere gerçeklik duygusu olarak geçiyorsa oyun ve oyunculuk o kadar başarılı olarak değerlendirilir. Sosyal ağlarda yaratılan yeni kimliklerde ne kadar başarılı ise izleyiciler tarafından o kadar gerçek (miş) olarak algılanır. Gerçeklik kuramına dair Georg Lukacs, dural ve değişmez bir şey değildir; araştıran için tükenmez bir özü vardır gerçekliğin. Gerçeklik, tersine sürekli bir değişim halindedir ve bu değişim görmesini bilen göze be-lirli fakat hiç bir zaman basit olmayan bir doğrultu gösterir, (Lukacs, 1986, s. 112) diyerek açıklar.

Sosyal medya ile yaşadığımız bu değişim kapsamında internet siteleri aracılığı ile evlilik yolunu seçen bireylerin yaklaşımını ve bu bağlamda toplumun bu yeni duruma karşı al-dığı pozisyon bu makalede incelenmeye çalışılacaktır. Çalışmanın giriş bölümünde de üzerinde durulduğu gibi evlilik, aile gibi kavramların kültüre olan ve /veya kültür kodları-nın evlilik ve aile değerlerine olan etkileri bu araştırmada tespit edilmeye çalışılacaktır.

2. Sosyal Medya Sosyal Değişim

İnternet siteleri aracılığı ile yapılan evlilikler yaşadığımız toplumun kurallarına göre “meşru” evlilikler midir? Daha geniş bir ifadeyle sorgulandığında internet siteleri kulla-nılarak tanışma ve evlilikler, toplumsal ilişkilerimizin bir değişiminin sonucu mu yoksa bu ve benzeri iletişim araçları mı toplumsal ilişkimizi değiştirmekte midir?

Bu toplumsal durumu sorgulayabilmek için kültür kavramı üzerinde durmamız gerek-mektedir. Bir başka düzeyde ise kültür, bir grubun ya da bir dönemin yaşam biçimini ortaya koyar. Sözgelimi bir milletin kültürel kalkınmasını anlayabilmek için yalnızca o milletinin ürettiği sanatsal ürünleri değil o milletin okur-yazarlık düzeyi, sporsal faa-liyetleri, bayramları, dini şölenleri gibi daha günlük eylemlerini de kapsayan geniş bir sahayı incelemek gerekmektedir. Buna göre, tek bir kültür değil kültürlerden bahsedile-bilir. Kültür dar ve seçkinci kalıplar içinde tanımlanmamalıdır, çünkü kültür günlük fa-aliyetlerimiz sırasında sürekli bir şekilde yeniden üretilen, bireylerin aktif bir biçimde etkileşim içinde olduğu bir anlamlar, değerler, semboller ve ritüeller bütünüdür. Bu açı-dan kültür değişime direnme eğilimi yüksek fakat bireylerin aktif etkileşimi ve bağımsız kullanma kabiliyeti dolayısıyla da kırılgan bir olgudur (Küçükcan, 2011, s. 29). Burada ya-pılan tanımlanmada da açıklandığı üzere kültür, değişime karşı direnen fakat bireylerin aktif etkileşimi nedeni ile kırılgan bir yapıdadır. İnternet ve internet araçları geleneksel medyada pasif konumdaki izleyiciyi aktif konuma taşımışlardır. Kültürün kırılgan yapısı bu ortamda kendini daha fazla öne çıkartmaktadır. Kültür, zaman içinde ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar doğrultusunda, değişebilme özelliğine sahiptir. Çünkü kültürde insan ilişkisi tek yönlü değildir. İnsanların kişisel reaksiyonları, toplumun reaksiyonu üzerinde etkili olabilmekte, onu yönlendirmektedir (Akyazı & Ateş, 2012, s. 175).

(4)

20

Sosyal ağlar başkaları ile etkileşime geçebilecek araçları olan ve kişisel veri, bilgileri de içeren, açık profiller oluşturulabilen internet üzerindeki çevrimiçi servislerdir (Yıl-dırım, 2012, s. 244). Bu tanımda “açık” olarak ifade edilen profiller “yarı açık/gizli” ve “kişiselleştirilebilen profiller” oluşturulabilen şeklinde açık ifade ile belirtmek daha fay-dalı olacaktır. Yeni medya kavramı ise, bilgisayar aracılı her türlü üretim, dağıtım ve ile-tişim biçimini tanımlamak üzere kullanılmaktadır. Bu bağlamda, yeni medyanın bir tür hiper-medya olduğu söylenebilir; tüm medyaları içeren ve medyalar-üstü olan bir medya (Özgül, 2012, s. 4528). İnternetin ve internet araçlarının çok hızlı yaygınlaşmasının en önemli nedeni yeni medya ve sosyal ağlardır. Artık havale yapmak için bankaya gitmiyor, kitap almak için kitapçıları dolaşmıyor, arkadaşlarımızın doğum günlerini hatırlamak için ayrı bir ajanda tutmamıza gerek kalmıyor, nerede kiminle olduğumuzu, ne yediğimizi ne giyindiğimizi istersek ilgili ilgisiz herkesle paylaşabiliyor ve uzaklık ve yakınlık bu araçlar-da başka bir boyuta araçlar-da taşıyabiliyoruz. Hatta istersek biri ile tanışıp evlene de biliyoruz. Her yenilik gibi iletişim teknolojisindeki gelişmelerde pazarlama yöntemleri, tüketim alışkanlıkları, kişilerarası ilişkiler gibi pek çok alanda günümüz değişim ve dönüşümü-nün itici gücü rolünü üstlenmektedir (Peltekoğlu, 2012, s. 6). Bu değişim geleneksel ile-tişim modellerinde yaşanan değişimin hızı ile kıyaslanamayacak bir sürat ile ilerlemek-tedir. Sosyal normlar zamanla evrim geçirmiştir (Yıldırım, 2012, s. 249). Bu evrim sosyal ağlar ile takibi mümkün olamayacak bir hızla sürmektedir. Teknoloji sadece form değildir ayni zamanda içeriktir (Dellaloğlu, 2015, s. 22). Sosyal normlarımız sadece form olarak değil içerik olarak da başkalaşıma uğramaktadır.

Bu form ve içerik değişikliğinin insanların beşeri ilişkilerinde de belirgin hale gelmesi “yeni” bir durumdur. Önceleri sohbet (chat) odaları ile başlayan sonrasında forumlar, arkadaşlık/sevgili bulma siteleri ve evlilik siteleri seklinde devam eden çevrimiçi ilişki ortamları oluşturan uygulamalar, web siteleri yeni ortamın yeni kültürü olarak toplumsal bir gerçeklik olarak karşımıza çıkmaktadır.

Geleneksel tanışma yöntemlerini ters düz eden bu durum eskiye dair kutsallaştırdığımız birçok kavramı tartışmaya da açmaktadır. Gözünün içine bakarak konuştuğumuz, soh-bette en az söylenen söz kadar kıymetli olan mimik ve el kol hareketlerini, sesin yalın gücünü bu arkadaşlık sitelerinde nereye koymamız gerekmektedir? Bu durum sevgilik ve evlenme sitelerinde ise kısır döngü halini almaktadır. Sevgiliye ulaşmak için yazılan onca şiirleri, türküleri, romanları, hikâyeleri bu platformlarda yok mu saymamız gerek-mektedir? Walter Benjamin’in Son Bakışta Aşk eserinde; Âşık, sevdiği kadının yalnızca “kusurları”na, kapris ya da zaaflarına bağlı değildir. Yüzdeki kırışıklar, lekeler, giyiminin paspallığı, yürüyüşünün aksaklığı onu herhangi bir güzellikten daha kalıcı, daha amansız bir şekilde sevgiliye bağlar (Benjamin, 1993, s. 40). Bu şekilde tanımlandığında “aşık olma halinin” sanal âlemde nasıl bir karşılığı vardır? soruları merak edilmektedir.

3. Aile Evlilik

Evlilik sitelerinin yükselen popülerliğinden anlaşıldığı üzere arz ve talep eğrilerinin ke-siştiği evlilik sitelerini, evlenmenin asli amacı olan aile kavramına da bizi götürmekte-dir. Tinsel bir ev arayışı üzerinden değil de çocuk yetiştirme örüntüleri, psişik (ruhsal) gelişme ve aile örüntüleri arasındaki ilişkiler üzerinde yoğunlaşmamız gerekmektedir (Poster, 1989, s. 107). Modernleşme, sanayileşme ve kentleşme süreçlerin ortaya çıkardı-ğı oluşumlar, başta insan ilişkileri ve kurumlar üzerinde olmak üzere toplumu derinden etkilemiştir. Aile ve evlilik olguları da bu etkilenmeden kendi payına düşeni almışlardır (Şentürk, 2008, s. 8). Aile ve evlilik de diğer tüm sosyal olgular gibi statik, durağan ve toplumsal değişmelere kapalı kavramlar değildir. Değerleri, içeriği, kodlamaları bulun-duğu topluma göre şekillenir ve toplumdaki tüm değişimlerden nasiplerini alırlar. Aile, toplum bilim araştırmaları ve bilim insanları tarafından tanımlanmakta ve işlevi

(5)

toplum-21

sal hayattaki yeri konusunda farklı görüşler öne sürülmektedir. Murdock, aileyi her iki cinsiyetin yeniden üretildiği, ekonomik dayanışmanın, çocuk yetiştirmenin en iyi şekilde sağlandığı ve eşler arasındaki cinsel beraberliğin toplum tarafından onaylandığı bir grup olarak tanımlamaktadır (akt. Şentürk, 2008, s. 9). Wilheilm Reich, burjuva ailesi sürdür-düğü cinsel baskıyla kapitalizmin en önemli ideolojik atölyesi olmakla; Talcott Parsons, aileler insan kişiliklerini üreten fabrika oldukları (Poster, 1989, s. 75) şeklinde açıklama-ları daha birçok farklı yaklaşım, sosyal bilimlerin içinde önemli bir kaynak olarak bulun-maktadır. Toplumsal yaşamımızın merkezinde yer alan aileler farklı toplumlarda, farklı şekillerde konumlanmaktadır. Poster aileyi toplumsal alan olarak görmekte ve kuşakların bir diğeri ile doğrudan karşı karşıya geldiği ve iki cinsiyetin farklılıklarını ve güç ilişki-lerini tanımladıkları toplumsal alandır (Poster, 1989, s. 176) der. Kısaca ülkemizde aile ve evlilik durumlarını inceleyerek, internet aracılığıyla tanışma ile oluşan evlilikleri bu veriler ışığında anlamaya çalışmak konumuz gereği önemli görülmektedir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İstatistiklerle Aile, 2014 haber bülteni ile kamuoyu ile paylaştığı Türkiye’deki aile yapısına dair araştırmaları yukarıda tanımlamaya çalıştığımız toplumsal değer ve değişimler ile paralellik göstermektedir. Hane halklarının yapısı in-celendiğinde; 2012 yılında %8,6 olan tek kişilik hane halkı oranının 2013 yılında %8,9’a, 2012 yılında %8,1 olan tek ebeveynli hane halkı oranının 2013 yılında %8,2’ye yükseldi-ği; üç kuşağı içeren geniş hane halkı oranının ise 2012 yılında %13,5’ten, 2013 yılında %13,1’e düştüğü görüldüğü (TÜİK, 2015) tespit edilmiştir.

Aile, aile tipleri toplumun sosyo-ekonomik durumu, üretim ilişkileri, yaşadığın dönemin sosyal koşullarına göre konumlanmaktadır. Modern zamanlarda ailenin geniş aileden, çekirdek aileye doğru evrildiği ve tek çocuklu aile modelinin öne çıktığı gözlenmekte-dir. Kentlerde ve sosyo-ekonomik düzeyi üst grup olan topluluklarda bu oran daha da yükselmektedir. İnternet ve internet araçlarına sahip olma ve kullanma bu gruplarda yüksek oranlardadır. Bireyler yeni iletişim araçları ile zaman ve mekanın ortadan kalktığı çoklu bir iletişim modeli ile sosyal ilişkilerini düzenlemeleri insanları daha fazla sosyal ilişkiler içerisinde olduğu sonucuna bizi götürmez. Sosyal medya, modern bireyin için-de yaşadığı belirsizliklerle dolu dünyaya karşı güvenlikli bir alan sunarak, evini yitirmiş olan modern bireye bir anlamda bir ev sunmaktadır (Özgül, 2015, s. 91). Buradan ola-ya ola-yaklaştığımızda modern birey ev, sosola-yal ihtiola-yaçlarını sanal ortamlarda karşılaola-yarak “gerçek” dünya ile arasındaki mesafeyi açmaktadır. Evlilik deneyimi olan bireylere ilk evliliklerinde eşleri ile tanışma şekilleri sorulmuştur. Bireylerin %39’u ilk eşi ile aile ve akraba çevresinde, %39’u komşu ve mahalle çevresinde, %8’i arkadaş çevresinde tanıştı-ğını belirtmiştir. Aile çevresinde ilk eş ile tanışma açısından kır ile kent arasında bir fark gözlenmemektedir. Ancak kırsal bölgelerde komşu ve mahalle çevresi (%48), kentte ise iş (%8) ve arkadaş çevresi (%9) daha yüksek orandadır (Turğut, 2011, s. 66).

Bu çalışmanın konusu olan internet aracılığıyla tanışma çok düşük oranda çıkmaktadır. Bu oranın düşüklüğünü iki nedenden dolayı açıklayabiliriz. Birincisi, bu araştırma 2011 yılında gerçekleştirilmiştir. İnternet sitelerinde çevrimiçi ilişki siteleri ve evlilik siteleri 2010 yılında aktif ve yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. İkincisi ise bu yöntem ile tanışma toplumsal olarak yaygın kabul gören bir araç olmadığından katılımcılar tara-fından bu durum gözetilerek cevaplandıklarını düşünebiliriz. Fakat aynı araştırmada in-ternette tanışılan birisiyle evlilik yapılabilir sorusuna katılıyorum 15,5 ve kararsızım ise 11,5 olarak çıkmıştır (Turğut, 2011, s. 67). Modern hayat, kendinden önceki toplumsal düzenin izlerini taşısa bile bireyin daha çok öne çıktığı ve karar mekanizmalarında etkin olduğunu söyleyebiliriz. Sosyoe-konomik statü (SES) yükseldikçe kişilerin evlenecekleri kişiyi kendilerinin seçme oranı artmaktadır. Örneğin, en alt sosyo-ekonomik gruptaki kişilerin sadece %28’i kendi seçim/ kararları ve ailelerinin de rızasıyla evlenirken bu oran

(6)

22

en üst SES grubunda %85’tir. Buna karşılık SES düştükçe görücü usulü evlenme oranı artmaktadır. Aynı şekilde kişinin fikri alınmadan görücü usulü ile evlenme oranı da SES düştükçe yükselmektedir. En üst SES grubundaki bireylerin %1’i bu şekilde evlenirken; oran en alt SES grubunda %13’e yükselmektedir (Turğut, 2011, s. 72).

3.1. İnternet Evlilik Siteleri 3.1.1 Dünyadaki Durum

Pew Research Center Internet kuruluşu Ekim 2013 tarihinde yayınladıkları Çevrimiçi İliş-ki & Sevgililik ( Online Dating & Relationships) raporunda ABD toplumunu incelemiştir. (PEW, 2013) ABD vatandaşlarının %11’i, ABD vatandaşlarının bekâr olup ilişki arayanları-nın %38’i çevrimiçi ilişki sitelerini veya mobil uygulamalarını kullanmaktadır (PEW, 2013, s. 2). ABD vatandaşlardan on kişiden birinin, bekar olanların ise neredeyse on kişiden dördünün bu site veya uygulamalarını kullanıyor olması çevrimiçi ilişki araçlarının da artık bir ekonomik değeri olduğu; dolayısıyla bunun bir endüstriye dönüştüğü söylene-bilmektedir.

Şekil 1: Çevrimiçi ilişki sitelerinin diğerleri tarafından kullanılırlığının bilinirliği (2005 -2013)

Kaynak: Pew Research Center’s Internet & American Life Project Spring Tracking Survey

Pew Research Center 2005 yılında yaptıkları anket yöntemiyle elde ettikleri sonuçları 2013 yılında yaptıkları araştırma sonçları ile karşılaştırmış; buna göre katılımcıların 2005 yılında online ilişki araçlarını kullanan tanıdığınız var mı sorusuna %31’i evet derken ; bu oranın 2013 yılında %42’ye çıktığı kaydedilmiştir. Bu yöntem ile uzun ilişki veya evlenen ya da buluşan tanıdığınız var mı sorusuna ise 2005 yılında %15’inin evet dediği; 2013 yılına gelindiği evet cevabı verenlerin %29 olduğu görülmüştür (PEW, 2013). (Şekil 1) Bu siteleri kullananlara neden kullandıkları sorulduğunda ise %46’sı uzun ilişki veya ev-lilik için kullandıkları, %33’ü geleneksel yöntemler ile buluşmak için yeteri kadar vakitleri olmadıklarını ve %25’i ise sadece eğlenmek için kullandıklarını ve ciddi bir ilişki düşün-mediklerini belirtmişlerdir (PEW, 2013, s. 24). Bu araştırmada da görüldüğü üzere sosyal medya kullanıcılarının sevgili, ilişki, evlilik arayışlarını da bu mecra üzerinden karşıladık-ları ve bu durumun yıllara göre ilerlediği söylenebilmektedir.

Şekil 2: Çevrimiçi İlişki Hakkında Görüşler 2005-2013

(7)

23

İnternet kullanan ABD’lilerin %59’u çevrimiçi ilişki aracılığı ile sevgili bulmanın iyi bir yol olduğunu söylerken bu oran 2005 yılında %44 olarak çıkmış. Bu yöntem kullanarak sevgili arayışında bulunanları çaresiz olarak görenlerin 2005 yılında %29 iken 2013 yılında %21’e düştüğü kaydedilmiştir. (Şekil 2) İnternetin iyi bir yol ve ilişki bulmak için daha iyi bir yöntem olduğuna dair %14-15’lik bir yükselme ABD toplumunun bu konudaki fikrinin olumlu yönde değiştiğini göstermektedir.

ABD Chicago Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nün ABD’de 2005-2012 yılları arasında evle-nen 19.131 kişi ile yaptıkları araştırmayı 2013 yılında “Marital Satisfaction and Break-ups Differ Across On-line and Off-line Meeting Venues” adı ile yayınlamışlardır. Araştırmaya katılanların 1/3’ü çevrimiçi iletişim araçları vasıtası ile tanıştıklarını söylemişlerdir (John T. Cacioppoa, 2013, s. 10135).

Şekil 3: Tanışma mekanları

Kaynak: Marital Satisfaction and Break-ups Differ Across On-line And Off-line Meeting Venues Şekil 4: Çevrimiçi ilişki tanışma yerleri

Kaynak: Marital Satisfacton and Break-ups Differ Across On-line And Off-line Meeting Venues

Araştırmada çevrimiçi araçlar ile tanışanların hangi ortamlarda tanıştıkları sorulmuş ve %45,01 oranında çevrimiçi ilişki siteleri ve %20,87 ile sosyal ağlar en yüksek tanışma araçları olduğu saptanmıştır (John T. Cacioppoa, 2013, s. 10136). İnternet araçlarının neredeyse tümünde kişilerin birbirleri ile tanışma olanakları olduğu ve kişilerin tüm bu olasılıkları değerlendirdiği görülmektedir. (Şekil 3-4)

Çalışmada geleneksel yöntemler ile tanışanlar ile çevrimiçi yöntemle tanışanların mut-luluk ve boşanma/ayrılma arasındaki farklar incelenmiş ve çevrimiçi ilişki ile tanışıp ev-lenenlerin geleneksel yöntemler ile tanışanlara göre daha mutlu ve daha uzun bir ilişki yaşadıkları tespit edilmiştir. Çevrimiçi yöntem ile tanışanların daha dinamik yapıları ol-duğu da raporda belirtilmiştir. (John T. Cacioppoa, 2013, s. 10135)

(8)

24

GlobalWebIndex araştırma kuruluşunun Location-Based Dating Apps Trend - Q1 2015 raporuna göre dünyada 91 milyon kişi Online İlişki uygulamalarını kullanmaktadır. Bu kullanıcıların %62’si erkek ve tüm kullanıcıların %74’ü kentlerde yaşıyor. Yüzde 34’ü 16-24 yaş, yüzde 36’sı ise 25-34 yaş aralığında (McGrath, 2015).

IBS World’un “Dating Services in Canada Market Research Report” araştırmasında Ka-nada’da çevrimiçi ilişki sektöründe 253 firma olduğunu ve bu firmalarda toplam 523 kişi çalıştığı ve çevrimiçi ilişki sektöründe ise 2010-2015 yılları arasında %6 büyüme göster-diği tespit edilmiştir. Çevrimiçi İlişki sektörünün yıllık 153 milyon dolar gelir sağladığını belirten rapor, Kanada’da yaşanan ekonomik durgunluktan bu sektörün etkilenmediğini ortaya koyması açısından önem arz etmektedir (IBISWorld, 2015).

İngiltere’nin en popüler online ilişki sitesi Eharmony’nin “The Future Of Dating” araştır-ması 2013 yılında çevrimiçi ilişki siteleri ile tanışanların %40 olduğunu bu oranın 2031 yılında %50, 2040 yılında ise %70 olacağını öngörmektedir (Eharmony Raporu, 2013) . İSpot’s Data firmasının yaptığı araştırma, 4 Haziran 2014 tarihinde Wall Street Journal’da yayınlanmış ve habere göre; 2014 yılının ilk yarısında çevrimiçi İlişki sektörü Ulusal Tele-vizyon Kanalları için 214 Milyon USD reklam harcamasında bulunmuştur. 2013 yılında bu harcama miktarının 241 milyon dolar olduğunu ve 2014 yılının ikinci yarısında beklenen harcamanın bu rakamı aşacağının öngörüldüğünü belirtmişlerdir (Tadena, 2014). ABD’de çevrimiçi ilişki sektörünün pazar değeri 1.249.000.000 USD ve kullanıcıların yıllık ortalama harcaması 239 USD’dir. Online İlişki siteleri ile tanışanların evliliğe kadar ge-çen süreleri ortalama 18,5 ay, geleneksel yöntemler ile tanışanlarda ise ortalama 42 ay olduğu gösterilmektedir (Brain, 2016).

3.1.2. Türkiye’deki Durum

Evlilikmerkezi.com’un direktörü E. Selvi ise 2010 yılında Milliyet Gazetesi’ne verdiği de-meçte, ilişki ve evlilik siteleri sektöründeki pazar büyüklüğünün 10 milyon dolar civa-rında olduğunu söylemiştir. (Milliyet, 2010) Türkiye’de irili ufaklı 100’ün üstünde e-flort sitesi bulunmaktadır. İlişki sitesi siberalem.com’un koordinatörü Ayşe Gözde Ekmekçi, 2000 yılında kurulan siberalem’in 10 yılda 13 milyon kişilik kayıtlı üye profiline ulaştığını, halen 1 milyon kişinin siteyi aktif olarak kullandığını belirtmektedir. Ekmekçi, Türkiye’de-ki tüm ilişTürkiye’de-ki sitelerinde ise toplam aktif kayıtlı üye sayısının 2.5 milyona ulaştığı tahmin edilmektedir. (Milliyet, 2010). Ekonomi Dergisi’nin mobil dating platformları haberinde Türkiye pazarının yıllık hacminin 100 milyon dolar olduğundan ve pazarda 20 milyon kayıtlı üyeden ancak 1 milyon kadarının tekil üyeden oluştuğunundan bahsedilmektedir. Aylık ödemesi 25-30 TL olan bu sitelere ise 300 bin kişinin üyelik yaptırdığı belirtilmek-tedir (Yeniova, 2016). Ülkemizdeki durumu görmek adına çalışmamızda ziyaretçi ve üye sayıları göz önünde bulundurularak iki popüler evlilik sitesi (e-cift.com, pembepanjur. com) ve tematik diye adlandırabileceğimiz İslami evlilik sitesi olarak kendini konumlan-dıran “gonuldensevenler.com” sitelerini değerlendirilmiştir.

Evlilik siteleri diğer ilişki sitelerinden ayıran en önemli özelliği üyelerini evlenme ama-cıyla bir arada bulundurma hedefli olmaları ve siteyi bu hedefli kurgulamalarıdır. Si-telerin ana sayfalarında o site aracılığıyla tanışıp evlenenlerin fotoğrafları ve öyküleri mevcuttur. Bu haberlere ne kadar reklam ne kadar gerçek olduğu ise doğrulama araçları olmadığından şüphe ile yaklaşılmaktadır. Bu haberlerdeki amaç kullanıcıların siteye üye olmalarını sağlamak ve site aracılığıyla tanıştırıp evlendirmeye özendirmektir. İnternet evlilik sitelerine üyelikler ücretsiz olup kullanıcı adı oluşturularak bir profil oluşturul-maktadır. Karakter analizi, kişilik analiz adında detaylı ve yaklaşık 100 soruluk bir testten oluşmaktadır. Site yöneticileri siteye üye olmanın önündeki bu bariyerin siteye ciddi

(9)

25

olarak yaklaşmayan kişilere yönelik bir caydırma görevi gördüğünü iddia etmektedirler. Bu testin sonucunda kişisel profilinizde yayınlanmak üzere üyeye dair bir kişilik analizi oluşturulmaktadır. Sitelerin kendilerini profesyonel evlilik siteleri olarak konumlandır-malarını bu testlerin varlıkları ile açıklamaktadırlar. Karşı taraf ile ilgili beklentiler de bu testlerin içerisinde kullanıcıya sorulmaktadır. Siteye üye olan ve veya olacak olan üyeler ile eşleştirmeler bu testin sonucunda çıkan rapora göre gerçekleştirilmektedir. Profiliniz-de size “uygun” üyeler ekranda gösterilmekte ve kişisel e-posta adresinize bilgi olarak da iletilmektedir. Eşleştirilen üyeler ile eşleşen üyelerin yüzde olarak ne kadar uyumlu oldukları iki profil karşılaştırılması yapılarak kullanıcı ile paylaşılmaktadır. İslami evlilik sitesi olan gonuldensevenler.com kişilik testinde ise diğer sitelerden farklı olarak dini sorular sorulmaktadır. Namaz kılıyor musunuz, oruç tutuyor musunuz, mezhebiniz nedir vb. Evlenmek için arayışta olunan kişiden de ne tür bir dini kimlik beklendiği de sor-gulanmaktadır. Temel olarak diğer sitelerden bu siteyi farklılaştıran bu durum dışında kullanımı, kurgulanması diğer tüm sitelere benzer özelliklerdedir.

Bu üç siteyi tanımak amacı ile site yöneticilerine e-posta aracılığıyla 10 soru sorul-muştur. Bu sitelerden sadece Pembe Panjur sitesi yöneticileri soruları cevaplandırmıştır. (Tablo1).Site yöneticilerinin verdiği bilgilere göre kullanıcının bir günde siteyi aktif ola-rak kullanması ortalama 49 dakika ve tahmini evlilik sayısı ise yıllık 5.000 kişi (Tablo 1) Diğer iki site ise geri bildirimde bulunmamışlardır.

(10)

26

Tablo 2 Evlilik Siteleri üye sayıları ve ücretleri Mayıs 2015

24 Mayıs 2015 tarihi itibariyle sitelerin kendi sayfalarında paylaştıkları üye sayıları ve üyelik ücretleri hakkında bilgilerden Tablo 2 oluşturulmuştur. Sitede yer alan üyelik ra-kamları içerisinde mükerrer, spam, gerçek dışı üyeliklerin olduğunu varsaysak bile bu si-telere yönelik bir yükselen ilgi olduğu gerçeği görülmektedir. Sisi-telere kadın üyeleri özen-dirmek amacı ile bir ücretlendirmeye gidilmemektedir. Erkek üyeler için mesaj atma, daha fazla üye tarafından görünme gibi kullanma haklarından faydalandırmak için ücret-li üyeücret-lik tercihleri bulunmaktadır. Sitelerin geücret-lir kaynağı olan bu bölümlere kullanıcıların üye olmaları için teşvik edici çalışmalar yürütülmektedir.

Daha önce İsviçre ve Almanya’dan çeşitli lead yatırımcıların desteğini almış olan eÇift. com”a, büyümeye yönelik sermaye yatırımcısı diye bilenen 3TS Capital Partners, Cis-co Büyüme Fonu’ndan 3 milyon Euro yatırım yapılmış ve üye sayısı yaklaşık 3 milyona ulaşmıştır (Milliyet, 2012) Kendi internet şirketini kurmak isteyen girişimcilerle, şirketle-ri, yatırımcıları ve profesyonelleri bir araya getirmek amacı ile kurulan etohum, toplam 2.200 girişimci ve 1000 girişim arasından seçilen 15 internet girişiminden biri olan Pem-pepanjur.com”u 2011’de yatırım yapılacak ve destek verilecek girişimci olarak seçilmiştir (Hürriyet, 2011). Bu iki haberde de görüldüğü üzere gerçek hayatta olduğu gibi sanal hayatta da evlilik bir sektör ve “yatırımcı/girişimci” için yeni bir pazar haline gelmiştir.

Sonuç

İnternet hem medya, hem AVM, hem de flörtleşme, dedikodu ve miting alanı haline gelmiştir. Üstüne üstlük neredeyse hemen her alanda -paranız varsa- her konuya dair ciddi bir şeyler öğrenebileceğiniz devasa bir bilgi okyanusudur. Durum bu ise artık ne “sanal” âlemden, ne de ayrı bir gerçeklikten söz edebiliriz. Düpedüz, toplumun ta ken-disiyle karşı karşıyayız. Burası gerçek toplumun gerçek mekânlarından bir diğeri (Uğur, 2013, s. x). Sosyal medyayı sanal âlem diyerek gerçek hayattın dışında konumlandırmak gittikçe güçleşiyor ve sosyal medya teknolojisi geliştikçe sanal âlem gerçek hayatımızın daha fazla içine girmektedir. Evlilik sitelerinde oluşturulan profillerin gerçek kişilikleri yansıtmadığı ve hayali kişilik yaratılarak bir aldatmaca oluştuğuna dair yaygın bir eleştiri mevcuttur. Bu gözlenen durum tespitinin salt evlilik siteleri değil benzer tüm sosyal medya araçlarında da olduğuna dair genel bir kanı vardır. Sosyal medyada yaratılan pro-fillerin ne kadar bizi temsil ettiği ya da , ne kadar bizden uzak bir kişilik olduğu sorunu, gerçek hayatta karşılaşılan benzer sahte kişilikler sorunundan çok uzak değildir. İnternet kullanıcısının kendi kimliğini/kimliklerini hem ifşa ettiği hem de yeniden kurduğu yeni ve farklı özel alanlar yarattığı açıktır(Sener, 2013 :400). Kişilerin sosyal medyada

(11)

oluştur-27

dukları kişilikleri kontrollü bir süreç dahilinde işlemektedir. Sosyal medya kullanıcıları, özel alanlarını dijital ortamda yeniden kurmakta; kendileriyle ilgili ne kadar özel bilgi-yi paylaşacaklarına ya da paylaşmayacaklarına kendileri karar vermekte; bir tür “kimlik stratejisi(leri)” onlar için yaratılmaktadır. (Şener, 2013, s. 401). Sosyal ağlar bu anlamda bireyleri değiştirmemiş, ancak var olan bazı sosyal yönelimleri körüklemiş, sosyal norm-lar ya da mahremiyet anlayışımızın değişimini hızlandırarak “içimizdeki çocuğu belki de kendisinden önceki hiçbir araç ile kıyaslanamayacak ölçüde kışkırtmıştır” (Uyanık, 2013, s. 380). Evlilik sitelerini, evlenme amacıyla insanların bir platformda toplanması şeklinde okuyabiliriz. Tanışma mekânları olarak da görebileceğimiz bu platformlarda ki-şiler, evlilik mecrasına girdikten sonra “gerçek” hayata geri dönmektedirler. Diğer sosyal medya araçlarından en önemli farkı gerçek hayat ile sanal âlemin birbirlerine çok yakın olan platformlardan birisi olmasıdır.

Dolayısıyla yapılan bu çalışmada da görüldüğü üzere sosyal ağlarda romantik ilişkiler kamusallaşmakta, sosyal medya aşkın alternatif mekânına, kimi zaman da tamamlayı-cısına dönüşmektedir. Kullanıcılar yeni bağlanma ya da kaçış stratejileri geliştirmekte, sosyal ağlarda bedenin sınırlarına takılmadan duygu ve düşüncelerini dile getirebilmek-tedirler. Ayrıca aşkaları ve ilişkileri sosyal ağlarda daha hızlı tüketebilmekte; , sosyal ağlar kadın ve erkekleri yeni sosyal çevrelere açtıkça ilişki seçeneklerini de artırabilmek-tediler. Elektronik sosyal ağların farklı kullanımları mahremiyet, aşk, romantik ilişkiler, cinsellik gibi modern toplumlarda özel alanın sınırları içerisinde ele alınan kavramların dönüşümüne ve yeniden tanımlanmasına ihtiyaç duymaktadır. (Şener, 2013, s. 403). Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Burhanettin Kaya, 2011 yılında Bili-şim Dergisi ile yaptığı röportajda, aşkın her ortamda yaşanacağını açıkça belirtmektedir. İnsanın kendini ifade edebildiği ve bir diğeri ile buluştuğu, karsılaştığı her mecrada aşk başlayabilmektedir. İnsanın başının dönmesi ve bilincinin bulanması sanal gerçeklikte çok daha mümkündür. Taşıdığı tüm risklere rağmen aşk denizinin kabarttığı en yaygın dünyanın bugün internet ortamı (Kaya, 2011, s. 32) şeklinde durum özetlenebilmektedir.

Kaynakça

Akyazı, E., & Ateş, D. (2012). Kültürel Kimlik Farkındalığı Yaratmada Sosyal Ağların Rolü: Manav Türkleri Üzerine Bir Araştırma. In E. Özgen, & T. Kara (Eds.), Sosyal Medya Akademi (pp. 173-195). İstanbul: Beta Basım.

Benjamin, W. (1993). Son Bakışta Aşk. (N. Görbilek, Trans.) İstabul: Metis Yayınları. Brain, S. (2016, Temmuz 1). Online Dating Statistics . (Statistic Brain Research Institute) Retrieved Nisan 5, 2017, from Statistic Brain Research Institute: http://www.statisticbrain.com/onli-ne-dating-statistics/

Dellaloğlu, B. F. (2015). Mesafeli Yakınlık: Facebook ve Twitter Çağının Yeni Toplumsallığı. In Ö. Oğuzhan (Ed.), İletişimde Sosyal Medya Sosyal Medyada Etkileşim (pp. 21-27). İstanbul: Kalke-don Yayınları.

Hürriyet. (2011, Ağustos 4). Yatırımcılardan 2 Yeni Girişime Destek. Retrieved from Hür-riyet Gazetesi: http://bigpara.hurHür-riyet.com.tr/haberler/genel-haberler/yatirimcilardan-2-yeni-girisi- http://bigpara.hurriyet.com.tr/haberler/genel-haberler/yatirimcilardan-2-yeni-girisi-me-destek_ID764783/

IBISWorld. (2015). Dating Services in Canada: Market Research Report. Retrieved Nisan 5, 2017, from https://www.ibisworld.ca/industry/dating-services.html

John T. Cacioppoa, S. C. (2013, Haziran). Marital satisfaction and break-ups differ across on-line and off-line meeting venues. Proceedings of the National Academy of Sciences of the United States of America PNAS, Proceedings of the National Academy of Sciences Skip to main page con-tent, 10(25), 10135-10140.

Kaya, D. D. (2011). Sanal Ortamda Aşk ve Evlilik. Bilişim Dergisi, 129.

Küçükcan, P. D. (2011). Toplumun, Kültür Politikaları Ve Medyanın Kültürel Süreçlere Etki Algısı Araştırması. Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı. İstanbul: SETA.

(12)

28

McGrath, F. (2015, Şubat 20). Location-Based Dating Apps Trend Report - Q1 2015. Ret-rieved Nisan 5, 2017, from Globalwebindex: https://app.globalwebindex.net/products/report/locati-on-based-dating-apps-trend-report-q1-2015

Milliyet. (2010, Mart 9). 2.5 milyon Türk ‘e-flört’le Sevgili Bulma Peşinde. Retrieved from Milliyet Gazetesi: http://www.milliyet.com.tr/2-5-milyon-turk-e-flort-le-sevgili-bulma-pesinde-inter-net-1208930/

Milliyet. (2010, Ağustos 23). Türkiye’de sanal evlilik pazarı 10 milyon dolar civarında. Retrieved from Milliyet Gazetesi: http://www.milliyet.com.tr/turkiye-de-sanal-evlilik-pazari-10-mil-yon-dolar-civarinda-gundem-1279899/

Milliyet. (2012, Kasım 12). eÇift 3 milyon euro’luk yatırımla 3 milyon üyeye ulaştı. Retrie-ved from Milliyet Gazetesi: http://www.milliyet.com.tr/ecift-3-milyon-euro-luk-yatirimla-3-milyon-u-yeye-ulasti-ekonomi-1625888/

Oğuzhan, Ö. (2015). Giriş Niyetine: Sosyal Medya Karnavalında Yamyam Kullanıcılar. In Ö. Oğuzhan (Ed.), İletişimde Sosyal Medya - Sosyal Medyada İletişim (pp. 9-19). İstanbul: Kalkedon Yayınları.

Özgül, G. E. (2012). (G. Ağca, Ed.) Bir Görme Biçimi Olarak Yeni Medya: Kamusal Bir Alan Imkanının Araştırılması, 7(26), 4526 - 4547.

Özgül, G. E. (2015). Yanılsamalar Labirentinde Bir Yanılsama Olarak Özne. In Ö. Oğuzhan (Ed.), İletişimde Sosyal Medya - Sosyal Medyada İletişim (pp. 83-107). İstanbul: Kalkedon Yayınları.

Peltekoğlu, F. B. (2012). Sosyal Medya, Sosyal Değişim. In E. Özgen, & T. Kara (Eds.), Sosyal Medya Akademi (pp. 3-8). İstanbul: Beta Basım.

PEW. (2013, Ekim 21). Pew Research Center Internet, Science & Tech. (M. D. Aaron Smith, Producer, & Pew Research Center’s Internet & American Life Project) Retrieved Nisan 7, 2017, from Pew Research Center Internet: http://www.pewinternet.org/2013/10/21/online-dating-relationships/

Poster, M. (1989). Eleştirel Aile Kuramı. (H. Tapınç, Trans.) İstanbul: Ayrıntı Yayınevi. Şener, G. (2013). Sosyal Ağlarda Mahremiyet ve Yeni Mahremiyet Stratejileri. In G. G. Burak Özçetin (Ed.), Yeni Medya Çalışmaları I. Ulusal Kongresi - Kongre Kitabı, (pp. 396-405). Kocaeli.

Şentürk, D. Ü. (2008). Aile Kurumuna Yönelik Güncel Riskler. Aile ve Toplum Eğitim ve Kül-tür Araştırma Dergisi, 7-31.

Tadena, N. (2014, Haziran 4). (The Wall Street Journal) Retrieved Nisan 5, 2017, from http:// blogs.wsj.com/cmo/2014/06/04/what-match-coms-ad-spending-says-about-online-dating/

Turğut, P. K. (2011). Türkiye Aile Yapısı Araştırması Tespitler, öneriler. (S. F. Mustafa Turğut, Ed.) An-kara: T.C. Aile ve Sosyal Politalar Bakanlığı.

TÜİK. (2014). Hane Halkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması. Türkiye İstatistik Ku-rumu. Ankara: Türkiye İstatistik Kurumu Haber Bülteni.

TÜİK. (2015). İstatistiklerle Aile, 2014. Türkiye İstatislik Kurumu. Ankara: Türkiye İstatislik Kurumu Haber Bülteni.

Uğur, A. (2013). Cehennet Vaadi: Yeni Medya. In G. G. Burak Özçetin (Ed.), Yeni Medya Çalışmaları:Kuram, Yöntem, Uygulama ve Siyasa I. Ulusal Kongresi (p. x). Kocaeli: Alternatif Bilişim Derneği.

Uyanık, F. (2013). Sosyal Medya: Kurgasallık ve Mahremiyet. In Yeni Medya Çalışmaları:-Kuram, Yöntem, Uygulama ve Siyasa I. Ulusal Kongresi (pp. 367-382). Kocaeli: Alternatif Bilişim Derneği.

Yeniova, G. (2016, Şubat 7). Mobil dating platformları yatırım alarak büyüyor. Retrieved from Ekonomist Dergisi: http://www.ekonomist.com.tr/teknoloji/mobil-dating-platformlari-yati-rim-alarak-buyuyor.html

Yıldırım, A. (2012). Sosyal Ağlar ve Kişisel Gizlilik Çatışması. In E. Ö. Tolga Kara (Ed.), Sos-yal Medya Akademi (pp. 243-265). İstanbul: Beta Basım.

www.ecift.com Erişim tarihi: 06 Nisan 2015 www.pempepanjur.com Erişim tarihi: 06 Nisan 2015 www.gonuldensevenler.com Erişim tarihi: 06 Nisan 2015

Şekil

Şekil 2: Çevrimiçi İlişki Hakkında Görüşler 2005-2013
Şekil 3: Tanışma mekanları
Tablo 2 Evlilik Siteleri üye sayıları ve ücretleri Mayıs 2015

Referanslar

Benzer Belgeler

Eğitim ve öğretim, insanlığın var olduğu andan itibaren başlamıştır. Ebeveynlerin çocuklarına beslenmelerini, savunmalarını, savaşmalarını vb. bilgileri

Türkiye faunası için yeni kayıt olan Torrenticola (s.str.) ischnophallus Lundblad, 1956 ve Monatractides (s.str.) algeriensis (Lundblad, 1941)’in yapısal özellikleri,

• Web ortamında birbirine link objelerin iletilmesini sağlayan protokol Hyper Text Transfer Protocol (HTTP) (Sosyal Medya Platformları, Anadolu Ünv. 6)».. Herhangi bir hizmet

Bu durum 4-6 saat kendisinin bir günde internet kullanımı olan evli bireylerin 1-3 saat ( =1,634) kendisinin bir günde internet kullanım süresi olan evli

Bu çalışmada internet sitelerinin içerik analizi; ürün tanıtımı, fiyatlandırma ve satıcı/dağıtıcı yer bilgileri, ilişkili ve ilişkisiz reklamlar, satış

İnsan kaynakları yönetiminin işlevlerinden biri olan ve insan kaynakları yönetiminin diğer işlevlerinin etkili bir biçimde yerine getirilmesine katkıda bulunan insan kaynağı

Elde edilen veriler, salgın döneminde değişen internet ve sosyal medya kullanım alışkanlıkları, sosyal izolasyon ve gönüllü karantina döneminde internet ve sosyal

Arkadaşlık kurma amacıyla sosyal medya kullanımı ve Facebook kullanımı arttıkça aile içi yüz yüze iletişim sıklığı artmaktadır.. Çalışmanın