• Sonuç bulunamadı

İran Türkleri Âşık Muhitleri Yrd. Doç. Dr. Ali Kafkasyalı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İran Türkleri Âşık Muhitleri Yrd. Doç. Dr. Ali Kafkasyalı"

Copied!
17
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

G‹R‹fi

Türk milletinin temel ve kadim kül-türel unsurlar›ndan biri olan Türk âfl›k-l›k gelene¤i, Türk halk›n›n yaflad›¤› he-men her yerde âfl›¤›, ozan›, saz›, kopuzu, edebiyat› ve müzi¤i ile varl›¤›n› sürdür-mektedir. Kimi yerde birkaç özelli¤i ki-mi yerde her bir özelli¤i ile çok canl› bir flekilde yaflamaktad›r. Türk âfl›kl›k gele-ne¤inin çok canl› olarak yaflad›¤› muhit-lerden birisi belki de birincisi Türki-ye’den sonra en yo¤un Türk nüfusunun yaflad›¤› ‹ran co¤rafyas›d›r.

Güvenilir kaynaklara göre çeflitli Türk boylar›ndan 30 milyondan fazla Türkün meskûn bulundu¤u bu co¤rafya-da, çal›nan sazlar›n ve saz eflli¤i olarak kullan›lan çalg›lar›n, saz havas› ve

ma-kamlar›n, anlat›lan hikâye ve destanla-r›n çeflitlili¤i göz önüne al›nd›¤›nda Teb-riz, Urmiye, Karapapak, Zencan, Save, Kaflkay, Horasan ve Tahran Âfl›k Muhiti olmak üzere yedi âfl›k muhitinin bulun-du¤u görülmektedir. Bu âfl›k muhitleri-ne son 5 y›l içerisinde birkaç defa gidile-rek il ilçe, köy kent dolafl›lm›fl, bu mu-hitlerin âfl›klar› ve sanatç›lar› ile görü-flülmüfl, gelene¤in gidiflat› izlenip, göz-lenmifl ve kullan›lan enstrümanlar, an-lat›lan hikâye ve destanlar, icra edilen makam ve saz havalar› tespit edilmifltir.

“‹ran Türkleri Âfl›k Muhitleri I” ad-l› bu makalede, ad› geçen âfl›k muhitle-rinden Tebriz, Urmiye, Karapapak ve Zencan Âfl›k Muhitleri üzerinde durul-mufltur.

The Minstrel-Poets Circles among the Turks Living in Iran.

Yrd. Doç. Dr. Ali KAFKASYALI*

ÖZET

Türkiye’den sonra en yo¤un Türk nüfusunun yaflad›¤› kadim Türk yurdu ‹ran co¤rafyas›nda, Türk kültürünün önemli bir bölümünü oluflturan Türk âfl›kl›k gelene¤i bütün ihtiflam› ile yaflamakla birlikte çe-flitli Türk boylar› ve bölgeleri aras›nda farkl›l›k göstermektedir. Çal›nan sazlar›n ve efllik eden çalg›lar›n, saz havas› ve makamlar›n, anlat›lan hikâye ve destanlar›n çeflitlili¤i, farkl›l›¤› ve gelene¤in gidiflat› göz önü-ne al›nd›¤›nda Tebriz, Urmiye, Karapapak, Zencan, Save, Kaflkay ve Horasan Âfl›k Muhiti olmak üzere yedi âfl›k muhitinin olufltu¤u görülmektedir.

Bu makalede ilk dört âfl›k muhiti kimi yönleri ile ele al›nm›flt›r. Anahtar Kelimeler

‹ran Türkleri, Âfl›k Muhitleri, Halk Hikâyeleri, Saz Havalar›. ABSTRACT

The traditional turkish poetry, a significant part of Turkish culture, survives with all its magnificence in the geography, a former Turkish land, of Iran where the population of Turks is more than that in Turkey. Considering the musical instruments and those that accompany them, instrumental atmosphere and ma-kams, the diverse variety of stories and legends, and the affairs of this tradition we can see there are seven regions of Turkish traditional poetry; Tebriz, Urmiye, Karapapak, Zencan, Save, Kaflkay and Horasan.

Key Words

Persian Turks, Regions of Traditional Poets, Folk Stories, Chants of Musical Instruments.

(2)

1. TEBR‹Z ÂfiIK MUH‹T‹

1.1. Tebriz Âfl›k Muhitinin Etki Alan›: Hazar Denizi, Aras Nehri ve Ur-miye Gölü aras›ndaki, Culfa, Merend, Mu¤an, Mara¤a, Goflaçay (Miyandab), Karaa¤aç, Miyana, Halhal, Erdebil, Ger-mi, Keleyber ve Âlemdâr-Gerger (Hâdi-flehr) adl› flehirlerin çevreledi¤i ve içinde Tebriz, fiebüster, Heflterî (Azeran), Se-rab, Meflkinflehr, Eher, Sereskend gibi flehirlerin bulundu¤u bölge Tebriz Âfl›k Muhiti’ni oluflturmaktad›r. ‹ran Türk âfl›klar›n›n ilham kayna¤› olan Aras nehri bu muhitin kuzey s›n›r›n› çizer ve Savalan ile Sehend da¤lar› bu bölgede bulunurlar.

Tebriz Âfl›k Muhiti “Karada¤-Tebriz Âfl›k Muhiti” diye de adland›r›lmaktad›r. Bu muhit geçmiflte oldu¤u gibi bugün de âfl›klar›n çoklu¤u ve gelene¤in canl› ola-rak yaflamas› bak›m›ndan Türk âfl›kl›k gelene¤inin önemli bir merkezi duru-mundad›r.

1.2. Tebriz Âfl›k Muhiti’ne Men-sup Üstat Âfl›klar: Türk Dünyas›’n›n elimizde eseri bulunan en kadim âfl›¤› olan Dirili Âfl›k Kurbanî (1470?-1535?) ve onun devamc›lar› olan Âfl›k Abbas Tu-farganl› (XVII.yy.) ile Tikmedafll› Hasta Kas›m (1684-1760) ve Meflkinli Muham-met (XVIII. yy.) bu bölgede yaflam›fl, saz çal›p, türkü söylemifl, hikâyeler, destan-lar tasnif etmifl ve Türk âfl›kl›k gelene¤i-ni çok yüksek seviyelere ç›karm›fllard›r. Bu âfl›klarla devam eden âfl›kl›k gelene-¤i zincirine XVIII. yüzy›lda Âfl›k Nimet (Né’met), Âfl›k Garib, Gergerli Âfl›k Me-hemmed, Merendli Âfl›k Mehemmed ve Âfl›k Ta¤›, XIX. yüzy›lda Âfl›k Cafer ve Âfl›k Miskin Eset, XIX. yüzy›l›n sonu XX. yüzy›l›n bafl›nda Âfl›k Necef Binisli ve XX. yüzy›lda Âfl›k Gaflem Caferî (1901-1989) alt›n halkalar fleklinde ek-lenmifllerdir.

XX. yüzy›lda yaflad›klar› bilinen

an-cak do¤um ve ölüm tarihleri kesin ola-rak bilinmeyen Âfl›k Kerim Karagüney-li, Âfl›k Polat, Âfl›k ‹sfendiyâr, Âfl›k Hay-rullah ile Âfl›k Hüseyin Cavan (1916-1985), Âfl›k Aziz fiehnazî (1929-1995), Âfl›k Hüseyin Nâmiver (1922-2000), Âfl›k Ali Feyzullahî Vahit (1908-2001?), Âfl›k Cebrail Danifl (1908-1986), Âfl›k Abdülali Nuri (öl. 2003) gibi üstatlar De-de Korkut gelene¤ini büyük bir ustal›kla günümüze getirmifllerdir.

Âfl›k Hasan ‹skenderî, Hac› ‹bad›-yan, Veli Abdî, Cebrail Mehmedî, Hüse-yin Can, Gafar ‹brahimî, Cengiz Mehdi-pur, Yadullah fiekibî, Cengiz Biriya gibi onlarca âfl›k/flair ise Türk âfl›kl›k gelene-¤ini bütün canl›l›¤› ile devam ettirmek-tedirler.

Hâlihaz›rda bu bölgede befl yüzden fazla âfl›k faaliyet göstermektedir. Tah-ran’a göçüp orada faaliyet gösteren on-larca âfl›¤› da eklersek bu say› daha da artacakt›r.

1.3. Tebriz Âfl›k Muhiti’nde Kul-lan›lan Çalg› Aletleri ve Özellikleri: Tebriz Âfl›k Muhiti’nde âfl›klar genelde “üçlük” dedikleri üç çalg› aleti “saz, ba-laban, gaval / tef” ile sanatlar›n› icra ederler. Bazen dinî karakterli divanîleri veya “Yan›k Kerem”, “Ruhanî” gibi yük-sek sanat de¤eri tafl›yan saz havalar›n› sadece sazla veya balaban eflli¤inde ça-l›p söylerler. Tebriz Âfl›k Muhiti’nde, fle-hir ve köylerde yap›lan toylar›n/dü¤ün-lerin ekseriyeti âfl›klar taraf›ndan yap›-l›r. Âfl›klar yeri geldikçe hikâyeler veya hikâyeli türküler anlat›p, türküler okur-lar. Bazen de türkülü oyun havalar› ça-larak ayr› mekânlarda bulunan erkekle-rin, kad›n ve k›zlar›n oynamalar›n› sa¤-larlar. Bazen birden fazla âfl›¤›n kat›ld›-¤› dü¤ün veya dernekte deyiflme (at›fl-ma) fasl›nda veya davetlileri coflturma s›ras›nda iki veya daha fazla âfl›k birlik-te bir balaban eflli¤inde çal›p söylerler.

(3)

Aç›k havada yap›lan dü¤ünlerde ve-ya dü¤ün merasimlerinin gelin ç›karma merhalesi gibi d›flar›da cereyan eden k›-s›mlar›nda balaban›n yerini zurna al›r. Bu defa “saz, zurna ve gaval/tef” üçlüsü kullan›l›r.

Her üç çalg› da âfl›k ve sanatç›lar taraf›ndan ayakta çal›nmaktad›r.

Âfl›klar çal›p söyleme esnas›nda ic-ra edilen müzi¤in makam›na ve türkü-nün ruhuna uygun olarak hareketler sergilerler. Onlar hem saz çal›p türkü söylerler hem de çeflitli oyun örnekleri, raks gösterileri sunarak seyircileri cofl-turma gayreti gösterirler.

Tebriz Âfl›k Muhiti’nde kullan›lan musikî aletlerinin özellikleri flöyledir:

Saz: Tebriz Âfl›k Muhiti’nde kulla-n›lan sazlar genellikle dokuz kulakl›, on dokuz perdeli, dokuz simlidir. Tebriz Âfl›k Muhiti’nin dünyaca ünlü saz üstad› Âfl›k Cengiz Mehdipur’un saz› 20 perde-lidir.

Balaban: Nefesle çal›nan Türk mu-sikî aleti. F›nd›k, dut, ceviz veya erik a¤ac›ndan yap›l›r. Silindir fleklindeki gövdesinin (uzunlu¤u 280-320 mm.) üze-rinde sekizi önde birisi arkada 9 delik vard›r. Gövdesinin bafl taraf›na kam›fl-tan iki kat dilcikli yass› a¤›zl›k tak›l›r. A¤›zl›¤›n ortas›ndaki parçac›k vas›tas›y-la çalg›n›n akortu de¤ifltirilir. Bavas›tas›y-laban›n diyapazonu küçük oktav›n sol sesinden ikinci oktav›n do sesine kadard›r. Yumu-flak ve hazin sesi vard›r. Halk çalg› alet-leri toplulu¤unda kullan›ld›¤› gibi solo alet olarak da kullan›l›r. Kafkas ve Orta Asya halklar› aras›nda çok yayg›nd›r.

Gaval / tef: Üzerine deri (esasen bal›k derisi) çekilen dairevî kasnaktan (çap›: 340-450mm., eni: 40-60mm.) iba-rettir. Özel ses efekti oluflturmak için kasna¤›n iç taraf›na metal halkalar as›-l›r. Genellikle kasna¤›n yüzü sedefle be-zenir. Tef / kaval, parmaklar deriye

vu-rularak çal›n›r. Solo ve efllik çalg› aleti olarak kullan›l›r. Anadolu, Kafkaslar ve Orta Asya halklar› aras›nda yayg›nd›r. Azerbaycan ve ‹ran Türkleri genellikle “tef” yerine “gaval” kelimesini kullan›r-lar.

Zurna: Üflemeli Türk musikî alet-lerinden birisidir. Genellikle ceviz veya erik a¤ac›ndan yap›l›r. Silindirik gövde-sinin uzunlu¤u 280-300 mm.; üst tara-f›nda yedi, alt taratara-f›nda bir deli¤i vard›r. A¤›z k›sm›nda akort için ek delik de aç›-labilir. Kam›fll› a¤›zl›¤›ndan üflenerek çal›n›r. Diyapazonu küçük oktav›n›n si bemol sesinden üçüncü oktav›n›n do se-sine kadard›r. Güçlü ve tiz sese sahiptir. Kara zurna, cura zurna gibi türleri var-d›r.

1.4. Tebriz Âfl›k Muhiti’nde Bu-lunan Âfl›k - Ozan Ocaklar›: Baflta Tebriz olmak üzere Eher, Karada¤, Ke-leyber, Merend, Mara¤a gibi birçok yer-leflim yerinde saz okullar›, âfl›k ocaklar›, âfl›klar kahvesi bulunmaktad›r. Teb-riz’de Hac› Rahim Sinaferin, Âfl›k ‹smail Gamberî, Ayet Gamberî, Mahmut fiat›r-yan, Üstat Genceli’nin ifllettikleri âfl›k kahveleri; Eher’de Âfl›k Veli Abdî ve Âfl›k ‹man Danifl’in kahveleri bunlar-dand›r. Âfl›k ‹smail Gamberî’nin “Âfl›k-lar Kahvesi” Tebriz Âfl›k“Âfl›k-lar Birli¤i’nin ayn› zamanda merkezi durumundad›r.

Tebriz’de bulunan “Âfl›klar Oca¤›” adl› dernekte, bu oca¤›n kurucusu ve sa-hibi olan Âfl›k Hasan ‹skenderî taraf›n-dan çocuklara ve gençlere saz, balaban, gaval/tef ve flan dersleri verilmekte, âfl›kl›k gelene¤i ö¤retilmektedir.

Âfl›k Cengiz Mehdipur, Tebriz’de kurdu¤u saz imalathanesinde saz imal ederek ve iflletti¤i saz okulunda yetifltir-di¤i ö¤rencilerle ‹ran Türkleri âfl›kl›k gelene¤ine dolay›s›yla Türk âfl›kl›k gele-ne¤ine büyük hizmet vermektedir.

(4)

eserleri icra ederek hem Türk âfl›kl›k ge-lene¤ine yeni ürünler kazand›rarak hem de usta-ç›rak gelene¤ini devam ettirerek Tebriz Âfl›k Muhiti’nde Türk âfl›kl›k ge-lene¤ini bütün ihtiflam› ile yaflatmakta-d›rlar.

1.5. Tebriz Âfl›k Muhiti Halk Hi-kâyeleri ve Destanlar›: Türk âfl›kl›k gelene¤inin önemli bir bölümünü âfl›kla-r›n tasnif ettikleri halk hikâyeleri ve halk destanlar› oluflturmaktad›r. Yüzy›l-lar öncesinde birçok üstat âfl›k halk hi-kâyesi veya destan tasnif etmifltir. Daha sonra birçok halk hikâyesinin musannifi olan âfl›klar›n bu defa hayatlar› etraf›n-da halk hikâyeleri oluflturulmufltur. “Kurbanî”, “Abbas ile Gülgez”, “Hasta Kas›m”, “Köro¤lu”, “fiah ‹smay›l”, “Necef ile Perizad” gibi halk hikâyeleri bunlar-dand›r. Tabiî ki bu hikâye ve destanlar di¤er bölgelere yay›lm›flt›r.Türk kültürü-nün nadide incileri olan bu ürünler yüz-y›llar›n ötesinden sözlü gelenek yoluyla günümüze kadar gelmifllerdir. Baz›lar› yak›n zamanlarda yaz›ya geçirilmiflse de ço¤unlu¤u hâlâ sözlü edebiyatta yerleri-ni korumaktad›rlar. Üstad ozanlar›n bu de¤erli yadigârlar›na ilave olarak günü-müz âfl›klar› da klâsik halk hikâyeleri tarz›nda yeni halk hikâyeleri olufltur-maktad›rlar.

Ayr›ca Tebriz Âfl›k Muhiti, Köro¤-lu’nun do¤up yaflad›¤› varsay›lan yerler-den birisi kabul edildi¤inyerler-den Köro¤lu hi-kâyelerinden birço¤u burada bilinmek-tedir. Bu muhit âfl›klar›n›n bildi¤i Kö-ro¤lu hikâyeleri flunlard›r: KöKö-ro¤lu’nun Âfl›k Cünun Seferi, Ayvaz’› Getirme Se-feri, Ba¤dat Seferi (Beytefl Bezirgen), Ba¤dat Seferi, Bolu Beyi Seferi, Demir-cio¤lu’nu Getirme Seferi, Derbent Seferi, Erzurum Seferi, ‹stanbul Seferi, Köro¤-lu’nun Kocal›¤›, Rum Seferi, Tercan Se-feri, Tokat SeSe-feri, Türkemen Sefer.

Tebriz Âfl›k Muhiti’nin

repertuar›n-da 50’den fazla halk hikâyesi ve destan vard›r. Bunlardan baz›lar› flunlard›r: Ab-bas ile Gülgez, Âfl›k Ali ve Âfl›k Raf’î, Al›-han ile PeriAl›-han›m, Âfl›k Garip, Eliflah, Baba Leysan ve Perizad, Eset ve Salta-nat, Gergerli Mehemmed ve Mehpare Han›m, Garip ile fiahsenem, Gulam Kemter, Güneyli Necib Usta, Hasta Ka-s›m, Hatem fiah, Hudat, Kaçak Nebi, Kelbi ile Selbi, Kerem ile Asl›, Kurbanî, Leyla ile Mecnun, Mahmut ile Gülen-dam, Mir Mahmut, Molla Eli ile Rafi, Necef ile Perizad, Serhofl ve Mahbub, fiah ‹smay›l ve Gülazer, Valeh ile Zerni-gâr, Ululu Kerim ve Süsen Han›m…

Ça¤dafl âfl›klar›n tasnif etti¤i halk hikâyeleri de vard›r. Tebriz Âfl›k Muhi-ti’nin üstat âfl›klar›ndan Gafar ‹brahi-mî’nin tasnif etti¤i 5 hikâye vard›r: Feh-le iFeh-le Reyhane, Âfl›k ‹man iFeh-le Deyiflme, S›çan ile Âfl›k, Türkistan Seferi, Babek Destan›.

1.6. Tebriz Âfl›k Muhiti Âfl›k Ha-valar›: Türk Dünyas› âfl›kl›k gelene¤in-de yaklafl›k 288 âfl›k havas› vard›r. Bu havalardan 70-80 tanesi genelde ortak-t›r. Di¤erleri ise bölgelere özgün hava-lard›r. Meselâ Karada¤ bölgesinin 24 ta-ne kendita-ne özgün âfl›k havas› var. (Ga-far ‹brahimî, fiubat 2004, Tebriz)

Tebriz Âfl›k Muhiti âfl›klar›n›n re-pertuar›nda bulunan saz havalar›ndan baz›lar› flunlard›r: Divanîler: Koca Di-vanî, Osmanl› Divanîsi, Sade DiDi-vanî, fiah Hatayî Divanîsi, Urmiye Divanîsi (Behmenî). Di¤er Havalar: Abbas Gü-zellemesi, A¤a Han›, Ahmet Gemi, Ah-met Güzellemesi, Araz, Arazbar›, Araz-bast›, Avc› Gerayl›s›, Ay Kifli, Ayagl› Tec-nis, Ayetî Âfl›k, Ayvaz Peflrov, Azafl› Dü-beyti, Azim Beyi, Ba¤mefle, Baflbehrî, Baflsar›tel, Behmenî, Bennan Hicran›, Bozlu Keremî, Caferî, Cam›fl Gövfle¤i, Celilî, Cemflidî, Cengi Köro¤lu, Ceyranî Keremî, Çavuflî, Çetverî, Çiçe¤î, Çin

(5)

Du-var›, Çoban fiikeste, Daban fiikeste, Da-¤›stan Gülü, DaDa-¤›stan›, Da¤lar Bayat›s›, Da¤lar Çiçe¤i, Dikdabanî, Dilgemî, Do-habeyi, Dol Hicran›, Dö¤me Keremî, Dö-fleme, Durahan›, Dübeytî, Ekberî, Ele-yez Gülflan›, Emrah›, Esmerim, Fincan›, Fügaratl› Gerayl›, Garaba¤ Tecnis, Gay-tarma Gehreman›, Gerayl› Güllü, Ge-rayl›, Gerenî, Germedüz A¤abeyi, Goca-n›, Göyçegülü, Gürbetî, Haldar›, Halebî K›sayaprak, Halebî Uzunyaprak, Halhal Dübeyti, Hasakaldar, Haydarî, Heme-dan Gerayl›s›, HemeHeme-danî, Heflterinin A¤abeyisi, ‹ncegülü, ‹revançukuru, ‹sfa-hanî, Kadim Tecnis, Kafiye, Karaba¤ A¤abeyisi, Karaba¤ Çiçe¤i, Karada¤ A¤abeyisi, Karada¤ Çiçe¤i, Karada¤ Ge-rayl›, Karada¤ fiikestesi, Karada¤ Tecni-si, Karakeherî, Karapapa¤›, Karatoprak fiikestesi, Kars Havas›, Kas›mhan›, Ke-rem fiikestesi, Kesme KeKe-remî, Kefliflo¤-lu, Köhne Gerayl›, Köro¤lu Dübeyti, Leflkerî, Mecnun Derdi, Meydan fiikes-tesi, Mina Gerayl›s›, Misri Gülü, Misrî, Muammes, Mugan›, Muhterem, Mustafa fiikestesi, Mücesseme, Nakaratî Gerayl›, Nebatî Gerayl›, Nimetî, Osmanl› Bekrî, Otak Kaba¤› (Otak Önü), Paflagöçtü, Pa-ya Bac›, Penah›, Rize Gerayl›s›, Ruhanî, Sallama Gerayl›, Sar› Toprak, Sayma Karakeherî, Semah›, Setarî Keremî, Seyran›, Siyastavr, Sona Setar›, Suldu-zu, fiagî Güzellemesi, fiark› Azerbayca-n›, fiegayigi fiekeryaz›, fieki, fielul (Ce-vadî), fiirvanî, Tacirî, Tebil Cengi, Tebriz Gerayl›s›, Terekeme Güzellemesi, Urmi-ya fiikestesi, Urmiye Güzellemesi, Üzümdil fiikeste, Vag›f Güzellemesi, Va-gifî, Velican›, Yan›k Gurbetî, Yan›k Ke-rem, Yayma Gözellemesi Yel Yel, Yurt Ye-ri, Zar› Keremî, Zar›nc›, Zar›nc› Keremî, Zil Emrah›…

1.7. Tebriz Âfl›k Muhiti’nin Esas-land›¤› Ocaklar: Tebriz Âfl›k Muhi-ti’nde tarikat, sûfî gelene¤in izleri

görül-mektedir. Hasta Kas›m, Molla Penah, Molla Cuma gibi medrese tahsili alm›fl onlarca âfl›¤›n dinî muhitlerden gelerek cami, medrese d›fl›nda kalan insanlara dinî ahlâkî bilgiler sunmak için âfl›kla-r›n saf›na kat›lmalar› ile bafllayan bu gelenek bu muhitte de kendini hâlâ his-settirmektedir. Meclislerin dinî karak-terli divanî ile bafllamas› ve dinî muhte-val› eserlerin çoklu¤u bunun en aç›k be-lirtisidir.

1.8. Tebriz Âfl›k Muhiti’ne Men-sup Âfl›klar: Hâlihaz›rda bu bölgede fa-aliyet gösteren âfl›klardan baz›lar›: Âfl›k Abbas Muhammedî Karada¤î, Âfl›k Ab-dulali ‹skenderî, Âfl›k Adalet, Âfl›k Ali Mukaddem, Âfl›k Ali Selimî, Âfl›k Alias-ker Dadaflpur Venevali, Âfl›k AliasAlias-ker Merendî, Âfl›k Allahverdi Dehganî, Âfl›k Ayet Kamberî, Âfl›k Babek Behdaver, Âfl›k Babek Hüseyinzade, Âfl›k Baharali Caferpur, Âfl›k Barat, Âfl›k Behmen Kurbanzâde, Âfl›k Beyaz Haydarzâde, Âfl›k Büyüka¤a Vücûdî, Âfl›k Cafer Hak-nur, Âfl›k Cebrail Mehmedî, Âfl›k Cem-flid, Âfl›k Cengiz Biriya, Âfl›k Davut Be-hifltî, Âfl›k Ehad Musevî, Âfl›k Ersalan Dustî, Âfl›k Ersalan Kahramanzâde, Âfl›k Ersalan Zarî, Âfl›k Eflref Hüseyin-zade, Âfl›k Evez Muhammed ‹badnur, Âfl›k Fetullah R›zayî, Âfl›k Gafar ‹brahi-mi, Âfl›k Gulu Hazret, Âfl›k Gurbet Pa-kar, Âfl›k Hac› ‹bad›yan, Âfl›k Hac› ‹ba-diyan, Âfl›k Hamza ‹brahimpur, Âfl›k Hasan Alizâde, Âfl›k Hasan ‹skenderî, Âfl›k Hudayâr Pakar, Âfl›k Hüccet ‹bra-himî, Âfl›k Hüseyin Alizâde, Âfl›k Hüse-yin Can, Âfl›k HüseHüse-yin ‹skenderi, Âfl›k Hüseyin Kirflanl›, Âfl›k Hüseyin Sail, Âfl›k ‹lyas Kas›mî, Âfl›k ‹lyas Yusufî, Âfl›k ‹sa Pürismail, Âfl›k ‹smail Dilberî, Âfl›k ‹smail Kamberî, Âfl›k ‹smail K›z›l-bo¤az, Âfl›k Kulu Hudâdî, Âfl›k Kurban Aliyar, Âfl›k Mahbup Askerî, Âfl›k Mah-bup Halilî, Âfl›k Mahmut Cihangirî,

(6)

Âfl›k Mansur Nikazâd, Âfl›k Mecit Baha-rî, Âfl›k Medet Yusufî, Âfl›k Mehmet Far-zî, Âfl›k Mehmet H›redmend, Âfl›k Meh-met Mevâyî, Âfl›k MehMeh-met M›s›ro¤lu, Âfl›k Mehmetba¤›r, Âfl›k Mensum Hay-daryan, Âfl›k Mefli Paflayî, Âfl›k Muham-med Enverî, Âfl›k MuhamMuham-med R›za Mu-hammedî, Âfl›k Muhammed Türkedarî, Âfl›k Muhammet Nebatî, Âfl›k Nasir Nazmî, Âfl›k Oruç Nacivend, Âfl›k Ra-him Nazarî, Âfl›k RaRa-him Vahdanî, Âfl›k Resul Kurbanî Âfl›k R›za Vahidî, Âfl›k Sefer Zare, Âfl›k Sehavet Mehemmedî, Âfl›k Seraslan Muradpur, Âfl›k Settar, Âfl›k fiahbazî, Âfl›k fierif Celilî, Âfl›k Tapd›k, Âfl›k Timur Kayabafl›, Âfl›k Veli Abdî, Âfl›k Yakub Binisli Âfl›k Yedulla Eyvazpur, Âfl›k Yedullah fiekibî, Âfl›k Yusuf ‹smailî…

1.9. Tebriz Âfl›k Muhiti’ne Men-sup Balabanc›lar: Bu muhitte bala-banc›l›k yapan sanatç›lar flunlard›r: Ab-bas ‹badiyan, Ahmet Abdullahî, Ali Ah-mediyan, Ali Muhammet Nurî, Ali Neba-tî, Ali R›za ‹badiyan, Ali R›zayî, Asker ‹badiyan, Asker Zarî, Barat Abdullahî, Bayram Dirazdest, Behman Nebatî, Ce-lil Hamidî, Cemflid Zarî, Ebülfez ‹badi-yan, Ekber ‹badi‹badi-yan, Ektber Serbazi (13 yafl›nda), Hana¤a ‹badiyan, Hasan Az-mî, Hasan Haydar Nejat, Hayrullah A¤azâde, Hidmetyârî, Himayet fii’rzâde, Hüccet Hudabende, Hüccet ‹brahimî, Hüseyin Lütfü, Hüseyin Mehmedî, Hüs-rev Nesirî, ‹brahim Sadiàî, ‹smail Huda-yî, Maksüt MirzaHuda-yî, Maflallah Ekberî, Mehman Alipur, Mehmet Kâmî, Mikây›l Gözeli, Mirza A¤a Nebatî, Muhabbet Muhibbî, Muhammed Muhammedî, Mu-hammet Gözeli, Resul Hellanur, Ruhul-lah Nazarî, Selman Purmuhammed, Serdar Reflirî, Söhrab Na¤dî, fiefayet ‹mamî, Veli Azerî, Yunus Gözeli, Zülfü-kar Abdullahî…

1.10. Tebriz Âfl›k Muhiti’ne

Men-sup Kavalc›lar (Tefçiler): Tebriz Âfl›k Muhiti’nde tef çalan sanatç›lar flunlar-d›r: Abdullahî, Ahmet Alizarî, Ahmet ‹s-mailî, Ahmet fiahmuhammedî, Ali R›za Samedî, Ali Yaverî, Asker Abidinî, Aziz Purmuhammed, Aziz Talibî, Büyük A¤a Zakirî, Cabir fiahbazî, Ekber Settarî, Famil Talibî, Hamit Asiyaban, Hasan Çobannar›, Hasan Mürvetî, Hatem Da-nende, Hüseyin Azerî, Hüseyin Ekberî, Hüseyin Mevlâyî, Hüsrev Muharremî, ‹brahim Danende, ‹brahim Medenî, ‹mam Bayramî, ‹sa ‹skenderî, ‹timat Eminî, Kerumerz Zarî, Kudret Zencanl›, Kulam Hüseyin fiahzevarî, Meslehet, Muhammet Cihangirî, Muhsin Zerdeva-l›, Murat Nazarî, Musa ‹skenderî, Necef Kulu, Oruç ‹manî, R›za Gamberî, R›za Karada¤î, Samet Niknefes, Seyfeli Hak-kî, Tahir Hüseyinpur, Yusuf Muhamme-dî …

2. URM‹YE ÂfiIK MUH‹T‹ 2.1. Urmiye Âfl›k Muhitinin Etki Alan›: ‹ran Türkleri Âfl›k Muhitleri içe-risinde önemli bir yeri de Urmiye Âfl›k Muhiti oluflturmaktad›r. ‹ran co¤rafya-s›n›n kuzey do¤usunda Urmiye Gölü ile Nahcivan, Türkiye ve Irak aras›nda ka-lan Bazergân, Makü, Mergen, Kiliseken-di, Karakilise, Siyahçeflme, Karaziyaed-din, Evo¤lu, Hoy, Selmas, Tazeflehr, Âli-âbad, Kuflçu, Kalerefl, ‹flgesu, Telatepe, Silvana, Zeyve, Akbulak, Reflkan, Tür-keman, Dol ve Urmiye il ve ilçelerinin oluflturdu¤u flerit Urmiye Âfl›k Muhiti’ni oluflturmaktad›r. Komflu flehirlerden Mi-yandap da bu muhite dahil edilebilir. Buradaki âfl›kl›k gelene¤i de birçok yön-leri ile Urmiye Âfl›k Muhiti’nin özellikle-rini tafl›maktad›r.

2.2. Urmiye Âfl›k Muhiti’ne Men-sup Üstat Âfl›klar: Türk milletinin en kadim vatanlar›ndan olan Urmiye bölge-sinde, Türk âfl›kl›k gelene¤inin kökleri çok eskilere uzanmaktad›r. Türk âfl›kl›k

(7)

gelene¤ine büyük üstatlar bahfleden âfl›k ocaklar›ndan birkaç› bu bölgededir. Urmiye Gölü’nün bat› k›y›s›nda flirin bir yerleflim yeri olan Dol kasabas› Türk âfl›kl›k gelene¤inin en bereketli gözele-rinden birisi olmufltur. Bu flirin ve bere-ketli kaynaktan onlarca âfl›k do¤mufltur. Bu üstatlar hem Urmiye âfl›kl›k gelene-¤inin kökünü, gövdesini oluflturmufl hem de di¤er Türk âfl›k muhitlerine kat-k›da bulunmufllard›r. Dollu Mustafa (1806-1873), Dollu Abuzer (XVIII-XIX), Dollu Mehemmed XVIII-XIX) “Dol Oca-¤›”ndan yetiflme üstatlard›r. Dollu Mus-tafa’n›n ö¤rencisi olan Dollu Abuzer’in Borçal› Âfl›k Muhiti’nde önder üstat ol-mas›, “Dol Hicran›” ve “Behmenî” saz havalar›n›n Borçal› ve Kazak bölgelerin-de hâlâ çal›nmas› bu oca¤›n etkisini gös-termektedir. (Kas›ml›, M., Âfl›k Sen’eti, Bak›, 1996)

Urmiye, Hoy, Selmas, Kuflçu, Ba-lov’dan da büyük âfl›klar ç›km›flt›r. Âfl›k Balovlu Miskin (1851-1917), Âfl›k Ferhad Selimî, Âfl›k Rüstem Revzeçayl›, Âfl›k Abdurrahim, Âfl›k Lütfeli, Âfl›k Ali K›r-m›z›bafl, Âfl›k Aslan Hoylu, Âfl›k Dervifl bu ocaklar›n yetifltirdi¤i sanatkârlard›r.

Urmiye Âfl›k Muhiti bu bölgede bü-yük merhale kat etmekle kalmam›fl, onun sanat atmosferi di¤er âfl›k muhit-leri ile birlikte bu bölgede bulunan Er-meni ve Asuri gibi Türk olmayan unsur-lar› da etkilemifltir. Birçok Ermeni ve Asuri, Türkçe ö¤renmifl âfl›k olmufllar-d›r. Âfl›k Hartun ve Âfl›k Yusufî bunlar-dand›r. Urmiye’de sanat›n› devam etti-ren Ermeni Âfl›k Yusifî Türk âfl›kl›k ge-lene¤ini iyi bilen âfl›klardand›r. Urmiye Âfl›k Muhiti’nin hatta Türk Dünyas›’n›n en görkemli üstat âfl›klar›ndan olan ve hâlihaz›rda Türk âfl›kl›k gelene¤ine hiz-met veren Âfl›k Muhamhiz-met Hüseyin Dehgan (do¤. 1934) da “Dol Oca¤›”ndan g›dalanan üstat âfl›klardand›r.

Urmiye Âfl›k Muhiti’nde Türk Âfl›k-l›k gelene¤ini günümüze kadar tafl›yan ancak hayatta olmayan âfl›klardan baz›-lar› flunlard›r: Âfl›k Dollu Mustafa, Âfl›k Dollu Abuzer, Âfl›k Hüseyin Balo¤lu, Âfl›k Ferhat Selimî, Âfl›k Âfl›kerinhak, Âfl›k Abdurrahim, Âfl›k Ahmet Layemut Hoylu, Âfl›k Ali Enkeneli, Âfl›k Ali Gabç›, Âfl›k Ali K›rm›z›bafl, Âfl›k Aliekber Hoy-lu, Âfl›k Allahverdi HoyHoy-lu, Âfl›k Ayvaz, Âfl›k Cevad, Âfl›k Dervifl Vahapzâde, Âfl›k Dollu Aziz, Âfl›k Elesger Hoylu, Âfl›k Elham Saatl›, Âfl›k Emrah Büzve, Âfl›k Emrullah Baldurlu, Âfl›k Eset Te-zekentli, Âfl›k Gulam Keçelal›, Âfl›k Ha-bip, Âfl›k Hamza Balo¤lu, Âfl›k Hartun, Âfl›k Hasan Bizveli (Çoban), Âfl›k Hiyyet Engeneli, Âfl›k Hüseyin Ozanl›, Âfl›k ‹bad Yor¤ann›l›, Âfl›k Kelemirze, Âfl›k Kerem Nivlî, Âfl›k Kurban, Âfl›k Mehdi Giclerli, Âfl›k Mehti Zorabatl›, Âfl›k Mu-hammed Ali ‹ydirli, Âfl›k Muhtar Ema-nî, Âfl›k Musa Tesmalu, Âfl›k Niyet Ur-miyeli, Âfl›k Ramazan Kölemezli, Âfl›k Rüstem Bendili, Âfl›k Ta¤› Haydarl›, Âfl›k Zülfigar Bendili.

2.3. Urmiye Âfl›k Muhiti’nde Kullan›lan Çalg› Aletleri ve Özellik-leri: Saz: Bu muhitin âfl›klar› sanatlar›-n› sadece sazla icra etmektedirler. Saz-lar, çana¤›, 45-50 cm.; sap›, 65-70 cm. toplam boyu 110-120 cm. uzunlukta on üç perdeli yedi simli, dokuz kulakl›d›r. Tellerin hepsi ayn› özellikli kara simdir.

2.4. Urmiye Âfl›k Muhiti’nde Bu-lunan Âfl›k - Ozan Ocaklar›: Türk âfl›kl›k gelene¤inin Urmiye muhitinde çok zengin ve köklü bir yap›ya sahip ol-mas›n›n birkaç sebebi vard›r. Birisi vak-tiyle Dollu Mustafa, Dizeli Mehemmet, Balovlu Miskin, Âfl›k Hamza, Âfl›k Püra-zer gibi çok büyük üstadlar›n bu bölgede yaflamalar›na ve hâlihaz›rda Muham-met Hüseyin Dehgan, Âfl›k Menef Renci-ber gibi üstat âfl›klar›n yine bu bölgede

(8)

sanatlar›n› icra etmeleri; ikincisi, Türk âfl›kl›k gelene¤inin tek âfl›k tek saz usû-lünde, kadim devir üstadlardan görüldü-¤ü ve al›nd›¤› gibi devam ettirilmesi; üçüncüsü, geçmiflte oldu¤u flekilde gü-nümüzde de âfl›k fliiri, halk fliiri tarz›n-da yazan flairlerin çok oluflu, onlar›n halk›n içinde halkla beraber olmalar›, fliir meclisleri oluflturmalar›d›r. Bugün bu muhitte yirmiden fazla halk flairi vard›r. Bunlar çeflitli edebî sohbetler ter-tipleyerek bu sanat›n zindeli¤ini koru-maktad›rlar.

Hoy’da Tuz Meydan› denilen semt-te Âfl›k Tanr›verdi’nin iflletti¤i “Tanr›-verdi Âfl›klar Kahvesi”, “Mehmet Ali’nin Âfl›klar Kahvesi” ve Âfl›k Menef’in ifllet-ti¤i “Âfl›k Menef Âfl›klar Kahvesi” faali-yet göstermektedir. Zaman zaman baflka kahvehanelerde de âfl›klar toplan›p program yapmaktad›rlar.

Urmiye’de “Zülfeli Âfl›klar Kahve-si”, “Dehgan Âfl›klar Kahvesi” ve “Âfl›k Ali Karaa¤ac› Âfl›klar Kahvesi” gibi âfl›k ocaklar› faaliyet göstermektedir.

Miyandap’ta “Âfl›k Hidayet Âfl›k-lar Kahvesi” ve “Âfl›k Ali Âfl›kÂfl›k-lar Kahve-si” halk›n hizmetindedir.

2.5. Urmiye Âfl›k Muhiti’nde Musikî Aletlerinin Çal›nma fiekli: Urmiye Âfl›k Muhiti’ne mensup âfl›klar, dü¤ün, dernek, köy odas›, kahvehane ve salon meclislerinde sazlar›n› omuzlar›na asarak gö¤üslerinin üzerinde tutup, ayakta çalarlar. Dinleyicilerin aralar›n-da dolaflarak bütün seyircilere hitap et-mek onlarla yak›ndan ilgilenet-mek gayre-ti içerisinde olurlar. Mecliste bulunan nüfuzlu, itibarl›, hürmetli kiflilere iltifat ettikleri gibi halk› ve sade insanlar› da ilgi ve iltifattan mahrum b›rakmazlar.

Birden fazla âfl›¤›n kat›ld›¤› dü¤ün veya meclislerde âfl›klar at›flma (deyifl-me) yaparken veya birlikte okumay› ger-çeklefltirirken bir balaban eflli¤inde de çal›p söyledikleri görülür.

2.6. Urmiye Âfl›k Muhiti Halk Hikâyeleri ve Destanlar›: Urmiye Âfl›k Muhiti’nde dü¤ün, dernek ve mec-lislerde hikâye anlatma gelene¤i canl› bir flekilde devam etmektedir. Baz› yöre-lerde birkaç gün süren dü¤ünler yap›l-makta bu dü¤ünlerde hikâyeler anlat›-l›p, destanlar söylenmektedir. Âfl›klar, klâsik halk hikâyeleri anlatt›klar› gibi yeni tasnif edilen hikâyeler de sunmak-tad›rlar. Âfl›k Menef Renciber, klâsik halk hikâyelerinin yan›nda kendi tasnif etti¤i halk hikâyelerini anlatan âfl›kla-r›n bafl›nda gelmektedir.

Urmiye Âfl›k Muhiti’ne mensup âfl›klar›n repertuar›nda 75-80 kadar halk hikâyesi vard›r. Bunlardan baz›la-r›n›n adlar› flöyledir: Abbas ile Gülgez, Ahmet ‹brahim, Ali fiah ile Huriliga, Ali-han ile Peri, Aflk›n fiah, Baba Leysan ile Verga, Bey Astan, Bezeno¤lu Mehemmet ile Peri, Emrah ile Huriliga, Emrah ile Selvinaz, Endelib Mirza ile G›z›l Gül, Gamber ile Mahmut, Garip ile fiahse-nem, Göyçe K›z›, Gulam Haydar, Gulam Kemter ile Senaver Gülüzar, Haydar ile Behram, Hurflit Bey, ‹lyas ile Mehri, Kelbi ile ‹nsaf Peri, Kelbi ve ‹nsafî, Kemter, Kemter Yusuf, Kerem ile As›, Kurbanî ile Peri, Kurdo¤lu, Latif fiah, Leyli ile Mecnun, Mehemmet Hah ile fiaheste Peri, Mehemmet ile Terlan, Mir Mahmut ile Sara, Necef ile Perizâd, Pehmur fiah, Saadet ile Sayyad, Seydî ile Peri, fiah ‹smail ile Arap Üzengi, Ta-hir ile Zöhre, Türko¤lu ile Mehri, Ululu Kerim, Valeh ile Zernigâr…Bu muhitte Köro¤lu hikâye ve destanlar›n›n 14 kolu anlat›lmaktad›r: Âfl›k Cünun Seferi, Ay-vaz› Getirme Seferi, Ba¤dat Seferi (Bey-tefl Bezirgen), Ba¤dat Seferi, Bolu Beyi Seferi, Demircio¤lu’yu Getirme Seferi, Derbent Seferi, Eruzurm Seferi, ‹stan-bul Seferi, Köro¤lu’nun Kocal›¤›, Rum Seferi, Tercan Seferi, Tokat Seferi, Tür-kemen Seferi.

(9)

Urmiye Âfl›k Muhiti’nin üstat âfl›k-lar›ndan olan Âfl›k Menef Renciber’in tasnif etti¤i hikâyelerden de birkaç› flö-yedir: Ahmet ile Adalet, Cidal› Kenan, Hasan ile Sayyad, ‹brahim ile Gövher-taç, Kantural› ile Kanl› Koca.

2.7. Urmiye Âfl›k Muhiti Âfl›k Havalar›: Urmiye Âfl›k Muhiti’nde âfl›k havalar›n›n zenginli¤i de dikkati çek-mektedir. Bunda yüzy›llarca büyük üs-tat âfl›klar›n bu bölgede boy göstermesi, onlar›n geleneksel âfl›k havalar› ile ye-tinmeyip yeni âfl›k havalar› oluflturma-lar› ve bu bölgenin Türkiye ile Azerbay-can üçgeninde bulunarak Anadolu ve Azerbaycan âfl›k sanat›yla etkileflim içe-risinde olmas› hayli rol oynamaktad›r. Urmiye Âfl›k Muhiti âfl›klar›n›n saz ha-valar›n›n ahenginde Azerbaycan âfl›k havalar› ile birlikte Anadolu âfl›k hava-lar›n›n ahengini, melodisini de duymak mümkündür.

Urmiye Âfl›k Muhiti’ne ait flu özgün âfl›k havalar›n› saymak mümkündür: Helebi, Hicrani, Hoy Emrah›s›, Möhtere-mi, Ovçu Gerayl›s›, Revze Gerayl›, Se-may›, Siyastabulu, fiekeryaz›, fiarkî, Ta-ciri, Terekeme Güzellemesi, Urmani Di-vanisi, Urmiye Güzellemesi.

Urmiye Âfl›k Muhiti’nde Üç divanî var: Kesme Divanî (Urmiye Divanîsi), Osmanl› Divanî, fiah Hataî Divanî. ‹ki tecnis var: Cigal› tecnis, Sade Tecnis. Dört tane gerayl› var: Hemedan Ge-rayl›s›, Ovçu GeGe-rayl›s›, Revze GeGe-rayl›s›, fiahseven Gerayl›s›. Üç Tane Hicranî var: Benna¤› Hicranî, Dol Hicranî, Kes-me Hicranî. ‹ki Dübeyti var: Cengî Dübeyti, Sade Dübeytî.

Di¤er âfl›k havalar›ndan baz›lar› ise flunlard›r: Araz Bast›, Behmenî, Behri (Siyas Tab›l), Bem fiikeste, Cemflidî, Cengi Köro¤lu, Durahan›, Él Köfldü, Er-meni Kefliflo¤lu, Garaba¤ fiikestesi, G›z-lar Güzellemesi, Göyçe Güzellemesi, Gurbetî (k›sa), Gurbetî (uzun), Haçahal-dar, Halebî, Hebibî, Hemirî, Hicrani,

Hoy Emrah›, ‹brahimî, ‹revan Çukuru, Kahramanî, Kesme Kerem, Köro¤lu Gaytarmas›, Mani, M›srî, Muhteremî, Müselman Kefliflo¤lu, Nar›nc›, Nemedî, O¤lan O¤lan, Ovçu Gerayl›s›, Pafla Köfl-dü, Penah›, Revze Gerayl›, Ruhanî, Se-mahî, Sulduzu, fiahsevenî, fiarkî Gülü, fiarkî, fiekeryaz›, fierur Güzellemesi, Ta-cirî, Terekeme Güzellemesi, Urmiye Di-vanîsi, Urmiye Emrah›, Urmiye Güzelle-mesi, Yemenî (Köro¤lu), Zil fiikeste.

2.8. Urmiye Âfl›k Muhiti’nin Esasland›¤› Ocaklar: Urmiye bölge-sinde vaktiyle birçok medrese ve tekke bu muhit insanlar›na hizmet sunmufl-tur. Bu tekke ve medreselerde yetiflen birçok sûfî eline saz alarak âfl›klar saf›-na kat›lm›flt›r. Bu muhit âfl›klar›n›n ço-¤unlu¤u, ça¤dafl âfl›klar da dahil, medre-se tahsili alm›fl âfl›klard›r. Bu medre-sebeple bu muhit âfl›klar›n eserlerinde ve sanatla-r›nda Horasan erenlerinin manevî hava-lar› ve tekke gelene¤inin mistik rindizmi görülmektedir. Tebrizli fiems’ten, Halife Muhammet’e kadar birçok ulu derviflin kabirlerinin de bu bölgede olmas› bu mistisizme ayr› bir hava vermektedir.

Âfl›klar zaman zaman medrese mensuplar›n›n oluflturduklar› meclislere giderek saz eflli¤inde ilahiler okumakta-d›rlar. Urmiye çevresinde birk›s›m alevî derviflin meclisler kurarak tambur ve saz eflli¤inde türküler okuyup raks et-meleri de bu gelene¤in uzant›s›d›r.

Kahvehanelerde, hane meclislerin-de veya dü¤ünlermeclislerin-de âfl›klar›n s›ra ile ça-l›p söylemeleri, meclisi coflturduktan sonra türkülerin birlikte okunmas›, enstrümantal saz havalar› çalarken ken-dinden geçme hâlleri, hatta baz›lar›n›n kalk›p raksetmesi cezbeye tutulan der-viflleri and›rmaktad›r.

2.9. Urmiye Âfl›k Muhiti’ne Men-sup Ça¤dafl Âfl›klar: Hâlihaz›rda bu bölgede faaliyet gösteren âfl›klardan ba-z›lar›:

(10)

Âfl›k Abdullah Hanc›lk›flla¤›, Âfl›k Ali Diriflçi, Âfl›k Ali Ekberabadî, Âfl›k Ali Kerimî Gere¤ac›, Âfl›k Allahverdi fieref-hanzâde, Âfl›k Bafleli Gulunculu, Âfl›k Babaali Civanmerd, Âfl›k Baharali, Âfl›k Bulut Sait, Âfl›k Cebrail Fealhu, Âfl›k Ç›rak Murcudar›, Âfl›k Eyup Makuî, Âfl›k Gulam R›za Ejderî Âfl›k Hamit Ab-baszâde, Âfl›k Hasan ‹¤dirli, Âfl›k Hasan Kiclerlu, Âfl›k Hidayet Musao¤lu, Âfl›k ‹brahim Kâzimî, Âfl›k ‹smeli, Âfl›k Mah-bub Renciber, Âfl›k Menef Renciber, Âfl›k Mirza Ali Kâz›m, Âfl›k Muhammet Elilu, Âfl›k Muhammet Hüseyin Dehgan, Âfl›k Muhsin Kâzimi, Âfl›k Nadir Kârigâr, Âfl›k Nebatî Alizâde, Âfl›k Nusret Yegâ-ne, Âfl›k Süleyman Erkevinî, Âfl›k fiem-seli ‹brahimî, Âfl›k Ta¤› Hafliyerud, Âfl›k Ta¤› Lütfü, Âfl›k Yahya ‹smailzâde, Âfl›k Yahya Yezdekân›, Âfl›k Zeynel Çiçekli, Âfl›k Zülfeli Haydarl›, Âfl›k Zülfeli Mezin Gere¤ac›, Âfl›kYahya Gulunculu.

3. KARAPAPAK ÂfiIK MUH‹T‹ 3.1. Karapapak Âfl›k Muhitinin Etki Alan›: ‹ran Türkleri aras›nda önemli bir yere sahip Türk boylar›ndan Karapapak Türkleri’nin meskûn oldu¤u Urmiye Gölü’nün alt taraf›nda yer alan Sulduz bölgesine, Karapapak Âfl›k Mu-hiti veya Sulduz Âfl›k MuMu-hiti denilmek-tedir. Sulduz bölgesinin merkezî flehri Na¤adey (Nagade) flehridir. Di¤er yerle-flim yerleri ise flunlard›r: A¤abeyulu, A¤-tevle, Bal›kç›, Baranî, Begim Gala, Çiya-ne, Devletabad, Ecem, El Melik (El Meh-di), Ezimhanl›, Gözayran, Hac› Firuz, Hac›ba¤l›, Hasanlu, Kervansara, Köhül, Mehemmed Yâr, Mehmandar, Mirabad, Rahdehne, fiangar, Taligan, Tezegala, Toppuzava, Uflnu (Oflneviye).

Karapapak Âfl›k Muhiti’nin tesiri, Beykent (Bukan), Hana (Piranflehr), Sa-k›z ve So¤ukbulak (Mehabad) gibi yak›n flehirlerde de görülmektedir.

3.2. Karapapak Âfl›k Muhiti’ne Mensup Üstat Âfl›klar: Karapapak Türk boyunun Sulduz bölgesini vatan tutmas›ndan beri birçok Karapapak âfl›-¤› sinelerinden saz› indirmemifl, Dede Korkut gelene¤ini günümüze kadar tafl›-m›fllard›r. Bu âfl›klar›n ünlüleri aras›n-da, Âfl›k Mahmut (öl. 1845), Âfl›k Kur-ban Ali (öl. 1905), Âfl›k Mecid Begimgala (öl. 1903), Âfl›k Ali Cavid (öl. 1900), Âfl›k Namaz Ali (öl. 1984), Âfl›k Abdullah Dol-lu (öl. 1964, Bir müddet Dol’da kal›p âfl›kl›k dersi ald›¤› için Dollu diye an›l›-yor.), Âfl›k Gülmemmed Teymurî (öl. 1974), Âfl›k Ali Vahidî (öl. 1992), Âfl›k Samet Kasimî (öl. 2004) yer almaktad›r.

Karapapak Âfl›k Muhiti’nin günü-müzde büyük bir canl›l›k göstermesinde Karapapak flair/yazarlar›ndan ‹smail Behramî’nin (do¤. 1961) önemli bir pay› vard›r.

3.3. Karapapak Âfl›k Muhiti’nde Kullan›lan Çalg› Aletleri ve Özellik-leri: Karapapak Âfl›k Muhiti’nde âfl›klar sanatlar›n› “üçlük” dedikleri “saz”, “dü-zele/goflasümsüm/ iki yanl› tütek” ve “dümbek” ile icra etmektedirler.

Saz: Karapapak âfl›klar›n›n sazlar›-n›n çana¤›, 45-50 cm., sap›, 65-70 cm., toplam boyu 110-120 cm. uzunlukta, 14 perdeli, 7 simli, 9 kulakl›d›r. Tellerin hepsi ayn› özellikli kara simdir.

Düzele (goflasümsüm/iki yanl› tü-tek): Nefesle çal›nan musikî aletlerin-dendir. Genellikle kam›fltan yap›l›r. Si-lindirik gövdesinin uzunlu¤u 280-350 mm., çap› 15 mm. olan üst taraf›nda al-t›, alt taraf›nda bir delik bulunan iki ka-m›fl›n yan yana yap›flt›r›lmas›yla yap›-lan bir çalg›d›r. A¤za al›nan dil k›sm›nda sesi akortlamaya yarayan bir mandal vard›r.

Balaban: Nefesle çal›nan Türk mu-sikî aleti. F›nd›k, dut, ceviz veya erik a¤ac›ndan yap›l›r. Silindir fleklindeki gövdesinin (uzunlu¤u 280-320 mm.) üze-rinde sekizi önde birisi arkada 9 delik

(11)

vard›r. Gövdesinin bafl taraf›na kam›fl-tan iki kat dilcikli yass› a¤›zl›k tak›l›r. A¤›zl›¤›n ortas›ndaki parçac›k vas›tas›y-la çalg›n›n akortu de¤ifltirilir. Bavas›tas›y-laban›n diyapazonu küçük oktav›n sol sesinden ikinci oktav›n do sesine kadard›r. Yumu-flak ve hazin sesi vard›r. Halk çalg› alet-leri toplulu¤unda kullan›ld›¤› gibi solo alet olarak da kullan›l›r. Kafkas ve Orta Asya halklar› aras›nda çok yayg›nd›r.

Dümbek (dümbelek): Kadehvari gövdesi genellikle piflmifl topraktan ya-p›l›r. Metal veya a¤açtan da yap›lanlar› vard›r. Karapapak Âfl›k Muhiti’nde kul-lan›lan dümbekler genellikle metal dümbeklerdir. Üzerine ince hayvan deri-si çekilir. Omuzdan as›l›r ve koltuk al-t›nda tutularak her iki elin parmaklar› ile çal›n›r. Aç›k, temiz ve biraz da keskin sesi vard›r. Çeflitli çalg› gruplar› içeri-sinde yer verilir. Ön Asya, Orta Do¤u ve Anadolu baflta olmak üzere birçok co¤-rafyada kullan›lmaktad›r.

Dü¤ün, dernek veya meclislerde, a¤›r havalar, âfl›klar taraf›ndan sadece sazla icra edilmektedir. Hareketli hava-lar ve saz oyun havahava-lar› ise balaban ve dümbek eflli¤inde çal›nmaktad›r. Aç›k havalarda yap›lan dü¤ünlerde ve büyük halaylarda balaban›n yerini düzele (go-flasümsüm) veya karazurna, dümbe¤in yerini ise davul almaktad›r.

3.4. Karapapak Âfl›k Muhiti’nde Musikî Aletlerinin Çal›nma fiekli: Her üç sanatç› enstrümanlar›n› ayakta çalarlar. Balabanc› sa¤ baflta, âfl›k orta-da ve dümbekçi sol baflta bulunur. Âfl›-¤›n saz› omuzuna as›l› oldu¤u için onu kullanmakta s›k›nt› çekmez. Balabanc› da deliklerine parmaklar›n› yerlefltip duda¤›na dayad›¤› balaban›, düzeleyi (goflasümsüm) veya zurnay› ayakta ça-lar. Dümbekçi ise, dümbe¤i omuzuna asarak koltu¤unun alt›na sark›t›r. Ser-best kalan her iki eliyle dümbe¤i çalar. S›ra davula geldi¤inde bu defa onu omu-zuna asar ve bir ince çubuk ve bir tok-mak yard›m›yla çalar.

3.5. Karapapak Âfl›k Muhiti’nde Bulunan Âfl›k - Ozan Ocaklar›: Na¤a-dey (Nagade)’de iki tane âfl›klar kahvesi vard›r. “Kahve-i Vahidî” ve “Kahve-i Esedî”. Bunlardan baflka âfl›klar›n za-man zaza-man çal›p söyledikleri, meclis kurduklar› befl kahve daha vard›r.

Ayr›ca “Karapapak Âfl›klar› Derne-¤i” ad›nda bir de dernekleri vard›r. Âfl›k Mehmet Ali Mahmudî (Mehemmed Eli Mehmudî Él Âfl›¤›) derne¤in baflkan›d›r.

3.6. Karapapak Âfl›k Muhiti Halk Hikâyeleri ve Destanlar›: Kara-papak Âfl›k Muhiti’nde anlat›lan halk hikâye ve destanlar› genellikle Urmiye ve Tebriz Âfl›k Muhiti halk hikâye ve destanlar›n›n ayn›s›d›r. Bu muhitte âfl›klar›n repertuar›nda bulunan hikâye ve destanlardan baz›lar› flunlard›r:

Abbas ile Gülgez, Âfl›k Ali ve Âfl›k Raf’î, Ali fiah ile Huriliàa, Alihan ile Pe-ri, Baba Leysan ve Perizad, Bezeno¤lu Mehemmet ile Peri, Emrah ile Huriliàa, Emrah ile Selvinaz, Eset ve Saltanat, Gamber ile Mahmut, Garip ile fiahse-nem, Gergerli Mehemmed ve Mehpare Han›m, Göyçe K›z›, Gulam Haydar, Gu-lam Kemter ile Senaver, Gülüzar, Héy-dar ile Behram, Hurflit Bey, ‹lyas ile Mehri, Kelbi ve ‹nsafî, Kemter Yusuf, Kerem ile As›, Kurbanî ile Peri, Kaçak Nebi, Kurdo¤lu, Latif fiah, Leyli ile Mec-nun, Mehmet ile Terlan, Mir Mahmut ile Sara,Serhofl ve Mahbub, Sadet ile Say-yad, Seydî ile Peri, fiah ‹smail ve Güla-zer, Tahir ile Zöhre, Türko¤lu ile Mehri, Ululu Kerim ve Süsen Han›m, Valeh ile Zernigâr… Köro¤lu Hikâyeleri: Âfl›k Cü-nun Seferi, Ayvaz› Getirme Seferi, Ba¤-dat Seferi, Bolu Beyi Seferi, Demircio¤-lunu Getirme Seferi, Derbent Seferi, Eruzurm Seferi, ‹stanbul Seferi, Köro¤-lu’nun àocal›¤›, Rum Seferi, Tercan Sefe-ri, Tokat SefeSefe-ri, Türkemen SefeSefe-ri, Yâdi-gâr ve Gülabat›n …

3.7. Karapapak Âfl›k Muhiti Âfl›k Havalar›: Karapapak âfl›klar›n›n

(12)

repertuar›nda doksan kadar âfl›k havas› mevcuttur. Bunlar di¤er âfl›k muhitleri ile ortak kullan›lan âfl›k havalar›d›r. Di-¤er âfl›k muhitlerinin âfl›k havalar›ndan farkl› olarak befl özgün âfl›k havalar› vard›r: Sulduzî (M›s›ro¤lu), Yel yel, De-lal Destan›, Sulduz Güzellemesi (Yéri Yâr Yéri), Terekeme Oyun Havas› (Es-ger Eli Bala Laylay).

3.8. Karapapak Âfl›k Muhiti’nin Esasland›¤› Ocaklar: Karapapak tay-fas› âfl›klar›n›n söz ve saz sanatlar›nda hatta sanatlar›n› icra ederken sergile-dikleri davran›fllarda Horasan erenleri-nin, tekke-tasavvuf müzi¤ierenleri-nin, Borçal›-fiemfledin bölgesinde uzun süre tarikat fleyhi olan Mir Hamza Nigarî’nin tefli, sözlü tekke müzi¤inin izleri hissedil-mektedir. Kalabal›k oyuncunun yer ald›-¤› halay halkas›nda ve sanatç›lar›n mü-zik icra edifllerinde sûfîlerin tef veya da-ire eflli¤inde icra ettikleri zikir halkas›n› görmek çok zor olmuyor. Meclisin aç›l›-fl›nda okuduklar› divanînin dinî, felsefî ve hikmetamiz karakterli olmas› da bu-nu daha da inand›r›c› k›l›yor.

3.9. Karapapak Âfl›k Muhiti’ne Mensup Ça¤dafl Âfl›klar: Hâlihaz›rda Karapapak Âfl›k Muhiti’nde flu üstat âfl›klar Dede Korkut gelene¤ini devam ettirmektedirler: Âfl›k Mehmet Ali Mah-mudî (Mehemmed Eli MehMah-mudî Él Âfl›-¤›), Âfl›k Haydar Duman, Âfl›k R›za Pa-yende, Âfl›k Rahim Takizâde, Âfl›k Sefer Cavadî, Âfl›k Behlül Hüseyinzâde …

3.10. Sulduz Âfl›k Muhiti’ne Mensup Balaban, Goflasümsüm ve Zurna Çalanlar: Ali Muhammetpur, Ekber Yezdanî, Kudret Takizâde, Yunus Velizâde.

3.11. Sulduz Âfl›k Muhiti’ne Mensup Dümbek ve Davul Çalanlar: Cemflid Hamitpur, Erflad Alizâde, Mus-tafa Alizâde, Yusuf Velizâde.

4. ZENCAN ÂfiIK MUH‹T‹ 4.1. Zencan Âfl›k Muhiti’nin Etki Alan›: Türk âfl›kl›k gelene¤inin canl›

olarak yaflad›¤› bir önemli muhit de Zen-can Âfl›k Muhiti’dir. Bu muhit, Hazar denizinin güney bat›s›ndaki en kadim Türk yurtlar› olan baflta Zencan, Sultâ-nîye olmak üzere Hürremdere, Ebher, Geydar, Hidec, Tikab, Bicar, Takistan, Kazvin, Lovflan, Nikpey il ve ilçelerini ihata etmektedir.

4.2. Zencan Âfl›k Muhiti’ne Men-sup Üstat Âfl›klar: Bu bölgenin en ka-dim âfl›klar›ndan birisi “fiirin ile Birçek Han›m” adl› meflhur halk hikâyesinin müellifi Âfl›k fiirin’dir. Âfl›k fiirin Hür-remdereli’nin do¤um tarihi hakk›nda henüz kesin bilgi yoktur. fiiirlerinde ge-çen ifadelerden onun 450-500 sene önce yaflad›¤› tahmin edilmektedir. Zencan Âfl›k Muhiti’nin banilerinden birisi oldu-¤u flüphesizdir. Hayat› hakk›nda yeterli bilgiye sahip olamad›¤›m›z ancak Zen-can Âfl›k Muhiti’nin sa¤l›kl› bir zindelik-le bugüne kadar gelmesinde büyük kat-k›s› olan bir ulu ozan da “Tuti-yi fiirin Sühan ve Yusuf Cemal” adl› halk hikâ-yesinin musannifi ve bafl kahraman› Âfl›k Yusuf Cemal’dir. Bu ulu âfl›klar O¤uz Ata -Dede Korkut âfl›kl›k gelene¤i-ne, âfl›klar yetifltirerek, fliirler söyleyip, türküler koflarak, âfl›k havalar› olufltu-rarak büyük katk›da bulunmufl, ölmez ruh vermifllerdir. Böylece Asya steple-rinden kopup gelen ozan sesine daha gür bir soluk kazand›rm›fllard›r.

Zencan Âfl›k Muhiti’ni oluflturan ve günümüze tafl›yan üstat âfl›klardan ba-z›lar› flunlard›r: Âfl›k Azizhan (öl. 1924), Âfl›k Necef Ali (1844-1914), Âfl›k Hac› Ali Hürremdereli (1884-1944), Âfl›k Han Murat (1864-1944), Âfl›k Allahmedet (1869-1944), Âfl›k Kurban Ziyabadî (1854-1954), Âfl›k Ali Ekberî (öl. 1954), Âfl›k Nevruz (1874-1964), Âfl›k Lütfeli Afflar (1869-1969), Âfl›k Rikab Ekberî (1869-1969), Âfl›k Gulam Hüseyin Defl-degî (1894-1974), Âfl›k ‹brahim fiahse-ven (1884-1974), Âfl›k Ferec (1874-1974), Âfl›k Sultan Ali (öl. 1974), Âfl›k Sultan

(13)

Ali Mirverdi (öl. 1977), Âfl›k ‹mam Ali Hidecî (1909-1979), Âfl›k Mihrali Valayi-flî (1889-1979), Âfl›k Gayb Ali Zencanî (1909-1979), Âfl›k Melik (1899-1979), Âfl›k Ahmet A¤a ((öl. 1982), Âfl›k S›tk› Ali Gargalulu (1904-1984), Âfl›k Ali A¤a Halhalî (1894-1984), Âfl›k Ali (1899-1984), Âfl›k Tayyip (1884-1989), Âfl›k Fe-tullah R›zayî (1909-1989), Âfl›k Söhrab (1909-1994), Âfl›k Sefer Halhall› (1914-1994), Âfl›k Kudret Carç›l› (1819-(1914-1994), Âfl›k fiems Ali (1899-1994), Âfl›k Resul Nevruzî (öl. 1997), Âfl›k ‹bad Zaval› (1917-1997), Âfl›k Ali R›za Davudî (öl. 1998), Âfl›k Yusuf Gülmuhammedî (1919-1999), Âfl›k Gulam R›za Davudî (1879-1999), Âfl›k Elmas Mürflidî (1934-1999), Âfl›k fiiyeli Mukaddem (1900-2000), Âfl›k Mirza Ali Defldegî (1936-2001), Âfl›k Mirza Ali (öl. (1936-2001), Âfl›k Büyük A¤a (öl. 2002), Âfl›k Cihangir (1914-2004)…

4.3. Zencan Âfl›k Muhiti’nde Kullan›lan Çalg› Aletleri ve Özellik-leri: Zencan Âfl›k Muhiti âfl›klar› da Tebriz Âfl›k Muhiti’nde oldu¤u gibi üç enstrüman “saz, balaban ve Kaval (tef)” ile sanatlar›n› icra etmektedirler. Sazla-r› 20 perdeli, dokuz kulakl›, dokuz simli-dir. Balaban ve kaval ise Tebriz Âfl›k Muhiti’ndekilerin ayn›s›d›r.

4.4. Zencan Âfl›k Muhiti’nde Mu-sikî Aletlerinin Çal›nma fiekli: Âfl›k, sa¤ baflta, kavalc› sol baflta ve balabanc› ortada olmak üzere bir hilâl fleklinde, birbirlerini görür vaziyette ayakta du-rurlar. Sürekli birbirlerini gözlerler. Âfl›k flef durumundad›r. Di¤erleri ses ve söz uyumunu ona göre ayarlamaktad›r-lar. Genelde âfl›klar okurlar, di¤erleri sa-dece çalg› ile kat›l›rlar. Ancak zaman za-man balabanc› da ikinci hanende (solist) rolünü üstlenir. Bazen de âfl›k ve bala-banc› birlikte veya karfl›l›kl› okurlar. Di-vanî, Yan›k Kerem gibi uzun hava tü-ründeki türküler sadece saz ve balaban eflli¤inde çal›n›p söylenir.

4.5. Zencan Âfl›k Muhiti’nde Bu-lunan Âfl›k - Ozan Ocaklar›: Zencan Âfl›k Muhiti’nde hem halk hem de yerel yönetim âfl›kl›k gelene¤ine ve âfl›klara fazla itibar etmektedirler. Bu durum da âfl›kl›k gelene¤inin daha canl› olmas›n› sa¤lamaktad›r. Bu bölgede âfl›klar nere-deyse bu gelene¤in ilk temsilcileri olan Âfl›k Cünun, Korkut Ata itibar›n› gör-mektedirler. Toya, dü¤üne davet edilen âfl›¤›n önünde kurban kesilmesi bunun en aç›k göstergesidir. Bütün Türk yurt-lar›nda oldu¤u gibi gelin o¤lan evine ge-tirildi¤inde önünde kurbanlar kesilir. Bu bölgede de durum ayn›d›r. Ancak burada kurbanlardan birisi âfl›¤›n aya¤› alt›nda kesilir. Bu da flu anlama gelir ki, âfl›k elimizin, obam›z›n, kültürümüzün iti-barl› insan›d›r, temsilcisidir, ona hür-met, dilimize, dinimize halk›m›za, ata dedemize hürmettir. Âfl›klar›n büyük iti-bar gördü¤ü Zencan Âfl›k Muhiti’nin he-men her yerleflim yerinde âfl›klar kahve-si, âfl›k, ozan kültür ocaklar› mevcuttur.

Zencan’da: “Selim Âfl›klar Kahve-si” “Efsel Âfl›klar KahveKahve-si” “Nureddin Âfl›klar Kahvesi” “Âfl›k Ali Halefî Âfl›k-lar Kahvesi”; Hürremdere’de: Âfl›k Gülab Davudbegi (Davudî)’nin iflletti¤i “Heydar Baba Kahvesi”, Gulam Hüseyin H›drî’nin iflletti¤i “Kahvehane-i Azer-baycan”; Ebher’de: “Salman Âfl›klar Kahvesi”; Geydar’da: “Geydar Âfl›klar Kahvehanesi” Türk âfl›kl›k gelene¤inin varl›¤› ve gelece¤i için hizmet veren önemli ocaklard›r.

4.6. Zencan Âfl›k Muhiti Halk Hikâyeleri ve Destanlar›: Zencan Âfl›k Muhiti’nde k›rktan fazla halk hikâ-yesi ve destan vard›r. Bu hikâyelerin ba-z›lar› di¤er âfl›k muhitlerine ait halk hi-kâyeleridir. Bir k›sm› ise tamamen Zen-can Âfl›k Muhiti’e özgüdür. Bunlar›n ba-fl›nda kurulufl mükemmelli¤i, konu zen-ginli¤i aktif kullan›m› ile “Telimhan ile Mehri” hikâyesi gelmektedir. Bu hikâye ile birlikte Zencan Âfl›k Muhiti’ne özgü

(14)

halk hikâyeleri aras›nda flu hikâyeleri de sayabiliriz: fiirin ile Birçek Han›m, Tuti-yi fiirin Sühan ve Yusuf Cemal, Verga ile Gülfla, Kelbi ile Selbi, Yetim Seydî.

Baflka âfl›k muhitlerine ait olan an-cak Zencan Âfl›k Muhiti’nde farkl› var-yanta kavuflmufl hikâyeler de vard›r. Tebriz Âfl›k Muhiti’nin halk hikâyesi olan “Kurbanî” adl› hikâyenin burada “Zencanl› Kurbanî” olarak tasnif edildi¤i görülmektedir. “Hasta Kas›m” adl› hikâ-ye de burada hayli farkl› bir oluflum ka-zanm›flt›r.

Zencan Âfl›k Muhiti âfl›klar›n›n re-pertuar›nda Köro¤lu hikâyelerinden ye-di tanesi bulunmaktad›r: Köro¤lu’nun Derbent Seferi, Tovgat (K›rat›n Kaç›r›l-mas›), Köro¤lu’nun Türkemen Seferi (Ayvaz’›n Getirilmesi), Köro¤lu’nun Er-zurum Seferi, Köro¤lu’nun Ba¤dat Sefe-ri, Köro¤lu’nun Rum Seferi (Telli Ha-n›m’› Getirmesi), Köro¤lu’nun Kocal›¤›.

Zencan Âfl›k Muhiti âfl›klar›n›n re-pertuar›nda bulunan ve di¤er âfl›k mu-hiti âfl›klar› ile ortak kullan›lan halk hi-kâyelerinden baz›lar› ise flunlard›r: Zen-canl› Kurbanî, Hasta Kas›m, Abbas ile Gülgez, Emrah ile Huriliga, Emrah ile Selvinaz, Endelib Mirza ile G›z›l Gül, Gamber ile Mahmut, Garip ile fiahse-nem, Gulam Haydar, Haydar ile Beh-ram, Kelbi ile Selbî, Kemter Yusuf, Ke-rem ile As›, Leyla ile Mecnun, Mir Mah-mut ile Sara, Saadet ile Sayyad, Seydî ile Peri, fiah ‹smail ile Arap Üzengi, Ta-hir ile Zühre, Türko¤lu ile Mehri, Valeh ile Zernigâr.

4.7. Zencan Âfl›k Muhiti Âfl›k Havalar›: Zencan Âfl›k Muhiti’nde âfl›k havalar› hayli farkl›l›k arz etmektedir. Âfl›klar›n repertuar›nda bulunan lar›n ço¤u bu bölge âfl›klar›na ait hava-lard›r. Baz› saz havalar›n›n adlar› di¤er bölge âfl›k havalar› ile benzer olsa da içeri¤i farkl›d›r. Bu bölge âfl›k havalar›-n›n ço¤u bölgeye özgü özellikler

tafl›-maktad›r. Âfl›klar›n›n repertuar›nda bu-lunan âfl›k havalar›ndan baz›lar›: Abba-sî fiehriyârî, A¤abeyi, Atüstü Köro¤lu, Ayak fiikeste, Cahangirî, Döfleme, Dü-beyti, Eyvazî Köro¤lu, Ferza¤î, Fettahî, Firengo¤lu, Gaytarma Keremî Gellahî, Gence Keremî Güllü Kafiye, Haleyli fii-kestesi, Halhal fiifii-kestesi, Hançoban›, Kafiye, Kelle Keremî, Kelle Köro¤lu, Kelle fiikeste, Kesme Keremî Kesme fii-keste, Orta fiifii-keste, Osmanl› (Zencan’da ‹skenderî, Hürremdere’de Osmanl› der-ler.) Sürütme fiehriyârî, fiikeste, fiirvan fiikestesi, Tar›m Kafiyesi, Tek Hava (Tek Ayak) Velicanî, Yor¤un Kerem’dir.

4.8. Zencan Âfl›k Muhiti’nin Esasland›¤› Ocaklar: Zencan Âfl›k Mu-hiti, Orta Asya Türklü¤ünü Anadolu’ya, Yak›n ve Orta Do¤u’ya ba¤layan bir ge-çitte yer almaktad›r. Asya’dan kopan her bir Türk boyu bu bölgeden geçerek bat›-ya yürümüfltür. Olcaytu gibi, Tu¤rul Bey gibi, Alpaslan gibi nice Türk hakan› bu bölgede karargâh kurmufl, meclis açm›fl-t›r. Uzlar, Peçenekler, Türkmenler (Ba-yatlar), Karapapaklar, Afflarlar, Dovey-ranlar (fiahsevenler)… bu bölgeyi vatan tutmufllard›r. Elbette ki her bir Türk bo-yu âfl›¤›yla, dervifliyle, ozan›yla, saz›yla, kopuzuyla gelmifllerdir. Ahmet Yese-vî’nin derviflleri burada karar k›lm›fl, bu yoldan geçmifller. Telimhan saz omzun-da Mehri’sini bu yaylalaromzun-da aram›fl, Yu-suf Cemal, Tuti-yi fiirin Sühan’›na bu yerde yanm›flt›r.

Zencan Âfl›k Muhiti âfl›klar›n›n eserlerinde, seslerinde, sanatlar›nda ve meclislerinde Pîr-i Türkistan Ahmet Ye-sevî ve Koca Türkmen Mahdum Kulu Hazretlerinin sûfîzmi, coflkusu, inanc› görülmektedir. “Osmanl› Divanîsi” veya “Atüstü Köro¤lu” çal›n›nca Türk boylar›-n›n meydan merasimleri hayalleri dol-duruyor. Zencan Âfl›k Muhiti’nin esas-land›¤› unsurlar›n bunlar oldu¤u görül-mektedir.

(15)

Hu-dabende Olcaytu’nun türbesi, dergâh› ve tekkesi; Zencan’da yatan Tu¤rul Bey’in efli Altuncan Hatun’un türbesi, dergâh› ve tekkesi Türk âfl›kl›k gelene¤ini besle-yen di¤er kaynaklard›r.

4.9. Zencan Âfl›k Muhiti’ne Men-sup Ça¤dafl Âfl›klar: Zencan Âfl›k Mu-hiti’nde yüz elli kadar âfl›k vard›r. Bun-lar faal bir flekilde dü¤ün ve derneklere kat›lmaktad›rlar. Ça¤dafl âfl›klar›n say›-s› bak›m›ndan da Zencan Âfl›k Muhiti, ‹ran Türkleri âfl›k muhitleri aras›nda ön s›ralarda yer almaktad›r. Muhitteki ça¤-dafl âfl›klardan baz›lar›n›n adlar› flöyle-dir: Âfl›k Ali Evset Esedî, Âfl›k Ali Hofl-gün Halefî, Âfl›k Ali Kelenterî, Âfl›k Arap Terenli, Âfl›k Asker Terenli, Âfl›k Bahar Ali Ahmedî, Âfl›k Behmen Nimetî, Âfl›k Behruz Süleymanî, Âfl›k Bulud Ca-vadî, Âfl›k Buzali Han Muhammedî, Âfl›k Cemflid Zerringöllü, Âfl›k Davud Davudbegi, Âfl›k Ebülfez fiehsevarî, Âfl›k Ebülfez, Âfl›k Ekber Talibî, Âfl›k Ekber Zencanî, Âfl›k Emir Davudî, Âfl›k Emir Fürûdî, Âfl›k Emrullah Esedî, Âfl›k Esed Kasimî, Âfl›k Evez Âfl›k Evez Merdanî, Âfl›k Eynullah Kakavanî (Kürt as›ll›d›r) Âfl›k Fürûdî Muhacirî, Âfl›k Gülab Ali Davudbegi (Davudî), Âfl›k Hakverdi Sü-leymanî, Âfl›k Hanedullah Avflar, Âfl›k Hasan Ne¤ilu, Âfl›k Hasan, Âfl›k Hüccet Yusifî, Âfl›k Hüseyin Esedî, Âfl›k ‹ltifat Davudbegi, Âfl›k ‹zzet, Âfl›k Kemal Defl-tegî, Âfl›k Mahmud Abipur, Âfl›k Maksüt Süleymanî, Âfl›k Mehrali Ahmedî, Âfl›k Menuçehr Süleymanî, Âfl›k Merhamet Esedî, Âfl›k Mirza A¤a Süleymanî, Âfl›k Mirza Ali Hüdayî, Âfl›k Muhammet Ha-sanî, Âfl›k Muhammet Süleymanî, Âfl›k Müslüm Askerî, Âfl›k Müslüm Muham-metli, Âfl›k Nadir Muhibbî, Âfl›k Na¤î, Âfl›k Nicat Mevlayî, Âfl›k Perviz Süley-manî, Âfl›k Puriya (7 yafl›nda, gözleri görmüyor) Âfl›k Resul Esedî, Âfl›k R›za Behramî, Âfl›k Sefiyullah ‹nayetî, Âfl›k Selman Babaî, Âfl›k Settar Hudayî, Âfl›k Seyfeli Süleymanî, Âfl›k Seyid Hamza

Hüseynî, Âfl›k Söhbet Nizayî, Âfl›k Söh-rab Ahmedî, Âfl›k Sultan Ali Hidayetî, Âfl›k Tayyib Süleymanî, Âfl›k Veli Mevla-yî, Âfl›k Yâr Muhammed ‹sabegi, Âfl›k Yaver Muhammedî, Âfl›k Zülfelî Esedî, Âfl›k Zülfikar ‹sabegi…

4.10. Zencan Âfl›k Muhiti’ne Mensup Balabanc›lar: Ahmet Mehcu, Amir Caferzâde, Cafer Esedî Gülali Ke-malî, Halil Caferzâde, Hamit Esedipur, Nasir Kelenteri, Sefiyullah Resulî, Ta-har Muhammedî.

4.11. Zencan Âfl›k Muhiti’ne Mensup Kavalc›lar (Tefçiler): Abbas H›drî, Ba¤›r Necefî, Behruz Nesirpur, Efsel H›drî, Ekber R›zayî, Fetullah H›-d›rpur, Gulam R›za Hamidî, ‹smail Fi-yucin, Mikây›l FiFi-yucin, Nur Muhammet Süleymanî, R›za Mecitpur, Sait Kâz›m Hüseynî, Secaet Ebherî, fiükür H›drî.

SONUÇ

Türk Devlet ve topluluklar› içeri-sinde Türkiye’den sonra en kalabal›k Türk toplulu¤unun yaflad›¤› ‹ran co¤raf-yas›nda Türk âfl›kl›k gelene¤i bütün ih-tiflam› ile varl›¤›n› sürdürmektedir.

Birçok Türk boyunun meskûn oldu-¤u bu co¤rafyada, Türk âfl›kl›k gelene¤i-nin gidiflat›, çal›nan sazlar›n ve saz eflli-¤inde kullan›lan çalg›lar›n biçim ve say›-lar›, saz havas› ve makamlar›n özgünlü-¤ü, anlat›lan hikâye ve destanlar›n çe-flitlili¤i gibi özellikler göz önüne al›nd›-¤›nda Tebriz, Urmiye, Karapapak, Zen-can, Save, Kaflkay ve Horasan gibi yedi âfl›k muhitinin bulundu¤u görülmekte-dir.

Bu makalede ele ald›¤›m›z Tebriz Âfl›k Muhiti’nde befl yüzden fazla, Urmi-ye Âfl›k Muhiti’nde altm›fla yak›n, Kara-papak Âfl›k Muhiti’nde befl ve Zencan Âfl›k Muhiti’nde yüz elli kadar âfl›k gü-nümüzde âfl›kl›k gelene¤i sahas›nda fa-aliyet göstermektedir.

Tebriz Âfl›k Muhiti’nde âfl›klar “üç-lük” dedikleri üç çalg› aleti “saz, bala-ban, gaval / tef” ile; Urmiye Âfl›k

(16)

ti’nde tek saz ile; Karapapak Âfl›k Muhi-ti’nde saz, balaban, dümbek veya saz go-flasümsüm, dümbek veya saz, zurna ve davul ile; Zencan Âfl›k Muhiti’nde ise saz, balaban ve gaval /tef ile sanatlar›n› icra etmektedirler. Her dört âfl›k muhi-tinde de flehir ve köylerde yap›lan toyla-r›n/dü¤ünlerin ekseriyeti âfl›klar tara-f›ndan yürütülmektedir. Âfl›klar bunla-r›n yan› s›ra resmî törenlere, radyo tele-vizyon programlar›na, bölgesel etkinlik-lere de kat›lmaktad›rlar.

Her âfl›k muhitinin repertuar›nda 70-80 kadar ortak kullan›lan saz havas› ve makam vard›r. Ayr›ca muhitlerin kendine has saz havalar› da vard›r. Hi-kâye ve destanlarda da durum ayn›d›r. Her âfl›k muhitinde ortak kullan›lan halk hikâye ve destanlar›n›n yan›nda o âfl›k muhitine mensup âfl›klar›n tasnif etti¤i halk hikâyeleri ve destanlar› da vard›r. Hatta baz› halk hikâyelerinin ad-lar› ve kahramanad-lar› benzer olsa da olay örgüsü, müzik ve fliirler farkl›l›k göster-mektedir.

Hemen her âfl›k muhitinde âfl›kla-r›n meclislerin aç›l›fl›n› yapma ve yönet-me biçimleri, saz ve di¤er çalg› aletlerini kullanma flekilleri, söz söyleme, türkü okuma, hikâye anlatma usûlleri ve gele-ne¤i devam ettirme gayretleri benzerlik göstermektedir.

‹ran Türk âfl›klar›n›n, söz ve saz sanatlar›nda, sanatlar›n› icra ederken sergiledikleri davran›fllarda Horasan dervifllerinin, tefli, sözlü tekke-tasavvuf musikîsinin izleri hissedilmektedir.

Bu âfl›k muhitlerinde ayd›nlar, flair-ler ve yazarlar hem âfl›kl›k gelene¤inden faydalanmakta hem de âfl›klara ve âfl›k-l›k gelene¤ine destek vermektedirler.

Uzun süreden beridir ‹ran Türkleri, ana dillerinde ö¤renim görmedikleri ve yeterli miktarda Türkçe bas›n yay›n or-gan›na sahip olmad›klar› hâlde, ana dil-leri Türkçe’yi iyi bir seviyede

kullan-maktad›rlar. Bunda âfl›klar›n büyük ro-lünün oldu¤u görülmektedir.

Bütün bu âfl›k muhitlerinde âfl›kla-r›n çoklu¤u, âfl›kl›k gelene¤inin canl›l›¤›, âfl›k ocaklar›n›n ve derneklerinin aktif çal›flmalar›, halk flairlerinin ve âfl›k/flair-lerin üretkenli¤i, her türlü zorlu¤a ra¤-men yay›mlanan eserlerin fazlal›¤› Türk âfl›kl›k gelene¤inin bütün özelli¤i ve gü-zelli¤i ile ‹ran Türkleri aras›nda yoluna devam etti¤ini göstermektedir.

NOTLAR:

1.‹ran Türkleri aras›nda “Dastan”, terimi Türkiye’de kullan›lan “destan” anlam›nda; “destan” terimi ise “saz havas›, makam” anlam›nda kullan›l›-yor.

KAYNAKLAR A. Yaz›l› Kaynaklar 1. Kitaplar:

ALPTEK‹N, Ali Berat, Halk Hikâyelerinin Motif Yap›s›, Akça¤ Yay., Ankara-1997.

ASLAN, Ensar, Ç›ld›rl› Âfl›k fienlik, Hayat›, fiiirleri ve Hikâyeleri (‹nceleme-Metin-Sözlük), Ata-türk Üniversitesi Yay., Ankara, 1975.

AYRIMLI, C. - fiAF‹Î, H., BALOVLU, Miskin (fiiirler), Neflr-i Edibân, Urmiye, 1378 (M. 1999).

Azerbaycan Edebiyat› Tarihi, I, II, III, A.É.A. Neflriyyat›, Bakü-1960

Azerbaycan Klâssik Edebiyyat› Kitaphanas›, 20 Ciltde, Élm Neflriyyat›, Bak› 1882.

Azerbaycan Sovét Ensiklopediyas›, On ciltde, Bak›-1987.

BANARLI, Nihat Sami, Resimli Türk Edebi-yat› Tarihi, M.E.B. Yay., ‹stanbul 1971.

CAFERÎ, Âfl›k Geflem, Veten Bülbülüyem El Âfl›¤›yam, Tabistan 1372 (1993).

CENG‹Z, Mehdipur, Gopuz Mektebi, Ayd›n Neflriyat›, Tebriz, 2000.

Cenubî Azerbaycan Edebiyyat› Antologiyas›, c. I (1981), II (1983), III (1988), IV (1994).Élm Nefl-riyyat›, Bak›.

E‹LZÂDE, A. - HÜMMETOVA, H., Ayr›lar m› Könül Candan, Cenûbî Azerbaycan Edebiyat› Mün-tehebat›, Bak› Ünivérsitéti Neflriyyat›, Bakü 1998.

EM‹RHAN‹, ‹lyas, Kopuzumun Dilekleri, Ser-çeflme Yay›nevi, Tebriz, 1999.

ESEDÎ, B. – HAK‹RÎ, K., Azerbaycan’›n Âfl›k Destanlar›ndan, Kelbî ve ‹nsafî, Baba Leysan ile Verga, Gurdo¤lu, Yaz Neflriyât›, Urmiye, 1382 (M. 2003).

FERZANE, M. A., Azerbaycan Halk Edebiya-t›ndan Bayat›lar, ‹ntiflârât-› Ferzane, Tahran-1357 (1978).

FERZANE, M. A., Bayat›lar, Tahran-1343 (1979).

GED‹KL‹, Yusuf-Gedikli Fethi., Ça¤dafl Azerî fiiiri Antolojisi, ‹st.-1983.

(17)

GÜLENSOY, Tuncer. Do¤u Anadolu Osmanl›-cas›, Etimolojik Sözlük Denemesi, Ankara 1986.

GÜNAY, Umay, Türkiye’de Âfl›k Tarz› fiiir Ge-lene¤i ve Rüya Motifi, Akça¤ Yay., Ankara 1992.

HACIYEV, Valeh, Azerbaycan Folkloru En’eneleri, Tbilisi-1992.

HAM‹TCU, Perviz, Tufarganl› Âfl›k Abbas, Neflr-i Ehter, Tebriz 1382 (M. 2003).

HEK‹MOV, Mürsel ‹., Azerbaycan Âfl›k fiiir fiekilleri ve Kaynaklar›, Maarif Neflriyat›., Bakü 1999.

HEVAH, Ali Zafer, Ata Babalar Déyibler, ‹nti-flârât› Yaran,Tebriz, Bilatarih.

HEVAH, Ali Zafer, Folklor Hazinesi, Yaran Neflriyat›, Tebriz 2000.

HEY’ET, Cavad, Azerbaycan Edebiyyat› Tari-hine Bir Bak›fl, Tahran-1376 (1998).

JACKSON Peter, and LOCKHART, Laurence, History of Iran, Cambridge Universsity Pres, Lon-don New York New Rochelle Melbourne Sydney (Ya-y›n tarihi yaz›l› de¤il).

KAFKASYALI, Ali, ‹ran Türk Edebiyat› Anto-lojisi, Atatürk Üniversitesi Yay., Erzurum 2002. (Al-t› cilt)

KAFKASYALI, Ali, Kafkaslar’dan Gelen Ezan Sesleri, Erzurum 1991.

KAFKASYALI, Ali, Mikây›l Azafl›, Hayat›-Sa-nat›-Eserleri, Erzurum, 1996.

KARAHANLI, M.Abadî, Âfl›k Dastanlar›, Zer-kalem Neflriyat›, Tebriz 1379 (M. 1994).

KASIMLI, Muherrem, Âfl›k Sanat›, Ozan Nefl-riyat›, Bak› 1996.

KÖPRÜLÜ, M. Fuad, Edebiyat Araflt›rmalar› I-II, Ötüken Yay., ‹stanbul 1989.

LANGLÈ, L., Voyages du Chevalier Charddin, en Perse, et Autres Lieux de L’orient, Le Normant, Imprimeur-Libraire, Paris, 1811.

LANGLÈ, L., Voyages du Chevalier Charddin, en Perse, et Autres Lieux de L’orient, Le Normant, Imprimeur-Libraire, Paris, 1811.

MAHMUDÎ, Hasan, Han Çoban ve Sara’n›n Dastan›, Neflr-i Ehter, Tebriz 1380 (M. 2001).

PAYEGZÂR, Nesir, Ball› Bayat›lar, Feru¤-› Azadî Neflriyat›, Tabistan 2000.

SA’Î, Âfl›k Hüseyin, Âfl›k Dastanlar›, Zerka-lem Neflriyat›, Tebriz 1380 (M. 2001).

SAKAO⁄LU, Saim, Dede Korkut Kitab›, ‹nce-lemeler-Derlemeler-Aktarmalar, Cilt I-II, Selçuk Üniversitesi Yay., Konya-1998.

VAH‹D, H. Fazlullahî, Azerbaycan Muas›r Âfl›klar›, Müessese-i ‹ntiflarat-› Yârân, Tebriz 1990.

V‹LÂYET‹, Eli Ekber, fiah ‹smay›l Sefevî Dövründe ‹ran’›n Haricî Elâgeler Tarihi, El Hüda Neflriyat›., Tahran 1998.

ZEHTABÎ, Mahmut Taki, ‹ran Türkleri’nin Eski Tarii (iki cilt), Tebriz-1378 (M. 2000).

2. Makaleler

KAFKASYALI, Ali, “Farkl› Bir Âfl›k Tipi Ola-rak Ç›ld›rl› Âfl›k fienlik”, Türk Yurdu, fiubat, 1999.

KAFKASYALI, Ali, “XIX ve XX. Yüzy›l Siyasî ve Sosyal Olaylar›n›n Güney Azerbaycan Edebiyat›-na Yans›mas›”, VII. Milletler Aras› Türkoloji Kong-resi (08-12 kas›m 1999) Bildiri.

KÖPRÜLÜ, M. Fuad, “Azerî” ‹slâm Ansiklo-pedisi, M.E.B. Yay., c. II, s. 118-151., ‹stanbul 1979.

MERÇ‹L, Erdo¤an, “Zencan”, ‹slâm Ansiklo-pedisi, Kültür ve Turizm Bakanl›¤› Yay., Millî E¤i-tim Bas›mevi, ‹stanbul, 1986, C. 13, s. 522-525.

M‹NORSKY, Viladimir, “Sulduz”, ‹slâm An-siklopedisi, M.E.B. Devlet Kitaplar›, Millî E¤itim Bas›mevi, C. 11, s. 33-35, ‹stanbul 1979.

M‹NORSKY, Viladimir, “Sultânîye”, ‹slâm An-siklopedisi, M.E.B. Devlet Kitaplar›, Millî E¤itim Bas›mevi,, C. 11, s. 33-35, ‹stanbul 1979.

M‹NORSKY, Vladimir, “Nahcivan”, ‹slâm An-siklopedisi, M.E.B. Yay., c. IX, s. 14, ‹stanbul 1964.

O⁄UZ, M. Öcal, “Azerbaycan ve Türkiye Sa-has›nda Afl›k Edebiyat›n›n XVI Yüzy›l›”, ‹pek Yolu Uluslar Aras› Halk Edebiyat› Sempozyumu, 1-7 Temmuz 1993, Kültür Bakanl›¤› HAGEM yay›n›, Ankara 1995.

O⁄UZ, M. Öcal, “Azerbaycan ve Türkiye Sa-has›nda Âfl›k Edebiyat›n›n XVII. Yüzy›l›”, V. Millet-leraras› Folklor Kongresi, Halk Edebiyat› cildi, Kül-tür Bakanl›¤› HAGEM Yay›n›, Ankara 1996.

SARRAF‹, Ali R›za, “‹ran Türkleri’nin Dili ve Türk Folklorunun Araflt›r›lmas›ndaki Sorunlar”, Uluslar Aras› Türk Dünyas› Halk Edebiyat› Kurul-tay›, 26-28 May›s 2000-‹çel.

TOGAN, A. Zeki Velidi, “Azerbaycan”, ‹slâm Ansiklopedisi, M.E.B. Yay., c. II, s. 91-118., ‹stanbul, 1979.

TÜRKMEN, Fikret, “Azerbaycan’da Halk Hi-kâyeleri Çal›flmalar› Hakk›nda Notlar”, Türk Kültü-rü, s.128, 1973.

YILDIRIM, Dursun, “Azerbaycan Âfl›k fiâirle-ri ve fiiirlefiâirle-rinden Örnekler”, H.Ü. Edebiyat Fakülte-si DergiFakülte-si, 1984, s. 13-27.

B. Sözlü Kaynaklar

Âfl›k Cengiz Mehdipur, fiubat 2004, Tebriz, ‹ran.

Âfl›k Gafar ‹brahimî, Temmuz 2001- fiubat 2004, Tebriz, ‹ran.

Âfl›k Gülab Ali Davudbegi (Davudî), fiubat 2004, Hürremdere, ‹ran.

Âfl›k Hasan ‹skenderî, fiubat 2004, Tebriz, ‹ran.

Âfl›k ‹smail Gamberî, Mart 2000-fiubat 2004, Tebriz, ‹ran.

Âfl›k Menaf Renciberi, Hoy, fiubat 2004, ‹ran. Âfl›k Muhammet Ali Mahmudî (El Âfl›¤›), fiu-bat 2004, Na¤adey, ‹ran.

Âfl›k Muhammet Hüseyin Dehgan, fiubat 2004, Urmiye, ‹ran.

Âfl›k Yedulla fiekibî, fiubat 2004, Tebriz, ‹ran. Dr. Hüseyin Feyzullahî Vehid, Mart 2000-fiu-bat 2004, Tebriz, ‹ran.

Gazeteci -Yazar Ali Halhalî, Na¤adey, fiubat 2004, ‹ran.

Gazeteci-Yazar Menuçehr ‹slâm Azizî, Tem-muz 2001, Tebriz, ‹ran.

Said Amir Dadber, fiubat 2004, Tebriz, ‹ran. fiair Yazar Yahya fieyda, Mart 2000, Tebriz, ‹ran.

fiair-Yazar ‹smail Behramî, fiubat 2004, Na-¤adey, ‹ran.

Referanslar

Benzer Belgeler

İŞLETMENİN BULUNDUĞU YÖREDE, HALKIN, DENİZ, SUALTI YAŞAMI VE SAĞLIĞI KONUSUNDA BİLİNCİNİ YÜKSELTME İLE İLGİLİ YAPMIŞ OLDUĞU VEYA DESTEK OLDUĞU ÇALIŞMALAR

Kalite Çemberleri Paylaşım Konferansı -SMED KalDer Ankara Yönetim Kurulu Üyeleri ile EFQM 2020 Modeli Tanıtım Eğitimi.. 2021 Kalite Çemberi Kaizen Ödülü

Bazen çok say›da olan daha küçük urlar genel olarak herhan- gi bir klinik önem tafl›maz.. ‹ri bir leiyomiyomun üzerindeki mukoza afl›r› gerilmifl haldedir ve ülsere

E¤imli bir arazide modüler olarak çözülmüfl Köy De¤irmeni Projesi, ifllevi gere¤i mekâna ba¤l› bir çözüm içermez. Yine yerel malzeme olan ahflap ve tafl›n

Erken evre glottik larenks kanserlerinde küratif RT ile befl y›ll›k lokal kontrol oranlar›, T 1 olgular için.. %80-95, T 2 olgular içinse %50-85 aras›nda

HAFTA DA 22,5 SAAT ÇALIŞMA (DENKLEŞTİRME İLE 4 HAFTA DA 2 HAFTA ÇALIŞMA, 2 HAFTA KISA ÇALIŞMA

Bu ameliyenin bir esas faideside temin etmiş olduğu teknik menafi neticesi köprü eb'a- dı umumiyesi ve demirleri miktarından mühim miktarda tasarruf yapılmış ve

Esas okuyucu kitlesi- nin bulunduğu sahalar üst kata konmuş, aşağı seviyede ve daha kullanışlı katlar ki- tap depolarına