ol ş e h r - i s t a n b u l ki...
I
Kubbeleri altında binbir esrarın gömülü bulunduğu Harem Dairesi'nin genel görünüşü,
I
©VV
iHarem Dairesi'nin «Dolaptı Kubbe»ye açılan kapısı...
Topkapı Sarayı'nın içinde apayrı bir âlem vardır. Burası, Sarayın o muhteşem havasının yanında, bir kaç köşesi müstesnâ, daha sâde kalan, fakat esrarlı görünüşü ile in sanı adeta büyüleyen bir «iç âlemıı- dir. Ve taşıdığı ad da ona ayrı bir esrar verir: HAREM ...
Burası padişahların özel dairele ri; daha başka bir deyimle evleri dir. içinde türlü entrikaların dön düğü, siyasî cinayetlerin işlendiği ve nice esrarın loş duvarları ara sında gömülü bulunduğu azman bir e v ... Bugüne 400 odası intikâl eden, sayısız koridorlar, dehlizler ve gizli geçitlerle dolu bir ev! Şurasını unutmamak gerekir ki, bugünkü HAREM DAİRESİ'ni, On- yedinci yüzyıldan sonra yapılan bi- nalaı teşkil etmektedir. Eski bölüm lerle Sarayburnu üzerindeki yazlık Harem dairesi çeşitli yangınlar so nucu ortadan tamamen silinmiştir. HAREM DAİRESİ'ne son derece gösterişsiz ve hayli sapa bir köşe deki kapıdan girilmektedir. Asıl ka pı ise «Kubbe altı»nın hemen ar kasına isabet eden kapıdır. Sultan lar ve saraylı hanımlar arabalarla şehire bu kapıdan gidip geldiklerin den burası «Araba kapısı» diye anılır. HAREM'in bu iki kapısından gelen yol havuzlu avluda birleşir. Araba kapısı'nı bu avluya «Dolaplı kubbe» adıyla anılan bir yol bağ lar. Bu yolun iki tarafındaki duvar lar tamamen dolapla kaplı bulun duğu cihetle bu adı almıştır. Bura da Harem sâkinlerinin alış-veriş yapmaları için bir çeşit çarşının ku- 'ulduğu da bilinir. Ancak buraya satıcıların giremediği; sergilenen eşyayı da, paralarını da saray dı şında bekleşen esnafa Zülüflü bal tacıların götürdükleri tabiidir. Havuzlu avluya ayrıca çeşitli ka pılar da açılır. Bunlar arasında en önemlileri «Kule kapısı», «Perde kapısı» ve «Haremağaları Camii» kapılarıdır. Bunlardan «Kule
Kapı-12
sı», Topkapı Sarayı'nın meşhur camlı kulesi «Adil Kulesi»ne açılır. Kubbealtı'nın hemen arkasına te sadüf eden bu 42 metre yüksekli ğindeki kulenin katları arasında Pa dişahın Kubbealtı toplantılarını iz lediği kafesli odaya açılan bölüm de bulunmaktadır. Böylelikle padi şahlar HAREM DAİRESİNden ay rılmadan devlet işleri ile ilgilenmek imkânına da sahip olurdu.
Haremağaları Camii ise HAREM'in en şirin köşelerinden birini teşkil etmektedir. Bu camiin hemen ya nında bir de gasilhane mevcuttur. HAREM'in en ilgi çeken köşelerin den biri de şüphesiz ki Haremağa ları Dairesi'dir. Heybetli bir ocağın bulunduğu taşlığa açılan kapılar Haremağalarının daire, oda ve ko ğuşlarına geçilmeyi sağlamaktadır. Bu dairede OsmanlI saltanatının ni ce entrikalarının ve kanlı hâdisele rinin gizli kaldığı bir gerçektir. HAREM DAİRESİ öylesine bir um mandır ki, 400'e yakın odalarının herbiri ayrı bir âlem, her bir köşesi ayrı bir hâtıranın izleriyle doludur. Burada çevrilen entrikalar, burada geçen heyecan dolu saatler ve yi ne burada işlenen cinayetlerin sa yısını bir bilen yoktur...
Şehzadelerin tahsile başladığı ve feyiz aldığı «Şehzadeler Mektebi», Kızlarağası köşkü. Veliaht Dairesi, Hazinedar dairesi HAREM’in birbi rinden güzel köşeleri arasındadır. Kuşhane kapısının hemen sağında Kösem Valide Sultan'ın boğdurul- duğu yer vardır. Sahne olduğu kan lı hâdiseyi kıskandıran bir karanlık ve loşluk içindedir burası.
Haremağalarının devamlı nöbet tut malarından ötürü «Nöbet yeri» di ye anılan taşlığın üzerine açılan ne fis işlemeli kapı «Cümle kapısı» adıyla anılır. Diğer iki kapıdan bi risi Valide Taşlığı adıyla anılan bir ikinci avluya, öbürü ise câriyelerin yattıkları koğuşlara açılmaktadır. Câriyeler Dairesinin en enteresan
tarafı bu kapıdan iç kapıya doğru uzanan koridorun duvarı üzerinde uzayıp giden raflardır. Bu raflar. Haremağaları tarafından getirilen yemeklerin konulması içindir. Ha rem ağaları siniler içindeki yemek leri bu raflara bırakıp gittikten son ra, koridorun öbür ucundaki iç ka pının açılıp câriyelerin çıktıkları ve raflar üzerindeki yemek tepsilerini aldıkları bilinmektedir.
Cümle kapısının açıldığı «Altın yol» şüphesiz ki yalnız HAREM'in değil, Topkapı Sarayı'nın da en en teresan bir köşesini teşkil eder. Pa dişahların önemli günlerde buradan geçerken altın saçtıklarından ötü rü bu uzun koridor yolun bu isimle anıldığı bilinir. Kabakçı Mustafa isyânı sırasında Padişah III. Selim'i öldüren âsilerin Şehzade Mahmud'u da öldürmek için Harem'i bastıkları bir sırada Cevrî Kalfa'nın âsilerin üzerine kızgın kül dökerek Şehza- de'yi damlardan kaçırttığı merdi ven ile ocak da bu koridorun üze rindedir.
Valide Taşlığı adıyla anılan avlunun üzerindeki bir binek taşı özellikle dikkati çekmektedir. Burası, Kılıç alayı merasimlerinde padişahların ata bindikleri yerdir. Bu taşın bu lunduğu yerdeki kapı da bu yüz den «Taht kapısı» adıyla anılmak tadır.
Taht kapısından Ocaklı Sofa'ya. oradan da Çeşmeli Sofa'ya geçilir. Bu iki sofa, Türk çinicilik sanatı
nın en güzel örnekleriyle süslüdür. Ocaklı Sofa'nın bir duvarında bü yük bir ocak; Çeşmeli Sofa'nın çi nilerle süslü bir duvarının üzerin de de güzel bir mermer çeşme yer almaktadır.
Bu Çeşmeli Sofa'dan Topkapı Sa- rayı'nın en güzel köşelerinden biri olan «Hünkâr Sofası»na geçilmek ledir. Türk rokoko sanatının bir şa heseri sayılan «Hünkâr Sofası»nın kubbesinden tabanına kadar her yanında Türkün yüce sanatının en
güzel örneklerine rastlamak kabil dir. Başdöndürecek kadar güzel olan tavan tezyinatının yanı sıra in cecik mermer sütunlara dayalı bal konun sedef kakmacılığının nefis örnekleri ile süslü parmaklıkları ve üç yanındaki mermer çeşmeler yer almaktadır. Tavandaki tezhip âyet lerin yanısıra duvarlardaki çini üze rine yazılmış Âyet-i Kerimeler de bu salonun emsalsiz güzelliğine ay rı bir ahenk katmaktadır.
Türk elişleri sanatının birer şahese
ri olan kapılardan biri III. Murat'ın yatak odasına, diğeri Hünkâr Ha mamına açılmakta olup ayrıca ayna ile kaplı gizli bir kapı da bu şaha ne salonu III. Ahmet'in yatak oda sına bağlamaktadır. Bunların yanı- sıra duvarlarda, balkona çıkan mer divenlere açılan gizli kapılar da mevcuttur.
Bu nefis salonun pencereleri, yük sek sütunlar üzerine oturtulmuş III. Osman Taşlığına açılmaktadır. Ta mamen mermer olan bu taşlığın or tasında nefis bir mermer çeşme de yer almaktadır. Pencereler bu taş- 'ığın ve havuzun üzerinden, tam karşıdaki ili. Osman köşküne bak maktadır. Ahşap bir koridor, sol ta raftan bu köşkü Hünkâr sofasının yanma bağlamaktadır. Taşlığın sağ yanı ise en ufak bir korkuluktan yoksun bulunup hayli aşağıda ka lan bir bahçeye bakmaktadır. Topkapı Sarayı'nın en enteresan taraflarından birini teşkil eden ve Büyük Mimar Sinan'ın şaheserleri arasında adı geçen III. Murat'ın ya- takodası da duvarlarını kaplayan nefis çinileri, bir duvarda bu çini ler arasında son derece zarif bir si luet hâlinde yükselen ocağı, renk li camlarla süslü pencereleri ve se def kakmacılığının şaheserleri olan dolap kapaklarıyla insanı büyüleye cek bir güzelliğe sahip bulunmak tadır.
Topkapı sarayı'nın en güzel bir ye rinde emsalsiz bir manzaraya hâ kim bulunan III. Osman Köşkünün ahşap koridorundan I. Sultan Ha- mid'in yatakodasına; oradan da III. Selim'in yatakodasına geçilmekte dir.
III. Selim gibi sanatkâr ruhlu bir pa dişahın yatakodası da her yönü ile yüce sanatını dile getiren bir ihti şam ve güzellik içinde bulunmak tadır. Ve yatakodasını çevreleyen birbirinden güzel odalardan meyda na gelen III. Selim Dairesi, bu pa dişahın günümüze kadar gelen ne fis bestelerini yaptığı ve şiirlerini yazdığı yer olması bakımından da ayrıca önem ve değer taşımakta dır şüphesiz ki.
III. Osman Taşlığı ile Veliaht Dai resinin önündeki taşlıktan aşağı ba kıldığı zaman göze çarpan muaz zam havuz ise Câriyeler Havuzu adıyla anılmaktadır. Câriyeler Dai resine açılan bir kapıdan çıkılan bu muazzam havuzun Topkapı sara yında saltanatın en şaşaalı yılların- (devamı 32. sayfada)
13 Üstte, sütunlar üzerindeki havuzlu taşlıktan III. Osman Köşküne bir bakış. Altta III. Osman Köşkü'nun sü
tunlar üzerindeki mermer taşlığından Câriyeler Havuzu nun görünüşü....
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha To ros Arşivi