• Sonuç bulunamadı

2 soru 2 yanıt

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "2 soru 2 yanıt"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Kitaplar

OSMANS. AROLAT

Deniz Küstü

Yaşar Kemal, Toros Yayınları. 449 sayfa, 500 lira...

Yeni kurulan Toros Yayınlan, Yaşar Kemal’in dört ki­ tabını yayımladı: Deniz Küstü, Yılanı öldürseler (roman), Uç Anadolu Efsanesi ve Yaşar Kemal’in Sabahattin Eyüb- oğlu ile birlikte hazırladığı, önsözünü Azra Erhat’ın yazdığı Gökyüzü Mavi Kaldı adlı halk edebiyatından seçmeler ki­ tabı.

Yaşar Kemal’in beş yıl önce Milliyet’te tefrika edilen Deniz Küstü’ sü, yapıtlarında öteden beri Çukurova’yı iş­ leyen yazann ilk İstanbul romanı olma özelliğini taşıyor. Çukurova’yı konu almayan romanlannm ise İkincisi, Deniz Küstü’ den kısa bir süre önce yayımlanan A l Gözüm Seyreyle Salih, bir Karadeniz kasabasında Şile’de geçiyordu.

Yaşar Kemal, İstanbul’u tüm karmaşıklığı, gürültüsü, patırtısı, düzensizlikleri ve en önemlisi insanları ile yan­ sıtmak amacıyla yeni bir teknik, yeni bir üslûp deniyor Deniz Küstü’ de. Mekân ve insan coğrafyası alabildiğine zengin olan roman, sürükleyici bir sinema filmi izlenirmişçesine, bir solukta okunabiliyor.

SORU— Sayın Yaşar Ke­

mal kısaca özgeçmişinizi

anlatır mısınız?

YANIT - 1923 yılında Adana’nın H em i^ köyünde doğdum. O zaman köyün adı Göğceli idi. Daha okur yazar olmadan işe şiirle başladım. Karacaoğlan gibi olma niyetiyle olacak. Son­ ra okula gittim, ilkokulda yaşlı halk şairleriyle çıkış­ tığımı anımsıyorum, ilkoku­ lu bitirince Âşık Rahmi’nln çırağı olacaktım, karar ver­ miştim. Gidemedim, Âşık Rahmi yerine Adana'ya or­

taokula gittim. Ortaokuldan j ayrıldıktan sonra folklor

derlemelerine başladım. Adana Halkevi ilk kitabım

! Ağ.tları 1943 yılında yayın­

ladı. 1951’de İstanbul’a ge­ linceye kadar çeşitli işlerde girdim çıktım. İstanbul’a gelince Cumhuriyet gazete- • sine girdim. Cumhuriyet için Anadolu'nun çeşitli kö­ şelerinde röportajlar yap­ tım. Romanlarım, hikâyele­ rim bu dönemde yayımlan­ dı., 1963’de Cumhuriyet’ten ayrılarak serbest yazarlığa başladım. Yirmi yedi kita­ bım var.

SORU— İstanbul'u konu alan ilk romanınız Deniz Küstü’de, öteki romanları­ nızda rastlanmayan bir üs-

I lupla karşılaşıyoruz. Buna

neden gerek gördünüz?...

YANIT — Beni zorlayan, bellenmiş romanın dışına iten zorluklar var. Eski, bellenmiş tekniklerle bir türlü karşılaştığım yeni eko­ nomik, sosyolojik, psikolo­ jik biçimleri, içinde bulun­ duğum, yaşadığım insanları anlatamıyorum. Bunlar beni yeni bir tekniğe, yeni bir anlatışa, kuruluşa zorluyor. Eğer yeni gelişmeler, insan­ ların karşılaştıkları yeni ola­ naklar romancıları yeni dün­ yalar araştırmaya itiyorsa, bu edebiyat için bulunmaz bir şeydir. Bellenmiş ro­ manı aşmak bir zorunluk- tur. Ben, yeni romancıların denemelerin bile az, tek- düzenli buluyorum. Daha çeşitli olanakları zorlama­ lıydık. Yeni romancılar

de-Zamanla

Hikmet Altınkaynak, Yalçın Yayınlan,

94 sayfa, 125 lira...

Araştırmacı-eleştirmen Altınkaynak, “ Zamanla” kitabın­ da, 23 deneme yazısına yer vermiş. Yazar, bu yazılarında sanat ve eleştiri, bazı yazarlar ve bazı kitaplar üzerine düşüncelerim dile getiriyor. Ele aldığı yazarlar arasında Tevfik Fikret, Orhan Kemal, kitaplar arasında ise, Büyük Gözaltı, tlyada önde geliyor. “ Eleştiri üzerine ya da anlnmnt görmek” başlıklı yazıda sanat/edebiyatır. önemi üzerinde dururken, şöyle diyor: “ Yeryüzünde anayasası olmayan, dev­ letler vardır. Ama aanat/edebiyatı olmayan bir ulus gös­ termek güçtür (...) Bu da bize şunu kanıtlar ki, sanat ve edebiyat siyasal kum mİ Ağmanın da önünde gider, ondan daha çok insanidir.”

Fenomenoloji ve Hukuk

Doç. M. Niyazi öktem, üçdal Neşriyat, 120 sayfa...

Felsefî bir kavram olan fenomenoloji, burjuva fel­ sefesinin birçok akımında kendini göstermiş, Husseri tara­ fından kurulmuş kavramdır. Temelinde bilincin objeye yö­ nelmesi yatar. Öktem’ in kitabının önsözünde belirttiği gibi, bazı yazarlar fenomenolojide ile maddeyi birleştirerek, bir uzlaşma sağlarlar ve materyalizmle idealizm arasında bir senteze ulaşırlar. Yazara göre bu “ doğal hukukun yeniden doğuşu” sonucunu da beraberinde getirir. Kitap iki temel bölüm, sonuç ve Fransızca bir özetten oluşmakta, ilk bö­ lümde fenomenolojik akımın genel felsefesi ele alınmakta. Fenomenolojinin amacı, varlık ve özün kavram olarak ir­ delenmesi, bilgi kuramı ve fenomenolojiye ilişkin sorunlar bu bölüm içinde işleniyor. Kitabın ikinci bölümünde feno­ menolojik akınım hukuk felsefesine yansıması, öze yöneliş yönteminin hukuka uygulanması, hukukun özü normdur, anlayışı, hukukun özü adalettir anlayışı, hukukun özü toplumsal realitedir anlayışı, hukukun kendine özgü a priori bir özü vardır anlayışı bölüm içinde ayn ayrı ele alınıp irdeleniyor. Bunlara, çıkarılan sonuçlar ekleniyor. Kitabın sonunda ise, Fransızca özetin yan ıs ıra kaynakça yer alıyor.

Karikatüre Selâm

Atilla özer, kendi yayını, 64 sayfa, 150 lira...

Atilla öze r’in 1973-82 yıllan arasında çizdiği 52 karikatürün yer aldığı bir albüm, “ Karikatüre Selâm” , özer, Eskişehir’de oturan bir sanatçı olduğu için, kendi olanaklanyla kitabım orada bastırmış.

★ Kitap, “ Böyle Başladı” , “ Karikatüre Selâm” ve “ Bir Başka Çizgi” başlıklannı taşıyan üç bölümden oluşuyor, özer, profesyonel değil ama çağdaş bir sorumluluğu taşıyan bir sanatçı.

ğil, hepimiz. Yazık ki roman sanatı en tutucu sanattır. Çünkü yüzde yüz insanlığın ilerlemesine bağlıdır.Kısa- cası ben bilinçli olarak yeni biçimler anyorum. Çağımın romancılarının ne getirdik­ leri üstünde çok duruyo­

rum. Sonra kendi çevremin özelliklerinin, kendi özelli­ ğimin üstünde çok duru­ yorum. Kendime sonuna kadar bağlı kalmaya çalışı­ yorum. Bunun benim biçi­ mimi ve üslubumu yarata­ cağına inanıyorum.

Referanslar

Benzer Belgeler

Çünkü gezegen, ay›n ilk günlerinde bile Günefl’ten yaklafl›k bir saat sonra bat›yor ve par- lakl›¤› 1,7 kadir, yani oldukça düflük.. Bu s›rada Merkür’ü görmek

Geriye yüzer havuzlar yerine Pendik Tersanesi’nin büyük gemi inşaatları için yeni hizmete giren kuru havuzu kalıyor ki, bu havuz hem tamir havuzu olarak di- z.ajn

1933 yılında özel sektöre yalnızca yük taşımacılığının bırakılması, yolcu taşıma hakkının devlete verilmesi ile Şirketi Hayriye ke- penklerini indirdi..

Sinire uygulanan elektriksel bir stimulus uygula- nan akım belli bir düzeye ulaşınca sinirde depolarizas- yona neden olur. Düşük düzeyde verilen akımla olu- şan aktivite

Tip I, radial başın anterior çıkığıyla birlikte ulnanın kısa oblik veya yaş ağaç kırığı; tip II, radial başın posterior veya posterolateral

Hikmet Onat’ın 1910’lar- dan başlayarak günümüze değin 65 yılı geçen oldukça geniş bir zaman kesitinden seçilmiş ürünlerini bir araya getiren sergi, onun

Red cell distribution width levels were found to be significantly higher in patients diagnosed with AA in comparison to the control group.. The commonly used, low-cost RDW test may

ve sayıları giderek artan işletmeleriyle Alman ekonomisine katkı sağlamaktadırlar. 2007 yılında bu işletmelerin sayısı 703 bine, yıllık toplam cirosu 32,7 milyar