• Sonuç bulunamadı

Büyükdereye dair

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Büyükdereye dair"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T T ^ Í^ V L

4 z l í

Fûkih

Ü sfe i

Mesireleri

9

O c. ^

Büyükdereye dair

Yazan; Halûk Yt Şehsuvaroğlu

BizanslIlar zamanında Boğaziçin- de yer yer küçük kiliseler, manas­ tırlarla bazı balıkçı köyleri bulunu­ yordu.

Büyükderede de İmparator Jüs- tinyen’in yaptırdığı bir kilise vardı. Her sene paskalyanın ilk haftası imparatorla devlet erkânı, kibarlar ve zenginler bu kilisede toplanır­ lardı.

Bilhassa Osmanlı İmparatorluğu idaresinde bazı merasimlere sahne olan köyün büyük çayırında haçlı kuvvetleri Anadoluya geçmek üze­ re ordugâhlarını kurmuşlardı. Pek kuvvetli olmıyan bu malûmatı ve­ renlere göre de çayırdaki büyük çı­ narlar o vakit dikilmişti.

17 nci asırda (Büyükderenin ev­ leri derenin başında) bulunuyordu. Köyün nihayetinde büyük çınarla- ' rın gölgelediği (Kırkağaç) mevkii ava çıkan padişahların ve daha son­ ra İstanbullularla, yabancıların rağ­ bet ettikleri bir yer olmuştu.

Evliya Çelebi, Büyükderenin II. Selim zamanında bir teferrücgâh olduğunu, yüksek, kavak, çınar ve servi ağaclarile örtülü olan bu te- ferrücgâha güneşin tesir etmediği­ ni yazmaktadır.

Yaz günlerinin bu serin ve ben­ zersiz mesiresinde (gûnagûn çimen sofalar, mısır sofaları) bulunu­ yordu. Gene Evliya Çelebiye göre (işte bu kadar emsali bulunmaz bir mesire olduğu cihetle yakınında Büyükdere imaret) olunmuştu.

(Köyün bin kadar hanesi, b[r İs­ lâm mahallesi ile yedi balıkçı ma­ hallesi, gemicilerin ve bağcıların evleri vardır.

İskele başında Koca Defterdar Mehmed Paşa camii, bir hamamı, bir kaç dükkanlı çarşısı ve sudan

İ

efzun bağları, bahçeleri.) bulun­

maktadır.

Büyükdere zamanla AvrupalIları kendisine çekmiştir. I. Abdülhami- din ilk senelerinde sahilden (K ırk­ ağaç) a kadar uzanan bir araba yo­ lu yapılmıştır. Ağaçlasın yanındaki eski padişah kasrı temelleri ve kas­ ra" giden yolun kaldırım bakiye eri uzun zaman muhafaza edilmişti. (1) 18 inci asır sonu ve 19 uncu asır

köyün yeni binalarla süslendiği ve kalabalıklaştığı bir devirdir. 19 un­ cu asrm ikinci yarısında Büyükde­ rede Boğaziçinin en büyük belediye dairesi olarak Yedinci Daire kurul­ muştu. Çayırın karşısında da İs- tanbulun ilk otellerinden (Lapir Oteli) bulunuyordu. O devirde b il­ hassa yabancılar yaz mevsimlerinde bu otelde bir kaç gün kalıp istira­ hat ederlerdi. Otelin sahibi burada bir de çeşme yaptırmıştı. Çeşme ki­ tabesinde (işbu çeşme Mösyö Lâpir - yaptı bunda bir eser 1269) ibaresi okunmaktadır.

Sularile meşhur olan bu Boğaziçi köyünde muhtelif hayır sahihleri­ nin yaptırdıkları çeşmeler vardır. Son çeşmeyi dağdan Kocataş suyu indirtmek sureti ie rahmetli Nec- meddin Molla Bey inşa ettirmişti.

Yazları Boğazın en serin bir say­ fiyesi olan Büyükderede bazı sana­ yi hareketleri de gelişmişti. K öyde eskidenberi tuğla ve ispirto fahri- kalarile, yelken gemilerinin tami­ rine mahsus bir de kalafat yeri var dı. Müslümanlarla, Rum, Ermeni ve Yahudilerin sakin oldukları Bü­ yükderede cami, kilise ve sinağoğ da vardır.

Büyükdere ve arkasındaki Bel- grad köyü bilhassa yabancılar ta­ rafından pek rağbet görürdü. 1830, 1835 senelerinde Büyükderede Rus, Felemenk sefaretlerinin yazlık bi- naiarile, Rusya baştercümanmm iki büyük yalısı, bahçeleri, kayıkhane­ leri, İngiltere elçilerimizden İsmail Efendinin yalısı bulunuyordu. O yıllarda köyün diğer sakinleri ara­ sında bilhassa Eflâk Boyarlaile, zengin ekalliyet tacirleri dikkati çe­ kiyordu.

Bu yıllarda Avrupa âdet ve kı­ yafetleri Boğaziçinin Tarabya, Bü­ yükdere gibi senlilerinde görülü­ yor, buralarda pek hareketli ve neşeli bir hayat hüküm sürüyordu.

Büyükdere çayırında 1828-29 har­ binde bazı kıtalarımız da bulunu­ yordu. II. Mahmud 1829 yılı K ur­ ban bayramı muayedesini burada yapmıştı. Çayırda büyük çadırlar kurulmuş ve padişah bayram tahtı tize.ine murassa fesi ve koyu dar- çinî renk hırvani ile oturmuştu. O

gün merasimde İran elçisi de hazır bulunuyordu.

II. Mahmud aynı sene gene Bü­ yükdere çayırında, bir divan kur­ durarak İngiliz Büyük Elçisini ka­ bul etmişti.

Kırım harbi İstanbula ve Boğaz- içine yeni bir hayat getirmişti. Cev­ det Paşa diyor ki: (Kırım muha­ rebesinde Fransız, İngiliz ve Sar­ dunya askerleri İstanbula vurudla- rında altınları su gibi akıttılar. İs­ tanbul esnafı bu yüzden âzim te- mettü ettiler. Ol esnada vuku bu­ lan sûru hümayunlarda ise çarşı es­ nafı alelhusus kuyumcular fevkalâ­ de istifade ederek onlar da kibara, ne yaşamaya alıştılar ve Boğaziçin. de yalılar tutmaya kalkıştılar.

O zaman Kadıköy ve Adalar he­ nüz ıtıamûr olmamıştı. Kızıîtopra- ğm adı yoktu. Şitaiye İstanbul il* Beyoğluna ve sayfiye Boğaziçin« münhasırdı. Boğaziçinde kira il» tutulacak köşe bucak kalmadı. Bü­ yükderede dört odalı bir kira evi bulmak büyük bir saadete nail ol­ mak sayılıyordu,

O zamanlar Boğaziçi cennetten bir nümuneydi. Hele mehtab gece­ leri -denizin yüzü seyirci kayıkla* rile resmi alınacak bir şekil ve ma­ hiyetteydi. Malûm ya, en güzel mehtabı olan Bebek koyu ile Bü­ yükdere koyudur. Nâs gümüş servi temaşası için kimisi Büyükdereye giderler ve kimisi Bebek sahilleri ne inerledi. Gümüş servi mazmun­ ları şairlere sermaye oldu. Buna dair güzel şiirler söylerlerdi.) (2).

Büyükdere bugün de Boğaziçinin henüz muhafaza edilen bir kaç bü­ yük ve güzel yalısının bulunduğu bir semttir.

Boğaziçinin bu meşhur ssçntine Birinci Dünya Harbinden evvel Şir­ keti Hayriye günde 1024 kişi taşı- yordu. Yazın cuma ve pazar gün- lerinde 967 ve misafir olarak da 440 kişi köye gelip giderlerdi. Köy i gişesi günde o vaktin parasile 1300

kuruş kazanıyordu.

(1) Eremya Çelebinin İstanbul tarihinde Inciciyana atfen Andre- asyan'nm notlarından.

(2) Maruzat.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Dünya bankaları önünde birbirini itip kakarak, ülkeler­ arası kuruluşlann durakla- ında küçümsemeli bakışlara karşı kederle bekleşerek bir­ kaç yüz bin

” Değişim böyle dümdüz bir yol da izlemez her zaman: Bir yerde, “dokuz on yaşlarında bir çocuk” , kendisine seslenenlere doğru, “yavaş yavaş, ağır

Kronik HCV infeksiyonu olan ve HBV/HCV koinfeksiyonu bulunan olgu gruplar› erken vi- rolojik yan›t oluflup oluflmamas›, yafl, cinsiyet, VK‹, karaci- ¤er biyopsisinde Knodell

Saray­ daki yaşayışın birdenbire “ alafranga­ laşması” , Batı musikisi merakı içinde­ ki yeni padişah zamanında Türk musi­ kisinin bir önceki dönemden de çok

Bu sabah parti vilâyet kongra- sında hazır bulunmuş o !.~n Saylav Cevdet Kerim İnce Dayı İçel vilâ­ yeti parti kongrasında hazır bu­ lunmak üzere bu gün

Özet olarak çalışmada tasarlanan sistem ile GY girişine gelmesi muhtemel P giriş ’e göre GY P çıkış , G ve verim.. davranışını kontrol eden, adaptif V DC

rectipennis türü için CSIRO modeli önerisiyle yapılan 2050 yılına ait tahmini tür dağılım haritasında türün yayılış alanının Bulgaristan, Makedonya,

Bu nokta pazar yerinin köşe noktası olduğu için gürültünün fazla olmadığı bir nokta olup, ölçülen değerlerin gündüz 68 dBA, akşam 63 dBA olarak