• Sonuç bulunamadı

Şaşırtan fotokopi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Şaşırtan fotokopi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BUGÜN

ŞAŞIRTAN FOTOKOPİ

ğ ^ \ ÜN bir gazetemizin manşet haberiydi:özaJ’dan

# M Amerika’ya şükran mektubu.”

A S Habere göre, bu “mektup " A NA P ’m l 983 seçimle­ rini kazanmasından hemen sonra, ABD'nin Ankara Büyü­ kelçisi Strausz-Hupe’ye yazılmıştı. Gazete, fotokopisini ve çevirisini de yayınlıyordu. Fotokopinin sol başında Anavatan Partisi’nin “a n ”h amblemi, altında da Turgut Ö zaim imzası vardı.

Metin şaşırtıcıydı. Başlangıcı şöyleydi:

“Ekselans,

Bu mektup bir şükran ifadesidir. Şaksan ve arkadaşla­ rım hâlâ seçimlerdeki muazzam zaferin tesiri akındayız. Yakın bir dostun desteği olmaksızın böyle muazzam bir se­ vinç ve tatminin mümkün olamayacağının idraki içindeyiz. Bu sebeple size ve zaferimize katkılarda bulunan dostlarımı­ za saygı ve minnetlerimizi ifadeden kendimizi alamadım. ”

İvet, Ö zaim , ABD yöneticileriyle iyi ilişkiler içinde ol­ maya, başlangıçtan beri büyük önem verdiği biliniyordu. A B D ’nin de 1983 seçimleri öncesinde Ö zaiı desteklediğine, onun veto edilmemesi için 12 Eylül yönetimi nezdinde telkin­ lerde bulunduğuna dair rivayetler vardı. ABD basınındaki bazı yayınlar da o rivayetleri güçlendirir nitelikteydi. Ama o rivayetler doğru bile olsa, Ö zal’tn Ankara ’daki Amerikan Büyükelçisine bu derece garip bir “şükran mektubu” yaz­ masını gerektirmezdi.

Mektubun içinde daha ne ifadeler vardı:

Özal'ın, “Amerika'daki tedavisi sırasında” kendisine gösterilen “yakınlığın önemi"ni vurgulayan sözleri.. Orada sağlanan “yüksek düzey temas ve toplantılar"ın, partisinin

Bu sorunun cevabı gazetelere öğleye doğru geldi. Özal, rmiş, “Ben '

t sahtedir ” demişti.

yeri, kâğıdın sol köşesinde değil, ortasmdaydı. A N A P Genel M erkezindeki daktiloların harfleri, fotokopidekine uymu­ yordu. Ayrıca, fotokopide Turgut Ö zaim imzası gibi atılmış olan imzanın sahte olduğu. Emniyet Genel Müdürlüğünün Kriminoloji Dairesinde yapılan ekspertiz raporuyla saptan­ mıştı.

Bu açıklama, tabii, sevindirici oldu. Ö zaim öyle bir m ek­ tup yazmış olması ihtimalinden şüphe duyanların endişeleri

dağ,'dL H i t i t

Fakat şimdi ortada, şu soruda düğümlenen endişeler

var-‘‘uygun bir yapıya kavuşturulmasında ve etkin bir secim

ümlele-y ar arlı" olduğunu belirten cümi rı.. Vehele “yönetim kadrosunun tayininde" Amerikalılara,

“müşterek ideallerimiz doğrultusunda hareket edeceğimize inanmanızı isterim ” diye teminat vermesi..

Bütün bunlar, o sırada Başbakanlık koltuğuna oturmak üzere olan bir parti başkanı tarafından, bir büyükelçiye yazı­ lacak şeyler değildi.

Gerçi Özal'in dış ilişkilerindeki - özellikle A BD 'yle ilişki­ lerindeki- “sözlü" görüşmelerinde kullandığı üslup hayli

değişkti. Bu sütunda da çeşitli vesilelerle eleştirilmişti. Ama Ö zaim , Amerikalılar için, o değişik üslup içinde de bunlara benzer ifadeler kullandığı ve hele onları yazıya döktüğü işitil-

memişti. + * *

Ama işte, fotokopi var.. Amblem var.. İmza var.. Nasıl yazabilmiş ö za l o mektubu?

' böyle bir mektup

bu habere şiddetle tepki göstermiş

yazmadım. O fotokı

Öğleden sonra da, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükel­ çi Kaya Toperi, basına bir açıklama yaptı. Mektubun “sah­

te" olduğuna işaret eden kanıtlar gösterdi. Bunlara göre,

zudtğ ~

mektubun yazıldığının öne sürüldüğü 1983 yılında.A N A P in antetli kâğıtları, fotokopideki gibi değildi. “A n ” ambleminin

dır: Gazeteye ulaştırılan fotokopinin sahte olması, o sahteci- ığukkanlılıkla düzerileyen bir kaynağın var olması liği soguKKanlıtıKla auzertleyen

demektir. Dünya basınında da örnekleri görülmüştür: Gaze­ teciler, ne kadar dikkatli olurlarsa olsunlar, bazen, o çeşit kaynaklar tarafından oyuna getirilebilirler. Ünlü Stern der­ gisinin başına gelen “Hitler'in Am ları” hikâyesi, hatırlarda­ dır.. Almanya'nın birleşmesi sırasında yayınlanan “S tasi” belgelerinden bazısının da, aynı şekilde sahte olduğu anlaşıl­ mıştır.

Onları yayınlayan dergiler sonradan, okurlarından özür \ dilemişler, ama kendilerine o oyunu oynayanların peşini bı- ■■ rakmamışlardır. O sahteciliğin nasıl w- kimler tarafından \ yapıldığını, herkesten önce onlar araştırıp açıklamışlardır.

Özal imzalı fotokopi üzerindeki gerçeğin lam olarak or­ taya çıktığını söylemek için, gerçi vakit erkendir. Konuyla ilgili olanların henüz hepsi konulmamıştır. Ama gerçek, To-peri'nin söylediği gibiyse, burada da herhalde, aynı şey ola­ caktır.

ALTAN fs m rrr

t w f

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi

Referanslar

Benzer Belgeler

Oates çocukluk ve yazı ilişkisi bağlamında söz alırken şu çok önemli saptamayı yapar, “Bir yazarın yaşamında başlıca iki etki vardır: Çocuk- luğumuzun çok

Sonuç olarak başta sorulan soruya geri dönüp, konuyu toparlayacak olursak; geçtiğimiz haftalarda bu sayfalarda tartıştığımız gibi ortada sosyal medya

Hidrofit olarak gruplandırılan sucul bitkilerin kök, gövde ve yapraklarının bir kısmı suyun içinde, çiçekleri suyun üstünde gelişir.. Bazı türlerde, örneğin nilüferde

A fter treatm ent the dam p residue is dissolved in 0.1 M

Cenazesi, 11 Mart 1999 Perşembe günü öğle namazından sonra Teşvikiye Camisi’ndeıı kaldırılarak Feriköy Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. Ailesinin,

Çünkü; 1988’den bu yana Basm Müzesi olarak hizmet eden Türkiye Gazeteciler Ce- miyeti’ne ait bu müze, 1729 tarihinden bu- güne ge­ len baskı araç ve gereçleri,

Ulaşabildiğimiz literatürde bir multipl myelom has- tasında gelişen Kocuria varians’a bağlı bakteriyemi ol- gusu bulunmamaktadır.. Bu yazıda bir multipl myelom

Kök dereceleri birbirine eşit ve kök içindeki sayılar da birbirine eşit olan ifadelerin kat sayıları toplanır ya da çıkarılır.. Bulunan sonuç köklü ifadenin kat