• Sonuç bulunamadı

Son düzenlemeler ışığında çekin şekil şartları ve çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü takip yolları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Son düzenlemeler ışığında çekin şekil şartları ve çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü takip yolları"

Copied!
79
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SON DÜZENLEMELER IŞIĞINDA ÇEKİN ŞEKİL

ŞARTLARI VE ÇEKE DAYALI KAMBİYO SENETLERİNE

ÖZGÜ TAKİP YOLLARI

Mehmet KÖLE* Fatma GÖRGÜLÜ**

ÖZ

Kambiyo senetlerine ilişkin hükümler Türk Ticaret Kanununda düzenlenmiştir. Kambiyo senetleri parayı temsil eden kıymetli evraklardandır. Bu senetler sıkı şekil şartlarına tabidir. Buna ek olarak kambiyo senetlerinde soyutluk ilkesi yani senedin düzenlenmesine sebep olan temel borç ilişkisinden bağımsız olması kabul edilmiştir. Soyutluk ilkesi ve sıkı şekil kurallarına tabi olma kambiyo senedinin tedavül kuvvetini ve güvenirliğini artırmıştır. İşte ticari hayatın bu hızı ve kambiyo senetlerinin tedavül kuvveti düşünülerek İcra ve İflas Kanununda alacağı kambiyo senedine bağlı alacaklılar için diğer takip yollarına nazaran daha avantajlı olan özel takip yolları öngörülmüştür.

Anahtar Kelimeler: Kıymetli evrak, kambiyo senetleri, icra takibi, haciz, iflas.

*

Arş. Gör., Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra-İflas Hukuku Anabilim Dalı, E-Mail: bilgi.mehmetkole@gmail.com.

**

Arş. Gör., Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı, E-Mail: fatma_ankara_hukuk@hotmail.com.

Makalenin Gönderim Tarihi : 14.11.2016. Makalenin Kabul Tarihi : 21.12.2016.

(2)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları

FORMAL REQUIREMENT OF CHEQUES IN THE LIGHT

OF RECENT LEGISLATION AND ENFORCEMENT

PROCEDURES PECULIAR TO BILL OF EXCHANGE

BASED ON CHEQUES

ABSTRACT

The provisions about the bills of exchange are regulated by the Turkish Commercial Code. Bills of exchange are negotiable instrument which represent money. These bills are subject to strict formal conditions. Furthermore abstract principle in bills of exchange are approved namely the indepence of the bill from the main debt relation which caused its arrangment. Being subject to abstract principle and strict formal conditions has improved the re liability and the circulatory power of the bills of exchange. By considering the pace of the business life and the circulatory power of the bills of exchange, There are more advantaged ways compare with others enforcement procedure are regulated for cerditors whose claim depends on bills of exchange in the Code of Execution and Bankruptcy.

Keywords: Negotiable instrument, bills of exchange, enforcement procedure, attachment, bankruptcy.

I.

GİRİŞ

Çek, ticari hayatın ihtiyaçlarına cevap verebilmek ve aynı zamanda nakit para taşımanın çeşitli zorluklarını aşmak için kullanılan kambiyo senetlerinin bir türüdür.

Çekin düzenlenerek tedavüle çıkarılmasının kişilere yüklediği ağır sorumluluk ve dolaşım güvenliğinin sağlanması için çek için de diğer kambiyo senetlerinde olduğu gibi sıkı şekil şartları öngörülmüştür. Çekin geçerliliğine ilişkin bu şekil şartları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 780 ve 781. maddelerinde düzenlenmiştir. Bir çekin geçerliliğinden bahsetmemiz için ilgili hükümlerdeki şekil şartlarının yerine getirilmiş olması ve çekin geçersiz olmasına neden olacak unsurları taşımamış olması gerekir. Bunun yanında 6728 sayılı “Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 70. maddesi ile Türk Ticaret Kanunu’nun çekin unsurlarını belirleyen 780. maddesinde değişikliğe gidilmiştir. Yapılan değişiklikle çekin taşıması gereken şekli unsurlar arasına banka tarafından verilen seri numarası ve karekod eklenmiştir. Bu şekilde, Kredi Kayıt Bürosu A.Ş.

(3)

nezdinde isteğe bağlı bir uygulama olarak başlayan karekodlu çek kullanımı zorunlu hale gelmiştir.

Diğer yandan, ülkemizde çek uygulaması ve karşılıksız çek durumunda uygulanması gereken hükümler yıllarca eksik görülmüş; bu nedenle sürekli farklı uygulamalar denenmiş ancak bu uygulamalardan bir türlü istenilen sonuç alınamamıştır. Çek Kanunu’nda 2012 yılında yapılan değişiklik ile karşılıksız çek düzenlemesi artık suç olmaktan çıkarılıp idari yaptırıma dönüştürülmüştü. Bu yaptırımın da yetersiz kaldığı ve çek hamillerini yeterince korunmadığı düşünülünce, yine daha önce denenmiş ancak olumlu sonuç alınmamış bir yaptırım tercihine geri dönülmüştür. Bu kapsamda çeke olan güvenin korunması amacıyla 6728 sayılı Kanunun 63. maddesi ile Çek Kanunu’nun 5. maddesinde değişiklik yapılarak çekte karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişiler hakkında öngörülmüş olan idari nitelikteki yaptırıma adli yaptırım eklenmiştir. Bu anlatılanlara ek olarak, kambiyo senetlerine duyulan güveni ve kambiyo senetlerinin tedavül kabiliyeti düşünülerek İcra ve İflas Kanunu’nda da alacakları kambiyo senedine bağlı alacaklıları koruyacak bazı özel hükümler getirilmiştir. Buna göre alacağı kambiyo senedine bağlı alacaklılar için diğer takip yollarına nazaran alacaklılar lehine daha avantajlı hükümler içeren kambiyo senetlerine özgü takip yolları düzenlenmiştir. Bu takip yollarına başvurabilmek için aranan ilk şart ise şeklen geçerli bir kambiyo senedinin varlığı olduğu için çalışmamızın esas konusunu oluşturan çekin şekil şartları etraflıca incelenmiştir.

Çalışmamızda çeke ilişkin şekil şartları etraflıca incelendikten sonra, çekin ödenmesi başlığı altında çekin hangi şartlar altında ödeneceğine, ödenmeyen çeke ilişkin hangi şartlar altında karşılıksızdır işlemi yaptırılabileceğine ve son olarak da ödenmeyen çek bedeline ilişkin başlatılan kambiyo senetlerine özgü takip yollarının özellik arz ettiği hususlara değinilmiştir.

(4)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları

II. ÇEKİN DÜZENLENMESİ VE ŞEKİL ŞARTLARI

A. Genel Olarak

Çek 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun1 (TTK) üçüncü kitabı ile 5941 sayılı Çek Kanunu2 (ÇK)3 ve bu kanun uyarınca çıkarılan tebliğlerle düzenlenen bir kıymetli evraktır. TTK m. 670 vd. düzenlemelerine göre çek de poliçe ve bono gibi bir kambiyo senedi olup TTK’nın 780 ila 818. maddeleri, bu kambiyo senedine tahsis edilmiştir. Yine, TTK’nın çeki düzenleyiş biçimi bonoya benzer şekilde olmuş4; ayrıca çeke özel hükümler konulmuş ve geri kalan konular için poliçe hükümlerine atıf yapılmıştır (TTK m. 818).

Nakdi ödeme söz konusu olmaksızın yapılan ödemelerde kullanılan araçların, hala en önemlisi konumunda bulunan çek, iktisadi açıdan bir ödeme aracıdır. Ancak, bu hususu açık bir şekilde düzenleyen bir kanun maddesi bulunmamaktadır. Buna rağmen, çekin muhatap bankaya ibrazı halinde ödenebilen bir kambiyo senedi oluşu, aynı zamanda teminat cirosu ile ciro edilememesi bu niteliğini ortaya koymaktadır56.

1

RG: 14.02.2011/ 27846.

2

5941 sayılı Çek Kanunu TTK’daki hükümleri yürürlükten kaldırmamakta; sadece özel kanun-genel kanun ayrımı göz önünde bulundurularak TTK hükümleri de uygunlanmaya devam edilmektedir. Yargıtayın 1992 tarihli bir içtihadı birleştirme kararı da bu ifadeyi destekler niteliktedir. İlgili karara göre; “…Bu kanun Türk Ticaret Kanunu’na göre hem özel kanun, hem de

daha sonraki kanun olması dolayısıyla öncelikle uygulanması gerekmekle beraber, kanunun 1. maddesindeki “Bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümler uygulanır” hükmü nedeniyle çek yasasında hüküm bulunmayan hallerde Türk Ticaret Kanunu’nun çekle ilgili hükümleri uygulama alanı bulacaktır. Şunu belirtmek gerekir ki, bu kanunun uygulanması bakımından çek Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tabi olmakta devam etmektedir…” (Y. İBGK, K. 1992/1-5, T. 14.12.1992)

Kararın tam metni için bkz. (www.kazancı.com) (22.06.2016).

3

RG:20.12.2009/27438.

4

Poroy, Reha / Tekinalp, Ünal: Kıymetli Evrak Hukuku Esasları Çek Kanunu Yorumu ile, 21. Bası, İstanbul, 2013, s. 295.

5

Reisoğlu, Seza: Çek Hukuku, Ankara, 2011, s. 39.

6

Yargıtay da çeşitli kararlarında çekin ödeme aracı olduğunu vurgulamıştır. Bir kararında, “Çek bir ödeme aracı olup, TTK 707. maddesi birinci

(5)

Çekin ödeme aracı olması keşideci ve hamil nezdinde çeşitli faydalar sağlamaktadır. Her şeyden önce çekle yapılan ödeme nakitle yapılan ödemeye göre ivediliğe ve kesinliğe sahiptir. Yine, çekle yapılan ödemeler ispat açısından da kolaylık sağlamaktadır. Çünkü çekin ödenebilmesi için muhatap bankaya ciro ve ibraz edilmesi zorunlu olduğundan, keşideci, bu sayede kendi hesabı ile yapılan ödemelerin delilini kendiliğinden elde etmiş olur.

B. Çekin Düzenlenmesi

Diğer kambiyo senetlerinde olduğu gibi çekte de şekle sıkı sıkıya bağlılık söz konusudur. Çekin zorunlu unsurlardan birinin dahi eksikliği senedi geçersiz kılmakta ve bu şekilde ilgililerin menfaati korunmaya çalışılmaktadır. Ancak kanun koyucu bu katı tutumunun yanında bazı şekil şartlarının bulunmamasına rağmen senedi geçerli saymaya devam etmiştir. Yargıtayın içtihadı birleştirme kararlarında da şekle bağlılık esasına vurgu yapıldığı görülmektedir: “Diğer kambiyo senetlerinde olduğu gibi çekte de sıkı sıkıya şekle bağlılık esası geçerlidir. Çekin zorunlu unsurlarından birinin dahi eksikliği çekin bu niteliğini ortadan kaldırır7”.

Çeke ilişkin hükümleri düzenleyen iki temel kanun bulunmaktadır; bu iki kanunda çekin şekil şartları farklı şekilde düzenlenmiştir. Bir senede çek vasfı yükleyebilmemiz için senette bulunması gereken unsurlar TTK m. 780’de sayılmış, ancak TTK m. 781’de ise bu unsurlardan bazıları açısından alternatif olabilecek bir düzenlemeye gidilmiştir. Bu kapsamda TTK m. 780’de öngörülen unsurlardan birini içermeyen senet, TTK’nın 781. maddesinin 2. ve 3. fıkrasında yer alan haller dışında geçersizdir. Diğer yandan, ÇK’nın 2. maddesinde çek defterlerinin bankalar tarafından bastırılacağı ve çek defterlerinin her bir yaprağında yer alacak hususlar tek tek sayılmıştır. Ancak ÇK’da yer alan hususlar çekin zorunlu unsurlarını oluşturmayıp bu

günü olarak gösterilen günden önce ibraz olunan bir çekin ibraz günü günü ödeneceğini öngörmüştür.” (Y. 9. HD, E. 2004/13272, K. 2004/14579, T.

21.06.2004) (www.kazancı.com) (23.07.2016).

7

Y. İBGK, E. 1992/1, K. 1992/5, T. 14.12.1992 (www.kazancı.com) (23.07.2016).

(6)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları unsurların eksikliği çekin geçersizliği sonucunu doğurmamaktadır8 (ÇK m. 2/9)9.

C. Çek Üzerindeki Değişiklikler

Senet metni, tedavüle çıkarıldıktan sonra bazı değişikliklere uğrayabilir. Bu değişiklikler senet metni üzerinde yer alan mecburi, ihtiyari, alternatif şekil şartları ile diğer kayıtlardan birinin değiştirilmesi, kazınması veya silinmesi şeklinde gerçekleşebileceği gibi senet metnine birtakım ilaveler yapılarak da gerçekleştirilebilir10.

Buna karşılık, bir açık senetteki (eksik unsurlu senet) boşlukların anlaşmaya aykırı doldurulması (TTK m. 680) veya ödeyen cirantanın kendisinden sonraki ciroları çizmesi (TTK m. 727/2) gibi kanunen uygun görülen değişiklikler, senedin tahrif edilmesi sayılmaz11. Yine, ister iradi ister irade dışı bir sebeple yapılan değişiklik sonucunda senedin asli unsurlarından biri ortadan kalkarsa senet geçersiz hale gelir. Bu durumda senede önce imza atanlar, senet ortadan kalktığı için, senede sonradan imza atanlar ise geçerli olmayan bir senede imza attığı için sorumlu tutulmazlar12.

8

Karahan, Sami / Arı, Zekeriyya / Bozgeyik, Hayri / Saraç, Tahir / Ünal, Mücahit: Kıymetli Evrak Hukuku, 1. Bası, Konya, 2013 s. 334.

9

ÇK m. 2/9’a göre “Türk Ticaret Kanunu’ndaki unsurları taşıması kaydıyla, düzenlenen çekin bu maddede yer alan koşullara aykırı olması çekin geçerliliğini etkilemez”. Çek Kanunu bu düzenleme ile TTK m. 780 ve 781’e gönderme yapmış olup 3167 sayılı Mülga Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun ve 4184 sayılı Kanun döneminde çekin unsurları konusunda meydana gelen tartışmalara da son vermiştir. (Narbay, Şafak: 5941 Sayılı Çek Kanununun Getirdiği Bazı Yenilikler ve Bunların Değerlendirilmesi Terazi Aylık Hukuk Dergisi, Y: 5, S: 43, Mart 2010, s. 95).

10

Mesela, senedin bazı kısımları koparılıp atılmış olabilir veya okunamaz hale getirilmiş olabilir. İlavelere de örnek olarak senede “sorumsuzluk kaydı” eklenmesi örnek olarak gösterilebilir. (Öztan, Fırat: Kıymetli Evrak Hukuku, 18. Bası, Ankara, 2013, s. 194).

11

Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 319; Öztan, s. 194.

12

Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 320; Ancak, senedin şekil şartlarında değişiklik yapılması durumunda senedin tahrifinden değil senedin zıyaından bahsetmek gerektiğini ve bu nedenle senedin iptali yoluna gitmek gerektiği de doktrinde savunulan fikirlerden biridir. (Kınacıoğlu, Naci: Kıymetli Evrak Hukuku, 5. Bası, Ankara, 1999, s. 128).

(7)

Geçerli bir kambiyo senedinin senetten sorumlu olanların önceden rızaları alınmadan tahrif edilmesi noktasında TTK m. 748’de (TTK m. 818/1-ö; TTK m. 748) bir düzenlemeye gidilmiştir. Buna göre; “Bir poliçe metni değiştirildiği taktirde, değiştirmeden sonra poliçe üzerine imza koymuş olan kişiler, değişmiş metne ve ondan önce imzasını koyanlar ise eski metne göre sorumlu olurlar.” Bu hüküm her ne kadar sadece poliçe için düzenlenmiş gibi gözükse de TTK m. 818/1-ö atfıyla, çeklere de uygulanacaktır.

Ancak kambiyo senedi üzerinde değişiklik yapılmasına izin veya icazet verilmişse borçlunun sorumluluğu değişecektir; TTK’nın 748. maddesi uygulanmayacaktır. Bu durumda borçlu kambiyo senedinden dolayı, önceki metne göre değil, verdiği izin ve icazete göre sorumlu olacaktır13.

Çek metninde değişiklik yapılması keşidecinin onayı ile mümkün olup bu husus, değişikliğin keşideci ve diğer ilgililer tarafından paraflanması ile keşideci ve ilgililer açısından sonuç doğuracaktır14.

Son olarak TTK m. 748 anlamında bir değişiklikten bahsedilebilmek için senedin tedavüle çıkmış olması gerekmektedir. Eğer değişiklik senet imzalandıktan sonra ancak tedavüle çıkmadan önce yapılmışsa bu madde kapsamında değerlendirilmeyecektir15.

D. Çekin Şekil Şartları

Çekin düzenlenmesine ilişkin şekil şartlarını iki ana başlık altında inceleyebiliriz. Bu başlıklar TTK’da sayılan şekil şartları ve ÇK’da sayılan şekil şartlarıdır. Çekin şekil şartları ele alınırken TTK’daki sistem esas alınmış olup tüm unsurlar bütünlük içinde ele alınırken açıklanan unsurun zorunlu, alternatif zorunlu veya ihtiyari unsur olup olmadığına ayrıca işaret edilmiştir.

13

Öztan, s. 195.

14

Yargıtay da bir kararında “Çekin üzerinde yapılan değişiklik ve ekle, çek

keşideci tarafından benimsenerek paraf edilmedikçe keşideciyi bağlamaz ve çek borçlusu bu değişiklikten sorumlu olmaz” diyerek bu sonuca varmıştır.

(Y. 11. HD, 8886/88, T. 23.01.1990). Yargıtay diğer bir kararında da “Keşide tarihinin değiştirilmesi çek borçlusunun izni ve parafı ile

yapıldığına göre, bu son tarihe geçerlilik tanımak gerekir” sonucuna

varılmıştır (Y. 12. HD, 12820/14100, T. 11.11.1994) (Reisoğlu, Çek, s. 59).

15

(8)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları

1. Türk Ticaret Kanunu’nda Düzenlenen Şekil Şartları

Çekin geçerliliğine ilişkin hususlar TTK m. 780 ve TTK m. 781’de düzenlenmiştir. Bir çekin geçerli olabilmesi için anılan hükümlerdeki şekil şartlarını sağlıyor olması ve çekin geçersiz olmasına16 neden olacak unsurları taşımaması gerekmektedir.

TTK m. 780’de öngörülen şekil şartlarından birinin eksikliği halinde çek geçerli kabul edilmeyecektir. Zorunlu şekil şartları eksik olan çekler nama veya emre yazılı olması durumunda havale olarak kabul edilecektir; ancak hamiline yazılı olması ve havale alıcının bulunmaması halinde çek, delil başlangıcı olarak kabul edilecektir. Nitekim bu husus Yargıtay kararlarında da vurgulanmıştır; “Çek borç ikrarını kapsayan bir senet değil, bir ödeme vasıtasıdır ve bir miktar paranın ödenmesi için verilmiş havale emrini ihtiva eder. Ödeme, bir borcu itfa amacı ile olabileceği gibi ödünç verme amacı ile de yapılabilir. Bu itibarla dayanılan çek, davacının davalıdan yazılı miktar kadar alacağı olduğuna kesin bir delil teşkil etmez. Ne var ki, olayda çekteki imza inkar edilemediğine göre çek, davacının alacak iddiası hakkında bir beyyine başlangıcı olarak kabul edilebilir ve bu suretle alacağın varlığı tanıkla kanıtlanabilir. O halde mahkemece çekin verilmesine neden olan asıl hukuki ilişkinin mahiyetinin ve davacının alacaklı olduğunun kanıtlanması için davacının gösterdiği tanıkların dinlenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Mahkemece bir ödeme vasıtası olan çekin adi senet niteliğinde olduğundan söz edilerek ödetme kararı verilmiş olması bozmayı gerektirir.17”

16

Örneğin, çekin kiralık taşınmaz için hava parası karşılığında verildiği çekin üzerine yazılırsa, çek geçersiz olur (Y. 11. HD, E.5270, K.11416, T. 15.12.1992) (Hasan, Pulaşlı: Kıymetli Evrak Hukuku, 7. Bası, Adana, 2005, s. 168).

17

Y. 13. HD, 4495/5047, T. 04.07.1984 (Reisoğlu, Çek, s. 78); aynı şekilde: Y. 19. HD, E.1993/6368, K.1994/5894, T. 08.06.1994; Ertekin, Erol / Karataş, İzzet: Uygulamada Ticari Senetler Hukuku, Ankara, 1992, s. 339; Yargıtayın bir diğer kararında, “Keşide yeri olmadığından belge çek

vasfında değilse de belgedeki imza davacıya ait olduğundan bu belge BK 457 vd. maddelerine göre havale hükmündedir. Bu belge ile borçlu olmadığını veya belgede yazılı miktar kadar borçlu olmadığını ispat davacıya (keşideci) ait olup bu husus ancak yazılı delille ispat olunabilir”

demek suretiyle delil başlangından öteye gitmiştir. Ancak kanaatimizce Yargıtayın zorunlu şekil şartlarına sahip olmayan bir çeke havale vasfını yükledikten sonra borçlunun ancak yazılı delille borçlu olmadığını ispat

(9)

Çek tedavüle çıktıktan sonra, çekin keşidecisinin ölümü, fiil ehliyetini kaybetmesi veya iflası çekin geçerliliğini etkilemeyecektir18. Ayrıca lehtarın fiil ehliyetini kaybetmesi veya iflası hamilin süresinde bankaya başvurmasına engel değildir; çekin karşılıksız çıkması durumunda da hamil ciranta, lehtarın vasisine veya iflas masasına başvurabilecektir19. Yine, zorunlu unsurları eksik olan bir çekin ibraz süresinde bankaya ibraz edilmemesi, bu çekin delil başlangıcı olmasına engel değildir. Bu nedenle Yargıtayın 1995 tarihinde benimsediği “süresinde ibraz edilmemiş bir çekin yazılı delil başlangıcı dahi oluşturamayacağı”20 şeklindeki görüşünü kabul etmek mümkün olmayacaktır.

Çekin geçerlilik şartları aşağıda ayrıntılı olarak ele alınacaktır. Ancak çekin geçerlilik şartları arasında bono ve poliçeden farklı olarak lehtarın gösterilmesi zorunlu tutulmamıştır. Çeklerde lehtar bulunabileceği gibi çeklerin hamile yazılı olarak da düzenlenmesi mümkündür. Yine, belirli bir lehtar gösterildikten sonra “veya hamiline” ya da buna benzer farklı bir ifade eklenerek de çek hamiline şeklinde düzenlenebilir. Çekte lehtar olarak gerçek veya tüzel kişiler gösterilebilir. Ancak, uygulamada “mirhan kuyumculuk” gibi tüzel kişiliği olmayan işletmeler de lehtar olarak gösterilmektedir. Lehtar gerçek veya tüzel kişi değilse, bu tür ibare çekin geçerliliğini etkileyemeyecek ve çek Yargıtayın21 da belirttiği gibi hamile yazılı kabul edilecektir22.

edeceğini iddia etmesi, olayda yazılı bir borç ikrarı anlamına gelir. Ancak, bir havale talimatının, aksi yazılı delille ispat edilecek bir borç ikrarı kabul edilmesi mümkün değildir. (Ertekin / Karataş, 1992, s. 316); Yine Yargıtay bir kararında tahrif edilmiş bir nama yazılı bir çekin imzasının inkar edilmemesi halinde, senedin yazılı delil başlangıcı olarak kabul edileceğini belirtmiştir. (Y. HGK, E.2008/19-266, K. 2008/276, T. 26.03.2008) (Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 339); Diğer bir kararında, çek takip hukuku açısından zamanaşımına uğramış olsa bile taraflar arasında delil başlangıcı teşkil edeceğini belirtmiştir. (Y. 13. HD, E. 2003/10368, K. 2003/00460, T. 22.09.2004; Y. 19. HD, E. 2004/11718, K. 2005/7600, T. 06.07.2005). Bilgen, Mahmut: Uygulamada Kambiyo Senetleri (Poliçe-Bono-Çek), Ankara, 2010, s. 278.

18

Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 339.

19

Reisoğlu, Çek, s. 77.

20

Y. 19. HD, 7070/1209, T. 13.02.1995 (Reisoğlu, Çek, s. 79).

21

“Lehtarın yazılıp yazılmaması veya gerçek yahut tüzel kişiliği bulunmaması

(10)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları Çalışmanın ilerleyen kısımlarında23 ele alınacak olan çekin zorunlu unsurlarının, çek muhatap bankaya ibraz edildiği anda çekin üzerinde bulunması gerekir. Çekin zorunlu unsurlardan birinin eksikliği durumunda banka ödeme yapmayacaktır (TTK m. 818/1/c; TTK 680). Ancak çekin zorunlu unsurları olmaksızın bankaya ibrazı halinde, bankanın eksikliği gerekçe göstererek ödeme yapmaması ve hamilin eksikliği hemen orada gidermesi durumunda, bankanın basiretli iş adamı gibi davranma yükümlülüğü nedeniyle ödeme yapmaması gerekmektedir. Unsurları eksik çekin ibrazında banka, eksikliği ödememe sebebi olarak çekin üzerine yazıp hamile vermelidir. Bankaya ibraz edilen çekte zorunlu unsurların bir kısmının farklı mürekkeple veya farklı el yazısı ile doldurulması gibi nedenlerle sonradan doldurulduğu anlaşılması durumunda banka ödeme yapmalı mıdır sorunu ortaya çıkmaktadır. Yargıtay bir kararında “Senet metninin, keşidecinin adresinin, keşide tarihinin ayrı mürekkeplerle yazılmasının mümkün olduğunu, mücerret kalem değişikliğinin senedi geçersiz kılmayacağını24” belirtmiştir. Kanaatimizce de, çekin unsurlarının farklı mürekkeplerle yazılması çeki geçersiz kılmamalıdır; çünkü, keşideci de farklı mürekkeplerle çekin unsurlarını tamamlayıp çeki tedavüle çıkarabilir. Ayrıca, bir çekteki yazının sonradan keşideciden başka kimseler tarafından yazılması, bu çekin iptalini gerektirmez25. Çekteki boş yerleri lehtar veya cirantalar doldurabilir. Çek düzenlenirken farklı mürekkep veya yazı ile doldurulabileceği gibi hamil, ciranta veya lehtar tarafından talimatlara uygun olarak da doldurulabilir. Hamilin çekin keşideci tarafından doldurulup doldurulmadığını veya doldurulmuşsa da talimata uygun bir şekilde doldurulup doldurulmadığını araştırma yükümlülüğü bulunmamaktadır. Dolayısıyla, keşideci çekin iradesi dışında doldurulduğunu ispat etmedikçe, hamil korunmaya devam edilecektir26.

senedin çek sayılması gerekir. TTK 697/son fıkrası hükmüne göre bu türlü bir çek hamile çek hükmünde addolunur” (Y. 12. HD, 11204/200, T.

18.01.1979) (Reisoğlu, Çek, s. 75, dn. 156).

22

Reisoğlu, Çek, s. 75; Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 340.

23 Bkz. s. 89. 24 Y. İİD, 167/128, T. 10.01.1969; Y. 11. HD, 1835/5682, T. 30.06.1994 (Reisoğlu, Çek, s. 163). 25 Reisoğlu, Çek, s. 163, dn. 370. 26

Reisoğlu, Çek, s. 164; Çeke de uygulanabilecek bir Yargıtay kararında; “…

Borçlu anlaşmaya aykırı olarak metnin doldurulduğuna ilişkin iddiasını, takibi yapan hamile karşı ileri süremez. Hamilin kötü niyetli olduğu iddia ve

(11)

TTK’ya göre çekin şekil şartları şunlardır (TTK m. 780):

a. Çek Kelimesi

Şeklen geçerli bir çekin varlığından bahsedilmek için kanunun aradığı ilk şart, senet metninde çek kelimesinin bulunmasıdır. Eğer, senet Türkçeden başka bir dilde kaleme alınmışsa, hangi dilde yazılmışsa çek kelimesinin de o dildeki karşılığı yazılmalıdır (örneğin, İngilizcede Check, Almancada Scheck, Fransızcada cheque gibi)27. Çek kelimesinin senet metninde yer alması gereği, yeni Kanun’da öngörülmüş olup, artık bu kelimenin senedin diğer bir yerine yazılmasını kabul olup olmadığı yönündeki tartışmalara mahal kalmamıştır28 29. Zaten, kambiyo senedi olan poliçe ve bonodan farklı davranmak için makul bir gerekçe bulunmamaktadır (TTK m. 671, 776).

Çek kelimesi hangi dilde yazılmışsa kısaltılmadan yazılmalıdır30. Çek kelimesini içermeyen senetler TTK m. 781/1 hükmü uyarınca, çek niteliğinde değildir. Kanaatimizce, bu tür senetler TTK m. 826’nın çeklere atıf yapmaması sebebiyle emre yazılı havale de değil, ancak adi havale hükmündedir31.

ispat edilmediğine göre senet tarihinin sonradan yazılması bono niteliğini değiştirmez”. (Y. 12. HD, 5078/3134, T. 01.06.1978) Reisoğlu, Çek, s. 164,

dn. 374.

27

Arslanlı Halil: Ticari Senetler Dersleri, 3. Bası, İstanbul, 1954, s. 43. Doktrinde, çek metninde birden fazla dil kullanılması durumunda, örneğin matbu formlar Almanca, boşlukların doldurulmasında kullanılan dil Türkçe ise “çek” kelimesinin “ödeyiniz” kelimesinin yazıldığı dilde kaleme alınmış olmasını savunan bir görüş de vardır. Ancak kanaatimizce, bu hususa uyulmadığı takdirde çeki geçersiz kabul etmek mümkün değildir. Reisoğlu, Çek, s. 60.

28

Mertol, Can: Kıymetli Evrak Hukuku, 3. Bası, Ankara, 2015, s. 148-149; Oğuzoğlu, Abdullah Çetin / Oğuzoğlu, Özcan, Çek Kanunu (Açıklamalı-İçtihatlı-Örnekli), Ankara, 2010, s. 5.

29

Çekin nasıl basılması gerektiği tebliğlerde belirtilmiş olması sebebiyle çekler bankalarca matbu olarak basılmakta ve bu matbu belge metnine çek kelimesi yazılarak işlem görmektedir. Dolayısıyla o dönemde yapılan tartışmalar da bilimsel boyutta kalmıştır.

30

Reisoğlu, Çek, s. 60.

31

Bozer, Ali / Göle, Celal: Kıymetli Evrak Hukuku, 4. Bası, 2015, s. 186; Pulaşlı, s. 170.

(12)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları

b. Kayıtsız ve Şartsız Belli Bir Meblağın Ödenmesi İçin Havale

Çek, belirli bir bedelin kayıtsız şartsız ödenmesi için havaleyi içermelidir32. Bu havale uygulamada “ödeyiniz” şeklinde ifade edilmektedir. Çekin ödenmesinin bir şarta bağlanması durumunda çek geçersiz hale gelir.

Çek ile ödenecek meblağın para olarak gösterilmesi zorunludur. Para dışında başka değerlerin verilmesi ile çekin tanzim edilmesi mümkün değildir33.

Çekteki meblağın sadece yazı ile veya sadece rakamla ifade edilmesi mümkündür. Ancak meblağın hem yazı, hem de rakamla ifade edilmesi ve aralarında farklılık söz konusu olması halinde, yazı ile gösterilen bedel esas alınacaktır (TTK m. 818, TTK m. 676). Ancak, Yargıtayın 1981 tarihli kararında da belirttiği gibi, rakam ve yazı ile gösterilen miktarlar arasında farklılık söz konusu olduğunda ilgili yasanın uygulanması için rakamla yazılı kısım üzerinde tahrifat yapılmamış olması gerekir34.

Yine çekin tedavülü olmayan para üzerinden çekilmiş olması durumunda senet, çek vasfını yitirecektir. Buna rağmen, tedavülde olmamasına karşın Merkez Bankası tarafından 10 yıl süre ile değiştirilen TL ya da YTL meblağlı çekler geçerlidir35.

Çekte kayıtsız şartsız belli bir bedelin havalesi, herhangi bir kayıt ve şarta bağlanamayacağı için, çeke faiz kaydı konulamaz. Faiz kaydı yazılsa dahi yazılmamış sayılır36 (TTK m. 786). Bu, çekin bir kredi aracı olarak değil de ödeme aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır37. Ancak söz konusu faiz alacağı ayrı bir dava konusu

32 Poroy / Tekinalp, s. 295. 33 Pulaşlı, s. 170. 34 Y. 12. HD, 3793/5375, T. 01.06.1981 (Reisoğlu, Çek, s. 60). 35 Reioğlu, Çek, s. 62. 36

Yargıtayın 30.12.1997 tarihli kararına göre: “Çek metninde öngörülen faiz

şartı yazılmamış sayılır. Ancak taraflar arasında yapılan anlaşmada çekten söz edilerek akdi faiz de düzenlenmiş ve bu sözleşmeye de karşı çıkılmamış bulunmasına göre, akdi faiz oranını bu çek için dahi uygulamak gerekir”.

(Y. 12. HD, E.14367, K. 14802, T. 30.12.1997) (Eriş, Gönen: Uygulamalı Çek Hukuku, 5. Bası, Ankara, 2004, s. 305).

37

Sesim, Soyer, Borç İçin Hapis Yasağı ve Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçu, Ankara, 2007, s. 111.

(13)

yapılabilir38. Yine, çek üzerine yazılan cezai şartlar da kambiyo senedinin vasfına aykırılık teşkil ettiği için, yazılmamış sayılır39.

c. Muhatap Bankanın Ticaret Unvanı

Çekin bir diğer geçerlilik şartı, çek bedelini ödeyecek bankanın ticaret unvanının yazılmasıdır. Muhatap olarak bir banka40 gösterilebileceği gibi birden çok bankanın gösterilmesine TTK’da açık bir engel yoktur. Ancak ÇK açısından matbu çek yaprakları üzerinde çek hesabının bulunduğu banka şubesi gösterildiğinden fiilen bu mümkün olmayacaktır41.

Türkiye’de ödenecek çeklerde muhatap ancak bir banka olabilir (TTK m. 782). Bazı ülkelerde muhatap gerçek kişi de olabileceğinden ve çekin ödenmesi ödeme yeri kanunlarına tabi olması nedeniyle kanun koyucu, muhatabın ancak bir banka olabileceğini özel olarak belirtmiştir42.

38

“Her ne kadar TTK’nın 698’inci maddesi gereğince çekte münderiç

herhangi bir faiz şartı yazılmamış sayılır ise de, dava konusu faiz borç verme sonucu doğan bir faizdir. Bu faiz dava konusu yapılabilir.” (Y. 11.

HD, E.3018/K. 3191, T. 21.06.1977) Eriş, 2004, s. 140.

39

“Çek üzerine yazılan cezai şart, çekin niteliğini ile çeliştiğinden, böyle bir

şart yazılmamış sayılır”. (Y. 12. HD, E. 7506/1990, K. 7661/1990, T.

29.11.1990) (Eriş, 2004, s. 140).

40

Banka, ifadesinden anlaşılması gereken Bankalar Kanununa tabi olan müesselerdir (TTK m. 815) Bankacılık Kanunun 3. maddesine göre banka, katılım ve mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankarını ifade eder.

41

Reisoğlu, Çek, s. 63; Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 342.

42

TTK 819. maddesi, “Bir çekin kimin üzerine düzenlenebileceğini, çekin

ödeneceği ülkenin hukuku belirler” diyerek muhatap olma ehliyetini, ödeme

yeri hukuku şeklindeki bağlama kuralına bağlamıştır. “Ödeme yeri” bağlama noktasının tercih edilmesi isabetli olmuştur. Çünkü, çekin ödeneceği yer, muhatabın bulunduğu yer olacağından hem en yakın irtibat sağlanmış olacak hem de bu tespitten doğan doğabilecek problemler ortadan kaldırılmış olacaktır. Örneğin, çekin düzenlendiği yer hukukuna göre, çekin banka dışında bir şahıs veya bir kurum üzerine düzenlenebilsin; ödeme yeri hukukuna göre ise çekin ancak bir banka üzerine çekilebileceği kabul edilsin. Bu durumda muhatap olma ehliyeti düzenleme yer hukukuna göre belirlenirse, keşidecinin banka dışında başka şahıs üzerine düzenlendiği çek geçerli olacaktır. Ancak ödeme yeri hukukunda banka dışında başka şahsın muhatap kabul edilmemesi, ödeme esnasında bir takım güçlükler ortaya çıkaracaktır.

(14)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları Çek üzerinde muhatabın ticaret unvanı gösterilmemişse, çekin geçersiz olmasının yanında havale ilişkisinden de bahsetmek mümkün olmayacaktır. Çünkü havale ödeyicisi belli değildir ve bu nedenle senet, delil başlangıcı olarak değerlendirilecektir. Ancak gerçek kişiler, hayali kişiler veya banka olmayan tüzel kişiler üzerine çekilen çekler havale niteliğindedir43.

d. Ödeme Yeri

Ödeme yeri, çekin ihtiyari unsurlarından biri olup ibraz süresinin belirlenmesinde önem taşımaktadır. Kanun koyucu, çekte ödeme yerine ilişkin bir açıklığın bulunmaması durumunda muhatabın ticaret unvanı yanında gösterilen yerin; burada birden fazla yerin bulunması durumunda ise ilk gösterilen yerin ödeme yeri sayılacağı belirtmiştir. Kanun koyucu buna ek olarak ödeme yerinin açıkça gösterilmemesi ve muhatabın ticaret unvanının yanında da ödeme yerini belirlemeye yarayacak bir kaydın yer almaması ihtimalinde çekin muhatap bankanın merkezinin bulunduğu yerde ödeneceğini söyleyerek, ödeme yerini senet metninde ayrıca gösterilmesi zorunlu bir unsur olmaktan çıkarmıştır. Çekte ödeme yerinin, bir mülki birim olarak ifade edilmesi yeterli olup, ayrıca bir adres gösterilmesi şart değildir44.

Çek, ödeme yerindeki banka şubesine ibraz edilebileceği gibi çek hesabının açıldığı şubenin dışında bankanın başka yerde bulunan şubelerine de ödenmek için ibraz edilebilir. Bu nedenle ödeme yerinin ibraz yeri açısından etkin bir rolü yoktur. Ödeme yeri ibraz sürelerinin belirlenmesi açısından önem arz etmektedir. Ayrıca, çekin kimin üzerine düzenleneceği ödeme yeri hukukuna göre belirlendiğinden yabancılık unsuru taşıyan çekler bakımından da ödeme yeri önem taşımaktadır (TTK m. 819).

e. Düzenleme Günü ve Yeri

Çekte düzenleme tarihi bir diğer önemli unsurlardandır; çünkü ödeme için ibraz süreleri düzenleme tarihinin ertesi gün başlayacaktır. Düzenleme tarihinin yazılmamış olması halinde, senet çek vasfını kazanamaz. Düzenleme tarihinin senedin neresine yazıldığının önemi

43

Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 342.

44

Ülgen, Hüseyin / Helvacı, Mehmet / Kendigelen, Abuzer / Kaya, Arslan: Kıymetli Evrak Hukuku, 10. Bası, İstanbul, 2015, s. 239.

(15)

yoktur45. Ancak, düzenleme tarihi belli ve mümkün olmalı ve çek üzerinde birden fazla veya çelişkili keşide tarihleri bulunmamalıdır; aksi halde çek geçersiz olacaktır.46

Keşide tarihi, birçok açıdan önem arz etmektedir. Şöyle ki; senedin geçerliliği, ibraz sürelerinin saptanması, keşidecinin ehliyetinin saptanması ve keşidecinin tasarruf yetkisinin olup olmadığı keşide tarihi esas alınarak belirlenecektir47.

TTK’nın 795. maddesi, ÇK’nın 3. maddesinin 8. bendi ve geçici 3. maddenin 5. bendi birlikte değerlendirildiğinde Kanun koyucunun çek üzerine gerçek keşide tarihinin yazılmasını zorunlu tutmadığı sonucuna ulaşırız. Kanun koyucunun bu tutumu, uygulamada gerçek keşide tarihi yerine ileri bir tarih yazılmasına imkan sağlamıştır48.

Keşide tarihi açık ve belirgin olmalı ve aynı zamanda “mümkün49” olmalıdır. Gün, ay, yıl gösterilmelidir50. Sadece yılı gösteren

45

Kendigelen, Abuzer: Çek Hukuku, 4. Bası, İstanbul, 2007 s. 89.

46

Malkoç, İsmail / Güler, Mahmut: Ticari Senetler ve Suçlar, Ankara, 1989, s. 9.

47

Bahtiyar, Mehmet: Yargıtay Kararları Işığında Kambiyo Senetlerinde Keşide Tarihi ve İmkansızlığı, Batider, C: 15, S: 1, s. 51-60.

48

İleri tarihli çeklerde ibraz süresinin başlangıç anı doktrinde farklı fikirlerin oluşmasına neden olmuştur. Bir görüşe göre iyiniyetli hamiller araya girmedikçe gerçek düzenleme tarihi, ibraz süresinin başlangıç tarihi olarak kabul edilmelidir. Bir diğer görüşe göre, çekin dolaşıma sunulduğu, ciro edildiği önceki tarih ibraz süresinin başlangıcı kabul edilmelidir. Çünkü çek üzerinde yazılı olan ileri tarih, vade tarihi kabul edilip yazılmamış sayılır. Yargıtay tarafından benimsenen ve doktrinde çoğunlukla kabul edilen görüşe göre ise, ileri tarihli çeklerde ibraz süresi TTK 796/3. maddesi uyarınca çekte yazılı olan düzenleme tarihinin ertesi günü başlar. Bu şekilde ibraz süresi uzatılarak taraflar, ileri tarihli çek düzenlemenin avantajlarından yararlanmaktadırlar (Güler, Mahmut: Sonraki Tarihli Çekler ve Uygulamada Ortaya Çıkan Sorunlar, Türk Barolar Birliği Dergisi, 1990/2 s. 171-177).

49

Açıkça mantığa aykırı ve imkansız bir tarih (32 Nisan 2014), senedi geçersiz kılar. Fakat 31 Nisan 1997 veya artık olmayan bir yılda 29 Şubat gibi keşide tarihlerinin yazılması durumunda senedin geçerli olup olmayacağına ilişkin doktrinde, Yargıtay kararlarında farklı fikirler bulunmaktadır. Takvimde bulunmayan günlerin keşide tarihi olarak gösterildiği senetlerin geçersiz olduğuna ilişkin doktrinde bir yaklaşım vardı. Yargıtay bu yaklaşımı 2000 yılında verdiği bir kararla yumuşatmıştır. Şubat dahil 31 çekmeyen aylar açısından çekin üzerinde yer alan ve takvimde bulunmayan düzenleme tarihini ilgili ayın son günü olarak kabul etmek suretiyle, senedin geçerli

(16)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları bir ifadenin yazılması yeterli değildir. Fakat hangi yüzyılda yaşandığında tereddüt yoksa tarihin mesela “16.4.96” şeklinde gösterilmesi mümkündür.

Senette bir tek keşide tarihi bulunmalıdır. Aynı tarih, senedin birkaç yerine yazılmış olması senedi geçersiz kılmamaktadır51. Öte yandan senet üzerinde birden fazla ve birbirinden farklı düzenleme tarihlerinin bulunması senedin geçerliliğini etkiler. Senetteki taahhüdü ve sonuçlarını tek bir esasa bağlamak amacıyla birden fazla keşideci de bulunsa, keşide tarihi birden fazla gösterilemez52.

Çekte yer alması gereken unsurlar arasında düzenleme yeri de belirtilmiştir. Bu kapsamda düzenleme yeri açıkça düzenlenebilir. Ancak, açıkça düzenleme yeri çekte gösterilmemiş ise bu tek başına geçersizlik yaptırımına tabi değildir. Düzenleme yeri gösterilmemiş olan çek, düzenleyenin ad ve soyadı yanında yazılı bulunan yerde düzenlenmiş sayılır53 (TTK m. 780/1-e). Çekin ibraz süresi keşide yerine göre belirlendiği için, keşide yeri olmayan çek, kambiyo senedi olma vasfını yitirir54; ancak havale olarak nitelendirilir55. Çekte böyle bir alternatif düzenleme yerinin bulunmaması durumunda senedin çek vasfını yitirmesi, bu unsurun alternatif zorunlu bir unsur olduğunu ortaya koymaktadır. Öte yandan belirtmek gerekir ki, TTK m. 781/2’de “düzenleyenin adı” yanında yazılı olan yerden bahsetse de TTK m. 780

olduğu görüşünü kabul etmiştir. (Y. HGK, 12-1011/1076, T. 21.06.2000) (Reisoğlu, Çek, s. 65); Ancak, 32 Ocak 2014, 32 Şubat 2014 gibi takvimdeki hiçbir ayda bulunmayan bir tarihi taşıyan çekin geçersiz olacağı da tartışmasızdır. (Kendigelen, s. 89).

50

İstisnai de olsa, senedin keşide tarihinde veya vadesinde ay-gün-yıl sırasının kullanılması da mümkündür. (Kendigelen, 86).

51

Bahtiyar, Mehmet: Makaleler I, İstanbul, 2008, 1. Bası, s. 243.

52

Bahtiyar, Makaleler, s. 243.

53

Y. 12. HD, E. 8269/1994, K. 8446/1994, T. 23.06.1994; Eriş, 2004, s. 109.

54

Çekte keşide yeri olmadığında TTK m. 781 uyarınca bu eksiklik tamamlanamaz. Bkz. Y. 12. HD, E. 7022/1995, K. 7771/1995, T. 30.05.1995. (Eriş, 2004, s. 108).

55

“Keşide yeri bulunmayan çek havale sayıldığından, kambiyo senetlerine

özgü yolla takip yapılmayacağı gibi, genel haciz yoluna da başvurulmamaz”

(Y. 12. HD, E. 4642, K. 5077, T. 29.04.1986, www.kazancı.com (16.07.2016).

(17)

gereğince zorunlu unsur sadece keşidecinin imzası olduğundan “ad” ifadesinin imzayı da kapsayacak şekilde geniş yorumlamak gerekir56.

Keşide yerinin en geç çekin ibrazı anında yazılı olması gerekir57 ve keşide yeri, çekin ön yüzünün herhangi bir yerine yazılabilir58.

Düzenleme yeri idari birim olarak gösterilmekte59 ve idari birimler; il, ilçe, bucak ve köy60 gibi yerlerdir. Belirtilen yer idari birim olmadığı takdirde düzenleme yeri yazılmamış kabul edilecektir. Ayrıca, keşide yeri kısaltılarak yazılabilir. Ancak bu kısaltmalar hiçbir tereddüte yol açmayacak şekilde olmalıdır61. Örneğin, Gaziantep için “G. Antep”62

56

Kendigelen, s. 93.

57

Yargıtaya göre de; “Çekteki keşide yerinin bu çekin ibrazı anında yazılı

olması gerekir. İbrazdan sonra keşide yeri tamamlansa dahi, bu işlem belgeye çek niteliği kazandırmaz ” (Y. 10. CD, 7505/7589, T. 26.06.1996)

(Reisoğlu, Çek, s. 67).

58

“28.08.1978 tarihinde ihdas edilen belgenin üst tarafında Ankara ismi yazılı

bulunmaktadır. İhdas yerinin çekin yüzünün herhangi bir yerine yazılması çekin noksanlığı olarak ileri sürülemez”. (Y. 12. HD, 7475/7436, T.

01.10.1979); Reisoğlu, s. 67, dn. 112. Yargıtayın içtihadı birleştirme kararına göre de; “Çekin yazıldığı, ihdas edildiği yerin çekin yüzüne

yazılması zorunludur. Keşide yeri, çekin zorunlu unsurları olduğu için, keşide yeri gösterilmeyen çek bu nitelikte değildir” Y. İBGK, E.1992/1, K.

1992/5, T. 14.12.1992 (Reisoğlu, Çek, s. 67, dn. 113).

59

Bkz. Y. 12. HD, E. 2009/2280, K. 2009/10046, T. 07.05.2009; Y. 19. HD, E. 2007/7295, K. 207/9880, T. 09.11.2007, (Bilgen, s. 116-119).

60

“Köy mahalli İdareler ayrımına göre bir birim olup, senette gösterilmesi

halinde TTK 688/6. maddesinde belirtilen tanzim yerinin varlığının kabulü gerekir” Y. 12. HD, E. 9746/2001, K. 10652/2001, T. 14.06.2001. (Özkan,

Hasan: Kambiyo Senetlerine Mahsus Yolla Takip, 2014, s. 268).

61

İçtihadı birleştirme kararında “Çeklerde keşide yerinin hiçbir duraksamaya

yer vermeyecek şekilde anlaşılabilir olması koşuluyla kısaltılarak yazılmış bulunması sebebiyle geçersiz sayılamayacağına karar verilmiştir.” (Y.

İBGK, E. 1992/1, K. 1992/5, T. 14.12.1992), www.kazancı.com. (22.07.2016); “Keşide yeri kısa olarak yazılabilir. Bu kısaltma,

duraksamaya neden olmamalıdır. “Band” kısaltması, “Bandırma” olarak kabul edilemez.” (Y. 12. HD, E. 2071, K. 8825, T. 26.06.1992).

www.kazancı.com. (22.07.2016).

62

(18)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları gibi kısaltmalara gidilebilir. Ancak “Zong63” kısaltması Zonguldak için kullanılmayacaktır.

f. Düzenleyen Kişinin İmzası

Çekte bulunması gereken unsurlardan bir tanesi de, düzenleyenin imzasıdır. Çekte düzenleyen kişinin ıslak imzası bulunmalıdır64. Keşideci, kendine özgü semboller kullanarak imza atabileceği gibi isim soyisim yazarak da imza atabilir65.

Çekin keşideci tarafından imzalanması yeterli olup keşidecinin ismini ve soyismini yazması şart değildir. Hatta, gerçek isim ve soyisim kullanılmasa dahi, imza kime ait ise sorumluluk onun olacaktır66. Ayrıca, çek hesabı kime ait olursa olsun, çeki imzalayan kişi, bundan sorumlu olacaktır.

ÇK m. 5/3’e göre “Çek hesabı sahibi gerçek kişi kendisi adına çek düzenlemek üzere bir başkasını temsilci67 veya vekil olarak tayin edemez68”. Buna göre, çek hesabı sahibinin temsilci aracılığıyla çek düzenlemesi mümkün değildir. Ancak, kanun koyucu, temsilci aracılığı ile çek düzenlenmesini yasaklamasına rağmen bunun yaptırımını

63

Y. 10. CD, 12946/21775, T. 02.10.2001 (Güngör, Şener / Kaya, Mustafa, 4814 Sayılı Kanunla Değişik Çek Suçları, Ankara 2004, s. 106).

64

“Parmak izi alınarak düzenlenen çek geçersizdir. Ancak, parmak izinin yanında ayrıca “imza” ya da “paraf”’a benzeyen işaret (çizgi)varsa, bu işaretin imza olup olmadığı araştırılmalıdır.” (Y. 12. HD, E. 14288, K.

7024, T. 21.5.1992). (Eriş, 2004, s. 41).

65

Keşidecinin imzası açısından belirtilen hususlar cirantaların imzası açısından da geçerli olacaktır. (Y. 12. HD. E.2000/7769, K. 2000/9089, T. 01.06.2000) Bilgen, s. 163; “El yazısı ile atılacak imzanın ne şekilde olacağı konusunda

Yasalarda bir şekil şartı yoktur. Kişi kendisine özgü semboller belirterek imza atabileceği gibi, ad ve soyadını da yazabilir” (Y. 12. HD,

13769/13907, T. 8.11.1999) (Reisoğlu, Çek, s. 70, dn. 138).

66

Çek için de geçerli bir kararda “Bir bonoya asıl adıyla değil de çevrede

tanındığı ad ve soyadı ile imzalayan kişi, yazı ve imzanın kendisine aidiyeti sabit bulunduğu taktirde, keşideci sıfatıyla sorumlu olur” sonucuna

varılmıştır. (Y. TD, 463/531, T. 15.2.1973), (Reisoğlu, Seza: Türk Hukukunda ve Bankacılık Uygulamasında Çek (Bankacılık), 3. Bası, Ankara, 2003, s. 61, dn. 142).

67

Kanun koyucu bazı hallerde, temsilci yerine yasal temsilci terimini kullanmıştır.

68

Burada yer alan temsilci yasağının iradi temsili kapsadığını, yasal temsilcinin yasak kapsamında olmadığını vurgulamak gerekir.

(19)

geçersizlik olarak öngörmemiştir. Bu durumda, çekten dolayı hukuki sorumluluk ve idari yaptırım, hesap sahibine bırakılmıştır69.

Son olarak, imzanın senedin ön yüzünde yer alan beyanı kapsayacak şekilde atılmış olması gerekmektedir. Ancak, imzanın çekin sağ alt tarafına, sol tarafına veya ortasına atılmasına bir engel yoktur70.

g. Karekodlu Çek ve Seri Numarası

aa. Genel Olarak

Karekodlu çek, düzenleyicinin geçmiş ödeme performansını, çek yaprağının doğruluğunu veya çekin halen dolaşımda olup olmadığına ilişkin bilgilerin ortaya konulması amacıyla bankalar tarafından bir karekod basılmış olan çeklerdir.

Karekodun sorgulanmasıyla elde edilecek bilgiler doğrultusunda çek yaprağının doğruluğu, keşidecinin geçmiş çek ödeme performansına dair bilgiler ile tahmin edilebilir71.

Türkiye Bankalar Birliği, Kredi Kayıt Bürosu (KKB) ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) işbirliği ile hayata geçirilen bu sistem, 15 Haziran 2015’ten itibaren temel olarak çek hamillerinin, ellerindeki çeklerin keşidecileri hakkında bilgi edinmelerini sağlamaktadır.

15 Haziran 2015 tarihi itibariyle uygulanmaya başlanan bu sistemin ilk olarak kullanımı zorunlu değilken 672872 sayılı “Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 70. maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda çekin unsurlarını belirleyen TTK m. 780’de değişikliğe gidilerek zorunlu hale getirilmiştir. Yapılan değişiklikle çekin taşıması gereken şekli unsurlar arasına banka tarafından verilen seri numarası ve karekod da eklenmiştir. Bu şekilde, Kredi Kayıt Bürosu A.Ş. nezdinde isteğe bağlı bir uygulama olarak başlayan karekodlu çek kullanımı zorunlu hale gelmiştir.

69

Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 350; Reisoğlu, Çek, s. 69.

70

Reisoğlu, Bankacılık, s. 61; Reisoğlu, Çek, s. 70.

71

Karekod Nedir ve Uygulama Alanları, http://www.ankaratb.org.tr/lib_ upload/Karekod%20Uygulamas%C4%B1.pdf, Ocak 2016, (23.03.2016).

72

(20)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları 6102 sayılı Kanuna geçici madde eklenerek 31.12.2016 tarihinden sonra bankalar çek hesabı sahiplerine karekod ve seri numarası unsurlarını içermeyen çek yaprağı veremeyecek; ancak bu tarihten önce basılan çeklerde bu unsurlar aranmayacaktır. Böylece bankalara karekodlu çek basımına uygun yapıyı oluşturmaları ve mevcut çek defterlerini tüketmeleri için 31.12.2016 tarihine kadar süre tanınmıştır.

Yabancı bankalar tarafından bastırılan çeklerde, TTK m. 780’de çekin zorunlu unsurları arasına alınan seri numarası ve/veya karekodun bulunmaması senedin çek olarak niteliğini etkilemez. Bu şekilde yabancı bankalar tarafından basılan çekler açısından bir istisna tanınmıştır (6728 Sayılı Kanun, madde 71).

bb. Karekodlu Çek Sisteminin İşleyişi

Karekodlu çek uygulaması ile çek alacaklıları, çek hesabı sahibine ve bu çeki düzenleyenlere ilişkin verilere karekod aracılığıyla erişim sağlayabilecektir. Bu erişimin belirtilen verilere73 ulaşılmasını

73

Karekod ile erişim sağlanacak bilgiler TTK'nın 780. maddesinin eklenen 2 nci fıkrada belirlenmiştir. TTK m. 780/2 göre; Çek alacaklıları, ellerinde bulunan çek ile çek hesabı sahibine ve bu çeki düzenleyenlere ilişkin verilere karekod aracılığıyla erişim sağlayabilir. Karekod ile;

a) Çek hesabı sahibinin adı, soyadı veya ticaret unvanı,

b) Çek hesabı sahibinin tacir olması hâlinde, ticaret siciline tescil edilen yetkililerinin adı, soyadı veya ticaret unvanı,

c) Çek hesabı sahibinin, çek hesabı bulunan toplam banka sayısı, d) Çek hesabı sahibine ait bankalara ibraz edilmemiş çek adedi ve tutarı, e) Düzenlenerek bankalara teslim edilen çeklerin adedi ve tutarı, f) Son beş yıl içerisinde ibrazında ödenen çeklerin adedi ve tutarı, g) İbraz edilen ilk çekin ibraz tarihi,

h) İbraz edilen son çekin ibraz tarihi, ı) İbrazında ödenen son çekin ibraz tarihi,

i) Son beş yılda “karşılıksızdır” işlemi gören ve halen ödenmemiş çeklerin adedi ve tutarları,

j) Son beş yılda “karşılıksızdır” işlemi gören ve sonradan ödenen çeklerin adedi ve tutarı,

k) Son beş yılda “karşılıksızdır” işlemi gören son çekin ibraz tarihi, l) Çek hesabı sahibi hakkında çek hesabı açma yasağı bulunup

bulunmadığı, varsa yasaklama kararının tarihi,

m) Her bir çek yaprağı ile ilgili olarak tedbir kaydı olup olmadığı,

n) Çek hesabı sahibi tacirse, iflasına karar verilip verilmediği, iflasına karar verilmişse kararın tarihi,

(21)

sağlayacak karekod okutma ve bilgi paylaşım sistemi Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi tarafından oluşturulur (6728 sayılı Kanun m. 70).

Bankalar, çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişinin ya da şirket yetkililerinin çek hesabı açma yasağının bulunup bulunmadığını kontrol etmekle yükümlü olacak; aynı zamanda yasağın bulunmadığına ilişkin sorgulama sonucunu muhafaza edecektir. Yine, 6728 sayılı Kanun ile bankalara, çek hesabı açtıkları kişiler ile çek hesabı sahibi tüzel kişi ise hesap açılış tarihi itibarıyla tüzel kişi tarafından bildirilen işlem yetkililerini, Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi tarafından oluşturulacak karekod okutma ve bilgi paylaşım sistemine kaydetme zorunluluğu getirildi (6728 sayılı Kanun m. 61).

İleri tarihli düzenlenen çekler açısından ibraz süresi gelmiş olan çekin düzenlendiği tarihte şirket adına çek keşide etme yetkisi bulunan yöneticinin yetki süresinin sona ermesi mümkündür. Bu da şirket tarafından düzenlenen çekin yetkisiz kişilerce düzenlendiği gerekçesiyle banka veya şirket tarafından karşılığının ödenmemesini gündeme getirebilecek ve çek alacaklısı zarara uğrayabilecektir. Bu nedenle, 6728 sayılı Kanunda karekodlu çekin sisteme kaydedildiği tarihten sonra çek düzenleyen tüzel kişinin temsilcilerinde meydana gelen değişikliklerin, çek hesabı sahibi tüzel kişinin sorumluluğunu ortadan kaldırılamayacağı düzenlenmiştir (6728 sayılı Kanun m. 62).

Yine, ÇK’nın 3. maddesine eklenen 10. fıkra ile lehine karekodlu çek düzenlenen lehdara, teslim aldığı çeki karekod okutma ve bilgi paylaşım sistemine kaydetme zorunluluğu getirildi (6728 Sayılı Kanun m. 62)74. Çünkü, bankalar tarafından çek hesabı sahibi veya çek hesabına verilen çek yapraklarının hangilerinin düzenlenerek tedavüle çıkarıldığının, hangilerinin halen çek hesabı sahibi veya temsilcisinin elinde bulunduğunun tespiti şuan mümkün değildir. Böylece lehdar tarafından kendisine verilen çekin sisteme kaydedilmesi sağlanarak, kayıt dışılık önlenmiş olacaktır. Yine, lehdarın elinde ne meblağda çek bulunduğunun alacaklılar tarafından bu sistemle öğrenilmesi alacaklıların çeki kabul edip etmeme kararlarını kolaylaştıracaktır. Ancak, kayıt dışılığı aşmaya çalışan bu düzenleme lehtara çeki karekod okutma ve

çek hesabı sahibi ya da cirantanın rızası aranmaksızın üçüncü kişilerin erişimine sunulur.

74

Bu düzenleme 31.12.2017 tarihinde yürürlüğe girecektir (6728 sayılı Kanun m. 72/f.)

(22)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları bilgi paylaşım sistemine kaydetmeye zorlayacak bir düzenleme getirmemiştir.

Karekodlu çek sistemi ile amaçlanan karşılıksız çek düzenleyenleri cezalandırmak veya korkutmak değil aksine karşılıksız çek düzenlenmesine engel olmak ve bu hususta lehtara yardımcı olmaktır. Bu açıklamalar ışığında karekodlu çek sisteminin kullanımı ile karşılıksız çek sayısının azalacağını ifade edebiliriz.

2. 5941 Sayılı Çek Kanunu’na göre Çekin Şekil Şartları

Çekin şekil şartlarına ilişkin TTK dışında ÇK’da da özel düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak belirttiğimiz gibi TTK’daki unsurları taşıyan bir çekin, ÇK’da yer alan koşullara aykırı olması çekin geçerliliğini etkilemeyecektir (ÇK m. 2/9). Bu şekilde çekin zorunlu unsurlarının TTK’da belirtilen unsurlar olduğu açık bir şekilde düzenlenmiştir.

ÇK’da sayılan unsurlar, genel olarak çekin süratli bir şekilde ödenmesini sağlama, kayıt dışı ekonominin denetim altına alınması, ödemeleri kolaylaştırma ve sahtekarlığı gidermek amacıyla öngörülmüştür75.

ÇK’da çekin diğer unsurları olarak çek defterinin her bir yaprağına;

- Çek hesabının numarası,

- Çek hesabının bulunduğu banka şubesinin adı,

- Çek hesabı sahibi gerçek kişinin adı ve soyadı, tüzel kişinin adı,

- Çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişinin vergi kimlik numarası,

- Çekin basıldığı tarih76,

- Çek hesabı sahibi gerçek kişi ise Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası; tüzel kişilerde ise varsa Merkezi Sicil Kayıt

75

Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 351.

76

Çekin basıldığı tarihin çek üzerinde gösterilerek bankanın ödemekle yükümlü olduğu asgari zorunlu miktarın zamanı tespit edilmeye çalışılmıştır (ÇK m. 3/9).

(23)

Sistemi (MERSİS) numarası77,

- Çek hesabı sahibi ile düzenleyenin farklı kişiler olması hâlinde, ayrıca düzenleyenin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası78, yazılır.

Çek defteri bankalarca bastırılır79 (ÇK m. 2/5). Çek defterlerinin baskı şeklini belirleyen esaslar, Maliye Bakanlığı, Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliğinin görüşü alınarak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca Resmî Gazete’de yayımlanacak tebliğle düzenlenir. Tacir olan ve tacir olmayan kişilere verilecek çekler80 ile hamiline düzenlenecek çekler, açıkça ayırt edilebilecek biçimde bastırılır.

III. ÇEKİN ÖDENMESİ, ÖDENMEMESİ ve

ÖDENMEMESİNE BAĞLANAN SONUÇLAR

A. Çekin Ödenmesi

Çek hamili, çek bedelini elde etmek için, çeki ibraz süreleri içerisinde ödenmek üzere muhatap bankaya ibraz etmelidir. Bu husus ÇK’nın 3. maddesinde şöyle düzenlenmiştir:

“Karşılığı bulunan çek, hesabın bulunduğu muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir. Ancak çek, hesabın bulunduğu şubeden başka bir şubeye ibraz edildiğinde, o şubece karşılığı sorulmak suretiyle ödenir.”

77

6728 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 3. maddesinin 6. fıkrasında değişiklik yapılarak çek defterinin her yaprağına çek hesabı sahibinin gerçek kişi olması durumunda Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası, hesap sahibinin tüzel kişi olması durumunda ise Merkezi Sicil Kayıt Sistemi (MERSİS) numarasının yazılması zorunluluğu getirildi.

78

Bu şekilde çek hesabı sahibinin benzer isimli veya unvanlı kişilerden ayırt edilebilmesi sağlanarak, düzenleyenin tespit edilebilmesi ve çekin karşılığının olmaması durumunda çek hesabı sahibine karşı yapılacak başvurularda doğru kişiye ulaşılması amaçlanmıştır.

79

Ayrıntılı bilgi için bkz. Reisoğlu, Çek, s. 105.

80

Çek Tebliği 3/I-d’de tacir çeki ve tacir olmayan çeklerin nasıl bastırıldığı ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir.

(24)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları İlgili kanun maddesi, aslında TTK m. 795/1’de yer alan “çek görüldüğünde ödenir” kuralının daha ayrıntılı şeklini teşkil etmektedir.

Çek hamili çeki, muhatap bankanın hesabının bulunduğu şubesine veya herhangi diğer bir şubesine ödenmek için ibraz ederse, çekin karşılığının bulunması ve muhatap bankanın ödeme yapmasını engelleyen herhangi bir hukuki durumun bulunmaması halinde, çek ödenir. Buna karşılık, çek hamilinin hesapta çekin karşılığının bulunup bulunmadığını sorma yetkisi yoktur.

TTK m. 795 ve ÇK m. 3/8 birlikte incelendiğinde çekler, üzerindeki düzenleme tarihi gelmemiş olsa bile hamil tarafından, ödeme için muhatap bankaya ibraz edebilir81; ancak, ödeme yapılması hesapta karşılık bulunması koşuluna bağlıdır82. Başka bir ifadeyle, üzerindeki düzenleme tarihinden önce ibraz edilen çekler hesapta ancak karşılık bulunması durumunda muhatap tarafından ödenir; ancak hesapta karşılık yoksa da “karşılıksızdır” işlemine konu olmayacaktır. ÇK madde 8 fıkra 3 hükmü, hukuki takip yapılmasını, çekin üzerinde yazan keşide tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmesine ve karşılıksızdır işleminin yapılmasına bağlamıştır. Dolayısıyla, hamilin karşılıksızdır işlemini yaptırabilmesi için ibraz sürelerini beklemesi ve çeki süresi içinde tekrar ibraz etmesi gerekir83.

B. Çekin Ödenmemesi

Muhatap bankaya ibraz edilen çek sadece karşılığının bulunmaması sebebiyle değil başka nedenlerden dolayı da ödenmeyebilir. Örneğin, muhatap bankaya ödenmesi için ibraz edilen çekin TTK’de

81

Ancak ÇK’nın geçici 3. maddesinin 5. fıkrası kapsamında ileri tarihli çeklerin, 31.12.2017 tarihine kadar üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihinden önce ödenmek için muhatap bankaya ibrazı yasaklanmıştır. İbraz edilmiş olsa dahi bu geçersiz sayılacak, hesapta karşılık olsa dahi banka tarafından ödenmeyecek ve çekin karşılığı yoksa da “karşılıksızdır” işlemine tabi tutulmayacaktır.

82

Tekinalp Ünal: Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı’nın İleri Keşide Tarihli Çeklere İlişkin Sisteminin Değerlendirilmesi, Çekler Hakkındaki 3167 sayılı Kanunla İlgili Adalet Bakanlığı Taslağı ve Karşı Görüşler Sempozyumu, Bildiriler-Tartışmalar-Panel, 22 Ocak 2002, Ankara, 2002, s. 82, 85 (Bildiriler-Tartışmalar-Panel, Tartışmalar).

83

(25)

sayılmış olan zorunlu şekil şartlarının tamamını içermemiş olması, çek üzerine atılı olan imzanın düzenleyene ait olmaması veya çeki muhatap bankaya ödemesi için ibraz eden kişinin yetkili hamil olmaması çekin diğer ödenmeme sebepleri arasında gösterilebilir84.

Ödememe, çekin hükümsüzlüğü veya senet metninden anlaşılan bir definin ileri sürülmesine ya da hamilin muhataba makbuz vermekten ya da çeki iade etmekten kaçınma sebebine dayanıyorsa, hamil müracaat hakkını kullanma yoluna başvuramaz85.

C. Çekin Ödenmeme Durumunun Tespiti

Poliçe ve bonoda hamil, ödememe durumunu sadece noter tarafından düzenlenecek bir protesto ile tespit ettirebilirken, çek hamiline bu tespitin yapılabilmesi bakımından protestoya eşdeğerde iki ayrı imkân daha tanınmıştır86.

Geçerli bir çekin usulüne uygun şekilde muhatap bankaya ibrazına rağmen çek ödenmezse, bu durum şu üç ayrı yol ile tespit ettirilebilir:

- Protesto çekilmesi,

- Muhatap banka tarafından “karşılıksızdır” işlemi yapılması, - Takas odasının beyanı.

Bu üç yolda da hem çekin ibraz edildiği, hem de ödenmemenin tespit edildiği tarihler önem taşıdığından, bu tarihlerin ödenmeme durumunu belirleyen yazılı beyanda yer alması yararlı ve isabetli olacaktır87. Bunun yanında kanun koyucu yapılan bu tespitlerin geçerliliği açısından, gerek muhatap banka gerekse takas odası tarafından yapılacak

84

Öztan, s. 305-306.

85

Karahan / Arı / Bozgeyik / Saraç / Ünal, s. 396.

86

Kendigelen, s. 287.

87

“… TK’nın 720. maddesi hükmüne göre, vaktinde ibraz edilmiş çekin

ödenmemiş olduğunun muhatap tarafından ibraz nü de gösterilmek suretiyle çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla belirtilmesi zorunludur. Çekin süresinde bankaya ibraz edildiği bankadan alınan cevabi yazı ile kanıtlanmaz. Bu haliyle çekin yasal sure içerisinde bankaya ibraz edildiği anlaşılmadığından alacaklı takip hakkını yitirmiştir. …” (Y. 12. HD,

(26)

Çeke Dayalı Kambiyo Senetlerine Özgü Takip Yolları yazılı beyanların çek üzerinde gösterilmesini de şart olarak aramıştır. Aksi takdirde hamil başvurma hakkını kaybedecektir88.

Ticaret dünyasında ödememe durumu ya muhatap banka tarafından yapılan karşılıksızdır işlemi ile ya da takas odasının beyanıyla tespit edilmektedir. Her ne kadar ödememe protestosu çektirmekte imkân dâhilinde olsa da, bu işlemin hem masraflı hem de zahmetli olması nedeniyle pek tercih edilmemektedir. Ayrıca muhatap bankaca yapılacak tespit yani karşılıksız işlemi sayesinde düzenleyen hakkında çek hesabı açma ve çek düzenleme yasağı verilebilmektedir89.

D. Karşılıksız Çek

1. Genel Olarak

Türk hukukunda hangi çeklerin “karşılıksız çek” sayılacağı hususunda detaylı bir düzenleme yoktur. Fakat ÇK, üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihlerine göre kanuni ibraz süreleri içerisinde muhatap bankaya ibraz edilmelerine rağmen yeterli karşılığı bulunmadığı için hamiline tamamen veya kısmen ödenmeyen çeklere karşılıksız çek keşide etme müeyyidesini benimsemiştir90.

Buna karşılık çek keşide edilen hesapta kısmen veya tamamen karşılığı bulunmasa bile çek bedelinin muhatap banka tarafından herhangi bir sebeple ödenmesi halinde karşılıksız çek oluşmayacaktır91. Çünkü, karşılıksız çekten söz edebilmek için çek bedelinin kısmen ve ya tamamen ödenmemiş olması gerekir.

Bir karşılıksız çekten söz edebilmek için, çekin karşılığının düzenleyenin hesabında bulunmaması tek başına yeterli bir sebep değildir. Bir çekin karşılıksız çek olarak adlandırılabilmesi için belli unsurların bir arada bulunması gerekir. Bu unsurlar:

- Muhatap bankaya ödeme için ibraz edilen senet ‘çek92’

88

Kendigelen, s. 288.

89

Kayar, İsmail: Kıymetli Evrak Hukuku, 7. Bası, Kayseri, 2013, s. 203.

90

Bozer / Göle, s. 351.

91

Kendigelen, s. 245.

92

Uygulamada adında çek kelimesi bulunmakla beraber hukuken TTK kapsamında çek sayılamayacak senetler vardır. Bunların karşılıksız kalması durumu konumuzla alakalı değildir. Seyahat çekleri, posta çekleri ve virman çekleri bu senetlere örnek teşkil eder. (Öztan, s. 309.)

(27)

hükmünde olmalıdır. Yani TTK’da sayılmış olan tüm zorunlu unsurları içermesi gerekir93.

- Çekin meşru hamil tarafından muhatap bankaya ibraz edilmiş olması gerekir94.

- Çekin kanunen öngörülmüş olan ibraz süreleri içerisinde muhatap bankaya ibraz edilmiş olması gerekir.

Çekin düzenleme tarihinden önce ibraz edilmesi halinde veyahut çekin ibraz süresinin geçmesinden sonra ibrazında artık karşılıksızdır işlemi yapılamayacaktır95.

Hukuken karşılıksız çekten bahsedebilmek için bir diğer şart, usulüne uygun şekilde muhatap bankaya ibraz edilen bir çekin karşılığının tamamen veya kısmen bulunmamasıdır96. Bu bulunmama hali çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir97.

Bir çekin karşılıksız olması nedeniyle ödenmediği durumlarda, çekini ödeme için kanuni ibraz süresi içerisinde muhatap bankaya ibraz eden ve karşılıksız olduğunu yine kanuni süresi içerisinde tespit ettiren hamilin keşideci dâhil müracaat borçlularına kambiyo senetleri hakkındaki özel takip usullerine göre başvurma hakkı olacaktır98.

Karşılıksızdır işleminin yapılabilmesi için mutlaka hamilin talepte bulunması gerekmektedir. Hamilin talepte bulunması hâlinde, karşılıksızdır işlemi; çekin arka yüzüne tahsil için bankaya ibraz edildiği tarih, hesap durumu, bankanın yükümlülüğü çerçevesinde ödediği miktar ve ibraz eden gerçek kişinin adı ve soyadı yazılmak, bu kişinin tüzel kişi adına bedeli tahsil etmesi hâlinde bu husus belirtilmek ve bu kişi ile birlikte banka yetkilisi tarafından imzalanmak suretiyle yapılır. Banka tarafından ödenen miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan tutar açıkça belirtilir. Hamilin imzalamaktan kaçınması hâlinde, karşılıksızdır işlemi yapılmaz.

93 Bozer / Göle, s. 351. 94 Öztan, s. 310. 95 Öztan, s. 310. 96 Bozer / Göle, s. 352. 97

Bu haller için bkz. Öztan, s. 310 vd.

98

Referanslar

Benzer Belgeler

 Beyaz ciro : Kime yapıldığı belli olmayan cirodur, ciranta senedin arka yüzüne ödeyiniz yazarak imzasını atar.. Kimin elindeyse o

Makbuz senedi emre yazılı olmasa bile ayrı ayrı veya birlikte teslim ve ciro yoluyla devredilebilir. Ciro, yapıldığı günün tarihini

eşitine kadar döviz çıkarabilirler. Bu miktarın üzerinde döviz çıkarabilmesi, ancak kendisine bankalarca döviz verildiğinin tevsiki.. kaydı ile mümkündür. Yabancı

Bu görüşe göre üç yıllık zamanaşımı süresinin bittiği andan itibaren poliçedeki hak, hem kabul edene karşı hem de müracaat borçlularına karşı

Basit servis oturumu kimlik bilgisi olarak kullanılan özel Viewer Tanımlanmış Kullanıcı Kimlik Bilgileri veya Level 1 Tanımlanmış Kullanıcı Kimlik Bilgileri yalnızca

This thesis attempts to indicate how the concessionaires of the Middle Eastern exhibits in the Midway Plaisance at the World’s Columbian Exposition of 1893 trafficked in

In this way, movies are analysed by considering the potential of the narrative to teach understandings of nature of science, scientific and common languages to be used as a tool

Bu çalışmada dünyada ve Türkiye’de sosyal güvenlik sisteminde bireysel emeklilik basamağının gelişimi, Türkiye’de bireysel emeklilik sisteminde