A n d a v ı n
jn p • •
o • ♦
i
•
iim ı Ş iirle ri
Oktay AKBAL
«Şiir yazarken evde bile yalnız kalmak isterim. Gö- ‘ rülmek istemem. Roman bir düzyazı İşi olduğundan bir odada, her yerde aklım çalışmaya yatkındır. Ama imge avcılığına çıkıldığında en ufak bir gürültü bile zihni sarsabilir».
Melih Cevdet Anday'la geçen yıl yaptığım bir söy leşiyi yeniden okuyorum. Kimi ozanların yalnız şiirleri okunur, şiir üzerine düşüncelerini ise okumak gereksiz dir. Nedeni de bu tür ozanların bilinçli biçimde, açık ve seçik olarak şiirleri üzerinde düşünmemiş olmalarıdır. Evet, her şiir yazan, şiirden anlamaz; daha doğrusu şiiri, şiirini gerektiği gibi açıklayamaz. Açıklamaya kal kınca işi karıştırır. Böyleleri şiir üzerine yazmamalı, konuşmamalıdırlar. Şiirlerini yazsınlar, yorumlamayı, çö zümlemeyi başkalarına, okurlarına bıraksınlar.
Ama Anday öyle ozanlardan değil... Bilerek yapı yor işini. Şiirin ne olduğunu ne olmadığını biliyor. Yal nız ozan değil, romancı, denemeci, eleştirici, oyun yazarı... Sanatın her dalında yetki sahibi... En iyi oyun ları yazmış, en iyi deneme yazılarını, romanları.., Böy le bir ozanın, hem kendi şiirini, hem de başkalarının şiirini en iyi anlayacak, yorumlayacak, eleştirecek bir çizgiye ulaşmış olması doğaldır. Bunu Anday’ın söy leşilerinden de biliriz bizler, Cumhuriyet okurları.
«Şiir bir mucizedir. İnsanoğlunun tek mucizesidir» der Alain. Ne zaman bir ozanın toplu şiirlerini okusam bu sözü anımsarım. Bir mucize!.. Sayısız mucfze bir araya gelmiş bir kitap olarak ortaya çıkmış... Melih Cev det Anday'ın şiirlerini okurken Alain'ln bu sözünün ne denli doğru olduğunu görüyorum. Sözcükler yanyana gelmiş, o her gün kullanageldiğimiz sözcükler. O yanya na geliş, getiriliş, o ustalık, o seçme, o sıralama, o matematik kurgu, işte budur mucize... Üç beş sözcüğü yanyano dizerseniz, hiç bir etki yapmaz da, başka tür lü bir yanyana getiriliş yapar o mucizeyi, şiir adını ver diğimiz o sihirli nesne çıkar ortaya...
Anday'ın ilk kitabı 'Rahatı Kaçan Ağaç' 1946’da çıktı. Oysa on yıldır adı duyulan, bilinen bir ozandı. Orhan Veli nin İmzasını taşıyan, ama içinde Oktay Rı fat ve Melih Cevdet bölümleri de bulunan 'Garip' üç ozanın ortak yapıtı sayılmalı. Orhan Veli bir önsöz yaz mıştı, bu yüzden 'Garip' onun yapıtı sayıldı. Anday'ın «Rahatı Kaçan Ağaç»tan sonraki kitapları ise şunlar: «Telgrafhane» «Yanyano», «KoHarı Bağlı Odysseus», «Göçebe Denizin Üstünde», «Troya Önünde Atlar», «Teknenin Ölümü».. Şimdi İş Bankası Yayınlarında çı kan «Sözcüklerde Anday'ın daha önce yayınlanmış tüm şiir kitaplarını bir arada buluyoruz. Ayrıca en es ki ve en yeni şiirleri de yapıta eklenmiş...
Geçen yılki konuşmamda Anday'a 'şiiri üstüne’ sorduğum bir soruya şu yanıtı almıştım-, «Sanıyorum ki kısa şiirlerim de uzun şiirlerim deki temaların dene meleri işlenmiştir. Uzun şiirlerim e gelince bunlar yo rumlara elverişli, hatta üzerlerinde öğretim yapılabile cek niteliktedir Her şiir böyle olm alıdır demiyorum, ama, ben düşünceyi şiirleştirm ekten hoşlanmışım ço ğun. Bende biçim kaygısı da aynı amaca yöneliktir, yani şiirlerim deki biçim lerin araştırılabileceğinl ve bun dan tutarlı sonuçlar alınabileceğini söylemek İstiyo
rum.»
Şiir bir mucizedir, oma o mucize nasıl gerçekleş tirilir? Bu, bugünkü eleştiride bilimsel yöntemle ele alınmaktadır. Duygusal yaklaşımlar, bireysel tutumlar, görüşler, çözümlemelere karşı değilim, ama ‘ciddi’ yapıtlara aynı ciddilik ve önemle yaklaşmak aa gere kir. Anday'ın kırk yılı aşkın ozanlık serüveni dört yüz sayfalık bir yapıt olarak elimizin altındadır. Tüm şlir- severler için, böyle bütün şiirleri' bir araya toplayan kitaplar eşsiz birer armağandır. Yazınımızda önemli bir yeri olan ozanların ufak ufak kitaplarda dağılıp kal mış şiirleri böyle kalın ciltlerde toplanıp okura sunul malıdır. iş Bankası Yayınları Dıranasın, Kansu'nun Anday’ın tum şiirlerini kitaplığımıza kazandırmakla çok yararlı bir iş yapmıştır. Bunu sürdürmesini dilerim. Anday'ın «Sözcüklerini de tüm sanatsever okurlarıma
öğütlemek isterim. ^
____________________ / / / '
'T 'f
-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi