• Sonuç bulunamadı

FARKLI İKİ KOMPOZİT REZİNİN SU EMİLİMİ YÖNÜNDEN KARŞILAŞTIRILMASI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "FARKLI İKİ KOMPOZİT REZİNİN SU EMİLİMİ YÖNÜNDEN KARŞILAŞTIRILMASI"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

*

Cumhuriyet Üniversitesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı, SİVAS.

FARKLI İKİ KOMPOZİT REZİNİN SU EMİLİMİ YÖNÜNDEN KARŞILAŞTIRILMASI THE EVALUATION OF TWO COMPOSITE

RESINS FOR WATER SORPTION

Özden ÖZEL BEKTAŞ* Diğdem EREN* Feridun HÜRMÜZLÜ*

ÖZET

Amaç: Bu çalışmanın amacı nanofil ve mikrohibrit kompozit rezinin su emilimini değerlendirmektir.

Gereç ve Yöntem: Farklı matrix ve doldurucu yapısındaki iki kompozit rezin (Venus, Filtek Supreme) incelendi. Materyaller 4 mm çapında, 2 mm kalınlığında kalıplara yerleştirildi ve ışıkla polimerize edildi. Her bir materyalden 40’ar örnek hazırlandı. Örnekler 37Cº’de distile su içerisinde bekletildi ve altı ay boyunca belirlenen sürelerde tartımları yapıldı. Örneklerin ağırlıkları elektronik terazi ile ölçüldü. Elde edilen bulgular iki ortalama arasındaki farkın önemlilik testi, tekrarlı ölçümlerde Varyans analizi ve Bonferroni testleri ile değerlendirildi.

Bulgular: Materyaller arasındaki su emilimi değerlendirildiğinde, istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmuştur. Filtek Supreme kompozit rezin Venus’e oranla daha fazla su emilimi göstermiştir. Ayrıca suda bekletme süresinin test edilen kompozit rezinlerin emiliminde önemli bir etkisi vardır.

Sonuç: Su emilimi kullanılan matriksin hidrofil özelliği olduğu kadar doldurucuların kimyasal yapısına da bağlıdır.

Anahtar kelimeler: Kompozit rezin, su emilimi, nano doldurucular,

SUMMARY

Purpose: The purpose of this study was to evaluate the water sorption of nanofilled and microhybrid composite resins.

Material and Methods: Two composite resin materials (Venus, Filtek Supreme) with different matrix and filler structure were investigated. Materials were placed in 4mm diameter, 2 mm thick moulds and polymerized by curing light. 40 specimens of each material were produced. All specimens were kept in distilled water at 37ºC. The specimens were periodically weighed over six months. The weight of each specimen was measured in an analytical balance. The results were evaluated byIndepended Sample t-test, One-way ANOVA and Bonferroni tests.

Results: It was found that there was statistically significant difference amoung materials in terms of water sorption. Filtek Supreme showed more water sorption. Storage time had significant influence on the sorption behaviour of the composite resin materials tested.

Conclusion: The sensitivity of the sorption seems to be related to the chemical composition of the fillers as much as hydrophilicity of the matrix used.

Key words: Composite resin, water sorption, nanofillers

GİRİŞ

Polidimetilakrilat matriks ve silanla kaplanmış

inorganik doldurucular içeren kompozit rezin

materyalleri diş hekimliğinde geniş bir kullanım alanına sahiptir. Bu materyaller mekanik ve estetik avantajlarının yanı sıra diş dokularına bağlanabilme

özelliğine sahiptirler.1 Bu olumlu yönlerinden dolayı

tercih edilen kompozit rezinlerde zamanla bazı problemler ortaya çıkmaktadır. Bunlardan biri ağız

ortamında su emilimi göstermesidir.2

Su emilimi, dental materyallerin fiziksel ve mekanik özelliklerinin bozulmasında önemli bir

faktördür. Suyun rezin tarafından tutulması, doldurucu ve matriks arasındaki bağlanmanın bozulmasında,

matriksin plastizasyonunda, materyalin çekme

dayanıklılığı ve aşınma direncinin azalmasında direk etkilidir.3,4 Ayrıca silan hidrolizi ve mikro çatlakların

oluşumu sonucu kompozit rezinlerin ömrünün

azalmasına neden olur.5-7

Kompozit rezinlerin su emilimi sonucunda genleşmesi klinik açıdan çok önemlidir. Higroskobik genleşme sonucunda ortaya çıkabilecek basınç,

materyale,7,8 çevresindeki bağlayıcı ajana ve diş

yapılarına9,10 zarar verebilir. Bununla birlikte boyutsal değişime sebep olan emilim polimerizasyon sırasında

(2)

oluşan büzülmeyi kompanse edeceğinden kompozit rezinin daha iyi kenar uyumu sağlayacağı da

düşünülmektedir.11 -1 3 Fakat kenar uyumu

incelemelerinde higroskobik genleşmenin her

zaman polimerizasyon streslerinin oluşturduğu

mikro boşluklar çevresinde gerçekleşmediği

belirtilmiştir.14

Kompozit rezinlerin özelliklerini, içerdikleri

monomerlerin kimyasal yapıları etkilemektedir.

Bisfenol A glisidil dimetakrilat (Bis-GMA) birçok kompozit rezinin ana monomeri olarak kullanılmakla

birlikte kompozit rezinlerin özelliklerinin artırılması

için bu monomerde bazı değişiklikler yapılmaktadır.15

Son yıllarda daha iyi mekanik özellikler sağlamaları açısından üretan dimetakrilat (UDMA) ve bis-etilen

glikol dimetakrilat (Bis-EMA) rezin matrikse

eklenmektedir.16-18 Ayrıca organik matriksin içerisine

doldurucu partiküllerin yerleştirilebilmesi için rezinin dilue edilmesi gerekir. Bu yüzden daha düşük moleküler ağırlıkta, visközite kontrol edici olarak bilinen ko-monomerler; örneğin trietilen glikol

dimetakrilat (TEGDMA) ile karıştırılırlar.18-20 Organik

matriks fazını oluşturan monomerlerin kimyasal formülleri Şekil 1 de verilmektedir.

H2C O O O CH3 OH CH2 O O O CH3 OH CH3 CH3

Bis-GMA : Bis fenol A Glisidil Dimetakrilat

H2C O O N CH3 O O H CH3 CH3 N O CH3 H O O O CH2 CH3

UDMA: Üretan Dimetakrilat

H2C O O CH3 O CH3 CH3 O CH 2 O O O CH3 O

Bis-EMA: Bis fenol A Etilen Glikol Dimetakrilat

H2C O O O O CH3 CH3 CH2 O O

TEGDMA: Trietilen Glikol Dimetakrilat

Şekil 1. Organik matriks fazını oluşturan monomerlerin kimyasal formülleri

Kompozit rezinlerin özelliklerini monomerlerin yapısı kadar inorganik doldurucularda etkilemektedir. Son yıllarda uçak, elektronik, biyoteknoloji gibi birçok alanda daha hafif, daha dayanıklı ve daha ucuz

ürünlerin üretimini sağlayan nanoteknolojinin restoratif materyallerin üretiminde de kullanılması ile çok iyi

parlatılabilen, aşınmaya dayanıklı nanofil

(nanopartiküllü) kompozit rezinler üretilmiştir.21-23

Nanofil kompozitler, estetik özelliklere sahip olup

kolay uygulanan materyallerdir.24-26

Nanofil kompozit materyallerin organik yapısı diğer kompozit rezinlere benzer polimerik yapılardan meydana gelmektedir. İnorganik yapıyı meydana

getiren partiküller ise iki ayrı kısımdan

oluşmaktadır:

1. Silika nanodoldurucular (nanomer) 2. Nanomer grupları (nanocluster)

Nanomer yapısı kümeleşmemiş partikülleri ifade eder ve kompozit rezinin organik yapısında ayrı ayrı bulunurlar. Nanomer grupları ise, 50nm’den küçük nanomerlerin gevşek bağlar ile bir araya gelerek meydana getirdikleri yapılardır.22,25-27 Bu gruplar tek bir birim gibi mekanik, optik ve termal özellikler gösterirler.28

Son yıllarda mikrohibrit kompozit rezinlerin

ardından nanofil kompozitler dental kullanıma

sunulmuştur, fakat bunlarla ilgili henüz çok fazla araştırma yapılmamıştır. Bu nedenle çalışmamızda mikrohibrit ve nanofil kompozit rezinlerin su emilim özelliklerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

GEREÇ ve YÖNTEM

Çalışmamızda bir mikrohibrit (Venus; Heraeus Kulzer,Germany) ve bir nanofil (Filtek Supreme;

3M-Espe, USA) kompozit rezin kullanıldı. Test edilen

materyallerin içerikleriyle ilgili detaylı bilgiler Tablo I’de gösterilmiştir.

Kompozit rezin örneklerinin hazırlanması için 4 mm çapında, 2 mm kalınlığında pirinç silindirik

kalıplar kullanıldı. Kompozit rezin kalıplara

yerleştirildikten sonra fazla kısmının uzaklaştırılması

ve oksijen inhibisyon tabakasının oluşmasının

engellenmesi amacı ile üzerlerine şeffaf bant ve cam yerleştirildi. Örnekler, üzerilerinden şeffaf bant kaldırılmadan 40 sn ışık kaynağı (Translux Energy; Heraeus Kulzer,Germany) ile polimerize edildi. Her bir

kompozit rezin için 40’ar örnek hazırlandı.

Polimerizasyon tamamlandıktan sonra materyaller kalıplardan çıkarıldı.

(3)

Tablo I. Çalışmamızda kullanılan kompozit rezinlerin içerikleri

FILTEK SUPREME

VENUS

KompozitTipi Nanokompozit Mikrohibrit kompozit

Rezin Tipi Bis-GMA Bis-EMA UDMA TEGDMA Bis-GMA TEGDMA

Doldurucu Tipi * Nanosilika doldurucular (nanomerler)

*Zirkonya /silika nanokümeleri (nanocluster)

* Baryum aluminyum florit cam * Silikon dioksit Doldurucu Partikül Büyüklüğü 5-20 nm, 20-75 nm. 0,7 - 0,04 μm. Doldurucu İçeriği Ağırlıkça Hacimce % 78.5 % 59.5 % 78 % 61

Örneklerin kalınlıkları mikrometre ile 5 farklı noktadan kontrol edildi. Ardından kumpas kullanılarak örneklerin çapı ölçüldü. Bu değerler yardımı ile

örneklerin hacmi (V) mm3 olarak hesaplandı.

Deney süresince örneklerin ağırlığının ölçümünde 0.0001 gr hassasiyette ölçüm yapabilen elektronik terazi (Precisa Model XB220A, Switzerland) kullanıldı, terazi her bir ölçümden önce kalibre edildi. Hazırlanan örnekler sabit ağırlıklarına gelinceye kadar 37ºC’de desikatör içerisinde bekletildikten sonra tartıldı, ölçülen değer m1

olarak kaydedildi. Desikatörden alınan örnekler 37ºC sıcaklığında 5ml distile su dolu cam şişelere yerleştirildi. Örnekler belirlenen zaman aralıklarında (15 gün, 1 ay, 2 ay, 3 ay, 6 ay) su içeren cam şişelerden alındı. Kurutma kağıdı ile üzerlerindeki fazla su alındıktan sonra hassas

terazide tekrar tartıldı. Elde edilen değer m2 olarak

kaydedildi ve tekrar su içerisine konuldu.

Örneklerin desikatörde kurutulup sabit ağırlığa

ulaştıktan sonraki ağırlıkları (m1) ile distile su

içerisinden çıkarıldıktan sonraki ağırlıkları (m2)

arasındaki fark hesaplanarak emilen su miktarı

bulundu. Bu değer örneklerin hacimlerine bölünerek

kompozit rezinin su emilim değeri mg/mm3 olarak

hesaplandı.

Su emiliminin belirlenmesinde aşağıda verilen formül uygulandı:

Su emilimi=(m2-m1) / V

m2=suda bekletildikten sonraki ağırlığı (mg)

m1=kuru ağırlığı(mg)

V=örneğin hacmi (mm3)

BULGULAR

Çalışmamızın verileri SPSS (ver 10.0) programına yüklenerek verilerin değerlendirilmesinde iki ortalama arasındaki farkın önemlilik testi, tekrarlı ölçümlerde Varyans analizi ve Bonferroni testleri kullanılmıştır. Yanılma düzeyi α = 0.05 olarak alınmıştır. Gruplara ait su emilim değeri ortalamaları, standart sapmaları ve istatistiksel sonuçlar Tablo II ve Grafik 1’de gösterilmektedir.

Her iki kompozit rezine ait 15 gün, 1 ay, 2 ay, 3 ay, 6 ay zaman aralıklarında yapılan ölçümler karşılaştırıldığı zaman kompozit rezinler arası farklılık önemli bulunmuştur (p<0.05).

Tablo II. Gruplara ait su emilimi ölçüm değerlerinin ortalama ve standart sapmaları

Kompozit

Rezin 15.gün 1. ay 2.ay 3.ay 6.ay

Filtek Supreme 0,22±0,03 0,25±0,03 0,26±0,03 0,26±0,04 0,27±0,05 F=28,52 p=0,000 p‹0,05 Venus 0,12±0,04 0,16±0,05 0,16±0,04 0,16±0,05 0,17±0,007 F=44,73 p=0,000 p‹0,05 t = 10,87 p=0,000 p‹0,05 t = 9,15 p=0,000 p‹0,05 t = 11,34 p=0,000 p‹0,05 t = 9,97 p=0,000 p‹0,05 t = 8,29 p=0,000 p‹0,05 0 0,05 0,1 0,15 0,2 0,25 0,3

0 15.gün 1. ay 2.ay 3.ay 6.ay

Süre S u e m il im d e ğ e ri Filtek Supreme Venus

Grafik 1. Gruplara ait su emilim değeri

Filtek Supreme kompozit rezinin farklı zamanlarda ölçülen su emilim değerleri karşılaştırıldığında fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Gruplar kendi aralarında ikişerli karşılaştırıldığı zaman 15. günle diğer zaman aralıkları arasında önemli fark bulunmuş, aynı zamanda 1. ay ölçümünün 6. ay ölçümünden farkı istatistiksel olarak önemli bulunurken diğer zaman aralıkları arasındaki fark önemli bulunmamıştır.

Venus kompozit rezinin farklı zamanlarda ölçülen su emilim değerleri karşılaştırıldığında fark istatistiksel olarak önemli bulunmuştur. Gruplar kendi aralarında

(4)

ikişerli karşılaştırıldığı zaman 15. günle diğer zaman aralıkları arasında önemli fark bulunmuş, diğer zaman aralıkları arasındaki fark önemli bulunmamıştır.

TARTIŞMA

Kompozit rezinlerin su emilimi rezin matriks (monomerler, yapısı ve polimerizasyonu), doldurucular (materyal, partikül büyüklüğü, hacimce miktarı, matriks içerisinde dağılımı) ve matriks ile doldurucu ara yüzeyinin özelliklerine bağlıdır. Bunlarla birlikte suda bekletme süresi, sıcaklık, suyun konsantrasyonu ve kompozit rezinin yüzeyi de su emilimini etkilemektedir.6,29-36

Kompozit rezin sulu ortamda bekletildiğinde 0.158 nm çapında su molekülleri rezin matriks molekülleri arasındaki boşluklardan daha küçük oldukları için

polimer içerisine doğru ilerlerler.37 Kısa ve uzun dönem

su emiliminin polimer üzerindeki etkisi klinik açıdan göz ardı edilmemesi gereken bir konudur.

Su emilimi literatürlerde iki yaklaşımla ifade edilmiştir. “Serbest hacim teorisi” sıvıların materyal içerisindeki mikroboşlukların veya diğer morfolojik defektlerin içerilerine diffüze olarak su dengesinin sağlanması, “Interaction teorisi” ise su moleküllerinin kompozit rezinlerdeki polimer zincirlerinin polar gruplarına hidrojen bağı ile bağlanması olarak açıklanmıştır. Daha sonraları iki teorinin de geçerli olduğu ve bu olayların aynı zamanda gerçekleştiği

kabul edilmiştir.38 Bununla birlikte polimerler,

mikroyapısal ve moleküler oluşumlarına göre su

emilimlerinde farklılıklar göstermektedir.39 Örneğin,

molekül yapısının polaritesi, su ile hidrojen bağı oluşturacak hidroksil gruplarının varlığı, matriksi oluşturan çapraz bağlar, boşluklarda kalan su ve rezinin

çözünürlüğü su emilimini etkiler.40

Çalışmamızda Venus kompozit rezinin su

absorbsiyonu Filtek Supreme kompozit rezine göre daha düşük çıkmıştır. Elde ettiğimiz sonuçlar Neumann

ve ark.41 nın bu iki kompozit rezini karşılaştırarak

yaptıkları çalışmalarının sonuçları ile uyum

göstermektedir. Su molekülleri kompozit rezin içerisine üç farklı mekanizma ile ilerler;

1. Materyalin içerisine direk difüze olarak: Rezin içerisinde bulunan veya su atakları ile oluşan boşluk ve

hasarlara penetre olurlar.42

2. İnorganik doldurucuların aralarına girerek6

3. Doldurucular ile matriks ara yüzeyine akarak Dolayısı ile çalışmamızda değerlendirilen iki kompozit rezin arasındaki su emilimi farkı kompozit rezin matriksinin veya doldurucularının özelliklerinden kaynaklanmaktadır.

Su emiliminde organik matriksi oluşturan

monomerlerin hidrofobik yapısı önemli bir faktördür.6

Çoğu kompozit rezinin matriksinde kullanılan

Bis-GMA; hidrofilik bir monomerdir,12 su molekülleri ile

hidrojen bağı oluşturacak iki hidroksil grubu içerir.39 Bu problemi azaltmak amacı ile Bis-GMA’nın bir

versiyonu olan Bis-EMA geliştirilmiştir.17-19 Bu

monomer, hidroksil grubunun olmaması dışında moleküler yapı açısından Bis-GMA’ya benzemektedir. Bu farklılık Bis-EMA’nın visközitesinin daha az olmasını sağladığı gibi monomere hidrofobik özellik de

katar.16,43 Pearson ve ark.32 yaptıkları çalışma

sonucunda UDMA içeren kompozit rezinlerin de Bis-GMA içeren rezinlere göre daha az su emilimi

gösterdiklerini belirtmişlerdir. Braden30 yaptığı çalışma

sonucunda TEGDMA’nın tek başına kullanıldığı rezinlerin UDMA/TEGDMA bazlı rezinlere oranla daha fazla su emilimi gösterdiğini belirtmiştir. TEGDMA monomeri hidroksil gruplar içermemesine rağmen molekül yapısındaki eter bağlarının su ile

uyumu nedeniyle suya afinite göstermektedir.36

Venus kompozit rezin matriksi Bis-GMA ve TEGDMA’dan oluşurken Filtek Supreme bunlara ilaveten UDMA ve Bis-EMA içermektedir. Fakat çalışmamızdan elde edilen sonuçlara göre Venus

kompozit rezin Filtek Supreme oranla daha hidrofilik

monomerlerden oluşmasına rağmen daha az su emmiştir. Bu nedenle iki rezin arasında oluşan bu farkın organik matriks yapısından çok inorganik dolduruculardan kaynaklandığını düşünmekteyiz.

Tablo II’de görüldüğü gibi Filtek Supreme

kompozit rezin zirkonyum/ silika doldurucular

içermektedir. Bu doldurucuların hidrolizi sonucunda reaksiyon ürünü olarak doldurucu partikül yüzeylerinde

metal-hidroksitler oluşur.7,44,45 Bu da Filtek Supreme

örneklerinde görülen kütle artışı sebebi olabilir.

Su emiliminde matriks ve doldurucu moleküller

arasındaki bağlanmada önemlidir. İnorganik

doldurucuların organik matrikse zayıf bağlanması suyu

içeriye taşıyacak kapiller difüzyon yolları

(5)

doldurucular ve organik matriks ara yüzeyindeki bozulma hakkında yorum yapmak zordur.

Kompozit rezinlerinin su emilimi zamana bağlı olarak değişmektedir.35 Yap ve ark.43 kompozitlerin su emiliminin çok yavaş olduğunu belirtmişlerdir.

Ferracane ve ark.47 kompozit rezinlerin doygunluğa

ulaşması için saatler, günler geçmesi gerektiğini bildirmişlerdir. Çalışmamızda iki kompozit rezinde de ilk 1 ay içerisinde su emiliminin hızla arttığı, 6 aylık süre içerisinde su emiliminde artışın devam ettiği görülmüştür.

SONUÇLAR

Çalışmamızda Filtek Supreme, Venus kompozit rezin ile karşılaştırıldığında daha fazla su emilimi göstermiştir. Mevcut çalışmanın sınırları içinde oluşan bu farkın içerdikleri inorganik doldurucuların kimyasal yapılarından kaynaklandığı söylenebilir. Bununla birlikte test edilen kompozit rezinlerin su emilimi zamana bağlı olarak değişmektedir.

Dental restorasyonlar devamlı tükürük ve içecekler gibi sıvılara maruz kaldıkları için klinik kullanım açısından kompozit rezin materyalinin seçiminde

fiziksel ve mekanik özelliklerinin yanı sıra

restorasyonun başarısını etkileyecek su emilim

özelliğinin de dikkate alınması gerekmektedir.

KAYNAKLAR

1. Craig RG. Restorative dental materials. 10th ed. St.Louis: CV Mosby; 1997.

2. Karacaer Ö, Darendeliler Yaman S, Teksin ZŞ. Rezin bazlı restoratif materyallerin farklı pH değerlerinde çözünümü. GÜ Diş Hek Fak Derg 2002; 19: 1-4.

3. Santos C, Clarke RL, Braden M, Guitian F, Davy KWM. Water absorption characteristics of dental composites incorporating hydroxyapatite filler. Biomaterials 2002; 23: 1897-904.

4. Arnold AM, Arnold MA, Williams VD. Measurement of water sorption by resin composite adhesives with near-infrared spectroscopy. J Dent Res 1992; 71: 438-42.

5. Öysaed H, Ruyter I. Composites for use in posterior teeth:mechanical properties tested under dry and wet conditions. J Biomed Mater Res 1986; 20: 261-71.

6. Öysaed H, Ruyter I. Water sorption and filler characteristics of composites for use in posterior teeth. J Dent Res 1986; 65: 1315-18.

7. Söderholm KJ, Zigan M, Ragan M, Fischlschweiger W, Bergman M. Hydrolytic degradation of dental composites. J Dent Res 1984; 63: 1248-54.

8. Parker S, Braden M. Water absorption of methacrylate soft lining materials. Biomaterials 1989; 10: 91-5.

9. Sindel J, Frankenberger R, Kramer N, Petschelt A. Crack formation of all-ceramic crowns dependent on different core build-up and luting materials. J Dent 1999; 27: 175-81.

10. Momoi Y, McCabe JF. Hygroscopic expansion of resin based

composites during 6 months of water storage. Br Dent J 1994; 176: 91–6.

11. Segura A, Donly KJ. In vitro posterior composite polymerization recovery following hygroscopic expansion. J Oral Rehab 1993; 20: 495-9.

12. Feilzer AJ, Degee AJ, Davidson CL. Relaxation of polymerization contraction shear stress byhygroscopic expansion. J Dent Res 1990; 69: 36-9.

13. Feilzer AJ, Kakaboura AI, de Gee AJ, Davidson CL. The

influence of water sorption on the development of setting shrinkage stress in traditional and resin-modified glass ionomer cements. Dent Mater 1995; 11: 189-90.

14. Hansen EK, Asmussen E. Marginal adaptation of posterior

resins: Effect of dentin bonding agent and hygroscopic expansion. Dent Mater 1989; 5: 122-6.

15. Çalıkkocaoğlu S. Diş Hekimliğinde Maddeler Bilgisi (Metal

Olmayan Maddeler). Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, İstanbul 2000.

16. Craig RG. Chemistry, composition, and properties of composite

resins. Dent Clin North Am 1981; 25: 219-39.

17. Dayangaç B. Kompozit Rezin Restorasyonlar. Ankara: Öncü

Basımevi; 2000.

18. Palin WM, Fleming GJ. Low-shrink monomers for dental

restorations. Dent Update 2003; 30: 118-22.

19. Van Noort R. Introduction to dental materials. St. Louis: CV

Mosby; 1994.

20. Peutzfeldt A. Resin composites in dentistry: the monomer

systems. Eur J Oral Sci 1997; 105: 97-116.

21. Moszner N, Klapdohr S. Nanotechnology for dental

composites. Int J of Nanotech 2004; 1: 130-56.

22. Ure D, Harris J. Nanotechnology in dentistry: reduction to

practice. Dent Update 2003; 30: 10-5.

23. Yücel T, Tarım B, Ulukapı H, Demirci M. Ön bölge dişlerde

(6)

24. Bayne SC, Heymann HO, Swift EJ Jr. Update on dental

composite restorations. J Am Dent Assoc 1994; 125: 687-701.

25. Davis N. A nanotechnology composite. Compend Contin Educ

Dent 2003; 24: 662-70.

26. Mitra SB, Wu D, Holmes BN. An application of

nanotechnology in advanced dental materials. J Am Dent Assoc 2003; 134: 1382-90.

27. Duke ES. Has dentistry moved into the nanotechnology era?

Compend Contin Educ Dent 2003; 24: 380-2.

28. Schmidt G, Malwitz M. Properties of polymer-nanoparticle

composites. Curr Opin Coll Int Sci 2003; 8: 103-8.

29. Braden M. and Clarke RL., Water absorption characteristics of

dental microfine composite filling materials. I. Proprietary materials. Biomaterials 1984; 5: 369-72.

30. Braden M. Water absorption characteristics of dental microfine

composite filling materials. II. Experimental materials. Biomaterials 1984; 5: 373-5.

31. Braden M, Causton EE, Clarke RL. Diffusion of water in

composite filling materials. J Dent Res 1976; 55: 730-2.

32. Pearson GJ, Longman CM. Water sorption and solubility of resin-based materials folowing inadequate polymerization by a visible-light curing system. J Oral Rehabil 1989; 16: 57-61.

33. Pagniano RP, Johnston WM. Three-year effect of unfilled resin

dilution on water sorption of a light-cured microfill and hybrid composite resin. J Prosthet Dent 1996; 75: 364–6.

34. Martin N, Jedynakiewicz N. Measurement of water sorption in

dental composites. Biomaterials 1998; 19: 73–7.

35. Örtengren U, Anderson F, Elgh U, Terselius B, Karlsson S.

Influence of pH and storage time on the absorption and solubility behaviour of three composite resin materials. J Dent 2001; 29: 35-41.

36. Örtengren U, Wellendorf H, Karlsson S, Ruyter IE. Water

sorption and solubility of dental composites and identification of monomers released in an aqueous environment. J Oral Rehabil 2001; 28: 1106-15.

37. Tamai Y, Tanaka H, Nakanishi K. Molecular simulation of

permeation of small penetrant through membranes. II. Solubilities. Macromolecules 1995; 28: 2544-54.

38. Bellenger V, Verdu J, Morel E. Structure-properties

relationships for densely cross-linked epoxy-amine systems based on epoxide or amine mixtures. J Mater Sci 1989; 24: 63-8.

39. Venz S, Dickens B. NIR-spectroscopic investigation of water

sorption characteristics of dental resins and composites. J Biomed Mater Res 1991; 25: 1231-48.

40. Marcovich NE, Reboredo MM, Aranguren MI. Moisture

diffusion in polyester-woodflour composites. Polymer 1999; 40: 7313-20.

41. Neumann T, Braun I, Danebrock M, Maletz R. VOCO GmbH,

Physical Properties of a New ORMOCER-Based Experimental Filling Material. The IADR Pan European Federation. Dublin, Ireland 2006; “Poster Presentation”

42. Lekatou A, Faidi SE, Ghidasui D, Lyon SB, Newman RC.

Effect of water and its activity on transport properties of glass/epoxy particulate composites. Compos., Part A Appl Sci Manuf 1997; 28: 223-6.

43. Yap AUJ, Wang HB, Siow KS, Gan LM. Polymerization

shrinkage of visible-light-cured composites. Oper Dent 2000; 25: 98-103.

44. Söderholm KJ. Degradation of glass filler in experimental

composites. J Dent Res 1981; 60: 1867-75.

45. Kıldahl KK, Ruyter IE. How different curing methods affect

mechanical properties of composites for inlays when tested in dry and wet conditions. Eur J Oral Sci 1997; 105: 353-61.

46. Kalachandra S. Influence of fillers on the water sorption of

composites. Dent Mater 1989; 5: 283-8.

47. Ferracane JL, Condon JR. Rate of elution of leachable

components from composite. Dent Mater 1990; 6: 282-7.

Yazışma Adresi:

Özden ÖZEL BEKTAŞ Cumhuriyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi

Diş Hastalıkları ve Tedavisi Anabilim Dalı 58140 Kampus / SİVAS

Tel: 0 346 2191010 / 2704 Faks: 0346 2191237

Referanslar

Benzer Belgeler

Rezin bazlı kompozit simanlar ayrıca adeziv sistemlerine göre: asitlenen ve yıkanan, kendinden asitli ve kendinden adezivli olarak da sınıflandırılabilirler.. Bu simanlardan

Ankara çevresindeki Çamlıdere, Kurtboğazı, Eğrekkaya, Akyar ve Çubuk 2 barajlarının toplam 1 milyar 509 milyon metre küp su kapasitesi olmas ına karşın şu anda barajlarda

Stoma porları, bitkiler göre farklı şekillerde olmakla beraber genellikle epidermis hücrelerinden farklı olarak klorofilli, böbrek şeklindeki iki hücre ile çevrilmişlerdir

Galata köprüsü ile Unkapanı köprüsü üzerinde tutulan türlerin boylarının ölçümleri yapılarak aynı türler için ortaya çıkan ortalama boy farklarının

Dolayısıyla, konuya daha geniş bir pencereden bakarak karar vericiler açısından yararlı sonuçlar getirebilecek açılımların kazandırılması önemli hale

Bu çalışmada; İSDEMİR A.Ş.’de proses gereği üretilen artık ısıdan (buhar) faydalanılmak maksadıyla kurulan toplam 12.000.000 Kcal/h kapasiteli buhar jeti su

(Recknagel-Sprenger Schramek Isıtma+Klima Tekniği TTMD 97/98 baskılı kitaptan alınmıştır.).. Alev Borusu Duman Borusu

Verilen bilgilere göre bayramlarımız ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?. A) Çocuklar için özel hazırlık yapıldığına B) Tarihten günümüze