N * * M
I
I
* ¥ * * A ' * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * ' * * * * * * * * 1389 Hicrî Günün 1385 Rumi » M U H A R R E M uzaması M A R T J 4 2 dakika 9 * ...* K asım : 135 * Y ıl: 1969, A y : 3, G ün: 81,i
-X * « * *$
* * ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥ ¥M A R T
f Günün devamı: 12 S. 23 D. f—■ Gecenin devamı: 11 S. 37 D.
1 CUMARTESİ
« İnsanın hayatta iki hedefi olmalıdır: Birincisi, istediği- + ni elde etmesi veya istediği mevkie erişebilmesi: İkincisi, £ elde ettiğinden istifade edebilmesidir. Ancak en akıllı kim- £ seler bu sonuncu hedefe ulaşabilirler.
? t M ^ ¥ * * 4 ¥ * * * * * t f L * * * * * * * * * * * * * * * J M M M > . * * * # * * * » * J M M
5i ah ve Yemen'den getir, — Yârimden haber getir E ğer yârim gelmezse, >— > Yakasından tut getir.
Yemek listesi: 81 t—» Çorba, balık, tahin helvası. 81 — Y A Z IK OEM A Z M I?
Meşhur Bernard Shaw'm kendine mahsus birçok özellik leri yanında, çiçek sevgisi en önemli yer tutar. Bir gün evi ne gelen kelli felli bir ziyaretçi, odaların hiç birinde tek çi çeğe tesadüf etmeyince şaşırmış, üstada sormuştu:
Çiçekleri çok sevdiğinizi zannederdim?...
Shaw, sakalını parmaklanyle karıştırıp gür kaşları al tındaki zeki gözlerini adama dikerek:
î
— Çocukları da çok severim, dedi. Fakat başlarını ko parıp vazolara yerieştirsem, yazık olmaz mı?...
B E STE K A K BOGOS E F E N D İ
1872’de İstanbul’da doğmuştur. Meşhur musikişinas Astık Efendinin oğludur. Uzun seneler babasından musiki dersi almış, ayrıca Hamparsum notasını öğrenmiştir, önce leri güzel sesiyle hanendelik etmiş, sonra beste yapıp öğ renci yetirtirmeye başlamıştır. 1945’te bir bağırsak ameli yatı sonucu ölmüştür. Bir hicazkar şarkısı:
Nâlekârı hasretin bir bâğı yanmış bülbülüm Duymadım bûyu saâdet soldu sinemde gülüm Gülmedim ömrümde bâri gayri güldürsün ölüm Duymadım bûyu saâdet soldu sinemde gülüm G6 — T E R B İY E VE N E Z A K E T K U R A L L A R I Sokakta meyve ve şekerleme de olsa katiyen hiç bir şey yememelidir. Sokakta kitap ve gazete okumak ayıptır. Tü kürmek, aksırmak ve sümkürmek mecburiyeti halinde men dilimizi kullanmalıyız. Sokakta dişleri karıştırmak, tırnak kesmek ve temizlemek, kaşınmak terbiyenin noksan oldu ğunu gösterir.
28 — T tîR K T A R İH İN D E N İLG İN Ç O L A Y L A R Hanya Hâkimi Kaptanı Derya Yusuf Paşa, Girit’ten İs tanbul’a dönmüştü. Sultan İbrahim, paşanın Girit’te servet topladığını sanıyor ve onun mirasına konmak istiyordu. H al buki, Yusuf Paşa, Girit savaşlarında mal yerine şan ve şe ref toplamış bir kahramandı. Malda, mülkte gözü yoktu.
(Devamı yarın) ve dağılmasıdır. Paris’in ne pahasına olursa olsun müdafaası için emirler verilmiştir. Fakat bu dakikada Fransız Dışişleri Bakanlığının evrak dosyaları yakılmaktadır. Gelecek iki, üç ve nihayet dört gün içinde Paris’in ve Fransız ordusunun mukadderatının kesin şeklini alacağına kaniim.”
Churchiil, telgrafında Fransa’ya derhal avcı ve ağır bom bardıman uçak bölüklerinin gönderilmesinin mümkün olup
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi