• Sonuç bulunamadı

Ölümünün 378. yılında Mimar Sinan

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ölümünün 378. yılında Mimar Sinan"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Koca Mimar Sinan’ın en muhteşem eserlerinden biri: Süleymaniye Camii

Mimar Sınan

e se rle rin d e

kütleyi ara­

ziye uydur­

muş ve taşı­

yıcı bünye­

de sağlam lı­

ğı esas almış

tır. Akustik

p ro b le m in i

nasıl hallet­

tiği bugün i-

ç in

d a h i

m e ç h u ld ü r

Ö lü m ü n ü n 3 7 8 . yıBmcflca

Mimar Sinan

S A Z A N :

Yük. M i m a r: Erkan Ç E L İ K K O L

te bitirdi. Kanunînin oğlu İkinci Selim ta­ rafından yaptırılmış­ tır. Cami, Edirne şeh rinin en yüksek nok­ tasında Yıldırım Be- yazıdın yaptırdığı bir sarayın kalıntıları ü- zerinde kurulmuştur. Bu camiin en büyük hususiyeti, yekpare bir kubbe ile

örtül-T

ürk mimarlığının en büyük siması olan Mimar Sinan, 9 Nisan 1588 de 378 yıl önce bugün ölmüştür.

Sinan, 1490 yılında Kayseri­ nin Keşi nahiyesinin Ağırnas köyünde doğdu. Çocukluğunu ve gençliğinin bir kısmını Kayse- ride geçirdi. Yavuz Sultan Se - lim zamanında 23 yaşında İs - tanbula devşirme olarak getiril­ di. Atmeydanındaki İhrahim Pa­ şa sarayında bulunan Acemi Oğ- lanlar mektebine verildi. 31 ya­ şında Yeniçeri olarak çıktı ve Yavuzun ordusu ile İrana, Mısı­ ra giderek oradaki mimariden istifade etti. İran ve Mısır sa­ natını tanıdı. Kanunî Sultan Süleyman ramanında Belgrad, Rodos, Mohaç, Korfu seferine dahil oldu. Sadrazam Lûtfi Pa­ şa, Bağdat seferine giderken geçmek üzere kayık ve gemi yapma vazifesini Sinana verdi. Ordu hayatında bir çok köprü ve askerî yapılar yaptı. Buğdan seferinde Purut nehri üzerinde köprüler kurdu.

Sinanın mimarlıktaki ustası Edirnedekf Beyazıt camii ile ls- taııbuldaki Beyazıt camimin mimarı Hayrettiııtiir. 1529 da baş mimar hassa Acem İsa ölünce. Sadrazam Lûtfi Paşanın teklifi üzerine Sinan, mimarbaşı ol­ muştur. 49 yaşından Ölümüne ka­ dar en büyük eserlerini vererek bu vazifede kalmıştır. Yavuz Sultan Selimden sonra Kanuni Sultan Süleyman, İkinci Selim, üçüncü Muradın devirlerinde yaşamıştır. 1588 de 98 yaşında Istanbulda ölmüştür. İstanbul - da Süleymaniye camii avlusun­ da kendi eseri olan mütevazı türbesinde yatmaktadır.

Eserleri

M

imar Sinan, 1543 te 54 yaşın­ da iken Şehzade Mehmet ca­ miine başladı, bu camii Ka­

nun! Sultan Süleyman, genç yaşta ölen Şehzade Mehmet a - dına yaptırmıştır. 1548 de t a ­ mamlanmıştır. Kubbesi dört a- yak üzerinde, 19 metre çapında, yerden 37 metre yüksekliktedir. İki minareli olup, kıble yönün­ deki kapı, çok muhteşemdir. Son cemaat yerinde yanlara açı­ lan pencerelerle şadırvan avlu­ su pencereleri mozaiklerle kaplı­ dır. Mihrabındaki ve minareler­ deki oymalar emsalsizdir.

1550-1560 arası Sinanın en çok eser verdiği yıllardır. Süleyma­ niye camii ile beraber bir çok cami daha inşa etmiştir. Bunlar Silivrikapıda İbrahim Paşa ca­ mii, Tophanede Ahmet Paşa ca­ mii, Eyüpte Zal Mahmut Pasa camii, Beşiktaşta, Sinan Paşa camii, pencerelerinin bolluğu, içinin ferahlığı ile Edirnekapı Mihrimah camii, içinin çinileri -ve süslemesi ile değerli bir e- ser olan Eminönü Rüstem Paşa camiidir. Bu camilerde Sinan, bir kubbe altında yeniş mekân fikrini geliştirmiştir.

Bu arada Mimar Sinan kalfa­ lık eserim dediği Süleymaniye- y i yapmıştır. .Sinan, Siyeypıani • yede kendisinden evvel - Bey az;i camiinde kullanılan Ayasofva- nın plân şemasını kullanmıştır. Kubbesi dört büyük fil ayağı ü- zerine oturmaktadır. Mimber, mihrap ve hünkâr mahfilleri bi­ rer saııat eseridir. Ca^ıiin dört minaresi vardır. İki tanesi iki­ şer, İki tanesi de üçer şerefeli- dır. Şerefelerin sayısı Kanuni • nin 10. Osmanlı Padişahı oldu • ğunu gösterir. Camiin yanında dört medrese, okul, hastalıaııe, imaret, kütüphane, kervansaray, hamam ve sebil vardır. Bütün bunların toplamı, Süleymaniye kiilliyesini meydana getirir.

Sinan, Edirnedeki şaheseri Se- limiyeye 1569 da başladı ve 1575

müş olmasıdır. Kubbe

15.86 M. yüksekliktedir. Ayasofya ııın kubbesinden bir metre da - ha yüksektir. Ayasofyanın kub­ besi yıkıldığı halde, Sinanın e- serleri depremden zarar görme­ miştir. Selimlyenin üçer şerefeli dört minaresi vardır. Her şerefe­ ye ayrı merdivenlerden çıkılır. Selimiye camii etrafında Sıbyan okulu, Kur’an okulu, medrese ve imaretle bir külliye teşkil e- der. Camiin içi, İznik çinileri ile süslenmiştir. Hünkâr m ah fili- nn süslemesi çok güzeldir.

Sokullu Mehmet Pışa, Sinana. biri Sultanahmette, İkincisi A - zapkapıda iki cami inşa ettirmiş­ tir. Üsküdardaki Mihrimah ca - 1»tH ve Tophanedeki K ılıç A li Paşa camii revakları üstündeki geniş saçakları ile Sinanın s a ­ natının eşsiz zarafetini gösterir.

Mimar Sinan, bütün hayatı bo­ yunca 81 cami, 51 mescit, 55 med­ rese, 33 saray, 7 kütüphane, 18 imaret, 3 hastahane, 6 su keme­ ri, 8 köprü, 18 kervansaray, 6 mahzen, 35 hamam, 17 türbe ve birçok sebil ve çeşmeler inşa et­ miştir. Sarayların hemen hep­ si ahşap olduğu için yanarak iz­ leri kalmamıştır. Fakat diğer e- serleri Istanbulu, Anadoluyu, Trakyayı ve şimdi Türk hudut­ ları haricinde kalan eski impa­ ratorluk ülkesini süslemekte­ dir.

Kişiliği

M

imar Sinan, asker olarak gezdiği yabancı ülkelerdeki mimari üslûpların tesiri al­ tında kalmamış, kendine hâs bir üslûpla Türk mimarisindeki e - saslar çerçevesinde eserlerini vermiştir. Bütün ömrü boyunca devamlı çalışması, yüzlerce e - ser vermesi, ondaki tükenmez çalışma ve yaratma gücünü bel­ li etmiştir. Zamanındaki inşaat güçlükleri düşünülürse, dehası daha da çok anlaşılmaktadır. Bir çok denemelerle mühendis­ lik problemlerini zemin m eka­ niğini halletmek zorunda kaldı - ğı, mimarlığının yanında mii • hendislik bilgisihîn de yüksek olduğunu göstermektedir. Cami­ lerindeki akustik sistemi, nasıl hallettiği bugün için malûm de­ ğildir. Yanan kandillerden çı - kan isleri, cami süslemelerini bozmadan bir yerde toplaması, büyük bir başarıdır. Taşıyıcı bünyede sağlamlığı esas almış, eserlerindeki mukavemet uzun ömürlü olmasını sağlamıştır. E- serlerinin en ufak noktası bile halledilmiştir. Süslemelere çok dikkat etmiş, zaman değişse da­ hi, zevki değişmiyecek şekilde süslemeleri tatbik etmiştir

Mimar Sinan, her camide ay­ rı bir plân şekli kullanmış, de­ ğişik denemeler yapmıştır. Küt­ leyi araziye uydurmuştur. Süley­ maniye camiinde yaygın tepe ü- zerinde, yüksek kubbe yardımcı kubbelerle yayılmış, minareler camiden uzakta tutularak kub­ benin çevreye uydurulması sağ­ lanmıştır. Edirne Selimiye ca - miinde yüksek tepe üzerinde, yüksek kubbe yatımda minare­ ler yakma alınarak göğe doğru gidiş düşünülmüş ve tam mâna­ sı ile muvaffak olunmuştur Bu da Mimar Sinanın mekân anla­ yışına sahip olduğunu tesadüfi değil, mantıki ve büyük bir es­ tetik düşünceye malik olduğunu göstermektedir. Mimarlık tarihi­ mizin dahisi Sinan, verdiği eser­ lerle Türk mimarisini bütün dünyaya tanıtmıştır.

Atatürk 2.8.1935 te Sınanın heykelini yapınız» derken, onun ne büyük bir insan olduğunu takdir etmiştir.

ölüm tarihi olan 9 Nisan 1588 den bu yana geçen 378 yıl son­ ra bütün mimarlık toplumu ve Türk milleti olarak hâtırasını hürmetle anıyoruz.

Kişisel... ..pierde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

► Ayhan Baran’la otuz yıl beraber olan Selçuk, son on yıldaki sorunlara karşın hep korudu aşkını.. Belki de gençliğinde kendisine verdiği sözü tutma adınaydı bu

üye sayısı, bağımsızlığı, icracı olmayan kişi sayısı, icra kurulu başkanının (CEO) iki görevi olması, denetim komitesindeki üye sayısı, bağımsız ve icracı olmayan

[r]

Bugün Japonya’nın güneyinden Endonezya’ya, Avustralya’nın kuze- yinden Yeni Kaledonya’ya kadar uza- nan kıyı bölgelerinde, 10-40 metre derinlikteki kayalık

Gelişimi denetleyen üç genin etkinliğini belirleyen mutasyonlar (arka kalça yüzgeçlerinin tamamen yok olması, kemiksi zırhta büyük farlılıklar ve çok daha açık

Dudaklar›m›z› ›s- latmaktan çok daha öte ifllevlere sahip olan tükürük, s›rad›fl› do¤al tarihiyle ol- dukça karmafl›k bir biyolojik s›v›.. Bilin- dik, ancak

Özellikle sosyal medya, kullanıcıların kelime, resim, video gibi farklı formatlardaki dijital içeriği üretmesi, paylaşması, bu içerikle ilgili yorum yap- ması için kolay

Çalışmamızda, bazıları çeşitli araştırmalara konu olan, büyük bir kısmı ise henüz bilinmezliğini koruyan Manisa Hamamları ele alınacak; söz konusu hamamlar, mimari ve