YAŞLILIK ve ANESTEZİ
Yaşlılık ve Anestezi
Her sabah yeni bir gün doğarken,
Bir gün de eksilir ömürden;
Her şafak bir hırsız gibidir,
Elinde bir fenerle gelen.
Yaşlılık ve Anestezi
Yaşlanma; organ ve dokuların fonksiyonlarında ve
yapısında değişikliklere yol açan, tüm doku ve organlarda progresif atrofi, fibrozis ve elastisite kaybı ile seyreden fizyolojik bir süreç
Ortalama yaşam süresi:
– Roma İmparatorluğu: 30 Y – 1700 İngiltere: 35 Y
– 1900 Gelişmiş ülkeler: 47 Y – 2000 Gelişmiş ülkeler: 75 Y
Yaşlılık ve Anestezi Terminoloji
WHO:
– 65 yaş ve üzeri geriatrik – 65-74 yaş arası genç yaşlı – 75-84 yas arası ileri yaşlı – 85 yaş ve üzeri çok yaşlı
Kronolojik yaş anestezi için tek başına bir
Yaşlılık ve Anestezi
ABD’de tüm hastane bakım günlerinin %48’i
geriatrik olgular için kullanılmaktadır.
Her 4 cerrahi olgudan en az biri 65 yaş ve
üzerindedir.
Önümüzdeki iki dekatta bu yüzde daha da
Yaşlılık ve Anestezi
Geriatrik olgularda dikkate alınacak özellikler :
1. Major organ fonksiyonlarında değişmeler,
2. İlaçlara yanıtta oluşan farklılaşmalar,
3. Yandaş hastalılarda artış,
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Santral Sinir Sistemi Değişiklikleri
Kortikal bölgede nöron kaybı,
Serebral, serebellar korteks, lokus seruleus,
talamus, bazal ganglion nöronları %50 azalma,
80 Y. beyin kitlesinde %20 azalır
Kafatası içinde beyin volümü %92’den %82’ye
Nörotransmiter aktivitesinde azalma,
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Santral Sinir Sistemi Değişiklikleri
Serebral kan akımı ve oksijen tüketimi azalır Serebrospinal sıvıda artış
Serebral vasküler otoregülasyon korunur.
Otonomik homeostaziste bozulma.
Görsel, işitsel reaksiyon zamanı kısa dönem bellek
ve uzaysal koordinasyonun bozulması
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Santral Sinir Sistemi Değişiklikleri
80 Y. otonom sinir sistemi nöronlarında, adrenal
medulla kitlesinde ve kortisol sekresyonunda %15 azalma
Yaşlıda katekolamin sekresyonu gençlerden 2 – 4 kat fazla
End-organ duyarlılığında, adrenerjik reseptörlerde
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Santral Sinir Sistemi Değişiklikleri
Baroreseptör yanıt, postural yanıt, vazokonstriktör
yanıt hız ve büyüklük bakımından sekteye uğrar;
Geriatrik olgulardaki hiperadrenerjik durum
ilaçlarla, miyokard depresyonuyla yada volüm kaybıyla engellenirse ortaya çıkan arteriyel hipotansiyon çok derin ve düzeltmesi güç.
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Kardiovasküler Sistem Değişiklikleri
Kardiovasküler hastalıklar % 60 – 65 oranında Koroner damar hastalıkları ilk sırada
Yaşlanmayla:
– Vetrikül duvar kalınlığında artma – Myokardial fibrozis
– Valvüler fibrokalsifikasyon – Büyük arterlerde ateroskleroz – Aortik sistolik basınç artışına
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Kardiovasküler Sistem Değişiklikleri
Atım volümünde azalma Kalp atım hızında azalma Kalp debisinde azalma
Vasküler rezistansta artma
Dolaşım zamanında uzama Arteriyel elastisitede azalma
Adrenarjik yanıt yeteneğinde düşme
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Solunum Sistemi Değişiklikleri
Akciğer elastisitesinde azalma Göğüs kafesinde sertleşme
Alveoler septum kaybı
Residüel volüm artışı
Vital kapasite kaybını
Gaz değişim etkinliğinde azalma Solunum işinde artma
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Solunum Sistemi Değişiklikleri
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Renal Değişiklikler
Gençlerde renal dokular 270 gr, 80 Y. % 30 azalır 40 Y. itibaren total renal kan akımının her dekad
için %10 azalır
80 Y. genç çağdaki glomerüllerin % 50 si
nonfonksyonel
GFR 90 Y. %50 düşer
İdrar konsantre etme yeteneği azalır.
İlaç klirensi ve idrarı konsantre etme yeteneğinde azalma
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Renal Değişiklikler
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Hepatik Değişiklikler
80 Y. karaciğer kitlesi % 40 azalır. Hepatik ve splaknik kan akımı azalır. Mikrozomal enzim aktivitesi azalır.
Geriatrik olgular ilaçlara, hipoksiye ve düşük kalp
debisine bağlı hepatik hasara gençlere göre daha fazla duyarlıdır.
Opioid, barbitürat, benzodiazepin, propofol,
etomidat, nondepolarizan kas geşetici ve hepatik biotransformasyona uğrayan diğer ilaçlarının
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Metabolizmadaki Değişiklikler
Adipoz doku fraksiyonu erkeklerde %18'den
%36'ya, kadınlarda %33'den % 48'e yükselir.
Liposolubil ilaçların eleminasyon yarı ömrü uzar Glukoz yüklenmesine tolaribilite azalır.
Bazal metabolizma hızı %10-15 azalır.
Vucut ısı üretimi azalır
Tekrar ısınma süresi uzar.
Vucut ısı değişimleri ve liposolubil ilaç yarı ömrü
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Metabolizmadaki Değişiklikler
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Hematopoetik Sistem Değişiklikleri
Vasküler, metabolik hastalık hiperkoagulabilite ve
periferal tromboz
u arttırır.
Total kemik iliği ve dalak kitlesi, hematopoetik cevap azalır, anemi oluşur.
Eritrosit frajılıtesi artar.
İmmün cevabın efektivitesi ve selektivitesi azalır.
Major organ fonksiyonlarındaki değişmeler Kas iskelet Sistemi Değişiklikleri
İntervertebral aralıklar daralır, vertebral kolon
kısalır, intervertebral foramenler kapanır.
Spinal, epidural anestezide başarısızlık %5 – 10 . Servikal vertebralarda osteoporoz ve osteoartrit
vertebrabaziler yetersizliğe neden olabilir.
Premedikasyonda endotrakeal entübasyon
koşulları ve baş hareketinin mental duruma etkileri değerlendirilmelidir.
İlaçlara yanıtta ortaya çıkan değişiklikler
Halotan, isofluran ve desfluranın MAC değerleri
yaşa bağlı olarak lineer biçimde azalır.
Lokal anestetik, narkotik, benzodiazepin ve diğer
intravenöz anestetik ajanlara gereksinim azalır.
70 Y.barbitüratların indüksiyon dozu %30 azalır. Neden ilacın başlangıç dağılım volümündeki
düşme ve daha yüksek plazma yoğunluğu.
İlaçlara yanıtta ortaya çıkan değişiklikler Anestezik gereksinimindeki değişme hızı
– Kortikal nöronlardaki kayıp hızı – Korteksteki nöronal dansite düşüşü – Serebral metabolik hız düşüşü
– Serebral kan akımı düşüşü
– Beyinde yaşla ilişkili nörotransmitter aktivitesi azalması ile paralellik gösterir.
İlaçlara yanıtta ortaya çıkan değişiklikler
Opioidler, barbitüratlar ve benzodiyazepinler
için doz gereksinimi
– Veriler inhalasyon anesteziklerine ait veriler kadar tutarlı değildir.
– İlerleyen yaşla bu ilaçların daz
gereksinimindeki düşüşün kompartmanlar arasındaki transferinin gecikmesine bağlı olması muhtemeldir.
İlaçlara yanıtta ortaya çıkan değişiklikler
Spinal, epidural ve infiltrasyon anestezisinde
duyu bloğu için daha az lokal anestetik gerekir.
Tüm kas gevşeticilerin klirensi yaşa bağlı olarak
azalmakta, etki süresi yaşla belirgin şekilde uzamaktadır.
Hoffmann eleminasyonu ile yıkılan atrakuryum ve cisatrakuryum ise çok değişmez.
Yandaş hastalık görülme olasılığında artış
70 Y. bir veya fazla yandaş sağlık sorunu %75 Yandaş hastalık sayısı prognozda yaştan önemli Yaşa eşlik eden yandaş sorunlar:
– Hipertansiyon %46.6
– Renal hastalık %31.4
– Ateroskleroz %26.9
– Koroner arter hastalığı, MI %18.5
– KOAH %14.0
Yandaş hastalık görülme olasılığında artış Goldman Risk Sınıflaması
Risk faktörü Puan
Yaş > 70 5
Son 6 ayda geçirilmiş MI 10
S3 galo yada juguler venöz distansiyon 11 Ciddi valvüler stenoz 3
NSR / AES dışı ritm 7 VES > 5 / dk 7
Genel tıbbi durum kötü 3 Abd. thr. Aorta cerrahisi 3 Acil cerrahi girişim 4
Yandaş hastalık görülme olasılığında artış
Pnömoni geriatrik hastalar için insidans, mortalite
ve morbidite yönünden özel bir risk faktörü.
Akciğer fizyolojisi ve immun yanıttaki değişme, Koruyucu solunum yolu reflekslerinde azalma,
Nörolojik hastalık, mental konfüzyon veya disfaji ile seyreden yandaş hastalıklarda artış,
Gram (-) basil orofaringeal kolonizasyon artışı,
Yandaş hastalık görülme olasılığında artış Hipotiroidi gençlerde %2, 60 Y. %4.
Obez geriatriklerde tromboemboli riski yüksek. Demans 65 Y. %5-7; 80 Y. %20.
İlaç etkileşmesi görülme olasılığında artış Tüm reçetelerin %30'u nüfusun %12'si olan
geriatrik hastalar için.
65 Y. %50'si 3 veya 4 ilacı birlikte kullanıyor. İlaç etkileşmesi 50 Y. %11.9, 80 Y. %24.9.
En sık kullanılan ilaçlar:
– Diüretikler, dijital, nöroleptikler, trankilizanlar, hipnotikler, antidiyabetikler, antihipertansifler, antidepresanlar ve antikolinerjikler.
Preoperatif Değerlendirme
Geriatrik olgularda preanestezik analizler
– Rutin
• Tam kan • İdrar analizi
• BUN, kreatinin, elektrolitler • AKŞ
• EKG, AKC Grafisi – Spesifik endikasyonlarda
• Holter EKG, EKO
• Egzersiz ve farmakolojik stres testleri • SFT
Preoperatif Değerlendirme
Supin Bisiklet Egzersizi
– Geriatrik olgularda supin bisiklet egzersizinin 2 dakikalık dönemde KAH’nı 99/dk’nın üzerine çıkarması
• Kardiak
• Pulmoner yada
• Kombine kardiyo-pulmoner
komplikasyonlar yönünden en iyi belirleyicidir
Preoperatif Değerlendirme
Riskin Belirlenmesi
– Fiziksel Durum: Geriatrik populasyonda ASA 3 ve 4’e uyan fiziksel durum, artmış
komplikasyon oranından büyük ölçüde sorumludur.
– Cerrahi girişimin yeri / tipi: Yaşla torasik ve abdominal girişimlerde komplikasyon riski artar.
– Elektif / acil cerrahi girişim: Acil girişimlerde komplikasyon riski artar
Preoperatif Değerlendirme
Geriatrik cerrahi olgularda postoperatif mortalite
yönünden risk faktörleri
– ASA fiziksel durum: ASA 3 ve 4
– Cerrahi girişim: Major ve/veya acil girişim
– Yandaş hastalık: Kardiak, pulmoner hst, DM ve renal patolojiler
– Fonksiyonel durum: < 1 – 4 MET
– Nütrisyonel durum: Kötü, anemi, Alb<35g/L
– İkamet: Ailesi ile yaşamıyor
Preoperatif Değerlendirme
Premedikasyon
Preanestezik anksiyetenin kontrolü için en yaygın
kullanılan farmakolojik ajanlar benzodiyazepinler
DİYAZEPAM
– Lipofiliktir, % 95 oranında albumine bağlanır
– Yüksek hepatik klirens
– Yaşlılarda çok belirgin depresan etkiler – Yaşla eleminasyon yarı ömrü uzar
– Doz gereksinimi her dekat için %10 azalır.
– IV enjeksiyon sonrası tromboz insidansı yaşla artar
Preoperatif Değerlendirme
Premedikasyon
MİDAZOLAM
– Daha potent bir benzodiyazepindir.
– Dose finding study of ıntramuscular midazolam preanesthetic medication in the elderly; Wong HY et al; Anesthesiology 74: 675-679, 1991
• n=100, Yaş: 60 – 86
• 70 yaş üzerindeki 3 olguda 2 veya 3 mg gibi düşük dozlarda IM midazolamla derin
Preoperatif Değerlendirme
Premedikasyon
MİDAZOLAM
– 60 - 70 yaş grubunda 2 – 3 mg IM midazolam ile optimal preanestezik koşullar
– 70 yaşın üzerinde dikkatli gözlem ve özenli
titrasyon ile operasyon odasında IV midazolam tercih edilmelidir.
ATROPİN
– Geriatrik olgularda santral antikolinerjik sendrom, aritmi, taşikardi, kardiak iskemi nedeni
Monitorizasyon
Geriatrik popülasyonda kısıtlı fonksiyonel rezervi
nedeniyle daha yoğun monitorizasyon zorunludur.
İnvaziv monitorizasyon:
– Operatif riskin belirlenmesinde
– Perianestezik sorunların saptanması ve
sağaltılmasında avantaj sağlar; Ancak:
– Aterosklerozlu olgularda arteriyel kanülasyonuna
iskemik komplikasyonların
– Myokardı iskemik ve irritabıl olgularda, pulmoner
arter kateterizasyonuna aritmilerin eşlik edebileceği anımsanmalıdır
Anestezik Yönetim
Herhangi bir tekniğin diğerlerine üstünlüğü
gösterilememiştir
Uygulama sırasında
– Acele edilmemeli
– Polifarmasiden kaçınılmalı
– Bireysel yanıtlar konfirme edilinceye dek:
• Uygulanan ilaçların dozları
• Uygulama hızları düşürülmeli
• Oluşan değişimler gözlenmeli,
Anestezik Yönetim
Çalışmaların sonucu: genel anestezi veya santral
nöral blokaj yerine lokal anestezi uygulandığında geriatrik hastalarda prognoz daha iyi.
Lokal anestezi; katarakt, dental/oral cerrahi ve ekstremite girişimlerde uygulanabilir.
Anestezik Yönetim
Rejyonel anestezi:
– Postop. azot dengesini korunması, – Cerrahiye stress yanıtı azaltılması, – Periop. kan kaybını azaltılması,
– Periop. myokardiyal iskemi ve akut serebral değişikliklerin süratle fark edilmesi,
– Postop. tromboemboli riskinin azaltılması, – Postop. mental konfüzyonun azaltılması,
– Postop. erken mobilizasyon sağlanması gibi
Anestezik Yönetim
Rejyonel anestezinin limitasyonları:
– Sadece periferik ve alt abdominal cerrahi girişimler için uygundur.
– Koagülopati, sepsis, serebrovasküler hastalıklarda uygulanamazlar.
– Uygulaması sırasında verilen sedatiflerin dozu iyi titre edilmezse genel anesteziye
Anestezik Yönetim – Rejyonel Anestezi
Spinal Anestezi
Yaşlılarda damar sklerozu nedeniyle subaraknoid
aralıktan absorbsiyon yavaşlar.
Anestezik ilaç daha uzun süre spinal sıvıda kalır. Bu nedenle yaşlılarda spinal anestezi süresi uzun,
maksimum motor blok ve analjezinin başlangıç süreleri daha yavaştır.
Spinal anestezide hipotansiyon yaş ile artar.
Hipotansiyon oranı 50 Y % 10'dan, 80 Y %30'a yükselir.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
İleri yaş genel anestezi için kontrendikasyon
oluşturmaz
Geçmişte inanıldığı gibi genel anestezi, rejyonal
anesteziden daha az güvenli değildir.
Solunum yolu kontrolünün, mekanik
ventilasyonun ve trakeobronşiyal aspirasyonun önemli oldugu durumlarda rejyonal anesteziye yeğlenebilir
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Genel anestezinin avantajları:
– Tüm vücut bölgeleri için uygulanabilir, – Daha fazla ilaç seçeneği vardır,
– Derlenme profilleri geliştirilmiş yeni inhalasyon ajanları kullanılabilir
Dezavantajlar:
– Postoperatif dönemde daha yüksek insidansta mental konfüzyona ve bulantı kusmaya neden olur.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
İndüksiyon
Maske ventilasyonu ve entübasyon sırasında
yaşlanma ile orofasiyal yapılarda oluşan
değişiklikler veya dişlerin olmayış, maskenin yüze adapte olmasını engelleyebileceğinden,
başlangıçta protez dişlerin yerinde bırakılabilir.
İlerleyen yaşla, solunum yolunun koruyucu
reflekslerinin azalması ve hiatus hernisi insidansinin artması, geriatrik olgularda regürjitasyon ve aspirasyon olasılığını arttırmaktadır.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
İndüksiyon
Servikal vertebralarda osteoporoz / osteoartrit Vertebro – baziler arter yetmezliği olasılığı
Başın ekstansiyonu ile mental durum değişiklikleri
ve entübasyon koşullarına dikkat edilmelidir.
Yetersiz anestezi altında laringoskopi ve endotrakeal
entübasyonun oluşturduğu stres myokardiyal iskemi, ventriküler ektopi, sol ventrikül yetersizlik ve
serebral hemoraji gibi komplikasyonlara yol açabilir
Entübasyon öncesinde opioidler veya lokal
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Pozisyon - Koruma
Yaşlılarda azalmış yumşak doku ve deri
perfüzyonu nedeniyle iskemik bası yaraları artar
Basınç noktaları ve periferik sinirler korunmalı Yaşlanmayla ilşkili osteoporoz ve artritler
nedeniyle pozisyon ile iatrojenik hasar artar
Boyun pozisyonuna dikkat (VBY)
Cildin senil atrofisi nedeniyle adheziv elektrot ve flasterlere dikkat.
Azalmış lakrimasyonda göz koruması önemli
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
İndüksiyon
İnduksiyon döneminde düşen kalp debisi ve
uzayan dolaşım zamanı nedeniyle IV uygulanan ilaçların etkilerinin başlaması gecikebilir.
Bu gecikme, başlangıç dozunun yetersiz kaldığı şeklinde yorumlanmamalı, ilave doz
uygulamasının surdozaja neden olabileceği anımsanmalıdır.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
İndüksiyon
Tiyopental uygulamasında:
– Doz gereksinimindeki azalma
– Etkinin başlama süresindeki uzama
– Etki süresindeki uzama dikkate alınmalı – Kardiyovasküler etkilere karşı duyarlılık
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
İnhalasyon ajanları
40 Y üzerinde her dekat için MAC değeri % 4
oranında azalır.
MAC'ın azalma nedeni: serebral oksijen
tüketimindeki, serebral kan akımındaki, nöronal dansitedeki değişiklikler.
Desfluran geriatrik olgularda tercih edilebilir: daha az metabolize edilir, daha düşük konsantrasyonda toksik metabolit oluşturur, kısa derlenme süresi sağlar, myokardiyal kontraktilite ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonunu daha az deprese eder.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Opioidler
Morfin: gençlerde t ½: 2.9 h, yaşlılarda t ½: 4.5 h Meperidinin proteine bağlanmayan fraksiyonu 30
Y % 30, 70 Y % 70
En uygun opioid seçeneğini fentanil ve analogları
– Eliminasyon yarı ömrü kısa
– Peranestezik ağrılı uyarana kardiyovasküler, hormonal yanıtı daha iyi baskılar
– Myokardiyal fonksiyon ve kalp debisini daha az etkiler
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Kas gevşeticiler
Nondepolarizan kas gevşeticilerde etkinin başlama
süresi ve etki süresi uzar.
Atrakurium ve sisatrakuryum besilatın etkisi ve
eleminasyonu gençlere benzer.
Nedeni bu ilaçların hoffmann eleminasyonu veya
plazma ester hidrolizi ile inaktivasyonun yaştan ve karaciğer, böbrek gibi organlardan bağımsız
olmasına bağlıdır.
Neostigmin yaşlılarda artmış kardiovasküler
hastalık zemininde ciddi kardiak aritmilere neden
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Yaşlılarda kısa süreli minör girişimlerde bile rektal ısıdaki düşüş yaşla artar:
– Bazal metabolizmada 30 Y sonra her yıl için % 1 düşüş – Bozulmuş ısı prodüksiyonu
– Azalmış termoregülasyon yeteneğine bağlı
Titreme oksijen tüketiminde % 400 ila % 500 artış ve
hipoksemiye neden olur.
Ayrıca hipoterminin derlenmede gecikme, koagülopati, negatif azot dengesi, hipovoleminin maskelemesi gibi bir çok sakıncası vardır.
Hipoterminin önlenmesi geriatrik populasyonda yaşamsal bir önem taşır.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Yaşlı hastalar postoperatif dönemde anesteziklerin
rezidüel etkileri, yetersiz dekürarizasyon, sedasyon, ağrı, opioidlere bağlı solunum
depresyonu gibi faktörler nedeniyle hipoksik epizot yaşama riski daha fazladır.
Bu nedenle geriatrik olguların erken postoperatif
dönemi yoğun bakımda geçirmeleri; pulse
oksimetre ile monitörize edilmeleri; postoperatif ağrı tedavisi, solunum egzersizleri ve fizyoterapi konusunda duyarlı davranılması zorunludur.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Son 15 yıl içerisinde geriatrik populasyonda
postoperatif mortalite ve morbidite anlamlı derecede azalmıştır:
– Beta adrenarjik blokerlerin daha agresif kullanılması
– İntraoperatif normoterminin sürdürülmesi
– Proflaktik antibiyotik kullanılması
– Kan transfüzyonu uygulamasında uygun
endikasyon seçimi ile düşüş
– Yeni kısa etkili anestezikler ve Out-patient anestezi
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Postop. Ağrı tedavisi
Postoperatif ağrı myokardial iskemi, taşikardi,
hipertansiyon, hipoksemi gelişmesine katkıda bulunur.
Postoperatif dönemde aynı anda sadece bir opioid kullanılmalı, ilacın IV yolla verilmesi halinde
gençler için kullanılan dozun yaklaşık yarısı uygulanmalı, toksik semptomların tanı ve sağaltımında naloksandan yararlanılmalıdır.
20 Y üzerinde HKİVA’de ilk 24 saatlik ortalama
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Postoperatif Deliryum
Geçici bir mental fonksiyon bozukluğudur.
Morbiditenin artmasına, fonksiyonel iyileşmenin
gecikmesine ve hastanede yatma süresinin uzamasına neden olur.
Bilişsel fonksiyonlarda, düşünme ve algılama
kabiliyetinde ve bellek fonksiyonlarında geçici bir bozukluk ortaya çıkar.
Hastalar yer ve zaman oryantasyonlarını
kaybederler, dikkatlerini belli bir noktada toplayamazlar
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Postoperatif Deliryum
İnsidans: Tüm yaş gruplarında %5 – 10, geriatrik
populasyonda % 10 – 61.3
Risk faktörleri: Artan yaş, uzamış anestezi süresi,
düşük eğitim düzeyi, reoperasyon, postoperatif enfeksiyonlar, solunumsal komplikasyonlar.
Pnömoni, üriner enfeksiyon, sıvı elektrolit bozukluğu, sepsis, myokard enfaktüsünün başlangıcındaki tek belirti olabilir.
Tedavi edilmemiş veya yeterince kontrol altına alınmamış ağrı deliryum gelişmesine yol açabilir.
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Postoperatif Deliryum
Postoperatif 2. veya 3. gün ortaya çıkan bulgular
geceleri artar.
Olguların büyük çoğunluğunda reverzıbl
Olguların % 1’inde girişimden 1 – 2 yıl sonra bile
tablo devam edebilir.
Bulgular bazen farkedilmeyecek kadar hafif
seyredebilir.
Bazen depresyon olarak tanımlanabilir.
Hastaların %20-30’unda deliryum ölümle sonuçlanır
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Postoperatif Deliryum
Risk oluşturan ilaçlar: Antikolinerjikler, digoksin,
antipsikotikler, antidepresanlar, narkotik ve non-narkotik analjezikler, H2-blokerler
Tedavi: Nedene yönelik tedavi, klinik tabloya yönelik tedavi
Haloperidol: 0.25 – 2.0 mg PO veya 0.5 mg IM (saatte bir)
Out-patient anestezi, kısa etkili anestezik, sedatiflerin kullanılması ve kısa sürede externasyon
Anestezik Yönetim – Genel Anestezi
Postoperatif Zihinsel Fonksiyon Bozukluğu
Postoperatif dönemde bellek bozukluğu, öğrenme
zorluğu, sayıları organize etme ve bazı psikomotor becerileri yerine getirme kabiliyetinde azalma ile karakterize bir durumdur.
>60 Y, mayor cerrahi, postop. 1. Hft: %25, 3 ay
sonra % 10
Ety: ?, İleri yaş, preoperatif dönemde verilen