• Sonuç bulunamadı

Atatürkçü eğitim ve Tonguç

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Atatürkçü eğitim ve Tonguç"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Atatürkçü Eğitim ve Tonguç

Bütün dünyaca eşsiz nitelikte olduğu kabul edilen ve öncelikle

de geri kalmış ülkelere kalkınma örneği olarak önerilen bu

eğitim kurumlarını, ne yazık ki hemen hemen hiç

yararlanmadan yok ettik.

ölümünün 31. yılında, Köy Enstitüleri’ni kuranlardan biri olan t.Hakkı Tonuç’u, onu göreve getiren Atatürkçü eğitim siste­ mindeki olguyu ve Köy Enstitüleri’nin ka­ patılması sonucu doğan bazı olumsuz ge­ lişmeleri kısaca anımsatmaya çalışacağım. Köy Enstitüleri ve Tonguç olayını kav­ rayabilmek için bazı hazırlayıcı ve yaratıcı ön olguları iyice bilmek gerekmektedir. Bi­ rincisi, evrensel insan A tatürk’ün en çok önem verdiği, hatta ekonomik kalkınma­ nın bile temelini oluşturacağını kabul etti­ ği, eğitim ve öğrenmen olgusudur. Bu olgu­ yu yaratırken durmadan, her ilde, her yer­ de, her öğretmen evinde, “ Öğretmenler sız,

bu yurdun gerçek kurtarıcısı ve yaratıcısı olacaksınız’’ diye aşıladığı ve kendisinin ör­

nek olduğu Türk devrimin! yaratan büyük idealin, 1945’li yıllara kadar yaşamış olma­ sıdır. İkincisi, yine A tatürk’ün 1921 yılın­ da Sakarya Meydan Savaşı öncesinden baş­ layarak Türkiye gerçeğinin köy insanının

eğitilmesinden geçtiğini her yerde vurgula­ masıdır. Bu konuda ve genel eğitim konu­ sunda bilgi edinmek için dünyadaki en ta­ nınmış eğitimciler, Türkiye’ye davet edil­ miş ve ayrıca yurt gençlerini yetiştirip çağ­ daş bir eğitim kadrosu oluşturabilmek için büyük özveriyle Avrupa’ya öğrenci gönde­

rilmiştir.

İşte bu oluşan kadro ile 1935 yılında Saf­

fet Ankan gibi tutarlı bir bakan göreve ge­

tirildi ve köy eğitmenleri, köy öğretmen okulları ile köy eğitimine yöneliş başladı. l.H.Tonguç da İlk öğretim Genel Müdü­

rü oldu.

Bir başka olgu da enstitülerin hukuksal kuruluşu olan 1940 yılından 1945 yılma ka­ dar üçlü bir takımın oluşmasıdır. Bu takım, A) Köy Enstitüleri’nin kurulmasına deste­ ğini eksiksiz veren ve olayın izleyicisi olan

Devlet Başkam İsmet İnönü’nün varlığı. B)

Bilgisi, deneyimi ve görüşü ile çok zor bu­ lunabilecek Haşan Ali Yücel çapında bir

MUli Eğitim Bakam’nm tam desteği ve yar­

dımı. C) Arı gibi bir enstitüden öteki ens­ titüye koşan, yorgunluk nedir bilmeden ça­ lışan işin baş mimarı l.H.Tonguç ile onun ilk kuruluşta ve daha sonra göreve getirdi­ ği gerçek birer idealist olan, enstitülerin ad­ ları sayılamayacak kadar çok eğitim mimar­ ları...

İşte bütün bu gerçeklerin bir araya gel­ mesi sonucunda, büyük eğitim olayı Köy Enstitüleri doğmuştur. Bu eğitim olayında­ ki övgü dolu sonucu, yalnız biz ve bizim ya­ zarlarım ız değil, “ Türkiye’de Köy

Enstitüleri” adlı kitabın yazarı Fay Kirby’-

de “ Köy Enstitüleri gibi daha hiçbir mem­

leketin başaramadığı bir eseri meydana ge­ tirmiş bir ulusun, onu yitirdikten sonra ni­ teliğini anlamadan unutması çok yazık olurdu” şeklindeki önsözü ve kitabın içe­

riğindeki geniş açıklamalarıyla aynen kabul ediyor.

Fay Kirby 1951-54 yılları arasında Türki­ ye’de yaptığı incelemelerine dayanan ‘Tür­ kiye’de Köy Enstitüleri’ adlı eserini Colum- bia Üniversitesi’ne doktora tezi olarak sun­ muş, adı geçen üniversite tarafından tez

ka-3 J il

bul edilerek eğitim doktoru unvanını almış­ tır.

Ayrıca bu gerçeği, büyük bir eğitimci ol­ duğu dünyaca kabul edilen Amerikalı John

Dewey en öz şekliyle bakın nasıl ortaya ko­

yuyor: “ Hayalimde canlandırdığım okul­

lar Türkiye’de gerçekleşti: Köy Enstitüle­ ri...”

Bütün dünyaca eşsiz nitelikte olduğu ka­ bul edilen ve öncelikle de geri kalmış ülke­ lere kalkınma örneği olarak önerilen bu eği­ tim kurumlarını, ne yazık ki hemen hemen hiç yararlanmadan yok ettik.

Bu okullar, önce işlevleri durdurulup sonra kapatılmasa idiler, ülkemiz, yaptığı işte daha bir bilgi eseri bulunan, kültürel düzeyi bugünkünden çok yüksek kırsal ke­ sim insanına sahip olacaktı. Ayrıca ortaöğ­ retim ve üniversitelerimizin gelişmesine de örnek olacaklardı. Bu örnek sistemin üni­ versitelerimize uyarlanması sonucunda ise yapacağı işi bilen ve geleceği yakalayacak bilgi ve beceriyle donatılmış insanlarla, Türkiye bambaşka bir yerde, bugünkü bü­ tün çıkmazlarının bulunmadığı ve Atatürk’­ ün gösterdiği hedefe çok yaklaşmış bir Türk devrimi içinde olacaktı.

Tonguç ile enstitülerin müdür ve görev­ lilerinin insanüstü çalışmalarını ve yarattık­ ları eserin övgüsü, bu yazının içine sığma­ yacak kadar kapsamlı olduğundan, okun­ maya ve araştırmaya değer niteliktedir.

Yukarıda kısa bir örneğini verdiğim Ata­ türkçü dönemin tüm eğitim kadroları, üs­ tün çalışmaları ve idealist davranışları ile o kadar zengindir ki saymakla ve yazmak­ la bitmez. Onun için diyorum ki bu yurtta onlar için ‘eğitim kahramanları anıtı’ bir gün kesinkes dikilecektir.

AYYUK ERENBERK

Atatürkçü Düşünce Derneği Üyesi

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada, modellenen betonarme çerçeveli bir yapıda beton dayanımının etkinliğini belirlemek amacıyla, beton dayanımı 18MPa’dan önce 12MPa daha sonra 10MPa

Ahmet Altıner, Enstitülerdeki “ iş içinde eği­ tim ” uygulamasını şöyle özetliyor: “ Köy Enstitüleri çokamaçlı bir okuldu.. Öğretmen yetiştiriyordu,

Her biri çürümüş birer ‘kurum ’ olan, tekkeler yaşantısından, m em urlara ve nazırlara padişah ihsanları ve avantalarından, herkesin birbirini jurnal etmesi

“San’ata Dair” yazısında ise, Devlet Resim ve Heykel Sergisi’ne ilgisizliği, du­ yarsızlığı ve sevgisizliği belirtir: “...Ben bile, ben ki evinde hayli zengin

Başarısız devlet ve devletin başarısızlığı kavramları sadece doktrin ya- zarları tarafından tartışılmamakta, Dünya Bankası (World Bank), Birleşik Krallık

Tarık Acar «Yarasalar ışıktan korkar.. Her ikisi de kabir­ lerinde rahat ve huzur

PMN'lerin önceden sitokin ile muamele edildikten sonra lip amB ve Candida'larla birlikte inkübe edildi¤i grupta fagositoz ora- n›nda artan konsantrasyonlarda gözlenen

1920 ve 1935 yılları arasındaki dönem, köy enstitülerine gi- den yolda ilk adımların atıldığı yıllar olarak, enstitüler için bir hazırlık süreci