• Sonuç bulunamadı

Eski Türk Çağında Hayvan Tözlerinden Devlet Sembollerine

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Eski Türk Çağında Hayvan Tözlerinden Devlet Sembollerine"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ESK~~ TÜRK ÇA~~NDA HAYVAN TÖZLER~NDEN DEVLET

SEMBOLLER~NE

HAT~CE ~~R~N USER*

Bir devletin, milletin veya belli bir toplulu~un simgesi olarak kullan~lan bayraklar~ n', renk ve biçimle özelle~tirilmesi yeni bir olgudur. Eski kültürlerde egemenlik, hilkümdarl~k ve sava~~ belgüleri niteli~i ta~~yan bayraklar, kutsall~k atfedilen baz~~ hayvan veya nesnelerden do~up geli~erek günümüze ula~m~~; bu süreçte biçim ve ana malzemesinde baz~~ de~i~iklikler olmu~tur. Tiirklü~ün eski ça~larn~da ka~nl~k, ka~anl~ k, bodun ve sava~~ simgesi olarak, hayvan k~ llar~~ tak~lm~~~ tu~larm kullan~ ld~~~~ ve kuma~~ bayraklarm ondan çok sonra hukuki bir mahiyet ald~~~~ bilinmektedir (Köprülü 1944: 402). Hiç ku~kusuz, tu~larda kullan~lan k~l ve tüyler, s~radan

bir canl~ya ait olamazd~; bunlar Toten~ist-Animist inanca göre bodunu veya boyu korudu~una inan~lan kutsal bir hayvan~ n, bir tözün parças~yd~ lar. Türklerce töz kabul edilen kotuz, at, kurt ve baz~~ ku~~ türlerinin kuyruk, tüy veya yelelerinin bayrak ve sanca~~n ana malzemesini olu~turmas~ , bu yaz~da öne sürülen fikirlerin de temelidir2.

Türklerin bayrak (<batrak) d~~~nda, san cak, çal~~ , orungu—

vurungl~—vurgu, tanguk, tu~, beçkem / perçem, yalav, monçuk sözlerini "bayrak" anlam~nda kulland~klar~, yaz~l~~ metinlerden anla~~ lmaktad~ r. Köken ve anlam bilgisi aglar~ndan çözülmil~~ olan bayrak ve sancak sözleri" ile çal-"vurmak, saplamak" fiilinden tiiredi~i muhtemel çal~~~ (çal-i ~ ) ve t~~ F "vurmak" fiilinden türedi~i aç~k olal~~ vur~~ng~~, bu çal~~man~ n d~~~ nda

tutulmu~tur. Tang~~k, monçuk ve beçkem ise ayr~~ çal~~malar~ n konusudur.

* Yrd. Doç. Dr. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyat~~ Bölümü. Türkçe badrak—batrak—badruk "bayrak" sözü, "ilk defa Eski Uygurca metinlerde. Sankritçe kökenli baz~~ al~nt~~ sözlerle bir arada ve kötü ruhlara kar~~~ koruyucu z~ rl~lar olarak geçer." (ED: 307).

2 Paganizm telakkilerine göre, bu bayrakta koruyucu ruh (Mo

~. sülde) bulunurdu. Sülde.

Mokolcada hem "tur ve "bayrak" hem "koruyucu ruh", hem de "saadet, refah" gibi anlamlara gelir (Köprülü 1944: 412).

3 bat~l.- ve sanç- "saplamak" fiillerinin bayrak < badrak ve sancak sözlerine kaynak olu~turmas~na dair bl~z. Deny 1966; Köprülü 1944.

(2)

844 HAT~CE ~~R~N USER

Burada, Türklerce kutsal say~lan hayvanlar~n kuyruk, tüy veya yelelerine ad olan sözlerden geli~erek "bayrak" anlam~na ula~an tu~~ve yalav sözleri incelenecektir. Bu sözlerin kar~~lad~~~~ nesnele~-in tarihsel özgeçmi~indeki üretiminde töz kuyruklar~~ ve tüylerinin kullan~lmas~ n~~ ç~k~~~ noktas~~ belirleyerek, bunlar~n Türkçe oldu~unu aç~klamaya çal~~aca~~z.

***

1. Tug: Türk dili ve kültüründe, sonradan "sancak" anlam~n~~ kazanacak

tt~gt, Proto Türk kabilelerinden kabul edilen Çt~lar~n ayinlerinde, tanr~lar' e~lendirmek amac~yla destan temsili dans gösterileri yapan oyuncular~n ellerindeki kalkan veya balta e~li~indeki yak (kot- Liz "yabani s~~~ r'') kuyru~uyla ya da tüyler ve renkli ~eritlerle süslü direklerin ad~yd~. (Esin 2001: 96, 122, 123). Buna göre, eski Türk inanç sisteminde tu~, bir tören veya tap~nma aletidir. Kamlann tu~u, bir âsâ veya sopa üzerine ba~lan~n~~~ at k~llar~ nclan olu~urdu. Bu sopa, ayn~~ zamanda "kaml~ k rinbesi" idi. Ayr~ca, kan~~ ilahileri ve dualar~nda ruhlar da ki~ile~tirilerek "tu~~ sahibi" say~l~rlard~. Eski Türk kültüründe büyüklü~ün simgesi "tu~~ sahibi" olma idi (Ögel 1991: 117). Türklerde tug olgusu, tarihsel aç~dan konu ba~ta olmak üzere, töz say~lan hayvanlar~n (at, kurt, avc~~ ku~lar vb.) tüyleri, yelesi veya kuyn~~-~~m~n karg~~ uçlar~na ba~lanarak dinsel törenlerde kullan~lmas~yla ba~lar. Sonralar~~ ka~anl~k simgesi haline gelen tu~, tepesine yaln~zca kotuz ya da at kuyru~l~~ as~lm~~~ ç~plak bir gönderden ibaret olmam~~t~r. Tu~lara, Türklerce töz kabul edilen hayvan motifieri i~lenmi~~ kuma~lar da eklenmi~tir. Çin yfil~klar~nda "Bat~~ Türkleri tu~lar~ n~ n tepesine di~i kurt ba~~~ asarlar. Ka~an~ n muhafizlanna fu-li (böri=kurt) denir." cihnleleri kay~tl~d~r (Chavannes 1903: 10). Ka~garl~~ Mahmut, tu~lann turuncu ve al renkli kuma~lardan yap~ld~~~n~, bu~lun u~ur say~ld~~~n~~ kaydeder. Cengiz Han'dan sonra tu~lar~n ba~~nda ~ahin motifi görülür. Uygur ka~anlar~ n~n tahta ç~ k~~~ nda kurt ba~l~~ tu~~ dikilir

nig, Türk tarihinde öncelikli olarak kiiv ad~~ verilen davula ba~lanan ve onunla birlikte dikilen dinsel içerikli bir semboldiir (Esin 1985: 130). Tu~un davula ba~lanmas~~ gelene~inin yan~~ s~ra, alpm aun~ n boynuna as~lan bir koruyucu uls~ m i~levi ta~~d~~~~ da bilinmektedir (Esin 2001: 146).

Konu (kotoz) 'un "yaban öküzü" anlam~~ bugünkü Türk ~ivelerinde unutulmu~~ görülüyor: Uyg. kotaz "süs olarak tak~lan tily demeti; kad~nlar~n süs için saçlarma takuklar~~ renkli ba~l~ k; tavus ku~u, tavuk vb. hayvanlar~n ba~lar~ndaki tüyler, sorguç" Kzk. kodas ayn~. Krg. kotos ayn~. Özb. kütas ayn~. Ttü. kotaz-- kotas--hotoz ayn~, Az.. Tkm. gotaz ayn~. Ayr~ca bkz. TMEN 1111: 1501.

(3)

HAWAN TÖZLER~NDEN DEVLET SEMBOLLER~ NE 845 ve selamlan~rd~". Göktürk Devleti y~k~ld~ktan sonra Çin imparatorlar~ , Türk beylerine, hatta Toharistan yabgusu gibi uzak ve eski Göktürk ta-bilerine kurt ba~l~~ tu~~ ile davul vermi~lerdir (Ögel 1988: 2-3). Selçuklu, Osmanl

~~ ve Akkoyt~nl~~~ tarihiyle ili~kili metinlerde, at kuyru~u tak~ lm~~~ sancaklar perçem, çal~~~ veya tu~~ olarak adland~r~lm~~t~r.

Tu~, Türk dili ve kültüründe en eski zamanlardan beri son derece yayg~n bir yer tuttu~u halde, bu söz baz~~ bilim adamlar~~ taraf~ndan genellikle Çinceye yak~~nr~lm~~t~r: Menges, kelimenin muhtemel eski bir Çince al~ nt~~ (Çin. dug < du "bayrak") oldu~u fikrindedir (1968: 169). IU.snen, Türkçe tu~u Mo~olca, Nanayca ve Korecedeki biçimlerle birle~tirip zengin bir Altay dil ailesi verisi sunmasma ra~men Çince *cluga ba~lar (1969: 496). Clauson, ünlü sözlü~ünde kelimeyi "ka~anl~k armas~" anlam~yla kaydeder. Temel olarak bir tür davul veya bayrak oldu~unu belirtip erken ça~lardaki anlam~ n~~ belirlemenin zor oldu~unu söyler. Ka~garl~'mn verdi~i "ipek flama" anlam~ndan yola ç~karak, bunun Çinlilerden al~ n~n~~~ bir fikir (idea) oldu~unun kesinli~ini dile getirir. Geleneksel Türk bayra~~ n~ n at~ n kuyru~u veya k~ llar~ ndan yap~lmas~n~~ belirledi~i halde, Çince ni "ar~~~ a; bayrak" sözünün Türkçeye girmi~~ biçimi oldu~unun ku~kuya yer bn-akmad~~~ n~~ ifade eder (ED: 464). Gabain de bu kelimeyi, Çince tu<d'uok sözüne ba~lar (1988: 302). Doerfer, kelimenin Türkçeye Çinceden geçti~ini söylemesine ra~men, bunun aksi yani Türkçeden Çinceye geçme ihtimali üzerinde de durur (TMEN II: 969). O. F. Sertkaya, kelimenin kökeni konusundan ziyade transkripsiyonu üzerine yazd~~~~ makalesinde, Tibet harfi eski Türkçe bir metinde -o- ile yaz~lan bu sözüm yaz~çevriminin tog biçiminde yap~ lmas~~ gerekti~i fikrindedir (1995: 223).

Kelimenin Türkçe oldu~unu dile getiren ara~t~rmac~~ larsa Eberhard (1947), Ögel (1988), Watson ve Graneetir (Esin 1978: 37'den).

***

Tug sözü ilk kez, Ötiiken Uygur Ka~anl~~~~ dönemine ait ~ine-Usu ve Taryat yaz~ t~nda kar~~m~za ç~kar: ...üç tuglug türük bod~ mka yetinç ay tört yegirmike... "üç tu~l~~~ Türk halk~na yedinci ay~n on dördünde..." (Ta~yat D 7: Tekin 2004: 179); ...ekimi ay alt~~ yegirmike üç tuglug türk bod~ mug... "ikinci

(4)

846 HAT~CE ~~R~N USER

ay~n on alt~s~nda üç tu~lu Türk halk~..." (Arpâd 2004: 299). ...sü yol-~yi)] tedim tug ta~~kar erikli yehne eri keld "ordu yürf~yiin dedim tu~~ d~~ar~ya ç~kar~l~rken ileri karakol adam~~ geldi." (Moriyasu 1999: 179). Eski Türk ça~~ndan itibaren yaz~~ dilinde görülen bu sözün, temel olarak egemenlik, devlet ve sava~~ simgesi oldu~unu, bu sat~rlarda görmekteyiz.

Ka~garl~~ Mahmut, "hakan yan~nda çal~nan kös ve davul, nöbet davulu; tu~, bayrak, sancak" anlam~yla kaydeder. Tokta tuglug han "dokuz tu~lu han" aç~klamas~nda, "Her ne kadar vilayeti çok, payesi yüksek olursa olsun tu~~ dokuzdan fazla olamaz. Çünkü dokuz say~s~yla u~urlan~rlar. Bu t~x~lar, turuncu renkte ipekten veya kuma~tan yap~l~r. Bunu da u~ur sayarlar." bilgisini verir (DLT-TV; DLT III, 127).

Karahanl~~ döneminde, tu~~ sözünün, kökü kaml~k geleneklerinde sakl~~ olan davulla (köy) ili~kili anlam~n~~ korumas~n~n yan~nda, devlet ve hükümdarl~k simgesi durumunu sürdürdü~ünü görmekteyiz. Kutadg~~~ Bilig'de kelimenin kay~tl~~ oldu~u beyitler, tu~un üst düzey devlet yöneticilerinin belirtisi oldu~unu göstermekle birlikte b~~ht kökredi urd~~ nevbet tug~~ / ya~~n ya~~m& tartd hakan tug~~ ve ya.~~k diledi yirde kopt~~ tog~~ / yaka keldi ap~(' tokuz al tug~~ dizelerinden, gö~e ait ilahi-semavi inanç kurgulamalarm~n XI. yüzy~l Türk kültüründe henüz silinmedi~i anla~~l~r (KB: 86, 1036, 2553, 4893).

O~uz Ka~an Destan~'nda "gökyüzü çad~r, güne~~ ise tu~" ~eklinde sembolle~tirilerek, çad~r tepesine veya çad~r direklerine kuyruklar~n as~ld~~~~ eski bir Türk gelene~ine telmih yap~l~r: tak~~ taluy tak~~ miden, kün tug kök kur~kan (OKD: 101). Bunun yans~malar', günümüzde Güneydo~u Anadolu bölgesi Türkmenlerinin çad~rlarm~n tepesine diktikleri öküz kuyruklar~nda görülür (Ögel 1991: 147).

Tu~un çekirdek anlam~~ olan "tüyü, geç dönem Türkçe sözlüklerden Leh çe-i Osmanide görmekteyiz: "tu~~ asl~nda kuyruk ve tüy mânâsma kutas kuyru~undan yap~lan alem". Turt~k ili~kisindeki O~uz alanl~~ semantik belirlemeler, Türkiye Türkçesinde varl~~~n~~ sürdürf~r: tu~~ "baz~~ ku~lar~ n tepelerinde bulunan uzunca tüy; serpu~larm ön taraf~nda tak~lan tüy veya püskül biçimindeki süs" (TS II). Türkiye Türkçesi a~~zlar~nda tu~dan geli~ti~i aç~k olan tu~la]] "kabar~k saç" sözü de önemli bir veridir (DS X).

Kelime günümüz Türk lehçelerinde Tatar, Kazak, K~rg~z, Uyg~~r, Azeri, Özbek, Altay, T~~va alanlar~nda genel olarak "bayrak" anlam~yla saklanm~~~

(5)

HAWAN TÖZLER~NDEN DEVLET SEMBOLLER~NE 847

olmakla birlikte°, arkaik anlam yaln~zca Uygur Tiirkçesinde, kaydedilmi~tir: Uyg.

tu~~

"kutsal bayrak (birisi hastaland~~~nda, ~aman, odan~n ortas~na kutsal oldu~una inan~lan renkli bir bayra~~~ yerle~tirir ve hasta ki~iye bunu çevirtir); bayrak; arma" (UED). Kelime, Türkçeden bir çok kom~u dile geçmi~~ (TMEN II: 969); bu geçi~lerde çekirdek anlam Gürcüce

eugi

"at kuyru~u; belirti, alamet" ve Rumca

tuy

"at kuyru~u"nda korunmu~tur.

Bunlar,

tug-tüg

ili~kisine dair tezimizi güçlendiren veriler aras~nda yer

almaktalar.

***

Ethnoloji çal~~malar~n~n ana hedefi, diller aras~nda büyük ölçüde ortak olan ses de~i~melerini izlemek de~il, bir toplumun önceki ve sonraki bilgi ili~kisini belirleyerek, dil yoluyla, o toplumun dil ve dü~ünce dünyas~n~n haritas~n~~ çizmek; foto~raf~n~~ çekmektir (Karaa~aç 2002a: 189).

Tug

"tu~, bayrak" ve

tüg

"tüy" sözleri, ön-art ünlü nöbetle~mesi (front/back

alternation) temelindeki ses olay~~ ile olu~mu~lard~r (Erdal 1991: 870)8. Dilcilikte

ilk/asil/kök biçim,

kay~tl~~ olan en eski biçim olarak kabul edilse

de, bir dil unsurunun gerçek ilk biçimini yakalayabilmek, dil ile yaz~~ aras~ndaki ya~~ fark~~ yüzünden asla mümkün de~ildir (Karaa~aç 2002b: 19). Buna göre, ilk kez Ötüken Uygur Ka~anl~~~~ döneminde belgelenen

tug

ile ilk kez Koço Uygur döneminde belgelenen

tü-tüg"

sözlerinin asli olan~~

kolayca belirlenemez. Ancak ba~lang~çta bu sözlerden birinin "tüy, k~l" anlam~~ içerdi~ini, sonralar~~ kutsal de~erler atfedilen hayvanlar~n tüy demetlerinden imal edilen bayraklar için kullan~ld~~~n~~ söylemek yanl~~~

7 Tat. tuv "Eskiden Türk ve Mo~ol halklannda at k~hndan yap~lan ve ortas~nda ay resmi

bulunan bayrak; avc~n~n ku~lan kondurdu~u a~aç" tuv kitie~~ "askeri heyet", tuv küter- "hediyeler ba~lant~l~§ m~zrakh bir sopay~~ kald~r~p saban toyu yan~lann~n ba~lad~~~n~~ haber vermek" (TI'AS). Tatarcada ünlünf~n Eski Türkçedeki dar-yuvarlak durumunu korumas~, tug sözünün bir arkaizm olarak saklanmas~ndan kaynaklanmaktad~r. Kzk. tu "türlü renkte nesnelerden yap~lan uzun sapl~~ bayrak" E~lbek K~z~l T~l ordem "Sosyalizme hizmet eden ki~ilere verilen ödül" (KzITS); Krg. tuu "askeri bölü~ûn, birli~in, ülkenin veya bir toplulu~un armas~, bir veya birkaç

renkli, üstüne yaz~s~~ ve siisleri olup bir sopaya tak~lan bez, bayrak; tur (KTTS); Özb. tug "tu~; bayrak"; Alt. tü "bayrak" (ATS); Tuv. t~~k "bayrak" (T-RS).

Az. tug "eskiden padi~ahlann, vezirlerin veya yüksek rütbeli ki~ilerin ba~l~klar~na takuklan

tüy ve saçak ~eklinde bezek; eskiden at lullanndan yap~lan bayrak, genel olarak bayrak" (AT~L). Ul "haberci, casus; dil; haber, söz" - ti/ "dil", ç~g "sulak ve nemli yerlerde yeti~en bitki, kam~~; kar y~~~n', ç~~"- çig "çi~, nemli, ~slak; ~ebnem çiy"; un "can, ruh, cevher, madde, esas" - ün "ayn~"; bur- "bükmek" bn' r- "diirmek, katlamak" sözleri de ön-art ünlü nöbetle~mesi ile

biçim ve anlam ayr~lmas~na u~ram~~~ söz örnekleri aras~ndad~r. 9 Bkz. Irk Bitig 3. sat~r: Tan~m t~lsi (Tekin 2005: 18).

(6)

848 HATICE ~~R~N USER

olmayabilir. Böylelikle, ba~lang~çta tek biçimli olup "tiiy" genel anlam~~ içeren bir unsurdan, tüg<->tug ~eklinde biçim dallanmas~mn ve anlam ayr~lmas~n~n gerçekle~ti~inden söz edilebilir. Bir ba~ka ifadeyle fonetik varyasyon ve anlam nüans~~ pe~pe~e gerçekle~erek bir dil unsurundan iki birim ortaya ç~km~~t~r denebilir.

Tug sözü, Eberhard'~n belirtti~i gibi t~k "tily" ile ba~lant~l~d~r. Bunu tug sözünün yukar~da belirtilen tarihi ve modern Türk ~iveleri örneklerindeki tüyle ili~kili anlamlar~~ desteklemektedir. Milattan sonraki Çin kaynaklar~, tu~un kuyruk ve tüylerle süslenmi~~ bir bayrak oldu~u hususunda birle~ir. Ts'ai Yung (M.S. 133-192) gibi baz~~ Çin müellifleri ise, tu~lara yak öküzü kuyru~unun ba~land~~~ndan bahseder (Ögel 1988: 1-2). Pei-wen yün fu adl~~ klasik Çince sözlükte nig sözünün "uçlar~na ku~~ tüyleri veya öküz kuyru~u as~lm~~~ küçük bayrak"; "tüyle kaplanm~~, yand~~ küçük bayrak (M.S. 523)"; "araban~n soluna ba~lanan ve böylece her yerden görülen tily1ü bayrak" gibi tan~mlar~nda tu~~ile t~lyün anlam ili~kisi aç~kurm.Ortaya ç~kan dil verilen, tugun Türkçe oldu~unu ve tüg "tüy"le ili~kili bulundu~unu zikreden Eberhard'~n fikrini do~rulamaktad~r. Eberhard, tugun her ~ekli, dolay~s~yla kotuz tu~u, ilk olarak kuzey illerinde dikildi~i için, tug sözünün Türkçe oldu~unu belirterek tüg "tüy" ile ili~kilendirir. Ona göre, tug, k~smen Türk olan Chou (Çu) boylanmn alamederindendir (1947: 17, 33). Bu söz, ()gerili özellikle alt~n~~ çizdi~i gibi, Çincede Hun ça~~ndan sonra yeniden yaz~lan Chou-lj gibi eski eserlerde görülür. Ögel, Hun ~mparatorlu~u'nun kurulu~u (M.Ö. 206) ile, tu~~ kelimesinin Çin'de daha çok kullan~lmaya ba~lad~~~n~, tu~un yaln~zca atl~~ kavimlere mahsus bir hakimiyet timsali, Çin'de ise mabet ve dini merasimlerde koruyucu bir ruh sembolü oldu~unu belirtir (1988: 1). Ayr~ca, "göçebelerin Çin üzerindeki sürekli ve güçlü politik etkilerinden yola ç~karak dü~ünebiliriz ki, Çince *dug, proto Türkçe *dug (erken Türkçe *tug) sözünden geliyor da olabilir." hükrnüne ula~an Doerfer'in dü~üncesi, Türk dili tarihinden ç~kan yukar~daki bulgular ~~~~~nda, ku~kuya yer b~rakmadan kabul edilebilir.

Pei-wen yün fu adl~~ klasik Çince sözliikte tug ~u anlamlarla kay~d~d~r: «Uçlar~na ku~~

tüyleri veya öküz kuyru~u as~lm~~~ küçük bayrak; ordunun ortas~nda giden, siyah ipekten yap~lnu~~ küçük bir bayrak; tüyle kaplanm~~, yaz~th küçük bayrak (M.S. 523); yelpaze; araban~n soluna ba~lanan ve böylece her yerden görülen tilyiü bayrak; Tibet ökilzilnün kuyru~u; bir a~~rl~k birimi (M.S. 133-192); (askeri i~aret olarak) dilim kuyru~u; tu~lu bayraklar; rüzgar tu~u; kurban tu~u; tu~la sevk ve idare; di~i cennet ku~unun tüyü; z~rh tu~u; tu~lu Çin valisi; ordunun en önündeki komutan taraf~ndan ta~~nan bayrak .(Ögel 1991: 319'dan).

(7)

HAYVAN TÖZLER~NDEN DEVLET SEMBOLLEFt~NE 849 2.

yalav:

Ça~atay kültür çevresinde m~zrak ucuna tak~lan bayraklara verilen add~r (Ögel 1991: 261). Ögel, Radloff' un verdi~i bilgilere dayanarak kelimenin K~rg~z alan~nda calav ~eklini belirtip bu sözün "alev"le ili~kisi bulundu~unu belirtir. ~htiyat kayd~yla yalav~n yal "yele"den türemi~~ olabilece~ini de dikkati çeker (Ögel: 1991, 289, 291).

Eski Türk kültüründe bayrak bilgisine töz say~lan hayvanlar~n tüy ve kuyruklar~ndan ula~~ld~~~~ tug maddesinde dikkati çekildi. Bu bak~mdan, "bayrak" bilgisinin alt anlam tabakas~nda "alev"i bar~nd~rmas~~ mümkün görülmemektedir. At ve kotuz kuyru~u, at kuyru~u, at yelesi ve baz~~ töz ku~lar~n tüyleri, tu~larda kullan~lan ana malzemedir. Dolay~s~yla at~n boynundaki k~l demetlerinin eski Türk dilinde ad~~ olan yal "yele"" ile "bayrak" anlam~n~~ kazanan yalav~n ili~kisini kurmak, dil ve kültür tarihi zemininde mümkündür. Buna dair en önemli ipucu, Ka~garl~~ Mahmut'un sözlü~-ünde kay~tl~~ yahg sözüdür. Ka~garl~, bu sözle ilgili olarak "At yelesi. Yal dahi denir. Do~rusu y~ld~r." aç~klamas~n~~ yapar (DLT III: 13). DLT'de kelimeyle ilgili, dönemi aç~s~ndan geni~~ say~labilecek bu bilgilere ra~men, Clauson, yahg "yele" sözünü aç~klarken "yal `yele' ile yahg e~~ e~~ anlaml~~ ve e~~ kaynakh, fakat morfolojik olarak belirsiz; çünkü -~g eki meçhul" hükmünde bulunur (ED: 924). Oysa Türkçenin sözcük türetme yollar~, yal-->yahg olu~umuna birden fazla olanak tan~r: 1. Yahg sözü, kurulu~~ bak~m~ndan ilig

"h~lkümdar" (dl-lig) ve uh~g "ulu" (<~d-lug) vbv2, ile kar~~la~t~nnay~~ hak eden

bir yap~dad~r. 2. ~simden fil yap~m eki - I n~n" yal-~- "yelelenmek" fil gövdesini olu~turduktan sonra, —G fiilden isim yap~m ekiyle yal-~-g biçimini te~kil etmesi yad~rgaue bir geli~me olmamal~d~r".

11 yal "yele", modern Türk lehçelerinin hemen hemen hepsinde baz~~ ses degi~meleriyle yayg~n olarak kullan~lmaktad~r: Az. yal; Tkm. y11, Ttü. yele, Uyg. yal, Krç.. Kzk. ja/, Tat. yal, ~ozb.

y~l I, Tar. yayl, yffl, Tel. d'al, Alt. cal, ~or. çal; Hak. çeli~~, Tuv. çel, Küer. jelek, Yak. skl, Çuv. silse

"yele". Bu sözle ayn~~ aileden "ense" anlaml~~ unsurlar~~ da hat~rlamak gerek: Kzk. jelke "yelenin uzad~g~~ bölge, ense", Tar. yelke “yelenin uzad~g~~ bölge, ense", Tuv. çal "yelenin uzad~g~~ bölge,

ense". Yak. s.i/ "ense alt~ndaki ya~~ tabakas~". Bu aile Mogolcada del "yele; kal~n ve sert k~llar; bir

da~~ s~rasuun sivrilmi~~ zirvesi, kayal~k zirve", dalu "kürek kemi~i; falc~hkta kullan~lan koyunun

kürek kemi~i", Kalmukçada dahi "yelenin uzad~g~~ bölge, ense" ~ekillerindedir (R.;1.'snen 1969:

181).

12 Bu ekle ilgili geni~~ bilgi için bkz. Erdal 1991: 139-155.

13 "nem" —>61-1- "nemlenmek; bo~~ "bo~, serbest" -->bos-u- "serbest b~rakmak" isim

kökleri ve fiil gövdeleri için bkz. Gabain 1988: 85

14 Eski Türk dili döneminde ayn~~ yap~ya y~d 'koku"-4 y~d~- "kokmak" —> y~d~g "koku" vb.

sözlerde rastlamaktay~z (Erdal 1991: 218).

(8)

850 HATICE ~IRIN USER

Radloff, kelimeyi ya/av, Ça~atayca "bayrak; sancak" olarak kaydeder (OSTN III/1: 155). Abu~ka Lugad nde yalav "tolga üzerine dikilen sancak", Bedayidg-Vasae tan bir örnekle aç~klan~r15 (AL: 397). Bugünkü K~pçak lehçelerinden Tatarca ve Kazakçada kelime arkaik bir unsur olarak korunmu~~ ve Tatarca kanal~yla Çuva~çaya da geçmi~tir'": Tat. yalav "bayrak" (TTAS); Kzk. jalav "türlü renkte nesne ve sicimlerden yap~lm~~~ bayrak" ak jalav "bar~~~ sembolü bayrak", kara jalav "yas ve ac~~ sembolü bayrak", k~z~l jalav "kan renkli bayrak" (Kz1TS); Çuv. ya/av "bayrak; (giysilerde) kordela" (hasat

~enliklerinde bayrak olarak adi ba~~ örtüsü [serban] kullan~l~r) (ÇS: 205).

Eski Türkçe yahg "yele", kelime ba~~~ ünsüz geli~meleri ve kelime sonu" -g 'n~n süreklile~mesiyle Tatarca ve Çuva~çada yalav, Kazakçada jalav biçimini kazan~r; Bat~~ Türkçesinde ise, son sesteki ön damak ünsüzünün erimesi ve y etkisiyle ünlülerinin ön dama~a geçmesi sonucu yele biçimiyle sonuçlamr. E~~ zamanl~~ olarak, kelimenin son sesi sedasula~arak yelek "okun tüyleri" ~ekline de girer18.

***

15 Ot yahn dik çapsang semender berk-ru/Bir 'ak~n ol otga ba~~ng üstide gülgün ya/av (AL: 397)

I(' Eski Türkçe yal "yele"> yahg "yele"> Tat., Çuv. ya/av, Kzk. ja/av "bayrak" sözünün ailesi, Sibirya Türk lehçe ve a~alar~nda kaml~k dönemden bu yana korunan anlam katmanlanyla kar~~m~za ç~kar: Alt. calaga "k~l; horoz ibi~i"— calama "kurban~n yak~n~ndaki iki kaym a~ac~~ aras~na çekilmi~~ beyaz ve k~rm~z~~ kurdeleli dar ~erit; ~aman tef • sopa aslus~" (ATS: 50); Tel.

d'alaga "horoz ibi~i" d'alama "~aman davuluna ba~l~~ sopa üstündeki ip, kuma~~ parças~~ vb.;

~amanistik törenlerde kurban yerinin yak~n~ndaki iki kay~l~~ a~ac~~ aras~ na gerilen ve üzerinde k~rm~z~, beyaz renkte kuma~~ parçalar~n~n ba~land~~~~ kutsal ip" (TAS: 20); Hak. çalama, çalainna "~aman sicimleri veya bez parçalar~"; Soy. ça/a, çalama "sicim, bez parças~"; Yak. salan~a "at k~l~ndan yap~lm~~~ sicim; kiri~; kurban" (RAsûnen 1969: 181).,Yakutçadaki anlamla, "~aman ayinlerinde kullan~lan kutsal ip"in ana malzemesinin "at k~l~" oldu~u ve t~pk~~ tug gibi, yalav~~~~ alt anlam katman~nda töz say~lan hayvan~n tf~y demetini, yelesini bar~nd~rd~~~~ anla~~lmaktad~r. Sibirya Türkçesindeki bu söz, ayn~~ anlamla Mo~olcada, anlam nf~anslanyla da Çeremisçede görülür: mog. calaga "pilskül, tepelik; ku~~ ibi~i; kal~n ipekten yap~lm~~~ iplik" calaga tug~n

"bayra~~n saçaklar~", calama "tanr~ya adanm~~~ atlar~n yelelerine, deve, koç ve tekelerin boyunlar~na ve genellikle de atlar~n kuyru~una ba~lanan be~~ farkl~~ renkten olu~mu~~ ~eritler. Bunlar ayn~~ zamanda obostada bulunur" (MTS II); Çer: yolva, d'olava, yalava "püskül, saçak; bayrak" (Utasülen 1969: 181).

17 Sedah ön ve arka damak ünsüzleri kom~ulu~undaki dar vokallerin geni~lemesi Tûrkçede s~kl~kla görülür: ~gaç "a~aç" agaç; kamug "bütün, hepsi" — kamag; y~gla- "a~lamak"

agla-; ag~r "a~~r" - agar vb.

18 yelek sözünün ayn~~ dönemde (XIV-XV. yy) ön seste y > ç geli~mesinden kaynaklanan çelek biçimiyle de kar~~la~maktarz: yelek (— çelek) "ku~~ kanad~ndaki kalemli tiiy; okun tüyleri"

(TTS VI): ~ol uçuc~~ ku~lar~ki Hakk Ta'ala anlar~~ nite yarat~n~~dur ve ol kanatlardan ve

(9)

HAYVAN TÖZLER~NDEN DEVLET SEMBOLLER~NE 851 Göktürk döneminde bilhassa ta~lar üzerine çizilen atlar~n yeleleri di~li bir ~ekilde yap~l~yordu. Bunlar Kud~rge, Orhun, Tula bölgesinde ve K~ rg~zistan'daki kaya resimlerinde görülür (Ögel 1991: 163). 1959'da Okladnikov taraf~ndan yay~mlanan Kur~kanlara ait kaya resimlerinde atlar~n yeleleri tarak a~z~na benzer bir ~ekilde siislenmi~~ ve boyunlar~na püsküller as~lm~~ur i". Bu tarak ~eklindeki at yelelerine, Altaylardaki Göktürk, K~rg~z kültür çevrelerinde rastlar~d~~~~ gibi, Çin'de H~~~~lar~~ tasvir eden kabartmalardaki at yelelerinde de görülür. K~r~m hanlarm~n armas~n~n ve bugünkü K~r~m bayra~~n~n kökleri, muhtemelen tarak biçi~nindeki bu at yelelerine uzanmaktad~r20.

Tug ve yalav sözleri, Türk kültüründe bayrak bilgisine töz say~ lan hayvanlar~n tily ve kuyruldar~ndan ula~~ld~~~n~~ göstermektedir. Türklerce töz kabul edilen kotuz, at, kurt ve baz~~ ku~~ türlerinin tiiy veya kuyruklar~~ bayra~~n ana malzemesini olu~turmu~tur. Milattan önceki dönemlerde, karg~~ uçlar~na ba~lanan bu tüyler, eski inançlara ait tören ve ayinlerde, t~ ls~ ml~~ ve koruyucu birer nesne olarak alg~lanm~~t~r. Bu nesneler, sonralar~, alp ve bahad~r ve kak-anlam~~ kahramanl~k belgüleri say~lm~~; devlet olgusu ve kavram~~ güçlendikçe ka~an~n ki~isel belgüleri, devleti kapsayan yüksek hakimiyetin simgesi haline gelmi~tir. Nihayet, ulusal iradenin tecellisinden do~an daha yeni devlet yap~lanmalarmda, yaln~z devlet hakimiyetinin de~il, ulusal varl~~~n da simgesi olmu~tur.

19 At~ n boynuna as~lan püsküller, monçuk olarak adland~r~l~rd~. Monçukt~n, Türk

kültüründe "bayrak" anlam~~ kazanm~~~ sözlerden biri olmas~~ dikkat çekicidir.

2() K~r~m hanlarm~n sembolü olan tarak tan~gar~m kökeni üzerine türlü rivayetler vard~r.

(10)

KAYNAKLAR VE KAYNAK KISALTMALARI

Abu~ka Lugati (Haz. Besim Atalay), Ankara 1970 (-AL).

Ahmet Vefik Pa~a, Leh çe-i Osmani (Haz. Recep Toparl~), TDK Yay., Ankara.

Altayca-Türkçe Sözlük (Haz. Emine Gürsoy Naskali-Muvaffak Duranl~), TDK Yay., Ankara 1999 (=ATS).

An Uyghur-English Dictionary (by Henry G. Schwarz), Washington 1992 (=UED).

Arat, Re~it Rahmeti (1979). Yusuf Has Hacib, Kutadg~~~ Bilig 111 indeks (Yay. K. Eraslan-O.F. Sertkaya-N.Yuce), ~stanbul. (=KB)

Arpkt, Berta (2004). Szavaimat jöl Halljko. Türk 6 Ujgur Rovâsirasos EmMkek Kritikai Kiada'sa, Szeged.

Bang, W.- Rahmeti, G.R. (1987). "O~uz Ka~an Destan~": Re~it Rahmeti Arat.

Makaleler. Cilt I, TKAE Yay~nlar~, Ankara (=OKD).

Azerbaycan tilinin izahh lügeti, 4 t., Balu-Elm 1987 (=AT~L).

Chavannes, E. (1903). Documents sur les Tou-ki~~e (Turks), Librairie d'Amerique et d'Orient.

Clauson, Sir Gerard (1972), An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth-Cent~ny T~~rkish, Oxford (=ED).

Codex Cumanicus (Ed. Ceza Kuun), Budapest 1981 (=CC).

Dede Korkut Kitab~~ 1-Il (Haz.. Muharrem Ergin), TDK yay., Ankara 1994. Deny, Jean (1966). "Sancak", ~slam Ansiklopedisi; X. c., MEB Yay., ~stanbul,

186-189.

Deneme Sözl~i~ü, X. cilt, TDK Yay., Ankara 1978 (=DS).

Divanü Lûgat-it-Türk Tercümesi (Çev. Besim Atalay), 4 cilt, Ankara 1999 (=DLT).

Doerfer, Gerhard (1963-1975). Türkische ~~nd mongolische Elemente im Neupersischen, Wiesbaden, Franz Steiner Verlag (=TMEN).

Drevnetyurskiy slovar (Red. V.M. Nadelyayev, D.M. Nasilov, E.R. Teni~ev, A.M. ~çerbak), Leningrad 1969.

Eberhard, Wolfram (1968). The Local Cultures of South and East China,

(11)

HAYVAN TÖZLER~NDEN DEVLET SEMBOLLER~NE 853 (1947). Çin Tarihi, TTK Yay~nlar~, Ankara.

Erdal, M. (1991). Erdal, Marcel, Old Turkic Word Formation, vol. I-II, Wiesbaden.

Esin, Emel (1972). "Tös and Moncuk, Notes on Turkish Flag-Pole Finials", Central Asiaticfournal, v. XVI/1, Wiesbaden, 14-36.

, (1978). ~slamiyetten Önceki Türk Kültür Tarihi ve ~slama Giri~, Türk Kültür Tarihinin Erken Ça~lar~~ Üzerine Ara~t~rmalar, ~stanbul Üniversitesi. Edebiyat Fakültesi Yay~nlar~, ~stanbul.

, (1985). "Kotuz, ~kinci Kök-Türk Sülalesinin `Ta~nga's~ ", Erdem, c. I, s. I, Ankara, 125-147.

(2001). Türk Kozmolojisine Giri~, Kabalc~~ Yay., ~stanbul.

, (2004). Türk Sanat~nda ~konografik Motiller, Kabalc~~ Yay., ~stanbul. Gabain, A. M. Von (1988). Eski Türlwenin Grameri, TDK Yay., Ankara. !bini Mühenna Lugati (Aptullah Battal), ~stanbul 1934.

~nan, Abdülkadir (1987). "Ongon ve Tös Kelimeleri Hakk~ nda", Makaleler ve incelemeler, II. Bask~, TTK Yay~nlar~, Ankara, 268-273

Kafeso~lu, ~brahim (1995). Türk Milli Kültürü, ~stanbul.

Karaa~aç, Günay (2002a). "Türkçe Çoban Dili ini Çiftçi Dili mi?": Dil, Tarih ve ~nsan, Ankara, 149-192.

Karaa~aç, Günay (2002b). "Dilcilikte ~lk ~ekil ve Do~ru-Yanl~~~ Kavram~ ": Dil, Tarih ve ~nsan, Ankara, 15-23.

Kazak tilinill tüsindirme sözdigi, 10 t., Almau 1974-1986 (=KzTTS).

K~pçak Türk çesi Sözlü~li (Haz. R. Toparl~-H. Vural-R. Karaatl~ ), TDK Yay., Ankara 2003 (,-.(TS).

K~rg~z tilinin tü~ündürmö sözdügü (red. E. Abdt~ldayev-D. ~sayev), Frunze 1969 (=KTTS).

Köprülü, M. Fuad (1944). "Bayrak", ~slam Ansiklopedisi, II. Cilt, MEB Yay., ~stanbul, 401-420.

Lessing, Ferdinand D. (2003). Mo~olca-Türkçe Sözlük (Çev. Günay Karaa~aç), II cilt, TDK Yay., Ankara (=MTS).

Menges, Karl H. (1968). The Turkic Languages and Peoples, Otto Harrosowitz, Wiesbaden.

Moriyas~~, Takao (1999). "Site and Inscription of Mne-Usu": Provisional Report of Researches on Historical Sites and h~scriptions in Mongolia

(12)

854 HATICE ~~R~N USER

fi-om 1996 to 1998, Tokyo, The Society of Central Asian Studies, 177-195.

Mütercim As~m ~l Efendi, Burl~ân-~~ Kat~~ (Haz. Mürsel Öztürk-Derya Örs), TDK Yay., Ankara 2000.

Or~s~a-Kazak~a sözclik, 2 t., Almat~~ 1978-1981.

Ögel, Bahaeddin (1988). "Tu~", ~slam Ansiklopedisi, 12/2. cilt, MEB Yay., ~stanbul, 1-5.

, (1991). ~slamiyetten Önce Türk Kültür Tarihi, Ankara. , (1991). Türk Kültür Tarihine Giri~~ 6, Ankara.

Özbek tilinig izahh lugau, II t., (red. Z.M. Marufov), Moskva 1981. Paasonen, H (1950). Gl~va~~ Sözlii~ii, TDK Yay., ~stanbul (=CS).

Radlov, V.V. (1893-1911), Op~t slova~ya Tyt~rskil~~ Nareçiy, 8 t. , St. Petersburg (=OSTN).

lUsk~en, Martti (1969). Versuch eines Etymologischen Wörterbuchs der türksprachen, Helsinki.

Ryumina-S~rka~eva, L.T - Kuçiga~eva, N.A. (2000). Teleüt A~z~~ Sözlü~ii (Çev. ~. H. Akal~ n, C. Turgunbayev), TDK Yay, Ankara (=TAS).

Sertkaya, O.F. (1995). "Eski Türkçe TWQ TWWQ TOG -TOOG "tur Kelimesi Üzerine": Göktürk Tarihinin Meseleleri, Türk Kültürünü Ara~t~rma Enstitüsü, Ankara, 217-223.

Steingass, F. (1977). Persian-English Dictiona~y, London, Henley and Boston.

Tarama Sözlii~ii 1-Vi, TDK Yay~nlar~, 3. Bask~, 1995-1996 (=TTS). Tatar t»l'en6i afilatmah süzleke.,IIIt., Kazan 1877-1981 (-TTAS).

Tekin, T. (2004). "Kuzey Mo~olistan'da Yeni Bir Uygur An~ t~: Taryat (Terhin) Kitabesi": Makaleler II Tarihi Türk Yaz~~ Dilleri (Yaynna Haz~rlayanlar: Emine Y~lmaz-Nurettin Demir), Öncü Kitap, Ankara, 170-226.

, (2004). irk Bitig Eski Uyg~~rca Fal Kitab~, (Editör: Emine Y~lmaz- Nurettin Demir), Öncü Kitabevi, Ankara.

Toparl~, Recep (2000). Ahmet Vefik Pa~a, Leh çe-i Osma~~i, TDK Yay., Ankara.

(13)

HAYVAN TÖZLER~NDEN DEVLET SEMBOLLER~ NE 855 KISALTMALAR

Al : Aks-el ~reb Bkz. TTS VI. Alt. : Altay Türkçesi

Çer. : Çeremisçe Çin. : Çince Çuv. : Çuvasça Hak. : Hakasça

HB : Velâyetnâme-i Hac~~ Bekta~~ Bkz.TTS VI Kzk. : Kazakça Krg. : K~rg~zca Mo~. : Mo~olca Özb. : Özbekçe Soy. : Soyonca Tat. : Tatarca Tel. : Teleüt

TELT : Tefsir-i Ebilleys Ter ciimesi Bkz. TTS V~~ Tkm. : Türkmence

Ttü. : Türkiye Türkçesi Uyg. : Uygurca

(14)

Referanslar

Benzer Belgeler

Çalışmanın amacı; sözlü kültür ortamlarından bugüne Türk dünyasını ve Türklerin millî kimliğini en iyi yansıtan halk edebiyatı ürünlerinden biri olan

TARIMSAL ÖNEMİ OLAN HAYVAN TÜRLERİNİN YETİŞTİRİLDİĞİ

GERECLER -Eski Tiirlqe metinler, taga oyulmug ve yontulmug olarak bulunduklar~gibi kl&t iizerine pek qok defa kamq kalem ile veya daha az olarak Cin firqas~ile kiirsif gekilde yahut

Her yazi tarzindaki manihaist yapitlann -yani Uygur, manihaist ve runik yazisiyla yazilmig- qogu zaman siyah nokta etrafinda bir lurmizi dairesi veya siyah iki noktanin

Dirse Han’a şu haberi getirdi, der: Görüyor musun Dirse Han neler oldu, murada maksuda ermesin, senin oğlun kötü çıktı hayırsız çıktı, kırk yiğidini yanına aldı,

Bilindiği üzre Ramstedt’in Altay dilleri teorisinin ardından Altay dillerinin önemli bir kısmını oluşturan Türkçenin çeşitli lehçe ve şivelerinin

c) Töpüdin(&lt; töpü+ din) sözcüğü töpü &#34;tepe&#34; + din şeklinde oluşmuştur.Töpüdin kelimesi, töpü &#34;tepe&#34; İ.K, +din ise ablatif hali ekinden oluşmuştur..

binyıllar boyunca Anadolu'da yaşayan kavimler, en eski Ana- dolu Medeniyetini Ankara ve civarında kurmuşlar ve Eski Çağ medeniyetine hâ- kim olan Mezepotamya ve Mısır