• Sonuç bulunamadı

Başlık: Florozisli dişlerde sınıf-I kavitelerde kondanse edilebilir kompozit restorasyonların klinik başarısının USPHS (Modifiye Ryge) kriterlerine göre değerlendirilmesiYazar(lar):ERDOĞAN, Yıldırım; KÜÇÜKEŞMEN, ÇiğdemCilt: 39 Sayı: 2 Sayfa: 057-066 DOI:

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Florozisli dişlerde sınıf-I kavitelerde kondanse edilebilir kompozit restorasyonların klinik başarısının USPHS (Modifiye Ryge) kriterlerine göre değerlendirilmesiYazar(lar):ERDOĞAN, Yıldırım; KÜÇÜKEŞMEN, ÇiğdemCilt: 39 Sayı: 2 Sayfa: 057-066 DOI: "

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

FLOROZøSLø DøùLERDE SINIF-I KAVøTELERDE

KONDANSE EDøLEBøLøR KOMPOZøT

RESTORASYONLARIN KLøNøK BAùARISININ USPHS

(MODøFøYE RYGE) KRøTERLERøNE GÖRE

DEöERLENDøRøLMESø.

Evaluation of clinical success of condansable composite restorations in class-I cavities in fluorosed teeth according to USPHS (Modified Ryge) criteria.

YÕldÕrÕm ERDOöAN* Çi÷dem KÜÇÜKEùMEN**

* Dr. Dt., Süleyman Demirel Universitesi, Diú Hekimli÷i Fakültesi, Pedodonti A.D, Isparta/TÜRKøYE **

Doç. Dr., Süleyman Demirel Universitesi, Diú Hekimli÷i Fakültesi, Pedodonti A.D, Isparta/TÜRKøYE

ABSTRACT

Dental fluorosis is a developmental problem of teeth, caused by intake of chronical high levels of fluoride during tooth development. In many cases, tooth enamel becomes an opaque, porous and mottled appearance ranging from white to yellow-brown and black. Isparta is an endemic fluorosis area in Turkey. The aim of this study was evaluate the clinical performance of a packable composite resin (Filtek P60, 3M-ESPE, USA) which applied to fluorosed permanent molar teeth according to “Modified Ryge Criteria” in children and adolescents.

Teeth were grouped according to Thylstrup-Fejerskov Index as; (TFI) into normal (TFI 0), mild fluorosis (TFI 1-2), moderate fluorosis (TFI 3-4) and severe fluorosis (TFI 5-7). 145 Class I restorations were placed in these permanent molar teeth. Restorations were assesed by two previously calibrated operators in 3rd and 6th and 12th month for marginal discoloration, secondary caries, marginal adaptation, anatomic form, postoperative sensitivity, retantion.and colour matching

At the final appointment (after one year) 99.2 %, 99.5 %, 99.1 %, 96.9 % respectively of the restorations in normal, mild, moderate and severe fluorosis groups received Alfa ratings. A high percentage of optimal scores were recorded for

secondary caries, anatomic form and retantion. For marginal adaptation, three restorations in se-vere fluorosis group received a score of Bravo (11.1 %).

The clinical performance of Filtek P60 packable composite resin was excellent after 1 year. Nevertheless, we thought that, long-term clinical evaluations are necessary.

Key words: Clinical performance, Condansable composites, Dental fluorosis.

ÖZET

Diúsel florozis, diú geliúimi sÕrasÕnda kronik olarak yüksek seviyede flor alÕmÕna ba÷lÕ olarak meydana gelen geliúimsel bir problemdir. Birçok olguda diú minesi opak, pöröz, beyazdan sarÕ-kahverengi ve siyaha kadar de÷iúen renklenmiú bir görünüme sahiptir. Isparta, Türkiye’de bulu-nan endemik bir florozis bölgesidir. Bu çalÕúma-nÕn amacÕ, çocuk ve adölesan hastalardaki florozisli daimi büyük azÕ diúlerine uygulanan bir kondanse edilebilir kompozit rezinin (Filtek P60, 3M-ESPE, USA) klinik performansÕnÕn “Modifiye Ryge Kriterleri” do÷rultusunda de÷erlendirilmesi-dir.

ÇalÕúmada toplam 145 adet daimi büyük azÕ diúi; Thylstrup-Fejerskov øndeksine göre; “normal (TFI 0), hafif (TFI 1-2), orta úiddette (TFI 3-4) ve úiddetli (TFI 5-7) florozis” olarak gruplandÕrÕlmÕú

(2)

ve bütün diúlere SÕnÕf I restorasyonlar uygulan-mÕútÕr. Restorasyonlar 3., 6. ve 12. aylarda, daha önceden kalibre olmuú iki diú hekimi tarafÕndan, kenar renklenmesi, sekonder çürük, kenar uyumu, anatomik form, postoperatif hassasiyet, retansiyon ve renk uyumu kriterleri bakÕmÕndan de÷erlendi-rilmiútir.

Diúlerin bir yÕlÕn sonundaki son de÷erlendi-rilmelerinde, normal, hafif, orta úiddette ve úiddet-li florozis gruplarÕ sÕrasÕyla % 99.2, % 99.5, % 99.1, % 96.9 oranÕnda “Alfa” skoru göstermiúler-dir. Özellikle sekonder çürük, anatomik form ve

retansiyon kriterlerinde yüksek oranda baúarÕ göz-lenmiútir. Kenar uyumu kriteri için, úiddetli florozis grubunda üç restorasyon “Bravo” skoru almÕútÕr (% 11.1).Bir yÕl sonunda Filtek P60 kondanse edilebilir kompozit rezinin klinik per-formansÕ oldukça iyi bulunmuútur. Ancak, daha uzun süreli klinik takibin de gerekli oldu÷u düúü-nülmektedir.

Anahtar kelimeler: Klinik performans, Kondanse edilebilir kompozitler, Diúsel florozis.

GøRøù

Flor, yüksek düzeyde reaktif bir halojen-dir ve do÷ada yaygÕn olarak bileúikler halinde bulunmaktadÕr. Florun, çocuklarda ve yetiúkin-lerde diú çürü÷ü oluúumunun engellenmesinde etkin bir rol oynadÕ÷Õ bilinmektedir (1). Ancak diúlerin geliúimi sÕrasÕnda günlük optimal do-zun üzerindeki miktarlarda alÕnan florun, bir tür mine ve dentin mineralizasyon bozuklu÷u olan diú florozisine neden oldu÷u belirlenmiútir (2). Dünyada, içme suyu ve kaynaklarÕnda yüksek oranda flor içeren bölgeler, “endemik florozis bölgeleri” olarak adlandÕrÕlmaktadÕr. Isparta yerleúim birimi de Türkiye’deki ende-mik florozis bölgelerinden birisi olarak bilin-mektedir (3,4). Günümüzde, hafif ve orta úid-dette diú florozisinin görülme sÕklÕ÷ÕnÕn geçmi-úe göre arttÕ÷Õ bildirilmektedir. Bunun sebebi-nin, eskiden sadece do÷al kaynaklardan alÕnan florun, günümüzde ayrÕca úiúe sularÕ, tuzlar, süt, çocuk mamalarÕ, meyve sularÕ, vitaminler, diú macunlarÕ, gargaralar ve diú hekimli÷inde kullanÕlan di÷er bazÕ materyaller gibi bir çok maddeye eklenmesi yoluyla sistemik alÕmÕnÕn artmasÕ oldu÷u düúünülmektedir (5-8).

Günümüzde, estetik bozukluklar, aúÕrÕ madde kayÕplarÕ veya çürük gibi sebepler dola-yÕsÕyla florozisli diúlerin tedavisi için, kompozit rezin restorasyonlar, akrilik veya porselen kuronlar kullanÕlabilmektedir (8-17). Son yÕllarda polimer teknolojisindeki geliúme-lerle, do÷al diú görünümüne benzer kompozit rezin materyaller üretilmiútir (18). Adeziv rezin-bazlÕ direkt kompozit restorasyonlarÕn kullanÕmÕ, günümüzde diúlerin korunmasÕ ve restore edilmesinde oldukça popüler bir yön-tem haline gelmiútir (19-22).

Son yÕllarda, estetik restorasyon ihtiyacÕnÕ karúÕlamak ve teknik hassasiyeti azaltÕp amal-gama benzer biçimde kaviteye yerleútirme ve iúleme özelliklerini sa÷lamak amacÕyla “kondanse edilebilir”, “sÕkÕútÕrÕlabilir” veya “tepilebilir” kompozitler olarak adlandÕrÕlan kompozit rezinler üretilmiútir. Bu materyaller, geleneksel kompozitlere göre daha katÕ ve daha az yapÕúkan yapÕda olduklarÕ için kondensasyonlarÕ kolaylÕkla gerçekleútirilebil-mektedir. KatÕ kÕvamda olmalarÕ, amalgama benzer úekilde kontaktlarÕn oluúturulabilmesini sa÷lar. AyrÕca, yapÕúkanlÕklarÕnÕn düúük olmasÕ sayesinde okluzal anatominin daha kolaylÕkla iúlenebilmesi ve mine kenarÕ boyunca oldukça iyi bir kontür sa÷lanabilmesi mümkün olmuú-tur (21,23).

Kondanse edilebilir kompozit rezinlerin üretiminde, temelde SÕnÕf I ve SÕnÕf II kavitelerin restore edilmesinde teknik hassasi-yet ve karmaúÕklÕ÷Õn azaltÕlmasÕ amaçlanmÕútÕr. Restorasyon iúlemi için gereken zamanÕn azal-tÕlmasÕ, temel hedeflerden biridir. Oklüzal yük-leme ve aúÕnmanÕn risk teúkil etti÷i bazÕ orta ve büyük kavitelerde veya amalgam restorasyo-nun kompozit restorasyonla de÷iútirildi÷i du-rumlarda, yüksek fiziksel özellikleri sayesinde riski düúürmektedir (23). Bu materyallerin güç-lü mekanik ve fiziksel özellikleri, yapÕlarÕnda yüksek oranda ve farklÕ çapta doldurucu parti-kül bulunmasÕyla ilgilidir (24,25). Kompozit materyalin yapÕsÕndaki doldurucu miktarÕnÕn artmasÕ, daha güçlü, daha fazla kÕrÕlma daya-nÕmÕna sahip ve aúÕnma direnci daha fazla bir yapÕ ortaya çÕkmasÕnÕ sa÷lar (26,27). Ancak doldurucu partikül büyüklü÷ünün fazla olmasÕ sebebiyle, bitirme ve polisaj iúlemlerinden son-ra pürüzlü yüzey oluúma riskinin artabilece÷i bildirilmektedir (28).

(3)

Bu çalÕúmanÕn amacÕ, Türkiye’nin ende-mik florozis bölgelerinden biri olan Isparta’da, florozisli büyük azÕ diúleri bulunan çocuk ve adölesan hastalarda uygulanan kondanse edile-bilir bir kompozit rezinin (Filtek P60, 3M-ESPE, USA) klinik performansÕnÕ “Modifiye Ryge Kriterleri” do÷rultusunda de÷erlendir-mektir.

GEREÇ ve YÖNTEM

Mevcut çalÕúma, öncelikle Süleyman De-mirel Üniversitesi TÕp Fakültesi Etik Kurulu’a sunularak “etik kurul onayÕ” alÕnmÕútÕr. Bu ça-lÕúmada, Süleyman Demirel Üniversitesi Diú Hekimli÷i Fakültesi Pedodonti Anabilim Da-lÕ’na tedavi amacÕyla baúvuran hastalar arasÕn-dan seçilen ve daimi büyük azÕ diúlerinde oklüzal dentin çürü÷ü oldu÷u belirlenen, diúsel florozisi olan ve olmayan ve yaúlarÕ 9-17 (ort. yaú 14,3 ± 1,8) arasÕnda de÷iúen 53 çocuk ve adelösan hasta (18 erkek, 35 kÕz) yer almakta-dÕr.

Tedavilerden önce, çocuk ve adelösan hastalarÕn velilerinden, uygulanacak muayene, tedavi ve takip randevularÕ için yazÕlÕ onay belgeleri elde edilmiú ve hastalarÕn tÕbbi ve dental anamnezleri alÕnmÕútÕr. Akut veya kro-nik sistemik hastalÕ÷a sahip olan çocuklar ça-lÕúma dÕúÕ bÕrakÕlmÕúlardÕr. Çaça-lÕúma öncesinde a÷Õz içi ve a÷Õz dÕúÕ muayeneleri gerçekleútiri-len hastalar arasÕnda oral hijyen alÕúkanlÕ÷Õ ol-mayan veya eksik olanlara oral hijyen moti-vasyonu sa÷lanmÕútÕr. Maloklüzyonlu hastalar çalÕúmaya dahil edilmemiútir.

Oklüzal dentin çürü÷ü bulunan toplam 145 büyük azÕ diúinin florozis seviyelerinin be-lirlenmesinde Thylstrup-Fejerskov indeksinden yararlanÕlmÕú, diúler; florozisli olmayan (TFI 0), hafif florozisli (TFI 1-2), orta derecede florozisli (TFI 3-4) ve úiddetli florozisli (TFI 5-6-7) olmak üzere kendi aralarÕnda ayrÕlmÕú-tÕr. Diúlerin gruplara göre da÷ÕlÕmÕ Tablo 1’de gösterilmiútir.

Tablo 1. Thylstrup-Fejerskov øndeks (TFI)’ine

göre diúlerin da÷ÕlÕmlarÕ.

Thylstrup-Fejerskov øndeks (TFI)

TFI 0 grubu 34

TFI 1-2 grubu 31

TFI 3-4 grubu 53

TFI 5-6-7 grubu 27

Toplam diú sayÕsÕ 145

ølgili diúlerde, elmas ve çelik rond frezlerle su so÷utmasÕ altÕnda çürük dokusu uzaklaútÕrÕlarak SÕnÕf I kavite preparasyonlarÕ yapÕlmÕútÕr. Çürük temizleme iúlemi sÕrasÕnda kalan dentin miktarÕnÕn kritik sÕnÕra ulaútÕ÷Õ diúlere hÕzlÕ sertleúen kalsiyum hidroksit patÕ (Dycal, Dentsply, Milford/USA) uygulanmÕú-tÕr. Kavite kenarlarÕna bizotaj yapÕlmamÕúuygulanmÕú-tÕr. Bu iúlemlerin ardÕndan kaviteler, ba÷layÕcÕ aja-nÕn üzerine direkt kompozit restorasyon yapÕmÕ için hazÕr hale getirilmiúlerdir.

Üretici firmalarÕn tavsiyeleri do÷rultusun-da, bir aplikatör yardÕmÕyla self-etch adeziv sistemin (Adper™ SE Plus Self-etch Adhesive, 3M ESPE Dental Products, St. Paul/USA) A likiti (aköz primer) kaviteye uygulanmÕú, sonra bir baúka aplikatörle B likiti (asidik monomer) uygulanarak 20 sn boyunca kavite yüzeyleri ovalanmÕútÕr. Kaviteye hava-su spreyi ile 10 sn basÕnçsÕz hava uygulanmasÕnÕn ardÕndan, tek-rar B likiti uygulanarak, basÕnçsÕz hava ile in-celtilmiú ve ve 10 sn ÕúÕk uygulanarak polimerize edilmiútir. Polimerizasyon için, ÕúÕk gücü 800 mw/cm2 olan halojen bir ÕúÕk cihazÕ

(Blue Swan, Dentanet, Ankara/Türkiye) kulla-nÕlmÕútÕr.

Ardundan, kondanse edilebilir kompozit rezin materyal (Filtek™ P60, 3M ESPE Dental Products, St. Paul/USA) 2 mm kalÕnlÕ÷Õnda ta-bakalar halinde kavitelere yerleútirilerek 20 sn boyunca ÕúÕkla polimerize edilmiútir. Oklüzal morfolojisi için uygun úekil verilip polimerizasyon iúlemi tamamlanan restoras-yonlarÕn, ÕsÕrtma ka÷ÕdÕ ile yükseklik kontrolü yapÕlarak, bitirme ve polisaj diskleri (Sof-Lex™, 3M ESPE Dental Products, St. Paul/USA) yardÕmÕ ile polisaj iúlemleri gerçek-leútirilmiútir. ÇalÕúmada kullanÕlan rezin ma-teryallerin özellikleri Tablo 2’de gösterilmiútir.

(4)

Tablo 2. ÇalÕúmada kullanÕlan rezin materyaller. Ürünün Ticari AdÕ Üretici Firma Ürünün

Tipi Kimyasal øçeri÷i Adper™ SE Plus Self-etch Adhesive 3M ESPE, Dental Products, St. Paul, USA 2 aúamalÕ self-etch adeziv sistem Likit A (aköz primer): Su, HEMA,

yüzey aktif madde, pembe renklendirici Likit B (asidik monomer): UDMA, TEGDMA, TMPTMA, HEMA, MHP, zirkonya nanodoldurucu, kamforokinon bazlÕ baúlatÕcÕ sistem Filtek ™ P60 Posterior Restorative Sistem 3M ESPE, Dental Products St. Paul, USA Kondanse edilebilir kompozit Monomer içeri÷i: Bis-GMA, TEGDMA, UDMA, Bis-EMA Doldurucu içeri÷i: Zirkonya-silika doldu-rucu, ortalama 0.6 —m partikül büyüklü÷ü, hacimce % 61 a÷ÕrlÕkça % 83 dol-durucu miktarÕ RestorasyonlarÕn de÷erlendirilmeleri; 3., 6., ve 12. aylarda, önceden kalibre olmuú ve birbirlerinden ba÷ÕmsÕz 2 diú hekimi tarafÕndan yapÕlmÕútÕr. De÷erlendirilmeler sÕrasÕnda veri-len skorlar farklÕ bulunduysa, hekimler kendi aralarÕnda fikir birli÷ine vararak tek bir skorlama yapmÕúlardÕr. RestorasyonlarÕn de-÷erlendirilmesinde “Modifiye Ryge Kriterleri (28,29) kullanÕlmÕú ve de÷erlendirmeler ayna ve sond yardÕmÕyla gerçekleútirilmiútir (Tablo 3).

Tablo 3. RestorasyonlarÕn de÷erlendirilmesinde

kullanÕlan Modifiye Ryge Kriterleri.

Kriter Skorlama

Retansiyon A: Restorasyon a÷Õzda durmakta

B: Restorasyonun bir kÕsmÕ düúmüú C: Restorasyonun tamamÕ düúmüú

Renk uyumu A: Restorasyonun renk ve úeffaflÕ÷Õ komúu diú

dokusu ile uyumlu

B: Restorasyonun renk ve úeffaflÕ÷Õ komúu diú dokusu ile uyum göstermiyor, ancak diú rengi sÕnÕrlarÕ içinde

C: Klinik olarak kabul edilemez renk uyumu

Kenar renklenmesi A: Restorasyonla bitiúik diú dokusu arasÕnda renk de÷iúikli÷i yok

B: Lokalize, ço÷unlukla uzaklaútÕrÕlabilir yüzeyel renk de÷iúikli÷i

C: Pulpal yönde ilerlemiú renklenme

Anatomik form A: Restorasyon diúle anatomik devamlÕlÕk göste-riyor

B: Klinik olarak kabul edilebilir genel bir aúÕn-ma mevcut

C: Mine-dentin sÕnÕrÕnÕn altÕnda aúÕnma

Kenar uyumu A: Restorasyonun tüm kenarlarÕ diúe adapte,

sond takÕlmÕyor

B: Restorasyon kenarÕna sond takÕlÕyor, ancak dentin açÕkta de÷il

C: Sond, dentinin açÕkta oldu÷u bir aralÕ÷a giri-yor

Sekonder çürük oluúumu

A: Çürük yok

B: Restorasyon kenarÕnda yumuúak lezyon, opasite veya beyaz nokta gibi çürük belirtileri var

Postoperatif hassa-siyet

A: Hassasiyet yok B: Hassasiyet var

* Skorlar: “A= Alfa, B = Bravo, C = Charlie”.

BULGULAR

ÇalÕúmamÕzda uyguladÕ÷ÕmÕz restorasyon-larÕn; “kenar renklenmesi, kenar uyumu, ana-tomik form, postoperatif hassasiyet, sekonder çürük, retansiyon ve renk uyumu” kriterlerine ait verileri Tablo 4’de gösterilmiútir.

(5)

Tablo 4: Modifiye Ryge kriterlerine göre florozisli ve florozisli olmayan diúlerde uygulanan restorasyonlarÕn

performanslarÕnÕn sayÕsal ve yüzdesel (%) olarak görünümü.

Skorlar*

NORMAL

3. ay 6. ay 12. ay

HAFøF FLOROZøS

3. ay 6. ay 12. ay

ORTA ùøDDETTE FLOROZøS 3. ay 6. ay 12. ay ùøDDETLø FLOROZøS 3. ay 6. ay 12. ay Retansiyon A 34(100) 34(100) 34(100) 31(100) 31(100) 31(100) 53(100) 53(100) 53(100) 27(100) 27(100) 27(100) B - - - - - - - - - - - - C - - - - Renk Uyumu A 34(100) 34(100) 34(100) - - - - - - - - - B - - - - C - - - - - - - - - - - - Kenar Renk-lenmesi A 34(100) 34(100) 34(100) 31(100) 31(100) 31(100) 53(100) 53(100) 52(98.1) 27(100) 27(100) 26(96.3) B - - - - - - - - 1(1.9) - - 1(3.7) C - - - - Anatomik Form A 34(100) 34(100) 34(100) 31(100) 31(100) 31(100) 53(100) 53(100) 53(100) 27(100) 27(100) 26(96.3) B - - - 1(3.7) C - - - - - - - - - - - - Kenar Uyu-mu A 34(100) 34(100) 34(100) 31(100) 31(100) 30(96.8) 53(100) 53(100) 53(100) 27(100) 27(100) 24(88.9) B - - - - - 1(3.2) - - - - - 3(11.1) C - - - - Sekonder Çü-rük A 34(100) 34(100) 33(97.1) 31(100) 31(100) 31(100) 53(100) 53(100) 53(100) 27(100) 27(100) 27(100) B - - 1(2.9) - - - - Postoperatif Hassasiyet A 34(100) 34(100) 33(97.1) 31(100) 31(100) 31(100) 53(100) 53(100) 51(96.2) 27(100) 27(100) 27(100) B - - 1(2.9) - - - 2(3.8) - - -

* Skorlar: “A= Alfa, B = Bravo, C = Charlie”.

TARTIùMA

Diú hekimli÷i literatüründe, florozisli diú-lerde gerçekleútirilen kompozit restorasyonlar-la yapÕlmÕú çalÕúmarestorasyonlar-lar henüz oldukça az sayÕ-dadÕr. Literatürün eriúilebilen kaynaklarÕnda çocuk, adölesan ve/veya eriúkin bireylerde florozisli diúlerde kompozit restorasyonlarÕn klinik performansÕnÕ inceleyen herhangi bir ça-lÕúmaya rastlanmamÕútÕr. Bu çalÕúmada, Isparta yöresinde yaúayan çocuk ve adölesan bireyle-rin florozisli ve florozisi olmayan genç daimi büyük azÕ diúlerine uygulanan kondanse edile-bilir kompozit rezin restorasyonlarÕn etkinli÷i-nin klinik olarak belirlenmesi amaçlanmÕútÕr.

Diúsel florozis, diúlerin geliúimi sÕrasÕnda günlük alÕnmasÕ gereken miktarÕn üzerinde ve kronik florid alÕmÕna ba÷lÕ olarak diúlerin sert dokularÕnda meydana gelen yapÕsal de÷iúiklik-lerdir (30-32). AlÕnan yüksek miktardaki floridin, diúsel geliúimi hangi mekanizmalarla etkiledi÷i hala çok iyi biçimde anlaúÕlamamÕú olsa da, protein metabolizmasÕndaki bir takÕm de÷iúikliklerin, düzensiz kristal yapÕsÕna ve hipomineralizasyona neden oldu÷u bilinmek-tedir (31,33).

Thylstrup-Fejerskov øndeksi, floridin diú-lerdeki biyolojik etkilerini, mümkün olan en ayrÕntÕlÕ biçimde kaydetmek amacÕyla

geliúti-rilmiútir. Mine kaybÕyla iliúkili skor sayÕsÕ faz-la oldu÷undan dofaz-layÕ, içme suyunda ileri dere-cede florid ihtiva eden bölgelerde daha yüksek hassasiyet sa÷lamaktadÕr. Böylece, hem florozisin potansiyel etkisinin küçük oldu÷u, ancak geniú bir toplulu÷un etkilendi÷i durum-larda, hem de diúlerdeki florozisi seviyesinin ayÕrt edilmesi gerekti÷inde oldukça hassas ve güvenilirdir. Bu yüzden klinik çalÕúmalar için Thylstrup-Fejerskov øndeksi’nin, di÷er ana in-deksler olan Dean øndeksi ve Diú Yüzeyi Florozis øndeksi’nden daha uygun oldu÷u bil-dirilmiútir (33-35). øndeksin hassasiyetini sa÷-layabilmek için, diúler temizlenir ve havayla kurutulur, böylece florozisin çok hafif formlarÕ bile görülebilir. Bu çalÕúmada da, diúlerin florozis seviyelerinin de÷erlendirilmesi ama-cÕyla Thylstrup-Fejerskov øndeksi kullanÕlmÕú-tÕr.

Restoratif materyallerin klinik performan-sÕnÕ etkileyebilecek ilave potansiyel faktörleri sÕnÕrlamak ve böylelikle florozisli diúlerde uy-gulanan materyallerin performanslarÕyla ilgili net bir de÷erlendirme yapabilmek amacÕyla bu çalÕúmada SÕnÕf I restorasyonlar tercih edilmiú-tir.

Mevcut çalÕúmada, daimi büyük azÕ diúle-rinde uygulanmasÕ amacÕyla kondanse

(6)

edilebi-lir bir kompozit materyal kullanÕlmÕútÕr. Kondanse edilebilir kompozitler, amalgamÕn uygulama özelliklerini ve sa÷lamlÕ÷ÕnÕ taklit edebilmek amacÕyla geliútirilen materyallerdir (37,38). En belirgin özellikleri yüksek visköziteleri ve daha az yapÕúkan olmalarÕdÕr. Bu durum, di÷er kompozit rezinlere göre daha iyi kondanse edilebilmelerini sa÷lar. YapÕla-rÕnda yüksek oranda farklÕ çapta doldurucu partikül bulunabilmesi, fiziksel özelliklerini arttÕrmaktadÕr (37). Literatürde kondanse edi-lebilir kompozit materyallerle arka grup daimi diúlerde yapÕlmÕú pek çok çalÕúma mevcuttur.

Örne÷in, Loguercio ve ark. (2006), arka grup diúlerde dört kondanse edilebilir kompozit rezinin (Solitaire, ALERT, Filtek P60, Surefil) klinik takibini yapmÕúlardÕr. 1 yÕl sonunda, postoperatif hassasiyet ve sekonder çürük kriterleri ele alÕndÕ÷Õnda; bu araútÕrmacÕ-larÕn çalÕúmasÕnda tam baúarÕ sa÷landÕ÷Õ bildi-rilmiútir (38).. Bizim çalÕúmamÕzda, 12. ay so-nunda Filtek P60 ile gerçekleútirilen restoras-yonlarda; kontrol grubunda her iki kriter için % 2.9 Bravo skoru, orta úiddette florozis gru-bunda sadece postoperatif hassasiyet kriteri için % 3.8 Bravo skoru gözlenmiú, di÷er grup-larda ise %100 baúarÕ sa÷lanmÕútÕr. ÇalÕúma-mÕzda az da olsa görülen kayÕplarÕn sebebinin, bahsedilen çalÕúmada yer alan restorasyonlarÕn sayÕsÕna oranla bu çalÕúmada yer alan restoras-yonlarÕn sayÕsÕnÕn yaklaúÕk 4 kat daha fazla olmasÕndan ve bu çalÕúmada floridden etkilene-rek fiziksel yapÕsÕ de÷iúmiú diúlerin yer alma-sÕndan kaynaklanmÕú olabilece÷i düúünülmüú-tür. Bunun yanÕ sÕra, bu araútÕrmacÕlarÕn çalÕú-masÕnda, 1 yÕl sonunda, kenar renklenmesi ve kenar uyumu kriterlerinde, hiçbir restoratif ma-teryal için herhangi bir kayÕp gözlenmemiúken, bizim çalÕúmamÕzda, 1 yÕl sonunda kenar renk-lenmesi kriterinde, P60 ile gerçekleútirilen res-torasyonlarda, kontrol grubu, hafif, orta ve úid-detli florozis gruplarÕnda sÕrasÕyla; % 100, % 100, % 98.1 ve % 96.3 kenar uyumu kriterinde ise % 100, % 96.8, % 100 ve % 88.9 oranÕnda Alfa oranlarÕ görülmüútür. Kenar uyumunun bozulmasÕ, genel olarak kavite kenarÕnÕn üs-tünde fazla kompozit materyal kalmasÕndan, restorasyon kenarlarÕnÕn bitim ve polisaj iúlem-lerinin iyi yapÕlmamÕú olmasÕndan veya kenar-larda boúluklarÕn meydana gelmesinden kay-naklanabilmektedir. Bizim çalÕúmamÕzda ise,

bu durumun; florozisin úiddetiyle birlikte artan mine yapÕsÕndaki pörözite ve defektlere ba÷lÕ olarak kenar uyumunun etkilenmesinden mey-dana gelebilece÷i düúünülmüútür.

Kompozit rezin materyallerde, partikül çapÕnÕn büyük olmasÕ, çi÷neme fonksiyonu sÕ-rasÕnda restoratif materyale gelen stres kuvvet-lerinin, büyük doldurucu partiküllerin yüzey-den kopmasÕna, organik matrikste boúluklar oluúmasÕna ve böylece aúÕnmanÕn meydana gelmesine yol açabilmektedir (39,40). Örne÷in Loguercio ve ark. (2006) ’nÕn çalÕúmasÕnda (39), 1 yÕl sonunda Solitaire ve ALERT’de ba-zÕ kayÕplar görülmüútür. Özellikle yüzey yapÕsÕ ve anatomik form gibi fiziksel özellikleri ölçen kriterler bakÕmÕndan meydana gelen bu kayÕp-lar, bu iki restoratif materyalin inorganik yapÕ-sÕnda partikül çapÕ ortalamasÕnÕn büyüklü÷ü nedeniyle olabilir. Bahsedilen çalÕúmada Surefil ve P60 materyalleri ise, bizim çalÕú-mamÕzdaki gibi baúarÕlÕ bulunmuútur. Bu se-beple, nispeten daha küçük partikül çapÕ orta-lamasÕna sahip olan P60’Õn, fiziksel özellikleri bakÕmÕndan oldukça baúarÕlÕ oldu÷u düúünül-mektedir.

Bir baúka çalÕúmada Dresch ve ark. (2006), bir kondanse edilebilir kompozit rezin (Pyramid) ile farklÕ tipte kompozit rezin ma-teryallerin klinik performanslarÕnÕ karúÕlaútÕr-mÕúlardÕr. Bu çalÕúmada kondanse edilebilir kompozit rezin materyalde, 1 sene sonunda, kenar uyumu bakÕmÕndan % 13.5, anatomik form bakÕmÕndan % 8.1 oranÕnda kayÕp göz-lenmiútir (41). Bizim kullandÕ÷ÕmÕz kondanse edilebilir kompozit materyal olan Filtek P60 ile yapÕlan restorasyonlarda ise, kenar uyumu kri-terinde, en büyük kayÕplar úiddetli florozis grubunda izlenmiútir (% 11.1 Bravo). Bunun sebebinin, úiddetli florozisli diúlerde mevcut olan aúÕrÕ pöröz, çukurcuklu, yüzey yapÕsÕ bo-zulmuú, yer yer ileri derecede madde kayÕpla-rÕnÕn oldu÷u mine tabakasÕnÕn varlÕ÷Õ ve bu ka-yÕplarÕn süreç içinde artmasÕ olabilece÷i düúü-nülmüútür.

Sadeghi ve ark. (2010), büyük azÕ diúlerde toplam 135 SÕnÕf I kaviteye, kondanse edilebi-lir (Packable Premise) ve iki farklÕ tipte kompozit rezin materyal uygulamÕúlardÕr (42). Bu çalÕúmada ve bizim çalÕúmamÕzda uygula-dÕ÷ÕmÕz kondanse edilebilir kompozit

(7)

restoras-yonlarÕ karúÕlaútÕrdÕ÷ÕmÕzda, Sadeghi ve ark.’nÕn (2010) gerçekleútirdi÷i kondanse edi-lebilir kompozit rezin restorasyonlarda, 1 yÕlÕn sonunda tüm kriterlerde % 96.2 Alfa oranÕna karúÕlÕk (42), bizim çalÕúmamÕzda kullanÕlan P60 restoratif materyali, kontrol grubunda % 99, hafif florozis grubunda % 99.5, orta úiddet-te florozis grubunda % 99.1 ve úiddetli florozis grubunda ise % 96.9 Alfa skoru sergilemiútir. Buna göre, çalÕúmamÕzda tüm gruplarda, bah-sedilen çalÕúmaya göre kondanse edilebilir kompozit restorasyonlarda daha yüksek Alfa skoru kaydedildi÷i görülmektedir. Bunun se-bebi, kondanse edilebilir kompozit materyalle-rin yapÕlarÕnÕn üretici firmalara göre farklÕlÕk göstermesiyle alakalÕ olabilir.

Kiremitçi ve ark. (2009), Filtek P60 kondanse edilebilir kompozit rezin materyalin 6 yÕllÕk klinik performansÕnÕ de÷erlendirmiú-lerdir. Bu çalÕúmada, 1 yÕlÕn sonunda tüm kri-terlerde % 100 Alfa skoru kaydedilmiútir (43). Bizim çalÕúmamÕzda, 1 yÕl sonunda P60 kondanse edilebilir kompozit rezinin kullanÕl-dÕ÷Õ kontrol grubundaki daimi büyük azÕ resto-rasyonlarda sadece sekonder çürük ve postoperatif hassasiyet kriterlerinde birer Bra-vo de÷eri kaydedilmiútir (her iki kriter için de % 2.4). Hafif florozis grubu için kenar uyumu kriterinde bir restorasyon (% 3.2), orta úiddette florozis grubu için kenar renklenmesi kriterin-de bir restorasyon (% 1.9), postoperatif hassa-siyet kriterinde iki restorasyon (% 3.8), úiddetli forozis grubunda ise kenar renklenmesi ve ana-tomik form kriterinde birer restorasyon (her iki kriter için de % 3.7), kenar uyumu kriterinde ise üç restorasyon (% 11.1) Bravo skoru sergi-lemiú, di÷er tüm kriterlerde ise % 100 Alfa skoru kaydedilmiútir. Özellikle kontrol grubu, hafif florozis grubu ve orta úiddette florozis grubundaki performans sonuçlarÕ, Kiremitçi ve ark. (2009) ’nÕn çalÕúmasÕna oldukça yakÕndÕr (43). Tüm kriterlerin ortalamasÕ alÕndÕ÷Õnda, bahsedilen çalÕúmada P60 kondanse edilebilir kompozit restorasyonlar % 100 oranÕnda Alfa skoru gösterirlerken, çalÕúmamÕzda bu oran, kontrol grubu için % 99, hafif florozis grubu için % 99.5, orta úiddette florozis grubu için % 99.1, úiddetli florozis grubu için ise % 96.9 úeklinde olmuútur. ùiddetli florozis grubundaki göreceli olarak daha yüksek Bravo skoru orta-lamasÕnÕn mevcudiyetinin, özellikle kenar uyumu ve kenar renklenmesi kriterlerini

etki-leyebilecek úekilde bu gruptaki diúlerin mine-lerinde görülen çukurcuklar ve anatomik yapÕ bozukluklarÕ nedeniyle oldu÷u düúünülmekte-dir.

Waidyasekera ve ark. (2007), yaptÕklarÕ bir in vitro çalÕúmada, daimi büyük azÕ diúleri TFI’ya göre normal (TFI 0), hafif florozis (TFI 1-3) ve úiddetli florozis (TFI 4-6) olarak ayÕr-mÕúlar ve bir all-in-one (Clearfil Tri S Bond), bir iki aúamalÕ self-etching primer sistem (Clearfil SE Bond) ve bir total-etch sistemin (Single Bond) ba÷lanma de÷erlerini karúÕlaú-tÕrmÕúlardÕr. ÇalÕúmada tüm adeziv sistemler için, florozisin úiddeti arttÕkça mikrogerilim ba÷lanma dayanÕmÕ de÷erlerinin azaldÕ÷Õ bildi-rilmiútir. AraútÕrmacÕlar, úiddetli florozis gru-bundaki düúük de÷erleri, florozisli dentinin ge-niú, hipomineralize globuler dentin alanlarÕyla iliúkilendirmiúlerdir. Hem hafif hem de úiddetli florozis grubunda iki aúamalÕ self-etch primer sistem, di÷er adeziv sistemlerden daha yüksek ba÷lanma de÷erleri göstermiútir. Yine araútÕr-macÕlara göre bu durum, iki aúamalÕ self-etching primer sistemin, açÕ÷a çÕkmÕú kollajen fibrillerinin kimyasal olarak stabil biçimde fonksiyonel monomer ile etkileúimi nedeniyle meydana gelmiútir (44).

Bizim çalÕúmamÕzda 2 aúamalÕ bir self-etch sistem olan Adper SE Plus kullanÕlmÕútÕr. Kenar uyumu kriterinde úiddetli florozis grup-larÕnda, di÷er gruplara oranla daha yüksek Bravo skoru gözlenmiú ancak retansiyon, kenar uyumu gibi ba÷lanma kuvveti ile direkt iliúkili kriterlerde tüm gruplarda yüksek baúarÕ göz-lenmiútir. Total-etch sistemlerde karúÕlaúÕlan “kollajen a÷ÕnÕn çökmesi, monomer infiltrasyonunun engellenmesi, postoperatif hassasiyet” gibi problemlere self-etch adeziv sistemlerde daha az rastlanmaktadÕr (45,46). Bu durumun, sekonder çürük ve postoperatif hassasiyet kriterleri göz önüne alÕndÕ÷Õnda, hem kontrol hem de florozis gruplarÕnda göz-lenen yüksek baúarÕ oranlarÕ üzerinde etkili ol-du÷u düúünülmüútür.

SONUÇLAR

ÇalÕúmada, 1 yÕlÕn sonunda florozisli ve florozisli olmayan daimi büyük azÕ diúlerinde, P60’Õn klinik performansÕ tüm kriterler için kabul edilebilir bulunmuútur. Ancak gelecekte bu konu ile ilgili olarak daha fazla çalÕúma ya-pÕlmasÕna ihtiyaç vardÕr.

(8)

KAYNAKLAR

1-Aoba T, Fejerskov O. Dental fluorosis: chemistry and biology. Crit Rev Oral Biol Med 2002; 13: 155-70.

2-NRC (National Research Council), Comission on Life Sciences. Health Effects of Ingested Fluoride. Washington D.C.: National Academy Press, 1993.

3-Ulusu T, Ölmez S, Köse MR, Üstünda÷ M, Aycan E. T.C. Sa÷lÕk BakanlÕ÷Õ Ana Çocuk Sa÷lÕ÷Õ ve Aile PlanlamasÕ Genel Müdürlügü Türkiye’nin Su Flor HaritasÕ. Ankara: BakanlÕk BasÕmevi, 2003.

4-Usmen E, Altay N, Ölmez S, Ataç A, BatÕrbaygil Y. Türkiye genelinde sulardaki flor seviyeleri. TDBD 1997; 39: 42-3.

5-Whitford GM, Ekstrand J. Summary of Session I: Metabolism of fluoride. J Dent Res 1990; 69: 513.

6-Buzalaf MA, Granjeiro JM, Damante CA, de Ornelas F. Fluoride content of infant formulas prepared with deionized, bottled min-eral and fluoridated drinking water. ASDC J Dent Child 2001; 68: 37-41.

7-Rahul P, Hedge AM, Munshi AK. Es-timation of the fluoride concentrations in hu-man breast milk, cow’s milk and infant formu-lae. J Clin Pediatr Dent 2003; 27: 257-60.

8-Küçükeúmen Ç, Sönmez H. Diúhekimli÷inde florun, insan vücudu ve diúler üzerindeki etkilerinin de÷erlendirilmesi. SDÜ TÕp Fak Derg. 2008; 15: 43-53.

9-Waggoner WF, Johnston WM, Scmann S, Schikowski E. Microabrasion of hu-man enamel in vitro using hydrochloric acid and pumice. Pediatr Dent 1989; 11: 319-23.

10-Ateyah N, Akpata E. Factors affecting shear bond strength of composite resin to fluo-rosed human enamel. Oper Dent 2000; 25: 216-22.

11-Küçükeúmen Ç, Sönmez H, Üúümez A, Küçükeúmen HC. Effects of dental fluorosis on microleakage from Class-V ormocer resto-rations in permanent molar teeth. Fluoride 2007; 40: 134-9.

12-Küçükeúmen Ç, Sönmez H. Microlea-kage of Class-V composite restorations with different bonding systems on fluorosed teeth. Eur J Dent. 2008; 2: 48-58.

13-Aras ù, ùaro÷lu I, ùen Tunç E, Küçükeúmen Ç. Florozis TanÕsÕnda Hasta Hi-kayesinin Önemi (Vaka nedeniyle). A.Ü Diú Hek.Fak Derg 2005; 32: 71-8.

14-Aras ù, Küçükeúmen Ç, Küçükeúmen HC. Influences of dental fluorosis and deprote-inisation treatment on shear bond strengths of composite restorations in permanent molar teeth. Fluoride 2007; 40: 290-1.

15-KÕrzÕo÷lu Z, Küçükeúmen Ç, Altun AC, Erdo÷an Y. Evaluation of caries incidence and severity of age-6 teeth in children between 7 and 10 years-old with dental fluorosis and non-fluorosis. Fluoride 2007; 40: 290.

16-Sönmez H, Bezgin T. Mineralizasyon ve Maturasyon Sorunlu Diúlerde Adeziv Sis-temlerin UygulanmasÕnda Dikkat Edilecek Hu-suslar. Türkiye Klinikleri J Dental Sci-Special Topics 2011; 2: 23-30.

17-McCabe JF, Walls A. Applied dental materials. 8th ed. Madlen MA-USA: Blackwell Publishing Co: 1998.

18-Baghdadi ZD. Preservation-based ap-proaches to restore posterior teeth with amal-gam, resin or a combination of materials. Am J Dent 2002; 15: 54-65.

19-Leinfelder KF, Bayne SC, Swift EJ Jr. Packable composites: overview and technical considerations. J Esthet Dent 1999; 11: 234-49.

20-Küçükeúmen Ç, Küçükeúmen HC. " Konik Diú Anomalisi " bulunan üç farklÕ olgu-nun, kompozit veneer restorasyonlarla estetik ve fonksiyonel tedavisi (Olgu bildirimi). AÜ Diú Hek Fak Derg 2005; 32: 215-21.

21- Küçükeúmen HC, Üúümez A, Uluda÷ BC, Küçükeúmen Ç, Gündüz B. LED ÕúÕk kayna÷Õ ile polimerize edilen farklÕ rezin kom-pozit materyallerin polimerizasyon düzeyleri-nin incelenmesi. Türk Diú Hekimli÷i Dergisi 2007;68:108-12.

22-Küçükeúmen Ç, Öztaú DD, Küçükeúmen HC, ERKUT S. FarklÕ ÕúÕk kaynaklarÕ ile polimerize edilen kompozit,

(9)

kompomer ve cam iyonomer siman materyalle-rin su emilimi ve suda çözünürlük düzeylemateryalle-rinin incelenmesi. SDÜ TÕp Fak Derg. 2007 Haziran 14:17-23.

23-Li Y, Swartz ML, Phillips RW, Moore BK, Roberts TA. Effect of filler content and size on properties of composites. J Dent Res 1985; 64: 1396-401.

24-Choi KK, Ferracane JL, Hilton TJ, Charlton D. Properties of packable dental composites. J Esthet Dent 2000; 12: 216-26.

25-Ferracane JL, Antonio RC, Matsumoto H. Variables affecting the fracture toughness of dental composites. J Dent Res 1987; 66: 1140-5.

26-Condon JR, Ferracane JL. In vitro wear of composite with varied cure, filler lev-el, and filler treatment. J Dent Res 1997; 76(7): 1405-11.

27-Dayangaç B. Kompozit Rezin Restora-syonlar. Ankara: Güneú Kitabevi; 2000.

28-Cvar JF, Ryge G. Reprint of criteria for the clinical evaluation of dental restorative materials. 1971. Clin Oral Investig 2005; 9: 215-32.

29-Ryge G, Snyder M. Evaluating the clinical quality of restorations. J Am Dent As-soc 1973; 87: 369-77.

30-Marshall TA, Levy SM, Warren JJ, Broffitt B, Eichenberger-Gilmore JM, Stumbo PJ. Associations between intakes of fluoride from beverages during infancy and dental fluo-rosis of primary teeth. J Am Coll Nutr 2004; 23: 108-16.

31-Vieira AP, Hancock R, Limeback H, Maia R, Grynpas MD. Is fluoride concentra-tion in dentin and enamel a good indicator of dental fluorosis? J Dent Res 2004; 83: 76-80.

32-Wright JT, Chen SC, Hall KI, Yamau-chi M, Bawden JW. Protein characterization of fluorosed human enamel. J Dent Res 1996; 75: 1936-41.

33-Ellwood R, O'Mullane D, Clarkson J, Driscoll W. A comparison of information rec-orded using the Thylstrup Fejerskov index, Tooth Surface Index of Fluorosis and

Deve-lopmental Defects of Enamel index. Int Dent J 1994; 44: 628-36.

34-Rozier, R.G. Epidemiologic indices for measuring the clinical manifestations of dental fluorosis: Overview and critique. Adv Dent Res 1994; 8: 39-55.

35-Arenholt-Bindslev D. Environmental aspects of dental filling materials. Eur J Oral Sci 1998; 106: 713-20.

36-Bayne SC, Thompson JY. Biomate-rials. In: Sturdevant’s Art and Science of Operative Dentistry. Roberson TM, Heymann HO, Swift EJ, eds. 5th ed., Missouri: Mosby Inc; 2006.

37-Roberson TM., Heymann HO, Ritter AV. Introduction To Composite Restorations. In: Roberson TM, Heymann HO, Swift EJ, eds. Sturdevant’s Art and Science of Operative Dentistry. 5th ed.,Missouri: Mosby Inc; 2006: p. 497-526.

38-Loguercio AD, Reis A, Hernandez PA, Macedo RP, Busato AL. 3-Year clinical evalu-ation of posterior packable composite resin res-torations. J Oral Rehabil 2006; 33: 144-51.

39-Hayashi M, Wilson NH. Failure risk of posterior composites with post-operative sensi-tivity. Oper Dent 2003; 28: 681-8.

40-Bayne SC, Taylor DF, Heymann HO. Protection hypothesis for composite wear. Dent Mater 1992; 8: 305-9.

41-Dresch W, Volpato S, Gomes JC, Ri-beiro NR, Reis A, Loguercio AD. Clinical evaluation of a nanofilled composite in post-erior teeth: 12-month results. Oper Dent 2006; 31: 409-17.

42-Sadeghi M, Lynch CD, Shahamat N. Eighteen-month clinical evaluation of micro-hybrid, packable and nanofilled resin compo-sites in Class I restorations. J Oral Rehabil 2010; 37: 532-7.

43-Kiremitci A, Alpaslan T, Gurgan S. Six-year clinical evaluation of packable com-posite restorations. Oper Dent 2009; 34: 11-7. 44-Waidyasekera PGK, Nikaido T, Wee-rasinghe DDS, Tagami J. Bonding of acid-etch and self-etch adhesives to human fluorosed dentine. J Dent 2007; 35: 915-22.

(10)

45-Agee K, Pashley E, Itthagarun A, Sano H, Tay F, Pashley D. Submicron hiati in acid-etched dentin are artifacts of desiccation. Dent Mater 2003; 19: 60-8.

46-Carvalho R, Chersoni S, Frankenberger R, Pashley D, Prati C, Tay F. A challenge to the conventional wisdom that simultaneous etching and resin infiltration always occurs in self-etch adhesives. Biomaterials 2005; 26: 1035-42.

YazÕúma adresi:

YÕldÕrÕm ERDOöAN

Süleyman Demirel Universitesi, Diú Hekimli÷i Fa-kültesi, Pedodonti A.D, 32260, Isparta/TÜRKøYE

Tel: 90 246 211 32 90 , Faks: 90 246 237 06 07 Mobil tel. 90 532 655 88 98 E-mail: yldrmerdogan@hotmail.com

Şekil

Tablo 1. Thylstrup-Fejerskov øndeks (TFI)’ine
Tablo 2. ÇalÕúmada kullanÕlan rezin materyaller.  Ürünün  Ticari AdÕ  Üretici Firma  Ürünün
Tablo 4: Modifiye Ryge kriterlerine göre florozisli ve florozisli olmayan diúlerde uygulanan restorasyonlarÕn

Referanslar

Benzer Belgeler

Ankara Üniversitesi İstanbul Üniversitesi Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk Üniversitesi İnönü Üniversitesi Cumhuriyet Üniversitesi Dumlupınar Üniversitesi

188 YAfiLI HASTADA HENBANE (HYOSCYAMUS NIGER) SONRASI ANT‹KOL‹NERJ‹K SENDROM.. THE CENTRAL ANTICHOLINERGIC SYNDROME AFTER INGESTING HENBANE (HYOSCYAMUS NIGER) PLANT IN A

Stepanov Institute of Physics, National Academy of Sciences of Belarus, Minsk, Belarus 91 National Scientific and Educational Centre for Particle and High Energy Physics, Minsk,

Kayako HAYASHI ( Tokyo Yabancı Diller Üniversitesi - Japonya) Prof.. Hicabi KIRLANGIÇ

Henüz geçerliliğini yitirmemiş belgelerle birlikte, daha önce gerçekleştirilen işlerin kayıtlarına ait nüshalar da aynı yerde tutulmakta ancak, geçerli belgelerin ahşap

Buraya kadar genel özelliklerini belirlemeye çalıştığımız, 2012 yılında Kubad Abad’da ele geçirilen kürevî konik kaplarla, önceki kazı sezonlarında ele geçirilen,

kökü almak üzere meblâğı mezkûreyi müddei kumpanyadan (Bir­ leşik Amerika tebaasından) aldığını ikrarla beraber mukabilinde miyan kökü teslim ettiğini defan

Shigella infeksiyonları için koru- yucu așılar, bakteri O polisakkariti tașıyıcı bir protein ile bağlanarak parenteral, oral veya intranazal uygulanan konjuge așılar;