KIZILTO
NAİLE AKINCI’NIN RESİMLERİ ÜZERİNE 10 SAPTAMA
Sanat ile, önyargısız, gerçek anlam da içli dışlı olanlar bilirler:Sanatçının cinsiyeti olmaz; iyisi kötüsü olur.
Sanat yapıtının eskisi yenisi olmaz; -sanat sözkonusu olduğunda- en acım asız yargıç olan “zam an”a dayanıklı olanı, yani her dem genç kalanı ya da boyası kurumadan yaşlananı, eskiyeni olur. Sanatçın ın genci yaşlısı olmaz; yapıtı ile her dem genç kalanı ya da daha üretirken, ortaya koyduğu ile yaşlananı olur.
Burada, kısaca kendisinden sözedeceğimiz sanatçı da yapıtlarına bakıldığında cinsiyeti değil, has sanatçılığı hem en belirginleşen bir ressam . Yaşının bir özelliği var: T ü rkiye Cumhuriyeti ile yaşıt. A n cak, kendisi, yapıtları denli genç.
Naile A k ın cı’dan sözediyorum.
Resimlerinin bir kısmını önceden bildiğim, ancak çalışmlarını son on yıl boyunca -daha- yakından izleyebildiğim sanatçı, bu süre içinde yurtiçi ve yurtdışında açm ış olduğu kişisel sergilerle ve ürettikleriyle pek çok sanatçıyı kıskandıracak denli yoğun ve verimli bir dönem yaşadı, yaşıyor. Tek tek resimlerden yola çıkan ayrıntılı bir çözümleme bu yazının sınırlarını a şa cağ ın d an , A k ın c ı’nın san atın a, burada, genel sap tam a nitelikli bazı n o tlam alarla yaklaşılacaktır.
• Akıncı, 50 yılı aşkın sanat yaşam ı boyunca başlangıçtaki çizgisini korumuş ve hep doğa çıkışlı ürünler vermiştir.
• A kın cı, bazı resim lerinde insan figürüne yer verse de tem elde bir görünü (peysage) ressamıdır.
• Akıncı, 5 0 ’Ii yılların ilk yarısından bu yana ilgi duyduğu ve cayılm az izlek (tema) olarak seçtiğ i “ Eyüp ve Ç e v r e s i”ni yata y ve d ikey tuval k adrajlarında betim lediği iki tem el, kom pozisyon şem ası bağlam ında görselleştirm iş ve görselleştirm eye devam etmektedir.
• Akıncı, daha çok Eyü p ve Çevresini konu alan resim leriyle bilinmekle birlikte, gittiği, gezdiği, gördüğü yerlerden resim yapm ayı da koşutunda hep sürdüregelmiştir. Marmara ve Ekinlik Adaları’ndan yaptığı resimler ile kişisel sergisi için gitmiş olduğu Jap o n ya’da yapmış olduğu estam p çağrışım lı resim bunun en tipik örnekleridir. A ç ık ç a sı, onun için aslolan “resim yap m ak”tır. İlgisini çeken m ekan ve atmosferi bulduğunda yeni bir resmin doğuşu başlam ış demektir.
• Akıncı, bir doğa tutkunudur. A n cak resim sözkonusu olduğunda doğa onun için estetize edilmesine gerek duyulm ayan bir m alzemedir sadece.
• Akıncı, bir doğa tutkunudur. A n cak doğa karşısında gözleme dayalı olarak yaptığı resim, temelde aynı kalan kompozisyon şem ası ve bakış açısıyla atölyesinde -iç mekanda- üretilmiş sonraki bir dizi resmin hem ilk örneği hem de kaynağıdır.
• Akıncı, ilgi duyduğu, betim lemeye, irdelem eye değer gördüğü bir izleği genellikle tek bir resim yaparak tüketmez. Desen ve kompozisyona dayalı altyapıyı farklılaştırmadan ele a ld ığ ı iz le ğ i s a b ır la , b ık m a d a n ton ve re n k d e ğ iş ik lik le r i ile ç e ş it le n d ir ir .
• A k ın cı, resim lerinde “d o ku ”ya b aşınd an beri ilgi duym uş ve kullanm ıştır. Bu ilgi başlangıçta doğanın dokusunu çizgi, açık-koyu ve renk ile yakalam aya, görselleştirmeye yönelikken son yıllarda giderek tuvalin oluşturulma biçiminde, m alzemenin kullanımında öne çıkan bir görünüm kazanmıştır.
• Akıncı, geçm iş yıllara tarihlenmiş panoram ik resimlerinde Yeşil, M avi-Turuncu, Mor- Sarı gibi renk karşıtlıklarını sıklıkla kullanırken son yıllarda resmin büyük bir alanını başat bir nitelik taşıyan toz pembe, uçuk mor, yeşilimsi Napoli sarısı, Veronese yeşili, Paris mavisi vb. gibi tek bir rengin (monochrome) kendi içinde zenginleştirilerek daha uyumlu bir armonide kullanımına bırakmıştır.
• A k ın cı’nın renk kullanımında zam an içinde ortaya çıkan bu değişim ton kullanımında da belirginleşir. Böylece renk ve açık-koyu karşıtlıklarına dayalı inşacı (konstrüktif) yapı son yıllardaki resimlerde uyumlu renk, yakın ton ve sınırları yer yer fon ile kaynaştırılm ış b iç im le r in k u lla n ım ıy la y e r in i d a h a a t m o s f e r ik bir y a p ıy a b ır a k m ış olu r.
Sanatın en kısa ve özlü tanımını “Sanat, doğaya eklenmiş insandır” diye yapan düşünür, bu tanımı yaparken, Naile Akıncı benzeri sanatçıların ortaya koyduklarını düşünmüş olmalı...
“Bakırköy’den Görünüm’’, 1997, 65 x 81 cm. Tuv. üz. yağlı boya
N A İ L E A K I N C I
R e s i m S e r g i s i
12 Aralık 1998 - 15 Ocak 1999
Açılış: 12 Aralık 1998 Cumartesi, Saat: 17.00
KIZILTOPRAK
SANAT G ALERİSİ
Kızıltoprak, Rüştiye Sk. No. 47 81030 Kadıköy - İstanbul Tel.: (0.216) 418 38 06 Fax: (0.216) 418 38 07
Galerimiz Pazar 14.00 - 18.00, diğer günler 11.00- 19.00 arası açıktır.
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi