• Sonuç bulunamadı

İpekçi'yi vuran el ve nedeni

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İpekçi'yi vuran el ve nedeni"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

f r * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

12 TEM M U Z 1979

•kirickit'kirtrkirk-kick'k'k'kir'kickickit'k'k'kirk-k'itirklckick'kick'kickiırkit

Şeytanın

52îİ

$A

ÇETİN ALTAN

İpekçi'yi Vuran

El ve Nedeni

1

H

EM gazete yönetimindeki arkadaşlara ko­ laylık olsun, hem de günlük yaşamdan çı­ kabilecek engellemeler karşısında paçam fazla tutuşmasın diye bir gün öncesinden yazıyo­ rum yazıları...

örneğin salı günü öğleden sonra yazmaya başladığım bu yazı, perşembe günü yayınlana­ cak...

Aradaki otuz altı saat içinde İse gerek Türki­ ye'de, gerek dünyada neler neler olacak. Sky- lab'in nereyedüştüğü anlaşılmış olacak, rahmetli Abdi’nin öldürülüşü konusunda belki resmi bir açıklama yapılacak, dış kredi sorunları daha be­ lirgin bir duruma gelecek, Sayın Ecevlt ile Sayın Jlvkov arasındaki görüşmeler sona erecek v.s...

Ama şimdi benim gözlerim bugünkü M illi­ yetin manşetine takılı:

“ Ipekçi'nin katili yakalandı-üniversite öğrenci­

si katil Mehmet Ali Ağca “ Cinayeti hükümeti zor

duruma düşürmek için işledim” dedi.”

Haberi sonuna dek birkaç kez okudum. Sanı­ ğın hükümeti zor duruma düşürmekten ne kazanç sağlamak istediğini anlayamadım.

Üniversitenin ikinci sınıfına kadar gelmiş bir genç, kendi deyimiyle “ Ne sağcı, ne solcu da ol­

madığı halde” sırf hükümeti zor duruma düşür­

mek için tanımadığı ünlü bir gazeteciyi gidip so­ kak ortasında öldürüyor...

Mantığa çok ters gelen bir gerekçe bu... Zaten şiddet olaylarının mantığını doğru dü­ rüst bir türlü yakalayamıyoruz...

Şunu veya bunu öldürmekle dünya konjonk­ türlerine sıkı sıkıya bağlı olan Türkiye'nin belirli bir rotadan şıp diye sapıvereceğini sanmak, cina­ yetler yoluyla Türkiye’de yeni siyaset biçimleri, yeni siyaset kadroları oluşturabileceğine inan­ mak, sanırım dünya politikasını yakından izleyen herkese pek garip, pek çarpık, pek anlamsız gelmektedir.

Gerek dünya politikasında, gerek Türk iç poli­ tikasında, gözle görünmeyen sayısız ince ve girift dengeler vardır. Cinayetler ve şiddet eylemleriyle bu dengeler ağmı kolayca kurup bozma olasılı­ ğına, kişinin kendini kaptırması için, bilmiyorum nasıl bir koşullanma kuyusunun dibine düşmesi gerekir...

★ ★

RNEĞİN Türkiye'de gerçekten bir dikta

t 1 rejimi kurulabilir mi?

Yunanistan’ la P ortekiz’den sonra, NATO üyesi dahi olmadığı halde liberalleşme zo­ runda kalan Ispanya’nın arkasından, Türkiye’nin yeniden dikta rejimine kayması, gerek Batı blokunda gerek Yakın Doğu’da gerek Sosyalist Dünvada, Gerek Üçüncü Dünyada, Türkiye için beklenmedik zorluklara yol açabilir...

Kaldi ki Türkiye’nin içinde de dikta rejiminin yaratacağı tepkilerin sonunda hangi serüvenlere yol açacağı hiç kestirilemez...

Üstelik dikta rejimlerinin Türkiye koşuiiarı içindeki faturası da sanıldığından çok daha paha­ lıya çıkabilir ve bu faturayı ödemeye kimse kolay yanaşmaz.

Dikta rejimleri artık dış güçler için dahi çeşitli nedenlerden eski çekimini yitirmektedir... Somo- za kaçacak delik aramakta, Şili yeniden demok­ rasiye dönmenin planlarını yapmaktadır.

Böyle bir ortamda Türkiye’de bir, dikta dene­ mesi her zaman için çok tehlikeli ve sürprizli sonuçlar yaratır. İran’daki çalkantılardan sonra Türkiye’yi de, üstesinden gelinemeyecek bela­

ların içine savurur...

Biraz da bu nedenledir ki yazılan bütün kırmızı mumlu davetiyelere karşın, diktacılık hortlaya- mamıştır.

★ *

T

ÜRKİYE’nin iç dengeleriyle dünyadaki dengeler arasındaki ilişkiler az çok bilindi­ ği halde, Türkiye'deki şiddet olaylarının temel amacı nedir? Bunun mantığı gereken açık­ lıkla ortaya çıkmamaktadır... Yapılan yorum ve varsayımların hemen hepsinde gerçek payları vardır ama yine de hemen Ihiçbiri,, mantığı tam doyurmamaktadır.

Birileri sakat bir bakışın içindedirler ama o birilerini tanıma olanağı bulunmamaktadır.

Belki bu bizim için sadece böyledir. Belki başka çevreler her şeyi sanıldığından çok daha iyi bilmekte, ama bilmez görünmektedirler.

İşte Abdiciğin katili , yakalanmıştır. Cinayet nedeni olarak, hükümeti zayıflatma isteğini ileri sürmektedir...

Hükümeti zayıflatmak için Abdi’ye kıymaya ne gerek vardır. Kıl üstünde duran parlamento arit­ metiğini şu yönden öteki yöne kaydırmak, hükü­ meti zayıflatmak ne sözcük, tümden yıkmaya yeter...

Mekanizmanın bu kadar kolay olanını çalıştır­ mak dururken, sokak ortasında insanları öldür­ menin temeldeki mantığı hep kapalı kalmakta­ dır...

Yok,cinayetler rejimi değiştirmek için ortam hazırlamak nedeniyleyse, yine de bu kadar kan dökmeye gerek yoktur. Türkiye zaman zaman demokrasi dışı yönetimlere kaydı. Bu kayışların gerekçesini yaratmak için hiç de şiddet üretme taktiklerine gereksinme duyulmadı. O tür deği­ şiklikler, dengelere uyduğunda yürürlüğe girece­ ği zaman, gerekçe falan aramaz. Hele gerekçe cinayetlerin binleri aşmasına kadar asla sabır göstermez. Çünkü gerekçelerin kasıtlı yaratıldı­ ğının anlaşılması, o İşlerin başındakileri ilerde zor duruma sokar...

Yani diyeceğim şiddetin temel nedeni şahsen benim kafa yapımı aşıyor, yahut da çok yanlış açılara dayanıyor...

★ ★

H

ÜKÜMETİ zayıflatmak için az yetişen bir kalemi kurşunlayıp toprağa gömmek... Tetiği çeken de bir üniversite öğrencisi... Abdi şimdi sağ olsa yine oturur kaba kuvvetle hiçbir sorunun çözülemeyeceğini yazardı... İnan­ cını kendi ölümüyle de kanıtladı işte... Zavallı dostum vurulup gitti, hangi sorun çözüldü... Akılsızlık doruğuna tepetaklak dikildiğim izi yir­ minci yüzyılın sonuna damgalamaktan başka...

İKİrkirkirkirk'k'kirkirk'kiırkirkirkir^'kirkirk'kirkirkirk'k'k-kirkirtrk'k

Taha Toros Arşivi * 0 0 1 5 2 0 0 7 1 0 0 6 * ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ *

Referanslar

Benzer Belgeler

ETK İNLİĞİN AMACI: Türkiye ve Yunanistan arasında bir dostluk ve barış köprüsü kurmak; Ege’nin iki yakasında ülkelerarası diyaloğa katkıda bulunmak, spor, sağlık

Master Plan uyarınca 1978'de devreye girmesi gereken çamlıdere Barajı, tünel açmadaki bazı sorunlar nedeniyle ancak 1985'te devreye girdi.. Duraklama devri ve I

Gazeteye konuşan bir İngiliz diplomat da, Türkiye'nin İran'a karşı bir saldırı için izin vereceğini ima ederek "Türkiye, 2003 yılında yaptığı hatayı

Başlangıç HMF, serbest asit ve lakton miktarı fazla olan ballarda ısı işlemi ve muhafaza sonrası daha fazla HMF oluştuğu, başlangıç protein, prolin ve katalaz miktarı

Yüzey suyu sıcaklıklarındaki değişimin normaline göre pozitif olduğu yani nispeten daha sıcak olduğu dönemler El-Nino yılları, yüzey suyu

'HOLNDQOÕJHQoNÕ]ÕQKD\Dllerini, U]LQFDQOÕDGDPLVHKD\DWÕQDFÕJHUoHN \]Q VHPEROL]H HGHU $LOHVL PDKDOOHOL JHOHQHNOHU DKUL\H $EOD¶QÕQ KD\DOOHUL\OH \DúDPDVÕQD L]LQ YHUPH] YH

Ülkenin coğrafi açıdan İran’a yakınlığı ve Şii nüfusun çoğunlukta olması, Basra Körfezi’nin en kü- çük ülkesi olarak daha büyük komşuları ara- Bahreyn,

Muhabirken de çok mutluydu şimdi de çok mutlu; değişen bir şey yok, yine aynı kişi, aynı Acun, buna yemin edebilirdi. Muhabirken de arkadaşlarıyla aynı şekilde