• Sonuç bulunamadı

Kompaund Odontoma (Beş Vaka Nedeniyle)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kompaund Odontoma (Beş Vaka Nedeniyle)"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cumhuriyet Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Dergisi Cilt 3, Sayı 1, 2000

KOMPAUND ODONTOMA (BEŞ VAKA NEDENiYLE)

Dt. İlker ÖZEÇ* Dr. Dt. Hasan YELER*

ÖZET

Odontomalar dental dokulann gelişimsel malformasyonlan (hamartoma) olaraktantmlanmışlardlr. Mine, derilin, sement ve bağ dokusu yapılan içeren doku değişimine uğramış bir odontojenik tümördür.

Bu makalede, 8 -30 yaşlan arasmdaki (ortalama 20) biri sürmüş olarak beş hastada görülen kompaund odontoma ol-gulan sunulmuştur ve kompaund odontoma hakkmdaki literatür bilgileri tartışılmıştır.

Anahtar Kelime:Odontojenik Tümör, Kompaund

Odon-toma

Yrd. Doç. Dr. Mustafa ÖZTÜRK*

SUMMARY

Odontomas are developmental malformalions (hamarto-mas) of dental lissues. Theyare odontogenic tumours consist of dentin, enamel and cementum.

In this artiele; 5 cases ages between 8-30 (mean 20) whom we diagnosed compaufiid odontoma that one is erupted is presented and the literature is reviewed.

Key Words:Odontogenik Tumours, Compaund Odontoma

GiRiŞ

Odontoma terimi; mine, dentin, sement ve bağ dokusu yapıları içeren, doku değişimine uğra-mış odontejenik tümör olarak tanımlanuğra-mıştır.

Çe-nelerde görülen tüm odontojenik tümörlerin % 22'sini

odantomalar oluşturur.1 Röntgenografik ve

mikroskobik özelliklerine göre kampaund odontoma ve kompleks odontoma iki tip olarak tanımlanmıştır. Mikroskopik olarak kampaund odontoma diş benzeri yapılar şeklindedir. Kompleks odontomada ise mine, dentin, sement dokuları düzensiz bir şekilde yerleşmiştir.2

Odantomalar; maksillada mandibuladan biraz daha fazla sıklıkla görülürler. Odantomalar sür-dükleri zaman infeksiyon ve genelde abse oluşumu görülür. Diğer durumlarda odantomalar dişIerde yer değişikliğine neden olabilir veya erüpsiyonlarına engel olabilirler.1

Kampaund odontoma radyografik olarak fib-röz stroma içerisinde apasite halinde görülen diş benzeri yapılardan oluşmaktadır. Histolojik olarak; dental laminadaki çok sayıda tomurcuklanmadan dolayı, birçok diş jermi meydana gelmekte ve kom-paund odantomayı oIuşturmaktadır.2.3,4

Klinik olarak kampaund adontoma genellikle kanin ve kesici dişler bölgesinde ağrısız bir şişlik şeklinde görülür. Kitlenin diş erüpsiyonunu engel-lememesi ve kist oluşturmama91 için enükluasyonu

gerekmektedir. 3,10

Bu makalede üçü mandibulada ikisi maksiI-lada yer alan ve birisi sürmüş olarak bulunan beş adet kampaund odontoma vakası sunulmuştur.

*Cumhuriyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi, Ağız Diş Çene Hastalıkları ve Cerrahisi ABD-Sivas

VAKA RAPORU VAKA 1:

22 yaşında N. K. isimli bayan hasta Cumhu-riyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız Diş Çene Hastalıkları ve Cerrahisi kliniğine Oral Diag-noz ve Radyoloji kliniğinden çekilen rutin radyogra-filer sırasında belirlenen kampaund odantomanın tedavisi için gönderilmiştir.

Hasta anemnezinde dikkate değer bir bulgu bulunmamıştır. Hastada yapılan klinik muayene sonucunda; sol alt kanin ve birinci premolar dişler arasında diestema gözlenmiştir. Hastanın panora-mik radyografisinde sol alt kanin ve birinci premolar dişleri arasında dört adet radyoopak diş benzeri yapı gözlenmiştir.

Hasta lokal anestezi altında operasyona alınmış ve cerrahi prosedürler eşliğinde opere edil-miştir. Elde edilen biopsi materyalinin yapılan his-topatolojik incelemesi sonucu, kampaund odonto-ma tanısı doğrulanmıştır (Resim 1).

Resim 1: Vakanın radyografik görünümü.

(2)

C.Ü. DiŞHEKiMLiGi FAKÜlTESi DERGiSi 2000

VAKA 2:

Sekiz yaşındaki kız çocuk hasta M. K. kliniği-mize sol maksiller anterior bölgede görülen şişlik ve sol üst daimi keser dişin sürmemesi şikayeti ile başvurmuştur.

. Hastadan alınan anamnezde önemli bir

bulguya rastlanmamıştır. Yapılan muayenede; sol üst daimi keser dişin ağızda görülmediği ve bölgede şişlik olduğu görülmüştür. Alınan panoramik rad-yografide ise; sol üst daimi keser dişin kronu etra-fında diş benzeri birden fazla sayıda yapı gözlen-miştir.

Yapılan klinik ve radyolojik tetkikler sonra-sında kompaund odontoma ön tanısı konulmuştur. Hasta genel cerrahi prosedürler eşliğinde opere edilmiştir. Patolojik tetkik sonucu ön tanı destek-lenmiştir (Resim 2-a, b, c).

Resim 2-a: Vakada anterior maksiller bölgeden çıkartılan diş benzeri yapılar.

Resim 2-b: Alınan biopsi materyalinin

histolojik görünümü.

Resim 2-c: Vakanın radyografik görünümü.

CiLT: 3, SAYI: 1

VAKA 3:

B.Ü. isimli 1970 doğumlu bayan hasta fakül temize başvurmuş ve yapılan rutin radyolojik tet-kiklerinde sol alt çene üç ve dört nolu dişleri ara-sında sayısı birden fazla diş benzeri yapılar tespit edilmiş ve kompaund odontoma ön tanısı konmuş-tur.

Hasta cerrahi prosedürler eşliğinde opere edilmiş ve yapılan patolojik incelemeler sonucu, klinik ön tanımızı desteklemiştir (Resim 3).

Resim 3: Vakanın radyografik görünümü.

-',

VAKA 4:

H.K. isimli 1980 doğumlu erkek hastamız ba-zı dişlerinin sürmemesinden dolayı fakültemize başvurmuştur. Alınan panoramik radyografide has-tanın gömülü kalan dişleri ve sol alt ikinci premolar dişin kökleri hizasında bulunan birden fazla sayıdaki diş benzeri yapılar tespit edilmiştir. Yapılan tetkikler sonucu kompaund odontoma ön tanısı konulmuştur.

Hasta lokal anestezi altında opere edilerek diş benzeri yapılar çıkarılmıştır. Patolojik tetkik so-nuçları kompaund odontoma ön tanımızı doğrula-mıştır (Resim 4).

Resim 4: Vakanın radyografik görünümü.

VAKA

5

HA adlı 1980 doğumlu hastamız kliniğimize sağ maksiller vestibüler bölgeden ektopik olarak sürmekte olan diş şikayeti ile başvurmuştur. Hasta 39

(3)

C.Ü. DiŞHEKiMLiGi FAKÜLTESi DERGiSi 2000

nın alınan anamnezi ve yapılan klinik muayene sonucunda premolar dişler hizasında vestibuler bölgede iki adet diş benzeri yapı gözlenmiştir. Radyografik değerlendirme kompaund odontoma tanısını desteklemiştir. Cerrahi prosedürler eşliğinde hasta opere edilmiştir. Odontomaların bir diş gibi davranarak erüpsiyona uğramaları çok ender olarak görülmektedir (Resim 5).

Resim 5: Sürmüş odontomanın intraoral

görünümü.

TARTIŞMA

Odontomalar; dental dokuların gelişimsel malformasyonları (hamartoma) olarak tanımlan-mışlardır. Odontoma terimi mine, sement ve bağdokusu yapılarını içeren, doku değişimine uğramış bir odontojenik tümörü tanımlamak için kullanılmıştır.3, 5, 10

Odontomalar, odontojenik epitel ve mezenşim dokunun hamartomalarıdır, genellikle 10-20 yaşları arasında farkedilirler, beningdirler, normal dişler gibi fazlar halinde gelişirler. Başlangıçta radyolüsent, sonra orta miks radyolüsenside ve son olarak da yoğun radyoopasitede görülür. Kompaund veya kompleks olabilirler, anterior maksilla ve posterior mandibulada bulunurlar, enükleasyona cevap verirler, cinsiyet açısından görülmesinde farklılık yoktur.4

Kompaund odontomada ise odontojenik do-kular normal ilişkide sıralanmışlardır ve dişe benzer yapılar vardır. Röntgende tanı oldukça kolaydır.9,2

Bizim vakalarımızda hastalarımızın yaşları 8-30 arasında (ortalama 20) değişmektedir. Cinsiyet ve çeneler açısından vakalar değerlendirildiğinde herhangi bir farklılık gözlenmezken, lokalizasyon açısından değerlendirildiğinde 2 vakamızda premolarlar bölgesinde gözlenmesi ilginç bulun-muştur.

Odontomaların etiolojileri tam olarak bilinme-mektedir. Lokal travmanın, infeksiyonun, kaltımın ve genetik mutasyonun odontomanın etilejisinde yer alabileceği söylenmiştir.6,8

Neoplasm değillerdir. Dişlerde olduğu gibi kal-

CiL T: 3, SAYI: 1

kalsifiye olduktan sonra gelişim göstermezler. Kompleks odontomalarda olduğu gibi morfolojiler-de..büyük oranda sapmalar görülse bile pulpa, dentin, mine ve sement normal anatomik yapıda-dırlar. Dişler gibi odontomalar da sürebilir. Bazı vakalarda hayalet hücrelerinin varlığı rapor edilmiştir.

Bizim vakalarımızda etiolojik açıdan anlamlı bir bulgu elde edilememiştir. Histolojik olarak yapı-lan değerlendirmelerde, literatür bilgileriyle uyumlu bulgular elde edilmiştir.

Odontemaların çoğunluğu kemik içinde bu-lunmaktadır fakat nadiren ekstraoral lokalizasyonda olanlarıda rapor edilmiştir.2,3,4,6,7 Vakalarımızın birinde de nadir olarak görülen sürmüş odontoma görülmüştür.

Odontomaların tedavisiyle ilgili iki ayrı görüş mevcuttur. Bir grup araştırıcı odontomaların yavaş büyüyen iyi huylu lezyonlar olmaları nedeniyle şi-kayet vermedikçe bırakılabileceklerini savunurken, diğer bir grup odontomaların tanı konulur konulmaz çıkartılması gerektiğini savunmuştur.10

Bazı vakalarda odentoma ile birlikte stratifiye squamoz epitelle ile döşeli, mineden veya odontomaya neden olan dokudan gelişen kist gö-rülebilmektedir. Bu durum kistik odontoma olarak adlandırılmaktadır. Çenedeki bütün odontojenik tü-mörlerde % 7 oranında görülmektedir. Dentijeröz kist gibi davranan bu lezyonun çıkarılması gerek-mektedir.2 Bizde vakalarımızda bu durumları göz önünde bulundurarak, ileride oluşabilecek patoloji-lere engel olmak amacıyla operasyonları gerçek-leştirdik.

Sonuç olarak odontomlar, benign odontojenik tümörler olmalarına rağmen dişlerde diastema oluşturabilmelerinden, sürmeye engel olabilecekle-rinden ve küçük bir oranda da olsa kistik odonto-maya dönüşebileceklerinden dolayı, cerrahi olarak çıkarılmalarının uygun olacağı düşüncesindeyiz.

(4)

C.Ü. DiŞHEKiMLiGi FAKÜLTESi DERGiSi 2000

KAYNAKLAR

1. Aral L. Sürmüş kompaund odontoma (bir olgu raporu). Atatürk Ünıv. Diş Hek Fak Derg, 8(2): 74-76,1998.

2. Bhaskar SN. Synopsis of Oral Pathology. Mosby Company. Third Edition, 1969.

3. Cawson RA, Binnie WH, Eveson JW. Colar Atlas of Oral Disease clinical and pathologic correlations. Wolfe. Second Edition, 1994.

4. Cawson RA, Odeli EW. Essentials of Oral Pathology and Oral Medicine. Churchill Livingstone. Sixth Edition, 1999.

5. Levy BA. Ghost cells and odontomas. Oral Surgery,36(6): 851-855,1973

6. Liu KJ, Hsiao CK. Orthodontic correction of a mandi-buler first molar deeply impacted by an odontoma: A case re-port. Qintessence International, 28(6): 381-385, 1997.

7. Montes CL, Bache AP. Gingival compound odontoma. Int J Oral Maxillofac. Surg, 25: 296-297, 1996.

8. Owens BM, Schuman NJ. Dental odontomas:a ret-rospective study of 104 cases. The Journal of clinical pediatric dentistry, 21 (3): 261-264, 1997.

9. Sato M, Tanaka N. Oral and Maxillofacial Tumors in children: a review. British Journal of Oral and MaxiHofacial Sur-gery, 35: 92-95, 1997.

10. Türker M, Yücetaş S. Ağız Diş Çene Hastalıkları ve Cerrahisi. Atlas Kitapçılık 1997.

11. Yassin OM. Delayed eruption of maxillary primary cuspid associated with compound odontorna. The Journal of Clinical Pediatric Dentistry, 23(2): 147-149, 1999.

YAZIŞMA ADRESi:

Dt. İlker ÖZEÇ

Cumhuriyet Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ağız Diş Çene Hastalıkları ve

Cerrahisi ABD SiVAS

Tel: 0 346 2191010/2752

CiLT: 3, SAYI: 1

Referanslar

Benzer Belgeler

• Birinci banyoda ayrışan bromid film üzerinden uzaklaşır ve geriye kalan gümüş kristalleri film üzerinde siyah (radyolüsent) alanları oluşturur... • Eğer film

- Labial sırt bulunur ancak üst kanine göre daha az belirgindir.. - Kronun mezial yüzeyi dişin uzun aksı

 Bu işlem sırasında, ayna ve sont, enjektör ve anestezi, ekartör, bistüri sapı ve 15 numaralı bistüri, gerekli elevatör ve davyeler, cerrahi küret, cerrahi makas, tur

 İmplant cerrahisinde ayna ve sont, anestezi ve enjektör, steril cerrahi eldivenler, steril örtüler, fizyodispenser, cerrahi piyasemen ve angludurva, irrigasyon için SF

 Üst çenede posterior dişlerin çekildiği bölgelerde implant uygulanacağı zaman, maksiller sinüsün alveoler kemiğe doğru genişlemesi sebebiyle, yetersiz kemik

 Alveolar kayıplar, diş soketlerinde meydana gelen periyodontal hastalıklar sonucunda meydana gelen kemik kayıplarıdır.  Diş taşı, apse, kötü ağız sağlığı,

Lag screw anterior mandibula kırıklarında angulus kırıklarından daha yaygın olarak kullanılmaktadır. Mandibuler kanalın varlığından

 Antikoagülasyon ciddi kanama riski nedeni ile cerrahi işlemler için..