MAHMUT VKSAKİ HAKKINDA AC* HATIRA LAR J .
t^ y
Murat Sertoğlu dünkü fıkrasında Mahmut Y esannin ölümünden bahse derken çok mühim bir noktaya da do
kunmuştur: Tâbi işi. _ Murat Sertoğlu diyor lü:
‘•İşte şu acı hakikati kaydetmek is terim ki, bazı kitapsılar zavallı Mah- liiüt Yetsarinin elinden 15 liraya ka dar roman aldılar. Evet, ra kamda bir bata olduğunu zannetmeyin, 15
lira-dülıu Babıâlide pek çok kimseler t'ilir.t Tercüme kitap satışlarının tiki- nitdal gittiği devirlerde aç, bin bir ih tiyaç İçinde bulunan Yesarinin kitap çılar A!5 liraya kadar koca bir roman aldılar. Bunu bastılar. Binlerce lira kazandılar. Yesarinin bu feci netice karşısında insanlardan nefret ederek aldığı 15 lirayı da .içkiye verdi.”
Bizce, tabilerin az para, vermesi en çok üzerinde durulan meselelerden bi ri olmuştur; fakat henüz hiçbir ger çek de ortaya çıkmış değildir. Tabiin esere verdiği ücret —kîâıimut Yesari- ııin yakardaki misali gibi fahiş olan lar hariç— umumiyetle işle sermaye arasında nisbettir, Sade tâbi içinde de
ğü başka ah balarda 4a bu nisbet da ha doğrusu nisbetşiglik görülür. Bu - nu bir kooperatif şekline koyuncuya kadar aynı nisbetsizlik devam edecek lir. Yalnız bundan önce asjl şikâyet edeceğimiz nokta başkadır. 'Tâbi kita oı ucuz alır parasını ve umduğu kârı ç¡karıncaya kadar satmağa uğraşır, eonra kalanlarım bir kenara atar. Da ha fazla satabilmek için hiçbir hare keti görülmez. Tâbi •'derdi herşeyden ence buradadır. Bayi niçin satamaz ve niçin yazana çok menfaat temin edemez. Burası bilinmez. Bu memle - kette kitap mı satılmaz? Hay» satı lır; Ne üç para etmez eserlerin binici ce sattığına şahit olduk. Fakat Mah mut Yesarinin kitaplarım basan mü cesesenin senelerdir yaptığı ilk lur.nl- oama Yesari öldüğü gün kitaplarını