W < Vu — V A K I T /
7
% 5 b I 3 - f 3BizanslIların Arelos adım verdikleri Göksu,
Osmanlı tarihinde
Kâğıthane derec esinde şöhret almış gezm e yerlerindendir. Bu de
rede yapılan san dal safaları hakkında eok şey yazılmıştır. Zen
ginlerin yaptığı sandal safalarının lüksü hakkında bir fikir edi
nilmek üzere, de reye gelenlerin sandal, elbise ve sair eşyalarının
bir andaki kıyme tinin eski parayla on bin altını bulduğunu söyle
mek kâfidir.
A n a d o lu h is a n
—
17
—Beykoz ilçesine bağlı olan Anado- luhisarı, bucak merkezidir. tstanbu- la olan uzaklığı 4.2 mil veya 11 ki lometredir.
Anadoiuhisarı tarih cihetinden ö. nemli olduğu gibi gezilecek yerleri de çok ve dikkate
şaj'andır. İstapbu lun bu semti es kiden çok rağbet görmekteydi. Bir aralık oldukça
düşmüş ise de son seneler zarfında ve bii hassa 194b yazında rağbet pek fazla olmuştur. Boğaziçinin Rumeli sahillerinde, Marmaranm Anadolu kıyılarında ve Adalarda yazlık evler den boş karanlar pek çok olduğu hal de burada her yer tutulmuştur. Bu. pa da sebjp Anadoluhisan ile Boğa zın diğer Anadolu kıyılarının yazlık vasıflarım kaybetmemiş olmalarıdır. Burada-her şey sakin ve rahattır.
Kasaba Göksti deresinin civarında kurulmuş eski surlar, meşhur “ Gii- zelcehisar,, dır. Bu hisarı 1393 yılın da Yıldırım Bavezit, Istanbulu al - nıak, Karadeniz yolunu kesmik ve ileri İcarako. vesilesini görmek için yaptırmıştır. O zaman "Güzelce hi sar,, derilmiş ve sonraları Rumeli hisarı yepıldığ. zaman buraya da "Anadolu hisar.,, ism; verilmiştir. Bu kalenin daha evvel Venediklll jr tarafından yapıldığı ve Bayezidin bunu ıslah ettiği de iddia olunmakta dır.
Hisarların bulundukları bu nokta hem boğazın ortası, ve hem de kıyı ların birbirine en yakın oldukları yerdir. Kıyılar burada 700 metreye kadar yaklaşmaktadır. Denizin de - rinliği de azami 35 kulaçtır.
Anadoluhisarı ile karşı sahilin ya kınlığından birinci Dara da istifade i ede-ek buraya bir köprü kurmuş ve askerini geçirmiştir. Fatih Mehmet I 1453 de Rumelihisannı yaptırdığı za j man Birine: Bayezidin yaptığı Gü -
zekehisarı da tamir ve tahkim ettir* i iniştir. Mamafih Güzelce hisarın di.
vartan, karşısındaki hisarlar kadar sağlam yapılmamıştır. Kalelerin üs tü mahrutî çatılarla örtülü iken za manla nişanesi bile kalmamıştır. Bu hisar evvelce deniz kıyısına kadarın inekteydi. Sonra, yol açmak için be lediyece kesilmiştir. Evliya Çele - bi, metin fakat küçük bir kale ol _ duğunu kaydetmektedir.
Garp tarafmaa bir kapısı, içinde askerler için odalar bulunmaktaydı. Bu hisarda hiçbir kitabeye rastlan ınamıştır. Hisarın inşasından sonra ve Fatih zamanında buraları çok imar edilmiştir. Birçok saraylar ve yalılar yapılmıştır ki şimdi nişane leri bile kalmamıştır. Meselâ, Defter dar Halıcızade, Mustafa paşa, Hoca Çelebi, Kaftancı Hacı Çelebi ve E- nıir paşa saray.arı esaslı yapılardı. En güzel yaiı da Bahaî efendinin ya lısı imiş. Evliya Çelebi hisar halkı nı, zevk ehli ve garip dost adamlar diye medhetmektedir,
Anadoiuhisarmda, Göksu ile Kü. çük -.u arasında bir de sarayla çeşme vardır. Göksu kasrı denilen bu sa - ray 1165 -1740 yılında Birinci Mah mut tarafından sadrazam Mehmet paşanın nezaretile yaptırılmıştır. Ka sır o zgman ahşap idi. Üçüncü Se lim ile İkinci Mahmut bu sarayı ye
niden inşa etmişlerdir. Abdiilmecit ve Abdülâziz de sarayı mükemmel suret e tamir ve ıslah ettirmişlerdir.
Boğazın en küçük ve en zarif bi nalarından olup dört köşedir. Etra fında bahçesi vardır.
önündeki güzel ve zarif çeşme yi de 1221 de Üçüncü Selim inşa ettirmiştir. Maalesef bu kıymetli eser bakımsızlıktan harap olmakta - dır.
Anadoluhisanmn en, güzel yerleri olan iki suyu vardır ki bunlar Gök su ve Küçüksu’dur Alemdağı civar larından gelen bu sular Anadoluhisa rında birbirine pek yakın bir mesafe ili denize dökülürler. Bilhassa Gök su, denizden itibaren iki üç kilomet re içerilere kadar iki taraflımda pek güzel manzaraları olan mesire yer - leridir. Suyun iki tarafı ağaçlık ve yeşilliklerle süslenmiştir. Pek eski- denberi mıvcut olan bağları bahçe
leri görülecek güzelliktedir. Göksu genislediğ, yerden itibaren kıvrıntı lar yapar \e deltalar teşkil eder. İş te buralarda çıkan topraktan testi ler, küpler vesaiı kaplar yapılır. Bu nun için Göksu destisi meşhurdur
tik liy le bu kıyılarda müteaddit de. girmepler mevcut olduğu harabele - rinden anlaşılmaktadır. Derenin san dalla gidilebilen en son noktası "Dört ka’ Ceşier,, mevkiidir. Burası ağaçlık ve yeşilliklerle kaplı güzel bir gezme yeridir. Burada bir de kır k‘«>ıv*»i ıtırdır k i gezm eğe g e le n le r yoğunluklarım almaktadırlar. Bu mevkide bol suyu olan bir çeşme varsa da suyu o kadar güzel değil dir.
BizanslIların Aretos adını verdik leri Göksu Osmanlı tarihinde Kâ - ğıthane derecesinde şöhret almış gezme yerlerindendir. Bu derede ya pılan sandal saf&ları hakkında çok şeyler yrzılraıştır. Zenginlerin yap tığı sanda! salalarının lüksü hakkın da bir fikir edinilmek üzere dereye gelenlerin sandal, elbise ve sair eş yalarının tir andaki kıymetinin eski para ile on bin altını bulduğunu söy- \ lemek kâfidir. Binlerce sandalın iş tirak ettiği hu gezmelerde halkın gayet •terbiyeli hareket ettikleri ve küçük bit vs kaya bile Sebebiyet ver Tned:kleri eski kitaplarda kayıtlıdır.
Her yı< eylül ayının sekizinde Gök suda panayır kurulur; o günkü ka labalığın haddi ve hesabı bulunmaz dı. v gün GÖkstıdaki Panaiba ayaz masının günü olduğundan Istapbu- lun en uzak yerlerinden bile Rurnlar buraya do ardı.
Bu dere ile Kliçtiksu arasında bu lunan Küçüksu çayın da meşhur gez me yerlerimizden biriydi. Bu çayır şimdi eski kıymetini kaybetmiş bu - lun¡nakia beraber sop bir iki sene zarfında yine halkın bir gezme yeri olmuştur. Bu çayıra, gezmek için padişahlar bile gelirlermiş. Onun için burada saray, çeşme ve namazgah yapılmıştı". Bu namazgah denilen yer Küçüksu iskelesinde bir metre kadar yüksekçe bir yerdir Dört ya
nından, taş merdivenle çıkılır. 23 metre boyunda ve 12,5 metre eninde dlr. Şimdi turası kır kahvesi olarak kullanılmakta ve gittikçe de harap olmaktadır.
Göksu ve Küçüksu civarının 1327 yılında Göksu ben dinin taşmasile ha rap olduğu ve on dan sonra buraya rağbetin azaldığı anlaşılmaktadır. Göksunun mısırı ve patlıcanı meş hurdur. Hâlâ buradaki çayırda mısır sa( ırmaktadır.
Göltsüya muvazi olarak akan Kü çüksa d-.ı yukarılardan gelen bir de redir. Bu dert beş altı kilometrelik içerilerden Gök.sunun aksine olarak düz bir şekilde gelir. Ondan daha küçük ise de bunun da kıyılan ağaç lık ve bootsphktır.
ELMALI JhENDİ — Anadoluhi- sarınçİB. Göksunun sonundaki Dört kardeşler mevkiinden iki üç kilo - metre içeride Üsküdar ve Kadıköy taraflarının suyunu veren meşhur Elmalı bendi vardır. Bu bende giden yol gezmeği sevenler içip yürünme yecek kadar uzun ve sıkıntılı değil, dir. Bendin manzarası pek lâtiftir. Elmalı bendinin suları, Alemdağı civarından gelen ve oralardaki bü. ylik Küçüksu, mecralannı toplaya - rak Çavuşbaşı deresi ismini aian de re ile Kayışdağmdaki sulan topla - yarak gelep Budak deresinden temin olunmaktadır. Bu iki dere, bendden evvel birleşerek bir müddet aktık tan sonra bende vasıl olmaktadır. Çavııjbaşı ve Budak derelerinden başka Elmalı bendine iki küçük de. re daha akmaktadır. Bendin yakının da bir fabrika vardır ki sular bu . rada süzülür. Sonra Üsküdar ve Kadıköy ile Boğazıp Rumeli kıyıla rına demir borularla sevkolunur. El mau suyu, bilhassa Terkosa naza - ran çok tatlıdır. Suyuıı mikyası 4 tür. İçilebilir bir sudur. Koku ve lez zeti tabiidir.
Bu bendierin inşası için ilk defa Osmanlı Bankası memurlarından Ka rabet Sıvacıyan efendiye imtiyaz ve rümiştir. Sopra 1888 de bir şirket kurulmuştur. Şirket deniz seviyesin den 210 metre yüksekliklere kadar su isalesini kabul etmiştir
Elmalı suyunu 19 nisan 1938 ta rihinde İstanbul belediyesi şirketten satın almıştır. Sular idaresine devre dilen Üsküdar ve Kadıköy tesisatı esaslı surette tanzim edilmeğe baş _ lanmışlır. Belediye bu suyu aldık . tap sonra 946 yılına kadar yeniden 55.361 metre boru döşemiş, 13 yan gın musluğu ve 18 halk çeşmesi aç mıştır. Tergih havuzlarının kum - lan ve plâkaları değiştirilerek yeni den bazı tesisat yapılmıştır. Bundan başta kârgir bendde yapılan tadiller ve tesisler sayesinde bendde yüzde 9,2 fazla su bulundurmak imkânı ha ııl olmuşsa da yağmurlar az yağ dığı senelerde bepd dolmamak tadır.
Elmalı bendinde, Kandilli ve Kozya. tağında istasyonlar tesis olunmuş tur. Yeni tesisatla Üsküdar - Kadı köy ve civarına verilen su miktarı yüzde 22,4 arttırılmıştır.
Anadoluhisanmn bir gezme yeri de Göztepedir, Tabiî güzellikleri ve suyu ile tanınmış olap bu köy, Hisa ra yarım saatlik bir mesafededir. #
Göztepe suyu Istanbulun sayılı su. larındandır. Su derecesi 1 dir ki Ka ra kulak ve Çubuklu suları ayarında, dır. Göztepe suyu 24 saatte 6 ton akmakladır. Anadoluhisan, Kanlıca civarı hep bu suyu içmektedirler . Göztepe yolunda vaktiyle bir dönüm lük arazinin ne kadar sahadan iba ret olduğııpu gösteren bir dönümlük bir havuz vardır.
Göztepeye Kanlıcadan da bir saat te gidilebilmektedir. Su menbaının bulunduğu dağ 150 metre yüksekli - ğinde ise de aktığı yer çukurdadır. Bunun için manzarası pek güzel de ğildir.
Anadoluhisanmn bir gezme yeri de Kevacık’tır. Bı.ııası kadıasker Hasaıı Tahsin efendi tarafımdan ya pılan bir çiftliktir. Yukarıda bahsi geçen havuz buradadır. Civarda vak tiyle köşkler yapılmış ise de sonra dan yıkılmıştır.
ORHAN ÇİNİLİ
Yazan: —
O R H A N
Ç İ N İ L İ
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi