• Sonuç bulunamadı

Preziosi, tüm anılarıyla yok ediliyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Preziosi, tüm anılarıyla yok ediliyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

f

İSTANBUL AŞIĞI AAALTALI RESSAM PREZİOSİ BİROSMANLI RESSAMI OLAAANIN

GURURU İLE YEŞİLKÖY'DEKİ

KÖŞKTE BİRÇOK

YAPIT YARATMIŞTI

<• -■ :

'Z'-— --- . . . — i

_____

~ î

t-Yaşamının 40. yılını

İstanbul’da geçirmiş

olan Maltalı ressam

Prâziosl, 19. yüzyıl

İstanbul insanını,

yaşamını yansıtan

yapıtlarının birçoğunu

gerçekleştirdiği bu

köşkte ölmüştür. Kısa

süre önce çekilen

fotoğrafta, köşk

çevresinde faaliyet

gösteren buldozerler

görülüyor.

"‘T i* ,■ * '

İstanbul’u İstanbul

yapan tarihî

kuruluşlardan biri olan

Hacıbekir Şekercisi’nde

ilk kuruluş yıllarında

PrĞziosi’nin tualine

yansımış ve

ölümsüzlüşmeştir.

(solda). Presiosi

yaşamını yitirdikten

sonra Yeşilköy’deki

köşkün bahçesinde

toprağa verilmiş olup,

fotoğrafta görüldüğü

gibi mezarı ortadan

kaybolmak üzeredir.

PREZİOSİ J Ü M ANILARIYLA

YOKEDİLİYOR

Sanatçının, İstanbul'u yansıtan 113 tablosu şimdi

Atina'da sergilenirken, Yeşilköy'deki tarihî köşk

onarılacak yerde yıkılmaya bırakıldı

Yazı ve fotoğraflar: OSMAN ONDEŞ

Y

E Ş İL K Ö Y de Çınar Otelinin önünden sahil boyunca biraz yürürseniz san bir buldozerin düzlettiği bir koruluğu, köklerinden sökülmüş en gümrah çam ağaçlarını, narin demir parmaklıklarla örülmüş bir kameriyeyi belki, ama belki son kez ve son nefesinin duyulmayan soluğunda görebilirsiniz! Hacı Bekir tablosunun ünlü ressamı, rahmetli tarihçi Halûk Y.Şehsuvaroğlu’nun kaleminde, "İstanbul semasının ve ışığının bütün sırnnı suluboya tuvallerin­ de dile getiren Boğaziçi Ressamı Preziosi" ölümünden yüzyıl sonra bir kez daha, ama bu sefer kök­ lerinden sökülen anılarıyla yok edilmektedir.

Fakat, bundan böyle, onun İstanbul’u resmeden suluboya tablolarını komşu Yunanistan’da Gennadion da seyretmeniz mümkündür. Tam 113 Preziosi imzalı tablo artık Atina’dadır...

Banka takvimlerinden yılbaşı kartlarına, büroların duvarlarından okul kitaplarına kadar iş­ lenmiş olan bu gravürlerin sanatçıları yüzyıllar boyunca bize kendi kültürümüzün görüntülenmiş mirasım sundular. Aldırış eden var mı derciniz?

1974 yılında bir defa daha yazmış ve ş ö jd i^ r öneride bulunmuştuk*. "D oğu ’nun mistisizmine gönül vermiş, maddeden mânâya vararak Türk’ün ruh zenginliğini duyabilmiş İstanbul âşığı ressam Preziosi uin Yeşilköy ’deki mezarını onarmak, köşkünün bulunduğu sokağa Amedee Preziosi Sokağı adını vermek, hatta bu köşkü ve koruluğu ihtimamla koruyarak, ömrünün sekse­ ne varan yılını sürdüren Bayan Rita Castelli’nin rızasıyla, bir sanat merkezi haline getirmek gibi bir hizmette bulunabilir?”

Bu araştırmamın yayınladığı derginin dağıtılması akabinde. Prof. Dr. Bedii Gorbonün "Ben varını!" diyen aydın ve sanatçı çırpınışına

tanık olduk Peşinden Ankara'dan Cumhur­ başkanımızın eşi Sayın Emel Korutürk telefon etmiş ve gerekli talimatı verdiğini lütfetmişti

3?

L _

Preziosi’nin

yaşadığı

günlerin

eleştiricilerinden

biri sanatçının

yapıtları için

şunları

yazmıştı:

“ Bilgili ve

kaprisli bir

mimarî, ince

ve tatlılıkla

okşayıcı

renkler,

durmadan

değişen

süslerin eşsiz

uyumunun

tutsağı olmuş

bir

Boğaziçi

ressamı” .

Soldaki tablo

sanatçının

günümüze

kalmış değerli

yapıtlarından

biridir.

Müjdeler olsun, aradan geçen dört yıl sonrasında Preziosi’nin araya taraya bul­ duğumuz mezan paramparça haldedir ve- üzerine abdest eden okul çocuklarımız, mezarın hemen yanıbaşmdaki çocuk par­ kında pek neşeli oyunlarını oynamakta­ dır... Anneler babalar müjdeler olsun!

O canım koruluktaki çam ağaçlarını kök­ lerinden sökmek güç de olsa, söküm işlemi tam zamanında, yani soğuk kış aylarının başında yapılmıştır.

Neler getirmez di ki

O ysa ki Victor Champier’nin yazdığı gibi "Bilgili ve kaprisli bir mimari, ince ve tat­ lılıkla okşayıcı renkler armonisi, durmadan değişiklik gösteren süslerin eşsiz uyumu­ nun tutsağı bir Boğaziçi ressamı” yapıtlarıyla, anısıyla, mezarıyla, sanat ga- İerisi haline getirilecek köşküyle, sana­ tımıza. turizmimize neler vermezdi ki!

ömrünün tam kırk yılını Türk toplumu içinde geçirmiş ve 28 eylül 1882 günü Yeşil­ köy’de ölmüş olan İstanbul A şığı Maltalı Ressam Amedee Preziosi, yaşamı boyunca gerek Tepebaşı’ndaki Belediye Bahçesinde açılan resim sergilerinde ve gerekse Paris’te bir Osmanlı ressamı olmanın gururuyla eserler vermişti

Doğu’nun mistisizmini fark eden romantik ressamlar arasında doruk bir anlatımın sahibiydi, iki yıl için geldiği İstanbul’dan kırk vıl ayrılamamıştı. Rambrant bile bu tutkunun esiri olmuşlu!

Sultanahmet te deve kemanını, çeşme başında saka ile bir kadının sohbetini. Göksu'da kadınlan. Bebek sırtlarından İstanbul'u, padişahın saltanat kayığı ile Ortaköy Camii’ne gelişini, Karacaahm*1 de taşçıları ve Harem'de kadınlan, bir onun dünyasının renklerinden seyretmiş olsaydık. Hayır hayır, böyle bir gereksinme duyan çok az oldu... Az olduğu için de mezarının üstüne pislettiler, köşkünü A l­ lah'a emanet ettiler, korusunu ortadan biçip lüks apartıman erdiler! işte gidiyor dediğüniz budur.

Son defa meydana

gelen kaza ilgililerin

gözünü korkuttu

'T A GÜVENLİK

RTTIRILIYOR

r zamanlar gerçek bir pist yıldızı olan Nicki Lauda bu yılın büyük yarışında faz­

la şanslı değil. Fotoğrafta, Lauda eşiyle birlikte görülüyor.

Bugün Brezilya'nın interlagos

pistinde koşulacak yarışın startında

otomobil araları açılıyor

“Büyük Yarış”ın Güney Amerika’daki ikinci

etabı bugün Brezilya’nın İnterlagos Pisti’nde

yapılacaktır.

Arjantin Büyük Ödülü’nün başlangıcındaki

kaza nedeniyle Uluslararası Otomobil

Federasyonu, Brezilya Grand Prix’ inde

startta yarış otomobilleri arasındaki

mesafenin daha arttırılacağını belirtmiştir.

Geçen yıl Monza Pisti’nde startta bazı

otomobillerin çarpışması sonucu İsveçli

Ronnîe Peterson yaşamını yitirmiş, 15 gün

önce de Arjantin’de buna benzer bir kazada

yaralanan olmamış, ancak sekiz otomobil

hasargörmüştü.

Lafitte’in ilk etabını kazandığı Dünya

Otomobil Şampiyonasının ikinci etabında

favori pisti çok iyi tanıyan Carlos

Reutemann ve Emerson Fittipaldi’dir. Dünya

Şampiyonu Mario Andretti de sürüp

yapabilir. Arjantin’de ancak 18. olabilen

Lauda ise, şimdilik eski formundan çok uzak

görünmekte. Lafitte’in aynı başarıyı

tekrarlaması ise uzak bir olasılık.

.. i t e . . . . . . f f ■ , * * , « * a

RWÊKÊÊÊÈ WÊKÊÊÊÊÊtÎtÊtÊÊÊilà

numiafclÉBi

* 1

Taha Toros Arşivi

illin ııııı ıııi! ııııı ııııı nui mı ııı ııııı uni un im ımııı

Referanslar

Benzer Belgeler

1884 eylülünde,Loti Brötanya'ya gider.Almak istediği halde reddedilmiş olduğu genç kızı bir kerre daha görecektir.0 şimdi nişanlının zevcesi olmuştur,ve

Yazarın kendi hayatından izdüşümlerle yüklü Dokuzuncu Hariciye Koğuşu (1930), Erenköy civarındaki bir köşkü, İstanbul'un hastanelerini odak alır. Fatih

Reid ve arkadafllar›ysa, k›ta ölçüsündeki uzakl›klarda kurulu çok say›da radyo teleskoptan oluflan Çok Genifl Tabanl› Dizge’yle (VLBA) radyogiriflim

&#34;Öğrenci Kişilik Hizmetleri&#34; boyutunda çocuklarının ruhsal sağlığına ve kişilik gelişimine ilişkin okul imkânlarına velilerin en fazla önem verdikleri

kaybettik Kültür Ser­ visi — Gazete­ mizin eski m en su p ların ­ dan ressam Agop Arad (77) bir süredir tedavi gördüğü Yedikule Er­ meni Hastane­..

Amaç: Çalışmanın amacı akut diffüz eksternal otit tedavisinde kullanılan borik asidin ve deksametazon-siprofloksasin kombinasyonunun iyileşmeye ve dış kulak yolu

daha çok küçük memurların, idinin ehli olmadığı, işini benim­ semediği, çalışmadığı; çalışsa bile semereli olmadığı yolundadır. Bir yerde veya bir

Evler Paris’te, Fransa’nın güney kıyılarında dizi dizi geçit resmi yapı­ yorlar. İlişkiler dostça, içtenlikli ama “ Avrupai&#34;. Gü­ zin Hanım’ın