• Sonuç bulunamadı

PONTOSEREBELLAR AÇI TÜMORLERİNİN HİSTOPATOLOJİK AYIRICI TANISINDA DÜŞÜNÜLMESİ GEREKEN BİR ANTİTE: ENDOLENFATİK KESE TÜMÖRÜ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "PONTOSEREBELLAR AÇI TÜMORLERİNİN HİSTOPATOLOJİK AYIRICI TANISINDA DÜŞÜNÜLMESİ GEREKEN BİR ANTİTE: ENDOLENFATİK KESE TÜMÖRÜ"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Turk NOYO$irurji Dergisi 11: 226 - 230, 2001 Onder: Endolenfatik kese tiimoru

Pontoserebellar aC;I

tUmorlerinin histopatolojik aymcI tanlsmda

dii~iiniilmesi

gereken bir antite: Endolenfatik

kese tiimorii

Endolymphatic

sac

diagnosis

tumor in the histopathological

differential

of cerebellopontine

angle

tumors

SEVGEN ONDER, GULNUR GULER, SERVET iNCi, $EVKET RUACAN, FiG EN SOYLEMEZOGLU

Hacettepe Universitesi TIP Fakiiltesi Patoloji Anabilim Dah (SO, GG,$R, FS) Hacettepe Universitesi TIP Fakiiltesi Noro~irurji Anabilim Dah (si)

Geli;; Tarihi: 9.1.2001 ~ Kabul Tarihi: 11.3.2001

(het: Bu c;ah~mada, merkezimize periferik fasiyal sinir paralizi klinigi ile ba~vuran 51 ve 35 ya;;larmda iki olgu sunulmaktadlr. YapIlan incelemelerinde her iki hastada da pontoserebellar aC;lda tiimor bulunmu~tur. Ahnan biyopsi materyallerinde histolojik olarak papiller kistadenomatoz bir patern olu;;turan neoplazm goriilmii~tiir. Neoplazm, immiinhistokimyasal olarak sitokeratin, epitelyal membran antijen, vim en tin, noron spesifik enolaz ve 5-100 protein ile pozitif immiinreaksiyon vermektedir. Bu bulgularla her iki olgu da endolenfatik kese tiimorii tamsl alml;;hr. Noroektodermal bir neoplazm olan endolenfatik kese tiimorii, iC;kulaktaki endolenfatik kanalm mukozasmdan koken almaktadlr. Bu makalede, endolenfatik kese tiimoriinun histolojik aymCl tamsmdaki giic;liikler ve pontoserebellar ko~e tiimorlerinin aymCl tamsmda dikkate ahnmasl gereken antiteler gozden gec;irilmi;;tir.

Anahtar kelimeler: endolenfatik kese tiimorii, pontoserebellar ko;;e

CiRi$

Endolenfatik kese tiimorleri (ELST) it; kulagm histolojik olarak benign, ancak agresif bir seyir izleyebilen noroektodermal neoplazmlandu. <::ogunun sporadik olarak geli~mesine kar~m % 10

226

Abstract: Herein we report two cases of endolymphatic sac tumor in two male patients aging 51 and 35, initially presenting with a complaint of peripheral facial paralysis. Histologically, the neoplasms showed papillary cystadenomatous pattern with cystic spaces lined by epithelial cells. Immunohistochemical studies demonstrated that the epithelial cells were strongly positive for cytokeratin and epithelial membrane antigen, neuron spesific enolase, vimentin and 5-100. Endolymphatic sac tumor is a locally invasive neuroectodermal tumor of the inner ear that may extend into the cerebellopontine angle leading to neurosurgical intervention. The differential diagnosis of cerebellopontine angle tumors and histological features of endolymphatic sac tumor were discussed.

Key words: cerebellopontine angle, endolymphatic sac tumor

kadar olgu von Hippel-Lindau (vHL) hastahgl ile birlikte goriiliir (3,7). Lokalizasyonu geregi neoplazma ait ilk klinik semptomlar i~itme ve dengeyle ilgilidir. Hastalarda uzun siiren i~itme kaybl oykiisii olabilir. i~itme kaybl daha t;ok unilateral olup sensorinoral tiptedir. Birlikte tinnitus

(2)

Turk Ndro§irurji Dergisi 11: 226 - 230, 2001

ve vertigo bulunabilir. Eger neoplazm ileri derecede biiyiir ve pontoserebellar a<;lya (PCA) da ilerlerse, bai?ta fasiyal sinir olmak iizere bazl kraniyal sinir defisitlerine ve orta hat yapIlarmda basl belirtilerine yol a<;abilir (2,6,8).

Daha once endolenfatik kese adenomlan, temporal kemik veya mastoid adenomu/ adenokarsinomu, endolenfatik kese kokenli diii?iik grade'li adenokarsinom, temporal kemigin papiller adenomu, temporal kemigin agresif papiller tiimorii, agresif papiller orta kulak adenomu ve son olarak da Heffner tiimorii gibi degii?ik adlarla amlmli? ve yaklai?lkolarak 70 kadar (patoloji) Heffner tarafmdan 1989 yIlmda ELST bai?hgl altmda ayn bir klinikopatolojik antite olarak tammlanmli?tIr (2,3,8).

Endolenfatik kese, temporal kemigin petroz par<;asl i<;indeki endolenfatik kanah do~eyen mukozal yapldlr. Endolenfatik kese operkulumdan uzanarak duranm iki yapragl arasma ilerler. Kesenin proksimal, ara (rugoz) ve distal olmak iizere ii<;klsml vardIr. Ara klslm <;oksaYlda klvnntI gosteren tiibiiler yapllar i<;erdiginden ELST'nin de buradan koken aldlgl dii~iiniilmektedir. Bu boliimiin anatomik konumu da, endolenfatik keseye ait bir neoplazmm hem petroz kemige, hem de posterior kraniyal fossa ve pontoserebellar a<;lyailerlemesini a<;lklamaktadlf 0,3,4,7).

Embriyolojik olarak, i<;kulak noral krestin invajinasyonu ile ortaya <;lkar ve i<;erisindeki endolenfatik kanal noroektoderm kokenlidir. Orta kulak ise 1. faringeal keseden koken ahr ve endoderm kaynakhdlr. Bu yiizden ELST noroektodermal, orta kulak tiimorleri ise endodermal neoplazmlar olarak kabul edilir. Ancak, birer orta kulak neoplazml olmalanna kar~m, noral krest hiicrelerinden geli~ebildiklerinden dolaYl orta kulak adenomlan (MEA) ve paragangliomalar da noroektodermal ozellikler gosterirler (3).

OLGU SUNUMLARI

Olgu 1.58 ya~mdaki erkek has ta, ilk kez 7 yIl once, 51 ya~mda, kulak burun bogaz klinigine sol eksternal otit ve sol periferik fasiyal paralizi bulgulanyla ba~vurdugunda, sol d1i?kulak yolunda polipoid goriiniimde vaskiiler bir yapl tespit edilmii?tir. Kitle lokal olarak rezeke edilmii? ve paraganglioma tamsl alml~tIr. 2 yIl soma hastanm i?ikayetleri tekrarlaml~, bu kez orta kulagl dolduran, ostaki borusuna uzamm gosteren, fasiyal sinire basl yapan rekiirren bir neoplazm goriilmii~tiir. Benzer

Onder: Endolenfatik kese Wmdni ~ekilde olguda ii<; yIl i<;inde iki rekiirrens daha olmu~tur. Bu rekiirren kitleler histopatolojik olarak paraganglioma tamsl alm1i?tIr. En son 2 sene once, ilk ba~vurusundan 5 yIl sonra, intrakraniyal kitle ve 12. sinir paralizisi bulgulan ile noro~irururji boliimiimiize ba~vurdugunda temporal bolgede, ekstradural mesa fed en i<;eri giren ve temporal lob i<;ine gomiilen vaskiiler goriiniimde, sert, kanamah bir neoplazm saptanml~ ve total eksizyonu yapIlml~tIr. Bu kitle ve hastaya ait onceki biyopsiler yeniden gozden ge<;irildiginde olguya ELST tamsl verilmi~tir. Hasta iki yIlhk izlemde sag ve saghkhdIr.

Olgu 2.45 yai?mdaki erkek hasta, ilk kez 35 yai?mda sag kulakta i~itme azhgl ve sag periferik fasiyal paralizi nedeniyle hastanemiz noro~irurji boliimiine ba~vurmu~ ve sag PCA' da saptanan kitlesi parsiyel olarak eksize edilmi~tir. Patoloji raporu anormal vaskiiler yapIlar ve organizasyon evresinde kanama olarak bildirilmi~tir. ~ikayetlerinin tam olarak diizelmemesi iizerine 39 ve 43 ya~lannda iki kez daha opere edilen hastanm son ba~vurusunda <;ekilen manyetik rezonans goriintiilemede petroz kemigi destriikte ederek juguler foramen boyunca ekstraaksiyel olarak uzamm gosteren bir kitle tespit edilmi~tir. intravaskiiler kontrast madde enjeksiyonunu takiben heterojen boyanan bu kitlenin pontoserebellar ko~e sisternini oblitere ettigi goriilmii~tiir (~ekil 1).Onceki biyopsilerin gozden

$ekill: Gd-DTP A somas! T1 ag!rhkh koronal MRI kesitlerinde, petroz kernigi destriikte edip, juguler forarnen boyunca uzamrn gosteren, heterojen boyanan ektraaksiyel kitle izlenrnektedir.

(3)

Tiirk Noro§iriirji Dergisi 11: 226 - 230, 2001

ge<;irilmesinde ve son operasyonda <;lkanlan materyalin patolojik incelemesinde ELST tamsl verilmi~tir. Hasta iki ylldu saghkh ve rekiirren tiim6rsiiz ya~amaktadlr.

Histopatolojik inceleme:Her iki olguya ait biyopsi materyallerinin mikroskopik incelemesinde orta derecede selliiler bir stroma i<;indeyer yer kistik, glandiiler ve yer yer papiller yapllar olu~turan bir neoplazm izlenmi~tir (~ekil 2A). Glandlar ve papillalar yer yer tek, yer yer <;iftslrah bir epitel ile d6~elidir. Epitel altmda kapillerlerden zengin bir stromanm varhgl izlenmi~tir. Epitelyal hiicreler c;ogunlukla kiiboidal, santral yerle~imli nukleuslu, yer yer silindirik ve ~effaf sitoplazmahdu. Pleomorfizm ve atipik mitoz izlenmemi~tir. Glandiiler yapllarm bir klsmmda eozinofilik, kolloid benzeri protein6z bir materyalin varhgl dikkati <;ekmi~tir (~ekil 2B). Bazl alanlarda hemosiderin pigmenti, kanama odaklan ve inflamatuar hiicre infiltrasyonu mevcuttur. Ozellikle

Onder: Endolenfatik kese tiimorii ikinci olgunun ikinci operasyonundan elde edilen spesimende, tiim6r kom~ulugunda kernik doku g6riilmii~tiir.

Her iki olgunun tUrn biyopsi 6rneklerine uygulanan immiinhistokimyasal <;ah~mada, neoplastik hiicrelerin sitokeratin (~ekil2C), virnentin, epitelyal membran antijen (EMA), nbron spesifik enolaz (NSE) (~ekil2D) ve S-100 ile pozitif reaksiyon verdigi saptanrnl~tlr. Olgularda aktin, krornogranin tiroglobulin ve faktbr VIII-RA ile negatif reaksiyon elde edilmi~tir.

TARTI~MA

Endolenfatik kese tiim6rii, temporal kemigin petroz par<;asl i<;indeki endolenfatik kanah db~eyen mukozal yapldan k6ken alan noroektodermal bir neoplazmdu. Histolojik olarak benign bir neoplazm olan ELST agresif bir seyir izleyebilir. ic;kulak kbkenli bir neoplazrn olrnasma

$ekil2: (A) lkinci olguya ait, tek kath kuboidal epitel ile do~eli papiller yapllar ile karakterize neoplazm (HE, x40); (B) Birinci olguya ait neoplazmda yer yer kolloid benzeri proteinoz bir materyal i<;eren glandiiler yapllar (HE,x40).

(C) lmmiinhistokimyasal olarak neoplastik hiicrelerde sitokeratin (CK,x40), (D) ve noron spesifik enolaz (NSE,

x40) ekspresyonu.

(4)

Turk Noro~irurji Dergisi 11: 226 - 230, 2001

kar~m posterior kraniyal fossaya Herleyebilir. Bu ozelligi nedeniyle PCA tiimorlerinin aymCl tamsl yaplhrken dikkate almmasl gerekmektedir. Renkli bir morfolojiye sahip olan neoplazm bu nedenle ylllarca degi~ik isimlerle anllml~hr (2,3,5,8). immi.inhistokimyasal olarak ELST'ler epitelyal belirleyiciler He diffi.iz pozitif boyamrken diger noroektodermal belirleyicHer He degi~ken derecede reaksiyon verirler.

Hem histolojik benzerlikleri hem de anatomik lokalizasyonlan nedeniyle ELST'lerinin aymCl tamsmda akla gelmesi gereken pek <;ok antite mevcuttur.

A ymCl tamda oncelikli lezyon, orta kulak adenomudur. MEA, temporal kemigin invazif olmayan ve i<; kulakla ili~kisi bulunmayan noroektodermal bir ti.imori.idi.ir. ELST ve MEA'nm histomorfolojik olarak bazl benzer ozellikleri vardu, ancak MEA orta kulak He smuhdu ve kemik destri.iksiyonu yapmaz. ELST'nin mikroskopik gori.inti.isi.ini.in normal bir endolenfatik keseye olduk<;abenzemesi ve ELST'nin klinigi aymCl tamda onemlidir. Her iki antite de noroektoderm kokenli neoplazHerdir. Bu nedenle immi.inhistokimyasal yontemlerle ELST He diger orta kulak ti.imorlerinin ayulcl tamsl yapllabilirken MEA ile yapllamamaktadlr.

Seruminal gland neoplazmlan da histolojik olarak adenoid ve kistik glandi.iler karakterleriyle ELST'ye benzeyebilirler. Ancak normal lokalizasyonlan olarak seruminal glandlar dl~ kulak yolund,a bulunurlar. Seruminal glandlarm ~u ana kadar i<;kulakta ektopileri gosterilmediginden, ELST gibi i<;kulakta geli~en bir neoplazi i<;inseruminal gland neoplazileri a YUICI tamda gi.i<;li.ik olu~turmamaktadu. En slk gori.ilen malign serumina

I

gland neoplazml olan adenoid kistik karsinomlann aktin ve PAS He boyanma ozelligi aymcI tamda yardlmcl olabilir. Onceleri intraserebral seruminal gland neoplazml olarak bildirilen pek <;okolgu, daha sonra ELST olarak kabul edHmi~tir (2,3,8).

Paragangliomalar orta kulagm en slk gori.ilen ve noral krestten de orijin alabilen primer neoplazmldlr. Sunulan Hk olguya ait neoplazm, Hk biyopsHerinde paraganlioma tamsl alml~hr. Ancak paragangliomalann tipik "Zellballen" denHen ve organoid patern yapan neoplastik hi.icre gruplar olu~turmalan, karakteristik olarak gi.imi.i~lepozitif boyanan retiki.iler bir <;atIya sahip olmalan ve immi.inhistokimyasal olarak kromogranin ile pozitif

Gnder: Endolellfatik kese tiimorii boyanmalan ELST'de,n ayutedilmelerine olanak vermektedir (3, 8).

ELST'deki pap iller yapllar ve kolloid benzeri materyal ile dolu kistik alanlar, tiroid papiller karsinomu ile kan~abilmektedir. Ancak tiroid papiller karsinomlan tiroglobulin ile pozitif reaksiyon vermektedirler (3,8). Bizim olgulanmlzda da benzer kistik yapllar izlenmi~, ancak immi.inohistokimyasal olarak neoplastik hi.icrelerde tiroglobulin He negatif boyanma elde edHmi~tir. ELST'de yer yer ~effaf sitoplazmah epi tel bulunabileceginden renal hi.icreli karsinom (RCC) ile de aymcI tamsmm yapllmasl gerekebilir. Ozellikle von Hippel Lindau Sendromu He birlikte olan RCC olgulannda dikkatli olunmasl gerekmektedir <;i.inki.i ELST de renal hiicreli karsinomlar gibi bu sendromla birliktelik gori.ilebilmektedir (3,7). immi.inhistokimyasal olarak renal hi.icreli karsinomlarm noroektodermal markerlar ile negatif reaksiyon vermesi ayulcl tamda kolayhk saglamaktadlr (3,8).

Koroid pleksus papillomlan da histomorfolojik olarak papiller yapllar yapmalan ve zaman zaman da i<; kulakta ektopik olarak bulunabilmeleri nedeniyle ELSTler ile kan~abilecek neoplazmlardlr. Ancak koroid pleksus papillomlarmm hem klinik hem de patolojik ozellikleri olduk<;a farkhdu. Yerle~im yerleri itibariyle koroid pleksus papillomlan PCA'da ancak %9 oranmda gori.ili.irler. Histolojik olarak papiller yapllan kompleks karakterdedir. Stromalannda kalsifikasyon ve ksantomatoz degi~im gori.ilebilir, ancak kolloid benzeri materyal He dolu glandlar mevcut degHdir. Bu histomorfolojik ozelliklerinin yams Ira kemik invazyonu gibi agresif seyirlerinin olmamasI, vHL hastahgl Hebirlikteliklerinin bulunmamasl ve farkh immi.inohistokimyasal reaksiyonlan ile ELST'den aynhrlar.

PCA'da lokalize olabilen schwannoma, histolojik olarak karakteristik Antoni A ve B alanlan, ritmik palizatlanma paterni He ELST'den kolayhkla aYlrt edHebilir.

Lokalizasyon nedeniyle ayuICl tamda di.i~i.ini.ilmesi gereken bir diger neoplazm ise meningiom ve ozellikle papiller meningiomdur. Ancak bilindigi gibi papiller meningiomda papiller yapllar tek kath kuboidal hi.icrelerle orti.ili.i olmadlklan gibi glandi.iler yapllar da i<;ermezler. Aynca immi.inhistokimyasal profilleri olduk<;a farkhdlr.

(5)

Tiirk N6ro§iriirji Dergisi 11: 226 - 230, 2001

ELST'ler lokal olarak agresif davranabilen benign tiimorler olup bugune kadar metastaz yaptIklan bildirilmemi~tir. Parsiyel rezeksiyonu takiben rekurrens gosterebilmelerine kar~m total rezeksiyonlan kuratiftir. Radyoterapinin etkinligi henuz bilinmemektedir (4,5).

Yeni tanunlanml~ bir antite olarak, endolehfa tik kese tumorunun pontoserebellar ko~e tumorlerinin klinik, radyolojik ve histolojik aymCl tamsmda dikkate ahnmasl gerekmektedir.

Yazl~ma adresi: Do\. Dr. Figen S6ylemezoglu Hacettepe Universitesi Tip Fakiiltesi

Patoloji Anabilim Dah TR-06100, Ankara

e-posta: soylemez@ato.org.tr

KAYNAKLAR

1. Asano K, Sekiya T, Hatayama T, Tanaka M, Takemura A, Suzuki S, Kubo

0,

Ishihara Y. A case of endolymphatic sac tumor with long-term survival.

Onder: Endolenfatik kese tiim6rli

Brain Tumor PathoI.16(2): 69-76, 1999

2. Heffner D K. Low-Grade Adenocarcinoma of Probable Endolymphatic Sac Origin. Cancer 64: 2292-2302, 1989 3. Kempermann G, Neumann H P H, Yolk B. Endolymphatic Sac Tumours. Histopathology. 33: 2-10,1998

4. Reijneveld J, Hanlo P, Groenewoud G, Jansen G, van Overbeeke K, Tulleken C Endolymphatic sac tumor: a case report and review of the literature. Surg Neurol. 48(4): 368-73, 1997

5. Roche PH, Dufour H, Figarella-Branger D, Pellet W. Endolymphatic sac tumors: report of three cases. Neurosurgery 42(4): 927-32, 1998

6. Stendel R, Suess

0,

Prosenc N, Funk T, Brock M. Neoplasm of endolymphatic sac origin: clinical, radiological and pathological features. Acta Neurochir (Wien). 140(10): 1083-7, 1998

7. Tibbs R E, Bowles A P, Raila F A et a!. Should Endolymphatic Sac Tumors Be Considered Part of the Von Hippel-Lindau Complex? Pathology Case Report. Neurosurgery. 40(4): 848-855,1997

8. Wenig B M, Heffner D K. Endolymphatic Sac Tumors: Fact or Fiction. Advances in Anatomic Pathology. 3 (6): 378-387, 1996

Trigeminal ganglionun malign infitrasyonu

genellikle

agnslz

uyu§ukluga

neden olur.

Referanslar

Benzer Belgeler

tunika vaginalis kal›nl›¤› gösteren gruplar aras›nda da protein içeri¤i bak›m›ndan fark bulunamam›fl olmas› ve ayr›ca hidrosel s›v›s› volümü ve hidrosel

43 yafl›nda kad›n hasta sol overyan kitle nedeni ile ope- re edilmifl, makroskopik olarak duvar›nda farkl› çaplar- da solid alanlar içeren müsinöz s›v› ile dolu kistik

Klinik olarak lakrimal kese tümörü flüphesiyle ameliyata al›nan 2 hastan›n birinde ameliyat s›ras›nda solid kitle izlenimi al›nd›g›ndan tüm kese eksize edilmifltir

Klinik olarak primer edinsel NLKT tamst konan hastalarda, rutin olarak lakrimal kese biyopsisi yaptp yapmamak gerektigi belli degildir.. &lt;;alt§malarda, rutin

Çalışmada VMAT ve IMRT planlama teknikleri lakrimal kese tümörleri için benzer hedef sarımlarına sahip olsa da düşük MU değeri, izodoz dağılımları ve kritik organ

Ancak, biz düşük Şah’m son dışişleri bakanı olan merhum Halat- bari’ nin Türkiye’ de dört senelik C E N T O Umu­ mî K â tipliği’ nde bulunduğu sıralarda

Orta kulagm normal radyoanatomisi ve yiiksek rezoliisyonlu bilgisayarh tomografi ile temporal kemigin kesitsel anatomisi.. Boliimler ve