• Sonuç bulunamadı

Resimlerini Tem Sanat Galerisi'nde sergileyen Ali Avni Çelebi:resim bir lisandır

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Resimlerini Tem Sanat Galerisi'nde sergileyen Ali Avni Çelebi:resim bir lisandır"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AŞAM

n i

« vt ‘

Son dönem çalışmaları 9. kişisel sergisini TEM Sanat Galerisi’nde açan Ali Avni Çelebi'nin sergide son dönem figürlü kompozisyon ve peyzajları ile natürmort ve portreleri yer alıyor.

Resimlerini Tem Sanat Galerisi’nde sergileyen A li Avni Çelebi

‘Resim bir lisandır’

Ş

m

anda seksen beş yaşında olan Ali Avni Çelebi

“Düşününüz” diyor “Şu kadar zamandır resim

yaparım, bir atölyeye sahip değilim. Ne kadar hazin.

Yeni resimle meşgul olan arkadaşlarımdan da yüzde

ikisi-üçü atölyeye sahiptir.”

B İ R C A N Ü N V E R _________

1904 yılında İstanbul’da doğan

Ali Avni Çelebi, okuldaki resim

çalışmaları ile öğretmenlerinin il­ gisini çekince, babasının da des­ teği ile on dört yaşında iken Sanayi-i Nefise Mektebi’ne girdi.

Hikmet Onat ve İbrahim Çallı

atölyelerinde geçen dört yıllık eği­ timin sonucunda ise, 1922 yılında kendi olanakları ile Münih’e gide­ rek, Hans Hoffman’ın özel aka­ demisinde öğrenim gördü. 1927 yılında Türkiye’ye döndüğünde, sergilediği resimlerinde Alman Ekspresyonizmi’nin, kübizmin ve konstrüktivizmin etkileri nedeniy­ le, hâlâ empresyonizmin sınırları

içerisindeki bir sanat anlayışını sürdüren akademi ile ters düştü, cumhuriyetin henüz çocuk dene­ cek yaşta olduğu o yıllarda, resim sanatına gönül verenlerde, gerek yaşamlarını gerekse sanat üretim­ lerini sürdürme çabalarını da yi­ ne bir zamanlar öğrenci oldukla­ rı bünyede aldıkları görevlerle an­ cak sürdürebiliyorlardı. Yılda bir kez ağustos ayında açılan Galata­ saray sergisinin dışında, resimle­ rinin sergilenme olanakları da yoktur. Dolayısıyla ressamların yalnızca resim yaparak yaşama şansları da. Konya’ya tayin,edildi­ ği 1938 yılında Güzel Sanatlar Akademisi’nde göreve başladı ve 1968’de emekli olana kadar da ça­

lıştı. 9. kişisel sergisini TEM Sa­ nat Galerisi’nde açan sanatçının sergide, son dönem figürlü kom­ pozisyon ve peyzajları ile natür­ m ort ve portreleri yer alıyor. Ser­ gi 26 nisana kadar sürüyor.

— Sayın Hocam, sizin Sanayi-i Nefise Mektebi’nde eğitim gördü­ ğünüz yıllarda, okuldan mezun olmak belli bir programa bağlı de­ ğildi. “Zamanımızda mezuniyet

ancak Avrupa konkorunu kazan­ m akla mümkündü” diye açıkla­

mıştınız. 1936’ya kadar devam eden bu durumla, bugünkü Güzel Sanatlar Fakültesi eğitim süresini karşılaştırırsak, olumlu-olumsuz düşünceleriniz neler?

ÇELEBİ — Okulda bulundu­

ğum zaman genç bir talebeydim. Mezun olma keyfiyetini hiçbir za­ man düşünmezdim. Çalışır durur­ dum. Ve ancak o zamanlarda, o konkurda kazanan kimseler me­ zun olur ve bazen Avrupa’ya gön­ derilirdi. Bugünkü akademi tale­ besi ile mukayese edersek, yaşım başım kısmen almış, geleceğini düşünerek endişelenir ve bir an ev­ vel mezun olmak gayesini taşır. Dolayısıyla çok ziyan ölüyorlar. Güzel sanatlarda bir talebenin çok genç olması lâzım. Tıpkı konser- vatuvar talebesi gibi.

— Hocam, bu uzun süreç içe­ risinde Türk resim sanatının geli­ şim, oluşum ve bugünkü durumu hakkında neler düşünüyorsunuz?

ÇELEBİ — Ben şimdi hemen

hemen seksen beş yaşındayım. Düşününüz, şu kadar zamandır resim yaparım, bir atölyeye sahip değilim. Ne kadar hazin. Yine re­ simle meşgul olan arkadaşlarım­ dan da, yüzde ikisi-üçü atölye sa­ hibidir. İsterim ki, bugün spora verilen ehemmiyet kadar, sanatı­ mıza da verilsin. Gençlerimiz çok istidatlı. Sporcuları gönderdikle­ ri gibi sanat öğrenimi gören tale­ beleri de göndersinler. Bugün Av­ rupa’da kaç sporcu kafilemiz var. Bunlar ne veriyor memlekete? Genç çocuk, gücü kuvveti yerin­ de, yapabiliyor. Ama dört sene sonra, bırakıyor. Seksen beş yaşın­ da zıplayabillyorsa, zıplasın ya.

— Sanatta özgürlüğün kullanıl­ m asını nasıl değerlendiri­ yorsunuz?

ÇELEBİ— Özgürlük, sanatta

tekamüllerden olur. Büyük bir ol­ gunlukla, tamamıyla dolar, mele­ kesi artar, ondan sonra verirse ve­ rebilirse patlak verir. Özgürlük orada olur. Yoksa suni olarak öz­ gürlük yapayım derseniz olmaz.

— Peki Hocam, sizce resim nedir?

ÇELEBİ — Resim düşünülecek

olursa bir lisandır. Bir ifade şek­ lini de temsil eden bir vasıtadır. Bir yazarın orman kelimesi ile bir ressamın orman kelimesini cüm­ le halini alırsak, ikisinin arasında­ ki fark ne kadar büyüktür. Mese­ lâ kilise, Hıristiyanlığın ilerleme­ si ve yayılması için ressamlardan çok istifade etmiştir. Kiliseye ge­ len insanların resimlere baktığı za­ manki etkilenmeleri ile aynı konu­ nun yazıdaki etkilenmeleri başka­ dır. Resim uluslararası bir lisan­ dır. Halbuki lisanımızı düşünün, burada anlaşılır ve mahallidir.

— Sizin sanatınız irdelenirken Kübizm, konstrüktivizm ve Al­ man Dışavurumculuğu’nun etki­ leri olduğu vurgulanmakta. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?

ÇELEBİ — Evet. Alman ve

Fransız dışavurumculuğu arasın­ da hissi olarak bir fark vardır. Fransızınki daha yumuşak, Alma- mnki ise daha serttir. Ben talebe­ lik devremi Almanya’da geçirdim. Tabii ki oranın armonisinin, ahen­ ginin tesiri altında kaldım. Ve o terbiye ile resim yaptım. O izler bende vardır. Kabil-i inkâr değil. Ama, acaba Ali bilhakkin konsü- rüksiyon üzerinde misin? Burada bir parça farklı düşünüyorum. Resmin çatısı anlamında *kons- trüksiyon’u kullanıyorum. Res­ mimde bir mas-bütün halinde toplanması. Ali Hoca bu kadar yapabildi. Ne ayağı vardı, ne başı vardı. Koştu durdu. Ama nasıl koştu durdu, ayaksız ve başsız!..

— Türk resim sanalının nere­ deyse gelişimine koşut sanat serü­ veninize rağmen, neden 9. kişisel sergi? Daha yoğun bir sergileme mümkün olamadı mı?

ÇELEBİ — Ben sergi açacak

bir kimse değildim. Hiçbir şeyi umursamazdım. Resim yapar, bir tarafa koyardım. Bu galeriler be­ ni baştan çıkardı.

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Paul Chan, De-Yi Xu, Ju-Chi Liu, Yi-Jen Chen, Brian Tomlinson, Wen-Pin Huang, Juei- Tang Cheng.. The effect of stevioside on blood pressure and plasma catecholamines in

[r]

認識自然生產 ㄧ、何謂自然生產?

Three instruments used to collect the data included the Brief Psychiatric Symptom Rating Scale (BPSRS), Chinese Health Questionnaire (CHQ), and the Attitude Toward Truth Telling

[r]

According to our data, when hospitalized ID patients had additional infectious diagnoses, consultation demands of IDCMSs were not enhanced.. Moreover, the consultation patterns

1 臺北醫學大學 圖書館 夜間及假日還書箱服務辦法 94 年 11 月 18 日圖書委員會議新訂通過 第一條

RESULT(S): Obese women with polycystic ovary morphology (PCOM) had a greater risk of developing of PCOS (odds ratio [OR], 2.5; 95% confidence interval [CI], 1.5-10.4) than