• Sonuç bulunamadı

KENTSEL ARITMA ÇAMURU VE AZOT UYGULAMALARININ KİREÇLİ TOPRAKLARDA BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİNE ETKİLERİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KENTSEL ARITMA ÇAMURU VE AZOT UYGULAMALARININ KİREÇLİ TOPRAKLARDA BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİNE ETKİLERİ"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Selçuk Üniversitesi

Ziraat Fakültesi Dergisi 20 (40): (2006) 121-130

KENTSEL ARITMA ÇAMURU VE AZOT UYGULAMALARININ KİREÇLİ TOPRAKLARDA BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİNE ETKİLERİ1

Cafer TÜRKMEN2 Sevinç ARCAK3 2Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü, Çanakkale/Türkiye

3Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü, Ankara/Türkiye ÖZET

Bu çalışma, kireçli bir toprağa farklı düzeylerde uygulanan kentsel arıtma çamuru ve azotlu gübrenin; toprak reaksiyo-nu (pH), elektriksel iletkenlik (EC), organik madde (OM), toplam azot (N), alınabilir fosfor (P), katyon değişim kapasitesi (KDK), ekstrakte edilebilir potasyum (K), amonyum (NH4+) ve nitrat (NO3-)gibi bazıtoprak özellikleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla 2 yıl süreyle yürütülmüştür. Denemeler tarla şartlarında faktöriyel deneme deseni düzenine göre plan-lanmıştır. Çamurun 6 seviyesi (0, 300, 600, 1200, 2400 ve 4800 kg da-1) ve azotlu gübrenin (Üre, % 46 N) ise 4 seviyesi (0, 3, 6 ve 9 kg N da-1) uygulanmıştır.

Araştırmada elde edilen bulgulara göre arıtma çamurunun, toprağın pH, EC, KDK değerleri ile OM, N, P, K ve NO3 -kapsamlarını etkilediği tespit edilmiştir. Çamur uygulamalarının yalnızca toprağın NH4+ kapsamına etkisinin istatistik olarak önemsiz olduğu görülmüştür. Azot uygulamalarında ise sadece toprağın toplam azot kapsamındaki artış önemli olmuştur. Arıtma çamuru ve azot uygulamalarının uygulama yıllarına göre etkisinin önemli değişim gösterdiği tespit edilmiştir. Yıl faktörü toprağın; pH ve KDK özelliklerini etkilemezken, toprağın EC değerini, OM, toplam N, alınabilir P, ekstrakte edilebi-lir NO

--3 ve K miktarlarını etkilediği görülmüştür.

Araştırmada faktörlerin ikili ve üçlü interaksiyonları da incelenmiş olup; “yıl x azot” interaksiyonu sadece toprağın azot kapsamındaki değişim açısından önemli görülmüştür. “Yıl x çamur” interaksiyonu ise yalnız toprağın fosfor kapsamın-daki değişimde önemli çıkmıştır. “Azot x çamur” interaksiyonu ile “yıl x azot x çamur” üçlü interaksiyon açısından toprak özelliklerinde önemli bir değişim saptanmamıştır.

Anahtar kelimeler: Arıtma çamuru, azotlu gübre, kireçli toprak, toprak özellikleri .

EFFECTS OF MUNICIPAL WASTE TREATMENT SLUDGE AND NITROGEN APPLICATIONS ON SOME CALCEROUS SOIL PROPERTIES

ABSTRACT

This research was carried out to determine the effects of municipal waste treatment sludge and nitrogen applied at dif-ferent levels on calcareous soil properties such as reaction (pH), electrical conductivity (EC), organic matter (OM), total N, available P, cation exchange capacity (CEC) and exchangeable K, NH4+ and NO3-. Factorial experimental design was planned in field conditions. Six different sludge levels (0, 300, 600, 1200, 2400 and 4800 kg da-1) and four levels (0, 3, 6 and 9 kg N da-1) of a nitrogenous fertilizer (urea, 46 % N) were applied.

Waste treatment sludge applications influenced both pH, EC, CEC levels and OM, N, P, K and NO3- amounts. NH4+ was not significantly affected by the applications. Nitrogen applications resulted in increases only in total N content of the soil. After evaluating two-year applications of sludge and nitrogen, years were found as an influencing factor on the parameters. Year did not change the soil’s pH and CEC values. However, it affected EC, OM, total N, available P, NO3- and exchange-able P amounts.

Two-way and there-way interactions were also determined for the study. According to the analyses, “year x nitrogen” and “year x sludge” interactions were important only for changes in the nitrogen content of the soil and potassium content of the soil, respectively. Interactions for “nitrogen x sludge” and “year x nitrogen x sludge” had not statistically significant in terms of the soil parameters studied soil properties.

Key words: Waste treatment sludge, nitrogenous fertilizer, calcereous soil, soil properties

GİRİŞ

İnsanlar, tarih boyunca refah içinde yaşama ve genlerini sürdürme arzusunda olmuşlardır. Düşüne-bilme ve sosyal bir varlık olmaları da bu arzularına ulaşmalarını sağlamış ve sonuçta çevreye olan baskıları-nı artırmışlardır. Çevre sorunları bu baskılar sonucu özellikle son yüz yıl içinde önce bölgesel karakterler

1Bu makale Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu tarafından TOGTAG-2924 proje numarası ile desteklenmiş olan “Doktora Tez” çalışmasının bir kısmının özetidir

göstermekteyken 1970’li yıllardan bu yana küresel bo yutlara ulaşmıştır. Küresel boyutlara ulaşan sorunlar içinde; ozon tabakası incelmesi ve iklim değişikliği, tropik ormanların yok edilmesi, toprak erozyonu ve taşkınlar, hava, su, toprak ve gıdalarda kirlenme, kent-leşme, endüstrileşme ve istenmeyen son ürünü olan atık-lar sıralanmaktadır.

Atıklar sonucu, kayıp ve kirlenme dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok kısıtlı alıcı ortamlar olan; su ve toprak kaynaklarında önemli sorunlar oluşturmaktadır. Bu sorunların üstesinden gelmenin en akılcı yolu atık

(2)

üretmemektir. Bu mümküm olmadığında da atıkları arıtmak ve yeniden kullanmaktır. Bu kapsamda atık suların arıtımı artık tüm dünyada kaçınılmaz olmuştur. Atık sular; renk, görünüm, koku, çözünmüş ve askıda-ki katı yada sıvı maddeler yönünden tehlikeli ve pis olarak nitelenmesine rağmen yine de % 99.9’dan fazlası sudur (Lester 1996).

Halen dünya nüfusunun üçte biri su sıkıntısı çek-mektedir. Ülkemizde 2000 yılı verilerine göre toplam 234 km3 yenilenebilir suyumuz, yenilenebilir sulardan da

toplam 110 milyar m3’lük su ise kullanılabilir durumda

bulunmaktadır (Anonim 2000). Bu miktardaki su ve nüfusuna göre ülkemizin su zengini olmadığı da ortaya çıkmaktadır. Bu durumda dünyada olduğu gibi ülkemiz-de ülkemiz-de atık suları arıtmak; küresel bir öülkemiz-dev, tarihsel bir görev, çevre kirliliği ve temel yaşam ihtiyaçları açıların-dan da zorunluluk durumundadır.

Dünyada evsel atık suların 3000 yıldan fazla bir zamandır arıtıldığı (Akkad’lıların Eshnunna şehri) bilinmektedir. Türkiye’de bulunan Efes Antik şehri MÖ.700-600 yıllarında kanalizasyon ve arıtma sistem-leri kullanılan şehirlerden olmuştur. Almanya’da yak-laşık 400 yıl öncesinde atık su tarlaları şeklinde arazi-ye deşarj şeklinde arıtımlar başlamıştır. Avrupa’da, Pasteur ve Koch tarafından Mikrop Teorisi’nin gelişti-rilmesiyle 1800’lerin sonları ve 1900’lerin başında sanitasyon’un önemi anlaşılarak yapılan kanalizasyon-ların ardından atık sukanalizasyon-ların da arıtılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Amerika’da ise ilk stabilizasyon havuzlu arıtma sistemi 1901’de yapılmıştır. Atık su arıtma sistemleri günümüze doğru; biyo-filtreler, oksidasyon hendekleri, aktif çamur sistemleri ve ge-lişmiş arıtma sistemleri şeklinde gelişim izleyerek kullanıla gelmişlerdir.

Atık sularla ilgili ülkemizde en güncel veri olarak 2004 yılında DİE tarafından yayınlanan 2001 yılı belediye kanalizasyon istatistikleridir. Buna göre; 3215 belediyeden kanalizasyon şebekesi olan belediye sayısı 1879 olarak verilmiştir. Bu belediyelerin hizmet ettiği nüfus yüzdesi 75.3 ve kanalizasyon şebekelerin-den deşarj edilen atık su miktarı 2.73 milyar m3 yıl-1

olmuştur. Bu miktarın % 44’ü denizlere, % 40’ı akar-sulara, % 5’i araziye, % 11’i de diğer baraj, göl, zerzemin ve fosseptiklere deşarj edilmiştir. Ülke gene-linde toplam atık su arıtma tesisinden yararlanan nüfus yüzdesi ise % 16.8 olmuştur. Arıtma tesislerinin kapa-site toplamı 2.35 milyar m3 yıl-1 olmasına rağmen

arıtılan atık su miktarı 1.2 milyar m3 yıl-1 olmuştur

(Anonim 2004a).

Türkiye’de İller Bankası tarafından desteklenme-ye başlayan arıtma tesisleri 1980’li yıllarda yapılmaya başlanmış, Konya ve Şanlıurfa ilklerden olmuştur. Türkiye’de arıtma tiplerine göre toplam 112 arıtma tesisinden 65’i biyolojik arıtma (% 49), 44’ü fiziksel arıtma (derin deniz deşarjı ön arıtımları dahil % 37.8) ve 3 adedi de gelişmiş arıtma (% 13.2) tesisi şeklinde-dir (Anonim 2004a ).

Atık suların arıtılmasıyla elde edilen arıtma çamurları tipik olarak organik karakterli (% 60 OM) olup, içinde % 3 azot, % 2 fosfor, % 0.5 potasyum gibi tarımda kullanılmakta olan besin maddelerini, bunlarla birlikte çoğu ağır metalleri, organik ve biyolojik kirleticileri ve parazitik organizma yumurtalarını içermektedirler (Arden 1977, Anonim 1996).

Arıtma çamurlarının özellikleri; arıtma şekline, ülkele-re, şehirleülkele-re, mevsimlere ve beslenme alışkanlıklarına göre de değişmektedir. Arıtma çamurlarının değişken bir yapı sergilemesi ekolojik döngüler açısından çoğunlukla bertarafını gerektirmektedir. Arıtma çamurları dünyada; düzenli depolama, yakma, denize boşaltma, araziye uygu-lama, tarım alanlarında kullanım gibi birçok şekilde bertaraf edilmektedir.

Türkiye’de arıtma çamurlarının tarım alanlarında kullanımı 1983 tarihli 2872 sayılı Çevre Kanununa istinaden çıkarılan “Toprak Kirliliğinin Kontrolü Yö-netmeliği” ile düzenlenmiştir. Bu yönetmelikteki te-mel kriterler arıtma çamuru ve uygulanacağı toprakla-rın ağır metal kapsamları, topraklardaki zirai mücadele ilaç kalıntıları ile bazı organik ve inorganik kirleticile-rin sınır değerlekirleticile-rini kapsamaktadır. Yönetmelikte sayılan maddelerden pek çoğu toksik karakterli ya da kanserojendir. Bu maddeler toprakta ve yetiştirilen bitki konsantrasyonlarında izlenerek, değişimlerin besin zincirine katılımları doğrudan ya da dolaylı anlaşılabilmektedir. Ülkemizde de arıtma çamurlarının tarım alanlarında kullanımı konusunda çok dikkatli olunması; hangi tip çamur atığının, hangi toprağa, ne kadar, ne şekilde ve hangi kriterlere göre verileceği sorularına bilimsel yanıtların bulunması gerekmekte-dir.

Bu çalışma; alanındaki bilgi birikimine katkı sağla-ması, arıtma tesisleri etki bölgesindeki arıtma çamuru kullanan çiftçilerin bilinçlendirilmesi, ilgili kuruluşların yararlanması konularında yararlı olacağı ve ülkemiz arıtma çamurlarının tarımda kullanımı kapsamında veritabanına bir katkı oluşturabileceği düşünülerek yapılmıştır.

MATERYAL VE METOT

Denemede materyal olarak; Ankara Merkezi Atıksu Arıtma Tesisi (AMAAT) arıtma çamuru, azot-lu ticari bir gübre (Üre, % 46 N) ve test bitkisi olarak da “Tokak” çeşidi iki sıralı arpa (Hordeum vulgare L.) bitkisi kullanılmıştır.

Deneme arazisi, Ankara’nın 45 km kuzey batısın-da, Ankara ili Sincan ilçesi Tatlar köyü arazi sınırları içinde kalmaktadır. Zir vadisi ile Kesiktaş ovalarının devamı niteliğindedir ve denizden yüksekliği 758 m’dir. Deneme alanı toprağı Soil Survey Staff (Ano-nim 1993)’a göre incelenmiş ve “Typic Xeriofluvent” alt grubuna yerleştirilmiştir.

Araştırmada kullanılan çamurun üretildiği bu tesi-sin (AMAAT) hizmet ettiği nüfus, Ankara ili belediye nüfusunun % 96.1’i oranındadır. Toplam 287 milyon m3 yıl-1 olan atık su arıtma tesis kapasitesine sahip

tesiste 182.4 milyon m3 yıl-1 atık su biyolojik olarak

(3)

AMAAT’ın tasarım yılı 2025 olarak (ekonomik ömrü) planlanmıştır. Tesislerde evsel ve endüstriyel atıklar için; “Yüzeysel Havalandırmalı Tam Karıştır-malı Klasik Aktif Çamur Sistemi” ile karbon bazlı arıtma uygulaması halen yapılmakta ve gelecekte ise azot ve fosforun da giderimi planlanmış durumdadır. Ankara atık su arıtma tesisi 1 Ağustos 1997 tarihinde işletmeye açılmıştır (Dündar 2002).

Araştırmada “Tokak 157/37” iki sıralı arpa (Hordeum vulgare conv. distichon) çeşidi, T.C. Tarım Bakanlığı Malya Devlet Üretme Çiftliği tarafından üretilen “Sertifikalı” tohumluktan temin edilmiş ve test bitkisi olarak kullanılmıştır.

Bölgenin uzun yıllar meterolojik verilerine göre deneme alanı nemlilik indeksine (374.7/11.2=33.45) göre yarı kurak iklime sahiptir (Türkeş 1998). Bölge-nin yılık ortalama yağış miktarı ise 374.7 mm’dir (Anonim 2004c).

Tarla denemesinin kurulması ve yürütülmesi Tarla denemesi AMAAT alanı içerisinde, tesadüf parselleri deneme deseninde 3 tekerrürlü ve iki yıl tekrar-lamalı çakılı tarla denemesi şeklinde kurulmuştur. De-nemede arıtma çamurunun 6 dozu (0, 300, 600, 1200, 2400, 4800 kg da-1) ile üre gübresinin 4 dozu (0, 3, 6, 9

kg da-1) uygulanarak test bitkisinin verimi, ağır metal

içerikleri ve bazı toprak özelliklerine etkileri faktöriyel olarak araştırılmıştır.

Denemede toplam 72 (6 x 4 x 3) parsel mevcut olup, her bir parsel büyüklüğü 13.5 m2 (5 m x 2.70

m)’dir. Parseller arası açıklık 1.5 m ve bloklar arası açıklıklar ise 3 m olup, deneme yaklaşık 2200 m2’lik

homojen bir alan üzerinde tesis edilmiştir.

Deneme kurulmadan önce, arazi 20 cm’lik pulluk derinliğinde işlenmiş, kazayağı ile mevcut doğal ke-sekler küçültülmüş ve ekim amaçlı yüzey tesviyesi yapılmıştır. Deneme planına göre yapılan parselleme sonunda arıtma çamurları, parsellere 0.1 kg’a hassas topuzlu kantarla kuru ağırlık üzerinden tartılarak doz-larına göre yaş olarak el ile uygulanmıştır. Parsellere dökülen çamurlar parsel yüzeyine homojen olarak dağıtılmış ve bahçe tipi motorlu çapa makinesiyle çapalanarak toprağa 12-15 cm karışması sağlanmıştır. Kimyasal azotlu gübre olarak % 46 N içeren üre güb-resi (TS 4837), hassas terazide dozlarına göre tartıla-rak önceden hazırlanmış ve ilk yarısı ekim aşamasında yine el ile uygulanmıştır. Azotun ikinci uygulaması ise, ekim işlemini takip eden Nisan ayının ilk hafta-sında kardeşlenme döneminde yapılmıştır.

Arıtma çamurlarının topraklara uygulanması ve karıştırılmasından sonra ekim gerçekleştirilmiştir. Ekim işlemi sırasında bitkinin ihtiyaç duyduğu P ihti-yacını karşılamak amacıyla taban gübresi olarak 6 kg da-1 P

2O5, % 42-44 P2O5 içeren Triple Süper Fosfat

(TS 566) gübresi uygulanmıştır. Ekim işlemi ayarla-nabilen, standart miktarda tohum ve gübre atabilen ekim makinesi ile metrekarede 500 adet tohum (± 30) veya 24 kg da-1 tohum olacak şekilde yapılmıştır.

Ekim standart ekim derinliğinde (4-6 cm) ve 15 cm sıra aralığında yapılmıştır.

Bitkilerin ekimden başlayarak hasat olgunluğuna kadar gelişimleri izlenmiştir. Bitki gelişimleri süresin-ce pestisit kullanılmamış ve hasat olgunluğuna gelen bitkiler Temmuz ayının ikinci haftasında hasat edil-miştir. Hasat tarla denemelerindeki hasatlar için özel olarak üretilmiş parsel biçerdöveri HEGE (Alman patentli hasat harman makinesi) ile yapılmıştır. Aynı alanda çakılı olarak yürütülen denemenin ikinci yılın-da yılın-da birinci yılyılın-daki işlemler aynen tekrar edilmiştir.

Toprak ve arıtma çamuru analizleri ve analiz verilerinin elde edilmesi

Deneme alanından, toprakları yatay ve dikey ola-rak temsil edecek şekilde çelik numune küreği ile tesadüfen alınan örnekler; polietilen kovada homojen hale getirilerek etiketlenip torbalanmış ve laboratuvara nakledilmiştir. Denemede kullanılan arıtma çamuru ise susuzlaştırma ünitesi bant çıkışından gün kompoziti olarak örneklenmiş, etiketlenmiş ve polieti-len torbalarla laboratuvara nakledilmiştir. Deneme alanından denemenin birinci ve ikinci yılı hasadı son-rası (Temmuz; 2002-2003) parsellerin her birinden parsel kompoziti olacak şekilde, parsellerin üç yerin-den 0-20 cm derinlikten çelik kürekle alınan toprak numuneleri etiketlenerek polietilen torbalarla laboratuvara ayrıca nakledilmişlerdir.

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bö-lümü laboratuvarına taşınan örnekler, toprak hazırla-ma odası ahşap kuruthazırla-ma dolaplarında temiz etiketli kurutma kâğıtları üzerine serilerek bitki artıkları ve taşlar ayıklanmış ve gölgede kurumaya bırakılmıştır. Böylece hava kurusu hale getirilmiş örnekler temiz tahta tokmak ve tablalar yardımıyla ezilerek 2 mm’lik plastik elekten geçirilmiş ve analizlerde kullanmak üzere etiketlenmiş polietilen torbalara konularak kaldı-rılmıştır. Laboratuvara nakledilen çamur örneklerinde hemen yapılması gereken analizler için ayrılan kısım dışındaki örnekler toprak örneklerindeki analize hazır-lama aşamalardan geçirilerek analize hazır hale geti-rilmiştir. Toprakta ve arıtma çamurlarında yapılan tüm temel toprak özellikleri analizleri Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü A ve B Blok laboratuvarlarında yapılmıştır. Toprak ve arıtma çamur-larına yönelik analizler ve ilgili metotlar Tablo 1’de sunul-muştur.

İstatistik Analizler

Araştırma sonuçları, üzerinde durulan özellikler bakımından, tekrarlanan ölçümlü (repeated measure-ment) varyans analizi tekniği ile değerlendirilmiştir. Denemedeki faktörlerden yıl faktörünün iki seviyesi, arıtma çamuru faktörünün altı seviyesi (Ç0, Ç1, Ç2, Ç3,

Ç4, Ç5 ), azot faktörünün ise dört seviyesi (N0, N1, N2,

N3) bulunmaktadır. Tekrarlanan ölçümler yıl

faktörü-nün seviyelerinde yapılmış ve üçer tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Esas etkilerin karşılaştırılmalarında ve İkili üçlü interaksiyonların önemli olduğu durumlarda alt grup ortalamalarının karşılaştırılmalarında

(4)

“Duncan Çoklu Karşılaştırma Testi” kullanılmıştır. Hesaplamalarda “SPSS 12.0”, MSTAT” paket bilgi-sayar programları kullanılmıştır. Değerlendirmelerde

Düzgüneş ve ark. (1987) ile Gürbüz ve ark. (2003)’den yararlanılmıştır.

Tablo 1. Denemede Yapılan Analizler ve Kullanılan Metotlar

Özellik-Analiz Açıklama Metotlar

Toprak reaksiyonu (pH) Toprakta 1:2.5, arıtma çamurunda 1:5 oranlarında saf su ile çalkalanan ortamda cam elektrotlu pH-metre ile

Jackson (1958) Toprak tuzluluğu (EC25,

dS m-1) Toprakta 1:2.5, arıtma çamurunda 1: 5 oranlarında saf su ile çalkala-nan ortamda EC-metre ile Richards (1954) Toprak organik maddesi

(OM, %)

Yaş yakılmış örneklerde organik C miktarı bulunarak OM’ye çevril-miştir.

Jackson (1962) Katyon Değişim

Kapasi-tesi (Cmol kg-1) Sodyum asetat (pH 8.2) ile doyurulan topraktan Amonyum asetat (pH 7) ile geri alınan Na’un Alevli Fotometrede ölçülmesi şeklinde belir-lenmiştir.

Jackson (1958), Chapman (1965) Toprakta NO3- ve NH4+

(mg L-1) Taze toprak örneklerinden 2 M KCl ile çalkalanıp süzülen örneklerin destilasyonu ve titrasyonuyla, Bremner (1965b) Toprakta toplam N (%) Salisilik-Sülfirik asit karışımıyla yaş yakma sonrası borik

asit-indikatör karışımına damıtılan örneklerde titrasyonla.

Bremner (1965a) Toprakta bitkiye

yarayış-lı P (mg kg-1) 0.5 M NaHCOolarak belirlenmiştir. 3 (pH 8.5) ile ekstrakte edilen P spektrofotometrik Olsen ve ark. (1954) Toprakta bitkiye

yarayış-lı K (mg kg-1) 1 N Amonyum asetat ile ekstrakta alınan K fleymfotometrik olarak belirlenmiştir. Carson (1980) Toprak Tekstürü (%

Kum, Silt, Kil)

Organik maddesi ve kireci giderilen örneklerde hidrometre yardımı ile yapılmıştır.

Bouyoucos (1951)

ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA

Deneme Materyallerinin Bazı Temel

Özellikleri

Deneme toprağı hafif alkalin karakterli, tuzsuz, top-lam azotça yeterli, alınabilir potasyum çok fazla, alınabilir fosfor orta, organik madde az, amonyum ve nitrat içeriği ise yüksek (Alganatay 1968, Anonim 1990, Eyüpoğlu 1999) seviyelerdedir. Deneme toprağının KDK değerleri ise önceki çalışmalara (Munsuz ve Bulur 1984, Keskin ve

Yüksel 1998) paralel değerlerde ve orta derecede bulun-muştur. Toprak bünyesi ise silt-kildir (Tablo 2).

Denemede kullanılan arıtma çamuru, organik maddece zengin, nötr pH’da ve KDK değeri ise dene-me toprağına göre oldukça yüksektir. Avrupa ülkele-rindeki 209 farklı çamurdan elde edilen verilerle kı-yaslandığında, AMAAT çamurunun toplam azotu ve amonyum miktarı düşük, nitrat azotu, alınabilir potas-yum ve fosfor içeriği yüksek olduğu görülmüştür (Tablo 2).

Tablo 2. Deneme Toprağı ve Arıtma Çamurunun Bazı Özellikleri

Arıtma Çamuru Özellik Toprak* 2002 2003 pH** 8.18 7.02 7.02 EC** (dS m-1) 1.11 2.55 2.75 OM (%) 0.93 36.39 35.68 N (%) 0.13 3.25 3.43 Alınabilir P (mg kg-1) 12 174.65 175.13 Alınabilir K (mg kg-1) 1178.13 7647.15 6879.28 KDK (cmol kg -1) 27.20 59.65 60.27 CaCO3 (%) 17.17 8.12 8.26 Kil (%) Ap horizonu 47.2 -- -- Silt (%) Ap horizonu 40.2 -- Kum (%) Ap horizonu 12.6 -- -- -- * Toprak etüdü ve sınıflaması için yapılan Ap horizonu örneklerine aittir

** Saturasyon ekstraktında ölçülmüştür.

Uygulamaların Toprak Özelliklerine Etkisi Analiz sonuçlarına göre yıl, azotlu gübre ve arıt-ma çamuru uygulaarıt-maları, deneme toprağının birçok özelliklerinde değişim göstermiştir. Bu değişimlerden istatistik açıdan önemli olanlar aşağıda yıldız (*) şeklinde görülmektedir, (-) ile işaretli olanlar ise ista-tistik olarak önemsiz olmuştur (Tablo 3).

Denemede esas etkilerin (yıl, azot, çamur) her biri kendi içinde ve dozlar bazında ayrı olarak incelenmesi yanında, ikili ve üçlü karşılaştırmaları şeklinde birlikte etkileri de istatistiksel olarak Duncan Çoklu

Karşılaş-tırma Testi ile incelenmiştir. İkili (azot x çamur, azot x yıl, çamur x yıl) ve üçlü (azot x yıl x çamur) etkileşim (interaksiyon) durumlarındaki varyans analizleri ince-lendiğinde, özelliklerdeki değişimlerin interaksiyonlu durumlarda istatistiksel önemliliklerinin azaldığı ilk bakışta görülmektedir.

Denemenin yıl faktörü, tekrarlanan ölçüm olarak iki yıllık gözlem ve analizlerden elde edilmiştir. Yıl açısından yıllar arasında farkın büyük olması, yıl sayı-sının az (2) olması ve yıllar arasında yağış miktarının farklılığından kaynaklanabileceği düşünülmektedir

(5)

(Madanoğlu 1977, Aküzüm ve Kodal 1988, Kaydan 2003).

Tablo 3. Arıtma Çamuru, Azotlu Gübre ve Yıl Uygulamalarının Toprak Özelliklerine Etkisinin İstatistiksel Ola-rak Değerlendirmesi

Özellikler Yıl Azot Çamur Yıl x Azot Yıl x Çamur Azot x Çamur Yıl x Azot x Çamur

pH - - ** - - - - EC ** - ** - - - - OM ** - ** - - - - N ** ** ** * - - - P ** - ** - ** - - K * - ** - - - - KDK - - ** - - - - NH4 - - - - - - - NO3 ** - ** - - - - * : p<0.05 **: p<0.01

Uygulamaların toprak reksiyonu (pH) üzerine etkisi

Yapılan varyans analiz sonuçlarına göre toprak pH’sındaki değişimlerde; uygulamalar arası etkileşim-lerin önemli olmadığı, sadece çamur uygulaması

so-nucu elde edilen verilerin önemli olduğu görülmüştür (Tablo 4). Toprak pH’sındaki değişimler, azot uygu-lamaları ve yıllar arasındaki varyansa (farka) göre önemsiz bulunmuştur.

Tablo 4. Arıtma Çamuru Uygulamalarının Toprak Özelliklerine Etkileri *

Çamur

Uyg. pH EC (dS m-1) OM (%) (cmol kgKDK -1) Toplam N ( %) K

+ (mg kg-1) NO3 - -N (mg kg-1) Ç0 7.96 A 1.25 D 1.05 C 27.22 D 0.149 B 1.34 B 96.49 B Ç1 7.96 A 1.31 D 1.05 CD 28.29 CD 0.151 B 1.35 B 96.85 B Ç2 7.94 A 1.35 D 1.15 BC 28.85 C 0.145 AB 1.37 B 92.33 B Ç3 7.91 A 1.73 C 1.39 B 30.20 AB 0.163 AB 1.39 B 113.19 AB Ç4 7.90 A 2.02 B 1.54 AB 31.11 A 0.166 A 1.42 B 110.82 AB Ç5 7.82 B 2.62 A 1.66 A 32.03 A 0.185 A 1.59 A 126.14 A LSD0.010 0.07787 0.2142 0.1341 1.035 0.0249 0.1643 20.20

*: Aynı harfi taşıyan uygulamalar arasında fark yoktur.

Arıtma çamuru uygulanmış topraklarda ağır me-tallerin biyo-alınabilirliğinin kontrolünde pH en etkili toprak parametresidir (Alloway ve Jackson, 1991). Arıtma çamurları uygulanan yüksek pH’lı topraklarda bitkiler tarafından metallerin biyoalınabilirliğinin azaldığı belirtilmiştir (Jackson ve Alloway, 1991). Arıtma çamurunun artan dozlarının toprak pH’sında meydana getirdiği asitleşme eğiliminin nedenleri ola-rak; arıtma çamuru gibi organik materyallerin toprak-lara uygulanması sonucu bu materyallerin parçalanma ve ayrışması ile açığa çıkan organik asitler, arıtma çamurlarının kapsadığı yüksek organik madde ve besin elementlerinin toprak ortamında biyolojik akti-viteyi artırması sonucu üretilen CO2’in sulu ortamda

karbonik asit oluşturması, mikroflora tarafından gerek organik ve gerekse inorganik asitlerin üretilmesi gibi prosesler söylenebilir. Benzer şekilde; Alloway ve Jackson (1991), Basta ve Tabatabai (1992), tarafından

yapılan çalışmalarda topraklara arıtma çamurları uy-gulanması sonucu toprak pH’sında önemli düşmelerin olduğu ve pH düşmesinin de topraklardan özellikle Cd başta olmak üzere ağır metallerin ve iz elementlerin çoğunun alınabilirliğini artırdığını belirtmişlerdir.

Uygulamaların toprağın elektriksel iletkenliği (EC) üzerine etkisi

Toprak EC’sinin çamur uygulamaları ve uygula-ma yıllarına göre değişimleri önemli farklar göster-miştir (Tablo 4).

Toprak EC’sindeki artış; tuz içeriği daha yüksek

(2.55-2.75 dS m-1) arıtma çamurunu yoğun olarak

topraklara uygulamanın doğal bir sonucu olarak düşü-nülebilir (Arcak ve ark., 2000). Arıtma çamuru iki yıl uygulamaya rağmen, yıllara göre de toprakların tuzlu-luk kapsamının artması bunun bir göstergesi olarak sayılabilir (Tablo 5).

Tablo 5. Uygulamaların Yıllara Göre Toprak Özelliklerine Etkileri

Yıllar EC (dS m-1) OM (% ) Alınabilir K (%) NO3-- N (mg kg-1)

I. Yıl 1.57 B 1.27 B 1.292 B 96.52 B

II.Yıl 1.89 A 1.34 A 1.376 A 115.42 A

LSD0.010 0.1196 0.06162 0.0793 12.82

Arıtma çamuru ve parçalanma ürünlerinin toprak pH’sını azaltarak toprak ortamındaki iyonların çözü-nürlüklerine de etki edebileceği ve tuzluluğun toprakta temel yapı taşı olarak bilinen agregatları parçalayıcı etkisi (dispers etki) göz önüne alınması gereken çok önemli bir konudur (Arcak ve ark. 2000, Garciave

Hernandez 1996, Mena ve ark., 2003). Bu türlü etkiler toprak mikrobiyal aktivitesini de olumsuz etkilediği gibi arıtma çamurlarının biyolojik yollarla iyileştiril-mesini de olumsuz etkileyebilmektedir (Lynch 1981). Tuzlulukla ilgili bir başka önemli konu ise topraktaki tuzluluğun artmasına, özellikle de Cl’ün artışına bağlı

(6)

olarak bitkilerce kaldırılan Cd miktarlarında artışlara da neden olmasıdır (Mc Laughlin ve ark. 1996, Norvell ve ark. 2000, Wu ve ark. 2003, Özkutlu 2004).

Uygulamaların toprak organik madde kapsa-mına etkisi

Araştırma sonuçlarına göre, toprak organik mad-desindeki interaksiyonlu değişimlerin önemli olmadı-ğı, yalnızca yıllar ve çamur uygulamalarından kaynak-lanan farkın p<0.01 derecesinde önemli olduğu gö-rülmektedir. Çamur ve azot uygulamalarının yıl faktö-rüne göre toprak organik maddesine etkisi p<0.01 seviyesinde önemli bulunmuştur (Tablo 4-5).

Arıtma çamuru uygulanmış toprakların organik madde miktarları % 1.05 (Ç0 ve Ç1)-1.66 (Ç5) arasında

olup, artan çamur dozlarına bağlı olarak artış göster-miştir. Arıtma çamurunun kontrol (Ç0), Ç1 ve Ç2

dü-zeyleri ile Ç3, Ç4, Ç5 düzeyleri arasında ve Ç3 düzeyi

ile Ç4 ve Ç5 düzeyleri arasında p<0,01 derecesinde

farklılık bulunmuştur (Tablo 4).

Toprak organik maddesi tüm topraklarda ağır me-taller için çok önemli bağlayıcı bir ortamdır (Jackson ve Alloway 1991). King ve Dunlop (1982), arıtma çamurundaki ağır metallerin biyoalınabilirliğinin kont-rolünde organik maddenin, pH’nın yerine kullanılabi-lecek bir özellik olduğunu ve arıtma çamurlarının düşük pH içeren organik topraklara da ilave edilebile-ceğini belirtmişlerdir. Toprakta çamurun mikrobiyal parçalanması sırasında ortaya çıkan çözünebilir düşük molekül ağırlıklı organik moleküller ağır metallerle çözünebilir kompleksler oluştururlar. Bu kompleksler serbest metal iyonlarından çok daha hareketli (mobil), daha az bağlanabilir ve bitkiler tarafından daha fazla alınabilir durumdadırlar (Jackson ve Alloway 1991).

Fletcher ve Beckett (1987), arıtma çamurlarındaki organik maddenin 2 grup değişebilir bölgeye sahip olduğunu, bunlardan birinci grubun Ca, Mg, Zn, Ni, Co, Mn, Cd, Pb ve Fe’e bağlı, diğer grubun ise sadece Cu, Pb ve H’e bağlanmış olduğunu belirtmişlerdir.

İnsan besin zincirine ağır metal taşınımının arıtma çamuru uygulamalarının sonucu olduğu, özellikle Cd’un insan sağlığına önemli risk oluşturabileceği belirtilen araştırmada, bitki Cd alımının öncelikle topraklardaki toplam Cd miktarına bağlı olduğu (Jackson ve Alloway 1991), bunun yanı sıra toprak sıcaklığı, Cl tuzu miktarı (Bingham ve ark. 1983), pH (McClean 1976), organik madde (Nan ve ark. 2002) ve kalsiyum (Mc Clean, 1976) konsantrasyonlarının da etkili olduğu belirtilmektedir.

Uygulamaların toprakta toplam azot kapsamı-na etkisi

Toprak azotuyla ilgili varyans analiz tablosuna göre, çamur uygulaması ile “azot x yıl” interaksiyonlarında p<0.01 derecesinde fark görül-müştür (Tablo 4, 6).

Toprak toplam azotundaki değişimlerin, “azot x yıl” interaksiyonunda önemli çıkması sonucu ayrıca Duncan testi yapılmış, azot uygulamalarının kendi grupları içinde dozlara ve yıllara göre değişimleri Tablo 6’da verilmiştir.

Toprakta toplam azot değerleri kontrole göre bi-rinci yılda artmış ancak bu artışın önemli olmadığı görülmüştür. İkinci yılda uygulanan azot seviyelerine göre topraklarda toplam azot kapsamlarında yine artış-lar olmuş ve bu artışartış-lar önemli bulunmuştur. İkinci yıl toprakta toplam azot kapsamlarında N0, N1 ve N2

uy-gulamaları arasında farklılık görülmemiş, N3

uygula-ması ile diğer N uygulamaları arasında farklılık gö-rülmüştür (Tablo 6).

Tablo 6. Azotlu gübre uygulamalarının toprak özelliklerine etkileri*

Yıllar N0 N1 N2 N3

I. Yıl 0.13 A b 0.14 A b 0.14 A b 0.15 a

II.Yıl 0.16 B 0.17 AB 0.17 AB 0.19

LSD0.010 : 0.02119 (yıl). 0.02092 (azot)

*Büyük harfler yıllar, küçük harfler ise azot uygulamaları arasındaki farkı ifade etmektedir.

Arıtma çamuru uygulamalarının ağır metallerin yanı sıra topraktaki makro besin maddelerini de (N, P, K gibi) artırdığına yönelik çok sayıda araştırma bu-lunmaktadır (Utsching ve ark. 1986, Menelik ve ark. 1991, Moreno ve ark. 1997, Arcak ve ark. 2000, Korbulewsky ve ark. 2002, Bilgin ve ark., 2002).

Uygulamaların toprakta alınabilir fosfor kap-samına etkisi

Topraktaki alınabilir fosfor ile ilgili verilere göre; çamur miktarı ve yıllara göre değişimin istatistiksel olarak önemli olduğu görülmüştür. Uygulanan arıtma çamurunun tüm dozları yıllar bakımından farklı ol-muştur ve ikinci yıl toprakların alınabilir fosfor mik-tarları tüm çamur dozlarında birinci yıldan farklı ve yüksek bulunmuştur (Tablo 7).

Hernandez ve ark. (1991), artan dozlarda arıtma çamuru uygulamasının toprakta (İspanya kireçli top-rakları) alınabilir fosforu artırdığını belirtmiş, bu artı-şın, toprak ve çamur kapsamında fosforun bir kısmının humifikasyon periyodu boyunca mineralizasyona bağlı olarak alınabilir forma dönüşmesinden kaynak-landığı belirtilmiştir.

Toprakların alınabilir P kapsamlarına arıtma runun katkısı konusunda önceki çalışmalarda, çamu-run doğrudan içerdiği P miktara bağlı artış etkisi ya-nında özellikle ortam pH’sını düşürmekle yarayışlılı-ğının da artırabileceği belirtilmektedir (O’Riordan ve ark., 1987, Korbulewsky ve ark. 2002).

Uygulamaların toprakta değişebilir potasyum kapsamına etkisi

(7)

Topraktaki değişebilir potasyuma çamurun ve yıl-ların etkisi önemli olmuştur. Toprakta değişebilir K değişiminin nedeni olarak; çamur uygulamalarının yıllar içinde birikim etkisi ve toprak pH’sındaki azal-ma eğilimine dayalı toprak çözeltisinin asitleşmesi söylenebilir.

Çamurun artışına bağlı olarak toprakta değişebilir K miktarını artırdığını belirten araştırmalar (O’Riordan ve ark., 1987) bulunmakla birlikte bu etkinin önemsiz olduğunu belirten araştırmacılar da vardır (Lopez-Mosquera ve ark. 2000, Bozkurt ve ark.

2000, Korbulewsky ve ark. 2002). Bu araştırmada ise yüksek dozlardaki çamur uygulamaları ile değişebilir K seviyelerinde artış az miktarlarda olmuştur. Türkiye topraklarının yarayışlı K kapsamları oldukça yüksek değerler göstermektedir. Topraklarımızın % 90’dan fazlası potasyumca yeterli durumdadır (Eyüpoğlu 1999). Arıtma çamurunun yüksek dozlarda uygulan-ması halinde ülkemiz tarım toprakları açısından bunun ne kadar olumlu ya da olumsuz etki yaratabileceği uzun vadeli araştırmalarla ortaya konulmamıştır. Tablo 7. Arıtma Çamurunun Yıllara Göre Toprak Fosforu Üzerine Etkileri *

I. Yıl II. Yıl

Çamur uyg. P (mg kg-1) P (mg kg-1) Ç0 10.39 A 16.50 B Ç1 10.74 A 17.36 B Ç2 11.44 A 15.74 B Ç3 11.53 A 18.10 B Ç4 13.03 A 19.32 B Ç5 13.76 31.09 LSD0.010 : 3.584 (yıl). 3.505 (çamur)

*Büyük harfler yıllar, küçük harfler ise çamur uygulamaları arasındaki farkı ifade etmektedir.

Uygulamaların toprakta katyon değişim kapasitesine etkisi

Toprağın katyon değişim kapasitesine sadece ça-mur uygulamasının önemli etkisi olduğu saptanmış, azot uygulaması ve yıl faktörünün etkisi ise önemsiz olmuştur (Tablo 4). Toprağın katyon değişim kapasi-tesi, çamur uygulamalarının kontrolden itibaren artış miktarına bağlı olarak farklı düzeylerde etkilenmiştir. Bu fark; artan çamur dozlarına göre KDK değerinde de artma şeklinde olmuştur (Tablo 4).

Toprağın KDK özelliğinin topraktaki kil tipi ve miktarına, organik madde miktarı ve karakterine ve diğer iyonların dağılım ve miktarına bağlı olduğu bilinmektedir (Rhoades, 1982). KDK topraklarda besin elementlerinin bitkiler tarafından alınımı yanın-da toksik karakterli elementlerin alınımı açısınyanın-dan yanın-da önemli bir toprak özelliğidir (O’Riordan ve ark. 1987, Dudka ve Miller 1999, Kabata-Pendias, 2001).

Arıtma çamurları uygulaması ile toprağa organik madde katkısı olduğundan, bu durumun KDK değe-rindeki artışın nedeni olduğu birçok araştırmacı (Ano-nim, 1983, Alloway ve Jackson 1991, Taşatar 1997, Arcak ve ark, 2000) tarafından belirtilmiştir. Bununla beraber, toprakta çamura bağlı KDK artışının uzun dönemde toprak verimliliği veya çevre kirliliği yönle-rinden yararları veya zararlarına yönelik doğrudan bir bilgiye rastlanmamıştır.

Uygulamaların toprağın NH4+ ve NO3- azotu

kapsamına etkisi

Bu çalışmada arıtma çamuru ve azotlu gübre uy-gulamalarının ya da uygulamalar arası interaksiyonların toprak NH4+ azotu

konsantrasyonla-rındaki değişime etkisinin istatistiksel olarak önemli etkisi olmadığı görülmüştür. Buna rağmen topraktaki

NO3-N’u değişimi; çamurun Ç5 düzeyi ile diğer

dü-zeyleri arasında önemli olmuş, diğer grupların kendi aralarındaki farklar da önemsiz çıkmıştır (Tablo 4). Nitrat azotundaki değişim yıllara göre de önemli gö-rülmüştür (Tablo 5).

Arıtma çamurlarında NH4-N miktarları, genelde

120-67600 mg kg-1 (ağılıklı ortalaması 9400 mg kg-1) olurken NO3-N’u 2-4900 mg kg-1 (ağırlıklı ortalaması

520 mg kg-1) olmaktadır (Sommers 1977). AMAAT

çamurundaki NH4-N’u 2933-3089 mg kg-1 ve NO3

-N’u ise 245-312 mg kg-1 arasında olmuştur. AMAAT

çamurundaki toplam N içindeki amonyum ve nitrat miktarları arıtma çamurları genel ortalamasına göre oldukça düşük seviyelerdedir. Arıtma çamurlarında özellikle anaerobik arıtılan çamurların toprakta azot mineralizasyonu ilk yıllarda % 10-20 olarak gerçekle-şirken, daha sonraki yıllarda bu oran daha da düşmek-tedir (Anonim 1994). Toprakta nitrat konusu, Avrupa Birliği Nitrat Yasasıyla birlikte çok önemli duruma gelmiştir. Nitrat; besin maddesi olarak değeri (Sommers 1977, O’Riordan ve ark., 1987) yanında özellikle fazla haraketliliği nedeniyle potansiyel kirle-tici olarak önem kazanmıştır (Hernandez ve ark.2002). Organik azotun mineralizasyonu kompleks bir dizi olaylar (toprak tipi, toprak pH’sı, toprak sıcaklığı, toprak organik maddesi, toprak nemi ve uygulanan çamurun miktar ve karakterine bağlı olaylar) sonu-cunda ve bu olayların etki derecesinde olmaktadır (Epstein ve ark. 1978, Anonim 1983, Sims 1990). Uygulamaların toprağın nitrat kapsamındaki değişim-leri yıllarda tekrarlanan ölçüm olması nedeniyle çamur uygulamaları dozlarına ve organik azotun mineralizasyon durumuna bağlı olabileceği düşünül-müştür.

(8)

SONUÇ VE ÖNERİLER

Kireçli bir toprağa artan dozlarda uygulanan kent-sel arıtma çamuru ve üre gübresinin toprağın pH, EC, KDK değerleri ile OM, toplam N, amonyum ve nitrat azotu, alınabilir P ve ekstrakte edilebilir K kapsamla-rındaki değişimlere etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Bu amaçla yürütülen çalışmada; AMAAT atık çamuru ile kimyasal azotlu gübrenin farklı düzeyleri iki yıl süreyle tarla şartlarında faktöriyel olarak denenmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen verilerin ışığında şu konulara değinmek ve tekrar dikkat çekmek yararlı olacaktır.

Kirliliğin ekolojik besin zincirindeki hareketi ve birikme değerlerini izleyebilmek açısından bunun gibi çakılı denemelerle diğer tarım ürünleri, toprak çeşitleri ve çamur tiplerine yönelik paralel çalışmalara ağırlık verilmelidir.

Yıllar arasında iklim farklılıkları olduğu sürece kısa süreli çalışmalarda bu tür değişimler ürün verimi gibi başka bir parametreye de yansıyabilmektedir. Araştırmalar uzun yıllar denendiği takdirde sağlıklı istatistik denklemleri elde edilebilir.

Analiz edilecek çamur örnekleri mutlaka çamuru temsil etmeli, anlık örneklemeler veya günlük örnek-lemelerle karar verilmemelidir. Giderek yaygınlaşan atıksu arıtma tesisleri ve buna bağlı olarak artan arıt-ma çamurları bilimsel araştırarıt-malara dayanarıt-madan top-raklara özellikle de tarım topraklarına verilmemelidir. Bu konudaki yönetmelikler bilimsel çalışmalara daya-narak ülke şartlarına göre düzenlenmelidir.

Araştırmalarda; başta tarım alanları olmak üzere ekolojik döngüye katılan arıtma çamurları güçlü adsorbsiyon kapasitesine sahip bir matriks özelliği göstermesiyle toprağın özelliklerinde değişimlere neden olmaktadır. Bu nedenle yetiştirilen bitki örtüsü, arıtma çamurunun arıtılma şekli ve kompozisyonu, toprak ve iklim faktörleri gibi değişkenlerin çok oldu-ğu ülkemizde denemelerin uzun süreli olması kısıtlı araştırma imkânlarına rağmen devam ettirilmelidir.

Avrupa Birliği müktesebatına göre ülkemizde ka-nalizasyonu olan ve olmayan tüm şehirlerimizde en kısa sürede kanalizasyon şebekesi kurulması ve arıtıl-ması artık kaçınılmaz olmuştur. Bu duruma bağlı olarak ülkemizde arıtma çamuru üretiminde artışlar oldukça fazla olacaktır, bu gerçeği daha şimdiden göz ardı etmek mümkün değildir.

Bu kapsamda; halen üretilmekte olan atık çamur-lar ve yakın gelecekte elde edilecek arıtma çamurçamur-ları- çamurları-nın bertarafı sorunu daha da büyüyecektir. Toprakların özellikleri farklı ve kendine özgüdür. Özellikleri çok değişken olan bu iki materyal ile çalışmak oldukça güç olmasına rağmen, bilgi birikiminin çok az olması, sürdürülebilir bir çevre sağlanabilmesi ve Avrupa Birliği’ne uyum sağlanabilmesi için, bu konulardaki çalışmaların oldukça önemli olduğu düşünülmektedir.

KAYNAKLAR

Aküzüm, T. ve Kodal, S., 1988. Orta Anadolu koşullarında arpa veriminin meteorolojik faktörler yardımıyla tahmini. A.Ü. Ziraat Fakültesi Yayınları 1103, Bilimsel Araştırma ve İncelemeler: 601, Ankara.

Alganatay, N., 1968. Orta Anadolu kuzey bölgesi topraklarının fosfor durumu ve bu bölge topraklarında alınabilir fosfor miktarı tayininde kullanılacak metotlar üzerine bir araştırma (Dok-tora Tezi), A.Ü. Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü, Ankara.

Alloway, B. J., ve Jackson, A. P., 1991. The behaviour of heavy metals in sewage sludge amended soils. The science of the total environment, 100; 151-176. El-sevier Science Publishers B.V. Amsterdam.

Anonim, 1983. Land application of municipal sludge proces design manual, EPA-625/1-83-016, October 1983.

Anonim, 1990. Micronutrient assesment at the country level: an international study. FAO Soils Bull. 63, Rome.

Anonim, 1993. Soil survey manual, USDA Handbook No: 18, Washington D.C.

Anonim, 1994. Land application of biosolids, process design manual. U.S. EPA, Center for Environmental Research Information, Cincinnati, Ohio. Technomic Publishing Co. Inc. Pennsylvania 17604. USA. Anonim, 1996. The use of reclaimed water and sludge in

food crop production. Environmental Protection Agency. National Research Counsil. National Acad-emy Press, Washington, D.C.

Anonim, 2000. DPT VIII. 5 Yıllık Kalkınma Planı Su Havzaları Kullanımı ve Yönetimi Özel İhtisas Ko-misyon Raporu, Ankara.

Anonim, 2004a. http//www.die.gov.tr, T.C. Devlet İsta-tistik Enstitüsü Veritabanı.

Anonim, 2004b. Ankara Büyükşehir Belediye Baş-kanlığı, Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Daire Başkanlığı 29.7.2004 Tarih ve 1147/19 sayılı yazı eki, Ankara.

Anonim, 2004c. http//www.dmi.gov.tr, T.C. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Veritabanı. Arcak, S., Türkmen, C., Karaca, A. ve Erdoğan, E., 2000.

A study on potential agricultural use of sewage sludge of Ankara waste water treatment plant. Inter-national Symposium on Desertification (ISD), pp: 345-349, Konya.

Arden, D. A., 1977. The agricultural use of sevage sludge in: R. C. Loehr (ed.). Land as a Waste Management Alternative. Springer Verlag. Berlin, pp; 583-603. Basta, N. T. ve Tabatabai, M. A., 1992. Effect of

crop-ping systems on adsorption of metals by soils. I. Single-metal adsorption. Soil Sci., 153(2): 108-114.

(9)

Bilgin, N., Eyüpoğlu, H. ve Üstün, H., 2002. Biyokatı-ların (Arıtma ÇamurBiyokatı-larının) Arazide Kullanımı. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Ankara Araştırma En-stitüsü Müdürlüğü Yayınları, Ankara.

Bingham, F. T., Strong, J. E.ve Sposito, G., 1983. Influ-ence of chloride salinity on cadmium by swiss chard. Soil Science, 135: 160-165.

Bouyoucos, G. J., 1951. A recalibration of hydrometer for making mechanical analysis of soils. Agr. Jour-nal, 43: 9.

Bozkurt, M. A., Yılmaz, İ. ve Çimrin, K. M., 2000. Kent-sel arıtma çamurunun kışlık arpada azot kaynağı olarak kullanılması. Ankara Üniversitesi Ziraat Fa-kültesi Tarım Bilimleri Dergisi, 7(1); 105-110. Bremner, J. M., 1965a. Total nitrogen. In: Methods of

Soil Analysis Part 2; (C.A. Black, Ed). American Society of Agronomy, Madison, Wisconsin, 1145-1178.

Bremner, J. M., 1965b. Inorganic forms of nitrogen. In: Methods of Soil Analysis. Black, C. A. American Soc. of Agron. Inc. Publ., Wisconsin, USA, 1197-1287.

Carson, P. L., 1980. Recomended potassium test. p: 20-21. in: Kacar, B., 1995. Bitki ve Toprağın Kimyasal Analizleri III-Toprak Analizleri. A.Ü. Ziraat Fak. Eğitim, Araştırma ve Geliştirme Yay., No: 3, Ankara.

Chapman, H. D., 1965. Methods of soil analysis, part 2. chemical microbiological properties. Ed. C.A. Black., Amer. Soc. of Agron. Inc. Publ. Agron. Se-ries no: 9, Madison, Wisconsin, USA.

Dudka, S.,ve Miller, W.P., 1999. Accumulation of poten-tially toxic elements in plants and their transfer to human food chain. J. Environ. Sci. Health, B 34(4); 681-708.

Dündar, İ. V., 2002. Aktif çamur sistemlerindeki mikro-biyolojik sorunların tanımlanması ve bunların kine-tik kontrolü. A. Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Ankara.

Düzgüneş, O., Kesici, T., Kavuncu, O. ve Gürbüz, F., 1987. Araştırma ve deneme metodları (istatistik me-todlar II). A. Ü. Ziraat Fakültesi Yayınları Ders Kitabı: 295, Ankara.

Epstein, E., Keane, D. B. ve Meisinger, J. J., 1978. Min-eralization of nitrogen from sewage sludge and sludge compost. J. Environ. Qual., 7: 217-221. Eyüpoğlu, F., 1999. Türkiye topraklarının verimlilik

durumu. T.C. Başbakanlık Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Toprak ve Gübre Araştırma Enstitüsü Yayınları, Genel Yayın No: 220, Teknik Yayın No: T-67, Ankara.

Fletcher, P. ve Beckett, P. H. T., 1987. The chemistry of heavy metals in digested sludge II, heavy metal complexation with soluble organic matter. Water Res., 21; 1163-1172.

Garcia, C. ve Hernandez, T., 1996. Influence of salin-ity on the biological and biochemical activsalin-ity of calcciorthid soil. Plant Soil, 178: 155-263. Gürbüz, F., Başpınar, E., Çamdeviren, H. ve Keskin, S.,

2003. Tekrarlanan ölçümlü deneme düzenlerinin analizi. Van. 120s.

Hernandez, T., Moreno, J. I. ve Costa, F., 1991. Infuence of sewage sludge application on crop yields and heavy metal availability. Soil Sci. Plant Nutr., 37: 201–210.

Hernandez, T., Moral, R., Perez-Espinosa, J., Moreno-Caselles, J., Perez-Murcia, M. D. ve Garcia, C., 2002. Nitrogen mineralisation potential in calcare-ous soils amended with sewage sludge. Bioresource Technology; 83, 213-219.

Jackson, A. P., ve Alloway, B. J., 1991. The bioavailabil-ity of cadmium to lettuce and cabbage in soils previ-ously treated with sewage sludges. Plant and Soil, 132; 179-186.

Jackson, M., 1958. Soil Chemical Analysis. P.1-498. Prentice- Hall Inc. Englewood Cliffs, New Jersey, USA.

Jackson, M. L., 1962. Soil chemical analysis. Prentice Hall Inc. Eng. Cliffs., U.S.A.

Kabata-Pendias, A., 2001. Biogeochemical processes affecting soil-plant transfer of trace elements. In: Proceedings of the 15th International Symposium on

Environmental Biogeochemistry. pp 149-150., Wro-claw, Poland.

Kaydan, D., 2003. Arpada ekim yöntemleri ve ekim sıklıklarının verim ve verim öğeleri üzerine etkileri (Doktora Tezi). A.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarla Bitkileri Anabilim Dalı, Ankara.

Keskin, S. ve Yüksel, M., 1998. Ankara zir vadisi ve yakın çevresinin arazi kullanım planlaması. M. Şefik Yeşilsoy International Symposium on Arid Region Soil. Menemen-İzmir.

King, L.D.,ve Dunlop, W.R., 1982. Aplication of sewage sludge to soils high in organic matter. J. of Envi-ronmental Quality, 11;608-616.

Korbulewsky, N., Dupouyet, S. ve Bonin, G., 2002. Environmental risk of applying sewage sludge com-post vineyards; carbon, heavy metal nitrogen and phosphorus accumulation. J. Environ. Qual. 31: 1522-1527.

Lester J. N., 1996. Sewage and sewage sludge treatment., in: “Pollution: Causes Effects and Control”Third Ed., The Royal Society of Chemistry. Cornwall, UK.

Lopez-Mosquera, M. E., Moiron, C. ve Carral, E., 2000. Use of dairy-industry sludge as fertilizer for grass-land in Northwest Spain; heavy metal levels in the soil and plants. Resource Conservation and Recy-cling, 30; 95-109.

(10)

Lynch, J.M., 1981. Promotion and inhibition of soil aggregate stabilization by micro-organisms. J. Gen. Microbiol., 126: 317-375.

Madanoğlu, K., 1977. Orta Anadolu koşullarında buğday su tüketimi (yektay 406). T.C. Köy İşleri ve Koop-eratifler Bakanlığı, Topraksu Genel Müdürlüğü, Merkez Topraksu Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Yayınları Genel Yayın No: 52, Rapor Yayın No: 19, Ankara.

Mc Clean, A. J., 1976. Cadmium in different plant species and its availability in soils as influenced by organic matter and addition of lime P, Cd and Zn. Can. J. Soil Sci., 56; 129-138.

Mc Laughlin, M. J., Tiler, K.G., Naidu, R.,ve Stevens, D.P., 1996. The behavior and impact of contami-nants in fertizers. Aust. J. Soil. Res., 34: 1-54. Mena, E., Garrino, A., Hernandez, T., ve Garcia, C.,

2003. Bioremediation of sewage sludge by compost-ing. Communications in Soil Science and Plant Analysis, V; 34, Nos. 7/8, pp. 957-971.

Menelik G., Renau, R. B., Martens, D. C. ve Simpson, T. W., 1991. Yield and elemental composition wheat grain as influenced by source and rate of nitrogen. Journal of Plant Nutrition, 14 (2): 205-217.

Moreno, J. L., Garcia, C., Hernanderz, T., Ayuso, M., 1997. Application of composted sewage sludgen contaminated with heavy metals to an agricultural soil. Soil Sci. Plant Nutr. 43 (B), 565-570.

Munsuz, N. ve Bulur, A., 1984. Ankara Çayı’nın bölge topraklarında yarattığı sorunların araştırılması. Tür-kiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu, Ulusal Çevre Sempozyumu Tebliğ Metinleri; 222-229. A-dana.

Nan, Z., Li, J., Zhang, J. ve Cheng, G., 2002. Cad-mium and zinc interactions and their transfer in soil-crop system under actual field conditions. The Science of the Total Environment, 285: 187-195.

Norvell, W. A., Wu, J., Hopkins, D. G., ve Welch R. M., 2000. Association of cadmium in durum wheat grain with soil chloride and chelate-extrctable soil cadmium. Soil Science Society of American J., 64(6): 2162-2168.

O’ Riordan, E. G., Dodd, V. A., Tunney, H. ve Fleming, G. A., 1987. The fertiliser nutrient value of activated sewage sludge under grassland field conditions. Ir. J. Agric. Res. 26: 213-229.

Olsen, S. R., Cole, V., Watanabe, F. S.,ve Dean, L. B., 1954. Estimation of available phosphorus in soils by extraction with sodium bicarbonate. U.S. Dept. of Agr., 939 Washington, D.C.

Özkutlu, F., 2004. Makarnalık buğdayda kadmiyum alımı ve birikimi üzerine tuzluluğun ve çinko bes-lenmesinin etkisi. Çukurova Ü. Fen Bil. Enst., Top-rak Anabilim Dalı, Adana.

Rhoades, J. D. 1982. Cation exchange capacity. In: Methods of Soil Analysis Part 2; (C.A. Black, Ed),. American Society of Agronomy, Madison, Wis. pp,149-157.

Richards, L. A., 1954. Diagnosis and improvement of saline and alkaline soils. USDA, Salinity Laboratory Agricultural Handbook, No: 60, pp: 110-118. Riv-erside.

Sims, J.T., 1990. Nitrogen mineralization and elemental availability in soil amended with composed sewage sludge. J. Environ. Qual. 19, 269-275.

Sommers, L., 1977. Chemical composition of sewage sludges and analysis of their potential use as fertilizers. J. Environ. Qual. 6:225-232.

Taşatar, B., 1997. Endüstriyel nitelikli arıtma çamurla-rının bazı toprak özellikleri üzerine etkileri. A.Ü. Fen Bil. Enst. Toprak Anabilim Dalı Doktora Te-zi, Ankara.

Türkeş, M., 1998. İklimsel değişebilirlik açısından Türkiye’de çölleşmeye eğilimli alanlar, DMİ/İTÜ II. Hidrometeoroloji Sempozyumu Bildiri Kitabı, 45-57, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlü-ğü, Ankara.

Utsching, J. M., Barbarick, K. A., Westfall, D. G., Follett, R. H., ve Mc Bride, T. M., 1986. Evaluating crop response liquid sludge . Nitrogen-fertilizer. Bi-ocycle., 27(7): 30-33.

Wu, F. B., Qian, Q., ve Yu, J., 2003. Interaction of cad-mium and four microelements for uptake and trans-location in different barley genotypes. Communica-tions in Soil Science and Plant Analysis, 34: 2021-2034.

Referanslar

Benzer Belgeler

1 ABDURRAHMAN KARACA Toprak, Atık Arıtma Çamuru, Atık Yağ ve İzolasyon Sıvılarından Numune Alma Eğitimi BAŞARILI 2 ABDÜLBAKİ ELMAS Toprak, Atık Arıtma Çamuru, Atık Yağ

249 Örneğin kentsel toprak rantı vergisinin konusu rant iken matrahı, elde edilen rant tutarından (varsa) söz konusu gayrimenkuller için yapılan çeşitli

Kül ve asit çözeltisi 1/20 katı/sıvı (mg/ml) oranında 2 saat süreyle karıştırılmıştır. Ekstrakte edilen fosforun ölçümü kolorimetrik olarak, ağır metallerin ölçümü

Daha önce bölgede yürütülen çalışmalarda, optimum olmasa da ihtiyaç duyulan dönemlerde yapılacak destekleme sulamalar ile verimin birkaç kat artacağı belirlenmiştir

Arıtma çamuru miktarının kaynağında azaltıl- ması ve bunun yanında anaerobik çürüme veri- mindeki artışa bağlı olarak metan gazı miktarın- da artış ile daha fazla

Arıtma çamuru kompostunda indikatör mikroorganizma Clostridium’un solarizasyon uygulaması ve solarize edilmeyen kontrol uygulamasında zamana bağlı olarak

Fekal koliformların (termotolerant koliform) uygulanan farklı arıtma çamuru dozlarında (25, 50, 100 ve 200 t hektar -1 ) elde edilen inaktivasyon kinetiği GInaFiT inaktivasyon

İki yıllık uygulamanın sonucunda bitki boyunda en yüksek boy artışı arıtma çamurunun yılda 20 kg/m 2 uygulanan bitkilerden, en fazla gövde çapı kalınlaşması 40 kg/m