sazı kadar, örn ek bir
insan olm ası ile de
ün salm ıştı
"Benim sadık yarim kara topraktır" diyen Aşık Veysel Şatıroğlu, artık sadık yarinin koymmda yatıyor.. . Şu gün lerde koca ozamn maddi vü - cudu çürümeye yüz tutmuş ol m alı.. . Ama Veysel adı, bü yük bir halk şairini yıllar boyu hatırlatıp duracak. Öyle ki, Âşık Veysel, ölümünün üzerinden yıllar geçtikçe bir daha büyüyecek. Ve Türk Halk Edebiyatı 'mn ölümsüz kişi - lerinden biri olacak...
BABA VASİYETİ
"Babam vasiyet etmişti. Beni doğduğum yere gömün di ye. Cenaze törenimde türkü le r çalınsın demişti. Biz de onun sesinden ve sazından dol durduğumuz ses bantlarını ba bam toprağa verilinceye ka dar çaldık. Toprağı bol ol - sun. "Aşık Veysel'in ilkokul öğretmeni olan oğlu Bahri ba basının vasiyetini yerine ge- ti rdiklerini belirttikten son - ra şöyle diyor:
-"Babamız olduğu için söy- l e n n f t m ama bir başka ki şi f P f Daima iyi olmamızı öğütlerdi. Sazım eline alınca bir aleme dalardı.Arada çal masını keser. İstim bitti der d i."
Konuşmanın bu kısmında sözü köylüsü Bekir aldı. Aldı da bakalım ne ded i...
"Türküsünü yarıda keser d i.. . Blu İş buraya kadar ma - zotu tükettik derdi. Hemen an- lıyacaksınız, Âşık Baba içki içmek İstiyor. Kendisi şunla rı söylerdi; (Mazotsuz araba Mç gider mi? Tekler. Ben de mazotsuz kalırsam tekliyo - rumv Acele takviye g e r e k ir .) Hoşsohbetti. Her söylediği sözün altında başka b it anlam ,
İ
zli idi. Seneler ilerledikçe şık'ı daha iyi anlamaya baş ladım. "Slvrialarfda yedisinden yet- nişine herkes âşığı anlamak için çalışıyor. Hep ondan bah sediyorlar. Büyüklüğünü an latıyorlar. Sivriaian muhta rı olan büyük oğlu Ahmet ba - basının son zamanlarım şöy le dile getiriyor:
SON DÖRT AYINI SA -
ZİNDAN AYRI
"İllet hastalık babamın yakasına fena yapışmıştı. Dok torların İsteğine uyarak eline sazını alamaz oldu. Son dört ayını sazından ayrı geçirdi. Birgün şöyle elini sürtüverdi tellerine. Hemen irkildi. "Bu
sazı çalm ışlar" dedi oysa kimse elini sürmemişti. Ama ısrar ediyordu. "Busaz ç a lınmış" diyordu.Gerçekten a - raştırdık. Bir ay evvel ziya - retine gelen öğretmen arka daşı çalmış o da dinlem işti. Bu olayı unutmuştu. Ama öy le bir sezişi vardı ki akıl a l maz. Eve girip çıkanları a - yak seslerinden, davranışla
rından tanırdı. Eski arkadaş ları anlatırlar. Gençlik gün lerinde bahçesindeki yabani otlan büyük bir maharetle top larmış. Yaban ile faydalıyı ga yet iyi a yırırm ış."
Veysel 'i herkes anlatır da büyük dostu köyün Veli da yısı anlatamaz m ı...
"Koca Veysel'di o. Hür metimiz büyüktü. Kimse ya
-nında taşkınlık yapamazdı. İlk bağlama derslerini Çamşıhlı A li Ağa'dan almış. Hey gidi hey b ilir miydi acaba Çamşıh -lı öğrencisinin böyle yücele - , ceğini. Bütün Türkiye'nin di - j
Tine destan olacağım. Âşık Baba, Koca Veysel'im iz top -
rağı bol olsun."
CENGİZ TÜN4.Y
Taha Toros Arşivi