• Sonuç bulunamadı

Ölümünün 50. yılında:Tevfik Fikret ve Haluk..

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ölümünün 50. yılında:Tevfik Fikret ve Haluk.."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

-1

J

İ

ölümünün 50.

yılında-" TEVFİK FİKRET

VE HALÛK..

Şemsettin KUTLU

IIIIIIIIIII MIH MIHI II İ l l i n i n III MIH IHI II

T

EVFİK

Fikret,

19

Ağustos 1915'te

öl­

müştü. Oğlu Halûk

Fikret de, bu

yenilerde,

babasınmkinden

tam elli

yıl sonra öldü.

Böylelikle

1965 yılı, Tevfik Fikret ko­

nusunda, özellik taşıyan bir

tarih haline gelmiş bulunu­

yor.

Tevfik Fikret, Türk ede­

biyatında — olumlu, olum­

suz— üzerinde en çok söz

edilen başlıca kişilerden bi­

ridir. Ölümünden bu yana

geçen elli yıl içinde kimile­

ri onu övgülerle

göklere

çıkarmış, kimileri sonsuz

suçlamalarla yerin

dibine

batırmıştır.

Nurullah Ataç, çok

be-Nuıullah Ataç, ünlü şair için «Kusurları ve mezi­ yetleri ile de büyük

adam ...» demişti

ğendiği bâzı kimseler için

«Neme lâzım; kusurları ile

de, meziyetleri ile de çıkık

ve büyük adam!» yollu ta­

nımlamalar yapardı. Bu sö­

zü birkaç kez Fikret için

de kullanmıştı.

Şair hali­

kındaki yargıların en kes­

tirmelerinden biri de bu ol­

sa gerek.

Tevfik Fikret’in; özlemi ile yandığı toplumsal, evrensel inanç ve umutlarının yanında, bunların bir parçası kadar kut­ sal bildiği bir inanç ve umudu daha vardı: Oğlu Halûk!. Ama ne var ki Tevfik Fikret, bu açıdan fazla mutsuzluğa uğramış sayıl­ maz; çünkü öldüğü zaman, bu konu henüz belirli bir sonuca varmış, yâni öylesine bel bağla­ dığı Halûk, daha, başka bir ül­ keyi yurt edinmiş değildi.

H A L Û K VE ÖTESt

T

EVFİK Fikret’in; ülkücü ve yapıcı Türk gençliğine sembol olarak görüp öyle yetiştirmek istediği Halûk; bi­ lindiği gibi, bir süre İngiltere’de okumuş, oradan Amerika’ya geç­ miş, öğrenimini tamamlayıp çe­ şitli üniversitelerde öğretim gö­ revi almış; sonra Amerikan uy­ ruğuna, sonra Hristiyânlığa geç­ miş, daha sonraları — bağlı bu­ lunduğu bilgi dallarını, öğretim kürsülerini de terkederek — din adamı olmuş, bu vılın Haziran ayında ölmüştür.

Halûk'un; Türk uyrukluğundan ayrılışı Cumhuriyetken, İslâm­ lıktan ayrılışı İkinci Cihan Sa­ vaşından sonradır. Türk Kurtu­ luş Savaşı yıllarında Amerika’da ve İngiltere’de; Türkiye ve Türk- ler lehinde olumlu propaganda­ lar yaptığı da bilinen bu genç adamm, daha önceleri Michigan Üniversitesi öğrencisi iken, yur­ dumuzu bir «iyi niyet elçisi» olarak temsil ettiği dönem de vardır. Günümüzden kırk beş elli yıl önceki (İçtihad) dergisin­ de Ali Kami Bey’in bu konuda uzun bir yazısı bulunuyor.

FİK R E T ’İN YETİŞTİRDİĞ İ

İKRET, bugün memle­ kete bir adam yetiştir­ di; elverir ki memleket o adamı da, babası gibi, tebdil i tâbiiyet-i irfana mecbur etme­ sin» çeşidinden; biraz memleke­ ti suçlayan, biraz da kehânet ni­ teliği taşıyan bu yazısında Ali Kami Bey, Halûk’u uzunboylu övüyor, onun Amerika’da, vatanı olan Türkiye hakkında verdiği bir konferanstan, bu konferansın orada yarattığı olumlu etkiler­ den, sayfalarında Halûk’a ve kon

feransa geniş yer ayıran Ameri­ kan gazetelerinden söz ediyor. Adı geçen gazetelerden biri; Ha­ lûk’u okuyucularına: «Mr. Halûk Fikret, Muhammedîdir (İslâm- dır demek). Babası, Türkiyenin en büyük şair ve eğitimcilerin­ den biridir.» diye tanıtıp Tevfik Fikret üzerine geniş bilgiler ve­ riyor. Halûk’un Michigan Üni­ versitesinin en seçkin öğrencisi bulunduğuna işaret ediyormuş. Genç Türk aydını; kadınlı er­ kekli kalabalık dinleyicilerine uzun uzadıya İslâmlığı anlatmış, bağlı olduğu dini ve ulusu tanıt­ mış, övmüş; hele Türklerin ken­ dilerine özgü ahlâk ve karakter­ lerini anlatırken çok heyecanlan­ mış, coşmuş, dinleyenler de kon­ feransın sonunda onu alkışlara boğmuşlar.

Amerikan gazetelerinin bu ya­ yınlarından pek duygulanan Ali Kami Bey makalesini şöyle biti­ riyor:

«Halûk; doğruyu, doğru bildi­ ğini söylemekten çekinmiyor. A- merikalılara karşı yalnız Türklü­ ğü müdafaa ile kalmayarak, ara­ da haklı noktalarda onları iğne­ lemekten de çekinmeyen bu kah­ raman çocuk bize örnek olmalı­ dır.»

İşte Ali Kami Bey’in bu (kah­ raman Halûk) u, bir süre sonra, bu kadar övdüğü dini terkediyor; eder ya!.. Sevdiği ulusu terkedi­ yor; eder ya!. Bunlara kimsenin bir diyesi olamaz; peki ama Türklere küskün, hattâ kızgın olmasına ne demeli?

1962 yılında Amerika’da bir ge­ zideydik. Beş kişilik grubumuza, Türkiye doğumlu; ama kırk yıl­ dır Amerikalı bulunan bir Erme­ ni aydını, ağırlayıcı olarak veril­ mişti. Osmanlı eğitimi almış, Türkçeyi Osmanlı üslûbu ile ko­ nuşan bu eski vatandaşımız; Türk edebiyatının, özellikle Tev­ fik Fikret’in şiirlerinin hayranıy­ dı. Bir gün Fikret’ten konuşur­ ken kendisine;

«— Oğlunun burada olduğunu biliyorsunuz; hiç karşılaştınız mı?» diye sorduk. Bu sorumuz üzerine konuştu:

«— Birkaç yıl önce adresini bulup kendisine bir mektup yazdım. Benim de Türkiyeli bir Türk olduğumu, babasının hay­ ranı bulunduğumu, bu sebep­ lerle kendisiyle görüşmek istedi­ ğimi bildirdim. Ses çıkmadı. Bir daha yazdım; nihayet nasıl bir cevap aldım biliyor musunuz? Bana, «Siz Türk ve Türkiyeli olabilirsiniz ama bundan bana ne? Ben Amerikalıyım ve Ameri­ kan vatandaşıyım. Türkiye ile de hiçbir ilgim, ilişiğim yoktur!..» diyordu. Bir daha arayıp sorma­ ya da lüzum görmedim.»

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

baktığımızda, çoğunun gezegen benzeri uydulara sahip olduğunu görüyoruz. Bu uydulara ‘gezegen benzeri’ denilmesinin sebebi, sahip oldukları manyetik alan ve

ABD’de bilimsel çal›flmalara finansman sa¤layan Ulusal Bilim Vakf› (NSF), 2015 y›l›na kadar nanoteknoloji alan›- na 1 trilyon dolar destek sa¤layacak.. Nanoteknoloji,

Man- dihulanın korunduğu durumlarda glossektomi ile birlikte boyun disseksiyonu sonrası intra oral sütür dehisansı ve fistül sık karşılaşılan bir komplikasyondur..

Baskı sırasında hücrelerin kesme kuvvetine maruz kalmasına rağmen, basılan retina ganglion hücrelerinin (optik sinir hücreleri) ve gliyal hücrelerin normal hücreler

Çalışma sonucunda, (1) öğretmenlerinin okul müdürlerine güvenmelerinin; öğretmenlerin okul müdürünün, yeterli, etik davranan ve öğretmene destek davranışı

Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Halk Sağlığı Anabilim Dalı Yüksek Lisans Öğrencisi Büşra GÖNENÇ SOLSUN‟un “Aksaray Üniversitesi

Dünya şiirinin büyük ustası, Türk şiirinin önemli adı için yapılacak çalışmalar, bizim sürgünde ölen büyük bir sanatçımıza gösterdiğimiz ilginin de

Ne muazzam, ne taun j sütunlar, ne ihtişamlı kemerler, j Bana öyle geliyor ki Romaiılar eski medeniyetleri unutturmak için böyle muazzam ve muhte­ şem eserler